Katalog

SAYFA CUMHURİYET 19 KASIM 2014 ÇARŞAMBA 8 n Baştarafı 1. Sayfada HABERLER CÜNEYT ARCAYÜREK GÜNCEL Çözüm sürecinde ‘üçüncü göz’ ekibine ilişkin kulisler yoğunlaştı gündem yaratacağını mı sandı yoksa... ...Kafasına takmış bir Müslümanlık, yeryüzünde başka inanılacak, bağlanacak bir din olmadığını mı ispat etmeye çalışıyor. Anlaşılamadı. Ama bir gerçek var. Dış dünyada alaylı birkaç değinişin dışında RTE’yi ve iddiasını ciddiye alan olmadı. İçeride ise yalakalıkta ön safta olanlar arasından bile RTE’nin bu Müslüman saplantısının son saçma örneğini savunan çıkmadı. HHH Müslümanlar Amerika’yı keşfetmişler pekâlâ, sonrası... Belli değil. Oysa Katolikler üç yüz yıl sonra Amerika’yı keşfetmişler ama o büyük kıtanın bütün verimli ürünlerinden önce yararlanmışlar... Yıllar sonra bugün RTE’nin de devamı AD’nin kısacası AKP’nin şapka çıkardığı büyük bir devlet kurmayı başarmışlar. Bizimkinin Müslüman kafası, Batı’dan yüzyıllarca geride kalan çöllerde hâlâ. HHH Şimdi izlediği dış politikanın iflasının ardından diplomatik, henüz skandal diye adlandırılmayan son olaya bakalım. Amerikan CNN’i Beyaz Saray’ın Esad’la ilgili dış politikasını değiştirmeye hazırlandığını ve Esad’ı devirmeyi ön plana aldığını içeren bir haber verdi... Bizim iki ahbap çavuşlar haberi, Suriye politikasında yıllardır savundukları noktaya ABD işte ve nihayet geldi diye yorumlamaya başladılar. Oysa: AD, bu ABD’nin nihayet hizaya geldiğini içeren açıklamalar yaparken, Başkan Obama, G20’deki basın toplantısında yazılan ve söylenenleri yalanlıyordu. Olasıdır ki protokol gereği yan yana oturduğu yemekte AD’nin kulağına bu görüşü yineledi Obama; ama Başbakanımız ola ki bu fısıltının anlamını pek algılamamıştı. HHH Üstelik baştan sona bizimkiler harıl harıl cuma günü Türkiye’ye gelecek olan Başkan Yardımcısı Joe Biden’la Suriye ve Esad’ın devrilmesi konusunu görüşmeye hazırlanıyorlardı. O kadar ki Başbakan AD, Esad’ı devrime konusunda yapılacak plana Türkiye’nin tam destek vereceğini içeren bir açıklama yaptı. Umut edilen, ABD Esad’ı devirmek için asker gönderecek ve Türkiye de buna askerle katkıda bulunacaktı! HHH Amerikan askeri yetkilileri Irak’ı tam temizlemek için 80 bin askere gereksinildiğini açıkladı. Esad’ı devirmek için bu sayıda askeri, Obama’nın halkına verdiği sözü çiğneyerek Suriye’ye göndereceğini hayal etmesi.. yüksek diplomasi yaptıklarını sanan bizim safdillere layık bir politika olabilirdi. Ama Başkan Obama baktı ki, CNN’in haberini emrindeki yetkililer ne kadar yalanlasalar, G20’deki basın toplantısında açıkça Suriye politikasında asla değişiklik olmadığını söylese de... ...Yalan habere inananlar hâlâ aynı türküyü çığırıyorlar. Bu konuyu ön plana alacaklarını içeren söylemlerin doğru olmadığını anlatmaktan bıktı ki... ...Biden’la burada yapacağı görüşmelerin ana maddesi olması olası “ABD’nin Esad’ı Suriye’deki politik geçişte dışlama konusunda aktif olarak tartışmaya başlayıp başlamadığı ve Suriye’de kapsamlı bir yeniden gözden geçirme olup olmadığı” sorusunu tek kelimeyle yanıtladı: “No!” HHH Ne var ki bizimkiler dış politikada kıç üstü oturmaları, dünya bizi anlamıyor falan gibi halka yutturmayı zaten âdet edindiklerinden pek üzerinde durmuyorlar, durmazlar da... Dış politikadaki yanlış adımlardan kaynaklanan yalnızlığımızı bir yana bırakın... ...Ülkeyi güllük gülistanlık bir cennete çevirdiklerini yutturarak her seçimi kazanan RTE ve kadrosu... ...Küba’da caminin peşinde; ama iş ve maden kazaları; toplumun dörtte üçünün yoksul, fakir ve dilenci olması; ve türlü çeşit rüşvetin, yolsuzluğun başını alıp yürüdüğü, toplumsal düşkünlüğün, işsizliğin yüzde 10’u aşarak 5.5 milyonu aştığı bu ülke... ...Bu yoksul halkın cebinden çıkan trilyonlarla inşa ettirdiği dünyada emsali olmayan sarayda maaile depdebeli yaşam süren RTE ve hükümetinin umurunda bile değil. HHH Böyle gelmiş böyle gitmez. Bir gün gelecek şu veya bu biçimde yuvarlanıp gidecekler! Daha aktif rol MAHMUT LICALI ANKARA Çözüm süreci kapsamında HDP İmralı heyetinde dahil olması beklenen Hatip Dicle ve Ceylan Bağrıyanık’ın ardından heyetin müzakere aşamasında daha aktif rol üstlenebileceği belirtiliyor. Süreçte “üçüncü göz” olacak 16 kişiden oluşan izleme heyeti için pek çok isim dillendirilirken üyelerin büyük kısmının akil insanlar heyetinde yer alan kişiler olacağı kaydediliyor. Çözüm süreci kapsamında yaşanan tıkanıklıktan sonra HDP İmralı heyetinin genişlemesi ve izleme heyetinin sürece dahil olması konusunda taraflar arasında bu hafta yapılması beklenen bazı görüşmelerden net kararların çıkması bekleniyor. HDP’nin talep ettiği DTK Eşbaşkanı Hatip Dicle ve Demokratik Özgür Kadın Hareketi temsilcisi Cey n Baştarafı 1. Sayfada GÜNDEM MUSTAFA BALBAY u HDP İmralı heyetine katılacak yeni iki üyeyle heyetin bundan sonra daha aktif rol oynayacağı dile getiriliyor. İzleme heyeti için konuşulan isimlerin çoğu ise akil insanlar heyetinden. lan Bağrıyanık’ın İmralı heyetine dahil olması konusunda hükümet ile mutabakata varıldığı kaydedilirken bu konuda kesin karar yapılacak görüşmelerde ortaya çıkacak. HDP Grup Başkanvekilleri Pervin Buldan, İdris Baluken ile HDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in yanı sıra Dicle ve Bağrıyanık’ın da katılımıyla 5 kişiye çıkacak HDP İmralı heyetinin müzakere aşamasında daha aktif rol üstlenebileceği belirtiliyor. HDP İmralı heyeti bugüne kadar Abdullah Öcalan ile Kandil’e gidip gelmiş ve kamuoyuna mesajları iletmişti. Müzakere aşamasında bu isimlerin aktif olarak çalışmalara katılabileceği konuşuluyor. İmralı ziyaretinin görüşmelerin ardından büyük ihtimalle bu hafta sonu gerçekleşeceği belirtiliyor. Heyette; akil insanlar heyetinde çalışan bazı isimlerin görev yapacağı dile getiriliyor. Siyasi kimliğe sahip isimler yerine; akademisyen, kanaat önderi ve toplumda görüşlerine saygı duyulan kişiler üzerinde tartışmalar yürütülüyor. Henüz heyette görev yapacak isimler konusunda kesinlik olmamasına karşın; kulislerde konuşulan isimlerden biri akil insanlar heyetinde de görev yapan Mithat Sancar geliyor. Sancar’ın yanı sıra kulislerde akil insanlar heyetinde yer alan Murat Belge ve Mustafa Armağan gibi pek çok isim de dillen diriliyor. HDP kanadında heyette kadınların yer almasının önemli olduğu, mümkünse 16 üyenin yarısının kadınlardan oluşması gerektiği yönünde de bir talep bulunuyor. örüşmeler devam edecek HDP ile hükümet arasında dün doğrudan bir görüşme gerçekleşmedi. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun dün gece itibarıyla Türkiye’ye dönmesinden hükümet kanadında izleme heyeti ve İmralı heyetinin genişlemesi konusunda bir değerlendirme yapılacağı ifade ediliyor. Hükümetin kendi içinde yapacağı bu değerlendirmenin ardından gerçekleşecek görüşmelerde de İmralı heyeti ve izleme heyetiyle ilgili kesin kararların belirlenmesi bekleniyor. G Demirtaş, AKP’nin Dersim üzerinden ucuz politika yaptığını söyledi ‘Hepiniz oradaydınız’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, hükümetin ne zaman sıkışsa gündemi değiştirmek amacıyla “Dersim özrü ve Alevi meselesini” gündeme getirdiğini belirterek “Diyor ya sen yaptın, ben yaptım; ulan hepiniz oradaydınız be. Birbirinizi suçlamanıza gerek yok. Hepiniz suçlusunuz. Alayınız Dersim’e karşı suçlu. Devlet olarak, parti olarak özür dileyeceksiniz” diye konuştu. Çözüm sürecindeki tıkanıklık boyunca sessiz kalan Demirtaş, tıkanıklığın aşılmasının ardından üç hafta sonra grup toplantısında konuştu. Hükümetin yaptığı büyük hatalarda gündem değiştirdiğini söyleyen Demirtaş, 12 yıl boyunca Recep Tayyip Erdoğan’ın bunu başarıyla gerçekleştirdiğini belirterek “Sayın Davutoğlu da ustasının yolundan giderek bu yolda hiç de fena olmadığını gösteriyor” dedi. Erdoğan’ın bir taraftan bin odalı sarayı tartışılırken, ayrıca 700 odalı konut ve 4 bin kişilik cami yapılmasının gündemde olduğunu kaydeden Demirtaş, “Kendine yeni bir saltanat kurmanın hazırlığı içindeyken ‘Amerika’yı biz bulduk’ diye ortaya bir konu atıyor. Dünya da buna gülüyorlar” dedi. Demirtaş, ne zaman hükümet sıkışsa, büyük işçi katliamı yaşansa, ekonomide sıkışsa bir anda “Dersim özrü ve Alevi meselesinin” gündeme geldiğini kaydetti. Alevilerin 45 tane talebi olduğunu kaydeden Demirtaş, şunları kaydetti: “Bunları hâlâ anlamadınız mı? Bunların hepsi gündem saptırma, oyalama taktikleridir. Gerçek isteklerini asla söylemezler. Cesaretleri yoktur. Alevilik inancını sapkın bir mezhep olarak görürler. Alevileri dinden çıkmış, sapmış insan olarak görürler. Onların sorunu Alevileri yola getirme meselesidir. Aleviliği asla eşit bir inanç olarak kabul etmezler. Kendilerince bu günaha imza atmak istemiyorlar, bu nedenle asla çözmeyecekler, bir inanç olarak kabul etmeyecekler.” Hükümetin Dersim’in acısı üzerinden ucuz politika yaptığını söyleyen Demirtaş, “CHP özür dileyecekmiş; Dersimliyi ilgilendiren bu devletin özrüdür. Bir araya gelip mi özür dilersiniz, siz bilirsiniz. O dönem katliamı yapan devlettir, bugün devleti siz yönetiyorsunuz” dedi. AKP’nin muhalefet partisini sıkıştırmak için Dersimlilerin tarihinde en büyük acıyı kullandığını söyleyen Demirtaş, söz konusu dönemde üç farklı gazetede yer alan haberlerden örnek göstererek, “Diyor ya sen yaptın ben yaptım; ulan hepiniz oradaydınız be. Birbirinizi suçlamanıza gerek yok. Hepiniz suçlusunuz. Alayınız Dersim’e karşı suçlu. Devlet olarak, parti olarak özür dileyeceksiniz” diye konuştu. Beyaz Saray, Ermeni halısını sergiliyor WASHINGTON (AA) Ermenilerin 1915 yılı olaylarının simgesi olarak gördüğü “Ermeni Yetim Halısı” olarak da bilinen “Gazir Halısı”, Beyaz Saray Ziyaretçi Merkezi’nde “ABD’ye teşekkür: yurtdışındaki Amerikan cömertliğinin minnettarlığı olarak başkanlara üç hediye” başlıklı sergide, iki diğer eserle teşhir edilmeye başlandı. Serginin açıldığı merkeze gelen ABD’de yaşayan bazı Ermeniler halıyla fotoğraf çektirdi. Halı, 23 Kasım tarihine kadar sergilenecek. Halının sergilenmeye başlanmasıyla ilgili Ulusal Basın Kulubü’nde düzenlenen toplantıya bir grup kongre üyesi katıldı. Toplantıda yapılan konuşmalarda halının sergilenmesinin Ermeni toplumu için “tarihi bir gün” olduğuna vurgu yapılarak, 1915 olaylarının da ABD Kongresi tarafından “soykırım” olarak belirlenmesi gerektiği vurgulandı. Beyaz Saray, “Halının, 1925 yılında Amerikan halkı tarafından yerlerinden edilen Ermeni yetimler için sağlanan insani yardımın tanınması amacıyla Başkan Coolidge’e sunulduğunu ve Cennet Bahçesi’ni tasvir eden 3,5x5,8 metre boyutlarındaki halının 4 milyon ilmek içerdiği ve 18 ayda tamamlanabildiğini” belirtmişti. Başkan Coolidge 1929’da görev süresi sona erince halıyı kişisel eşya olarak saraydan çıkarmıştı. 1982’de ise Beyaz Saray’a dönen halı, o dönemden bu yana iki kere sergilendi. (Fotoğraf: AA) açılım sürecinde önceki dönemlere benzer bir takvimin uygulamaya konduğu anlaşılıyor. 12 yıllık AKP iktidarı döneminde her seçimden önce yaşanan bu trafik bu kez farklı sonuç verir mi? Zor görünüyor. Yeniymiş gibi görünen kimi mekanizmalar öncekilerin biraz cilalanmışı, o kadar. Örneğin, akil adamlar gitmiş, yerine bir doz daha işlevi artmış olan bir izleme kurulu ya da üçüncü göz gelmiş. İşin şakası bir yana, gerçekleri görmeye iki göz yetmemiş ki, üçüncü bir göz gerekmiş. Akil adamların atıl adamlar haline getirilmesiyle birlikte aynı mekanizmanın yeniden gündeme getirilmesini anlatmak zor olurdu. Kamuoyu, “Biz bu filmi görmüştük, bir sonuç alınamadığı da anlaşılmıştı” diyebilirdi. Bunun yerine muhtemelen akil adamların portresine çok benzeyecek olan bir izleme kurulu oluşturulacak. Bu kurulun işlevi ne olacak? Kalıcı bir barışın sağlanmasına aktif bir katılımı olmayacak. Sadece AKP’nin oy kaybetmesine neden olabilecek kimi kararların sorumluluğunu ve kamuoyuna anlatımını üstlenecek. Toplum izleme kurulunun yapacağı yorumlara ve değerlendirmelere tepki gösterirse AKP’liler hemen toplumun yanında yer alıp izleme kurulunu topa tutacaklar, kendileri gizleme kurulunda yer alacak. Eğer olumlu sonuç verirse hemen sahiplenecekler ve “İşte bizim kurduğumuz heyet böyle sonuç verir” diyecekler. HHH Açıklamalara göre İmralı’ya 5 yeni mahpus gelecek. Bu kişilerin Öcalan’ın fiili sekretaryası gibi bir işlevi üstleneceği söyleniyor. Adı ne olursa olsun, bu mahpusların hükümetin de bilgisi, onayı, yönlendirmesi ve kullanması çerçevesinde belirleneceğini söylemeye gerek yok. Öcalan’ın bu anlamda AKP’nin elini kolaylaştırıcı bir konumda olacağı da söylenebilir. 67 Ekim’de meydana gelen Kobani’yi protesto olaylarının ardından kesilen AKPHDP diyaloğu bu açıklamaların ışığında yeniden kurulmuş durumda. Yukarıda vurguladığımız gibi bu diyaloğun meyvesi olarak açıklananların hiçbiri yeni bir gelişme değil. Güneydoğu’dan şehit cenazelerinin gelmemesini önemserken, bölgedeki kamu düzeninin önemli ölçüde yara aldığını iktidar bile kabul ediyor ve bu imajı düzeltmek için çırpınıyor. HHH Türkiye’nin Güneydoğusu’nda meydana gelen olaylar yakın geçmişte hep Kuzey Irak’la da ilişkilendirilirdi. Şimdi Irak’ın yanı sıra Suriye de devreye girdi. Türkiye’nin Suriye’de girdiği tehlikeli oyunun beraberinde iç güvenlik sorunu da doğuracağını görmemek için iktidar mensubu olmak gerek. Aklını fikrini Esad’ı devirmeye odaklamış iktidar, bu konudaki küçük bir uluslararası açıklamayı bile kendi tezlerinin dünyada kabulü olarak sunuyor. Oysa saman alevi gibi gelip geçen bu haberlerin ardından gerçek yine kendini gösteriyor; küresel aktörlerin en azından şu aşamada Esad’sız bir Suriye’yi göze alamadığı anlaşılıyor. Arap dünyasının da Esad’ın geleceğinden çok kendi geleceğinin kaygısına düştüğü, bu dünyadaki her ülkenin en çok kendine hayrının olduğu bir kez daha görüldü. Gelinen noktada hükümetin bir ayağı Ortadoğu bataklığında, bir ayağı seçim ataklığında... 2015 Haziran’ına dek sağduyulu herkesin olumladığı kansız süreç devam ederse, bunun karşılığındaki pazarlıklar belirsizliğini sürdürecek. AKP iktidarı döneminde HDP ile girilen onuncu seçim kapmaca oyunu resmen başlamış görünüyor. ‘AKP acıyı kullanıyor’ ‘Dicle ve Bağrıyanık’ta zorluk yok’ Üç hafta sonra grup toplantısında konuşan HDP’li Demirtaş kürsüden çözüm süreci görüşmeleriyle ilgili bir değerlendirme yapmadı. Toplantının ardından çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Demirtaş, Hatip Dicle ve Ceylan Bağrıyanık’ın heyete dahil edilmesinin kendilerinin talebi olduğunu belirterek “Hükümetin bu konuda zorluk çıkarmayacağını düşünüyoruz” dedi. İsimlerin detay olduğuna işaret eden Demirtaş, “Müzakerenin gelişmesi, diyaloğun gelişmesi için bunlar detaydır. Bu detayları hızlı bir şekilde aşmakta fayda var” dedi. Hükümetin yaklaşımında bir negatiflik görmediğini söyleyen Demirtaş, tarih konusunda henüz net bir karar olmadığını söyledi. İzleme heyetinde doğrudan siyasi kimliğe sahip kişiler yerine kamunun vicdanını temsil eden şahsiyetlerin yer alacağını kaydeden Demirtaş, “Politik kimliğiyle angaje olmuş belli bir partiyi temsil ettiği bilinen insanlar o tür heyetlerde çok fazla katkı sunamazlar” dedi. Demirtaş, bu konularda ne kadar hızlı hareket edilirse o kadar hızlı sonuç alınacağını söyledi. Demirtaş, “En geç bir hafta 10 gün içinde İmralı ziyaretinin gerçekleşmesini, heyetimizin bir araya gelmesini bekliyoruz” dedi. (Fotoğraf: AA) n Yurt Haberleri Servisi Dersim isyanının lideri Seyit Rıza’nın torunu Rüstem Polat, dedesine hakaret ve iftira ettiği gerekçesiyle MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli hakkında suç duyurusunda bulundu. Polat, avukatı Cihan Söylemez ile Tunceli Adliyesi önünde yaptığı açıklamada, Bahçeli’nin 8 ve 11 Kasım’da Dersim olayları ve Seyit Rıza hakkında sarf ettiği sözlerle ilgili Bahçeli’ye çağrıda bulundu. Polat, “Gel, dokunulmazlığını kaldır ve beraber yargılanalım. Ben anlatırım, siz dinlersiniz. Eğer ondan sonra gerçeklik payı varsa Dersim olaylarında öldürülen insanlar için ‘bunlar asidir, başkaldırmış, teröristtir’’ o zaman kendi ifadelerinizi konuşur, yazarsınız” diye konuştu. Seyit Rıza’nın torunundan Bahçeli’ye suç duyurusu Antalya’da Suriyeli göçmenlere yer yok! ANTALYA (DHA)Suriye’deki iç savaştan kaçıp Antalya’nın Serik ilçesine bağlı Kozağacı Mahallesi’ne gelen 200 kadar Suriyeli, boş araziye kurdukları kampta, yaklaşık 15 Türk vatandaşıyla birlikte çadırlarda yaşıyor. Yevmiye karşılığı seralarda işçilik yaparak hayatlarını sürdürmeye çalışan Suriyeliler, 4 gün önce kampa gelen jandarma ekiplerinin bölgeyi boşaltmaları talimatı verdiğini iddia etti. Suriyelilerin serada çalışmasına aracılık eden çavuş Erdal Güneş, “Jandarma 15 gün içinde burayı terk edeceksiniz’ dedi. Bu insanlar nereye gidecek? Türkçe bilmiyorlar, paraları yok, yetkililerden anlayış bekliyoruz. Bu insanların çalıştıkları seralarda alacakları var. Bize 2 ay süre versinler ondan sonra gidelim. Yeni yerleşim yerleri ve iş bulalım. Devlet yetkililerinden destek bekliyoruz” dedi. Suriyeliler adına konuşan Mehmet Halil Kaplan da ‘Bu insanlar Kobani’ye dönerse IŞİD zulmüyle karşı karşıya gelecek, toplu katliamlar olacak. Bu insanlar buradan gitmek istemiyor. Vali de gelse, başbakan da gelse buradan gitmeyeceğiz” diye konuştu. Açılıma direniyorlar ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Aleviler konusunda hükümetin pek çok adım attığını savunurken, açılım konusunda Akdoğan, AA Editör Masası’nda gündemdeki konulara ilişkin soruları yanıtladı. Alevi paketinin ne zaman açıklanacağına ilişkin bir soru üzerine Akdoğan, bu tür büyük ve yüzlerce yılı aşan kronik meselelerde “Birtakım reçetelerle haplar verelim, bu mesele çözülsün” yaklaşımının doğru olmadığını belirtti. Hükümetin Alevilere yönelik çalışmalarını anlatan Akdoğan, CHP’nin Alevilerle ilgili “Herkes İçin İnanç Özgürlüğü” adlı raporunu eleştirdi. Akdoğan, “Bakın oraya neler var. ‘Din hanesini kaldıralım, ibadet yeri ifadesini kaldıralım, dinle ilgili ne varsa kaldıralım’ üzerine bir paket. Bu sağlıklı bir şey değil” dedi. Alevi açılımının çok kolay olmadığını, Alevi örgütleri içinde birçok şeye karşı koyan, Akdoğan direnen, kabul etmeyen, kendi aralarında uzlaşamayan bir tablo olduğunu savunan Akdoğan, “Bu yüzden çok kolay olmadığını da gördük. Siz ne yaparsanız yapın, karşı çıkan, hükümeti yerden yere vuran, bunu ideolojik bir mücadele olarak algılayan kesimler var. Normal Alevi vatandaşlarımızın, diğer geliştirilmesi gereken haklarına aslında bunlar set çekiyorlar. Bunların Alevilik diye bir derdi de yok. Bunlar ne Aleviliğin temel eserlerini bilirler, ne Hz. Ali’nin yaşantısını bilirler, ne Hacı Bektaş’ın temel öğretilerinden haberi vardır. Hadi gelin geliştirelim, Aleviliğin temel öğretilerini geliştirelim, kitaplarını yayımlayalım. Sizin yaşantınızla o kültür arasında bir uyum var mı diye bakın, hiç alakası yok. Bu yüzden normal Alevi vatandaşlarımızla bu tür ideolojik örgütlü yapıların ortaya koydukları şeyi de birbirinden ayırmak gerekir” dedi. BA ŞBA KA N Y A RDIMCISI A KDOĞA N ’ IN Y ENİ H ED EFİ A LEVİ ÖR GÜTLER İ: n Yurt Haberleri Servisi KCK, dün akşam yaptığı açıklamayla gözaltı ve tutuklamalara tepki gösterdi. Halkı eyleme çağıran KCK, “Hareket olarak AKP’yi bir kez daha uyarıyoruz. Kürtler üzerinde siyasikültürel soykırım operasyonlarını geliştirip tutuklamalara devam ederse bizim de misilleme hakkımız doğacaktır. Biz de halkımız üzerinde baskı uygulayan ve suç işleyenleri gözaltına alıp tutuklayarak kendi hukukumuzu uygulayacağız” denildi. n DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Şırnak’ın Cizre ilçesinde DBP Gençlik Meclisi tarafından “Öcalan’a özgürlük” yürüyüşü düzenlendi. Yürüyüş nedeniyle fırın ve eczaneler dışında esnaf kepenk açmadı. PKK’nin şehir yapılanması Yurtsever Devrimci Gençlik Hareketi (YDGH) üyeleri birçok okula giderek öğrencilere okulları boykot etme ve yürüyüşe katılma çağrısı yaptı. Polis, Nusaybin Caddesi’nde barikat kurarak yürüyüşe izin vermedi, göstericilere biber gazı ve basınçlı su ile müdahale edildi. Polisin müdahalesi sırasında bir TOMA arızalandı. Bunun üzerine görevli polisler araçtan çıkarak, olaylar devam ederken, TOMA’nın altına girerek arızayı gidermeye çalıştı. Kısa bir süre sonra arızayı gideren polisler, tekrar TOMA’nın içerisine girerek göstericilere müdahaleye devam etti. KCK: Gözaltılar sürerse kendi hukukumuzu uygulayacağız Cizre’de olaylar çıktı