23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET kultur@cumhuriyet.com.tr 12 MAYIS 2013 PAZAR 16 KÜLTÜR ÖLÜMÜNÜN 11’İNCİ YILI Mathias Enard ve Shirin Neshat, ‘Arap Baharı’nın izini süren yapıtlarıyla İstanbul’daydı Umut ve umudun ölümü MELTEM YILMAZ Âşık Mahsuni Şerif anıldı NEVŞEHİR (AA) Halk ozanı Âşık Mahsuni Şerif, ölümünün 11’inci yılında Nevşehir’in Hacıbektaş ilçesindeki mezarı başında anıldı. Eşi Fatma ve oğlu Ali Mahsuni ile torunları, Mahsuni Şerif’in mezarına karanfil bıraktı. Törende CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun gönderdiği anma mesajı okundu. Belediye Başkanı Ali Rıza Selmanpakoğlu, burada yaptığı konuşmada, haksızlıklara karşı dik duran, ezilenlerin sesi olan büyük ozan Mahsuni Şerif’i anmak için bir araya geldiklerini söyledi. Selmanpakoğlu, “Yoğun bir yağmur yağışı var. Gökyüzündeki bulutlar da gözyaşlarıyla Âşık Mahsuni Şerif’i anıyor, ona ağlıyor” dedi. Hacıbektaş Kültür Merkezi’nde devam eden anma etkinliğinde katılımcılar, Mahsuni Şerif’in hayatının anlatıldığı belgeseli izledi. Sanatçı Mustafa Özarslan ile Ali Mahsuni, ünlü ozana ait eserleri seslendirdi. Arap Baharı, yalnızca yaşandığı ülkelerin değil, dünyanın farklı yerlerinden halkları, siyasetçileri ve aydınları da yakından ilgilendiriyor. Hareket, son zamanlarda yazınsal ve sanatsal ürünlere de değişik biçimlerde yansıyor. “Hırsızlar Sokağı” adlı yapıtı Türkiye’de de yayımlanan Fransız yazar Mathias Enard geçenlerde bir söyleşi için İstanbul’daydı. İranlı sanatçı Shirin Neshat da “Yaslılar” adlı sergisinin Dirimart Galeri’deki, video yerleştirmelerinin de santralistanbul’daki açılışlarına katıldı. Enard’ın ve Neshat’ın yapıtları farklı yaklaşımlarla Arap Baharı’yla bağıntılıydı. Birbirlerinden tümüyle bağımsız bu iki ünlü ismi, yaptığımız söyleşilerle buluşturduk. ‘Hırsızlar Sokağı’nın yazarı Mathias Enard: İstanbul’da iki sergi açan Shirin Neshat: ‘Ortadoğu bir kurban’ Mathias Enard, geçen günlerde Can Yayınları’ndan çıkan son kitabı “Hırsızlar Sokağı”nda, Arap Baharı’nın çevresinde biçimlenen bir aşk öyküsünü konu alıyor. Gerisini ondan dinliyoruz. “Hırsızlar Sokağı”nda ne anlatıyorsunuz? Kahramanım Lakhdar, kuzenine âşık olduğunda ailesi tarafından dışlanınca dünyayı öğrenmeye, gerçekten yaşamaya başlar. Suçluluk ve ezilmişlik duygusunu kanıksamışken bir gün karşısına bir Avrupalı kadın çıkar. Kadın, Arapça öğrenmek isteyen bir Avrupalı gibi görünse de Lakhdar için bir hayalin vücuda gelmiş halidir. O ana kadar Fas’ta, vahşet ve vahşetten kaçmak arasında sıkışıp kalmış işsiz, çaresiz bir adamdan ibaretken âşık bir adama dönüşür. Bu biraz da onun değişime duyduğu aşktır. Arap Baharı olgusu, bir edebiyatçı gözüyle bugün ne ifade ediyor? Arap Baharı ülkeden ülkeye değişen bir olgu. Ben aslında buna “Arap Baharı” denmesinden hiçbir zaman hoşlanmadım. Çünkü 1968’de Prag’da yaşananlara gönderme yapıp aynı oyunu kurmayı, Tunus, Libya ve Mısır’ı aynı kefeye koymayı deniyorlar. Ama biz yeni bir çağın eşiğindeyiz! Bu ülkeler “hiç”ten yeni bir düzen inşa edecek. Artık diktatörlük söz konusu değil ama gerçek anlamda demokrasi de yok. Kamusallaşma, yeni bir parlamentonun kurulması ve yeni bir anayasa gibi esas düzenlemeler halen beklemede ve kesinlikle yapacak çok şey var. Sizce Arap Baharı’nın başlamasında bu ülkelerde yaşayan aydın kesimin ne kadar etkisi oldu? Bu devrimin, eğer bu şekilde tanımlıyorsanız, kültürel bir boyutu da var mı? Bu kesinlikle çok güzel bir soru, çünkü ben de bu hareketin aydınların başı çektiği bir devrim olduğunu düşünüyorum. Örneğin Mısırlı yazar Ala El Asvani’nin yaşananları dakikası dakikasına aktaran günlüklerini hatırlıyorum. Peki, yaşanan her şey kültürel bir devrime dönüşecek mi? Bunu henüz bilemiyorum, çünkü kültürde nelerin değişeceğini şimdiden söylemek benim açımdan olanaksız! Siz Fransa vatandaşı bir yazarsınız. Avrupalı gözüyle Ortadoğu’nun tarihte hep kanayan yara durumunda olmasını ne gibi etkenlerle ilişkilendiriyorsunuz?  Ben Ortadoğu’nun bir kurban olduğunu düşünüyorum. Tarihte olduğu gibi bugün de diğer ülkelerin çıkarları uğruna kurban ediliyor. Aslında bu bölgede de demokrasi olabilirdi ama hiçbir zaman olamadı, çünkü Akdeniz’e kıyısı olup eski Osmanlı, Rusya ve Avrupa kolonilerinin arasında kalarak sömürülmeye açık bir alanda var oldu. Bu konum, ne yazık ki barış içinde bir hayata olanak tanımadı. Şimdi gördüğümüz, I. Dünya Savaşı’nın sonuyla biten ve tüm yüzyıla yayılan koloniciliğin çöktüğü bir süreç. Kartlar yeniden açıldı! ‘Savaşı kaybettik’ 1999’dan bu yana New York’ta yaşayan İranlı sanatçı Shirin Neshat dünyada ve Türkiye’de ilk kez sergilenen “Mourners” (“Yaslılar”) başlığı altındaki eserleriyle Dirimart Galeri’de. Sanatçının “Turbulent”, “Rapture” ve “OverRuled” başlıklı video yerleştirmeleri ise santralistanbul’da izleyiciyle buluşuyor. Neshat, Farsça el yazısı ile müdahalede bulunduğu siyahbeyaz portrelerinde, izleyiciyi, baskıcı yönetimler ve gizli bir şiddetle fazlasıyla politize edilmiş bir coğrafyaya ait insan bedenlerinin maruz kaldığı hegemonya mücadelesiyle yüzleştiriyor. Serginizin başlığı “Yaslılar”. Neden? Firdevsi’nin Pers tarihini anlatan epiği “Şehname”den yola çıkan “The Book of Kings” serisine ait “Mourners” dizisi, Mısır’da Mübarek rejimine yönelik isyanın ardından hedeflenen özgürlük ve demokrasi vaatlerine ulaşamamış olan Kahire’nin yoksul semtlerinden bireylerin portrelerinden oluşuyor. Bu fotoğrafları çekmek için Kahire’ye giderek yoksul semtlerdeki insanlarla konuştum. Bu insanlar sıradan insanlardı ama hepsinin ortak acısı vardı, hepsinin bir kaybı vardı. Kimi kızını, kimi babasını kaybetmişti ve yaslıydı. Onları arkadaşımın atölyesine davet ettim, hikâyelerini dinleyip fotoğraflarını çektim. Neden sergiyi ilk kez Türkiye’de açtınız? Türkiye’de daha önce bir sergi açmamıştım, yalnızca 4. İstanbul Bienali’nde yer almıştım. Türkiye’nin benim için özel bir anlamı var, çünkü her şeyden önce ailemle burada buluşuyorum. Türkiye’nin şu anki halini İran İslam devrimi öncesine çok benzetiyorum. Bir bölüm modern değerler için mücadele veriyor, bir bölüm de İslami değerler için. Bence biz savaşı kaybettik, ama Türkiye güzel bir şekilde götürüyor. Arap Baharı sizin için bugün ne anlam ifade ediyor? Fotoğraflar için Kahire’ye gittiğimde, demokrasi ve güç için savaşan genç insanların enerjisini gördüm. O dönem devrim yeni başlıyordu ve çok esin vericiydi. Bize, hepimize birliktelik duygusu verdi. Ama üzücü yanı, sonuçta yenilgi gerçekleşti. İnsanlarda bıkkınlık ve mutsuzluk oluştu. Arap Baharı süresince çok fazla insan hayatını kaybetti ve bu aynı zamanda umudun ölümüydü. Bu benim için de üzücü bir sonuç oldu. Kendinizi İranlı kadınların sesi olarak görüyor musunuz? Hayır, İran’da yaşamayan bir sanatçı olarak bunu söylemem doğru olmaz. Ama şunu çekinmeden söyleyebilirim ki benim sanatım melezdir, izleyicim birbirinden farklı kesimlerdendir. Bence sanat zamansız ve evrenseldir, ben de bunu yerine getirmeye çalışıyorum. İnsanın bu dünyadaki deneyimini yansıtmaya çalışıyorum. Diğer yandan benden İslam hakkında ya da İran’ın politik durumu hakkında üretmem yönünde bir beklenti de oluyor Batı’da. Oysa ben bir Çingeneyim ve geze geze üretiyorum, gördüklerimi sanatıma yansıtıyorum. Tombakta rekor n Kültür Servisi Portakal Kültür ve Sanat Evi tarafından yapılan açıklamada, 4 Mayıs günü Conrad İstanbul’da düzenlenen Bahar Müzayedesi’nde 19. yüzyıla ait Tombak Pilavlık ile 18. yüzyıla ait Tombak Şerbetlik’in 1.136.340’ar TL’ye alıcı bulduğu belirtildi. Bu rakamın tombak eserler alanında bir rekor olduğu öğrenildi. Müzayede sonrasında basında çıkan haberlerde, iki tombak eserin 900 biner TL’ye satıldığı ileri sürülmüştü. Zaim Akbank Sanat’ta n Kültür Servisi Fotoğrafçı ve yazar Merih Akoğul’un Akbank Sanat’ta düzenlediği “Sanatın İçinden” adlı söyleşilerinin bu ayki konuğu yönetmen Derviş Zaim. Derviş Zaim, 14 Mayıs saat 19.00’da Akbank Sanat’ta “deneyimleri, filmleri üzerine bir sohbet gerçekleştirecek. Dilek Sert Erdoğan ‘Moments’ (Mega Müzik) Otuzlu yaşlarda bir yengeç kadını Dilek Sert Erdoğan; çılgın, romantik ve dört tarafı ütopyalarla çevrili bir ada yani, son yılların da en güçlü kadın soul vokallerinden. Onu ilk kez O Ses Türkiye adlı yarışmayla tanımıştık ekranda. Yakaladığı ipin ucunu bırakmadı Dilek; müzik işini daha ciddi ve profesyonel bir platformda sürdürmeye kararlıydı. Cin bakışlı, ne istediğini bilen kadının tuttuğunu koparan özelliği devreye girince önündeki tüm engeller birer birer kalktı ve ilk albümü “Moments” vücuda geldi. “Moments” bu ülkede yapılmış ilk soul albümü olma özelliğini taşıyor. Ya da bir başka deyişle; dokuz İngilizce şarkıya imza atan Dilek, bir esnaf olmanın tüm vecibelerini yerine getirerek, Müslüman mahallesinde salyangoz satıyor. Tezgâhtaki ürün çok kaliteli, çünkü vokali zoraki öne iteleyen, müzikal açıdan sürprizsiz bir albüm değil, bir yanıyla da hayli enstrümantalist işi. Çünkü düzenlemeler, miks, mastering ve tuşlu çalgılar dahi müzisyen Genco Arı’ya emanet. Gitarda Bilal Karaman, basta Caner Üstündağ, davulda Derin Bayhan’ın varlığı Şam’da kayısı. Zor yollardan geçerek tepeye ulaşmaya çalışan biri hakkında yazılmış başarı hikâyesinin ilk satırlarını okuyoruz belki de, dikkat! muratbeser@muratbeser.com ‘Şimdiki Zaman’a ABD’den ödül n Kültür Servisi Belmin Söylemez’in ilk uzun metrajlı filmi “Şimdiki Zaman” 56. San Francisco Film Festivali’nde “Yeni Yönetmen Ödülü”nü kazandı. Jüri kararın gerekçesinde “filmin global kapitalizm, kentsel dönüşüm ve tüketim kültürüyle kuşatılmış bireyin karşılaştığı sorunlara kolaycı yanıtlar vermediği ve insani, duyarlı ve mizahi bir yaklaşım izlediği için ödüle layık görüldüğünü” belirtti. Önümüzdeki aylarda gösterime girmesi planlanan film, 19. Altın Koza Film Festivali’nde Yılmaz Güney, SİYAD ve FilmYön ödüllerini kazanmıştı. Shirin Neshat otoportresi u Enard, Ortadoğu’nun bir ‘kurban’ olduğu, geçmişte olduğu gibi bugün de başka ülkelerin çıkarları uğruna ‘kurban edildiği’ kanısında. Enard’a göre Arap Baharı aydınların başını çektiği bir devrim, ama nereye varacağı henüz belli değil. u Türkiye’nin bugünkü halini İslam Devrimi öncesi İran’a benzeten Neshat, Arap Baharı’nın başlangıçta çok esin verici olduğunu, ama sonuçta umutsuzluğa dönüştüğünü söylüyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle