28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 3 NİSAN 2013 ÇARŞAMBA 16 KÜLTÜR UPSD Türkiye Ulusal Komitesi Başkanı Bedri Baykam bugünkü sanat ortamını anlattı CEREN ÇIPLAK Kurulduğundan bu yana sanatçı haklarını koruyan ve bunun dışında da birçok etkinlikte bulunan Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği Türkiye Ulusal Komitesi (UPSD), 25 yılını anlatan “UPSDÇeyrek Asırdan Aşanlar” adlı kapsamlı bir kitap yayımladı. Piramid Yayınları’ndan çıkan kitap, UPSD Türkiye’nin çeyrek yüzyıla dayanan tarihinden bir kesit sunuyor. Kitabın hedefi ise UPSD hakkında bir bellek oluşturmak ve gelecek kuşaklara Türkiye’de sanatçı olarak yaşama zorluklarını aktarmak. Mehmet Güleryüz, Alaettin Aksoy, Beril Anılanmert, Handan Börüteçene, Yusuf Taktak, Bünyamin Özgültekin, Hüsamettin Koçan ve Bedri Baykam’ın kurucu önderliğinde 1989’da kurulan derneğin 2006’dan bu yana başkanlığını yürüten Bedri Baykam’la konuştuk. UPSD’nin Türkiye ayağı ilk olarak hangi refleksle oluşturuldu? Böyle bir kuruma neden ihtiyaç vardı? Gerek resme olan ilginin artması, gerek değişen Türkiye’nin getirdiği yeni koleksiyoner profili, resmin hızla değişen içeriği ve yüzeyi, çağdaş sanatın tual sınırlarından dışarı çıkması, siyasi ve sosyal alanları zorlamaya başlaması, yalnız resim yaparak yaşamaya karar vermiş genç bir sanatçı profilinin ortaya çıkması, yurtdışı ile ilişkilerin giderek artması ve buna benzer nedenler, UPSD’nin kuruluşunda rol oynayan etkenlerdi. UPSD’nin önümüzdeki günlerdeki hedefleri, çalışmaları neler? Şu anda yine birçok sanatçımızdan bazı müzayede evlerinin sanatçılara yönelik yaptıkları büyük hatalar konusunda yoğun şikâyetler alıyoruz. Salt kâr amaçlı girişimler, sanatçıların onurunu, kariyerlerini hiçe sayarak büyük zarar veriyor. Bu yine karşımıza ciddi bir sorun olarak çıktı. UPSD’nin, UNESCO’ya bağlı IAA Uluslararası Sanat Birlikleri içindeki yeri nedir? Bu yerin çok sağlam ve saygın olduğunu söyleyebilirim. Her türlü maddimanevi zorluğa rağmen bugün “Türkiye” dendiğinde, IAA içinde ciddi ses getiren, ağırlığı ‘Türkiye’de sanatçı olmak zor’ 17. YAPI KREDİ AFİFE TİYATRO ÖDÜLLERİ ADAYLARI BELLİ OLDU olan, kimliği olan bir ülke geliyor akla. Türkiye’de sanatçı olarak yaşamanın zorluklarından söz eder misiniz? Bu zorluklar maalesef ortada: Bu ülkede 100 bini aşkın cami yapan devlet, tek modern veya çağdaş sanat müzesi yapamamışsa sorun demek ki fazlasıyla ortada. Sanat koleksiyonerleri ne yazık ki bilinçten yoksun olarak, gerçek koleksiyonerlik yapacaklarına, müzayede koleksiyonerliğiyle yetinip rüzgâr ne yönde eserse o yönde özenti alımlar yapan, çoğu olayın alfabesini bilmeyen insanlar. Kültür Bakanlığı veya devletin diğer birimleri, sanatçıların uluslararası planda ta aracı? UPSD sanatçıları, gerek UPSD Galerisi’nde açtıkları sergilerde, gerek katıldıkları panel ve konferanslarda, gerek organize edilen dev sergilerde, kendilerini ifade etme olanağı buluyor. Bunun dışında sanatçılar ister bir siyasi baskı, ister bir sansür, ister bir galeri veya başka bir kurum ile yaşanan hukuk sorununda UPSD’nin yanlarında olacağını biliyor. Bu çok önemli bir güvence. Ayrıca UPSD, sanatçıların yaşadıkları sorunları baştan önleyici formülleri de sürekli gündemde tutuyor. Siyasi veya toplumsal olaylarda da UPSD’nin verdiği tepkiler, sanatçıların sesi oluyor. Örneğin İtalyan sanatçı Pippa Bacca’nın öldürülmesinin ardından İtalyan ve Türk sanatçılarla ortak yapılan dev sergi ve anma günü Pippa’yı tabii getirmedi ama her u UPSD, 1989’dan geri iki ülkede yaraların sabu yana 25 yılını rılmasına bir nebze olsun yardımcı oldu. anlatan “UPSD: Bugünün sanat orÇeyrek Asırdan tamını kısaca değerAşanlar” adlı bir lendirir misiniz? kitap yayımladı. Türk sanat ortaKitabın amacı dernek mı, bir açıdan tabii ki çok gelişti. 30 yıl önce, hakkında bir bellek 80’lerle beraber büyük oluşturmak ve gelişme katetmeye başlayan şu ortamın her şeTürkiye’de sanatçı ye rağmen bu duruma olarak yaşamının geleceğini kimse tahzorluklarını min edemezdi. aktarmak. Sonuçta İstanbul Bienali’nin dünyada bu kadar ses getirmesi, yabancı müzayede evlerinin Türk sanatçılarla yakından ilgilenmesi, İstanbul Contemporary’nin uluslararası bir etkinlik nınmaları konusunda hiçbir çaba, hiçbir haline gelmesi, koleksiyoner sayısının artbütçe harcamıyor. ması, hepsi ayrı ayrı önemli gelişmeler. Bunun da ötesinde, sürekli olarak devleÖte yandan, galericilerin piyasalarını tin değişik sanat dallarına yaptığı açık kumüzayedecilere kaptırıyor olması, yurtdışatmalar, sansürler, baskılar zaten ortada. şında büyük müzelerde Türk Çağdaş SaMehmet Aksoy’un anıtının “ucube” tanat sergileri açılamıyor olması, yurtiçindenımlamasıyla gayri hukuki olarak indirilki verilere baktığımızda artık sanat ithalamesi, benim son anda ölümden döndüğüm siyasi saldırıya hükümetin gösterdiği tepki tının ihracatımızdan daha fazla olması, koleksiyonerlerin bilinçten yoksun olmalasizlik, tiyatroların yaşadıkları, hepsi birbirı ve ana konunun “akan zamanın ve çarinden üzücü gelişmeler. ğın nabzının tapusunu almak” olduğuBuna bir de medya sansürü ve internet nu ve sanat tarihinin avangardlıkların tarisansürünü eklediğimizde, genel iç karartıcı hi olduğunu bilmemeleri, hâlâ ciddi soruntablo ortaya çıkıyor. larımız arasında. UPSD, sanatçıların nasıl bir ifade Alternatif tiyatrolar da yarışıyor Kültür Servisi Bu yıla yeni yönetmelik ve jüri yapısıyla başlayan 17. Yapı Kredi Afife Tiyatro Ödülleri’nin 2013 adayları önceki gün düzenlenen basın toplantısında açıklandı. Toplantı, Yapı Kredi Afife Tiyatro Ödülleri İcra Kurulu Başkanı Salih Başağa, Yapı Kredi Sanat Danışmanı Haldun Dormen, jüri başkanı Tijen Par ile jüri üyelerinin ev sahipliğinde düzenlendi. Bu yıl Muhsin Ertuğrul Özel Ödülü’ne Erol Keskin, Cevat Fehmi Başkut Özel Ödülü’ne Yiğit Sertdemir, Yapı Kredi Özel Ödülü’ne ise Adalet Ağaoğlu değer görüldü. Ödüller, 29 Nisan’da Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilecek bir törenle sahiplerini bulacak. Başağa, Yapı Kredi Afife Tiyatro Ödülleri’nin yeni yapısıyla ilgili anımsatma yaparak “75 kişilik salon kısıtlamasını kaldırdık. Bu sayede günümüz tiyatrosunu şekillendiren alternatif tiyatroları da değerlendirme süreçlerimize dahil ettik. Yeni düzenlemelerle birlikte seçici kurul ve oylama kurulu fonksiyonlarını birleştirdik, tek katmanlı bir ‘jüri’ çatısı altında topladık” dedi. ADAYLAR Yönetmenler filmlerini anlatıyor İstanbul Film Festivali’nde bugün Dan Mazer’in “Bu Aşk Fazla Sürmez” saat 11.00’de City’s’de, usta yönetmen Goran Paskaljevic’in Sırbistan’ın Oscar adayı olan filmi “Gün Doğarken” 16.00’da Feriye’de izlenebilir. Filmin Bosnalı oyuncusu Mustafa Nadarevic de filmin gösterimine katılacak. Julianne Moore ve Steve Coogan’ın başrollerinde olduğu “Arada Kalan” saat 16.00’da City’s’de. Filmin yönetmenleri David Siegel ve Scott Mcgehee gösterime katılarak izleyenlerin sorularını yanıtlayacak. RAHMANİNOV ÖDÜLLERİ SAHİPLERİNİ BULDU, YARIŞMADA BİRİNCİ SEÇİLMEDİ İSTANBUL FİLM FESTİVALİ’NDE BUGÜN İkincilik ödülü Arıkan’ın nünde vermekten duyKültür Servisi Büdukları memnuniyeyük Rus besteci, piyati dile getirdi. Türk nist Sergey RahmaniRus Kültür Vakfı Münov (18731943) anısıtevelli Heyeti Başkana Türk Rus Kültür Vaknı Fatih Baltacı 3. fı, TC Kültür ve Turizm Rahmaninov Piyano Bakanlığı, Rusya FedeYarışması’nın 2015’te rasyonu İstanbul Başuluslararası düzeykonsolosluğu ve Serde yapılacağını açıkgey Rahmaninov Külladı. Kadir Cem Arıtür ve Sanat Derneği işkan, “Benim için debirliğiyle iki yılda bir dürece almak değil, zenlenen piyano yarışYarışmanın ikincisi Kadir Cem Arıkan, jüri masının ikincisinin kaza başkanı Mikhail Voskresensky, üçüncü Ceren böyle bir jüriye çalmak, bu jürinin finanları önceki gün RusSu Şahin ve teşekkür belgesi alan Yağmur kirlerini almak bile ya Federasyonu İstanbul Atasoy ile Tutu Aydınoğlu. çok değerliydi” diyeKonsolosluğu’nda dürek Türkiye’de başlatızenlenen törenle açıkederek ikincilik ödülünü Kalan bu yarışmanın önemini vurlandı. dir Cem Arıkan’a, üçüncülük guladı. Ünlü Rus ve Türk piyanistler ödülünü ise Ceren Su Şahin’e Davetlilere, yarışmayı hayaMikhail Voskresensky, İdil verildiğini açıkladı. Yağmur ta geçiren ve 2012’de yaşamıBiret, Yuri Didenko, VerAtasoy ve Tutu Aydınoğlu da nı yitiren ilk jüri başkanı Vikda Erman, Hüseyin Sermet, teşekkür belgesi aldı. tor Merjanov’un “Müzik Yuri Slesarev, Seher TanrıÖdül töreninde konuşan, Konuşmaları” kitabı armayar ve Hülya Tarcan’dan olu Rusya Federasyonu İstanbul ğan edildi. Törende jüri üyesi şan jüri bu yıl yarışmacılar ara Başkonsolosu Alexey Yerhov, sında birinciliğe değer bir yaTürkiyeRusya arasındaki dost ve Merjanov’un öğrencisi Yuluk bağlarını sanatla güçlenri Didenko da Ravel, Bramhs, rışmacı bulmadı. Jüri başkanı diren bu yarışmanın ödülleriRahmaninov’un eserlerinden Mikhail Voskresensky kararlanin Rahmaninov’un doğum gü oluşan bir resital sundu. rın oybirliğiyle alındığını ifade “Bu Aşk Fazla Sürmez” Yılın En Başarılı Prodüksiyonu: “Çehov Makinesi” İstanbul DT, “Oyun” İBBŞT, “Sessizlik” İstanbul DT Yılın En Başarılı Yönetmeni: Mehmet Birkiye “Sessizlik” İstanbul DT, Müge Gürman “Çehov Makinesi” İstanbul DT, Şahika Tekand “Oyun” İBBŞT. Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu: Funda Eryiğit “Sessizlik” İstanbul DT, Tomris İncer “Gerçek Hayattan Alınmıştır” Altıdan Sonra Tiyatro, Sumru Yavrucuk “Kimsenin Ölmediği Bir Günün Ertesiydi” Altıdan Sonra Yapım. Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu: Öner Erkan “Babamın Cesetleri” Krek, Engin Hepileri “Oda ve Adam” 0090, Yiğit Sertdemir “Gerçek Hayattan Alınmıştır” Altıdan Sonra Tiyatro. Yılın En Başarılı Komedi / Müzikal Kadın Oyuncusu: Ayşe Selen “Biz Küçükken Babamla Oyunlar Oynardık” Boğaziçi Gösteri Sanatları Topluluğu, Selen Uçer “Kuçu Kuçu” Aysa Prodüksiyon Tiyatrosu, Pınar Yıldırım “Kırmızı Yorgunları” Emek Sahnesi. Yılın En Başarılı Komedi / Müzikal Erkek Oyuncusu: Bekir Aksoy “Sanat” Tiyatro Gerçek, Tolga Evren “Çirkin” İstanbul DT, Murat Garipağaoğlu “Zengin Mutfağı” İBBŞT. Yılın En Başarılı Genç Kuşak Sanatçısı: Sami Berat Marçalı “Yalnızlar Kulübü” (İkincikat yazar, yönetmen, dekor, ışık), “Uğrak Yeri” (Craft Tiyatro yönetmen) “Disosya” ( İkincikat yönetmen). Mirza Metin “Nerde Kalmıştık” (Bulut Tiyatro yönetmen), “Antigone 2013” (Destar Tiyatro oyuncu) Cem Uslu “Parti” (Ekip Tiyatro yazar, yönetmen, oyuncu), “Nerde Kalmıştık” (Bulut Tiyatro oyuncu). Oktay Aslanapa yaşamını yitirdi Kültür Servisi Türk Edebiyatı Vakfı’nın ilk üyelerinden, sanat tarihçisi Prof. Dr. Oktay Aslanapa hayatını kaybetti. Aslanapa, dün İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde düzenlenen tören sonrası bugün memleketi Kütahya’da toprağa verilecek. 1914’te dünyaya gelen Aslanapa, İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi’nden tarih, felsefe ve coğrafya lisanslarıyla mezun oldu. 1977’de Sanat Tarihi Enstitüsü Müdürlüğü’ne seçilen Aslanapa, Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü Sanat Tarihi Anabilim Dalı öğretim üyesi ve Sanat Tarihi Araştırma Merkezi müdürü olarak çalışmalarını sürdürdü. Mimari konular yanında, çiniseramik konusunda özellikle İznik ve Kalehisar kazıları ile ilgili çalışmalarını makaleler ve kitap halinde yayımladı. Aslanapa, son olarak İstanbul Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü’nde Türk Kültür Tarihi ve Atatürk’ün Kültür Politikası derslerini veriyordu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle