26 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 3 AĞUSTOS 2013 CUMARTESİ 8 n Baştarafı 1. Sayfada HABERLER CÜNEYT ARCAYÜREK GÜNCEL Kalyoncu krizi sürüyor. Düğümü Köşk’ün çözeceği belirtiliyor ta 2019’a kadar hangi orgeneralin Genelkurmay Başkanlığı’nda idare edeceğini saptamaya çalışmak, kolay değil. Liste açıklandı: Özel’den sonra bu gidişle ülke bölünecek diye ifade buyuran, ne ki recebbiyenin affına mazhar olan Kalyoncu Paşa’dan sonra, 2017’de şimdinin ikinci başkanı Hulusi Akar, 2019’da da Salih Zeki Çolak paşalar; Atatürk ordusunun yerinde yeller esen TSK’yi yönetecek komutanlar... Toplumun esasen zayıf olan belleği elbette anımsamaz. Bir zamanlar Türkiye Cumhuriyeti’nde askeri yönetimin hâlâ canlılığıyla yaşadığı, cunta reisi Kenan Evren’in Cumhurbaşkanı olduğu o günlerde; Genelkurmay Başkanlığı’nda, emekliye ayrılacak Necdet Paşa’dan boşalacak koltuğa bir diğer Necdet Paşa’nın oturacağı ve de bilmem hangi tarihe kadar Genelkurmay’a ve komuta heyetine gelecek kumandanları saptayan liste açıklandı... Askeri denetim altındaki medyamızın irili ufaklı tanrıları; yıllar sonrasının Genelkurmay Başkanı’nı ve komuta heyetini 1980’lerde saptayacak plan programa olamazzz diye isyan ettiler... Liste çöpe atıldı. Genelkurmay’da “İkinci Necdet” dönemi başlamadan sona erdi. Şükürler olsun ki bugün medyamızı böyle bir zahmetten kurtaran; bir 23 Nisan’da çocuk başbakana verdiği nasihatın gereğini yerine getiren; astığı astık, kestiği kestik anlamında gelen her sözü, icraatı, yasadışı içi, olumsuz her davranışı eleştiri dışı RTE demokrasisinde... ... TSK’nin bugünden 2019’lara değin kimin Genelkurmay Başkanı olacağı, Başbakan’ın onayıyla saptanan liste açıklandı... Medyamızın kılı bile kıpırdamıyor! HHH Üstelik askerlerimiz modern silah ve gereçler yerine sınırlarımıza saldıran topluluklara karşı, ola ki hiçbir dünya ordusunun kullanmadığı bir silah kullanıyor. Sınırlarımızı zorlayan saldırganı öldürmeyi değil, pişman etmeyi ön plana alan değişik bir strateji izliyor. Suriye’den gelen önce bir, sonra iki ve hatta üç bine yakın atlı silahlı kaçakçıyı havaya ateş ederek uyardıktan sonra... ... sözle uslanmayanın hakkı kötektir diye askerlerimiz elindeki ateşli silahları bir yana bırakıyor. Tabii Genelkurmay’dan aldığı emri uygulayarak, biber gazı kullanıyor, Suriyeli güçleri püskürtüyor... ... ve böylece askerlik sanatına bir ilkle katkı yapıyor. HHH Diktatör müsveddesi, siyasal amaçlarını korumak, kollamak için asker yerine kentlerde polisi kullanıyor. Polis de yukarıdan aldığı emirle; demokratik yaşam haklarının uygulanmasını istemekten başka amaç ve suçu olmayan, hükümeti devirmeye giriştikleri iddiasıyla isyan ettiklerini ilan ettiği, düşman gözüyle baktığı Gezi Parkı eylemcilerine de biber gazı, gaz bombası ve silaha dönüştürdüğü tazyikli suyu kullanmadı mı?.. Askeri kendi doğrultusunda dizayn etmiş, polisi emrine bağlamış; başta RTE, AKP tam kadro, gece düşlerinde ürpererek gördükleri, gündüz toplumsal eylemlerden olası darbe diye fena halde ürkerek demokratik haklara saldırıyor. Darbe yapacak tek silahlı güç asker, beraber hareket etmesi olası polis emirlerinde amma velakin... ... bu kez halk hareketiyle Başbakanlık’tan gideceği, iktidarının devrileceği düşsel vehim tuzağından bir türlü kurtulamıyorlar. Neredeyse polis; beyefendinin duvara asılı posterine yan baktın diye gözüne kestirdiği genç insanları, sokaktan ya da sabahın erken saatinde gece yarısı evinden derdest edip gözaltına alıyor. Bir örgüt suçuna bağlayarak tutuklanması talebiyle mahkemeye sevk ediyor. Bizde polis; öyküdeki gibi bir diktatörün ülkesinde polisin sokakta yakalayıp karakola getirdiği adamın kime küfrettiği iddialarını reddetmesine fena halde bozulan, “Ulan, bu ülkede kime küfredileceğini ben bilmez miyim” diyecek olgunluğa henüz erişemedi. HHH Eee tabii, bu ülkede dinci başbakana yaranmak için her gün bir otelde kalabalık iftar yemekleri düzenleyen kimi şirketler, zenginler, politikacılar oldukça... ... 11 yıl AKP iktidarına destek olduğu için RTE’nin iltifatlarına ve teşekkürlerine layık gördüğü TOBB, üç bin kişiye tasavvufla başlayan, dua ile biten iftar yemeği verdikten sonra... ... daha çook demokrasiyi arar, nerede kaldı o sultan ayına özgü, iktidara yalakalık kokmayan o eski ramazanlar diye daha çoook hayıflanırız! Toplu istifa resti BARKIN ŞIK n Baştarafı 1. Sayfada GÜNDEM MUSTAFA BALBAY ANKARA Yüksek Askeri Şura’da (YAŞ) hükümetin Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Bekir Kalyoncu’nun Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na getirilmesine karşı çıkması üzerine, TSK komuta kademesinden “toplu istifa” resti geldiği öğrenildi. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel’in sahura kadar süren görüşmeler sonucu Başbakan Tayyip Erdoğan’ı ikna etmeye çalıştığı kaydedildi. Krizin son dakikaya kadar sürdüğü öğrenildi. Terfi kararları bugün Genelkurmay Başkanlığı’nın internet sitesinden, atama kararları ise Köşk’ten açıklanacak. Bu durum da krizin Köşk tarafından çözüleceği şeklinde yorumlandı. Bu gelişmelerin ardından İstanbul’a dün akşam gitmesi planan Başbakan Tayyip Erdoğan’ın programını değiştirdiği öğrnildi. Dün akşam İstanbul’da olacak Erdoğan, bugün şura kararları Köşk’ten açıklandıktan sonra İstanbul’a gidecek. YAŞ, ikinci gün çalışmalarını Erdoğan başkanlığında tamamladı. Dün, Genelkurmay Karargâhına ilk olarak komutanlar geldi. Erdoğan saat 09.55’te geldiği karargâhta, Genelkurmay Başkanı Özel tarafından karşılandı. Özel, Kalyoncu’nun atanması konusunda Erdoğan’ı ikna edemedi. YARGILANANLAR EMEKLİ Ergenekon davasında yargılanan ve halen GATA’da tedavi gören Orgeneral Nusret Taşdeler ile Balyoz davasından tutuklu bulunan Orgeneral Bilgin Balanlı’nın, görev süreleri dolduğu için emekliye sevk edildikleri kaydedildi. Şurada emekli edilen Ergenekon, Balyoz ve 28 Şubat sanığı diğer generallerin isimleri ise şöyle: “Koramiral Can Erenoğlu, Korgeneral Rıdvan Ulugüler, Tümgeneral Atilla Özler, Tümgeneral Nurettin Işık, Tuğgeneral İsmail Hakkı Önder, Tuğgeneral Metin Keşap, Tuğgeneral Hakan Akkoç, Tuğgeneral Mehmet Faruk Alpaydın, Tümamiral Soner Polat, Tümamiral Semih Çetin, Tuğamiral Levent Görgeç, Tümgeneral İsmail Taş, Tümgeneral Yalçın Ergül, Tuğgeneral Mustafa Erhan Pamuk, Tuğamiral Osman Kayalar.” Köşk’te iftar vardı Şurada, terfi sırasında bulunan general, amiral ve albayların bir üst rütbeye yükseltilmesi, general ve amirallerin görev sürelerinin uzatılması ve emeklilik işlemleri ele alındı. Şuraya katılan üyeler akşam Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Çankaya Köşkü’nde verdiği iftarda buluştu. YAŞ kararları, bugün Gül’ün onayının ardından kamuoyuna açıklanacak. Terfi işlemlerine ilişkin kararların Genelkurmay Başkanlığı’nın internet sitesinden, atama kararlarının ise Köşk tarafından kamuoyuna duyurulacağı öğrenildi. Özel iknaya çalıştı Şuraya, Kalyoncu’nun Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na atanmasına ilişkin kriz damgasını vurdu. Krizin aşılması için Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özel, şuranın başlamasından bir gün önce verdiği YAŞ iftarının ardından, Başbakan Erdoğan ile sahura kadar görüşmüştü. Bu görüşmeler sonu cunda son dakikaya ka dar Kalyoncu’nun Kara Kuvvetleri’ne getirilmesi konusunda ilerleme sağlanamadığı belirtildi. Şurada terfiler konusunda ise kriz yaşanmadı. Bu yüzden terfi lerin Genelkurmay Başkanlığı tarafından, atamaların ise Köşk tarafından açıklanacağı kaydedildi. Kulislere yansıyan bilgilere göre, Deniz ve Hava Kuvvetleri komutanlarının görev süreleri 1’er yıl uzatıldı. YAŞ’ta, Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndan Korgeneral Salih Zeki Çolak, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndan Koramiral Bülent Bostanoğlu ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan Korgeneral Abidin Ünal’ın bir üst rütbeye terfi ettiği belirtildi. l THE TIMES’A İLAN VERME YARIŞI GEZİ SORUŞTURMASI Oscar’lı bildiriye ‘şımarık aktörler’ benzetmesi İstanbul Haber Servisi Aralarında Sean Penn, Ben Kingsley, David Lynch’in de bulunduğu sanatçı ve yazarların The Times gazetesine verdiği, 5 kişinin ölümü ile sonuçlanan Gezi Parkı eylemlerine yönelik aşırı polis şidddetinin kınandığı ilana, başka bir ilanla karşılık verildi. Aynı gazeteye verilen “Bizde çok adam bulunur” başlıklı bildiride, ilk bildiriye imza veren sanatçılar “muhteris aktörler” olarak nitelenerek “Şımarık ve nezaketsiz bir tavrın ürünüdürler” denildi. The Times gazetesine verilen karşı ilana Özlem Albayrak, Ayşe Böhürler, Ali Bulaç, Elif Çakır, Sibel Eraslan, Erol Göka, Leyla İpekçi, Nihal Bengisu Karaca, Prof. Alaattin Karaca, Hasan Karakaya, İskender Pala, Bülent Parlak, Cem Sancar, Ahmet Taşgetiren, Mümtaz’er Türköne’nin de aralarında bulunduğu isimler imza attı. “Yeryüzünün fikir ve vicdan sahibi sakinleri” diye başlayan bildiride, şu ifadeler yer aldı: “Bu cüretkâr teşebbüs, insanımızın yakından bildiği ve sadece ülkemize değil yeryüzüne de aşikâr ettiği bir tuzaktır. Varlığını kavrayış derinliğine değil, vaat edilmiş kazanımlara borçlu ve ancak suni solunumla hayatta kalabilen bu tutumun insan hakları, sanat, düşünce ve medeniyet ikliminde yeri, karşılığı ve hükmü bulunmamaktadır. Dostlukla yürütülmesi gereken sanat ve düşünce yarışına hile de karıştıran bu muhteris aktörler, şımarık ve nezaketsiz bir tavrın ürünüdürler. Türkiye’nin sanat ve düşüncedeki yaratıcı gücü, uluslararası vitrinlerde yer alan birkaç isim değil, kendi kültürünü ve çağdaş dünyayı özgürce yorumlayan sanatçı ve aydınlardır. Bu ülkenin halkıyla barışık olan sanat ve düşünce insanları, geçmişten bugüne bu toprakların her türlü sorununu çözmeyi bilmişlerdir. Çünkü kadınıerkeği, genciyaşlısıyla bizde çok adam bulunur.” ‘TİKKO’da 5 tutuklama n TUNCELİ (Cumhuriyet) Tunceli kent merkezi, Pertek, Hozat ve Ovacık ilçelerinde TKP/ML TİKKO örgütüne yönelik operasyonda gözaltın alınan Pertek Belediyesi’nin bağımsız belediye meclis üyesi Ahmet Elma’nın da aralarında bulunduğu 5 kişi tutuklandı. Tutuklananlar Malatya E Tipi Cezaevi’ne gönderildi. ‘Torba’ davalık MUSTAFA ÇAKIR Yasa yüksek mahkemeye taşınıyor n ÇANAKKALE (AA) Yurtdışına kaçak yollardan gitmeye çalışanları taşıyan ve Ezine ilçesine bağlı Tavaklı köyündeki iskelenin yaklaşık 10 mil açığında batan teknenin kaptanı R.D, olaydan sonra gözaltına alındı. Ezine Adliyesi’ne sevk edilen tekne kaptanı, savcılıkta ifadesinin alınmasının ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Olayda 24 kişi ölmüştü. ‘Ölüm kaptanı’ cezaevinde Ankara’da rekor kenevir n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince yapılan operasyonlarda piyasa değeri 2 milyon 500 bin TL olan kenevir bitkisi ele geçirildi. 12 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerin, suya yakın arazileri seçtiği, ekili alanların görünmemesi için çeşitli önlemler aldıkları belirlendi. ANKARA CHP, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından onaylanarak yürürlüğe giren Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nin (TMMOB) yetkilerini de daraltan “torba yasayı” Anayasa Mahkemesi’ne götürüyor. CHP, yasadaki anayasa ve yasalara aykırılıklarla ilgili dosya hazırlıyor. İptal başvurusunda TMMOB Yasası’na da dikkat çekilecek. TMMOB Yasası’nda “Mühendislik ve mimarlık mesleği mensuplarının gerekli gördüğü bütün teşebbüs ve faaliyetlerde bulunmak; meslek ve menfaatleriyle ilgili işlerde resmi makamlarla işbirliği yaparak gerekli yardım TMMOB’DEN VE TBB’DEN SERT TEPKİ T MMOB Başkanı Mehmet Soğancı, birliğin bu yasa maddesi ile biçimlendirilemiyeceğini vurguladı. Soğancı, “ ‘TMMOB’nin hak ve yetkilerini kısıtladık’ diyenler, ‘TMMOB’den rövanşı aldık’ diyenler, biliniz ki; bu meslek ve bu örgüt, bu ülkenin mühendisleri, mimarları, şehir plancıları sizin torbanıza sığmaz” dedi. Türkiye Barolar Birliği Başkanı (TBB) Metin Feyzioğlu da, yasa maddelerinden biri olan “ÖSYM’nin yaptığı sınavlar ve sonuçlarına ilişkin soru ve yanıtların ‘Bilgi Edinme Yasası’ kapsamı dışına çıkarılmasına” ilişkin açıklama yaptı. Feyzioğlu, “Talebimiz; ‘vahim bir hak ihlali’ olarak değerlendirdiğimiz bu düzenlemeden geri dönülmesi ve bilgi edinme hakkının önündeki engellerin kaldırılmasıdır” tepkisini gösterdi. İstanbul Haber Servisi Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Yusuf Devran’ın hedef göstermesinin ardından rektörlük, 11 araştırma görevlisi hakkında KESK’in 45 Haziran’daki iş bırakma eylemine katıldıkları gerekçesiyle soruşturma açtı. Soruşturmada, iş bırakma eylemi daha önceden duyurulmuş, sınavların sorumluları daha önceden bilgilendirilmiş olmasına karşın araştırma görevlilerinin sınavlara gelmeyerek aksamalara neden olduğu ileri sürüldü. Böylece iki yıl önce göreve başlayan Dekan Devran döneminde soruşturma açılmamış hiçbir EğitimSen üyesi araştırma görevlisi kalmadı. Soruşturma ile ilgili olarak EğitimSen 6 No’lu Üniversiteler Şubesi yaptığı açıklamada, kamu emekçilerinin, sendikaların aldığı kararlar doğrultusunda toplu eylem hakkının insan hakları sözleşmeleri, anayasa, AİHM ve idari yargı kararlarınca tanındığı hatırlatılarak, “Açılan soruşturmaların Gezi Parkı Direnişi’ne ilişkin ülke çapında başlatılan cadı avının üniversite ayağını oluşturduğunun da farkındayız” denildi. Marmara İletişim’e AKKÖK ŞİRKETLER GRUBU yine Erdoğan’a hakaret gözdağı istifa getirdi “Bu çuvalın içindeki rakamların oluşturduğu sayıyı söyleyiniz.” Bunu bilmek mümkün mü? Değil. Çünkü kaç rakamı yan yana getirirseniz ona göre bir sayı oluşur. Altı adet rakam dizerseniz yüz binlerden, yedi yaparsanız milyondan söz edersiniz. Arada değiştirdiğiniz her rakam elbet sayıyı da değiştirecektir. İşte Ergenekon çuvalı böyle bir şey. O nedenle de böyle bir davada hukuka uygun bir hüküm vermek olanaksızdır. Dondurmayla çorbayı karıştırıp üzerine turşuyla şeker dökerseniz bu yemeğe ne ad verirsiniz? İşte Ergenekon böyle bir yemek. Yerseniz! HHH Beş yıllık dönemde karşı karşıya kaldığım tablonun da gereği olarak, tarihteki önemli siyasi davaların hemen tümünü inceledim. Ergenekon, Mithat Paşa davasından Hitler mahkemelerine, Yassıada’dan 12 Eylül mahkemelerine kadar bütün bu davalardaki hukuksuzlukların toplamını ikiye katlar. Tarihteki davalarda bir kişiye işlemediği suçu yükledikleri olmuştur ama, bugünkü gibi “Yanındakine yüklediğimiz suçtan sen de sorumlusun” denmemiştir. Türkiye’deki hukuk sisteminin tüm sakatlıklarını bünyesinde barındıran Ergenekon davasında açıklanacak karar, işte bu sistemin röntgenini oluşturacaktır. Artık herkesin bildiği sakatlık bu röntgenle birlikte çözümlerin de daha sağlıklı tartışılmasına yarayacaktır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Türk üyesi yargıç Işıl Karakaş’ın Hürriyet gazetesine verdiği söyleşi, yargı sistemindeki olumsuzlukların en tepede de kendini gösterdiğini ortaya koyuyor. Karakaş, Türkiye’nin AİHM katındaki kötü siciline dikkat çekerken, öteki yargıçların kendisine üzüldüğünü de saklamıyor. Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) AİHM kararlarını dikkate almamasından yakınıyor. Ergenekon mahkemesinde de çok sık yaşadığımız gibi yargı sistemimizi birbirine bağlayan bir zincir yok. Her mahkeme zinciri koparmış, altından üstünden bağımsız tam gaz karar üretiyor. Hukuk üretmiyor, karar üretiyor. Karakaş’ın özetlediği tabloyu Türkiye’deki değişime kafa yoran yerliyabancı herkesin ayrıca dikkate alması gerekir. Zira AKP’nin ilk 10 yıllık diliminde yargıdan dış ilişkilere kadar attığı her adıma “reform” diyenler, bugün şu düşüncelerini ilan vererek duyurmaya çalışıyorlar: “Ortadoğu’da bir diktatörlük daha doğuyor. İnsanlarının öldürülmesine sessiz kalan, hatta olağan karşılayan bu anlayış kabul edilemez.” HHH Türkiye’de hukukun hangi noktaya geldiğini görmek isteyen herkes 5 Ağustos’ta Silivri’de olmalı, olamıyorsa orada yaşanacakları çok iyi analiz etmelidir. Sadece görünene bakmamalı, verilen kararları akıl, mantık ve hukuk süzgecinden geçirmelidir. Ergenekon’da o süzgeçlerin üzerinde ne kalır bilmiyoruz ama, şunu biliyoruz: Bu davanın ve davaya bağlı olarak toplumun izleyeceği seyir, Türkiye’nin önümüzdeki dönemini şekillendirecek. Anlatım gereği “dava” diyoruz ama, yazının başında vurguladığımız nedenlerle buna dava da denemez. Olmayan davanın da hükmü olmaz. Haber Merkezi AKKÖK Şirketler Grubu’na ait AKKİM Kimya Sanayi Ticaret AŞ Genel Müdürü Mehmet Fatih Tanverdi görevinden istifa etti. Tanverdi’nin istifasına Facebook hesabında Başbakan Tayyip Erdoğan’la ilgili hakaret içeren paylaşımının neden olduğu iddia edildi. İstifa haberi şirket tarafından yazılı açıklama ile duyuruldu. AKP Yalova Milletvekili Temel Coşkun düzenlediği basın toplantısında AKKİM Genel Müdürü Tanverdi’nin Facebook hesabında Erdoğan aleyhine “haddini aşan sözler yazdığını” söyledi. Konuyu Erdoğan’a iletildiğini belirten Coşkun, AKKÖK Şirketler Grubu ile geçtikleri temas sonrası bu kararın alındığı belirtti. KOD ADI ‘APE HÜSEYİN’ Dağlıca emrini veren PKK’li ölmüş DİYARBAKIR(Cumhuriyet) Hakkâri Yüksekova’da Dağlıca Komando Taburu’na 2007’de düzenlenen ve 12 askerin şehit olduğu saldırı emrini veren eski asteğmen, PKK’nin üst düzey yöneticilerinden ‘Ape Hüseyin’ kod adlı Kadir Çelik’in bir yıl önce mayına basarak öldüğü ortaya çıktı. Çelik’in geçen yıl 2 Ağustos günü Kato Dağı’nda mayına basarak öldüğü belirtildi. ‘Sınava gelmediler’ Öte yandan dekanlıktan yapılan açıklamada soruşturmaların Gezi Parkı eylemleriyle bir ilgisi olmadığı belirtildi. Dekanlık bazı araştırma görevlilerinin 4 Haziran günü yapılan final sınavları sırasında sınav gözetmenliği görevlerini terk ederek greve gitmesinin fakültede çok ciddi sorunlar yaşanmasına neden olduğunu bildirdi. NEZİR TEKÇİ CİNAYETİ 18 yıl sonra keşif Yurt Haberleri Servisi Hakkâri Yüksekova’ya bağlı Aşağı Ölçek köyünde çobanlık yaparken Bolu Dağ Komando Taburu 5. Bölüğü’ne bağlı askerlerce 26 Nisan 1995’te öldürülüp cesedini mayın patlatılarak parçaladığı tanıklarca belirtilen Nezir Tekçi cinayetine ilişkin keşif kararı alındı. Eskişehir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde süren davada alınan karar gereği keşifin 5 Ağustos’da yapılacağı bildirildi. larda ve tekliflerde bulunmak, meslekle ilgili bütün mevzuatı, normları, fenni şartnameleri incelemek ve bunlar hakkında görüş ve düşünceleri ilgililere bildir mek” hükmü yer alıyor. Birliğin görev ve yetkileri kendi yasasında yazılıyken “torba yasayla” TMMOB’nin yetkilerinin daraltılamayacağına dikkat çekiliyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle