Katalog

8 MAYIS 2013 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA “Kaç oldu Hüseyin?..” “4980...” H Akil adamları kovalayanların sayısı bu... Oturmuş saymış, Başbakan’sın ne de olsa... “Türkiye genelinde tam 4980 kişi, hepsi elimizde, isimlerine varıncaya kadar” diyerek televizyondan açıkladı... H “Şu an kaçta Hüseyin?..” “4970...” “İnişte...” “Polis altısını götürdü, onları düştük... Orhan Gencebay’ın ‘hepimiz kardeşiz’ konuşmasını dinleyen birisi fenalık geçirdi, düşelim...” “Azalıyor tabii...” “Birisini hastaneye kaldırdılar...” “O da mı Orhan Gencebay’ı dinledi?..” “Hayır Sayın Başbakanım... Kezban Hatemi yanlışlıkla üzerine oturdu...” “Etti kaç?..” “4970 buçuk...” HABERLER Kafasına darbe alarak komaya giren kaç kişiydi?.. H Ama akil adamları protesto edenlerin sayısı... Ezberde... Aslında “4980 kişi isim isim elimizde” demesi boşuna değil. H Tam bir faşist yöntem... Tehdit... Baskı... Sindirme... Korku... Ki duyanlar korkup akil insanları kovalamaya gitmesinler... H Ama aynı zamanda kendi korkusu... Faşizmi korku salmaya yönlendiren, kendi korkusudur... H “Hüseyin kaç?..” Oysa kendi yaptırdığı ankete baksa... Akil insanları saçma bulanların sayısı: 30 milyon... 5 Benim için Cumhuriyet hep okul oldu ve okul olarak kalacak. Bu gemi Orhan Erinç’in kaptanlığında yol alacak! HHH Cumhuriyet bugün 89 yaşında... Zor günlerden geçiyoruz! Çağdaş insan, düşmanlığın kaynağını, kökenini, gerçekçesini, nedenlerini araştırıp bulan, kör güdülerine ve önyargılarına benliğini kaptırmayan kişidir. Bunu çok iyi anlatmıştır İlhan Selçuk: “Düşmanlığın kölesi olan ilkelleşir!” Cumhuriyet düşmanlığın kölesi değil, demokrasiyi, özgürlükleri, insan haklarını savunan bir gazetedir. Her Kürt yurttaşımızı potansiyel terörist olarak görmez! Cumhuriyet sürekli uyarıyor, göstere göstere insanın içini ürperten manşetler atarak... Çizgisini anlatmama gerek yok! Siyasi bir partinin organı falan da değil! Onun için Cumhuriyet, topluma düşmanlık tohumları serpmez haberlerinde... Ayrımcılık yapmaz... Yazarları da aynı sağduyuyu taşır! Derin milliyetçi diye yaftalamak isteyenlerin alnını karışlarım... HHH Cumhuriyet tarihini yazmayı düşünmedim... Biliniyor zaten! Son yıllarda yaşananları, faili meçhulleri nasıl unuttuysak Cumhuriyet yazarlarının neden öldürüldüğünü de unuttuk. Unutturdular! Hizbullah’ı açığa çıkaran Cumhuriyet değil miydi? 16 Şubat 1993 ve yanılmıyorsam, birinci sayfadan manşet: “Hizbullah’tan itiraf!” Örgüt liderlerinden Şehmuz, Batman’da Aydın Engin’e şöyle demiş: “TC’den ve PKK’den çok kişiyi cezalandırdık... Turan Dursun’u, Bahriye Üçok’u, Musa Anter’i cezalandırdığımız doğrudur.” Aydın Engin’in dizisi yayımlanırken 17 Şubat 1993’te Eşref Bitlis’in uçağının düşmesi beni hâlâ düşündürür. O yıllarda doğan Kürt çocukları bugün 1920 yaşlarında... Anımsarlar mı, anımsamazlar! Cumhuriyet okurlar mı, okumazlar! Çağdaş insan, düşmanlığın nedenlerini bulan, kör güdülerine ve önyargılarına benliğine kaptırmayan kişidir. Köle olan ilkelleşir, demişti İlhan Selçuk! Anadolu’da ne Türk, ne Kürt, ne de Laz, Çerkez ilkelleşmeli... Onun için Cumhuriyet, aydınlanmanın güneşidir! Aklievvel... “Buçuk hangisi?..” “CHP’li... Biraz gözüküyor, biraz gözükmüyor...” H Sorun mesela Başbakan’a: Sokakta yaşayan çocuk sayısı kaç?.. Aileler kaç çocuğu bakamayıp kapıya bıraktılar?.. Kaç kadın öldürüldü?.. Hapishanelerde tutuklu üniversiteli öğrenci sayısı ne kadar?.. Polis gazından hastaneye kaldırılanların sayısı?.. Biz Aydınlanmanın Güneşiyiz... Bugün Cumhuriyet’in kuruluşunun 89. yılı... Zaman bir ırmak gibi akıp gidiyor işte! Kaç arkadaşımızı yitirdik, 70’li yılların sonunda ve 90’lı yıllarda? Bu süreç az buz değildir! Oluk oluk kan aktı! Dünya küreselleşti, Sovyetler Birliği dağıldı, iki Almanya birleşti, Yugoslavya parçalandı... Tüm bunlar başdöndürücü bir hızla oldu! Terör ivme kazandı! Tırmandıkça tırmandı! Hiç beklenmedik bir anda Irak’ı vurdu... Şahinler ayağa kalktı: “Irak’a demokrasi geliyor!” HHH Şöyle aklıma bir dizi Cumhuriyet yazarı geldi, yitirdiğimiz... Kör terörün alçakça vurduğu yazarlarımız! Cavit Orhan Tütengil... Muammer Aksoy... Bahriye Üçok... Uğur Mumcu... Onat Kutlar... Cumhuriyet gazetesi olarak mücadeleden yılmadık, demokrasi ve özgürlüklerden, insan haklarından yana tavır aldık. Hiçbir siyasal iktidarın sözcüsü olmadık. Laik demokratik Cumhuriyetten yanaydık! Devrimlerin bekçisiydik! Din, dil, ırk, mezhep ayrımcılığı yapmadık! 1990’lı yılların ortalarında Türkiye kan gölüne döndüğünde Türk Hizbullahı’nı ortaya çıkaran bizdik. Aydın Engin Güneydoğu’da 15 gün kaldı ve harika bir röportaj çıkardı... Kimse “gık” diyemedi! HHH Tarihsel sürecin önemli bir kısmını Cumhuriyet Gazetesi’nde geçirdim... Kimisi zor kimisi acılı yıllardı. İnsanlığın serüveninde gazeteciler, şairler, yazarlar aynı teknenin hamurunda kimi zaman farkına bile varmadan yoğrulurlar. Kimi zaman Hayyam’dan, kimi zaman Balzac’tan, kimi zaman bir siyasetçiden, şairden sezgisel bir eğilim içinde bulurlar kendilerini... Ben, bunu çok genç yaşta röportajcılığa başladığım için inanın şimdilerde anladım. Yazıya yüklenen sözcüklerin derinliklerinde Oktay Akbal’dan da etkilendim, İlhan Selçuk’tan da... Erdoğan, PKK’nin çekilme tarihi ve haritasıyla ilgilenmediğini söyledi ‘Silahsız olacak’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, PKK’nin Kandil’deki bir numarası Murat Karayılan’ın “silahlı” olarak ilan ettiği çekilmeye saatler kala, yine “çekilme silahsız olacak” açıklaması yaptı. Erdoğan, partisinin grup toplantısının ardından PKK’lilerin yarın başlayacak Türkiye dışına çekilmeleriyle ilgili soruları yanıtladı. Erdoğan, 8 Mayıs tarihini önemsemediklerini, bu tarihleri ve haritaları medyanın dile getirdiğini belirterek şöyle konuştu: “Bu tür şeylerde yani harita belirlemek, yok şunu yapmak, u PKK’nin bugün ‘silahlarıyla’ çekilmeye başlaması beklenirken Erdoğan yine ‘silahsız çekilme’ dedi. Çekilme için tarih vermenin, harita belirlemenin yanlış olduğunu söyleyen Erdoğan, ‘’Bunun esasları sadece silahlar bırakılmak suretiyle terk etmektir. Kendileri zaten nasıl, nerelerden girdiyseler oralardan çıkmasıdır” dedi. onların tarih açıklaması filan bu tür şeyler de bana göre yanlış şeylerdir. Yani yapacaksanız bir şey zaten bunu tarihi açıklamaya şuna buna filan da gerek yok. Bunun esasları sadece silahlar bırakılmak suretiyle terk etmektir. Kendileri zaten nasıl, nerelerden girdiyseler oralardan çıkmasıdır” dedi. Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu ziyaret olup olmadığına iliş bunu yapmak filan, biz bir defa şu anda hükümet olarak devlet olarak bir şey ortaya koyduk. İlkemiz nedir bizim, bir defa silahlar bırakılmak suretiyle ülkemizi terk etmeleridir. Nereden terk ederler, nasıl terk ederler onlar onların bileceği bir şeydir.” Erdoğan, 1999’da çekilmenin engellenmesi nedeniyle tarihin gizli tutulup tutulmadığının sorulması üzerine de, “Farklı bir dönem, kin soruya, “Akşam söylediği sabahı tutmayan birisiyle artık daha bu tür şeyleri konuşmanın anlamı yok” yanıtını verdi. Erdoğan grup toplantısındaki konuşmasında ise şu mesajları verdi: sa süre içinde yaptığı onca U dönüşü sayesinde milletimiz tarafından çarkçıbaşı olarak vasıflandırıldı. MHP Genel Başkanı ise çarkçılık Bahçeli’nin maskesi: CHP Genel Başkanı kı konusunda sağ kulvardan, CHP Genel Başkanı’nı ciddi ciddi zorluyor. 1999 sürecini hatırlatarak MHP Genel Başkanı’nın maskesini düşürmeye devam edeceğiz. Bugün nasıl devletin istihbarat örgütü İmralı ile görüşüyorsa o gün de devletin kurumları İmralı ile görüşmüş ve bir sonuca ulaşmıştır. Esad’a Yezid benzetmesi: Banyas’taki manza ra en az Kerbela’daki kadar acıdır. Katiller de en az Yezid kadar alçaktır. İran’a Humeyni mesajı: Şimdi burada bir şey SÜRECE DESTEK ‘Emekli’ askerler Diyarbakır’a gidiyor DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Türk Silahlı Kuvvetleri’nden (TSK) çeşitli dönemlerde yargı kararı olmadan disiplin suçu gerekçesiyle emekli edilen askerler, Kürt sorununun çözümü için başlatılan çözüm sürecine destek vermek ve “Barış Köprüsünü Birlikte Kuralım Projesi” kapsamında Diyarbakır’a gidiyor. 3 gün sürecek temaslar için 10 Mayıs’ta Diyarbakır’a gideceklerini belirten Re’sen Emekliler Derneği Başkanı Servet Kahramaner, AKP ve BDP il başkanlıklarını ziyaret edip burada siyasilere görüş ve önerilerini aktaracaklarını belirtti. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ve Diyarbakır Valiliği’ni de ziyaret etmek istediklerini ifade eden Kahramaner şunları söyledi: “Diyarbakır’da vatandaşlarla da bir araya geleceğiz. Çözüm süreci ile ilgili görüş ve önerilerimizi onlara sunup onların görüşlerini alacağız. Bir sosyal sorumluluk projesi kapsamında biz çözüm sürecini destekliyoruz. Barış köprüsünü birlikte kurmak istiyoruz. Artık kan akmamasını ve annelerin ağlamamasını istediğimiz için sürece destek veriyoruz. Geziye, dernek yönetiminden 5 kişi katılacağız. 110 üyemiz var ama bizim gibi mağdur edilen binlerce kişi vardır. Biz başlatılan çözüm sürecine destek veriyoruz ve verdiğimiz destek kapsamında çalışmalarımızı sürdüreceğiz.” açıklıyorum; Hama, Humus katliamında imam Humeyni, “o katliamı yaptı” diye baba Esad’ı huzuruna kabul etmedi. Aylar sonra, neden sonra kabul etti. Peki şimdi aynı makamı devam ettirenlere de sesleniyorum; acaba daha ne kadar sizler bu katliama göz yumacaksınız? Suriye’nin gayrimeşru rejimine arka çıkan devletler, özellikle BM ve Güvenlik Konseyi, bu vebalin altından kalkamazlar. rı Esad’ın eline, gayrimeşru Suriye rejiminin eline altın tepsi üzerinde sunulan kozlardır, fırsatlardır. Golan tepeleri için bırakın bir damla kanı, bir damla ter dökmeyen Esad’ı, İsrail’in bu operasyonları dahi kurtaramaz. Önceki gün de ifade ettim; Banyas’taki çocukların arşı inleten feryadı, inşallah Esad’ın sonu olacak. İsrail, Esad’a altın tepsi sunuyor: İsrail saldırıla Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada CHP lideri Kılıçdaroğlu ve MHP lideri Bahçeli’ye yüklendi. Suriye konusunu da gündemine alan Erdoğan, Beşşar Esad’ı Yezid’e benzetti. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) PKK, ASKERİ HAREKETLİLİKTEN KAYGI DUYUYOR Kışanak’tan AKP hükümetine ‘çekilmede sorun yaşanmasın’ uyarısı ‘1999 gibi olmasın’ ‘Çaycıya ajanlık teklif ettiler’ BDP Eş Genel Başkanı Kışanak, BDP Genel Merkezi’nde çaycılık yapan bir kişiye Kamu Güvenliği Müsteşarlığı’nda çalıştığını söyleyen biri tarafından “ajanlık” teklif edildiğini, kabul etmeyince de baskı yapıldığını ileri sürdü. Kamu görevlisinin telefon numarasını açıklayan Kışanak, suç duyurusunda bulunduklarını söyledi. Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ise Kışanak’ın belge açıklamasını isteyerek “Hukuk devletlerinde böyle bir şey olamaz” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, PKK’lilerin sınır dışına çekilmeleri sürecinin “tek kişinin bile burnu kanamadan” ilerlemesi gerektiğini belirterek, “Herhangi bir askeri operasyondan doğrudan hükümeti sorumlu tutacağız” uyarısında bulundu. Kışanak, partisinin grup toplantısında kuşkulu asker ölümlerine dikkat çekerken, bu şekilde yaşamını yitiren askerlerin yüzde 90’ının “Kürt” olduğunu savundu. Bu durumun bile başlı başına “kuşku” nedeni olduğunu belirten Kışanak, bu tür davaların askeri mahkemeler yerine sivil mahkemelerde görülmesini istedi. 1 Mayıs’ta Taksim’de yaşananlara da değinen Kışanak, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’nun, olaylarda yaralanan 17 yaşındaki Dilan Alp’i “terör suçlusu” ilan etmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi. Kışanak, konuşmasında Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını da andı. PKK’nin bugünden itibaren sınır dışına çekilme sürecinin başlayacağını anımsatan Kışanak, geri çekilme süreci ile ilgili 1999’da iyi şeyler olmadığına dikkat çekti. Çekilmenin tek bir kişinin bile burnu kanamadan, sağlıklı ilerlemesi gerektiğini belirten Kışanak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hükümetin yaptığı açıklamalar doğrudan sorumluluk aldığını ortaya koyuyor. Hükümetin açıklamalarını teminat kabul ediyoruz. Askeri operasyondan doğrudan hükümeti sorumlu tutacağız. Yaşanabilecek olumsuzluğun sorumlusu hükümet, bakanlıklar, valilikler olacaktır. ‘Ya 1999’daki gibi çekilme sonrası Kürt sorunu unutulur mu’ diye soru kalıyor. Halkımızın kafasındaki soruları önemli. Silahların susması önemlidir. Ancak bu kendisi tek başına çözüm değildir. Yapılması gereken reformları gündemleştirmek, yasaları Meclis’in gündemine getirmek olacaktır. Meclis’te komisyon kuruldu, bu önemlidir.” Çekilme bugün resmen başlıyor Y u r t H a b e r l e u PKK militanlarının, engelleyici bir rol oynamaktadır. İnsanri Servisi Terör örgütü PKK lideri Ab Karayılan’ın talimatı sız hava araçlarının dullah Öcalan’ın si doğrultusunda bugünden sürekli keşif faaliyetinde bulunması geri lahlı mücadeleye son itibaren Türkiye’yi vermesi çağrısı ve terk etmeye başlaması çekilme sürecini geciktirmekte, yoğunMurat Karayılan’ın bekleniyor. Örgüt laşan askeri sevkıyat Kandil’de 25 Nisan’da yaptığı açıklamanın ar tarafından dün yapılan ve hareketlilik ise gedından PKK militanları açıklamada bölgede ri çekilme sürecini etkilemekbugünden itibaren Türartan askeri hareketin olumsuz le kalmayıp provokiye sınırlarından çerahatsızlık yarattığı kasyon ve çatışmakilecek. lara zemin sunmakÖrgütün ilk olarak belirtildi. tadır” denildi. Karadeniz bölgesinde BDP Genel Başkade faaliyet gösteren Dersim grubu çekilmeye başlayacak. PKK’liler nı Selahattin Demirtaş, çekilmegüvenlik güçleri ile karşılaşma nin 34 ay sürebileceğini belirtemak ve herhangi bir çatışmaya ne rek “Bölge halkında duyarlılık den olmamak için Türkiye’ye sız var. Aynı duyarlılık ve dikkadıkları sınır şeridini oluşturan ol tin devlet ve askeri yetkililerdukça sarp ve dağlık alanların ya de de olacağını tahmin ediyoruz” dedi. nı sıra derin vadileri kullanacak. BDP Grup Başkanvekili ve IğTerör örgütü PKK tarafından dün ANF’ye yapılan açıklamada, bölge dır Milletvekili Pervin Buldan da deki askeri hareketliliğin kaygı ve çekilmeyi “Tarihi bir aşama” olarici olduğu belirtildi. Açıklamada, rak nitelendirerek “En küçük bir “ateşkes sürecinin başlamasıyla operasyonda veya müdahalede birlikte Kuzey Kürdistan’da hız bu süreç bozulur. Tek bir insaverilen karakol ve baraj inşaat nımızın kılına zarar gelse bu ülları provokatif bir nitelik taşıyıp ke felakete gider” diye konuştu. ‘Tek kişinin burnu kanarsa...’ CHP ve MHP’nin Meclis’te kurulan “Çözüm süreci komisyonuna” katılmama kararını da değerlendiren Kışanak, bu iki partinin katılmalarını önemsediklerini ifade etti. CHP’nin komisyona üye vermeme tavrının “anlaşılır bir tutum olmadığını” savunan Kışanak, bu tutum nedeniyle CHP’ye oy veren kitlelerin ve halkın memnuniyetsiz olduğunu söyledi. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Antalya’da “MHP ağzıyla” konuştuğunu ileri süren Kışanak şöyle konuştu: “Bu ülkede milliyetçiliği kışkırtırsanız MHP’ye çalışmış olursunuz, dedik. Bugün çözüm süreci tartışılırken bunun ne kadar doğru olduğu ortaya çıktı.” MHP ağzı...