05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 KASIM 2014 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 15 Cumhuriyet, Yüksekova’da 3 askerin şehit edilmesiyle ilgili yayın yasağına itiraz etti Uçsuz bucaksız sansür ‘Deniz Feneri’nden bu yana önemli soruşturmaların üzeri örtülmeye çalışıldı Reyhanlı ‘Gizlilik’ zırhı CANAN COŞKUN Yüksekova Sulh Ceza Hâkimliği’nin 28 Ekim’de terör örgütü mensuplarınca düzenlenen silahlı saldırıda, 3 askerin şehit edilmesiyle ilgili aldığı yayın yasağı kararının ardından akıllara önemli soruşturmalara getirilen gizlilik kararları geldi. Bingöl’de 2 polisin şehit edilmesiyle ilgili soruşturmaya yayın yasağı getirilmesi, Uludere, 17 Aralık, Soma faciası soruşturmalarına getirilen yasaklarla kamuoyunda gerçeklerin halktan gizlendiğini algısı oluşurken gündem yaratan önemli soruşturmaların üzeri ‘gizlilik’ zırhıyla kapatılmaya çalışıldı. Yayın yasağından nasibini alan soruşturmalar arasında 17 Aralık, Adana’da mühimmat taşıdığı iddiası ile durdurulan MİT TIR’ları, Soma faciası ve Deniz Feneri soruşturmaları yer aldı. Şimdiye dek yasak getirilen soruşturmalar alt alta sıralanınca AKP’nin başı sıkıştığında çareyi yayın yasağında bulduğu sonucu ortaya çıkıyor. Konuya ilişkin açıklamada bulunan ceza hukukçusu Prof. Dr. Köksal Bayraktar, soruşturmalara getirilen gizlilik kararının genel olmadığını belirterek “Gizlilik kararları basın özgürlüğünü etkilemektedir, sansür getirmektedir” dedi. Uludere’de 28 Aralık 2011’de insansız hava araçlarıyla 34 kişinin bombalanarak öldürüldüğü Uludere soruşturmasında Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) yayın yasağı getirmesinin ardından önce Uludere Cumhuriyet Başsavcılığı, ardından da özel yetkili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı gizlilik yasağı almıştı. Takvimler 17 Ocak 2014’ü gösterdiğinde yayın yasağı sırası Türkiye gündemini sarsan yolsuzluk soruşturmasına gelmişti. İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturması kapsamında dosyayla ilgili her türlü haber, röportaj, eleştiri ve dosya içerikleri ile alakalı olarak, soruşturma tamamlanıncaya kadar yayın yasağı konulmasına karar vermişti. l ULUDERE l 17 ARALIK Gerçekleştirdikleri vahşi eylemlerle adını duyuran IŞİD’in Türkiye’nin Musul Başkonsolosluğu’ndan kaçırdığı 49 kişiyle ilgili haberlere de mahkeme kararıyla yayın yasağı getirilmişti. Yasağı getiren Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi, kararına gerekçe olarak “Türkiye’nin Musul Başkonsolosluğu’nda bulunan ve IŞİD terör örgütü tarafından bilinmeyen bir yere götürülen Türk vatandaşlarının güvenliklerinin sağlanmasını” göstermişti. Adana’da silah ve mühimmat taşıdığı ihbarı üzerine durdurularak aranan MİT’e ait TIR’larla ilgili soruşturmada da jet hızıyla gizlilik kararı verilmişti. Yayın yasağını veren mahkeme, devlet sırrı niteliğindeki bilgi ve belgelerin yazılı ve görsel medyada yayınlanmasının soruşturmayı zafiyete uğratacağı gerekçesiyle, dosyayla ilgili yazılı, görsel ve internet medyasında her türlü haber, röportaj ve yayın hakkında soruşturma tamamlanıncaya kadar yayın yasağı konulmasına karar vermişti. Soruşturma kapsamında daha sonra ortaya çıkan tutanaklarda TIR’larda yer alan sandıklarda füze, roket ve bomba atar mühimmat olduğu belirtilmişti. Soma’da 301 madencinin hayatını kaybettiği faciayla ilgili yazılı ve görsel medyaya yayın yasağı getirilmiş, kısa süre sonra da yasak kaldırılmıştı. l REHİNE KRİZİ Basın özgürlüğünü etkiliyor Konuya ilişkin gazetemize açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Köksal Bayraktar, soruşturmaların gizli olduğunu ancak soruşturma konusunu oluşturan olayın tarafları açısından gizli olmadığını belirtti. Bayraktar, “Gizlilik yalnızca savcının rahat hareket edebilmesi ve delilleri toplayabilmesi içindir. Gizlilik genel değildir. Avukatlara ve taraflara gizlilik uygulanamaz. Türk hukukundaki genel uygulama bunun tersini yapmıştır. Gizlilik kararları basın özgürlüğünü etkilemektedir, sansür getirmektedir. Basın kanununda soruşturmanın gizli olmasıyla ilgili bir hüküm yoktur. Bu noktada basın kanunu ile Ceza Muhakemeleri Kanunu çatışmaktadır” diye konuştu. l MİT TIR’LARI l DENİZ FENERİ Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Türkiye ve Almanya’daki Deniz Feneri dernekleriyle ilgili başlattığı soruşturmaya ilk olarak 2009 yılında basın yasağı getirilmişti. Yasakla birlikte davanın tarafları soruşturma evrakına ulaşamadığı gibi, soruşturmayla ilgili haber yapılması da yasaklanmıştı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, suç duyurusu üzerine Almanya ve Türkiye’deki Deniz Feneri dernekleriyle ilgili soruşturma başlatmıştı. Başsavcılığın Frankfurt Yüksek Eyalet Mahkemesi’nden Almanya’da görülen Deniz Feneri e.V davasıyla ilgili talep ettiği dosyaların uzun süre gelmemesi tepkiye yol açmıştı. Almanya’da 2008’de sonuçlanan yargılama sürecinin ardından Türkiye’deki yargılama 16 Ocak 2013’te başlayabilmişti. Hatay Reyhanlı’da 11 Mayıs 2013’te 52 kişinin ölümüne 146 kişinin de yaralanmasına neden olan terör saldırısının ardından RTÜK ‘güvenlik’ gerekçesiyle Reyhanlı Sulh Ceza Mahkemesi tarafından yayın yasağı getirdiğini belirtmişti. Yapılan açıklamada ise soruşturmaya ilişkin patlama olayıyla ilgili yazılı ve görsel medyada yayımlanan olay yerinin ayrıntılı görüntüleri, olayda ölen ve yaralananlara ilişkin görüntüler ve bilgilerin yayımlanmasının soruşturmanın gizliliğine zarar vereceği ve geleceğini tehlikeye düşüreceği belirtilmişti. l REYHANLI İstanbul Haber Servisi Gazetemiz Sorumlu Müdürü Ayşe Yıldırım, Yüksekova Sulh Ceza Hâkimliği’nin 28 Ekim’de terör örgütü mensuplarınca düzenlenen silahlı saldırıda 3 askerin şehit edilmesiyle ilgili aldığı yayın yasağı kararına itiraz etti. Dilekçede, Yüksekova Sulh Ceza Hâkimliği’nin kararında soyut ifadeler dışında hangi bilgilerin, nasıl bir zarar doğuracağına, kamu düzeninin ne suretle sarsılacağına ve soruşturmaya engel olacağına somut bir gerekçelendirmeye yer verilmediğinden kaldırılması gerektiği savunuldu. Yüksekova Sulh Ceza Hâkimliği’ne iletilmek üzere İstanbul Sulh Ceza Hâkimliği’ne sunulan dilekçede, yayın yapma yasağına dair kararın anayasaya ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğu belirtildi. Yayın yasağı kararının verilebilmesi için meşru bir amacının ve demokratik toplumun gereklerine uygun olması gerektiği savunuldu. Anayasanın 28. maddesinin “Basın hürdür sansür edilemez” hükmüyle açık bir biçimde sansürü yasakladığının altı çizilen dilekçede, hâkim tarafından verilen kararlar saklı kalmak üzere olaylar hakkında yayın yasağı konulamayacağına dikkat çekildi. Yayın yasağı kararının içeriğine bakıldığında, uçsuz bucaksız bir sansür görüldüğünün belirtildiği dilekçede, “Karar ile bir soruşturma dosyası üzerinden, üç askerimizin şehit edilmesi olayına ilişkin her türlü yayın yasaklanmış durumdadır. Üstelik yayın sadece yazılı basın için değil, internet medyası ve görsel medya için de verilmiştir. Buna göre karar ile amaçlanan, söz konusu olay ve soruşturma ilgili kitle iletişim araçlarında tek bir satır yayın yapılmamasıdır. Bu açıkça ölçüsüz, orantısız bir yasaklamadır” denildi. İfade özgürlüğünün, demokratik toplumun temellerinden biri olduğundan toplumun gelişmesi, bireyin kendini geliştirmesi ve gerçekleştirmesi için vazgeçilmez koşullar arasında yer aldığının vurgulandığı dilekçede, “Hakikat ışığı fikirlerin çarpışmasından doğar. İfade özgürlüğü, kendimizi ve başkalarını tanımlamada, anlamada ve algılamada, bu çerçevede başkalarıyla ilişkilerimizi belirlemede ihtiyaç duyduğumuz bir değerdir” denildi. Yalan haberin panzehiri özgür yayıncılık Dilekçede, medyada çıkan yalan haberlerin panzehirinin haberlerin tümden yasaklanması değil, özgür ve sorumlu yayıncılık faaliyeti olduğu belirtildi. Birkaç yalan haber nedeniyle haberlerin tümünü yasaklamak ile insanların dışarı çıkınca cinayet işleyebildiğinin anlatıldığı dilekçede, “Öyleyse tüm insanların sokağa çıkması yasaklansın’ demek arasında kategorik bir fark yoktur. İkisi de yanlış ve hukuka aykırıdır. Basının yerine geçerek bu özdenetimi de engelleyen yayın yasağı kararı ifade özgürlüğüne yapılan, hukuka aykırı çok ağır bir müdahaledir” ifadeleri kullanıldı. T.C. GEREDE İCRA DAİRESİ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2013/212 TLMT. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri: Bolu İli, Yeniçağa İlçesi, 113 Ada No, 7 Parsel No, Belen Mahalle/Mevkii, Akıncılar Köyü, Yeniçağa Küçük Sanayi Sitesi içinde kalmakta olup tapu kaydında arsa olarak gözükmekle birlikte, üzerinde tek katlı prefabrike betonarme elemanlarla yapılmış bir dükkân vardır. Dükkân çift cepheli olup kuzey ve güney cephesi açıktır. Bu cephelerde demir doğrama camekân mevcuttur. Dükkân zemini mozaik kaplıdır. Doğu ve batı cephelerinde bitişik nizam olarak yapılmış diğer dükkânlar bulunmaktadır. Bitişiğinde bulunan dükkân ile arasındaki duvar kaldırılmış olup iki dükkân birlikte kullanılmaktadır. Satışa konu taşınmaz, d100 karayoluna cepheli olmayıp karayoluna göre iç bloktadır. Dükkânın taban alanı takriben 276.89 m2’dir. Parsel alanı 456 m2’dir. Adresi : Bolu İli, Yeniçağa İlçesi, Akıncılar Köyü, 113 Ada, 7 Parsel Yüzölçümü : 456,00 m2 Arsa Payı : Tam İmar Durumu : Arsa Kıymeti : 71.714,51TL KDV Oranı : %18 Kaydındaki Şerhler : Haciz ve ipotek şerhleri mevcuttur. 1.Satış Günü : 24/12/2014 günü 14:00 14:10 arası 2.Satış Günü : 21/01/2015 günü 14:00 14:10 arası Satış Yeri : Gerede Belediye Meclisi Toplantı Salonu Gerede/Bolu 2 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri: Bolu İli, Yeniçağa İlçesi, 174 Parsel No, Merkez Mah., Camiatik Mevkii Mahalle/Mevkii, tapu kaydında ev ve dükkân olarak gözükmekte olup, borçlunun hissesi 3/8’dir. 174 parsel Yeniçağa ilçesi, Camiatik mahallesinde, Sultan Reşat Caddesi üzerindedir. Çarşı merkezinde köşe parseldir. Güneyinde Sultan Reşat Caddesi, doğusunda Dörtdivan Caddesi olup, batı ve kuzey cephesinde bitişik nizamda yapılmış diğer binalar bulunmaktadır. Parsel üzerinde 2 katlı ahşap eski bir bina yer almaktadır. Bina sıvalı ve boyalıdır. Zemin katta 4 adet dükkân bulunmaktadır. Dükkânlar Sultan Reşat Caddesi’ne cephelidir. Her biri ortalama 31.60 m2 taban alanına sahiptirler. Dükkânlar PVC ve ahşap doğramalıdır. Üst katta iki adet daire mevcuttur. Dairelerin her biri üç oda, mutfak, hol, banyo ve WC’den ibarettir. Daireler tariben 73 m2’dir. Sobalıdır. Bina taban alanı takriben 146 m2’dir. Taşınmaz üzerinde kat irtifakı veya kat mülkiyeti kurulmamış olup dairelerin ve dükkânların ayrı ayrı bağımsız tapuları yoktur. Adresi : Bolu İli, Yeniçağa İlçesi, Merkez Mah., Camiatik Mevkii, 174 Parsel Yüzölçümü : 146,00 m2 Arsa Payı : 54,75 (3/8 taşınmazdaki hissesi) İmar Durumu : Ev ve Dükkân Kıymeti : 109.500,00 TL KDV Oranı : %18 Kaydındaki Şerhler : Haciz şerhleri mevcuttur. 1.Satış Günü : 24/12/2014 günü 14:20 14:30 arası 2.Satış Günü : 21/01/2015 günü 14:20 14:30 arası Satış Yeri : Gerede Belediye Meclisi Toplantı Salonu Gerede/Bolu Satış şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2013/212 Tlmt. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 21/10/2014 ÖNEMLİ NOT: Müdürlüğümüzce ilgililerine usulüne uygun çıkarılmış olan satış ilanı, satış gününe kadar ilgililerine tebliğ edilememiş olması halinde, elektronik ortamda yapılacak olan ilan ve gazete ilanı ilgililere İİK.127. maddesi uyarınca ilanen tebliğ hükmünde sayılacaktır. (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. *: Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 71532) Vefat ve Başsağlığı “Önce insanım, sonra gazeteci” diyen… 40 yıllık meslek yaşamında her zaman kaleminin efendisi olmayı yeğleyen değerli dostum, ağabeyim ve meslektaşım Gazeteci Ali Haydar YURTSEVER Hakka yürüdü. Başımız sağ olsun. Ali KILIÇ Maltepe Belediye Başkanı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle