02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 30 ARALIK 2014 SALI 12 diliyorlar Tanrı’dan. Bu bayram için, evler temizleniyor. Güzel giysiler giyiliyor. Ağacın etrafında şarkılar söyleyip oyunlar oynuyorlar. Yaşlılar, büyük babalar, nineler ziyaret ediliyor, aileler bir araya gelerek birlikte yiyip içiyorlar. ünyada insanlar yeni yıla Yedikleri, yaş ve kuru umutlarla, beklentilerle meyveler, özel yemek ve girerler. Beklentilerin olumlu şekerleme. Bayram, aile ve olması için yılbaşı değişik dostlar bir araya gelerek biçimlerde kutlanır. Çoğu kutlanırsa ömür çoğalır, uğur ülkede, dinsel inançlar, gelirmiş. Akçam ağacı yalnız coşkuyu yansıtan eğlenceler, Orta Asya’da yetişiyormuş.” kutlamaları yönlendirir. İngilizcede “turkey” yani 24/25 Aralık gecesi “hindi” denilen kuşa gelince... doğduğuna inanılan İsa İngiliz The Economist dergisi için Hıristiyanlarda “Noel hindinin kökeni hakkında kutlaması” öne çıkar. Ancak ilginç bir araştırma yayımladı. Hıristiyanlar, Noel’den ayrı Anavatanı Orta Amerika olarak 31 Aralık gecesi doğasında, yabani yaşam de yeni yılı eğlenceyle süren hindiyi İspanyol ve karşılarlar. Bu nedenle, bazı Portekizli gemiciler 1520’lerde Müslümanların sandıkları gibi ülkelerine getirmişler. 31 Aralık eğlenceleri İsa ile 10 yıl sonra Akdeniz’deki bağlantılı değildir. üstün ticareti nedeniyle Osmanlı da hindiyi tanımış. Avrupa ile Osmanlı arasındaki ticarete konu olan bu kuşa “turkey (Türkiye)” denilir olmuş. The Economist’in gulugululaşma haritası! Fransızlar gibi, Türkler de Hindistan’dan Koskoca Diyanet İşleri tanıdıkları tavus kuşuna Başkanlığı, hutbesinde benzettikleri için “hindi “Dini ve ahlaki değerler (Hint kuşu)” adını takmışlar. unutularak ya da dikkate Türkiye’de kimileri Amerikan alınmayarak gayrimeşru tutum Kızılderililerinin başlarına ve davranışlarla, eğlence aldatmasıyla nefesler, hayatlar, taktıkları hindi tüylerinden dolayı İngilizce “Indian (yerli)” yarınlar hiçe sayılarak heba sözcüğünden türediğini edilmektedir” diyebilmektedir. söylerler! Hıristiyanların “Noel İşin garip noktası, hindi, ağacı” da Orta Asya’daki Kuzey Amerika’ya Orta Türklerin “hayat ağacının” Amerika’dan değil, yaklaşık yanında dünkü çocuk kalır. 100 yıl sonra Avrupalılarca Değerli bilim insanı Muazzez götürülmüş. Türkler, hindiyle İlmiye Çığ’ın bir yazısından Kuzey Amerikalılardan önce alıntılayalım: tanışmışlar. “Hıristiyanların İsa’nın Kuzey Amerika’da her yılın doğuşu olarak kutladığı Noel kasım ayının son perşembesi bayramı, çok eski Türklerin “Şükran Günü” olarak yeniden doğuş bayramıdır. kutlanır. Bu bayramda hindi Türklerin, tektanrılı dinlere yemeği başköşededir. Hasat girmesinden önceki inançlarına kaldırıldığı için Tanrı’ya şükran göre, yeryüzünün tam için kutlamada “hindi” yenilir. ortasında bir akçam ağacı Bir anlamda Müslümanların bulunuyor. Kurban Bayramı ile benzerlik Buna hayat ağacı diyorlar. taşır. 1863’te Başkan Bu ağacı, motif olarak Abraham Lincoln’ün, “Şükran bizim bütün halı, kilim ve Günü’nün” ulusal bayram işlemelerimizde görebiliriz. olması önerisi, 1941’de Türklerde güneş çok önemli... Kongre’de karara bağlanmış. İnançlarına göre, gecelerin Bartın Milli Eğitim Müdürü kısalıp gündüzlerin uzamaya Yaşar Demir, okullara başladığı 22 Aralık’ta gece şu talimatı göndermiş: gündüzle savaşıyor. Uzun bir “Anadolu insanının gelenek ve savaştan sonra gün geceyi görenekleri ile bağdaşmayan, yenerek zafer kazanıyor. Hıristiyanlık propagandası olan İşte bu güneşin zaferini, noelyılbaşı kutlamalarının yeniden doğuşu, Türkler büyük çocuklarımızın bilinçaltını şenliklerle akçam ağacı altında işgal etmesine fırsat kutluyorlar. Güneşin yeniden vermeyerek, milli bir hassasiyet doğuşu, bir yeni doğum olarak sergileyeceğiniz için şimdiden algılanıyor. teşekkür ederim.” Bayramın adı ‘Nardugan Bazıları, laik Türkiye (nar=güneş, tugan, Cumhuriyeti’nde Nasrettin dugan=doğan)’ yani doğan Hoca’nın hindisi kadar güneş. Güneşi geri verdi diye bile düşünemiyorlar... tanrı Ülgen’e dualar ediyorlar. Tüm vatandaşlarımıza, laik Duaları Tanrı’ya gitsin diye Türkiyemizde nice sağlıklı, ağacın altına hediyeler mutlu, gönenç ve barış içinde koyuyorlar, dallarına bantlar geçecek, demokratik yeni yıl bağlayarak o yıl için dilekler diliyorum. DIŞ HABERLER [email protected] Yangın çıkan feribotta yolcuların elleriayakları yandı ya da dondu. Kurtarma çalışmalarının başını İtalyan donanmasına bağlı gemiler ve helikopterler çekti. Yılbaşı... D Kurtarma mı fiyasko mu Dış Haberler Servisi Yunanistan’ın Patras limanından İtalya’nın Ancona limanına giderken Korfu Adası açıklarında yangın çıkan feribotta 36 saat süren tahliye çalışmaları tamamlandı, ama geride soru işaretleri kaldı. Norman Atlantic adlı İtalyan bandıralı, Yunan işletmeli feribotta 422’si yolcu, 56’sı mürettebat 478 kişi vardı. Genelde filikaya binmeye çalışırken denizde boğulan en az 10 kişi ölüp 427 kişi kurtarılırken, onlarca kişinin kayıp olduğu şüphesi doğdu. İtalya Ulaştırma Bakanı Maurizio Lupi, 41 kişinin eksik olduğunu, bunun listelemedeki yanlışlıklardan mı kaynaklandığı yoksa çok daha büyük bir can kaybının mı söz konusu olduğunu araştırdıklarını belirtti. Kazazedeler feribotta tam bir kaos yaşandığından yakınırken, İtalyan savcılar soruşturma başlattı. Feribottaki 54 Türkiye vatandaşıyla ilgili Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, can kaybı olmadığı, Atina Büyükelçiliği’nde kriz masası oluşturulduğunu duyurdu. Kurtarılan yolcular İtalya’ya götürüldü. 2 ağır yaralı var, 3 çocuk ile hamile bir kadın hipotermi teşhisiyle hastaneye kaldırıldı. Gemisini terk etmeyen kaptan, komutayı İtalyan donanmasına devretti. Adriyatik Denizi’nde fırtına ve dev dalgaların hâkim olduğu bölgede İtalyan helikopterleri yolcuları dumanlar yükselen feribottan yukarı çekerek kurtardı. Helikopterlerde gece görüş ekipmanı bulunması sayesinde önceki gece 100’ü aşkın kişi kurtarılabildi. Alt güverteden ayakları yakacak derecede ısı yükselmesi, ısıdan ve dumandan üst güverteye kaçanların ayazda dev dalgalar ve söndürme çalışmalarına yakalanması, cankurtaran indirmenin zorluğu yüzünden cehennem yaşandı. Bu durum feribottaki güvenlik önlemleri ve İtalyanYunan ortak operasyonun sorgulanmasına yol açtı. Kurtulanlar “Er 36 saatte tahliye edilen feribotta en az 10 ölü, ‘onlarca kayıp’ var. Kazazedelere göre feribot güvenliği ve kurtarma operasyonu ‘tam bir fiyasko’ ‘Önce kendi vatandaşlarını kurtardılar’ kekler filika veya helikoptere binebilmek için kadın ve çocuklara vuruyordu. Hiçbir yetkili olmadığından kavgalar çıktı. Herkes birbirinin üzerine basıyordu” diye konuştu. Ahmet Şimşek “Geminin bu tip acil duruma hazır olmadığı çok açıktı. Herkes başının çaresine baktı” diyerek devam etti: “Filikalara güvenip aşağıya indik. Ama hiçbir yetkili yoktu. Hayatında ilk defa filika gören insanlar kendi başlarına denize indirmeye çalışıyordu. İpleri kopartıp 5 filikayı denize attılar. 3’ü akıntıyla gitti. 2’sine ancak binebildiler.” Yaralı kurtulan Teodora Doul şunları anlattı: “Filikaya ulaşma çabamız denizde son buldu. 4 saat suda kaldık. Kocam bana ölüyoruz, ölüyoruz diyordu. Burnunda kanama vardı, belki de kafasını geminin bir yerine çarptığı için. Eşimin ölümünü izledim...” ‘Erkekler kadınçocuklara vuruyordu’ ‘Eşimin ölümünü izledim...’ Türk yolculardan 53 yaşındaki Aylin Akamaç “Can pazarı yaşandı. Titanik filmi gibiydi.Büyük bir skandaldı” dedi.Yunan ve İtalyan ekiplerinin önce kendi vatandaşlarını kurtardığını, asker gençlerin bile kadınçocuklardan önce kurtarıldığını savunan Akamaç, “Yangının yolcular farkına vardı. Ve ilk çıkanlar filikalara bindi. Çocuklar ve kadınlar için filika vardı ama izdihamdan ulaşamadık. Bizi yere oturttular. Yangını söndürmek için sıktıkları sularla dizimize kadar ıslandık. Soğuktan ayaklarımız dondu. Defalarca kayıp düştük” dedi. “Yangının garajda zeytinyağı tankerindeki patlamadan çıktığı söyleniyordu” diye ekledi. Gaye Eğilmez de dumandan baygın olmasına rağmen en az 24 saat alınmadığını söyleyip “Öncelikle erkek kadın demeden kendi dillerini konuşanları aldılar” dedi. K Pilotun babası bir haftada 2 oğul kaybetti İsa Nev York’ta... ev York’ta bir Noel N gecesi, gökyüzü birden aydınlanır... Işıklar arasından İsa Nev York’a iner... Halk şaşırır. İsa, en yakın mağazaya girerken seslenir: “ Bunca bolluk, mal varken, insanlar neden aç, neden yoksul? Gelin kardeşlerim, bu malların hepsi sizin, istediğinizi alın... Artık, Tanrı’nın krallığında hiç kimse açyoksul olmasın...” Halk mağazaya hücum eder... İsa, aynı sözleri yineleyerek, sırasıyla öteki mağazalara, dükkânlara da girer. Ortalıkta tam bir bayram havası sürerken, sıra bir Yahudi’nin dükkânına gelir... İsa, buranın da kapılarını açar, aynı sözleri tekrarlar... Salomon, kayıtsız bir davranışla, arkasındaki perdeyi hafifçe aralayıp karısına seslenir: “ Bertha... Dolaptaki alet çantasından çekiç ile çivileri getirir misin canım, o adam yine ortaya çıkmış!” aybolan Malezya uçağının kaptan pilotu Iriyanto’nun babası, geçen hafta da bir diğer oğlunu kaybettiğini söyledi. Baba, en son diyabetten ölen oğlunun cenazesinde gördüğü Iriyanto’ya kavuşma umudunu dile getirirken, “Oğlumun canlı ve sağlıklı dönmesini istiyorum ama Allah istemiyorsa bu kader. Allah’ın takdiri neyse o olacak” dedi. Iriyanto’nun 22 yaşındaki kızı Angela Anggi Ranastianis, sosyal ağ Path’ta “Baba eve gel sana hâlâ ihtiyacım var. Babamı geri getirin. Baba lütfen eve gel” mesajını paylaştı. Malezya uçaklarında bir ‘uğursuzluk’ tartışması Dış Haberler Servisi Malezya merkezli havayolu şirketi AirAsia’nın Endonezya’nın Surabaya kentinden Singapur’a giden QZ8501 sefer sayılı yolcu uçağının pazar gecesi kaybolmasından beri esrarı çözülemiyor. 162 yolcusuyla kaybolan ve herhangi bir sinyal alınamayan uçak için Endonezya’nın aramakurtarma kurumu başkanı Bambang Soelistyo, temasın kesildiği sıradaki koordinatlara dayanarak ve tahmini düşüş pozisyonu dikkate alınarak, deniz dibinde olması gerektiğini söyledi. Soelistyo, deniz altında arama teknolojisine sahip olmadıkları için uluslararası destek istedi. Bu hipotez üzerinden arama çalışmaları Cava Denizi’ndeki Belitung Adası etrafında yoğunlaştı. Bir Avustralya uçağı dün Endonezya’nın Nangka Adası yakınlarında “enkaz paçasına” benzeyen cisimler gördü. Cisimlerin görüldüğü nokta, uçağın kaybolduğu yerden 1120 km. uzakta. Endonezya helikopteri ise Belitung Adası’nın doğusunda yakıt izleri buldu, toplayıp analize gönderdi. Kötü hava koşulları nedeniyle rota değiştiren ve gerekenden 100 knot düşük hızda giden uçağın arama çalışmalarına Endonezya’dan 12 gemi, 5 uçak, 3 helikopter ve savaş gemileri, Singapur ve Malezya’dan gemi ve uçaklar, Avustralya’dan bir uçak ve Belitunglu balıkçılar katılıyor. Çoğu yılbaşı tatili için ailelerini görmeye gidenlerden oluşan yolcuların yakınları mucize bekliyor. Gazeteler bu yıl Malezya’ya ait biri kaybolan, biri düşürülen diğer iki uçak nedeniyle “Trajediler yılı” başlığını kullandı. Bir yolcunun babası Subramaniam Gurusamy, “Bu ülke neden böyle sıkıntılar yaşıyor? Felaket habersiz geldiğinde acı veriyor. Uğursuzluk mu bu? Sanıyorum talihimiz kötü” dedi. 160 bin kişinin evinden olduğu sel felaketi moralleri daha da bozdu. Facebook’ta bir mesajda “Allah’ım ülkemi koru, sel, hortum, MH370 kayboldu, MH17 düşürüldü, QZ8501 hâlâ kayıp, umut ediyoruz, dua ediyoruz” denildi. Perak eyaleti müftüsü Harussani Zekeriya “Böyle olaylar Allah’ın imtihanı. Birleşmeli ve ırklar arası barışı sağlamalıyız” görüşündeydi. Uçakla kayıplara karışan Endonezyalı bir ailenin yakınları havaalanında mahvoldu. Superoffline! eçenlerde bizim G gazetede “Superonline yüzde 38 büyüdü” başlıklı bir haberde Turkcell Superonline Genel Müdürü Murat Erkan’ın Gebze’de 2015 başında yeni veri merkezinin temelinin atılacağını, hizmet kapasitesinin iki katı artacağını, söylediği yazılmıştı. Bir Superonline kullanıcısı olarak yakınıyorum! Bazı örnekler vereyim. Diyelim ki aynı iletiyi toplamda 50 kişiye iki grup olarak gönderdiniz. Bir kişi de olsa üçüncü iletiyi göndermek için “bir saatlik sınırı aştığınız için” engellenirsiniz. Ayrıca, bir gün içinde ileti gönderim sınırını aşarsanız “ertesi günü beklemeniz” uyarılır. Son birkaç gündür iletişimde korkunç yavaşlama var. Nedenini sorduğunuzda “aylık kullanım kotasını aştığınız için hız düşürmenin uygulandığını” öğrenirsiniz. Evet, Superonline büyüyor olabilir ama hizmetleri ters orantılı olarak küçülüyor. Şu Gebze tesisi bir an önce devreye girse de bu iletişim çağında engellemelerle karşılaşmasak! U İki ‘şanslı’ aile uçağı kaçırdı ‘Belitung yakınında deniz dibinde’ çağa binemeyip üzülen iki aile şimdi şanslarına şükrediyor. Endonezya’dan Singapur’a gidecekken babası hastalanan Çandra Susanto, Facebook’a uçak biletinin fotoğrafını koyup, “5 kişilik ailemiz zarar görmedi. Şükran doluyuz. Hayatımız değişti. Olabileceğimiz en iyi insan olma ve başkalarına yardım etme şansına sahibiz” diye yazdı. Ari Putro Cahyonom da uçaklarının planlanandan daha erken kalkacağını bildiren epostayı görmeyince 10 kişilik ailesi uçağa yetişemedi. Daha sonra yetkililer “Bu ailenizin aldığı en güzel yılbaşı hediyesi olmalı” dedi. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle