23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 MAYIS 2013 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yeni anayasada uzlaşma umutları tükenirken fireleri destek oylarıyla kapatmayı planlıyorlar 7 AKP’nin umudu CHP ERDEM GÜL ANKARA Yeni anayasa için 4 partinin uzlaşma umutları tükenirken, AKP kendi anayasal yol haritasını Meclis’e getirmeye hazırlanıyor. AKP’de çözüm süreciyle de birleşen yeni anayasanın BDP ile yapılması durumunda, parti içinden çıkacak firelerin CHP’den gelecek destek oylarıyla kapatılması hesapları yapılıyor. AKP’de yapılan takvimlendirmeye göre TBMM Uzlaşma Komisyonu’nun ikinci kez uzatılan süresinin bitimi için son haftaya girildi. Anayasa Komisyonu’nun dün akşam yaptığı toplantıda cuma günü yeniden toplanma kararı çıktı. Gelinen aşamada partilerin değerlendirme ihtiyacı çıktığını belirten Meclis Başkanı Cemil Çiçek, bu aşamada liderler turu yapmayacağını belirtti. Başbakan Tayyip Erdoğan, kurmaylarından AKP’nin yöneteceği yeni yol haritasının uygulamaya konulmasını istedi. AKP’de, PKK’lilerin çekilmesi ile başlayacak aşamada gerçekleşecek KENDİ ANKETİNDE DESTEK YÜKSELİYOR CEMİL ÇİÇEK’TEN İKİNCİ Ç AĞRI A KP’nin dün gece yapılan merkez yürütme kurulu (MYK) toplantısında çözüm sürecine destek konusunda yapılan yeni anketler değerlendirildi. Edinilen bilgilere göre anketler, özellikle akil insanların çalışmaya başlamasından bu yana tüm bölgelerde desteğin arttığı sonucunu verdi. Çözüme desteğin en düşük olduğu Karadeniz ve Ege’de de desteğin yüzde 50’lere geldiği belirlenirken, bir önceki ankette yüzde 58 olan Türkiye genelindeki desteğin yüzde 70’ler düzeyine geldiği gözlendi. Anketlerde birlikte yaşama isteğinin Kürtler arasında yüzde 90 olduğu da belirlendi. T BMM Başkanı Cemil Çiçek, çözüm komisyonu olarak adlandırılan “Toplumsal Barış Yollarının Araştırılması ve Çözüm Sürecinin Değerlendirilmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu”na üye vermeyen CHP ve MHP’ye ikinci bir yazı daha gönderdi. AKP daha önce kendisine düşen 10 üyelik için isimleri bildirmişti. BDP de 1 üye için isim bildirecek. Çiçek, BDP ile birlikte CHP ve MHP’den de en geç 6 Mayıs Pazartesi gününe kadar üyelerini bildirmelerini istedi. Aksi durumda 10 AKP’li ve BDP’nin vereceği 1 üyeyle 11 üyeli olarak çalışmalarına başlayacak. belirtiliyor. AKP’de hesaplar iki partinin oyları 367’ye ulaşmadığı için referanduma gidecek 330 sayısını bulmaya yoğunlaştırıldı. siyasi adımlardan biri olarak da 1982 Anayasası’nın ortadan kaldırılarak yeni anayasanın yapılması gerektiğine vurgu yapılıyor. Bu çerçevede AKP’nin hafta sonu yapılacak Kızılcahamam toplantısının ardından Meclis’te, yeni anayasa için düğmeye basmaya hazırlanıyor. AKP’de, B, C planları çerçevesinde CHP’ye de Fotoğraflar: NECATİ SAVAŞ birlikte anayasa yapma önerisi götürülecek ancak koşulların anayasanın AKPBDP işbirliğiyle yapılmasına doğru gittiği değerlendirmesi yapılıyor. AKP’de, BDP ile silbaştan yeni bir anayasa yapılabileceği, geçiş anayasası şeklinde sınırlı sayıda maddesi olan bir anayasa değişikliği paketinin de Meclis’e getirilebileceği Firelerin iki nedeni AKP’de, parti içinden gelecek fireler iki nedene bağlanıyor. Buna göre birincisi özellikle tüzük gereği 3 dönem sınırına takılacak olan milletvekillerinden bir bölümünün BDP ile yapılacak anayasaya ret oyu vermesi bekleniyor. Firelerin ikinci nedenini ise yapılacak anayasada başkanlık sistemi ya da partili cumhurbaşkanı modelinin bulunup bulunmamasına bağlı olacak. Başkanlık ya da partili cumhurbaşkanı modelinin kendisi de 3 dönem sınırında olan Erdoğan’a Köşk yolu açarken, milletvekilleri kendileri için tüzükte değişiklik yapılmayışından kaynaklanan tepkilerini yeni anayasa oylamasında fire ile gösterebilecek. AKP kurmayları, partide yaşanacak firelerin özellikle CHP’den gelecek destek oylarıyla kapatılacağı beklentisini dile getirmeye başladı. AKP’de yapılan hesaplamalara göre CHP’den 10 kadar milletvekili, partilerinin yönetimine rağmen AKP ile BDP’nin birlikte yaptıkları bir anayasaya evet oyu verecek. AKP, anayasa önerisinde BDP’ye çok fazla taviz verilmemesi durumunda MHP’den az sayıda sürpriz destek gelebileceği beklentisinde. Nail Satlıgan’ı Yitirdik Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından sevinç çığlıkları atanlar, “tarihin sonu geldi” diyenler bambaşka bir çağa, postmodern çağa girildiğinden söz edenler şimdi suskundurlar. Sevinç çığlıklarının yerini kapitalizmin büyük bunalımı aldı. Şimdi korkuları tarihin geri gelmesidir, “Tarih geri gelince Marx da geri gelecek mi?” diye soruyorlar. Hiç gitmemişti ki. ??? Kafalarında kendilerine göre bir tarih kurgulayanlar sık sık tarihin geri geleceği korkusu yaşarlar. Korkularında haklıdırlar ancak tarih aynıyla yinelenmez. Ama öyle eserler ve öyle teori kurucuları vardır ki, onların ömürlerinin bir türlü sona ermemesi kendilerine uzun ömürler biçen sistemlerin canını fena halde sıkar. O teorilerin canlılığının kendi süfli varlıklarıyla sıkı sıkı bağlı olduğunu unuturlar. Marx’ın ve Marksizmin gündemde olmasının temel nedeni kapitalizmin bütün vahşiliği ile, bunalımları ile, gittikçe genişleyen insanlık düşmanı karakteri ile varlığını sürdürmesidir. Çünkü kapitalizmin en esaslı, ondan etkilenmeyen, onun güdümüne girmeyen eleştirisi Marx tarafından yapıldı. Peki kapitalizm sömürüyü her türlü yöntemle küresel çapta egemenliğini, hükmünü sürdürürken, üstelik sosyalizm denemelerinde ortaya çıkan ağır yenilgiler ortadayken Marksizmin hâlâ canlılığını koruması nasıl açıklanabilir? Sağlam bir tahlile, sağlam bir temele dayanan Marksizm, hem değişimin getirdiği sorulara, sorunlara yanıtlar bulmaya açık, hem de eleştiriden güç alan bir teoridir. Onun sırrı buradadır. Serbest piyasanın liberalizmi, “bilimsel” sahteciliğe, Marksizm sağlam eleştiriye dayanır. ??? “Eleştirmek ve eleştirilmek, oluşumunun her evresinde Marksizmin hayatiyet kaynağı oldu.” Bu sihirli cümlenin yazarını, Nail Satlıgan’ı iki gün önce yitirdik. Satlıgan, Ahmet Tonak ve Sungur Savran’ın birlikte hazırladıkları Kapital’in İzinde adlı çalışma işte bu hayatiyeti anlatmayı amaçlar. Onlar bu kadarla da kalmadılar. Mehmet Selik’in Nail Satlıgan’ın katkısıyla çevirdiği Kapital’in birinci ve ikinci ciltlerini de yayına hazırladılar. Oktar Türel ve Erkin Özalp çeviriyi İngilizce ve Almanca metinlerle karşılaştırdı. Yordam Yayınları’ndan çıkan Kapital’in iki cildi, bu kez büyük bir titizlikle hazırlanmış olarak düşünenlere, düşünmek isteyenlere sunuldu. ??? Nail Satlıgan’a bu ortak çalışmada çeviriye katkının dışında düşen görev, Marx’ın kullandığı kavramların Türkçe karşılıklarının seçimiydi. O nedenle bu çeviri ve seçilen kavramlar daha güvenlidir. Kavramlar, sözümona bilimsel sahtekârlıkların kavramları altüst ederek gerçekleştirildiğini bilenler için büyük önem taşır. Neoliberalizmin özellikle Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra hız verdiği konu da bu oldu zaten. Büyük iddialarla ortaya çıktılar ve kapitalizmin eleştirisini yasaklamanın yolunu Marksizmin sınanmış tezlerini, kavramlarını devre dışı bırakmakta buldular. Kapitalizmi ebedi sistem, liberalizmi, sistematik düşünceye son bir darbe vurmak için yardıma çağırdıkları postmodernizmi bütün zamanların teorisi olarak kutsamak için bin dereden su getirdiler. Ama dereler kurudu. Kapitalizm bunalımdan bunalıma koştu. Sermayenin bilimsel eleştirisinin, Kapital’in yeniden okunur olmasının nedeni budur. Türkiye yenilgi yıllarının verdiği rehavetten, tevekkülden kurtulacaktır. Bu kurtuluşun alçakgönüllü kahramanları arasında Nail Satlıgan da yerini aldı. Onun ölümü büyük bir kayıp ve yerinin hızla doldurulması genç iktisatçılara düşüyor. SUÇ BULAMADILAR! Atatürk’e hakarete takipsizlik ALİCAN ULUDAĞ ANKARA Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, bir sayısında “Mustafa Kemal Yıkılmalı” manşeti atan Sancaktar dergisi yetkilileri hakkında takipsizlik kararı verdi. Savcılık kararın gerekçesinde, Türkiye Cumhuriyeti ve devrimlerinin kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk’e “zalim diktatör” nitelemesi yapılan yazıyı “ifade özgürlüğü” kapsamında gördü. Daha önce Atatürk’e yönelik sözleri nedeniyle 15 ay hapse mahkum olan Hakan Albayrak’ın genel yayın yönetmenliğini yaptığı Sancaktar dergisi, 1 Mart 2013 tarihli sayısında “Mustafa Kemal Yıkılmalı” kapağıyla çıktı. Büyük puntolarla yazılan başlığın altında, “Hürriyet ve adalet için ayağa kalkan Tunuslular, Mısırlılar, Libyalılar, Yemenliler, başlarındaki diktatörleri bir bir devirirken biz 75 sene evvel ölmüş olan bir diktatörün önünde eğilmeye devam ediyoruz. Yeter! Mustafa Kemal devrilmeli” ifadeleri kullanıldı. Yazı, Eyüp Gökhan Özekin tarafından kaleme alındı. İç sayfasında ise özetle, şu ifadeler yer aldı: “Bugün Türkiye’deki sıkıntıların önemli bir kısmının kaynağı Mustafa Kemal’dir. Problemin tezahürleri değil, bizzat kendisi halledilmelidir. Mustafa Kemal devrilmelidir. Mustafa Kemal’in kendisi ile alıp veremediğimiz vardır. Tıpkı şu yaşadığımız yıllara damgasını vuran Arap Baharı’nın devrimcilerinin ülkelerindeki zalim diktatörlerle alıp veremediği olduğu gibi. Onlara göre şanssız olduğumuz konu şu: Onların etlikemikli yaşayan insanları devrilmesi ile işleri büyük ölçüde çözülüyordu. Bizde ise dokunulmaz bir ‘hayalet’ var. O hayaleti karşısına almak hem kolay değil, hem suç!” Genç’e çirkin saldırı BMM Genel Kurulu’nun dünkü oturumu, bu dönemin en gerilimli tartışmalarından birine sahne oldu. Bir dergide Atatürk’e yer verilmediği için Bakan Fatma Şahin’e “Atatürk bu cumhuriyeti kurmasaydı hangi tarikat mensubu bir kitlenin bilmem kaçıncı hanımı durumuna düşerdiniz” sözlerine yönelik Meclis’te söz alan CHP’li Kamer Genç’e AKP Milletvekili Zeyid Aslan küfürler savurdu. AKP ile CHP’li vekiller arasında yumruklaşma ve hakaretlerin havada uçuştuğu bir tartışma çıktı. Aslan’ın ağır küfürleri TBMM’nin resmi tutanaklarına şöyle yansıdı: AKP’li Aslan Senin a... ....! Senin a... ....cağım. Soytarı, köpek, şerefsiz! O... çocuğu! P... kurusu! P... kurusu! Satılık T köpek! Şerefsiz! (Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in kürsüdeki su bardağını fırlatması) AKP’li Aslan Senin ananı s...! Tartışma üzerine Akşener birleşime ara verdi. Tartışma arada da devam etti. Aslan Genç’e, “Ölümün benim elimden olacak” diye bağırırken kürsünün önünde çok sayıda milletvekili birbiriyle tartışmaya başladı. CHP’li Özgür Özel, Genç’i kürsüden CHP sıralarına getirirken CHP’li Mahmut Tanal’ın tartıştığı AKP’li Yunus Kılıç’a attığı yumruk AKP Grup Başkanvekili Ahmet Aydın’a isabet etti. Aydın yumruğun etkisiyle dengesini kaybederken, CHP’li Engin Özkoç ile AKP’li Metin Kulunk arasında da yumruklaşma yaşandı. Meclis kınadı TBMM Başkanı Cemil Çiçek, AKP’li Aslan’ın CHP’li Genç’e yönelik sözlerine ilişkin olarak “Yaşanan olayları ve sarf edilen sözleri hiçbir şekilde tasvip etmiyorum ve kınıyorum” dedi. Çiçek, AKP’ye Aslan’ın uyarılması yönünde bugün yazı yazdığını söyledi. TBMM Genel Kurulu’nda yapılan oylamada, Aslan’a kınama cezası verildi. Aslan ise Genç’e yönelik kullandığı küfürlü ifadelerin yakışık olmadığını belirterek “Meclis’e de yakışmadı, şahsıma da yakışmadı” dedi. ATATÜRK BÜSTÜNE ÇELENK KOYAN CHP’LİLERE CEZA KARAYILAN’IN DUYURDUĞU BELGELERDE ÇARPICI İDDİALAR POLİS BİBER GAZIYLA MÜDAHALE ETTİ 23 Nisan’ı kutlamak MAHMUT LICALI kabahat oldu kavgası büyüyor ANKARA Mersin’de 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlayan ilköğretim öğrencileri hakkında başlatılan soruşturmanın ardından Kırklareli’nde vekillerin katıldığı kutlamaya ceza kesildiği ortaya çıktı. 23 Nisan’ı kutlamak için Kırklareli ve ilçelerinde Atatürk büstüne çelenk koyan, CHP Kırklareli Milletvekilleri Turgut Dibek ve Mehmet Siyam Kesimoğlu’nun da bulunduğu heyete ceza kesildi. 182 TL tutarındaki cezanın gerekçesi kabahatler yasasının “emre aykırı davranış” hükmüne dayandırıldı. Kesilen ceza CHP’nin Kırklareli Merkez İlçe Başkanı Şahabettin Vardar, Babaeski İlçe Başkanı Ozan Yetkin Hazar ve Kofçaz İlçe Başkanı Abdullah Mutluer’e gönderildi. Yasadaki “emre aykırı davranış” hükmü doğrultusunda verilen cezaya; CHP il ve ilçe teşkilatlarının İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından tanzim edilen tutanak ve kamera görüntüleri delil olarak gösterildi. Vekillerin de yer aldığı heyetin 23 Nisan’ı kutlaması kabahat olarak kabul edilirken her kutlama için 182 TL tutarında para cezası verildi. Haber Merkezi KCK Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan’ın Kandil’i ziyaret eden gazetecilere ellerinde Gülen cemaatinin örgütlenmesine dair belgeler olduğunu açıklaması PKK ile cemaat arasında söz düellosuna dönüştü. Cemaatin yayın organı Zaman gazetesinden Ekrem Dumanlı’nın, “Belgelerin MİT raporları olduğuna” yönelik yazısına yanıt PKK’ye yakınlığıyla bilinen Fırat Haber Ajansı’ndan geldi. Sitede yayımlanan yazıda, belgelerin MİT’in hazırladığı “Fethullah Gülen Dosyası” olmadığı belirtildi. Belgeler ayrıntıya girilmeden aktarılırken, Baki Gül imzasıyla yayımlanan yazıda şu ifadeler yer alıyor: “Bu belgeler çok önemli ve Türkiye’de devlet yapılanmasının nasıl örgütlendirilmek ve yönlendirilmek istendiğini gösteriyor. Kürt illerinde Kürt partileri, derneklerine nasıl sızdıklarını planlıyorlar. Kimlerin ne görev yapması gerektiğini, kimlerin tutuklanması gerektiğini işaret ediyorlar. Polisler ve savcıları yönlendiriyorlar... Cinayete varan planlamalar var. Gerçekleştirilen fiiller söz konusu. Belgeler incelendiğinde ‘paralel devlet’in nasıl örgütlendirildiği ortaya çıkıyor... Bu belgelerde askerAKP arasındaki gerilim, Dolmabahçe görüşmelerinin sırrı, Fethullah Gülen’in siyasal değerlendirmelerindeki gerçek Kürt düşmanlığını, Kerkük üzerindeki cemaat emelleri, Güney Kürdistan yönetimine nasıl düşmanlık besledikleri ortaya çıkacaktır. Toplantılara kimlerin katıldığı, hangi misyonla şimdi Emniyet, savcıhâkim, yazar, STÖ temsilcileri olduğu ortaya çıkacaktır.” Cemaat PKK Akillere içeride dışarıda protesto MEHMET MENEKŞE İfade ve basın özgürlüğüymüş Bazı yurttaşların yaptığı suç duyurusu üzerine Ankara Basın Savcılığı, Atatürk’ü Koruma Yasası’na muhalefet suçundan dergi hakkında soruşturma başlattı. İki Emniyet görevlisi, dergiye giderek durumu yetkililere bildirdi. Tarafın savunmasını alan basın savcılığı, yazıya ilişkin takipsizlik kararı verdi. AİHM’nin kararlarına yer verilen kararın gerekçesinde, yazılanların ifade ve basın özgürlüğüne girdiği kaydedildi. ‘Yine kutlayacağız’ CHP’li Dibek, “23 Nisan’da Atatürk anıtına çelenk koymak nasıl kamu düzeni, kamu güvenliği ve genel sağlığı bozmaktadır?” diye tepki gösterdi. CHP Babaeski İlçe Başkanı Hazar, 23 Nisan kutlamalarına ceza kesilmesinin kabul edilemez olduğunu belirterek “19 Mayıs’ta da çelenk koyacağız. Son kale kalsak da mücadele edeceğiz” dedi. AMASYA Akil İnsanlar Karadeniz Bölgesi Heyeti, Amasya’da şehit ve gazi yakınlarının da aralarında bulunduğu kalabalık bir grup tarafından Türk bayraklarıyla protesto edildi. Polis, protestoculara biber gazı ve copla müdahale etti. İçeride de yurttaşlar heyet üyelerinin konuşmalarına sert tepki gösterdi. Akil İnsanlar Karadeniz Bölgesi Heyeti, dün Amasya Büyük Otel’de STK’ler ve yurttaşlarla bir araya geldi. Toplantının yapılacağı otele giden yol, yaya ve araç trafiğine kapatılırken çevrede yoğun güvenlik önlemi alındı. Heyet üyesi Kürşat Bumin’in Kürtçenin eğitim dili olarak kullanılmasına yönelik açıklamaları üzerine salonda bulunan bazı vatandaşlar tepki gösterdi. Bumin’in konuşmaya devam etmesini istemeyen vatandaşlardan birisi eline Türk bayrağını alıp sallamaya başladı. Tepkinin artması üzerine Bumin, konuşmasını bitirdi. Otele yaklaştırılmadılar Akil insanlar heyetinin kente gelmesi şehit ve gazi yakınları, TGB, CHP, İşçi Partisi ve MHP tarafından Türk bayraklarıyla protesto edildi. Grup toplantının yapıldığı otele beş yüz metre mesafede durduruldu. Polis gruba biber gazı ve copla müdahale etti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle