Katalog

3 AĞUSTOS 2013 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER bilinmeyen bir diliminde Adonis’i anımsıyor, köle pazarlarında onunla dolaşıyordum... Bir kitap geliyordu aklıma, bir Milano gecesinde okuduğum... 14 yıl önce bir yazımda yazdığımı sanıyordum, arşivden bulup çıkardım... Çarpıcı bir kitaptı. O bölümü dün bir kez daha okudum: “1969’da birdenbire uzak bir olasılık haline gelen böyle bir manzaradan (gençlik eylemleri) korkan devlet, 20 yıl önce terk ettiği eski faşist yöntemlere geri döndü. Faşist müfrezeler birden ortaya çıktı. Bazıları polis ve güvenlik güçleri başta olmak üzere düzenin belli isimlerinin gizlice faşistleri desteklediğine inanıyordu. Amaçları düzeni yeniden tesis etmek değildi. Aynı zamanda sokak çatışmalarında göğüs göğüse mücadele eden solculara karşı savaşmaktı. Böylece neofaşistler bir kaos durumu yaratacak, olayların artmasıyla harekete geçip, sıkıyönetim ilan edilecekti. Bu bir gerilim stratejisi yaratmaktan geçiyordu. Faşistler Aralık 1969 yılında Milano’da, 70 kişinin öldüğü ve 88 kişinin yaralandığı Piazza Fontana’ya bomba atarak ilk ‘strage’larını (katliam) gerçekleştirdiler...” Bu yazım dün sabah neden birdenbire aklıma geldi bilmiyorum... Belki yaz yorgunuydum, şöyle kendimi kıyılara doğru vurmalıydım... HHH Yazımı sonlandırırken “nedenler” çoğalmaya başladı... Bu sol düşmanlığı nedendi? Faşist duygular nasıl alevlenirdi? Kana kan intikam sloganları neden atılırdı? 14 yaşındaki Berkin Elvan 48 gündür komadaydı, bir hükümet yetkilisi gidip Berkin’i ve ailesini niçin ziyaret etmemişti? Ali İsmail’i, Ethem’i öldürenler ne olmuştu? Bir alıç çiçeğinin sevecenliğini düşündüm, kötümserliği bırakarak... Hayatın sayfalarına baktım ve sordum bir kez daha: “Türkiye hukuk devleti mi, değil mi?” Acı ama gerçek! Bir türlü hukuk devleti olamadık. Bilerek ya da bilmeyerek her sıkışıldığı an faşizme sarılıyorduk... 5 Kılıçdaroğlu, Japon Nikkei gazetesine Türkiye’deki eylemlilik sürecini değerlendirdi: Hukuk Devleti Olamadık... Umut mu doludizgin koşuyor yoksa umutsuzluk mu? Musa Anter cinayetinin gerçek failleri mi yargılanıyor, sorusu aklıma gelince böyle düşündüm... Bir tetikçi, bir JİTEM’ci falan... Sonra kendi kendime sordum: Türkiye gerçekten bir hukuk devleti mi? Türkiye’de bugüne değin işlenen faili meçhul ya da faili belli cinayetler vardı. Tetikçiler bilinirdi! Yakalandıklarında ay yıldızlı bayrağımızla birlikte polis abileriyle birlikte fotoğraf çektirirlerdi. Kimisi yargılanırdı. Ergenekon’dan ama nedense yargıçlar sormazlardı şu İzmit Adapazarı Düzce üçgeninde işlenen cinayetleri. Devletin içinde yapılanan o güçlü silahlı örgütün gerçek adı neydi? Derin devlet deyip geçiştirir, kimi zaman NATO Gladyosu derdik. Her şey vatan için yapılırdı... Vatanın birliği ve tümlüğü için! HHH Vatanın birliği ve bütünlüğü için öldürülmüştü Musa Anter, Uğur Mumcu, Hrant Dink de... Sayıları elbet daha fazla. Kamuoyu nasıl olsa biliyor diğer ölülerimizi... Madımak’ı, Başbağlar’ı, Gazi’yi... Tetikçiler bulunur! Büyük patron ise yerli yerindedir. Biraz üstelerseniz iş dönüp dolaşıp “devlet sırrı” oluverir. Dosya kapatılır... Kapatılan dosya sayısı çoktur! Acılar insan yüreğine kor gibi düşer... Buna karşın yaşam sürer! Hayatın rüzgârı eser! Ölenler unutulur! Tüm bu yaşananlar, yalancı baharlar, demokratik hukuk devleti olup olmadığımızla ilgilidir. Ne yazık ki olamadık! Baskı, zulüm hep geçerli olmuştur bunca yıl... Değişen sadece iktidarlardır. HHH Sabahın ilk ışıkları denizin üzerine yansırken zamanın Gezi, gençlik aşısı ANKARA (Cum huriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gezi eylemleriyle birlikte Başbakan Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olma şansını yitirdiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, 3 milyon tirajlı Japon Nikkei gazetesinin Gezi eylemleriyle ilgili sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu, “Eylemlerin gelecek sene mart ayında yapılacak yerel seçimlere etkisi nasıl olur” sorusu üzerine, partisinin oy oranının arttığını düşündüğünü belirterek “Partimizin gençlik kolu üyelerini birçok parkta düzenlenen ve siyaset konuşulan forumlara gönderdik ve dile getirilen görüşleri dinledik. Gençler siyasete yeni bir yön vermek ve gençlik aşılamak istiyorlar” dedi. Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’ın hedeflediği anayasa değişikliği ve başkanlık sistemini nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine de, AKP iktidarının tek başına anayasayı değiştiremeyeceğini, Kılıçdaroğlu, Gezi Parkı eylemlerine ilişkin olarak ‘’Gençler siyasete yeni bir yön vermek ve gençlik aşılamak istiyorlar’’ yorumunu yaptı. CHP lideri, “Gezi eylemleri ve gösterilerle birlikte Başbakan da cumhurbaşkanı olma şansını kaybetti. Polis göstericileri bastırırken 5 kişinin yaşamını yitirmesi, Başbakan’ın büyük ivme kaybetmesine neden oldu’’ dedi. böyle bir sayısal gücünün olmadığını kaydetti. Kılıçdaroğlu, “Gezi eylemleri ve gösterilerle birlikte Başbakan da cumhurbaşkanı olma şansını kaybetti. Polis göstericileri bastırırken 5 kişinin yaşamını yitirmesi, Başbakan’ın büyük ivme kaybetmesine neden oldu ve hem yurtiçinde hem de yurtdışında bu durumun farkına varıldı” dedi. maz hale geldiğini, kullanmak isteyenlere örgüt suçlamasıyla gözdağı verildiğini, basın çalışanlarının ekmeğinin ellerinden alındığını kaydetti. Yandaş medyanın bir bölümünün dahil olmak üzere medyada artık “hükümet komiserliği ya da zabıtası” uygulamasının başladığını kaydeden Kart, “Bu uygulama daha çok genel yayın yönetmenliği ya da yönetim kurulu sıfatıyla gerçekleştirilmektedir” dedi. Kart, Gezi Parkı protestolarının ardından 73 gazetecinin işten ayrılmak zorunda kaldığını bildirdi. AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin’in ‘gizemli aktörlerden biri’ olduğunu belirten Kart, Şahin’in 17 Mayıs 2006’da Danıştay saldırısından sonra TBMM Genel Kurulu’nda “Sürprizlere hazır olun” dediğini anımsatarak, “Yani Şahin, Silivri yargılamalarından 1.5 yıl önce Silivri soruşturmalarını biliyor. Çünkü başlamayan o soruşturmaların fiilen içinde” dedi. CHP’li Kart, “Şahin işaret fişeğini atmıştır” diyerek Taksim Gezi Parkı’nda demokratik haklarını kullanan insanların “hükümete karşı suç” nitelemesiyle yargılanma süreci başlatıldığını belirterek, “İdari ve adli mercilere tavsiye ve telkinlerde bulunuyor ve örtülü talimat veriyor. ‘Bu soruşturmaların hepsini İstanbul’da toparlayın, yeni Silivri yargılama sürecini başlatın’ diyor” dedi. CHP İSTANBUL Başkanlar yeniden aday oldu İstanbul Haber Servisi Yerel seçimler yaklaşırken CHP’de aday adaylığı başvuruları hızla devam ediyor. CHP’nin Kartal ve Silivri Belediye başkanları yeniden aday adayı olarak başvuruda bulundular. Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz, 2014 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerde Kartal Belediye Başkanlığı’na yeniden aday olmak için CHP Kartal İlçe Merkezi’ne başvuruda bulundu. Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar da dün yeniden aday başvurusunu yaptı. Jeoloji Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Öztürk, Beykoz Belediye Başkanlığı için aday adayı oldu. İsmail Çiçin Başakşehir Belediye başkan aday adayı olduğunu açıkladı. Ferihan Karasu Beşiktaş belediye başkanlığına, Nur Kemal Sünnetçioğlu da Kadıköy Belediye başkanlığına aday adayı olduğunu açıkladılar. ilivri’den sonra sırada Gezi eylemcileri var’ CHP Konya Milletvekili Atilla Kart da, AKP iktidarları döneminde pek çok temel hak ve özgürlüklerin dışında basın özgürlüğü ile toplantı gösteri ve yürüyüş hakkının da fiilen kullanıla ‘S TEKİN: ADAY ADAYI OLMAYACAĞIM AMA ‘Seçimlere renk gelsin yeterki rantçılar gitsin’ olur bir başbakanın. İstanbul Haber SerYerel seçimlerde Merkel’e bir sorsunvisi CHP Genel Başlar, Avrupa’da başbakan Yardımcısı aday adayı Gürsel Tekin , olmayacağını kan bir parka karışıyor mu? Topbaş’a soyerel seçimler açıklayan ruyorum; yüz binlik için aday ada Gürsel Tekin, planda 3. köprü, 3. hayı olmayacağını vaalanı var mı?” debelirterek “Par“Partim Başbakan Yardımtim görevlen görevlendirirse di. cısı Bülent Arınç’ın, dirirse bir şey bir şey Gezi Parkı eylemleriydiyemem. Sırrı le ilgili “ÖnümüzdeSüreyya Önder, diyemem’’ ki dönemden itibaren Mustafa Sarıgül açıklaması bu protestoların farkde aday olsun, yaptı. lı amaçlarla ve farkseçimlere renk gelsin. lı şekillerde gündeme Yeter ki rantçılar gitgelebileceği yönünde sin” dedi. istihbaratımız var” şeklindeki sözİstanbul’da CHP’yi takiple görevli lerini değerlendiren Tekin, “Gelin, muhabirlere Etiler’deki bir restorantşeffaf ve hesap verebilir siyasetin ta iftar yemeği veren Tekin, gündeönünü açalım. Sizin garantiniz biz me ilişkin değerlendirmelerde buolacağız. Ama ‘yok’ derseniz, ellundu. Gezi Parkı olaylarının etkibette hak aramalar devam edesinin ülkenin her yerine yansıdığını cek” diye konuştu. Tekin, her gün belirten Tekin, “Gezi ile beraber özgürlüklere müdahalede bulunulBaşbakan’ın dediklerini hiç kimduğuna dikkat çekerek üniversitese dikkate almadı. Hepimiz Analerde güvenliği polisin sağlamaya dolu çocuğuyuz. Yüz kişinin bir başlayacağını, meydanlarda açıklakadına saldırması olayı doğru demalara bile izin verilmediğini ifağil. Türkiye’de 3 kişi yalnız biride etti. CHP’nin yerel seçimlerde ne saldırmaz. Bu olayın delillerini aday sorunu bulunmadığını, zamanı ortaya koyamadılar” diye konuşgeldiğinde adaylarını açıklayacaktu. Başbakan’ın Park ve Bahçeler larını kaydeden Tekin, kendisinin Müdürü gibi davrandığını vurgulaaday adayı olmayacağını söyledi. yan Tekin, “Gezi Parkı’nda ne işi Soy kodu Lozan’dan beri uygulanıyormuş ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İçişleri Bakanlığı soy kodu uygulaması ile ilgili olarak açıklama yaptı. Açıklamada, “Lozan Antlaşması’nın 3854 arasındaki maddeleri, Türkiye’de yaşayan azınlıkların haklarını düzenlemiştir. Özellikle 4041. maddelerin (okul kaydı) uygulaması amacıyla, Milli Eğitim Bakanlığı’nın talebi üzerine, eski nüfus kütüklerinde (Osmanlı dönemi) yer alan milliyet veya ırk ifade eden bilgilerden yararlanarak azınlık vatandaşlarımızın soy durumları Milli Eğitim Bakanlığı’na verilmektedir” denildi.