03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 ARALIK 2014 PAZAR CUMHURİYET SAYFA EPDK’den 747 bin liralık ceza Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu, 3 firmaya tağşiş veya hile amacıyla akaryakıta katılabilecek ürünleri istasyonda bulundurma, lisansın tanıdığı hakların dışına çıkma gibi sebeplerde toplam 747 bin 776 lira idari para cezası verilmesi kararlaştırıldı. Kurul, 5 firmanın da yazılı savunmasını istedi. EKONOMİ [email protected] Zenginler İstanbul’a geliyor... Toplamda 10 trilyon dolar serveti aşan dünyanın sayılı zenginleri geliyor. Servetleri 10 trilyon doları geçen dünya devleri B20’nin toplantısı için İstanbul’da buluşacak. G20’nin iş dünyası ayağı B20 Türkiye Başlangıç Toplantısı, 15 Aralık Pazartesi saat 10.00’da Four Seasons Bosphorus İstanbul’da yapılacak. 13 Bit pazarına nur yağdı DOD Satış ve Pazarlama Müdürü Gökhan İncekara, Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, bu yıl yeni araç satışlarında yüzde 15’lik bir düşüş yaşanırken ikinci el pazarında yüzde 11 büyüme görüldüğünü söyledi. Çalışana da çalışmayana da ‘sınav’ şartı getiren AB uyum yasası iki yılda 40 milyon liralık sektör yarattı İşsizler kazanç kapısı oldu AYŞEGÜL ALTIN ‘Sınav’ sektörü resmi rakamlara göre 2 yılda 41 bin 162 kişiyi sınava soktu. Yasa, belgen olmazsa bir yıldan fazla çaTürkiye’de ilk kez 1992’de konu kuruluşlara kişi başı ücrette sınır tanımadığı için sektör büyüklüğü 14.5 ile 40 milyon lışamazsın” diyebiliyor. Akbaş şöyşulmaya başlanan meslek standartla lira arasında. Ancak bir yıl geçerli olan belgelerle kaç kişi iş sahibi oldu bilinmiyor. le örnek verdi: “EPDK bağlı burı ve mesleki yeterlilik 2005’te Avrupa Birliği’ne (AB) uyum ile yeniden gündeme geldi. 2007’de yasa olarak çıktı ve 2010’da ilk standartlar yayınlandı. Bu sınavları uygulamak isteyen kurum, kuruluş veya şirketler Türk Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) tarafından akredite olduktan sonra Mesleki Yeterlilik Kurumu’na (MYK) başvurup sınav ve belgelendirme merkezi olarak yetki belgesi alması gerekiyor. MYK’nin 2012’den bu yana belge verdiği kuruluş sayısı resmi rakamlara göre 32. Yıl sonuna kadar yaklaşık 10 kuruluş daha yetkilendirilecek, böylece sayı 42 olacak. MYK Başkanı Mehmet Akbaş, 2012’den bugüne sınavlara girenlerin sayısının yaklaşık 41 bin 162 olduğunu belirtti. Sınava girenlerin yaklaşık yüzde 50’sinin sınavı geçerek belge sahibi olabildiğini belirten Ak bi işi olan birine de işyeri “MYK baş, belge sahibi olanların sayısının 20 bin 581 olduğunu söyledi. İşliye işsize belge şartı Sınav süresi mesleğe göre çok kısa ya da saatlerce sürebildiği gibi ücretlendirmede bir tavan ve taban fiyat yok. Yönetmelik Taslağında Madde 57’de (1) (Sayfa 21), “ücret tarifelerinin belirlenmesi” başlığı altında, “... Ücret miktarları ve tarifeleri yetkilendirilmiş kuruluşlarca belirlenir...” deniyor. Akbaş’ın verdiği bilgiye göre, bir kişinin sınav için ödediği para 350 ile 750 lira arasında değişiyor ve işsiz olanlar girdikleri sınavların parasını kendileri ödedikleri gi lunduğu şirketlere böyle bir zorunluluk getirebiliyor. Bu şirketler de çalışanlarına ‘MYK belgesi almazsanız işe devam edemezssiniz’ diyor.” Halihazırda çalışmakta olan bir kişi bu belgeyi kendisi ödeyerek almaması halinde işine son verilebiliyor. Ödenen minimum ve maksimum sınav bedeli baz alındığında sınava girenlerden alınan paranın toplamı 14 milyon 406 bin 700 lira ile 30 milyon 871 bin 500 arasında değişiyor ancak oluşan bu sektörün ticari hacmi resmi olarak MYK tarafından da henüz tutulmamış. Ayrıca sınava girenlerden kaç kişinin zaten meslek sahibi, kaç tanesinin işsiz ve sınav belgesi ile iş bulduğuna dair bir veri yok. Ayrıca belgelerin süreleri yaklaşık olarak bir yılda bitiyor ve yeniden sınava girilmesi gerekiyor. Mesleki bilgi değil, not önemli Türkiye’de 750 meslek standardına ihtiyaç olduğunun tespit edildiğini söyleyen MYK Başkanı Akbaş, 572 mesleğin ulusal meslek standardının yürürlüğe girdiğini ve bunlardan da 153’üne sınav ve belgelendirme uygulandığını belirtti. Bunlardan 103 tanesi de inşaat, yol, kimya gibi tehlikeli ve çok tehlikeli meslekler grubuna giriyor. Avrupa Yeterlilik Çerçevesi’ne uyumlu hale getirilmeye çalışılan sınav sonuçlarında 1’den 8’e sıralama var. Ancak Avrupa’nın çerçevesine göre bir kişinin bir mesleği ne kadar, ne sürede ve nasıl öğrendiğinin bir önemi yok, önemli olan aldığı not. Ülkenin Geleceğini de Karartma Ülkenin mevcut varlıklarını hızla tahrip eden, yıkım gücü yüksek AKP, ülkenin geleceğini de karartma projesini uygulamaya koyuyor. Antalya’da toplanan sözde Milli Eğitim Şurası bu projenin uygulanmasının bir aşamasını oluşturdu. Bu tür toplantılara katılanların, çağrılanların nitelikleri bellidir. Tersine, negatif seleksiyon, ayrım iyi kötüyü dışlar toplumsal kuralı, hatta kanunu bu tür toplantılarda da geçerlidir. Genellikle siftinen, yaranmaya, göze girmeye çalışan, olumlu niteliklerden yoksun, yerlerini korumaya çalışan ya da koruyan kişilerin çoğaldığı toplantılardan, adı şura da olsa farklı tür kararlar beklemek abes, eşyanın doğasına aykırıdır. Şura kararlarının açıklandığı günlerde “Toplumun Virüsleri” yazısı gazetede yayımlanmış olduğundan, benzer nitelemeleri, betimlemeleri şura için de yinelemek zaman kaybı olur. Osmanlıca diye özgün bir dil var mı? Çizmeden yukarı çıkmak doğru olmaz, konunun açıklanmasını, tartışmasını gerçek dil uzmanlarına bırakmak doğru olur. Bildiğimiz kadarı ile Osmanlıca, Arapça ve Farsça bazı sözcüklerin Türkçeye eklemlenmesiyle, Türkçe sözcükler yerine Arapça ve Farsça sözcüklerin kullanılmasıyla oluşmuş, konuşma değil, daha çok ağdalı resmi bir yazışma dili. Hangi dil grubuna giriyor? Günümüzde yaşıyor mu? Osmanlıca, Arapçanın zorunlu ders olmasına geçişin bir alalaması mı? Takıyye bu konuda da ne yazık ki geçerli. HHH Yıkım dönemlerinde çocuklarının heder olmaması için anne ve babalara görev düşüyor. Anababaların çocuklarına iyi, kaliteli eğitim sağlamak için savaşım vermeleri, özverili davranmaları gerekiyor. Bireylerde kişilik eksikliği, zaaflar, çıkar hesapları olabilir. Herkesten vatan sevgisi, ulusal onuru koruma, ülkenin geleceğini düşünme de beklenmeyebilir. Ama ebeveyn, nasıl olur da çıkar beklentisiyle, cesaretsizliğiyle göze girmek için çocuğunun geleceğine kıyar? Bu davranış insani değil, bırakın insancıl olmayı, doğal da değildir. Bazı canlıların davranışlarına, yavrularına karşı ne denli özverili olduklarına bakın. “AKP daha uzun süre iktidarda kalacak, AKP’ye yakın olmak, susmak çocuğun geleceği açısından da iyi olur. Nasıl olsa bir işe yerleştirirler” gibi galat düşünceden, yanılgıdan da kurtulmak lazım. Türkiye’de işsizlik artıyor, gelecekte de artacak, yaşam kalitesi de derece olarak düşüyor. Yaşam kalitesini gösteren endekslerde Türkiye’nin dünya sıralamasındaki yeri sürekli geriliyor. Dünya geneli bilgi toplumu olma aşamasına ulaşmış durumda. Bu eğitim düzeyi ile eğitim anlayışı ile bırakın dünya ile rekabeti; ülkede insanca yaşamak, bağımsızlığı sürdürebilmek mümkün mü? Osmanlı döneminden kalan metinleri söküyor, Arapça dua okuyor, garip giysiler, serpuşlarla iktidara bağlılığını simgeliyor diye kimse iş vermez, verse bile sayısı sınırlı kalır. Her ebeveynin çocuklarına karşı görev ve sorumlulukları vardır. Çocuklarına kişilik kazandırmak, iyi eğitim vermek, yaşama hazırlamak görev, sorumluluklar arasındadır. Haksızlık etmeyelim, bazı ailelerin açlık sınırında yaşadığını biliyoruz. Bu tür ailelere, Cumhuriyeti, ülkeyi benimsemiş yerel yönetimlerin, sivil toplum örgütlerinin, sosyal sorumluluk anlayışı gelişmiş özel kurumların, eğitim konusunda maddi destek de vermeleri gerekir. Ülkenin geleceğini de karartmaya çalışanlara karşı, yakmadan, yıkmadan, zarar vermeden savaşım vermek gerekiyor. Niteliksizliklerinin vurgulanması da bu savaşımın bir parçası. Banka boşaltmaya kılıf Ekonomi Servisi Bankalar Kanun’undaki zimmet maddesi, Türkiye Bankalar Birliği’nce hazırlanan tasarıyla işlevsizlelştiriliyor. Bugün gazetesinin haberine göre, Ziraat Bankası Genel Müdürü de olan TBB Başkanı Hü se yinAy dı n’ın talimatıyla hazırlanan değişiklik tasarısı, bir kelimeyle bankaların içini boşaltanların hapis ve para cezasından kurtarmayı olanaklı kılıyor. İlgili tasarıyla, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun zimmetli ilgili 160’ıncı maddesindeki birinci fıkrada yer alan “kendisi ninyadabaş ka sı nınzim me ti nege çiren” ifadesindeki “baş ka sı nın” vurgusu çıkarılıyor. Tasarı görüş alınmak üzere 30Ekim’de bankalara gönderildi. Petrol düşerken elektriğe zam Ortalama elektrik toptan satış fiyatı, güvence, kesmebağlama, dağıtım ve sabit bağlantı bedellerine zam geldi. LNG ve sıkıştırılmış doğalgaz tarifelerini tüzel kişiler serbestçe belirleyebilecek. Ekonomi Servisi Enerji Piyasası ve Düzenleme Kurulu (EPDK), TÜİK’in 2014 Eylül 12 aylık TÜFE değişim oranı olan yüzde 8.54 artırılmasını kararlaştırdı. Ortalama elektrik toptan satış fiyatı, güvence, kesme bağlama ile elektrik piyasasında dağıtım ve sabit bağlantı bedellerine zam geldi. Yeni bir düzenlemeye kadar sıvılaştırılmış ve sıkıştırılmış doğalgaz iletim tarifelerinin tüzel kişiler arasında serbestçe belirlenmesini kararlaştırdı. Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu Genel Başkanı Bendevi Palandöken, petrol fiyatları düşmesine rağmen BOTAŞ zararı bahane edilerek 1 Ekim’den geçerli yüzde 9’luk doğalgaz ve elektrik zammının geri alınması gerektiğini belirtti. BOTAŞ bahane Gıdayı yalnız rekolte Ekonomi Servisi Türkiye Ziraatçılar Derneği Başkanı İbrahim Yetkin, yüksek aracı kârlarından kaynaklanan gıda enflasyonunun yalnızca tüketiciye değil, üreticiye de zarar verdiğini ifade etti. Yetkin, yazılı açıklamasında, Türkiye’de bu yıl sebze ve meyve sektöründe yer alan birçok üründe ciddi rekolte düşüşleri yaşandığını, tarım ürünlerinde rekolte düşüşlerinin gıda maddelerinde fiyat artışına yol açtığını belirtti. Gıda fiyatlarındaki artışın sadece kuraklıktan kaynaklanmadığına işaret eden Yetkin, en az rekolte düşüşleri ve tarım ürünleri girdilerinin yarattığı maliyet artışları kadar üretici ile tüketici arasında yer alan aracıların aşırı yüksek kâr marjlarının da bunda etkili olduğunu vurguladı. Ekonomik Koordinasyon Kurulu toplantısında da bu konunun ele alındığını ve gıda enflasyonunu düşürmek için üreticiden markete ge değil kâr hırsı artırıyor lene kadar fiyatları ikiye katlayan aracıların sayısının azaltılması için çalışmalar yapılmasının kararlaştırıldığını anımsatan Yetkin, kışlık sebze ve meyve fiyatlarında geçen yıla göre yüzde 20 civarında bir artış görüldüğüne işaret etti. “Ekim itibarıyla üreticinin 50 kuruşa sattığı ıspanak markette 2 lira 50 kuruş, 10 kuruşa sattığı maydanoz 70 kuruş, 50 kuruşa sattığı mandalina 2 lira 30 kuruştan satılmıştır” diyen Yetkin, bu durumun spekülatif aracı kârlarına karşı üretici ve tüketicinin çıkarlarının ortak olduğunu ve bu duruma karşı mutlaka önlem alınması gerekti İbrahim ğini dile Yetkin getirdi. Türkiye’yi Turkcell temsil edecek Ekonomi Servisi 20152016 döneminde GSMA Yönetim Kurulu’nda Türkiye’yi temsil edecek olan Turkcell Üst Yöneticisi (CEO) Süreyya Ciliv, 1 Ocak 2015’ten itibaren yeni yönetim kuruluyla görevine başlayacak. Ciliv, GSMA Yönetim Süreyya Kurulun’nda yer almanın gurur verici bir göCiliv rev olduğunu belirterek, Turkcell olarak müşterileri ve ülke için her geçen gün daha iyisini yapma arzusunu taşıdıklarını söyledi. Bu başarıda yönetim kurulu, çalışanları, iş ortakları ve müşterileri ile takım ruhu içinde olduklarını belirten Ciliv, “Turkcell olarak takım oyununa ve inovasyona odaklanarak gelecekte de Türkiye, insanımız ve sektörümüz için çalışmayı sürdüreceğiz” dedi. Sabancı Dinçer’e ödül Boğaziçi Üniversitesi Mühendislik Kulübü’nün yaptığı ankette, Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı Dinçer “YılınKadını” seçildi. Suzan Sabancı Dinçer; “DeğişenvedönüşenTürkiyeekonomisininenbüyükgücü,şüphesiziyiyetişmiş,kalitelieğitimgörmüş,yeniliğevegirişimeodaklıinsankaynağıolacak.” dedi. ‘Güçlü İş Kadınları’ bir araya geldi Fortune Türkiye’nin bu yıl üçüncüsünü düzenlediği “50GüçlüİşKadını” listesinde yer alan liderler bir araya geldi. “50GüçlüİşKadını” listesini üç yıldır Türkiye iş dünyası için de hazırladığını belirten Fortune Türkiye Yönetim ve Kariyer Suzan Editörü ŞuleLaleli; “Türkiye’ninbaşarıSabancı lıkadınliderleri,stratejikkararlaralabiDinçer len,sağduyusahibivekendialanlarında ilklerigerçekleştirenyöneticiler.” dedi. Kaleseramik’e 3 ödül İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) düzenlediği Çevre ve Enerji Ödülleri’nde Kaleseramik üç ayrı kategoride ödül kazandı. Kaleseramik, Isı Geri Kazanım Projesi ile “EnerjiVerimliliği UygulamaKategorisinde”birinci, düşük su tüketimine yönelik klozeti Kale Aquasmart ile “Çevre DostuUygulamaKategorisi” ve Nem Kontrollü Karo Projesi ile “İnovatif Çevre Dostu Ürün Kategorisinde”ikinci oldu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle