05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 KASIM 2014 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 Savcılığın hazırladığı ön rapora göre facianın nedeni kullanılmayan madene dolan su Tehdit göz ardı edildi Yurt Haberleri Servisi Karaman’ın Ermenek ilçesi Güneyyurt beldesinde su dolan maden ocağında mahsur kalan 18 işçiyi arama çalışmaları 7. gününü geride bıraktı. Ailelerin acılı bekleyişi sürerken ocakta biriken gaz ve balçık nedeniyle çalışmalar güçlükle ilerliyor. Ermenek Cumhuriyet Savcılığı’ndan hazırlanan ön raporda ise “Kazanın, eski imalat bölgesinde yıllar içerisinde birikmiş olan suların zaman içinde basınç eşik değerini aşarak aniden baskınlara neden olmasından kaynaklandığı belirlenmiştir” denildi. Raporda, “Ayrıca soruşturma kapsamında kusuru olabileceği değerlendirilen diğer yetkili kişiler hakkında, CMK 109. maddesi uyarınca adli kontrol kararı talep edilmiş ve mahkemece talebimiz uygun görülmüştür. Bilirkişilerce düzenlenen rapor, ön rapordur. Olayın meydana gelmesiyle ilgili maddi gerçek, kurtarma işlemlerinin tamamen sonuçlanması sonrasında başsavcılığımızca bilirkişi refakatinde madende yapılacak incelemeler neticesinde tespit edilecektir” ifadeleri kullanıldı. olduğunu hissetsem en önce ben kaçıyorum. Ama yapacak başka işim olmadığı için mecburen çalışıyorum” dedi. Bahçeci, mahsur kalan 18 işçi için de iki gün boyuncu gece gündüz çalıştı. Fotoğraf: AA İran’da Kadına Zulüm Sınır Tanımıyor “Milli voleybol maçını” izlemek istediği için tutuklanan ve “İslamcı rejim adaleti”yle “bir yıl” hapse mahkum edilen Gonca Gavami’nin öyküsü İranlı yönetmen Cafer Panahi’nin “Ofsayt” filmini aklıma getirdi. 2006’da Berlin festivalinde “Gümüş Ayı” alan film; Gonca gibi, milli maç izlemek isteyen bir grup kadının uğradığı zulmü anlatıyordu. Bir belgesel havasında çekilen ve trajikomik olaylar zincirinde gelişen filmi izlerken; “Yuh! Bu da olmaz!” diyordunuz. Dışardan bakanlar için tamamen “gerçek ötesi” havada gelişen film aslında birebir gerçeklere dayanmaktaydı. Kadınların İran’da erkeklerin bulunduğu stadyumda maç izlemeleri yasak. İran’da kadınlar araba kullanıyor. İcabında taksi şoförlüğü bile yapıyor ve arabaya erkek müşteri alıyor. Ama “erkek egemen” mekânlarda maç izleyemiyorlar. Sebep, kadınları “müstehcen stadyum dilinden korumak”mış… Şaka gibi! adenciler için yürüdüler CHP Mersin Gençlik Kolları üyeleri, mahsur kalan 18 maden işçisi için protesto yürüyüşü düzenledi. CHP Yenişehir İlçe Gençlik Kolları Başkanı Ali Öztürk, “İş cinayetleri, dayıbaşılarının daha çok para kazanma hırsıdır, işletmenin emek sömürüsüyle kârlılığını daha fazla artırma hırsıdır. İş cinayetleri engellenebilir yeter ki bilimin ve tekniğin gereği yapılsın” diye konuştu. M er şey ekmek parası için Ermenek’te geçirdiği iki maden kazasından birinde kömür yığını altında kalan Ali Bahçeci (36) her şeye rağmen ekmek parası için madende çalışmayı sürdürüyor. Babası da maden işçisi olan Bahçeci, “Yaşadıklarımdan dolayı, çalışırken tehlike H Ocağın önünde ailelerin acılı bekleyişi sürüyor. l Mehmet Torun madeni inceledi: 18. yüzyıl madenciliği MUSTAFA ÇAKIR 7 gün sonra gelen çağrı 18 işçinin mahsur kaldığı ocakta kurtarma çalışmaları devam ederken Ermenek Cumhuriyet Başsavcılığı ön rapor hazırladı. Raporda, facianın eski imalat bölgesinde yıllar içerisinde birikmiş olan suların aniden ocağa dolmasıyla meydana geldiği belirtildi. Bakan Taner Yıldız, aradan 7 gün geçtikten sonra kurtarma çalışmalarına katkıda bulunacak kişilerin kendilerine başvurabileceğini belirterek tavsiyeleri dikkate alacaklarını ifade etti. (Fotoğraf: DHA) Kadın ‘ofsayt’ olunca Bizzat Panahi’yi “Ofsayt”ı yapmaya ikna eden olay… bir stadyumda kızının yaşadıkları olmuş. Stadyum girişinden çevrilmek istenen yönetmenin kızı sonunda gerçi girip maçı izlemiş. Ama ruhen çok örselenmiş... Azeri kökenli yönetmen bunun üzerine 2005 Dünya Kupası’nda “İranBahreyn kader maçını” bir grup kadınla beraber izlemek ve İran’a “ilk kez” dünya kupası heyecanı yaşatan spor olayını kayda almak istiyor… Hepsi de futbol tutkunu üniversite öğrencileri olan kadınlar; “kadın” kimlikleriyle içeri alınmadıklarından, bu meyanda maskeli baloya gider gibi erkek kılığına giriyorlar. İran bayrağına boyadıkları yüzlerini basket şapkalarıyla gizliyorlar. Bedenlerini de bol gömlek, pantolonlar ardında görünmez kılıyorlar… Bazıları stadyum güvenliğini atlatıp içeri girerken, bazıları yakalanıyor… Yakayı ele verenler; güvenlik tarafından stadyumun üst yanında demir parmaklıklarla çevrili bir bölgede “iffet polisine” teslim edilmek üzere alıkonuyor! Kadınlar aşağıda oynanan maçı duyuyor; ama bu coşkuya katılamıyor, işkenceye dönüşen oyunu izleyemiyorlar: “Madem tutuklanacağız, bari maçı izleyelim sonra bizi tutuklayın!” diye yalvar yakar oluyorlar ama fayda etmiyor. Kurbanlarını alıkoyan askerler de aslında kızlarla aynı kuşaktan. Yasaklar onlara da saçma geliyor ama “üstlerinden korktukları” için bir şey yapamıyorlar. Filmi izlediğimde bunları yazmıştım... “Ofsayt”ın beni en etkileyen kısmı, kızlar ve kendilerini alıkoyan askerler arasındaki diyaloglar olmuştu: “Japon kadınlar; İranJaponya maçını burada, bu stadyumda izleyebiliyor da, ben niye izleyemiyorum? Suçum Japonya yerine İran’da doğmak mı” diye soran kızlara; askerler şu yanıtı veriyordu: “Japon kadınlar Farsça bilmiyor ki! Stattaki küfürleri anlamıyorlar!” ANKARA Ermenek’teki facianın ardından gözler Türkiye’deki diğer madenlere çevrildi. Ermenek’te incelemelerde bulunan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) heyetinde yer alan, yürütme kurulu üyesi, eski Maden Mühendisleri Odası Başkanı Mehmet Torun, yeni facialar konusunda hükümeti uyardı. Torun, iktidarın meslek odaları ile inatlaşma içinde olduğunu da vurgulayarak, “Birlikte oturup ne olması gerektiğini konuşmalıyız” değerlendirmesini yaptı. İlkel koşullarda madencilik yapıldığını vurgulayan Torun, birçok ocakta 18. yüzyıl madenciliği yapıldığına dikkat çekti. Maden ne kadar ucuza çıkarılırsa o kadar çok kâr etme güdüsüyle ocaklara yatırım yapılmadığını dile getiren Torun, ancak kaza olduğunda dikkatlerin madenlere çevrildiğini söyledi. Bakanlığın denetimlerinde eksikliklerin “normal” karşılandığını dile getiren Torun, meslek odaları olarak kazalar olmadan önce raporlarla uyardıklarını, ancak dikkate alınmadığını vurguladı. Hükümeti ve yetkilileri de uyaran Torun, “249 Ermenek daha var. Ucuz işçilik üzerinden üretim yapma modeli değişmeli” dedi. Ermenek’teki facianın çevredeki eski ocaklarda biriken suyun galeriye dolmasıyla meydana geldiğine işaret eden Torun, şunları söyledi: “Bu doğal afet değil ihmaldir. Eski çalışılan ocaklara yaklaşılmış, belki de oradan da kömür almak için delinmiş. Ocağın planlarını inceledim. Ancak planlarda eski ocaklar gözükmüyor. Buradan sorumlu olan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı MİGEM’dir. Burası nasıl denetlenmiş?” Facianın fezlekesi hazır Soma’da sanıklara 3 ayrı suçlama MANİSA (AA) Manisa Barosu Başkanı Zeynel Balkız, Soma’da 301 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasıyla ilgili Soma Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan fezlekenin, Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildiğini bildirdi. Balkız, “Sanıkların bir kısmı hakkında kastı aşan taksir, bir kısmı hakkında bilinçli taksir, bir kısmı hakkında ise hata ve kusurla öldürmeye neden olma suçlarından fezleke düzenlenmiş” dedi. Balkız, 3 Mayıs’ta meydana gelen ve 301 işçinin hayatını kaybettiği faciayla ilgili soruşturmanın Soma Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütüldüğünü hatırlattı. Soma’da ağır ceza mahkemesi olmadığı için Soma Cumhuriyet Başsavcılığı’nca fezleke hazırlanarak, iddianameyi hazırlayacak Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdiğini bildiren Balkız, “Üç değişik suç türüne göre sanıkların sorumlulukları değerlendirilmiş. Sanıkların bir kısmı hakkında kastı aşan taksir, bir kısmı hakkında bilinçli taksir, bir kısmı hakkında ise hata ve kusurla öldürmeye neden olma suçlarından fezleke düzenlenmiş” dedi. Fezlekeyi henüz görmediklerinin kaydeden Balkız, şöyle konuştu: “İddianamenin tüm sanıkların ve sorumluluğu bulunan kamu görevlileri için bilinçli taksirden birden fazla adam öldürme şeklinde düzenlenmesini bekliyoruz. Fezlekeyi inceleme imkânı bulamamamıza rağmen aldığımız bilgilere göre, tamamen benimsememiz mümkün değil. Bizim ortaya koyduğumuz iddiaların bir kısmını karşılar nitelikte olduğunu tahmin ediyoruz. Şu anda ihtiyatla karşılıyoruz.” Balkız, bundan sonraki süreçte fezlekeyi değerlendiren Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı’nın iddianameyi hazırlayarak Akhisar Ağır Ceza Mahkemesine göndereceğini, ilgili sanıklar hakkında ceza davası açılacağını kaydetti. Olayın ardından başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan 36 kişiden 8’i tutuklanmıştı. DİSK ve KESK yöneticilerine 1 Mayıs davası İstanbul Haber Servisi DİSK Genel Başkanı Kani Beko, KESK Genel Başkanı Lami Özgen, DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı ve Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan’a 2014 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutlamak için Taksim Meydanı’na çağrı yaptıkları gerekçesiyle dava açıldı. “Halkı kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne kışkırtma” iddiasıyla haklarında iddianame hazırlanan 5 kişinin 1,5 yıldan 4 yıla hapsi istendi. Yargılama önümüzdeki günlerde İstanbul 28. Asliye Ceza Mahkemesi’nde başlayacak. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, çağrı üzerine, toplanan kitlelerin arasında DHKPC, Halk Cephesi, MLKP’nin olduğu kaydedildi. Başlatılan olaylarda göstericilerce çok sayıda iş yerinin molotof kokteyli atılarak yakıldığı, çok sayıda iş yeri ve aracın taşlandığı, kamuya ait araçların zarar gördüğü, bankamatiklerin tahrip edildiği, çok sayıda güvenlik görevlisinin atılan taş, bilye ve molotof kokteylleri ile yaralandığı iddia edildi. İddianamede, 2014 1 Mayıs’ı hakkında 15 ayrı soruşturmanın yürütüldüğü belirtildi. Geçen ay savcı Şenol Dağ’ın 2008 1 Mayıs’ın gözaltına alınan 30 kişi hakkındaki takipsizlik kararında ise “Nasıl ki 29 Ekim’de, asker uğurlamalarında gösteri kanunu uygulanmıyorsa, 1 Mayıs’ta da uygulanamaz” demişti. CHP’den iş kazaları komisyonu önerisi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Meclis’te iş kazaları komisyonu kurulmasını önerdi. Teklif kabul edilirse, komisyon, iş kazalarını ve maden facilarının nedenlerini araştıracak. Önergede, son 12 yılda küçük bir ilçenin nüfusu kadar, 12 bin 686 yurttaşın yaşamını yitirdiği belirtildi. CHP Genel Başkan yardımcıları Sezgin Tanrıkulu, Veli Ağbaba, Manisa Milletvekili Özgür Özel ve arkadaşlarının imzasıyla Meclis’e sunulan araştırma önergesinde 1414 kişinin öldüğü Türkiye’nin El Salvador ve Cezayir’den sonra iş kazaları sonucu en çok can kaybı yaşayan üçüncü ülke konumunda olduğu belirtildi. Rejimin bam teli Gonca Gavami, de “İranİtalya milli voleybol maçı”nı izlemek istemiş. Annesi İngiliz, babası İranlı olduğundan “çift vatandaşlığı” olan Gavami; “Ofsayt”taki gibi İran’daki yaşıtlarına saçma gelen yasağı delip maçı bizatihi takibe niyetlenmiş... Ama bu kez Panahi’nin kadınları gibi sadece iffet polisi tarafından alıkonmakla kalmamış; tutuklanmış ve muhaliflerin “gulag”ına dönüşen Evin Hapishanesi’ne atılmış. Gavami’yi kurtarmak için seferber olan Cameron; İran devrimi sonrasında bir “ilk” sayıldığı için manşetlere çıkan New YorkBM açılışında Cumhurbaşkanı Ruhani ile yaptığı güz başındaki buluşmasında konuyu bizzat açmış, “Gavami’nin serbest kalmasını” talep etmiş. Bu mümkün olamamış. Verilen hapis kararında açık biçimde vurgulandığı üzere çünkü “taraftar müstehcenliğinden kadınları korumak” bizzat İran İslam Cumhuriyeti’nin vazifesi olduğu için; talep müsamaha ile karşılanmamış... Panahi’nin filminde anlattığı gibi tam. Gavami skandalında tabak gibi bir “Ofsayt” zihniyeti önümüze seriliyor. Ama bu defa tanık olduğumuz olay “film” değil, gerçek. Venedik’te ilk kez 2000 yılında “Altın Arslan” alan “Daire” filmiyle adını duyuran Panahi, “İslamcı İran rejiminin”; “kadın” yoluyla kılcal damarlar gibi yaşamın tüm alanlarına nüfuz eden gücünün kadın baskısına dayandığını söylüyor. Bu tespiti ısrarla tüm filmlerinde işleyen yönetmen rejimin bam teline parmak bastığı için; İran’ın “Gezi”si “Yeşil İsyan” da, bugün beyazperdeye aktardığı hikâyenin kurbanına dönüşen Gonca’nın bulunduğu Evin’e tıkıldı. Baskılar sonucunda özgürlüğüne kavuşan Panahi ne var ki arkadan “milli güvenliği tehdit” gerekçesiyle “20 yıl film yapmaktan” men edildi. İran rejimi tarafından “emekliye sevk edildi.” Tahran, Cafer Panahi’yi ne kadar devre dışı bırakmaya çalışsa da; “muhalif yönetmenin” teşhir ettiği zihniyet bugün aygün gibi ortada… Suçu yalnız voleybol maçı izlemek istemekten ibaret olan 25 yaşındaki bir kızı “hapisle cezalandırmak” saplantısının tam ne anlama geldiğini bugün bir ölçüde anlamlandırabiliyorsak; bunu Panahi’ye borçluyuz. İran’da şahinler, Gonca’da taviz verdikleri an; çorap söküğü gibi başka tavizlerin arkadan geleceğini görüyor. Nükleer görüşmeler başta olmak üzere, Batı karşısında İran’ın bükülmeyeceğini göstermek amacıyla; faturayı, rejimin temel direği sayılan “kadın”a çıkarıyorlar. Gonca’yı “Evin”e; geçen hafta astıkları 26 yaşındaki Reyhane Cebbari’yi de mezara yollamakta tereddüt etmiyorlar. Madende akıma kapıldı ZONGULDAK (AA) Kilimli ilçesinde Bölüm Mahallesi’nde faaliyet gösteren özel kömür ocağında çalışan Bülent Yılmaz (40), madende ucu açık olduğu iddia edilen elektrik kablosuna teması sonucu akıma kapıldı. Mesai arkadaşları tarafından ocaktan çıkartılan Yılmaz, 112 Acil Servis ekiplerinin müdahalesinin ardından Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesine kaldırıldı. ASANSÖR FACİASININ İDDİANAMESİ 8 ciltlik çalışma buhar oldu Ermeni soykırımı iddialarının tartışılacağı 1915’in 100. yılının arifesinde Genelkurmay’dan sürpriz adım BARKIN ŞIK ANKARA Türkiye’yi, Ermeni soykırımı iddialarının olduğu 24 Nisan 1915’in 100’üncü yıldönümü nedeniyle zor günler beklerken, Genelkurmay Başkanlığı’nın ilginç bir tasarrufa gittiği ortayı çıktı. Genelkurmay Başkanlığı, resmi internet sitesinin “Tarihten Kesitler” bölümünde yer alan, “Arşiv Belgeleriyle Ermeni Faaliyetleri 1914 1918” başlıklı bölümü kaldırdı. Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı (ATASE) tarafından, Ermeni soykırımı iddialarına “cevap vermek üzere” hazırlanan 8 ciltlik çalışma, Genelkurmay Başkanlığı’nın internet sitesinde PDF formatında yer alıyordu. Çalışmada, yerli ve yabancı arşivlere dayanılarak 1914 yılında neler yaşandığına ışık tutulmaya çalışılıyordu. Görsel öğelerle de desteklenen çalışmada, Osmanlı arşivlerinin yanı sıra Rus arşivlerinden elde edilen bilgiler yer alıyordu. Türkçe ve İngilizce olarak araştırmacıların dikkatine sunulan 8 ciltlik eser için çalışmalar 2006’da başlamış ve 2008 yılında tamamlanmıştı. 19141918 dönemine ait 1047 adet belgenin incelenerek asıllarının tıpkıbasımları ile günümüz Türkçesine ve İngilizceye tercümeleri yapılarak 3 yılda hazırlanan çalışmaya şimdi sadece, “Genelkurmay ATASE ve Denetleme Başkanlığı Yayım Şube Müdürlüğü” adresinden ulaşılabiliyor. Öte yandan, Ermenistan ve Ermeni diyasporası, 100. yıl hazırlıklarını tam gaz sürdürüyor. Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan, Türkiye’deki Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde, sözde Ermeni soykırımının 100. yıl anma etkinliklerine, Köşk’e çıkacak yeni ismi davet etmişti. Sarkisyan, “Türkiye Cumhurbaşkanını 25 Nisan 2015’te ‘Ermeni soykırımı’nın çarpıcı kanıtlarıyla yüzleşmesi için resmen Ermenistan’a davet ediyorum” demişti. Sarkisyan’ın bu çıkışı, Erdoğan’ın Köşk’e çıkmadan kısa süre önce Başbakanlığı döneminde yaptığı, “20. yüzyılın başındaki koşullarda hayatlarını kaybeden Ermenilerin huzur içinde yatmalarını diliyor, torunlarına taziyelerimizi iletiyoruz” mesajının ardından gelmişti. Ankara, henüz Sarkisyan’ın 100’üncü yıl davetine kamuoyu önünde net bir yanıt vermedi. İlk duruşma 24 Aralık’ta İstanbul Haber Servisi İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Şişli’de 10 işçinin ölümüyle sonuçlanan asansör kazasına ilişkin 4’ü tutuklu 25 sanık hakkında “taksirle ölüme sebebiyet vermek” suçundan 22,5’er yıla kadar hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianameyi kabul etti. Kazaya ilişkin İstanbul Cumhuriyet Savcısı Erdal Bağcı tarafından hazırlanan mahkemece kabul edildi ve ilk duruşmanın 24 Aralık’ta yapılmasına hükmetti. Tensip zabtında 4 sanığın tutukluluk halinin devamına da karar veren mahkeme heyeti, diğer sanıklara da duruşma gününe gelmeleri için çağrı kağıdı gönderilmesini kararlaştırdı. Yanıt bekliyor
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle