Katalog

9 TEMMUZ 2013 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Tepki koyan tek siyasetçi Ecevit’ti... Durumu Adana’da öğrendi ve koltuğunu Şeref Bakşık’a bıraktı... Süleyman Demirel şapkasını alıp çoktan gitmiş, Erbakan sesini soluğunu kesmişti... Sağcılar, derin milliyetçiler “komünistler Moskova’ya” diyenler çok mutluydu... Sağcılara, milliyetçilere dokunulmuyor, olan yine bu ülkenin gençlerine, demokratlarına, daha açıkçası 68 kuşağına oluyordu... HHH Deniz’lerin idamı, Kızıldere katliamı... Kimileri darbelere hep alkış tutmuştur, bakmayın şimdi öyle atıp tutmalarına. Çünkü darbeler dönemi bitti Türkiye’de. Halk uyandı, gençler bilinçlendi. Gezi Direnişi dalga dalga Türkiye’ye yayıldığında darbe isteyen falan yoktu. Açıktı istenilen: “Ağacıma, doğama, özel hayatıma, özgürlüğüme dokunma!” Kendini bilmez birkaç aymaz ya da kışkırtıcı çıkmış olabilir... Hâlâ bu ülkede darbeseverler, “asker gelsin bizi kurtarsın” diye heveslenenler olduğunu elbet biliyoruz. Kaç kişiler, o önemli! HHH 12 Mart darbesi Bülent Ecevit’in CHP’sine, 12 Eylül darbesi ise Turgut Özal’ın ANAP’ına ve Necdet Calp’in HP’sine yaradı. Özal tek başına iktidar oldu! 12 Eylül, solcuları, sosyalistleri, devrimcileri, emekçileri, aydınları, yurtseverleri silindir gibi ezip geçti. Bugünün gençleri acaba darbecilerin kurdurduğu, emekli General Turgut Sunalp’in MDP’sini anımsıyor mu? DYP, ANAP ve DSP nerelerde? Adları var elbet! Seçmeni bir yerlere mi saklandı? Çoğunluk AKP’ye, biraz da MHP’ye ve CHP’ye... Mısır’da Mursi’nin ordu tarafından devrilmesi bir darbedir! Her darbe mağdurları güçlendirir! Bugün Kahire’de tankların üzerinden zafer ve devrim çığlıkları atanlar yarın ne yaparlar bilinmez... Hele hele Ortadoğu’nun koşulları; Suudi Arabistan, Katar, ABD’ye kul köle olanlar... Biliyorum anlatacak çok şey var daha... Bir başka güne kalsın! İTÜ’ye saldırı İstanbul Haber Servisi İstanbul Teknik Üniversitesi’nin (İTÜ) mezuniyet töreninde, stadyuma inen yaklaşık 100 kişilik grup, öğrenci ve velilere taş atarak saldırdı. İTÜ’nün Maslak Kampusu’nda dün akşam saatlerinde gerçekleştirilen mezuniyet töreni sırasında yaklaşık 100 kişilik bir grup, “Recep Tayyip Erdoğan”ın fotoğrafının bulunduğu bir pankart açarak taşlarla stadyumdakilere saldırdı. Öğrencilerin tepkisi üzerine saldırganlar stadyumdan uzaklaştırılırken saldırganların AKP’nin ilçe teşkilatlarından geldikleri iddia edildi. Öte yandan mezuniyet töreninde İTÜ Rektörü Mehmet Karaca konuşma yaparken, tüm mezunlar sırtlarını rektöre dönüp ıslık ve sloganlarla protesto gösterisi gerçekleştirdi. Bu sırada tüm stadyum “Rektör istifa” sloganlarıyla inledi. Kampusa akşam saatlerinde polis ve TOMA sokulması nedeniyle de öğrenciler sosyal medya üzerinden rektöre tepki gösterdi. Her Darbe, Mağdurları Güçlendirir... Darbe, devrim, demokrasi, özgürlük, barış, kardeşlik... Bu kavramlar nedir? Ortadoğu’da ve Kuzey Afrika’da yaşananlar, işgaller; tankla ve bombalarla sivillerin öldürülmesi ve ardından bizim ve dünya medyasının yayınları... Hani ABD Irak’ı işgal ederken, çocuklar, kadınlar, gençler, yaşlılar ölürken bizim dindar ve liberal kardeşlerimiz ne diyordu: “Irak’a demokrasi gelecek!” Kimileri hızını alamamış emperyalist güçlerin Irak’ı işgalini “devrim” olarak nitelemişti. Bilmem bugün o görüntüleri anımsayan var mı? Sanki televizyonlarda bir savaş filmi izliyor gibiydik! Bağdat bombalanıyordu! Savaşı durdurmak için gerçek dindarlar Türkiye’den Irak’a gitmiş, bombaların durması için canlı kalkan olmuşlardı. HHH Baktılar ki iş ciddi, geriye döndüler! Türkiye az çok darbelerin devrim olmadığını bilir... Generaller tutucudur, sağcıdır! 12 Mart’ta ve 12 Eylül’de bunu yaşadık toplum olarak. Darbeden birkaç gün önce Necmettin Erbakan’ın Konya mitinginde on binler vardı... 12 Eylül darbesi yapıldı ve Kenan Evren ile arkadaşları soluğu Konya’da aldı. Konya ayağa kalkmıştı! On binler darbeci generalleri bağrına bastı... Benim baştan beri söylediğim şudur: Darbenin iyisi yoktur... En kötü sivil demokratik yönetim en iyi askeri darbeden iyidir. Darbe can yakar! Darbeciler acımasızdır! HHH Darbelere karşı çıkan siyasetçiler, ilk seçimde iktidara gelir... Gelmese bile oylarını artırır! 12 Mart muhtırası bir darbeydi... Kurucu meclisi yoktu ama Meclis’te kendileri gibi düşünen, “vatan elden gidiyor, komünistler geliyor, 9 Martçılar iktidarı ele geçirecek” diyen siyasetçiler nizamiye kapısında bekliyordu. 9 Mart olmadı yerine 12 Mart geldi ve cadı avı başladı... Gezi Parkı sadece 5 saat açık kaldı. Polisin sert müdahalesinde onlarca kişi yaralandı Dayanışmaya gözaltı ÖZLEM GÜVEMLİ / ALİ AÇAR İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İBB Başkanı Kadir Topbaş ve İl Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın tarafından uzun bir aradan sonra dün öğlen yeniden halkın kullanımına açılan Taksim Gezi Parkı, Taksim Dayanışması’nın forum çağrısı üzerine akşam yeniden yurttaşların kullanımına kapatıldı. Akşam saat 18.00 sıralarında parka giren çevik kuvvet polisleri, parkta oturanları biber gazı ve kalkanlarla dışarı çıkarırken, meydanda toplanan gruplara ise biber gazı, tazyikli su ve plastik mermi ile müdahale edildi. Öte yandan Taksim’de cumartesi günü yaşanan eli palalı saldırganların ardından, kimliği belirsiz bir kişi de havaya 4 el ateş açtı. Vali Mutlu, İBB Başkanı Topbaş, Emniyet Müdürü Çapkın ve diğer yetkililer, dün 13.40’ta parka geldi. Basın ordusuyla birlikte parkı dolaşan heyet uygun gördüğü alanlarda durarak kameralara poz verdi. Mutlu, Gezi Parkı’nda yapılacak forumların izin alınmadığı için hukuka aykırı olduğunu belirterek “Parklar forum alanı değildir” dedi. Mutlu, toplanma çağrıları yapan Taksim Dayanışması’nın da suç işlediğini söyledi. Vali, idari mahkemenin kararının da Gezi Parkı ile ilgili olmadığını savundu. Mutlu, gazetecilerin sorularını yanıtlarken parkın merdivenlerinde bekleyen gruptan “Her yer Taksim, her yer direniş” sloganları ve yuhalama sesleri yükseldi. Mutlu’nun yaptığı açıklamadan yaklaşık 5 saat sonra Gezi Parkı halkın kullanımına yeniden kapatıldı. Taksim Dayanışması’nın saat 19.00’da forum düzenleme kararı almasının ardından Vali Mutlu’nun talimatıyla polis yeniden parka girdi. Yurttaşların tepki göstermesi üzerine polis kalkan ve biber gazı ile parkta bulunanları dışarı çıkardı. Polisin Gezi Parkı’nı boşaltmasının ardından Taksim Meydanı’nda bulunan Taksim Dayanışması’ndan bir grup parka gitmek istedi. Slogan atan gruba polis biber gazı, tazyikli su ve plastik mermi ile müdahale etti. Polisin müdahalesi ile aralarında Taksim Dayanışması bileşenlerinden İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Ali Çekezoğlu, TTB Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Demirdizen, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi yöneticisi Mücella Yapıcı ve kızı Cansu Yapıcı, Şehir Plancıları Odası Genel Sekreteri Akif Burak Atlar, Makine Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Başkanvekili Süleyman Solmaz, Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Beyza Metin, TKP MK üyesi Erkan Baş’ın da aralarında olduğu çok sayıda kişi gözaltına alındı. İstiklal Caddesi ve ara sokaklara kaçan yurttaşlar da polise taş ve soda şişesi ile karşılık verdi. Bazı sokaklarda kurulan barikatlar da ateşe verildi. Göstericilerin İstiklal Caddesi’ne doğru kaçması üzerine biber gazı kullanan polislerin attığı gaz kapsüllerinden biri İngiltere’nin İstanbul Başkonsolosluğu’nun bahçesine düştü. Bu arada Tarlabaşı’na doğru kaçan göstericilerle, esnaf arasında yaşanan kavga sırasında polisin attığı biber gazı kapsülünün başına isabet etmesi sonucu 17 yaşındaki Mustafa Ali Tombul ağır yaralandı. Acilen ameliyata alınan Tombul’un beyin kanaması geçirdiği ve durumunun ciddi olduğu bildirildi. Gazdan etkilenen bir bebek ve iki çocuk da hastaneye kaldırıldı. Cumartesi gecesi Talimhane bölgesinde göstericilere yönelik palalı saldırıdan sonra dün de İstiklal Caddesi’ni kesen İmam Adnan Sokak’ta silahlı bir şahıs “yettiniz ulan” diyerek 4 el havaya ateş açtı. Vali Mutlu, bu kişinin gözaltına alındığını açıklarken polisler olay yerinde kovanları toplayarak kendilerine veren bir kişiyi de gözaltına aldı. olmaları şaşırtıcı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Bakanlar Kurulu toplantısının ardından gazetecierin sorularını yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Gezi Parkı eylemleri ile ilgili soruya “Bakanlar Kurulu’nda görüşülmedi. Görüşülmeye değer bir konu da değil” yanıtını verdi. Arınç, eli sopalı ve satırlı şahısların mahkeme tarafından serbest bırakılmasını şaşırtıcı bulduğunu belirterek “Savcıların ve hakimlerin yaptıkları işlemler verdikleri kararlardan dolayı herkesin alabildiğine eleştirdiği Türkiye’deyiz. Elinde satırla sağa sola hücum eden bir kişi neden serbest bırakılmıştır, adli kontrol uygulaması niçin öngörülmemiştir derseniz bunu hakime sormak lazım” dedi. Arınç: Serbest İstanbul Haber Servisi Gezi eylemlerisırasında geçen cumartesi günü gözaltına alınan 59 kişi dün adliyeye sevk edildi. 51 kişi serbest bırakılırken 8 kişi tutuklanmaları istemiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkeme 8 kişiyi tutuklayarak cezaevine gönderdi. Tutuklananlardan birinin Taksim Meydanı’nda bayrak satıcısı olduğu öğrenildi. Savcılığın ifade sırasında göstericilere “Eylemelere neden katıldın” yönünde sorular yönelttiği belirtildi. İstanbul’da 8 kişi daha tutuklandı İzmir’de 15 kişi adliyeye sevk edildi İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Gezi Parkı Direnişi sırasında halkı kışkırttıkları ve kamu mallarına zarar verdikleri iddiasıyla İzmir merkezli operasyonda gözaltına alınan 15 kişi, dün adliyeye gönderildi. Ege ve Dokuz Eylül üniversitelerinde öğrenim gören 9 kişinin de aralarında olduğu zanlılar, DHKPC, Türkiye Komünist İşçi Partisi ve Marksist Leninist Silahlı Propaganda Birliği örgütlerine üye olmakla da suçlanmıştı. SARISÜLÜK SORUŞTURMASINDA TANIKLAR KONUŞTU ‘Polisin kaçmasına Dayanışma’ya gözaltı fırsat vardı’ ALİCAN ULUDAĞ Galatasaray’dan Gezi’ye iftar sofrası İstanbul Haber Servisi Gezi Parkı’nın yıkılmaması için en ön saflarda yer alarak mücadele eden Devrimci Müslümanlar ve AntiKapitalist Müslümanlar, yurttaşları, ramazanın ilk gününde Galatasaray Lisesi’nden Gezi Parkı’na kadar iftar sofrası kurarak birlikte oruç açmaya çağırdı. Öte yandan Başbakan Tayyip Erdoğan, Twitter’dan kişilik haklarına saldırıda bulunduğu gerekçesiyle, Antikapitalist Müslümanlar grubunun lideri yazar İhsan Eliaçık’a 50 bin liralık tazminat davası açtı. 17 yaşında ağır yaralı İZLENİM / ARİF KIZILYALIN Havaya ateş açtığı öne sürülen beyaz gömlekli kişi . This is TOMA, Big Problem! “Açıldı”, “Açılıyor”, “Açılacak” derken dün öğleden sonra İstanbulluları ağırlamaya başlayan Gezi Parkı, polisin nedensiz “müdahalesi” sonrası yeniden “yasak bölge” ilan edildi. Aslında dünkü açılış sembolikti. Her ne kadar İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu saat 15.00 sularında “Halkımızı bekliyoruz” dese de Taksim’de konuşlanan çok sayıda TOMA, Akrep ve binlerce Çevik Kuvvet polisi olası bir “orantısız güç kullanımının” sinyallerini vermişti. Ve saat 19.00’daki platform buluşması ile Gezi forumuna yarım saat kala düğmeye basıldı. Polisin biber gazı sıkarak parktakileri kovalamasına kimse bir anlam veremedi. Çünkü o saatlerde parkın içinde sadece kitap okuyan, banklarda dinlenen, çoğunluğunu genç 150 200 kişi vardı. Üstelik anons yapılmadan sıkılan biber gazları, yaşlı, çocuk ve astım hastaları için de büyük bir tehlike oluşturmuştu... Sonrası.. Gaz bombası, biber gazı ve plastik mermiler havada uçuştu. Taksim Platformu’nun önde gelen isimleri, “nokta atışla” gözaltına alınırken gazeteciler tartaklandı. Uluslararası haber ajanslarının foto muhabirlerinin neredeyse yaka paça yere serilmesi, kameralara vurulan kalkanlar dikkatlerden kaçmadı. Çevik Kuvvet Timlerinin İçişleri Bakanı’nın emrine karşın kask numaraları boyanmıştı. Ara sokaklarda yeni yeni türeyen “palalı” gençlik de eylemciler ve halk için büyük tehlikeydi. Bir kendini bilmezin havaya silah sıkarak ortadan kaybolması, “Kimin adamı?” sorusunu gündeme getirdi. Turistler ise gerçek anlamda arada kaldı dün akşam saatlerinde. Korku ile “Exit way” (Çıkış yolu) diye bağıran turistler de vardı, TOMA’nın fotoğrafnı çekip Türklere, “Bu ne” diye soru soranlar da. Elbette “tarzanca bilen” Taksim esnafının TOMA’yı anlatımı da gecenin esprisi oldu: “This is TOMA, Big Problem” (Bu TOMA, büyük problem) Havaya ate açtı sında bir polis memuru ileriye çıktı ve göstericilere doğru koştu. Bir ANKARA Gezi eyleminde göstericiye tekme attı. Bu gösteEthem Sarısülük’ün polis tara ricinin biraz gerisinde duran 10fından başından vurularak öldü 15 kişilik gösterici grubu slogan rülmesine ilişkin soruşturmada 1’i atıyordu. Polis memuru silahını polis 4 kişi tanık olarak ifade ver çekti. Biraz geride duran gruba di. Sarısülük ailesinin talebi üze silahını yönelterek ateş etmeye rine dinlenen üç tabaşladı. Silahınığın ifadesi, şüpnı doğruca gösheli polis Ahmet tericilere yöneltti Şahbaz’ın “Gösteve göstericilerin ricilerin arasında üzerine ateş etti. Olay günü çevik kuvvet po Sonra arkadaşlakaldım, linç edilmekten korktum” lisi olarak görev yapan Mah rının yanına dönEmre Göçer de savcılık savunmasını çürüt mut dü. Ateş eden potarafından tanık olarak dintü. Tanıklar, şüp lendi. Göçer, “Olay sırasın lis memurunun heli polisin çekil da herkeste korku ve panik arkadaşlarının mekte olan çevik vardı. Ben de göstericilerin yanından ayrıkuvvet polisleri beni öldüreceklerini sandım. lıp göstericilearasından göste Parktan çıktım. Olayın he re doğru ilerleve duyduğum korku ricilere doğru ile yecanı nedeniyle silah sesi işitme mesine bir ne ri hamle yaptığını, dim. Ethem’in yaralandığı den yoktu. Zabirine tekme attı nı da fark etmedim. Yaralan ten polis çekiliğını ve daha sonra ma olayını da basından duy yordu. Diğer posilahını çekerek üç dum. Ahmet Şahbaz’ın ateş lislerle birlikte o el ateş ettiğini kay ettiğini de görmedim” dedi. da çekilip gidebidetti. Dün dinlenen lirdi. Hatta göstanıkların ifadelerin özetle şöyle: tericiye tekme attıktan sonra biTanık S.D: Benim bulunduğum le kaçmasına fırsat vardı. Silah yerin 10 metre ilerisinde 2030 çekmesi ve ateş etmesi için bir kişilik bir gösterici grubu vardı. neden yoktu. Bunların biraz ilerisinde de çeTanık C.Ç: Taksi durağının kilmekte olan çevik kuvvet po sağından bir polis ileriye doğru lisleri vardı. Bu polislerden bi çıktı. Hızla göstericinin üzerine risi ileri hamle yaptı. Yere düş yürüdü ve bu göstericiye tekme müş olan bir göstericiye tekme attı. Tekmeyi yiyen gösterici yere attı. Daha sonra tabancasını çe düştü. Bu sırada Ethem’in hemen kip ateş etmeye başladı. 34 el arkasındaydım. 34 el silah sesi ateş etti. Sonra geri dönüp kaçtı. duydum. Seri halde atıldı. Kimin Tanık D.G: Birden grubun ara silahla ateş ettiğini görmedim. Fotoğraflar: VEDAT ARIK / AJANSLAR Polisten bildik ifade