Katalog

SAYFA CUMHURİYET 16 MAYIS 2013 PERŞEMBE 12 Erdoğan Washington’da Ankara’nın Esad yönetiminin kimyasal silah kullandığına ilişkin savına destek bulmaya çalışacak BARKIN ŞIK / FIRAT KOZOK DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr Obama’ya GATA raporunu gösterecek Dış Haberler Servisi ABD’nin iki eski Ankara Büyükelçisi Morton Abramowitz ve Eric Edelman, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkanı Barak Obama ile yapacağı görüşme öncesi “Suriye için bir TürkAmerikan planı” çağrısı yaptılar. Neocon eski iki büyükelçi Wall Street Journal gazetesinde yayımladıkları ortak makalede, “ErdoğanObama buluşması, Esad sonrası dönemi şekillendirme şansını veriyor” görüşünü savunurken bu amaçla “bir TürkAmerikan planı gerektiğini” öne sürdüler. Liderlerin görüşmede “Özellikle Sayın Erdoğan’ın istediği uçuşa yasak bölge meselesine odaklanacakları” belirtilen Olmaz Olsun Yamyamlık Siyaseti Mahşer gününde Başbakan’a “Rabb’i” soracakmış: “(Banyas katliamında yaşamını yitiren) O bebekleri gördün de ey Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı, ne yaptın?” Siyaset damardan, artık hesap günü ağzıyla yapılır oldu... Mahşer gününde “Rabb’in”, en ince ayrıntısına kadar böyle kime, ne şekilde hitap edeceği, ne sorup sormayacağı üzerinden “dış politika” konuşuluyor! Dış politika çizgisi bunca teferruatıyla mahşer gününe taşınacaksa, Tanrı sadece tek taraflı biçimde seçici olmaz herhalde. Öldürdüğü hasmının ciğerini yiyen Suriyeli isyancının da hesabını sormaz mı dersiniz? “Ey Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı, ciğer yiyen isyancının görüntülerini izledin de ne yaptın?” diyerek misal! bir soru gelecek olursa ne yapacak, ne diyecektir Erdoğan? Örneğin “İnsanlık dışı bu canileri destursuz koruyup kollamaya yüreğin nasıl el verdi? Benim kutsal olan adım ve yüce İslam dini adına bu korkunç yamyamlığı nasıl hoşgördün?” derse ne olacak? Öyle ya! İsyancı Ömer El Faruk Tugayı’nın lideri Abu Sakkar’ın videolarını dünya izledi... Bir çukurda öldürdüğü Suriye ordusu mensubu bir askerin üzerine doğru eğilen Abu Sakkar; elinde bıçakla kurbanın ciğerini deşiyor. Hayvanın sakatatını çıkarıp atan usta bir kasabın uzmanlığıyla tıpkı… Kesip biçme işinde büyük deneyim sahibi olduğu izlenimi veren hareketlerle hasmının göğsünü oyan Sakkar, çıkardığı kanlı organı sonra gururla kameraya gösteriyor. Bu sırada arka plandan “tekbir” sesleri yükseliyor. “Allahüekber” nidalarıyla kendinden geçen canavar isyancı, öldürdüğü insanın göğsünden çıkardığı ciğere bunun üzerine dişini geçiriyor. “Google”dan bakın. Bu tüyler ürpertici görüntülerin sergilendiği tüm yabancı videolar ve haberlerin altında yer alan okur/izleyici yorumlarında “İslamın vahşet adına nasıl bunca fütursuzca kullanılabildiği” sorgulanıyor. Tekbirle ciğer yeme videosunun, yerküre üzerinde İslamın imajına verdiği hasar, en az 11 Eylül’ün verdiği hasar kadardır… Madem Başbakanımız Suriye’de olup bitenlerden kendisini mahşer gününde hesap verecek denli sorumlu hissediyor; bu barbarlıklara nasıl böyle umursamazlıkla baş çevirebiliyor? Yamyamlıkları nasıl görmezden geliyor? “Katledilen bebeklerin görüntüsü, ömrümün kalanında gözümün önünden gitmeyecek” diyor Erdoğan: “Eğer ben sesimi yükseltmeyeceksem olmaz olsun böyle siyaset. Olmaz olsun böyle bir dış politika!” Ciğer yiyen Abu Sakkar videosu karşısında ben de tam bunu dedim: “Olmaz olsun böyle siyaset! Olmaz olsun bu canilere kol kanat geren dış politika!” Sade ben değil, dünya aynı laneti okuyor ve aynı soruyu soruyor: “Diktatör Esad’ı devirip Suriye’ye demokrasi getirecek olan ekipler bunlar, bu yamyamlar mı?” Biz bu yamyamlara bir de yardım ediyoruz. Asıl adı Halid el Hamad olan ciğer yiyici Abu Sakkar’ın liderliğindeki Ömer El Faruk Tugayı, ÖSO bünyesinden boy vermiş olan bir milis kuvveti. Karargâhı sınırlarımızın içinde bulunan Özgür Suriye Ordusu’nun bağrından çıkan bu adamlar, Suriye’de şimdi yamyamlık yapıyorlar. Göğsünü gererek “Time”a bu ciğer yeme işinin siyasi dinamiğini anlatan Abu Sakkar “Alevilerin hepsini keseceğiz!” diyor. Bir klibinin daha olduğunu ilave ederek, o klipte de Esad yanlısı milisleri testereyle parçalara ayırdığını söylüyor ve “Hepsinin böyle kalbini yiyeceğiz!” tehdidini savuruyor. Vahşeti ayrıntılarıyla videoya almalarının nedenini de “karşı tarafa gözdağı vermek” olarak açıklıyor. Yamyamlık klipleri, başka deyişle bir savaş silahına dönüşüyor. İnsan hakları kuruluşları “savaş suçu” sayılan bu belgelere şimdi uluslararası kamuoyunun ilgisini çekiyor. İnsan Hakları İzleme Örgütü yöneticileri “Videodaki görüntülerin bir savaş suçu olduğundan hiç kimsenin kuşkusu yok!” diyorlar: “Ancak sorun sadece bu değil. (Alevileri yok etmeye ahdeden!) Abu Sakkar’ın sözleri bundan daha da vahim ve kaygı verici. Sakkar, düşmanını hükümet yanlıları olarak betimlemiyor. Şiilerle birlikte Alevi azınlığı hedef alıyor. İki mezhebin katledilmesi gerektiğini söylüyor. Çok korkunç!” (El Pais, 15 Mayıs) Vahşet katsayısı Suriye’de her geçen gün yükseliyor. Reyhanlı saldırısı da katlanan bu vahşet katsayısının uzantısı... Türkiye, Yugoslavya’ya dahi rahmet okutan bu din ve mezhep savaşı bataklığı ile arasına mesafe koyacağına “mahşer günü hamasetiyle” hâlâ bodoslamadan badirenin ortasına dalıyor. Gözlerimizin önünde ve göz göre göre... Sevgili okurum Ahmet H. “Nefis yazmışşınız” demiş “Reyhanlı Bizim ‘Guernica’mız” başlıklı yazım için ve “küçük bir ekleme yapmama izin verin” diyerek de şu notu göndermiş: “(Guernica’yı bombalayan) Alman general, Picasso’ya sorar: Bu tabloyu siz mi yaptınız? Picasso cevap verir: Hayır, siz yaptınız der. Yazının sonunda eklemeliydiniz, bu fotoğrafı ajans mı çekti? Cevap: Hayır, kimin çektiğini hepimiz biliyoruz... Saygılar.” meçte, “16 Mayıs’ta ABD ziyaretim esnasında Obama ile ANKARAWASHINGTON ikili görüşmemizde kimyasal Washington temasları çerçeve silah konusunu da ele alacasinde bugün ABD Başkanı Ba ğız. Bunu (kimyasal silahlarack Obama ile görüşecek olan rı) Esed rejiminin kullandığı Başbakan Tayyip Erdoğan’ın açık” ifadelerini kullanmıştı. BM gündeminin ilk sırasında Suri İnsan Hakları Gözlemcisi Carye ve bu ülkeye ait kimyasal si la del Ponte ise Suriyeli muhalahlar konusu bulunuyor. Esad liflerin Esad kuvvetlerine karşı yönetiminin muhaliflere kar “kimyasal sarin gazı” kullanşı kimyasal silah kullandığını mış olabileceklerini söylemişti. öne süren Erdoğan’ın çantasınErdoğan’ın Washington teda, GATA Kimyasal Biyolojik maslarında ayrıca Suriye’deRadyolojik ve Nükleer (KBRN) ki cihatçı El Nusra’nın ABD Bilim Dalı Başkanlığı’nın mu tarafından “terör örgütü” haliflerle ilgili verdiği tıbbi ra olarak ilan edilmesine yönepor yer alıyor. lik tepkisini dile getireceği de Türkiye’nin, bu ay başında iddialar arasında. Bu kararın Suriye’den getirilen 12 yaralı Ankara’nın uyarılarına karyı GATA’da tedavi altına aldı şın acele bir şekilde alındığı, ğı ve kimyasal testlere tabi tut böylelikle bölgedeki Amerituğu belirtiliyor. GATA’da ya kan karşıtlığıyla ilintili olarak pılan testlerin sonuçlarına iliş örgütün güç kazanmasına yol kin bilgi alınamazken buradan açıldığı, Esad yönetiminin de çıkan rapor hakeline koz verildikında Başbakan’a ği savlarının Türbilgi verildiği kaykiye tarafından dedildi. Erdoğan, görüşmelerde Esad yönetimiaktarılacağı sanin kimyasal sivunuluyor. Aylah kullandığını rıca Ankara’nın Obama’ya ispat El Nusra’yı desetmesi durumunteklediği iddialada, ABD’nin “kırrını reddettiğini mızı çizgileri”nin Obama yönetigereğini yerine gemine ileteceği de tirmesini isteyebelirtiliyor. cek. Suriye’deki Beyaz Saray muhaliflerin silah Reyhanlı’yı konuşacaklar. Sözcüsü Jay landırılması ve bu Carney önce ülkeye askeri müki günkü basın toplantısında dahale Türkiye’nin talepleri arasında yer alıyor. KBRN Bilim “Türklerle terör tehditlerine Dalı Başkanlığı bünyesindeki karşı koymada omuz omuza araştırma laboratuvarında KBRN çalışmaktayız ve bu saldırı ajanlarının tespit ve tanısına yö (Reyhanlı), halklarımızı konelik spektrofotometre, gaz kro rumak ve bölgedeki istikrar matografisi kütle spektromet ve şiddetle mücadele etmek risi cihazları bulunuyor. için birlikte çalışma kararlıObama, Suriye ile ilgili kırmı lığımızı daha da güçlendirezı çizgilerinin, “Esad yönetimi cektir. Bu olayın, Erdoğan ile nin kimyasal silah kullanma Obama tarafından ele alınası” olduğunu açıklamıştı. Oba cak konulardan biri olacağıma, İngiltere Başbakanı David na dair beklentim tam” deCameron ile, bu hafta içinde di. Carney, iki dost ve NATO Oval Ofis’te yaptığı ikili görüş müttefikleri olarak Türkiye ve menin ardından da “Suriye’de ABD’nin, bir dizi kritik küreki kimyasal silahların kullanı sel ve bölgesel meseleyi ele almına yönelik unsurları ortaya mada ortaklar olduğuna işaret çıkarmaya çalışmaya devam ederek görüşmelerde, iki ülkeediyoruz” değerlendirmesinde yi de ilgilendiren Suriye kobulunmuştu. Cameron’a göre ise nusunu kesinlikle konuşacaSuriye yönetiminin kimyasal si ğını ifade etti. Erdoğan ile eşi lah kullandığına dair sınırlı ama Emine Erdoğan ve beraberinikna edici bilgi var. Erdoğan da deki heyet dün Washington’da bir Japon gazetesine verdiği de askeri törenle karşılandı. ERDOĞAN’IN SÜNNİ TERCİHİ WASHINGTON’I KAYGILANDIRIYOR yazıda, bu yıkımdan nasıl bir Suriye’nin çıkmasının istendiğine ilişkin temel bir kaygının ise üzerinde pek durulmadığı ifade edildi. Suriye’yi bir arada tutmak için azınlıklar açısından kapsayıcı bir yönetimin oluşturulmasının önemine vurgu yapan iki eski büyükelçi, bu konuda Washington’un “öncü rolü” alması zorunluğunun altını da çizdiler. Washington için en büyük kaygının “Şu anda laik olduğunu söyleyen ama İslami yönelikli hükümetin lider liğindeki Türkiye, Suriye’de, özellikle Müslüman Kardeşler’e ve onların müttefiki isyancılara siyasi ve askeri destek vererek mezhebi bir gündem izliyor” görüşü dile getirildi. Türkiye’nin bölgede Sünni hükümetlerle yakın ilişkilerin arayışında olduğu belirtildikten sonra Türk hükümetinin Suriye’deki Sünni çoğunluğun hâkim olacağı bir yönetimden yana olacağı öne sürüldü. Makalede “ABD, daha çoğulcu bir Suriye hükümetini oluşturmaya çalışacaksa eğer, durum acil. Bunun kadar önem taşıyan bir unsur da vazgeçilmez bir müttefik olarak bu çabayı desteklemesi için Türkiye’ye baskı yapmaktır” ifadesi kullanıldı. İslamın imajına darbe Suriyeli muhalifler, Halep’teki merkez cezaevine karşı koordineli saldırı başlattılar. (Fotoğraf: AFP) ‘Suriye’ye baskı artırılsın’ Haber Merkezi Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, Suriye’ye yönelik baskının artmasını öngören bir karar tasarısını kabul etti. Türkiye’nin de aralarında bulunduğu bir grup ülke tarafından BM Genel Kurulu’na sunulan karar taslağı lehte ve aleyhte konuşmaların ardından oylandı. Oylamada 107 ülke kabul, 12 ülke ret oyu verirken, 59 ülke çekimser kaldı. Taslağın kabul edilmesiyle BM Genel Kurulu’nda üçüncü Suriye kararı çıkarılmış oldu. Kararda uluslararası toplumdan Suriyeli sığınmacıları misafir eden ülkelere finansal destek verilmesi talep edilirken, Suriye ordusunun komşu ülkelerin topraklarına top atışı yapması ve ateş açması sonucu bu komşu ülkelerin vatandaşları ve Suriyelilerin hayatını kaybetmesi kınandı. Kararda bu tutumun hem uluslararası hukuka aykırı olduğu hem de komşu ülkelerin toprak bütünlüğü ve egemenliği ile bölgesel barış ve güvenliğe tehdit oluşturduğu belirtilerek, Suriye hükümetinden komşu ülkelerin egemenliğine saygı göstermesi istendi. Sünni isyancı vahşetiyle övündü Dış Haberler Servisi Suriye’de isyancı bir militanın bir Suriye askerinin cesedini keserek organlarını yediği videonun ortaya çıkmasının ardından Özgür Suriye Ordusu, kendi militanları bile olsa, bu tarz vahşetin bundan sonra cezalandırılacağı açıklamasını yaptı. Klipte vahşetiyle dehşet uyandıran muhalif Halid el Hamad, Time dergisine Skype üzerinden verdiği röportajda “gerekçelerini” anlattı. Ebu Sakkar ismiyle tanınan El Hamad, askerin cep telefonunda buldukları videoda bir kadın ve iki kızının çırılçıplak bir haldeyken aşağılandığına dair görüntüler bulunduğunu ve öç almaktan rahatsız olmadığını söylüyor. El Hamad, “Elimde bir video daha var. Bu videoda başka bir rejim yanlısı şebihayı testereyle kesiyorum. Ağaçları keserken kullandığımız türden bir testere ile onu küçüklü büyüklü parçalara ayırıyorum” diye anlatıyor. El Hamad, Alevilere duyduğu nefreti açıklamakta da sakınca görmüyor. ‘Alevileri keseceğiz!’ Bağdat’ta bombalı gece: 20 kişi öldü Dış Haberler Servisi Irak’ta başkent Bağdat’ta dün 8 ayrı noktada yerel saatle 19.3020.00 arasında şiddetli patlamalar yaşandı. Şehrin doğusundaki Meştel semtinde bir otoparkın yakınında park halindeki aracın patlatılması sonucu 4 kişi öldü, 9 kişi yaralandı. Kazımiye semtinde bomba yüklü 2 araçla düzenlenen saldırılar sonucu 10 kişi öldü. Cedide ve Zafaraniye semtlerinde park halindeki bomba yüklü araçların patlatılması sonucu 4 kişi öldü, 14 kişi yaralandı. Sadr semtinde de bir petrol istasyonunun yakınında bomba yüklü aracın patlatılması sonucu 2 kişi öldü, 10 kişi yaralandı. T.C. KOCAELİ 3. İCRA DAİRESİ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI İpotekli olup talimat gereği satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: Taşınmazın Tapu Kaydı: Kocaeli/İzmit İlçesi Hacıhasan Mah. 393 Ada, 14 Parsel, 1.832,00.m2. miktarlı, arsa vasıflı 4. Kat 81. Bağ. Böl. No’lu 32/1832 arsa paylı, tam hisseli, 3/253 cilt/sayfa, mesken niteliğinde taşınmaz. Halihazır Durumu: Ana gayrimenkul civarda Oğuzsaray Apartmanı olarak anılmakta olup, 5 girişli binadır. Bina yaklaşık olarak 22 yıllıktır. Satışı istenen taşınmaz E Girişte 4. Normal Katta,Kapı ve Bağ. Böl. numarası 81 olan meskendir. Söz konusu mesken kapalı olduğundan iç mekân özellikleri tespit edilememiştir. Ancak İzmit Belediyesi’nden onaylı 03.05.1988 tarih ve 15/8 sayılı mimari projesine göre, 4 Oda, l Salon, Antre, Mutfak, 2 Banyo+WC, Çamaşır Odası, 3 adet balkondan oluşmakta olup, net alanı 180.m2’dir. Mesken Doğalgaz Kat Kaloriferlidir. İş bu taşınmaz arsa payı ile birlikte satışa çıkartılmıştır. Adresi : Hacı Hasan Mah.Hacı Kasım Sok.Oğuzsaray Apt. E Blok K.4 D.18 İzmit/Kocaeli Yüzölçümü : 1.832,00.m2 Arsa Payı : 32/ 1832 İmar Durumu: 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planında Konut alanında kalmakta, Bitişik Nizam 5 Kat müsadeli olup parsel üzerinde bina mevcuttur. Kıymeti: 220.000,00.TL KDV Oranı : %18 Kaydındaki Şerhler : 1. Satış Günü : 01/07/2013 günü 11:00 11:10 arası 2. Satış Günü : 26/07/2013 günü 11:00 11:10 arası Satış Yeri: Hafız Binbaşı Cad. Kocaeli Adliyesi Kocaeli 3. İcra Dairesi İzmit/Kocaeli Satış şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2009/883 Tlmt. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 03/05/2013 2009/883 TLMT. İçki dükkânlarına kanlı baskın Dış Haberler Servisi Irak’ın başkenti Bağdat’ta silahlı bir grubun önceki gece içki dükkânlarına saldırdığı, 12 kişiyi katlettiği bildirildi. Yetkililer saldırganların 4 araçla en az 9 içki satan dükkâna baskın gerçekleştirdiğini, susturucu takılı silahlar kullandıklarını açıkladı. 10 kişinin yaralandığı saldırının öncesinde grubun bir kontrol noktasından geçtikleri belirtilirken bazı kaynaklar saldırganların buradaki güvenlik güçlerini etkisiz hale getirdiklerini duyurdu. Saldırıya hedef olan dükkânların çoğunlukla Şii nüfusun bulunduğu bölgede olduğu belirtiliyor. Bağdat’ta alkollü içki satan yerler saldırılar sebebiyle dün kepenk indirdi. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 29267) Dış Haberler Servisi ABD’nin Afganistan’da İran sınırına 3 km. uzaklıktaki bir alanda askeri üs inşa ettiği belirtildi. İran resmi Press TV’nin haberine göre, üs Ferah vilayetinde Chahlang adlı bölgede inşa ediliyor. Haberde, şu anda inşa alanında bir iletişim kulesinin yükseldiği ve tüneller kazıldığı kaydedildi. Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai geçen hafta ABD’nin ülke topraklarında 9 üste kalma talebinde bulunduğunu, konuyu ciddi olarak görüştüklerini söylemişti. Press TV diğer yandan geçen perşembe günü Beyaz Saray sözcüsü Jay Carney’nin Karzai’nin demecini reddederek “Afganistan’da kalıcı askeri üs arayışında olmadıkları” yönünde açıklamasına yer verdi. Bunun ardından da Karzai’nin sözcüsünün Carney’yi yalanladığı ve Washington’ın üs inşası için bölgeleri bile seçtiğini duyurduğunu belirtti. İran’ın dibine ABD üssü Reyhanlı ve Guernica Filistinliler kaybolan yuvalarına ağladılar Dış Haberler Servisi İsrail’in kurulmasıyla çok sayıda Filistinlinin evlerini terk ederek mülteci konumuna düşmesini Nakba (Felaket) olarak anan Filistinliler, Nakba’nın 65. yıldönümünde Batı Şeria’da El Halil yakınlarında bir mülteci kampında İsrail güçleriyle çatıştı. Doğu Kudüs işgal altındayken fiili başkent görevi gören Ramallah’ta binlerce kişi ellerinde 1948’de boşaltılan köylerin isimlerinin yazılı olduğu posterler, anahtarlar ve kayıp evlere ait diğer sembollerle meydanda toplandı. SOFYA (AA) Bulgaristan’da üyelerinin çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi’nin (HÖH) Sofya Bölge İl Örgütü Başkanı Kınço Bokov’un (65) önceki gece intihar ettiği belirtildi. Bulgaristan Ulusal Radyosu (BNR), Bokov’un, Sofya’da Razsadnika semtinde, ruhsatlı özel silahı ile hayatına son verdiğini duyurdu. Olayın nedeni bilinmiyor. HÖH yetkilisi Bokov intihar etti