02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 EKİM 2014 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 İBB ek protokolle Türkiye’nin dört yanında Emniyet’e inşaatlar yapmayı taahhüt etti Etiler’deki ballı arazi için belediye karakol işine girdi Yolsuzluk operasyonunda adı sıkça geçen Etiler Polis Meslek Yüksek Okulu’nun bulunduğu arazinin Emniyet Genel Müdürlüğü’nden (EGM) İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) devri için yapılan protokoller büyükşehir belediyesini karakol yaptırma derneğine çevirdi. Ana protokole göre Etiler’deki arazinin karşılığında Çatalca’da polis okulu ve 400 konut ile İstanbul sınırları içinde ihtiyaç halinde EGM için konut yapmayı kabul eden İBB, bir yıl sonra imzaladığı ek protokolle neredeyse Türkiye’nin tamamında karakol ve lojman inşaatı yapmayı da taahhüt etti. Ek protokole göre İBB, ihtiyaç halinde Hakkâri, Mardin, Ardahan, Eskişehir, Bayburt, Tokat, Tunceli Derin Devlet Firarda Önümüzdeki hafta bugün Cumartesi Anneleri 500. defa toplanıyor. Öldürülen yakınlarının katillerinin peşindeler. Katillerin kim olduğu bir sır. Ama memleketteki herkesin bildiği bir sır. Dün emekli Albay Arif Doğan öldü. Doğan, Ergenekon davasında JİTEM’i kendisinin kurduğunu söylemişti. O mu, başkası mı kurdu, bilinmez. Ancak bilinen bir şey var. Gözaltına alındığında aranan deposunda hem Cem Ersever’den kalma silahlar çıkmıştı hem de JİTEM’in faili meçhul cinayetlerini anlatan bir arşiv. Sözüm ona derin devletle hesaplaşma davası olan Ergenekon davasında ne yapıldı bu depodan çıkanlara? Dosyaya konmadılar. Bir yerlerde bir rafta duruyorlar muhtemelen. Eski özel harekâtçı Ayhan Çarkın bir gün çıktı ve birçok cinayeti nasıl işlediklerini anlattı. Hangi cinayetler mi? Liste cinayeti diye bildiklerimiz. Yani Kasım 1993’te dönemin başbakanı Tansu Çiller’in “Elimizde PKK’ye yardım eden Kürt işadamlarının listesi var. Listede 60 kadar isim bulunuyor. Devlet PKK’yle olduğu gibi, PKK’ye mali destek sağlayanlarla da her biçimde mücadele edecektir” açıklamasından iki ay sonra başlayan cinayet dalgası. Bununla ilgili sessiz sedasız bir dava görülmekte Ankara’da. Derin devletle mücadele ediyoruz diyerek “siyasi davalara” destek olanların görmezden geldiği, kimselerin umursamadığı bir derin devlet davası. En ufak siyasi içerikli davada insanların senelerce tutuklu yargılandığı bir ülkeyiz. Bu ülkede devletin içinde bir örgütlenmenin talimatla insanları kaçırıp öldürdüğüne dair bir dava var. Bu davada bir tek tutuklu sanık yok. Sanıkların duruşmalara gelmesine de gerek yok. 19 cinayetin söz konusu olduğu davada tutuklu yok ve sanıklar duruşmalardan vareste tutulmuş. Sebep? Müdahil avukatlarının sanıkları “tahkir ve tezyif etme” niyeti. Şaka değil. Sanıkların vareste tutulmasına başka bir sebep? Ayhan Çarkın’ın iddialarının soyut olması. Dosyaya yeni bir delil girmeyeceği ve Çarkın’ın iddiaları ispatlanamazsa sanıklara karşı “iftira” suçunun işlenebileceği. Bu da şaka değil. Müdahil avukatlar tarafından uzun süre uğraşılarak daha yeni elektronik ortama aktarılabilmiş 130 klasörlük bir dosyaya yeni delil girmez mi gerçekten? Sadece basit bir örnek. Dava konusu olan cinayetlerden avukat Yusuf Ekinci’ninkinde cinayet silahı Uzi. O dönem Uzi sadece Özel Harekat’ta kullanılıyor. Müdahil avukatlar Özel Harekât’a kayıtlı Uzilerin balistik kaydının dosyaya eklenmesini talep etti. Bu gelince yeni delil olmayacak mı? Dava üçüncü savcısında. Dün dördüncü duruşma görüldü. Sanıklar hâlâ tutuklu değil ve hâlâ duruşmadan vareste tutuluyorlar. Gelmeyen ya da keyfi isterse gelen sanıklar yargılanmakta. Dava dosyasında bir ses kaydı var. Ortadan kaybolan MİT’le bağlantılı işadamı Tarık Ümit ile MİT’te daire başkanlığı yapan Mehmet Eymür arasında bir telefon görüşmesi. Tarık Ümit şöyle anlatıyor cinayetleri Eymür’e: “Bir tanesi de bu… arabasına bindirdik. Ben onları otelden yolcu ettim. Ben tek başıma kendi arabamla… Gittik. Bu adamlarla benim hiçbir temasım olmadı. Arabadan indirdik. Bam bom, yürüdük gittik.” Bu kadar yani. Devletin içinde bir yapı “bam bom” yürüyüp gitmiş. Geriye 500. haftasında Cumartesi Anneleri, öldürülen yakınları için duruşma salonlarında olmayan sanıkların karşısında adalet arayanlar kalmış. Memleketin en büyük derin devlet davası da işte böyle görülüp gidiyormuş. Bu dava, vesayet diye, çetelerden memleket temizleniyor diye yeri göğü inletenlerin neden zerre ilgisini çekmiyor? Cevabı olan var mı? İŞTE EMNİYET’İN BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİNE BİLDİRDİĞİ LİSTE Ek prokolün “İhtiyaçlar Listesi”nin yer aldığı 6. maddeye göre EGM’nin ihtiyaç duyması durumunda İBB’ye yaptıracağı inşaatlar şöyle sıralandı: 4 Mardin merkezinde il emniyet müdürlüğü binası, 200 adet konut. Nusaybin ve Kızıltepe ilçelerinde 100’er adet lojman. 4 Ardahan il merkezinde bir adet polisevi. 4 Eskişehir Mahmudiye’de ilçe emniyet müdürlüğü, Han ilçesinde 12 daireli lojman binası. 4 Bayburt Polis Okulu Müdürlüğü’ne 500 kişilik yurt binası. 4 Tokat’te il emniyet müdürlüğü ek hizmet binası, TurhalNiksarAlmus ilçe emniyet müdürlüğü hizmet binaları. 4 Tunceli Ovacık’ta ilçe emniyet amirliği hizmet binası ve 16 daireli lojman. 4 Erzurum Uzundere’de ilçe emniyet amirliği binası. ve Erzurum’da onlarca Emniyet hizmet binası ve yüzlerce lojman yapacak. Beşiktaş Rumelihisarı Mahallesi’ndeki yaklaşık 32 bin metrekarelik Emniyet Genel Müdürlüğü’ne tahsis edilen Etiler Polis Meslek Yüksekokulu’nun bulunduğu hazine arazisinin İBB’ye devri için 7 Nisan 2012’de protokol imzalandı. Buna göre 400 milyon lira değer biçilen arazi için İBB, Çatalca’da 2 bin 500 kişi kapasiteli polis okulu ve 100 metrekare alanlı 400 adet konut inşa edecekti. Çevre düzenlemesi ve altyapı hizmetleri de İBB tarafından yapılacaktı. Eğer yapılan inşaatlar, araziye biçilen değeri karşılamazsa İstanbul sınırları içinde konut yapılarak Emniyet Genel Müdürlüğü’ne tahsis edilecekti. 2013 yılının kasım ayında iki kurum arasında ek bir protokol daha hazırlandı. Bu protokol ile İBB, İstanbul sınırlarını aşıp Türkiye’ye açıldı. Çatalca’daki inşaatlar tamamlanıp harcanan bedel ortaya çıkmadan Etiler’deki araziye biçilen 400 milyon lirayı karşılamayacağı tahmin edildi ve Emniyet tarafından ihtiyaç listesi hazırlandı. Ek protokolde yer alan öncelik sıralamasına göre İBB, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün talep etmesi halinde İstanbul sınırları içinde 327 konutu Emniyet’e tahsis edecek. Yine ihtiyaç halinde Hakkâri Yüksekova’da 700 konut yapılacak 24 ay içinde teslim edilecek. Mardin’de bin öğrenci kapasiteli polis okulu yaptırılacak. Doğu ve Güneydoğu’da Emniyet tarafından ihtiyaç duyulan lojmanların ve hizmet binalarının yapımı gerçekleştirilecek. DEKAP kararı tanımayacağını açıkladı 9 kentte ‘acele’ HES ÖMER ŞAN ve RES kamulaştırması RİZE Bakanlar Kurulu’nca, bazı illerdeki hidroelektrik santralları (HES) ve rüzgâr enerjisi santralleri (RES) ile doğalgaz dağıtım sistemlerinin yapılacağı güzergâhlarda kamulaştırma kararları alındı. Resmi Gazete’nin dünkü sayısında yayımlanan Bakanlar Kurulu kararlarına göre, Antalya, Denizli, Sakarya, Erzincan, İzmir, Aydın, Hatay, Giresun ve Karaman’da kurulacak hidroelektrik ve rüzgâr enerjisi santralları ile enerji nakil hatlarının yapımı amacıyla bazı taşınmazlar Maliye Bakanlığı tarafından acele kamulaştırılacak. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunca da Sakarya’nın Erenler ve Arifiye ilçelerinde tesis edilecek doğalgaz dağıtım sistemi için sözkonusu ilçelerdeki bazı taşınmazların acele kamulaştırılması kararlaştırıldı. Resmi Gazete’deki diğer bir karara göre ise Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü, Aşağı Fırat II. Merhale Projesi kapsamında, Mardin Depolaması inşaatı için bölgedeki bazı taşınmazların acele kamulaştırmasını gerçekleştirecek. Derelerin Kardeşliği Platformu (DEKAP) “acil kamulaştırma” kararlarının ancak seferberlik ve savaş durumlarında uygulanabildiğine dikkat çekerek, “AKP iktidarı doğaya, yeşile ve su varlıklarına karşı savaş ilan etti. Bu karar da bunun açık bir göstergesidir. DEKAP, çevre örgütleri ve halk bu kararlara karşı direnecektir. Hukuken de hakkımızı arayacağız. Bakanlar Kurulu’nun bu kararı ne yasalara, ne anayasaya ne de uluslararası anlaşmalara uyuyor. Bakanlar Kurulu, konu çevre olunca hukuk tanımıyor. Kimseye söz hakkı vermiyor. Çevrecilerin ve halkın tüm tepkilerine karşı doğayı katletmekte ısrar ediyor” açıklamasında yaptı. ‘Doğaya savaş ilanı’ İktidar beton lobisiyle iş tutuyor İstanbul Haber Servisi CHP, Etiler Polis Meslek Yüksekokulu’nun riskli alan ilan edilerek ranta açılmasını protesto etti. Eyleme CHP genel başkan yardımcıları Veli Ağbaba, Sezgin Tanrıkulu, İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı ile milletvekilleri Kadir Gökmen Öğüt, Melda Onur ve Haluk Eyidoğan katıldı. Genel Başkan Yardımcısı Ağbaba, okulun bulunduğu arazinin değerinin 1 milyar dolar civarında olduğunu belirterek, “Beton ve rant lobisi ile iş tutan AKP, yandaş müteahhitlerle ülke topraklarını talan ediyorlar” dedi. CHP’liler dün AVM ve rezidans yapılamak üzere kapatılan Etiler Meslek Yüksekokulu’nun önünde bir araya geldi. Burada açıklama yapan Ağbaba, yolsuzluk ve rüşvet operasyonu sırasında ortaya çıkan telefon konuşmalarında kentin rant lobileri tarafından yönetildiğinin açıkça görüldüğünü söyledi. Araziye yapılması planlandığı ileri sürülen projenin maketinin fotoğraflarını gösteren Ağbaba, Yasin el Kadı’nın fotoğrafta ortaklarıyla beraber alan için yaptıkları projeyi görüştüğünü belirtti. Ağbaba, İBB Başkanı Kadir Topbaş’ın da arazinin tapusunu gösterdiği fotoğrafını kaldırarak şunları söyledi: “Bir sene önce tapu bende diyordunuz. Bu arazinin tapusu hâlâ büyükşehirde mi? Yoksa tapular çoktan El Kadı’ya geçti ve polis lojmanı yerine 360 ismiyle bir rant alanı kurulacak mı? Yeni imar planında rezidans, AVM, otel, restoran izni neden verildi? Bu araziyi Yasin el Kadı’nın şirketine 460 milyon dolar bedelle ihalesiz verdiniz mi?” Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar da, okulun yerine ne yapılacağına ilçe sakinlerinin karar vermesi gerektiğini vurguladı. Yolsuzluk ve rüşvet operasyonu sırasında söz konusu arazinin Suudi işadamı Yasin el Kadı ile Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın ortak olduğu şirkete ihalesiz verildiği, buraya gerçekleştirilecek yatırımı dönemin başbakanı Erdoğan’ın takip ettiği iddia edilmişti. CHP’lilerden Polis Meslek Yüksekokulu önünde protesto: Mahalle halkının eylemleri sonuç verdi İstanbul Haber ServisiFatih’te Oruç Baba Türbesi’nin de içinde olduğu, bölgenin tek yeşil alanı Oruç Baba Parkı’nın Geylani Vakfı’na devredimesinden sonra başlayan inşaata karşı mahalle halkının başlattığı eylemler sonuç verdi. İBB Meclisi dün söz konusu parseli “park” ilan etti. Geylani İlim Kültür ve Eğitim Vakfı kendisine tahsis edilen parkı yıkarak yerine tekke, cami, yurt yapmak için kazıya başlamıştı. Mahalle halkının tepkisi üzerine Fatih Belediyesi izinsiz inşaatı Oruç Baba park kalacak durdurmuştu. İBB Meclisi de dün külliye yapmak üzere 10 yıllığına Geylani İlim Kültür ve Eğitim Vakfı’na kiralanan ve bir süredir devam eden kazı çalışmaları nedeni ile mahallelinin tepkisine neden olan alanı, “Sosyal Kültürel Tesisler Alanı”ndan, “Cami ve Park Alanı”na çevirdi Oruç Baba Türbesi’nin içinde bulunduğu Ümmi Sinan Tekke arsasının büyük kısmı park olarak kalacak. Arsanın bir kısmına ise eskiden var olan Yavaşça Mehmet Ağa Cami’nin yerine yeni bir cami inşa edilecek. Zirai uçak düştü: 1 yaralı Balıkesir’in Edremit ilçesindeki Kocaseyit Havaalanı’ndan kalkan Süleyman Doğan yönetimindeki zirai ilaçlama uçağı, dün sabah zeytinlik alanları ilaçladığı sırada motorunun durması sonucu irtifa kaybedip düştü. Zeytin ve kavak ağaçlarının arasına düşen uçağın pilotu Doğan yaralı kurtuldu. Kendi imkânları ile uçaktan çıkan Doğan, köylülerin ihbarı üzerine bölgeye sevk edilen ambulansla hastaneye kaldırıldı. Doğan’ın sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi. (DHA)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle