Katalog

23 EYLÜL 2013 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Karakolda bacağı kırılan Gökçe’ye hapis cezası, dayak atan polise takipsizlik Polis şiddeti yine cezasız ALİCAN ULUDAĞ ANKARA Osmaniye’de aile içi kavga nedeniyle gözaltına alınan Metin Serdar Gökçe, karakolda beş polis tarafından dövülerek ayağının kırılmasına ilişkin başlattığı “hukuk mücadelesini” kaybetti! Olay nedeniyle hakkında “kamu görevlisine hakaret ve direnme” suçlarından dava açılan Gökçe, mahkeme tarafından hapis cezasına çarptırıldı. Gökçe’nin ayağını kırdığı iddia edilen polisler hakkında ise takipsizlik kararı verildi. Türkmenistan’da işçi olarak çalışan Gökçe’nin davası 16 Mayıs 2011 akşamında evde yaşadığı kavgaya dayanıyor. Alkollü bir halde Osmaniye Mehmet Akif Ersoy Mahallesi’ndeki evine gelen Gökçe, aile fertleri ile tartışıp kavga etti. Olay yerine gelen polisler Gökçe’yi gözaltına alınarak karakola götürdü. Gökçe’nin gözaltı işleminde polislere hakaret ettiği öne sürüldü. İddiaya göre, karakola götürülen Gökçe, bir komiserin “Kamera var, tuvalete sokun orada verelim dersini” deme si üzerine tuvalete götürüldü. 5 polis tarafından burada dövülen ve sağ ayağı iki yerden kırılan Gökçe, bir ay hastanede yattı. Mağdur yurttaş, polisler hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunurken, Osmaniye Emniyet Müdürü, “Arkadaşlar gözaltına almak isteyince direnmiş, zor kullanılmış, kırık bu yüzden olmuş olabilir, işkence kesinlikle yok” açıklamasını yaptı. Soruşturmada savcılık polislere değil, Gökçe’ye dava açtı. Hakkında “kamu görevlisine direnmek ve hakaret etmekten” Gökçe, olayı haberleştiren gazetemize “Ayağımı kırdılar, yine de ben sanık olmuşum. Bu nasıl iştir anlamadım” demişti. Osmaniye 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ne açılan dava sonuçlandı ve Gökçe hapis cezası ile cezalandırıldı. Diğer yandan Gökçe’yi döverek ayağı kıran polisler hakkında başlatılan soruşturmada ise “suç yoktur” denilerek takipsizlik kararı verildiği öğrenildi. Gökçe’yi suçlayan polisler, “sanığın ayağının nerede kırıldığını görmediklerini” öne sürmüştü. Erdoğan Deren’de ilçesinde toplu açılış yaptı. (TAHİR TURAN EROĞLU/AA Gemlik’te öğrencilerden eylemlere katılanların isimlerinin istendiği iddia edildi Erdoğan’dan velilere ‘seçmeli’ uyarısı! Dersi de seçti SELAHATTİN GÖKATALAY Liselilere Gezi sorgusu BURSA (Cumhuriyet) Bursa’nın Gemlik ilçesinde çok sayıda öğrencinin Gezi Parkı eylemleri nedeniyle müfettişlerce sorgulandıkları bildirildi. CHP Bursa İl Başkanı Metin Çelik, Gemlik Hisar Anadolu Lisesi’nin 11. sınıf öğrencilerinin Gezi Parkı eylemlerine katılan arkadaşlarıyla öğretmenlerinin isimlerini vermeleri için müfettişlerce baskı yapıldığını açıkladı. Çelik, 11. sınıf öğrencilerinin Gemlik Ticaret Meslek Lisesi’ne götürüldüğünü ve kendilerine “Müdürünüz ve öğretmenleriniz, Taksim Gezi Parkı olaylarına katıldılar mı? Öğretmenleriniz, Gezi Parkı olaylarına katılmanız için size telkinde bulundular mı?” sorularının yöneltildiğini açıkladı. Çelik, “İleri demokrasinin yaşandığı iddia edilen bu dönemde öğrencilerin sorgulanması ve fişlenmesi kabul edilemez” dedi. Eğitimİş Gemlik Şube Başkanı Özkan Rona da, Gemlik Celal Bayar Lisesi 11. sınıf öğrencilerinin de Gezi Parkı Direnişi’ne destek verdikleri gerekçesiyle sorgulandıklarını öne sürdü. Rona, bir grup öğrencinin eylemler başladığında siyah giyerek okula geldiklerini, okul yönetiminin sınavları olduğu için okula girmelerine izin verilen öğrencilerin aylar sonra sorgulandıklarını söyledi. Rona, müfettişlerin öğrencilere şu soruları yönelttiğini açıkladı: “Siyah giyen öğrenciler kimlerdi? Siyah giyen öğretmenler kimlerdi? Siyah giyilmesi konusunda hangi öğretmenler öğrencileri yönlendirdi? Öğretmenler sizleri sosyal medya üzerinden örgütledi mi? Müdür o gün öğrenciler tarafından alkışlarla protesto edildi mi? Sosyal medya üzerinden öğretmenleriniz Başbakan’a haharet etti mi?” Bursa İl Milli Eğitim Müdürü Atilla Gülsar, Gezi Parkı sorgulamasından haberleri olmadığını öne sürdü. Alkışlar ve zılgıtlarla yaklaşık üç kilometre yürüyen binlerce kişi, Atakan’ın mezarına kırmızı güller bıraktı. (Fotoğraf: MEHMET ALİ SOLAK) KORKMAZ SORUŞTURMASI Şalteri indiren ‘muhbir’ ‘Niçin siyah giydiniz?’ ‘Bütün anneler ağlıyor’ MEHMET ALİ SOLAK Hatay’da öldürülen Ahmet Atakan için sessiz yürüyüş düzenlendi HATAY Gezi Parkı’nda ağaçların sökülerek AVM yapılmak istenmesiyle başlayan direnişe destek gösterilerinde yaşamlarını yitiren Hataylı Abdullah Cömert ve Ali İsmail Korkmaz’ın faillerinin bulunmasına yönelik protesto eylemlerinde 9 Eylül günü yaşamını yitiren Ahmet Atakan sessiz yürüyüşle anıldı. Atakan ailesi adına siyah tişört ve kırmızı karanfillerle Antakya’da öldürüldüğü Armutlu Mahallesi Gündüz Caddesi’nde toplanan binlerce kişi, bir dakikalık saygı duruşundan sonra 3 km. uzaklıkta gömüldüğü Çekmece belde si mezarlığına yürüdü. Yürüyüşe, CHP Hatay Milletvekili Hasan Akgöl ve sivil toplum örgütleri destek verdi. Eyleme Atakan’ın öldürüldüğü gün topuğundan vurulan Ahmet’in arkadaşı Samet Girişken de koltuk değnekleriyle katıldı. Gezi direnişi sırasında yaşamlarını yitirenlerin fotoğrafları ile Türk bayraklarının taşındığı sessiz yürüyüşte gözyaşlarını tutamayan acılı anne Emsal Atakan, “Yüreğimiz yanıyor. Ateş düştüğü yakar derler ama görüyorum ki, buradaki bütün anneler ağlıyor. Yüreğimizi yakanların yürekleri yansın. Allah’tan bulsunlar” dedi. Alkışlarla ve zılgıtlarla yürüyen binlerce kişi, daha sonra Atakan’ın mezarına kırmızı güller bıraktı. İSTABUL/ESKİŞEHİR (Cumhuriyet) Gezi olayları sırasında hayatını kaybeden 19 yaşındaki Ali İsmail Korkmaz’ı ölüme götüren dayağın görüntülenmesini elektriği keserek engelleyen otel sahibi Emniyet İstihbarat çalışanı çıktı. Soruşturmada dayak anını görüntüleyen güvenlik kamerası kayıtlarına ulaşılamayınca jandarma devreye girmiş, görüntüler kurtarılmıştı. Olay yerindeki otelin güvenlik kameralarının bir süre hiç kayıt almadığı belirlendi. Milliyet gazetesinin haberine göre otel sahibi Erdoğan Gözseçen, kayıp görüntüler için “elektrik şalterini indirdim” dedi. Gözseçen’in istihbarat elemanı olduğu ortaya çıktı. Korkmaz dosyası tekrar eski savcı Hakan Ali Erkan’a verildi. Erkan’ın adli tatil nedeniyle geçici olarak görevlendirilen savcı Hasan Gönen’den dosyayı tekrar devraldığı bildirildi. MALATYA Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Malatya’nın Darende ilçesinde toplu açılış töreninde yaptığı açıklamada, “21. yüzyılın Türk yılı olmasını istiyoruz” dedi. “Enflasyonu ve faizi düşürdük. Artık yolsuzlukların kökünü kazıdık kazıyoruz” diyen Erdoğan, “Artık sıkıntılar kalktı. Artık başarılı olan her yavrumuz kazandığı üniversiteye kazanması halinde gidebiliyor. Başarının önüne bariyerler koymanın ne anlamı vardı. İşte biz hep bu bariyerleri kaldırdık. 21. yüzyılın Türkiye’sinde eğitim öğretim özgürlüğünü biz sağladık. Biz öyle bir adım atalım ki, halkın iradesine saygı duymayanlar halkın iradesine saygının ne olduğunu öğrensinler” diye konuştu. Malatya’nın Darende ilçesinde toplu açılış töreninde Erdoğan, 21. yüzyılın Türk yılı olmasını istediklerini söyledi. 2053’ün İstanbul’un fethinin 600. yıldönümü olduğunu belirten Erdoğan, “Torunlarımıza iyi bir ülke bırakmak istiyoruz” dedi. “Enflasyonu ve faizi düşürdük. Artık yolsuzlukların kökünü kazıdık kazıyoruz” diyen Erdoğan “özgürlükler noktasın ‘Bariyerleri kaldırdık’ da” ise şunları söyledi: “Başörtülü kızlarımızı üniversitelere sokmuyorlardı. Meslek liselerinin orta kısımlarını kapatmışlardı. Sabırlı olduk ve sorunları çözdük. Gün geldi, 4+4+4 eğitim sistemini çıkardık. Katsayı kalktı. Kazanan başardığı yere gidecek. Başarının önüne bariyerler koymanın ne anlamı var. Biz o bariyerleri kaldırdık. Eğitim öğretim özgürlüğünü biz sağladık ve sağlıyoruz. Düz liselerde Kuranıkerim, siyer nebi seçmeli ders olarak koyduk. Siz istediniz, biz getirdik. Anne ve babalar seçmeli derslerde hassas davranmalıdır.” Halkın iradesine saygı duyduklarını ifade eden Erdoğan şu ifadeleri kullandı: “Mısır’da halkın iradesine saygı duymayanlar darbe yaptı. Halkın iradesine saygı, hazmetmek meselesidir. Bu silah bir gün onlara da doğrultulur. Zulüm ile abad olunmaz. Zulme rıza zulümdür. Ne suçu vardı Esma’nın, şehit ettiler. Suriye’de 110 bin kişiyi öldüren katil rejim var. Biz bunun karşısına çıkıyoruz diye muhalefet bundan rahatsız oluyorlar. Bunlar hakkın ve haklının ne demek olduğunu bilmiyorlar. Barışın yanında, savaşın karşısında olacağız, ancak sınırımızı ihlal edenlerin karşısında gereğini yaptık ve yaparız.” CHP’Lİ ÖZGÜMÜŞ MANŞETİMİZİ MECLİS’E TAŞIDI TOMA’daki kimyasala SAVAŞ KÜRKLÜ Dosya eski savcıda suç duyurusu ADANA CHP Adana Milletvekili Ümit Özgümüş, ODTÜ’deki olaylara destek vermek amacıyla Adana’da 8 Eylül’de düzenlenen protestoculara polisin TOMA’larla su yerine kimyasal sıkmasını Meclis’e taşıdı, İçişleri Bakanlığı’na suç duyurusunda bulundu. Topluluğa TOMA’lardan sıkılan suyun, “kimyasallı su” değil, doğrudan “kimyasal” çıktığının belirlendiğini söyleyen Özgümüş, “Elimizdeki rapora göre TOMA’ların içinde suda çözünmeyen, sadece metanol, aseton, kloroform gibi maddelerde çözünen, ‘dyhdrocapsaicin’ kullanıldığı ortaya çıkmıştır” dedi. Adana’da, ODTÜ’deki olaylara destek vermek amacıyla toplandıktan sonra Atatürk Parkı yakınlarında polisin müdahalesiyle karşılaşan ve TOMA’dan sıkılan sudan etkilenen ve hastaneye kaldırılan 6 kişiden birinin gömleğini Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı’na gönderdiklerini ve alınan rapordan, müdahale sırasında TOMA’ların içinde suda çözünmeyen, sadece metanol, aseton, kloroform vb. gibi maddelerde çözünen “dyhdrocapsaicin” kullanıldığının anlaşıldığını belirten Özgümüş şunları söyledi: “İçişleri Bakanlığı’na suç duyurusunda bulunarak sorumlular hakkında yasal işlem yapılmasını talep ettik. Polis bu tür olaylarda ceza verici makam değildir. Ancak olayın video görüntülerinde de görüldüğü gibi, göstericilerin üzerine kimyasal madde sıkarak adeta ceza veriliyor. Olayın ardından hastanelere kaldırılanlara verilen raporlar ve bizim ÇÜ’den aldığımız rapor, polisin göstericilere doğrudan kimyasal madde kullanarak müdahale ettiğini açıkça ortaya koyuyor.” POLİS ŞAHBAZ YARGILANACAK Ethem’in davası başlıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kızılay’da Gezi Direnişi sırasında Ethem Sarısülük’ü başından tek kurşunla vurarak öldüren polis memuru Ahmet Şahbaz’ın yargılanmasına bugün başlanacak. Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek duruşma saat 10.00’da başlayacak. İddianamede, tutuksuz sanık Şahbaz’ın, “meşru savunmada sınırın aşılması suretiyle öldürmek” suçundan 1 yıl 4 aydan 5 yıla kadar hapsi isteniyor. Duruşmaya Şahbaz’ın katılması beklenmiyor. Ethem’in ailesinin hazır bulunacağı duruşmayı sivil toplum örgütleri ve milletvekilleri de izleyecek. Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri, duruşmaya katılım çağrısı yaptı. Öğrencilerden harem selamlık yurt uygulamasına karşı ‘çadır kent’ Kendi yurtlarını kuruyorlar İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Kredi ve Yurtlar Kurumu’nun İzmir’deki yurtlarını “harem selamlık” olarak ayırması öğrencileri yeni arayışlara itti. Binlerce öğrenci bugün Ege Üniversitesi Merkez Kütüphane karşısında çadırlarıyla kendi yurtlarını oluşturacak. Saat 12.00’de çadır kurmaya başlayacak öğrenciler, AKP’nin uygulamalarını da “Ortaçağa geçit yok” sloganıyla protesto edecek. Geçen yıl Kredi Yurtlar Kurumu’nun yurtlarına yaptığı inceleme sırasında Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, “Kız ve erkek öğrencilerin aynı yurtta kalmasından rahatsız oluyorum” demişti. Bunun üzerine Yurtkur devreye girerek “harem selamlık yurt” uygulamasına İzmir’den başladı. Ege Üniversitesi’nin Bornova Kampusu’nda yer alan Kredi ve Yurtlar Kurumu Öğrenci Yurdu, kız öğrenci yurdu olarak değiştirildi. Bu yurtta kalan erkek öğrenciler İnciraltı, Buca ve Çiğli’deki yurtlara sürüldü. Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde okuyan kız öğrenciler de Bornova’ya gönderildi. Üniversitelerine 1.5 saatlik uzaklıktaki yurtlara gönderilen öğrenciler, bu uygulamanın ardından giderlerine ulaşım masrafını da eklemek zorunda kaldı. Öğrencilerin tepkisine karşın harem selamlık yurt uygulamasından geri adım atılmadı. Öğrenciler de bu uygulamaya karşı seslerini yükseltmek için kendi yaşam alanlarını kurmaya karar verdi. Türkiye Gençlik Birliği’nin organize ettiği çadır organizasyonuyla, yurtların dönüşmesi nedeniyle okullarına kilometrelerce uzağa taşınan öğrenciler için yaşam alanı kurulacak. Öğrenciler, orada sadece barınmayacaklarını “yeni bir yaşam” inşa edeceklerini de söyledi. ‘TAKSİM’E BOLCA AĞAÇ DİKECEĞİZ’ İstanbul Haber Servisi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Kimun’un davetlisi olarak Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’na katılmak üzere New York’a gitti. Yolculuk öncesi gazetecilerin sorularını yanıtlan Topbaş, “Sosyal medyayı yakından takip ediyorum ve gördüğüm kadarıyla Taksim Meydanı’nda ağaç beklentisi var. Gerçekten, istenildiği kadar bolca ağaç dikeceğiz. Projelendirme çalışmalarımız tamamlanmak üzere” dedi.