05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 EKİM 2014 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Havan mermisiyle bedeni paramparça olmuş o çocuk... Lice’de koyunlarını otlatırken... Kimi kahramandı, kimi terörist! Yıllar böyle geçti, hayatlar söndü... HHH Uludere’de çoğu çocuk 34 kişinin cayır cayır yanan bedenleri... Anaların çığlığı... O hoyratlık! Bir kanlı mirasın ayak izleri... Bir devlet nasıl, niçin bu kadar kolay öldürüyor? IŞİD bir terör örgütü olduğu halde neden “yabancı savaşçılar” deniliyor... Türkmenler, Kürtler, Ezidiler topraklarını terk ediyor? Genç kızlara tecavüz, katliam! ABD, Avrupa niçin gözlerini kapıyor ve görmüyor? Ey dünya, ey emperyal devletler yarattığınız o “Arap Baharı”na ne oldu? Demokrasi, özgürlük, adalet, eşitlik kavramları niçin unutuldu? Suruç’ta insanlar, Kobani’deki o savaşı izliyorlar evlerinin damlarından... Bir tepe var, tam işte orası... Terör örgütü IŞİD o tepeyi aşarsa, Kobani düşecek... Amaç ne? Barzani’yle birlikte Kürtlere ayar vermek mi? Anlaşılır gibi değil inanın! HHH Yazımın sonuna gelirken, bilen bilmeyen, gazeteci olan olmayan, aydın, bilim insanı olarak geçinen herkese bir çift sözüm var... Mustafa Kemal’in “dehası”; sömürgeci Avrupa’nın “mazlum uluslar”ı sindirerek yok etme politikasına karşı koyup çok boyutlu bir savaşla bu düzeni kırmak; insanlığa yakışır ilkeleri duraksamaksızın benimseyerek tarihi bir destan yazdırmasıdır. Atatürk ve arkadaşları “Osmanlı ortaçağı”ndan kalan ne varsa dışlayıp Cumhuriyeti kurdu. Bakın “İslam ortaçağı” bugün dünyanın pek çok yerinde sürüp giderken Türkiye’nin “Avrupa Birliği”ne aday olması olağanüstü bir durumdur... HHH Cumhuriyet’in düşünce özgürlüğü kapsamında, ilkelerinden ödün vermeden özgür yayıncılık yapması, manşetleriyle öne çıkması... Türkiye ahalisini kucaklayan, ayrımcılık yapmayan manşetler atması... Faşistleri kızdırıyor, saldırganlaştırıyor... Demek ki Cumhuriyet doğru yolda! Özgür haber, özgür manşet! Korkmadan! ‘Yeni Türkiye’ye hukuk ayarı AYM, torba yasadaki kritik maddeleri iptal etti. TİB başkanı 4 saatte site kapatamayacak ALİCAN ULUDAĞ Günah Devletinin Zalimleri... Savaş değil barış dediniz, umutlarımızı çalıp götürdünüz, kelle avcılarıyla işbirliği yaptınız... Çocuklarımız öldü ey alçaklar, ey ortaçağın karanlığında yaşayanlar, hayatı bize çok görenler, yaşama sevdamızı tüketenler... Yanı başımızdaki katliama göz yumuyorsunuz kendi çıkarlarınız için, ey emperyal güçler, silah tüccarları, çokuluslu şirketler, dağları, ovaları talan edenler... Gerçekleri görmeyen, hukuk, adalet istemeyen, aklıyla, bilinciyle davranamayan siyaset pazarının işportacıları... Yalan söyleyen günahkârlar sürüsü! Kanla beslenen zalimler! Büyük göç dalgasında savrulan çocukların, kadınların gözlerinin içine bakın sadece... Bir devlet; barış dilini kullanır, ağırbaşlı davranır, hukuka uygun değerlendirme yapar, yüreğinin sesini dinler... Dinlemediniz ey emperyalizmin ağababaları; kuklalar, hizmetkârlar, halkları zincirlere, prangaya vuranlar! Barışın sabote edilmesinden korkar gibi yapanlar, dünyanın yoksul halklarını ezenler, kılıçtan geçirenler, şimdi kalkmış demokrasi, özgürlük kandırmacasının o renkli oyununu yine sahneye koydunuz... Barış dilinden vazgeçip düşmanlık, nefret tohumları saçtınız! Hepiniz günahkârsınız! Zalimsiniz! Hep kendinizi haklı gördünüz, semirdikçe semirdiniz, hayatları tükettiniz... Özgürlük! Eşitlik! Kardeşlik! Tüm bunların yerine yarattığınız felaketin adı nedir, söyler misiniz? HHH İlhan Selçuk, Uğur Mumcu, Musa Anter, Hrant Dink bugün yaşasaydı, neler söyler, neler yazarlardı yaşanan felaket için!.. Kuşkulu uçak kazasında ölen Orgeneral Eşref Bitlis, keskin bir nişancı tarafından öldürülen Tuğgeneral Bahtiyar Aydın nasıl bir yorum yaparlardı? Bir dizi cinayet için neler konuşulurdu? O küçük Ceylan’ı anımsadınız mı? ANKARA –Anayasa Mahkemesi (AYM), Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Yeni Türkiye” dediği, AKP hükümetinin torba yasayla hukukun evrensel ve temel ilkeleriyle yargıyı yok sayarak yürürlüğe soktuğu dört uygulamayı iptal ederek, “torba”yı paramparça etti. Yüksek mahkeme, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’nın (TİB) hâkim kararı olmadan 4 saatte internet sitesi kapatma ve internet trafik bilgilerini depolama yetkilerini iptal etti ve karar Resmi Gazete’de yayımlanıncaya kadar yürütmesini durdurdu. Mahkeme, üst düzey devlet memurları ile polislerin görevden alınmasına karşı açılan davalarda verilen iptal kararlarının iki yıl uygulanmamasını öngören düzenleme de anayasaya aykırı buldu. Mahkeme, 5 yıl önce yapılan özelleştirme kararlarına ilişkin verilen iptal kararlarının yerine getirilmemesi düzenlemesini de iptal etti. Erdoğan, Meclis’ten geçen 149 maddelik torba yasayı bir gün sonra, 11 Eylül’de jet hızıyla onaylamıştı. CHP ise 15 Eylül’de Anayasa Mahkemesi’ne başvurarak torba yasanın 4 maddesinin iptali ve yürütmesinin durdurulmasını istemişti. Anayasa Mahkemesi, dün yaptığı toplantıda iptali istenen düzenlemelerle ilgili 6 iptal kararı, iki de yürütmeyi durdurma kararı verdi. Hükümet, 17 Aralık operasyonu sonrası Emniyet ve diğer kurumlarda başlattığı “paralel tasfiyeler” mahkemelerden dönünce, torba yasaya bir hüküm eklemişti. Torba yasaya konulan maddeyle görevden almalar mahkemeden dönerse bu kararlar iki yıl uygulanmayacaktı. Yüksek mahkeme, üst düzey bürokratlar ile polislerin görevden alınması durumunda buna ilişkin verilen iptal kararlarının iki yıl içinde uygulanmamasını düzenleyen uygulamayı anayasaya aykırı buldu. Sırada sulh ceza hâkimleri var Anayasa Mahkemesi, dünkü toplantısında CHP’nin son yargı paketi ile getirilen sulh ceza hakimliği uygulamasının iptali istemini de görüştü. İptal başvurusunu görüşen mahkeme, ilk incelemesini tamamlayarak, konunun esasına geçti. Mahkemenin, önümüzdeki günlerde sulh ceza hakimliği sistemini de görüşmesi bekleniyor. Sulh ceza hakimliği, emniyet içindeki cemaate yakın polislere yönelik operasyonlar için hükümet tarafından yasa değişikliğiyle kurulmuştu. HSYK tarafından atanan bu sulh ceza hakimleri, özellikle İstanbul’da gerçekleştirilen polis operasyonunda verdiği tutuklama kararlarıyla dikkati çekmişti. Özelleştirmede bypass’a dur Anayasa Mahkemesi, Tüpraş, Kuşadası ve Çeşme Limanı özelleştirmeleri ile Eti Alüminyum ve Seka Balıkesir Fabrikası’nın satışıyla ilgili olarak yargının verdiği kararların uygulanmasının önüne geçen düzenlemeyi de iptal etti. Mahkeme, torba yasada yer alan “Bu maddenin yayımı tarihi itibarıyla devir ve teslim işlemlerinin tamamlanmasının üzerinden beş yıl geçmiş olan özelleştirmeler hakkında verilmiş olan yargı kararları ile ilgili olarak sözleşmelerinde belirtilen haller dışında bu kuruluşların geri alınması yönünde herhangi bir işlem tesis edilmez” hükmünü anayasaya aykırı buldu. Karaca’nın başvurusu üzerine Tib başaran’ın yazısına erişimi engelledi Ezgi Başaran İTÜ Rektörü yazıyı sansürletti Mehmet Karaca Olağanüstü yetkiler kesildi 17 Aralık operasyonu sonrası “haramzadeler” ve “başçalan” gibi sosyal medya hesaplarından Erdoğan ve hükümetinin kritik telefon görüşmeleri yayımlanmıştı. Son olarak Dışişleri Bakanlığı’ndaki Suriye konulu toplantının ses kaydı internete düşünce hükümet, Meclis’e TİB başkanına 4 saat içinde internet sitesini kapatma yetkisi vermişti. Yüksek mahkeme TİB’in bu yetkilerinianayasa aykırı bularak iptal etti. İstanbul Haber Servisi Anayasa Mahkemesi’nin Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’nın (TİB) iletişimi engelleme yetkisini dün iptal etmesinden önce Radikal yazarı Ezgi Başaran’ın İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Mehmet Karaca hakkında, 30 Eylül günü kaleme aldığı “Dingoların bilim dünyasından acıklı haberler” başlıklı yazısına erişim engellendi. Yazıya erişim Karaca’nın başvurusu üzerine TİB tarafından süresiz olarak durduruldu. Ezgi Başaran, sansürü Twitter’daki hesabından, “TİB’e olağanüstü yetkiler veren internet yasasının ilk mağdurlarından biriyim. İTÜ Rektörü 24 saatliğine yazıma erişimi durdurmuş. Bravo” sözleriyle duyurdu. Başaran daha sonraki açıklamasında ise yazısına erişimin süresiz olarak durdurulduğunu açıkladı. Başaran’ın Radikal’deki yazısını okumak isteyenler, “Bu web sayfası kullanılamıyor” ibaresiyle karşılaştı. İTÜ’nün web sitesinin ana sayfasında Başaran’ın yazısı ile ilgili bir açıklama konuldu. Açıklamaya göre, İTÜ Rektörü Prof. Mehmet Karaca, “Dingoların bilim dünyasından acıklı haberler” başlıklı yazıyla ilgili 1. Sulh Ceza Mahkemesi’ne başvurdu. Mahkeme İnternet Erişim Sağlayıcıları Birliği’ne faks çekti ve talep hemen işleme konuldu. Ve söz konusu yazıya erişim engellendi. Ancak radikal.com.tr’nin hukuk departmanına gereken bildirim yapılmadı. Başaran, gazetenin avukatlarının karara itiraz edeceklerini açıkladı. Sansürlenen yazıda Başaran, Karaca’nın “Soma faciasından 1 hafta önce, Soma Holding’in patronuna plaket verdiğini”, “Gezi pankartlarından çekinildiği için mezuniyet törenini iptal ettiğini” ve “Gezi’de hayatını kaybeden gençlerin anısına dikilen 30 fidanı söktürdüğünü” aktarmıştı. Başaran, sarsür sonrası kaleme aldığı yazıda ise şunları kaydetti: “Bu olay ifade özgürlüğüne bakış açısını göstermesi açısından İTÜ Rektörü ve ‘dingoların hâkimiyetine giren acıklı bilim dünyamız’ ile ilgili önemli bir veri daha sunmuş oldu. Yazıları bir süreliğine yayından kaldırabilir, erişimini engelleyebilirsiniz ama o düşüncelerin yayılmasını, bilinmesini engelleyemezsiniz. Sayenizde ‘Dingo’ların bilim dünyası’ ile ilgili müthiş bir ‘farkındalık’ yaratıldı. Bunu Radikal bile tek başına yapamazdı, teşekkür ederiz.” Farkındalık için teşekkür Bakanlık, Urla Belediyesi’ni engelledi CHP’de Levent Gök’ün grup başkanvekili seçilememesi hesapları değiştirdi Kaçak villalarda belediye devre dışı EMRE DÖKER Özçelik planı ‘şimdilik’ ertelendi AYŞE SAYIN ANKARA CHP’de, Yalova Millevtekilli Muharrem İnce’den boşalan grup başkanvekilliği seçiminde, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun “işaret ettiği” Ankara Milletvekili Levent Gök’ün ilk iki turda rakibi Ankara Milletvekili İzzet Çetin’in aldığı oyun da gerisinde kalarak seçilememesi, parti yönetiminin hesaplarını değiştirdi. Gök’ün grup başkanvekili seçileme mesi, Kılıçdaroğlu’nun dış politika başdanışmanı Murat Özçelik’i MYK’ye alma planını da ertelemesine yol açtı. CHP’de önceki gün yapılan grup başkanvekilliği seçimi sonuçsuz kalınca Kurban Bayramı sonrasına ertelendi. Ancak Gök ve Çetin arasındaki yarışın bundan sonrası için de sonucu değiştiremeyeceği hesabı yapan CHP yönetimi, alternatif seçenekleri değerlendirdi. Kılıçdaroğlu’nun genel seçimlere 9 ay gibi bir süre kalması nedeniyle, hem yeni bir tartışmayı başlatmamak, hem de muhaliflerin eline koz vermemek için bir grup başkanvekilliğini boş bırakma seçeneğini değerlendirdiği öğrenildi. Ancak bazı CHP kurmayları “yeni adaylarla” seçime gidilmesini önerdi. Bu seçeneğin değerlendirildiği öğrenildi. Öte yandan, Gök’ün grup başkanvekili seçilememesi, Kılıçdaroğlu’nun dış politika başdanışmanı Murat Özçelik’i MYK’ye alma planını da ertelemesine yol açtı. Gök’ün seçilmesi halinde sadece bir PM üyesinin daha istifa etmesi yeterli olacaktı. Ancak, PM’de ikinci yedekte olan Özçelik’in PM’ye girmesi ve dolayısıyla MYK’ye atanabilmesi için en az iki üyenin istifa etmesi gerekiyor. Kılıçdaroğlu’na yakın isimlerden Halit Toraman ve Sena Kaleli , Kılıçdaroğlu’na istifa edebilecekleri mesajı verdi. Ancak kadın kotası nedeniyle Kaleli’nin istifasına gerek görülmezken, Toraman’ın da şimdilik istifasını bir süre bekletmesi istendi. PM’den istifa olması halinde ilk yedekte olan Ali Özcan ve ikinci yedekte olan Murat Özçelik, PM’ye girebilecek. Atabekİslamoğlu Aile Bakanlığı’na MKYK’den atama ANKARA (Cumhuri yet Bürosu) Bakan lıklara AKP’den yapılan atamalar sürüyor. Sağlık Bakanlığı’na atanan eski AKP İstanbul Gençlik Kolları Başkanı inşaat mühendisi Erkan Kandemir’in ardından, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslamoğlu’nun yardımcılığına AKP MKYK üyesi 33 yaşındaki Çiğdem Erdoğan Atabek’in atanacağı öğrenildi. Atabek’in göreve başlaması için kararnamesinin Resmi Gazete’de yayımlanması bekleniyor. AKP MKYK üyesi Atabek 13 Mayıs 1981 İstanbul doğumlu. Yükseköğrenimini Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü’nde yaptı. Atabek, 2012’de AKP 4’üncü Olağan Kongresinde MKYK üyesi oldu. Şehit ve gazi yakınlarına yardım Serter: Davutoğlu beni hedef gösterdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP İstanbul Milletvekili Fatma Nur Serter, Başbakan Ahmet Davutoğlu hakkında, “kendisini IŞİD terör örgütüyle bağdaştırarak hakaret ettiği” iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Serter suç duyurusuna ilişkin yazılı açıklamasında, Davutoğlu’nun, Samsun’da yaptığı konuşmasında, kendisini IŞİD zihniyetine sahip olmakla suçladığını anımsattı. Serter, Davutoğlu hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduğunu belirtti. ‘Muhtaçlık şartını kaldırdık’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Ahmet Davutoğlu, Şehit Yakını, Gazi ve Gazi Yakınlarının İstihdamına İlişkin Kura Törenine katıldı. 2 bin 761 şehit ve gazi yakınının atamasını dün gerçekleştirildi. Davutoğlu, törendeki konuşmasında, şehit yakınlarına ve gazilere ücretsiz seyahat kartlarının bu ay içerisinde verileceğini açıkladı. Başbakan Davutoğlu, “Vazifeleri nedeni ile hayatını kaybeden kamu görevlilerinin anne babalarına maaş bağlanmasındaki muhtaçlık şartını kaldırdık. Çünkü bu şehitlerimizin ve gazimizin bir ölçüde ikramıdır. Onlar adına verilen bir maaştır. Muhtaçlık şartı kaldırıldı” diye konuştu. Davutoğlu konuşması sonrasında eşi Sare Davutoğlu ve beraberindekilerle birlikte butona basarak kura çekimini başlattı. Nur Serter İZMİR Urla’nın Zeytineli Köyü Hacılar Koyu’ndaki, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a da armağan edildiği ileri sürlen kaçak villalarla ilgili Urla Belediyesi’nin devre dışı bırakıldığı ortaya çıktı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 17 Haziran’da villalarla ilgili gelen iki şikâyet dilekçesi üzerine, Çevre ve Şehircilik İzmir İl Müdürlüğü’yle Urla Belediyesi’nden söz konusu arazide inceleme istedi. Bu talep üzerine Urla Belediyesi de çevre müdürlüğüne yazdığı yazıyla, “gün ve saati sizin belirleyeceğiniz tarihte adı geçen konutlarda inceleme yapılması”nı talep etti. Müdürlük ise bu davete yanıt vermedi. Belediye yetkilileri inceleme için müdürlüğün sessiz kalması üzerine 1 Ağustos’ta aynı içerikte bir yazı daha gönderdi. Ancak bu kez 19 Eylül tarihinde belediyeye yanıt veren il müdürlüğü, “Biz temmuz ayında arazide inceleme yaptık” dedi. Urla Belediyesi yetkilileri, belediye gönderilen yazının temmuzda çıktığını ancak belediye 19 Eylül’de ulaştırıldığını belirterek, “Dilekçelerimiz ya yanıtsız bırakılıyor ya da tebligatı geç yapılıyor. Bu villalara ilişkin özel durum nedeniyle devre dışı bırakılmak isteniliyoruz” dedi. Urla Belediye Başkanı Sibel Uyar da kaçak villalara ilişkin “elinden gelen her şeyi” yaptığını söyledi. Türkiye Barolar Birliği Kent ve Çevre Komisyonu üyesi, Şehrazat Mercan ise Urla Belediyesi’nin bu alanda İmar Yasası’ndan dolayı her türlü yetkisi olduğunu anlattı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle