29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 6 OCAK 2014 PAZARTESİ 4 HABERLER CHP’li Aykut Erdoğdu ‘Tonlarca altınla milyarlarca döviz ülkeye sokuldu’ dedi ‘Kara paraya diplomatik zırh’ AKP önünde müdahale! ADANA (Cumhuriyet) Adana’da, sosyal medyada yapılan “Yalana, talana, hırsızlığa hayır. Hükümet istifa” çağrıları üzerine merkez Seyhan ilçesi Mustafa Kemal Paşa Bulvarı üzerindeki AKP il başkanlığı binası önünde toplanan yaklaşık 50 kişi, polis engeliyle karşılaştı. Basın açıklaması yapmak isteyen gruba polis, parti binasının altındaki markete giriş ve çıkışın engellendiğini gerekçe göstererek izin vermedi. Grup, parti binası önüne gitmekte ısrar edince, çevik kuvvet polisleri, ellerindeki kalkanlarla grubu itekleyerek uzaklaştırmaya çalıştı. Göstericiler de polis kalkanlarına tekme ve yumrukla karşılık verince kısa süreli arbede çıktı. Bu sırada kaldırıma takılarak düşen bir polis memuru ezilme tehlikesi geçirdi. Bir göstericinin gözaltına alındığı arbede, göstericilerin geri çekilmesiyle son buldu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun ardından kurulan CHP Kriz Masası’nın başkanı İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, tonlarca altın ile on milyarlarla ifade edilen dövizin yasal ve diplomatik dokunulmazlık zırhı kullanılarak Türkiye’ye sokulduğu bilgisine ulaşıldığını bildirdi. Erdoğdu yaptığı açıklamada, AKP öncesi münferit ve gizli olaTürkiye ekonomisine uzun yıllar dan bu yana kaynağı belli olmayan sermaye girişi olduğunu kaydederek, “İran’ın sisteme sokamadığı finansal kaynaklar, Halk Bankası üzerinden finansal sisteme sokulmuştur. Bu amaçla hayali ihracat, altın ve döviz kaçakçılığı yöntemleri kullanılmıştır” dedi. CHP’nin Yolsuzlukla Mücadele Birimi’ne birçok iddia ve ihbar ulaştığını dile getiren Erdoğdu, bu ihbarlardan birinde Türkiye’ye kaynağı belli olmayan yüklü miktarda altın ve dövizin kaçak olarak sokulduğu ve bu kaynağın Türkiye’de aklanarak sisteme sokulduğunun belirtildiğini kaydetti. Erdoğdu, bu kapsamda yasama ve diplomatik dokunulmazlığın, döviz kaçakçılığında kullanıldığını ve Türkiye’de makroekonomik dengeleri değiştirecek tutarda kayıtsız, altın ve dövizin bulunduğu yönünde bilgilerin olduğunu ifade etti. Erdoğdu şöyle de vam etti: “İhbarda, halkımıza ait olmayan ve sisteme sokulmaya çalışılan tonlarca altın ve on milyarlarla ifade edilen dövizin, hükümetin bilgisinde ve kontrolünde olduğu ancak resmi kayıtlarda olmadığı bildirilmektedir. Bu iddialar önümüzdeki günlerde soru önergesi haline getirilip TBMM aracılığıyla hükümete sorulacaktır. Ayrıca bu iddialar soruşturmayı yürüten makamlara iletilecektir.” Toplumsal Körleşme… Bir toplumda suçu işleyenler kadar, olanlara seyirci kalanlar da suçludur. Hatta, suça seyirci kalanlar, suçu işleyenleri teşvik etmiş olarak daha suçlu sayılabilirler. Şimdi olup bitenleri görüyorsunuz. Bu toplumun gözü önünde adaletsiz hukuk uygulamaları yıllar boyunca sürüp gitti. Toplumun yüz akı insanlar kanıtlar icat edilerek, gizli tanıklar bulunarak hapsedildiler, yıllar boyu mahkumiyetler aldılar. Vah vah ile oh oh arasında yıllar geçti. Şimdi rüzgârlar farklı yönden esip de gerçeklerin ucu görününce “A, neler olmuş da haberimiz olmamış” denebilir mi? Deniyor, görüyorsunuz. Yolsuzluk, soygun, milyar dolarların bulunduğu kutular, para sayma makineleri ortaya çıktı. Toplumun tümü de olup bitenleri görüyor, okuyor, anlıyor. Yorumlar aynı yönde mi? Değil. “Cami parasıymış” diyenler. Gönül verdikleri partilerinin içinde bunların olabileceğini kabul etmemek için kendilerini kandıranlar. “Milletin parası değil ki” sözüne inananlar. İnandıkları insanın her sözüne körü körüne inananlar. “Komplo canım bu” diyenler. Toplumsal körleşme işte budur. Bilincin körleşmesi. Gözünün önünde olup bitenleri bile görmemek için yollar bulmak. İnandıkları, peşinden gittikleri kişilerin her söylediğine inanmaya hazır olmak. Hitler’i Führer yapan da bu toplumsal körleşme olmuştur. Mussolini İtalya’nın Duçe’si olmak için bu toplumsal körleşmeden yararlandı. Toplumsal körleşmenin yardakçıları da vardır. “Böyle şeyler her iktidar döneminde olmuştur.” Tarafsız bilen görünümündeki iktidar yandaşlığına dikkat. “Ondan habersiz olmuştur, o da her şeyi bilemez ki.” Bu da kalanı kurtarmak için atılan adımdır. Kazanılan zamanda ötekiler de ya kurtarılacak ya unutturulacaktır. “Çalarlar ama iş yapıyorlar.” Yaygın bir bilinç uyuşturma sislemesidir. “Solcular çalmaz ama iş de yapmazlar, sağcılar çalar ama iş yaparlar” tekerlemesi neredeyse özdeyiş olmuştur. Bu körleşme her türden soygunu hafifletmeye, giderek meşru kılmaya yarayan çok tehlikeli bir bilinç saptırmasıdır. “Bal tutan parmağını yalar.” İşte bu atasözü, eleştirel özelliğini kaybetmiş, bunu kural olarak kabul etmiş bir razı oluşun ifadesidir. Toplumsal körleşmenin bir kaynağı da, bunu görenlerin bilinçaltında yaşayan “Oraya gelseydim belki ben de yapardım, başka türlü nasıl zengin olunur ki” diyen sestir. Ezilmiş insanın refahtan umudunu kesmiş geleceğinde yapılan her şeyi “iyi yapmışlar, sanki, ötekiler yapmıyor” duygusu hem bir telafi hem bir umuttur. Jose Saramago’nun Körleşme’si, insanın nasıl gördüğünü bile görmeyip bilincini kapattığının hikâyesidir. Elias Canetti de ‘Körleşme’ olgusunu çok incelemiştir. Dünyada yapılan bütün haksızlıkların temelinde bu olgu vardır. Bu engel aşılabilir mi? HHH Hem aşılabilir hem de aşılmalıdır. En kesin yolu: Soru sormaktır. Sokratik yöntem budur. Sokrat, gerçeği buldurmak için en doğru görünen bilinenleri sorgular. Her yanıt yeni bir soruyu getirir. Bu yolla Sokrat bir şey söylemeden gerçeği karşısındakine buldurur. İkinci adım; Görüneni eleştirmektir. Eleştirmek, sanıldığı gibi yermek değildir, değerlendirmektir, irdelemektir. Bunu yaptığınız zaman da sisler dağılır. Dikkat edilirse, “sislenmiş gerçekler” soru sormaya ve eleştiriye dayanamazlar. Körleşmiş kişiler, soru sormaktan kaçar, eleştiriye saldırarak karşılık vermeye çalışır. Çünkü kendi çelişkilerinin ortaya çıkmasına dayanamazlar. Üçüncü adım da, bakış açısını değiştirmektir. Başka bir açıdan bakmayı öğrenen kişi, saplantılarından kurtulabilir. Kör inanç, yanılsamalı bir saplantıdır. Toplumsal körleşme, bıkmadan, usanmadan soru sorarak, eleştirerek, bakış açısını değiştirerek gerçeklerin görülmesini sağlayarak aşılır. Gördükten sonraki aşama, kabul etmektir. Kabul etmek de sorumlu olduğunu bilmenin temeli olmalıdır. Bir toplumda herkes her şeyden sorumludur. HHH Suçu işleyenler kadar, suça seyirci kalanlar da suçludur. İnsan olmanın da bu gerçeği bilmekten başka yolu yoktur. Kılıçdaroğlu ‘yolsuzluğu unutturma çabası’ dedi, CHP alternatif girişim başlattı Barolara tuzak uyarısı UTKU ÇAKIRÖZER Baronun davası yarın İstanbul Haber Servisi İstanbul Barosu Başkanı Doç. Dr. Ümit Kocasakal ve 9 baro yöneticisinin “yargı görevi yapanı etkilemeye teşebbüs” iddiasıyla 24 yıl hapis istemiyle yargılanmasına yarın (7 Ocak Salı) Silivri Adliyesi’nde devam edilecek. Duruşmayı Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, çok sayıda baro başkanı ile Avrupa Barolar ve Hukuk Birlikleri Konseyi Başkan Yardımcısı Michel Benichou’nun da bulunduğu yabancı gözlemci heyet izleyecek. ANKARA (ANKA) Eski İçişleri Bakanı Muammer Güler, belediye başkanları hakkında 1716 soruşturma izni verilmemesi kararının 882’sinin AKP’li, 496’sının CHP’li, 171’inin MHP’li, 52’sinin BDP’li, 115’inin ise diğer partilere mensup belediye başkanları olduğunu açıkladı. CHP’li Aykan Erdemir’in Güler’in bakanlığı döneminde yönelttiği soru önergesine gelen yanıt 882 AKP’li belediye için soruşturma izni verilmediğini ortaya çıkardı. Buna göre 29 Mart 200916 Temmuz 2013 arasında halen görevinden uzaklaştırılmış durumda bulunan 29 belediye başkanından 5’i AKP’li, 6’sı CHP’li, 1’i MHP’li, 15’i BDP’li, 1’i BTP’li, 1’i de bağımsız. 882 AKP’liye soruşturma yok Metiner’den Uhud benzetmesi Yurt Haberleri Servisi AKP Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın ölümüne arkasında olduklarını anlatırken “Biatsa biat, itaatsa itaat, ölümüne arkasında duruyoruz” dedi. Adıyaman’da Uhud Savaşı’nda sahabelerin Hz. Muhammed’e olan bağlılıklarını örnek gösteren Metiner, Erdoğan’a tapmadıklarını, sadakatle bağlı olduklarını söyledi. ANKARA Ana muhalefet partisi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hükümetin Balyoz ve Ergenekon davaları için “yeniden yargılama” girişimini “tuzak” ve “gündem değiştirme çabası” olarak niteledi. CHP’nin bu hafta özel yetkili mahkemelerin kaldırılması ve baktıkları davaların düşürülmesi yönünde TBMM’ye yasa teklifi getireceğini açıklayan CHP lideri, “Başbakan Erdoğan için samimiyet testi olacak. Bakalım bu davalardan mı rahatsız yoksa yolsuzluk soruşturmasından mı rahatsız, göreceğiz” dedi. Kılıçdaroğlu, Erdoğan ile görüşerek yeniden yargılama için çalışma kararı aldıklarını açıklayan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’na da “Doğru bir çaba. Aynı çabayı yolsuzluk soruşturmasının sürdürülmesi için de göstermeli” çağrısında bulundu. Kılıçdaroğlu, “yeniden yargılama” tartışmasına ilişkin Cumhuriyet’e şu açıklamaları yaptı: CHP teklif getirecek: Balyoz, Ergenekon, KCK davalarında yaşanan hukuksuzlukları biz aylardır dile getiriyoruz. Özgürlük ve demokrasi bildirgesinden bu yana özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasını ve davaların yeniden açılmasını defalarca istedik. Şimdi Başbakan olumlu bazı görüşler ifade ediyor. Grup başkanvekillerimiz çalışmayı bitirecek ve Meclis’e getirecek. Hükümet samimiyse gelirler, gereğini birlikte yaparız. Kanun teklifimizi vereceğiz. Başbakan gerçekten hak ihlali olduğuna inanıyorsa hemen gelir ve geçiririz. Geçmişte bizi Ergenekoncu olarak suçluyordu, “Davanın savcısıyım” diyordu. Şimdi göreceğiz, ya bizim haklı olduğumuza inanıyor ya da yolsuzluk gündemini değiştirmek amacıyla öyle görünüyor. Bakalım ne kadar samimi? Öyle kolay örtülmez: Erdoğan’ın niyeti açık. Yolsuzluk soruşturmasını perdelemek, gündem değiştirmek istiyor. Ama bu kolay kolay üstü örtülecek bir olay değil. CHP bunu asla unutturmayacak. Milyarlarca lira yolsuzluk var. Bunu kim örterse tarih önünde sorumlu olur. Erdoğan ülkeyi babasının çiftliği gibi kullanmak istiyor. “İstediğim gibi gündem yaratırım, gündemi değiştiririm, yolsuzlukların üstünü örterim” diyor. Barolar Birliği’ne uyarı: Türkiye Barolar Birliği, Erdoğan’ın bu tuzağına düşmemelidir. Baroların, daha önce bizim dile getirdiğimiz özel yetkili mahkemeler konusunda çaba göstermesini anlayışla karşılarım. Ve bu doğru bir çabadır. Ama aynı çabanın, aynı duyarlılığın yolsuzluklar konusunda da sürdürülmesini, gösterilmesini beklerim. Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonu yapılıyor. Kimsenin bu konuda duyarsız kalma hakkı ve yetkisi yoktur. Barolar Birliği’nden de en sert tepkiyi bekleriz. Çekmeköy’de Sarıgül coşkusu İstanbul Haber Servisi CHP İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayı ve Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, AKP’yi, eski başbakanlardan Necmettin Erbakan’ın sözleriyle eleştirerek “Allah gani gani rahmet eylesin, Erbakan Hoca’nın ekmeğini yediniz. Şimdi o ekmek bitti... Sizi gidiler sizi” diye konuştu. Sarıgül, dün kalabalık bir konvoy eşliğinde partisinin Çekmeköy örgütünü ziyaretinin ardından seçim otobüsü üzerinden coşkulu bir kalabalığa konuştu. Sarıgül, “İktidar diyor ki ‘bana yurttaşlarımın yüzde 50’si lazım’... Geri kalan ne yaparsa yapsın. O zaman ne oluyor. Allah korusun Taksim’de palalı gençler sokağa çıkıyor. Kadınlarımıza tekme atıyorlar. Ben bu meydandan söz veriyorum. Yurttaşlarımın yüzde yüzünü kucaklayacağım” dedi. AKP’nin seçim kampanyalarını eleştiren Sarıgül, “2023 yazmışlar. Siz sandıktan çıkacağınızı nerden biliyorsunuz. Ama şöyle biliyorlar. Zannediyorlar ki elektriği keseriz, oyları değiştiririz” dedi. Sosyal medyada da destek isteyen Sarıgül, konuşmasını şöyle sürdürdü: “30 Mart akşamı 20.30’da Taksim Meydanı’nda görüşürüz. İstanbul’u çantada keklik görenler şimdi telaşlanmaya başladı. İnançlara saygılı bir aileden geliyorum. Ben Allah’ımdan da, inançlara saygılı laikliğimden de taviz vermem. Mustafa Kemal Atatürk ‘Ya istiklal ya ölüm demeseydi’ biz bu toplantıyı nasıl yapacaktık.” ‘İradesi yolsuzlukta sağlam’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu; Yenimahalle Belediyesi’nce yapılan bir öğrenci yurdunun açılış töreninde yaptığı konuşmada düne kadar namuslu geçinenlerin yüzlerindeki maskenin düştüğünü söyledi. Kılıçdaroğlu, “Rezil oldunuz rezil. Yediniz doymadınız siz. Boş ayakkabı kutusundan korkar hale geldiniz” dedi. CHP lideri “Çete var diyorlar. Çete varsa toplarsın Bakanlar Kurulu’nu çeteyi görürsün orada!” diye konuştu. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın paralel devlete izin vermeyeceği yönündeki açıklamasına “Yolsuzluk konusunda çalışan bir paralel devlet var” diye tepki gösterdi. Toplantıda bir gazetecinin Başbakan’a ayakkabı kutusundan çıkan 4.5 milyar doları sormadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, “Onun için konu mankeni diyorum” dedi. Erdoğan’la ilgili ilanlara değinen Kılıçdaroğlu, “‘Sağlam irade’ yazıyor. Rüşvet ve yolsuzluk konusunda gerçekten de sağlam bir irade var. Milyarları götürdünüz. Kaç lirayla doyacaksınız? Rakamı söyleyin, kampanya başlatalım, size verelim” dedi. Kılıçdaroğlu Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar’la. Gülen cemaatine yakın Gülerce, paralel yapıya operasyon yapılacağını iddia etti ‘Büyük fırtına geliyor’ TANRIKULU BAKANLARIN, İŞADAMLARININ UÇAĞIYLA TATİLLERİNİ ERDOĞAN’A SORDU ANKARA (ANKA) CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, birçok bakanın işadamlarının özel uçaklarıyla Paris’e tatile götürüldüğü iddialarını TBMM gündemine taşıdı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu soru önergesinde Erdoğan’a şu soruyu yöneltti: “20112013 yılları arasında hükümetinizde yer almış birçok bakanın işadamlarına ait özel uçakla Ankara ve İstanbul’dan tatil amaçlı Paris’e götürüldükleri doğru mudur? Doğru ise, bakanlarınız, kamu ihaleleri nedeniyle ödüllendirilmek amacıyla mı işadamları tarafından Paris tatiline götürülmüşlerdir” diye sordu. Tanrıkulu önergesinde Paris gezilerin danışmanlık yapan Mücahit Aslan ile işadamı Güngör Çepni tarafından organize edildiği iddiasını da sordu. KILIÇDAROĞLU’NUN ESKİ DANIŞMANI ‘AKP kendi brifing veriyor’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak, 28 Şubat brifinglerini eleştiren AKP’nin şimdi Dolmabahçe’de kendisinin brifing verdiğini belirtti. Toprak “Antidemokratik ve darbeci bulduğu uygulamalara sarılmak, savunduğunu ileri sürdüğü değerleri inkâr etmektir” dedi. İstanbul Haber Servisi İstanbul’da 17 Aralık’ta başlatılan, bakan ve çocuklarına uzanan yolsuzluk ve rüşvet operasyonun ardından Gülen cemaatine yakın olduğu ileri sürülen çok sayıda polis müdürünün görevden alınması ve yer değiştirmelerle süren gerilimin “boyutlanacağı” ileri sürüldü. Gülen cemaatine yakınlığıyla bilinen Zaman gazetesi yazarı Hüseyin Gülerce, “Çok büyük bir fırtına geliyor diyorum... Paralel yapıya bir operasyon geliyor” dedi. Katıldığı bir televizyon programın da Gülerce, “Paralel yapıya bir operasyon geliyor. Başbakan’ın toplantısı (Dolmabahçe’de yazar ve sivil toplum kuruluşlarıyla görüşmesi) da bunun bir göstergesidir. Bu şunu gösteriyor, Başbakan bir karar vermiş kendisine destek veren gazetecilere bu fikrini açıkladı” değerlendirmesinde bulundu. Gülerce AKP ve cemaat arasındaki kavganın öncekilere benzemediğini vurgularken, “Bu olay ne Selçuklu’da yaşandı ne Osmanlı’da. Böyle yangın Sünniler arasında hiç yaşanmadı. Daha önce yaşanmamış bir operasyonu yaşayacağız. Pazartesi de başlayabilir, Uzakdoğu ziyareti sonrası da. Ama böyle bir operasyonu daha önce Türkiye görmedi” dedi. Şükrü Karaca hayatını kaybetti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun eski danışmanı Şükrü Karaca geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Sabah saatlerinde evinde rahatsızlanan 59 yaşındaki Karaca, kaldırıldığı özel 29 Mayıs Hastanesi’nde yapılan müdahaleye rağmen kurtarılamadı. Karaca’nın, kalp krizi sonucu yaşamını yitirdiği belirtildi. Yakınlarının yanı sıra CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, ölüm haberi üzerine hastaneye geldi. Karaca’nın, yarın Dikmen Merkez Camisi’nde öğle namazının ardından kılınacak cenaze namazı sonrasında Gölbaşı’nda toprağa verileceği öğrenildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle