Katalog

SAYFA CUMHURİYET [email protected] 14 AĞUSTOS 2013 ÇARŞAMBA 14 KÜLTÜR CANNES’DA ALTIN PALMİYE KAZANAN ‘LA VLE D’ADÊLE’ FİLMEKİMİ’NDE Ekim ‘mavi’ ve ‘sıcak’ geçecek Kültür Servisi İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından bu yıl 12. kez düzenlenecek Filmekimi, Vodafone FreeZone sponsorluğunda, 28 Eylül6 Ekim tarihleri arasında yapılacak. Filmekimi, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da sinema keyfini ekim ayı boyunca Türkiye’nin farklı kentlerine taşımaya devam edecek. Filmekimi geçen yıl Ankara, Batman, Bursa, Diyarbakır, İzmir, Erzurum, Gaziantep ve Van’da da gerçekleştirilmişti. Ancak İKSV’den aldığımız bilgiye göre, Filmekimi’nin bu yıl İstanbul’dan sonra hangi kentlerde ve hangi tarihlerde devam edeceği henüz kesinleşmedi. İlk kez gösterildiği Cannes Film Festivali’nde hem eleştirmenler hem de izleyiciler tarafından büyük ilgi görerek festivalin büyük ödülünü kazanan Abdellatif Kechiche’in son filmi “Blue Is The Warmest Colour / La Vie d’Adèle” (Mavi En Sıcak Renktir/Adele’in Yaşamı), Filmekimi kapsamında izleyicilerle buluşacak. Başkanlığını Steven Spielberg’in yürüttüğü Cannes Film Festivali jürisi, yönetmen Abdellatif Kechiche’le birlikte başrol oyuncuları Adele Exarchopoulos ile Lea Seydoux’yu da Altın Palmiye’ye layık gördü. Cinselliğe çekincesiz yaklaşımı ve gerçekçiliğiyle sansür ve sanat tartışmalarına yol açan “Mavi En Sıcak Renktir”, iki genç kızın yıllara yayılan birliktelikleri üzerinden yaşamı ve aşkı sorguluyor. Film, Julie Maroh’nun “Le bleu est une couleur chaude” adlı romanından sinemaya uyarlandı. Yönetmen Kechiche’in 2008’de “Balıklı Bulgur”, 2011’de ise “Siyah Venüs” adlı filmleri İstanbul Film Festivali’nde gösterilmişti. Filmekimi, bu yıl 40’a yakın filmle izleyicilerin karşısına çıkacak. Filmekimi biletleri, 21 Eylül tarihinden başlayarak Biletix satış sistemi ve Filmekimi gişelerinden satışa çıkıyor. Lale Kart sahipleri için ön satış günleri 18 Eylül’de başlıyor. (Filmekimi’ni sosyal medyada takip etmek için: facebook.com/filmekimi; twitter.com/filmekimi2013 Ayrıntılı bilgi için: filmekimi.iksv.org) u Filmekimi’nde, Abdellatif Kechiche’in Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye alan “Mavi En Sıcak Renktir” adlı filmi de gösterilecek. ‘Kara Tahta’nın duyarlı tanığı Yves Yersin’in Locarno Festivali’ndeki filmi, kapanma tehlikesi yaşayan bir okulun belgeseli nan yüzde 48 oranındaki seçmenler çok üzgündür; aralarında gözyaşlarını tutamayanLOCARNO İsviçre sinemasının bellar vardır ama taşkınlığa yer yoktur... gesel daldaki gücü, Altın Leopar yarışmaYves Yersin, polemiğe girmemek için bu sına katılan usta yönetmen Yves Yersin’in kapanma kararının ardındaki nedenleri iş(1942, Lausanne) “Kara Tahta”sıyla bir lemekten özellikle kaçınmış. O ilkokulun kez daha gündeme geldi. Jura kantonunda, son ders yılına tanıklık ederek hem insani Neufchâtel kantonunda, Jura Dağları’nda, düzeyde hem de pedagoji konusunda nele1153 metre yükseklikte bulunan 5 haneli rin kaybedildiğini ortak belleğe kaydetmiş. dağ köyü DerrièrePertuis’nin kaKapama nedeninin ekonopanma tehdidi altındaki tek sınıfmik olduğu apaçık ortalı ilkokuluna, bir yıl boyunca kau Yersin, İsviçre’nin da. Avrupa’nın birçok ülmerasını yerleştiren Yves Yersin, kesinde, kırsal bölgelerde 5 haneli bir dağ o küçük ama yaşam dolu mekânın okullar, hastaneler ve posköyündeki okula görünmeyen gözlemcisi, olağanüstaneler, liberal ekonomitü duyarlı tanığı oluvermiş. nin kuralları gereği kapabir yıl boyunca 12 küçük öğrencisine, Fransızcanıp durmuyor mu? O dağ kamerasını yı iyi okuyup doğru yazmayı, Alköyünün bir düzine öğyerleştirmiş. O mancayı anlayıp konuşmayı ya da rencisi, artık minibüsle giküçük ama hayat hesap yapmayı öğretmenin ötesindecekleri en yakın yayla de, onları demokratik bir toplumun okulunda daha “çağdaş” dolu mekânın sorumlu ve özgür mimarları olmabir eğitim ortamı bulmagörünmeyen ya hazırlayan 41 yıllık deneyimli yacak mı? gözlemcisi olmuş. öğretmen, yerel gerçekleri de göz İsviçre’nin okulsuz dağ köylerindeki çocukları cehaletten kurtarmak için yeni pedagojik yöntemler geliştiren Johann Heinrich Pestalozzi’yi (17461827) anımsamamak elde değil. Yüzyıllar önce o dağlara umut getiren, Türkiye’de 1940’larda yaşama geçirilen Köy Enstitüleri’nin de esin kaynaklarından biri olan Pestalozzi, günümüzdeki eğitim politikaları konusunda neler düşünürdü acaba? önünde tutan çokboyutlu bir yaklaşımla, Bu soruya yanıt bulmak zor ama, farklı, özgün bir pedagoji uygulamaktadır. Pestalozzi’nin, Locarno’da verilen çokboEğitme ve öğretme görevini, zaman zaman yutlu sinema eğitimini alkışlayacağı rahatbilge bir dede tavrıyla onlara kucak açan; lıkla ileri sürülebilir. Sinemanın dünüybir baba gibi şefkat gösteren; kardeşçe pay le bugününün birbirini sorgulayabildiği bu laşan ya da arkadaşça davranan içten bir doğurgan ortamda ciddi ciddi düşünmek de doğallıkla yerine getirmektedir... mümkün, pembe düşler kurmak da... Sevecen ve dikkatli kamerasıyla bu aiAyrıca, birçok ünlü oyuncuyla tanışıp lenin doğal bir bireyi oluveren Yves Yeronlara sorular yönetmek de mümkün. Pisin, okul dışı gezilere de katılır, heyecanazza Grande’de konuk edildikten sonra larına ortak olur... Ve sonunda, gerçek bir sinema dersleri verenlerin listesi oldukça ileri demokrasi örneği olan İsviçre’dedoyurucu: Christopher Lee’den sonra, ki yaygın yerel halkoylamalarından biri, Victoria Abril, Jacqueline Bisset, Faye DerrièrePertuis ilkokulunun geleceğini be Dunaway ve Anna Karina da festivalin lirler. Okulun kapanmaması için oy kullakonukları arasındalar. MEHMET BASUTÇU Antik zeytinyağı üretim merkezi arkeolog bekliyor 1910’da keşfedilmişti Kültür Servisi Antalya kent merkezinde 1910 yılında Avrupalı arkeologlarca bulunan ancak henüz arkeolojik kazı çalışması yapılmayan Varsak Mahallesi’ndeki Lyrboton Kome yerleşiminin, bölgenin antik çağdaki en önemli zeytinyağı üretim merkezi olduğu bildirildi. Konuya ilişkin AA’ya açıklamalarda bulunan Akdeniz Üniversitesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Nevzat Çevik, bölgede kendisinin 16 yıl önce yaptığı bilimsel yüzey araştırmaları dışında herhangi bir kazı ve restorasyon yapılmadığını belirtti. Burada bulunan yazıtlardan merkezin tarihçesinin MÖ 1. yüzyıla dayandığını söyleyen Çevik, kalıntıların Roma ve Bizans dönemlerine ait gibi görünse de Lyrboton Kome yerleşiminin Helenistik dönem karakterli olduğunu kaydetti. Nevzat Çevik bölgede ayrıca onlarca zeytinyağı işliği ve sarnıcı, 80’in üzerinde mezar, konut, hamam ile 3 de kilise tespit ettiklerini vurguladı. Sanat hırsızlığı yargı önünde Hollanda’dan çalınan 7 sanat yapıtına 100200 milyon Avro arasında değer biçiliyor lo Picasso’nun Kültür Servi“Soytarı Başı”, si Hollanda’daClaude Monet’nin ki bir müzeden 7 sa“Waterloo Köpnat yapıtını çalmakrüsü” ve “Chala suçlanan 6 Rumen ring Cross KöpBükreş’te yargılarüsü”, Henri nacak. Aralarında PiMatisse’in “Okucasso, Gauguin ve yan Beyazlı ve Monet’nin başyapıtSarılı Kız”, Paul larının da bulunduGauguin’nin “Açık ğu tablolar 2012 yılıPencerenin Önünnın Ekim ayında Rotdeki Kız”, Meye terdam’daki Kunsde Haan’ın “Otothal Müzesi’nden üç portre”, Lucien dakika gibi çok kıFreud’un “Gözlesa bir süre için çalınri Kapalı Kadın” mıştı. Bu yılın başlaadlı yapıtlarına 100 rında, hırsızların izi milyon200 milyon Romanya’ya kadar Avro arasında desürülmüştü. Pablo Picasso’nun “Soytarı Başı” ğer biçiliyor. Bu arada, tablolarSöz konusu hıradlı yapıtı. dan bazılarının, suçsızlığın, 1991 yılınlanan kişilerden bida Amsterdam’dau Hırsızlıkla suçlanan Rumenler rinin annesi taraki Van Gogh fından yakılmış olMüzesi’nden 20 yaBükreş’te yargı önüne çıkıyor. masından korkulupıtın çalınmasından Aralarında Picasso, Monet, Matisse yor. Ünlü tablolarbu yana Hollanve Gauguin’in yapıtlarının da dan arta kalan boda’daki en büyük bulunduğu 7 yapıttan bazılarının ya, tuval ve çivi parsanat hırsızlığı olçaları, hırsızlık oladuğu belirtiliyor. yakıldığı sanılıyor. Tabloların Rotyının beyni olduğu terdam’daki müzeileri sürülen Radu den çalınmasından Dogaru’nun annesi Olga Dogaru’nun mutfağındaki ocak birkaç ay sonra, Romanya’daki Ulusal Sanat Müzesi’nin uzmanlarından Mata bulunmuştu. Ancak uzmanlar, ocakta bulunan yanık riana Dragu’dan bir dostu, satın almaparçaların çalınan 7 resme ait olup olma yı planladığı bazı sanat yapıtlarını incelemesini istemiş. Dragu da çalıntı yapıtdığı konusunda bugüne kadar kesin bir larla karşı karşıya olduğunu fark ederek açıklama yapmadı. savcılığa haber vermişti. Rotterdam’daki müzeden çalınan Pab 1. ULUSLARARASI BOĞAZİÇİ FİLM FESTİVALİ 14 KASIM’DA BAŞLAYACAK n Kültür Servisi Turkcell Yıldızlı Geceler konserleri Sertab Erener ile devam edecek. Sertab Erener 15 Ağustos’ta Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi’nde konser verecek. Sertab Erener, gecede hem yeni albümünden hem de eski albümlerinden parçalar seslendirecek. Sertab Erener konseri Kısa filme büyük destek Kültür Servisi Televizyon ve Sinema Filmi Yapımcıları Derneği (TESİYAP) tarafından bu yıl ilk kez Uluslararası Boğaziçi Film Festivali düzenlenecek. Türkiye’de ve dünyada etik, estetik ve teknik bütünlüğe sahip sinema filmlerinin gelişmesine katkı sağlanması, genç yapımcı ve yönetmenlerin yeni filmler üretmesine maddi, manevi destek verilmesi, ülke sinemasının tanıtılması amacıyla gerçekleştirilecek festival 1430 Kasım tarihleri arasında yapılacak. Festival kapsamında kısa film yarışması ile “Bana Aileni Anlat” başlığı altında “çok kısa film” yarışması düzenlenecek. Çok kısa film yarışmasının başvuruları 16 Eylül’de sona eriyor. Etkinlik için hazırlıklar sürerken “Boğaziçi Film Festivali TESİYAP Yapım Destek Fonu”nun bu yılki sahipleri de belirlendi. Gelen başvurular içinden “senaryo, yönetmen görüşü, yönetmen özgeçmişi ve filmografisi, bütçe ile finans planı tutarlılığı, proje uygulama takvimi” kriterleri göz önünde bulundurularak 20 asil, 2 yedek kısa film projesi seçildi. 20 filmin her birine festival kurulunca 5 bin TL destek verilecek. Aralarından seçilen ve 12 Ağustos’ta duyurulacak film ise 50 bin TL’lik büyük ödülün sahibi olacak. Kazılarda Afrodit başı ANTALYA (AA) Gazipaşa’da bulunan Antiocheia Ad Cragum antik kentinde 2005 yılından bu yana sürdürülen kazı ve restorasyon çalışmalarında yeni bulgulara ulaşıldı. Türk ve Amerikalı bilim insanları ile öğrencilerin yer aldığı 73 kişilik ekibin, Nebraska Üniversitesi’nden Prof. Dr. Michael Hoff başkanlığında yürüttüğü çalışmalarda Afrodit heykel başına rastlandı. Prof. Dr. Hoff, hamam içerisinde bulunan heykel başının MS 2. yüzyıl sonları ile 3. yüzyıl başlarına ait olabileceğini, heykelin, MÖ 4. yüzyılda yapılan Afrodit heykelinin kopyası olduğunu düşündüklerini dile getirdi. ANTALYA GAZİPAŞA ANTIOCHEIA AD CRAGUM ANTİK KENTİ DÜZELTME Gazetemizin dünkü (13.8.2013) sayısında, 15. sayfada yer alan haberde, geçen gün yitirdiğimiz piyanist ve eğitimci Ayla Saydam’ın adı, başlıkta “Ayda Saydam” olarak çıkmıştır. Bu hatadan dolayı ailesinden, müzikseverlerden ve tüm okurlarımızdan özür dileriz.