Katalog

SAYFA CUMHURİYET 22 NİSAN 2013 PAZARTESİ 12 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr İstanbul’da konuşan ABD Dışişleri Bakanı, Başbakan Erdoğan’dan gezisini ertelemesini istedi Gazze’ye ‘gitme’ mesajı MİNE ESEN ABD Dışişleri Bakanı John Kerry iki ay içindeki üçüncü Türkiye ziyaretinde, ülkesi nin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Gazze ziyareti karşıtlığını açıkça dile getirdi. İstanbul’da dün düzenlediği basın toplantısında, ABD’nin iki müttefiki olarak İsrail ve Türkiye ilişkilerinin rayına oturmasını istedikleri mesajını veren Kerry’nin, ortak tehdit olarak İran’ı göstermesi dikkat çekti. Suriye’nin Dostları toplantısı için önceki gün İstanbul’a gelen ABD Dışişleri Bakanı dün Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile bir araya geldi. Kerry görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısında, Erdoğan’ın gelecek ay Gazze’ye yapmayı planladığı ziyareti ertelemesini ve “uygun koşulları” beklemesini istedi. ABD Dışişleri Bakanı, Davutoğlu ile Türkiyeİsrail ilişkilerinin normalleştirilmesi sürecinin tamamlanması konusunda “uzun ve yapıcı” bir görüşme yaptıklarını, Davutoğlu ve Erdoğan’ın iki ülke ilişkilerinin eski düzeyine getirilmesin de kararlı olduklarına inandığını da belirtti. Kerry dün sabah ilk olarak İstanbul’da bulunan Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile bir ara ya geldi. Erdoğan’ın Gazze ziyareti planını Abbas’la görüşmelerinde ele aldıklarını söyleyen Kerry, “Erdoğan’ın elbette istediği yere gitmekte serbest olduğunu, ancak ABD’nin kaygılarını Erdoğan’ın da hassasiyetle karşıladığını” belirtti. stanbul dün diplomasi trafiği açısından hızlı bir gün yaşadı. Kerry, Türkiyeİsrail ilişkileri ve Suriye ile ilgili mesajlar verirken, Abbas’la da Ortadoğu barışını ele aldı. (AA/AFP) İ 60 İnsan Benim İçin Ne Yazdı? Doğan Hızlan, Murat Belge, Yılmaz Özdil, Oktay Akbal, Nazlı Ilıcak, Doğu Perinçek, Sami Kohen, Attilâ İlhan, İlhan Selçuk, Nevzat Yalçıntaş, Ayhan Songar, Oktay Ekşi, Altemur Kılıç, Melih Aşık, Güngör Uras, Ali Sirmen, Emin Çölaşan, İsrafil Kumbasar, Hasan Pulur, Yalçın Pekşen, Yavuz Donat, Yıldırım Koç, Kaan Turhan, Necati Doğru, Mustafa Balbay, Emre Kongar, Deniz Som, Yalçın Bayer, Coşkun Özdemir, Levent Uluçer ve niceleri, 60 dolayında yazar, düşünür... Son 35 yılda benim hakkımda yazan kişilerden sadece bazıları; görüşlerimi aktaranlar, eleştirenler, övenler, kuşku ile bakanlar vs. Aslında benim üzerimden yazılmakla birlikte; Kimileri sadece bilgi aktarıyor, Kimileri benim görüşlerim üzerinden, “kendi görüşlerini dile getiriyor”. Bazen paylaşıyor, kimi zaman da karşı çıkarak kendi değerlendirmesini yapıyor. “60 İnsan Benim İçin Ne Yazdı” kitabımda son 35 yıldır “benim üzerimden” yapılan haberleri, değerlendirmeleri artı ve eksileriyle aktardım(*). Düne, bugüne ve yarına ışık tutan yazılar. Genellikle yazılarımı, kitaplarımı, konuşmalarımı ele alan makaleler. Kısa kısa haberlerden makale boyutunda değerlendirmelere; hatta bilimsel sayılabilmeye açık yazılara kadar. Çoğunluğu köşe yazarları olmakla birlikte içlerinde akademisyenlerden ve siyasetçilerden de kişiler bulunuyor. Bizi bugünlere getiren geçmişe ışık tutuyor, “kişilerdeki ve toplumdaki çarpıcı dönüşümleri de kendi kalemlerinden ortaya koyuyor”. Benim görüşlerim hakkında yazılanlar olmakla birlikte imza sahiplerinin duruşlarını gün ışığına çıkarıyor. Çok sayıda kişi arasından seçtiğim 60 dolayındaki yazar, düşünür, akademisyen ya da siyasetçi değişik çevreleri temsil etmekle birlikte bazı konularda dün birleşebilmişler. 1990’lı yıllarda bu birleşmeyi görebiliyoruz. Benim için yazılanlarda ilginç paralellikler bulunuyor. Oysa aynı imza sahiplerinin bir kısmı 2000’li yıllarda değişmeye başlamışlar. 1990’lı ve 2000’li yıllarda yazdıkları arasındaki farklar, Türkiye’deki değişimi ve dönüşümü de aydınlatıyor. “60 İnsan Benim İçin Ne Yazdı” kitabında yazarlar aslında beni yazmıyorlar; kendi pencerelerini Türkiye’ye ve dünyaya açıyorlar. Birkaç ay önce çıkan “Onlar İçin Yazdıklarım, 60 İnsan”da doğrudan doğruya ben vardım, onları yazdım. Yeni çıkan kitap ise onun asimetrik olanı; “60 İnsan Benim İçin Ne yazdı?” Sanki benim öz savunmam gibi bir şey, hem de başkaları yazmış. Ta 35 yıl geriden başlayarak bugüne gelen dramatik bir manzara... Sanki bir yüzleşme, benim için olduğu kadar onlar için de... (*) “60 İnsan Benim İçin Ne Yazdı”, Tarihçi Kitabevi, Nisan 2013 ABD gezisinde de konuşulacak Gazze ziyareti konusunu Erdoğan’ın mayıs ayındaki Washington ziyaretinde de ele alınacağına işaret eden Kerry, Türkiye’nin bölgede barış çabalarına övgüde bulunurken, Gazze’ye yardımın farklı yollarla da gerçekleşebileceğini söyledi. Kerry, bugün Ankara’da gerçekleşecek, Türkiye ve İsrail arasındaki Mavi Marmara sal dırısına ilişkin görüşmeleri işaret ederek, Mavi Marmara olayının Türkiye için duygusal bir konu olduğunu anladığını, yaşanan trajedinin yıkıcı olduğunu bildiğini belirtti. ‘Farklılıklar giderilebilir’ Ancak ileriye bakınca, farklılıkların bir kenara konularak bir araya gelinebileceği mesajı veren Kerry, Türkiyeİsrail ilişkilerinde iki tarafın farklı kaygıları olabileceğini ancak Suriye’deki aşırı unsurların güçlenmesi ve İran’ın nükleer silahları gibi konularda ortaklık kurulabileceğini vurguladı. İstifa eden eski Filistin Başbakanı Selam Feyyad’ı dostu olarak niteleyen Kerry, Abbas’la görüşmesinde bu koltuğa kimin gelebileceğine ilişkin gelişme leri de görüştüklerini belirtti. Barack Obama’nın Feyyad’a çok güvendiğini söyleyen Kerry, Feyyad’ın yerini kimin alacağına ilişkin Abbas’la konuştuklarını, Abbas’ın bu konudaki uluslararası kaygıları anladığını bildirdi. ABD’ye yakınlığıyla bilinen Feyyad, Abbas yurtdışındayken Maliye Bakanı’nı görevden almış, bu durum Filistin yönetiminde krize yol açmıştı. Basın toplantısının ardından Fener Rum Patriği Bartholomeos ile görüşen ABD Dışişleri Bakanı Kerry, daha sonra İstanbul’dan ayrıldı. GAZZE ZİYARETİNİN ‘UCU AÇIK’ DOSTLARDAN YEŞİL IŞIK YOK Kerry uyardı, hesap değişti FIRAT KOZOK ANKARA ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın planlanan Gazze ziyareti konusunda “Biz Başbakan Erdoğan’a, bunun ertelenmesinin daha iyi olacağını ve bazı nedenlerle bu ziyaretin şu anda gerçekleşmemesi gerektiğini düşündüğümüzü ifade ettik. Ziyaret için doğru koşulların beklenmesinin daha yararlı olacağını düşünüyoruz” demesi, Ankara’nın hesaplarını da değiştirdi. Mayıs ayı sonunda planlanan ziyaret, “ucu açık ziyarete” dönüştü. Başbakan Erdoğan, geçen hafta başında Kızılay Genel Kurulu’nda Gazze ile görüntülü canlı bağlantı yapmıştı. Erdoğan, “Allah yâr, yardımcınız olsun. İnşallah mayıs sonu gibi bizler de Gazze’de olacağız. Orada birlikte beraber kucaklaşacağız” demişti. Ancak Kerry’nin Türkiye’deki temaslarına ilişkin düzenlediği basın toplantısındaki açıklamaları, konuya yeni bir boyut getirdi. Kerry’nin, “Gazze’ye şu an gitme” mesajı gözleri tekrar Ankara’ya çevirdi. Erdoğan’ın 16 Mayıs’ta ABD’yi ziyaret edeceğini belirten Başbakanlık ve Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, Başbakan’ın açıklamalarının aksine önümüzdeki ay için bir Gazze planlamasının olmadığını ifade ettiler. Son kararın Başbakan’ın ABD gezisindeki temaslarının ardından verilmesi bekleniyor. Hükümete yakın yayın organlarında, Gazze ziyaretinin 31 Mayıs 2010’daki Mavi Marmara saldırısının yıldönümüne rastlatılacağına ilişkin haberler yer almıştı. Boston polisine “başarılarından ötürü” sokakta yemek verildi. Suriye muhalefetinde hayal kırıklığı MİNE ESEN Her çevreden yazar Boston zanlısının iyileşmesi bekleniyor Dış Haberler ABD’de güvenlik birimleri, Boston Maratonu’na yönelik saldırının zanlısı olduğu gerekçesiyle ağabeyi Tamerian Tsarnaev’in (26) öldürüldüğü operasyonda yaralanan Cahar Tsarnaev’in sorgulanabilmesi için iyileşmesini beklerken, kent polisine “Başarısından ötürü” sokak ziyafetleri verildi. CNN televizyonun tam 333 milyon dolara mal olduğunu duyurduğu operasyon boyunca kent sakinleri adeta ev hapsinde kalmışlardı. Operasyondan yaralı olarak kurtulan ve Watertown yakınlarında bir evin bahçesindeki bir teknede yakalandığı bildirilen 19 yaşındaki Cahar Tsarnaev’in hastanede polis gözetiminde olduğunu belirten Massachusetts Valisi Deval Patrick, boynundan ve ayağından yaralanan gencin durumunun iyi olduğunu ancak henüz konuşabilecek durumda olmadığını kaydetti. CBS televizyonu, Tsarnaev’in boynundan yaralanmasının intihara teşebbüs etmesiyle ilgili olduğunu iddia etti. Bu arada Amerikan medyasında Tsarnaev ailesiyle ilgili her gün yeni bir ayrıntı yer alıyor. Gençlerin annelerinin ABD’de yaşadığı dönemde 1600 dolar değerinde giysi çalmakla suçlandığı belirtilirken Tamerian ile evlenmek için Müslüman olan Katherine Russell’ın (24) ailesinin de damatlarından utandıklarını belirterek “onu hiç tanımamışız” dedikleri kaydedildi. Mayıs ayı için planlama yok Çeçen direnişçeler reddetti Kuzey Kafkasya’da Çeçeni stan yönetimine karşı müc adele eden Çeçen grupları dün kendilerine ait bir web sitesinden yaptıkları açıklamada Çeçen Tsarnaev kardeşlerin gerçekleştirdiği saldırılarla ilgileri olmadığını duyurdu. Açıklamada, “Savaşçılarımız ABD’ye karşı herhangi bir askeri operasyona katılmamışlardır” denildi. ‘İsrail, Türkiye’den Akıncı Üssü’nü istiyor’ Dış Haberler Servisi İsrail’in ABD Başkanı Barack Obama’nın aracılığıyla Türkiye’den özür dilemesi ve iki ülke arasında normalleşme sürecinin başlamasından sonra Tel Aviv’in Ankara’nın kuzeybatısındaki Akıncı Hava Üssü’nü kullanmak istediği bildiriliyor. İngiliz Sunday Times gazetesi, bugün Ankara’ya gelecek olan İsrail heyetinin konuyla ilgili temaslarda bulunacağını yazdı. Habere göre, İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanı Yaakov Amidror, Akıncı Hava Üssü’nün kullanım hakkı karşılığında İsrail, Türkiye’ye gelişmiş füze ve izleme teknolojileri önerecek. Gazete, Ankara’nın, Arrow balistiksavar füzeleriyle, Elop şirketinin ürettiği gelişmiş görsel istihbarat sistemleriyle ilgilendiğini de belirtti. Haberde, İsrail’in girişiminin, nükleer programından kaygı duyduğu İran’a karşı önlem almayayönelik olduğu kaydedildi. İsrail ile Türkiye arasında 1996’da yapılan bir anlaşma uyarınca, İsrail Hava Kuvvetleri, Akıncı Hava Üssü’nü eğitim amaçlı olarak kullanabiliyordu. Mavi Marmara baskınının ardından yaşanan diplomatik krize rağmen iki ülke hava kuvvetleri arasında muhtemel bir yanlış anlamayı önlemek amacıyla iletişim kanalları açık tutuluyordu. Dışişleri Bakanlığı ise bir açıklama yaparak, haberin gerçekleri yansıtmadığını belirtti. Açıklamada, “Tamamen spekülatif ve art niyetli haberler” denildi. İTALYA’DA KRİZ SONA ERDİ Napolitano ikinci kez cumhurbaşkanı Dış Haberler Servisi İtalya Cumhurbaşkanı Giorgio Napolitano, 319 senatör, 630 milletvekili ve 20 idari bölgeden gelen 58 temsilciden oluşan seçici meclis tarafından ikinci kez seçildi. Komünist Par ti kökenli Napolitano, seçici mec liste gerçekleştirilen 6. tur oylamada, 997 delegeden 738’inin oyunu alarak, 1946’dan beri bu göreve ikinci kez seçilen ilk cumhurbaşkanı oldu. Böylece ülkede cumhurbaşkanlığı krizi sona ererken, yemin töreninin bugün Temsilciler Meclisi Genel Kurulu’nda yapılacağı açıklandı. Eski komedyen Beppe Grillo li derliğindeki 5 Yıldız Hareketi ise Napolitano’nun ikinci kez seçilmesinin anayasaya darbe olduğunu öne sürerek, halkı protestoya çağırdı. İstanbul’da önceki gün toplanan çekirdek “Suriye’nin Dostları” toplantısından muhaliflerin, silah yardımı ve uçuşa yasak bölge oluşturulması çağrılarına yeşil ışık çıkmadı. ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin iki hafta önceki İstanbul temaslarında mutabakata varılarak yapılacağı duyurulan, 11 ülkenin yanı sıra Suriye Muhalefet ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu’nun (SMDK) katılımıyla gerçekleşen toplantının önceki gün saat 18.00’de başlayıp yaklaşık 6 saat sürmesi; muhaliflerin silah yardımı çağrısı, bunun kimlere, hangi mekanizma çerçevesinde yapılacağına ilişkin konularda katımcılar arasında görüş ayrılıklarının derinliğini ortaya koyduğu yorumlarını beraberinde getirdi. Özellikle silahların El Kaide ile bağlantılı El Nusra gibi köktendinci grupların eline geçebileceğine ilişkin kaygılar Almanya başta olmak üzere kimi katılımcılar tarafından vurgulandı. Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle’in muhalefetin kendisini radikal unsurlardan uzak tutması gerektiği yönündeki sözleri dikkat çekti. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun ev sahipliğindeki toplantıda ABD, İngiltere, Katar, Suudi Arabistan, Ürdün, Mısır, BAE, İtalya, Almanya ve Fransa’dan dışişleri bakanları ve üst düzey yetkililer ile SMDK temsilcileri yer alırken gecenin sonundan, biri koalisyonun Suriye’nin geleceğiyle ilgili perspektifini yansıttığı, diğeri ise 11 ülkenin ortak açıklamasının AFP yer aldığı 2 bildirge çıktı. 11 ülkenin ortak açıklaMuaz el Hatib masında öne çıkan maddeler arasında ise koalisyona net destek, muhaliflere yardımların artırılması ve tüm askeri yardımların koalisyon bünyesindeki yüksek askeri konsey üzerinden yürütülmesi kararları dikkat çekiyor. Davutoğlu, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ve SMDK Başkanı Muaz el Hatib düzenledikleri ortak basın toplantısında Suriye’de hiçbir grup, inanç ayrımı yapılmaksızın tüm Suriyelileri kapsayan, eşit gören, demokratik, çoğulcu, bütün ve egemen bir Suriye hedefine vurgu yaptı. İstanbul’daki toplantının ardından SMDK Başkanı Muaz el Hatib görevinden istifa etti. Hatib, “özgürce çalışmak istediğini ve bunun da resmi müesseselerde mümkün olmadığını” belirtti. SMDK Sözcüsü Velid el Bunni de Hatib’in, rejimin eli kana bulaşmamış temsilcileriyle müzakere yapılması amacıyla geçici hükümetin kurulmasının biraz ertelenmesi gerektiğini düşündüğünü belirtti ve “İstifanın sebebi geçici hükümet konusundaki anlaşmazlıktır” dedi. El Hatib, 24 Mart’ta görevinden istifa etmiş, fakat istifası kabul edilmemişti. Koalisyonun bu defa talebi kabul ettiği bildiriliyor. Mısır’da adalet bakanı istifa etti n Dış Haberler Servisi Mısır Adalet Bakanı Ahmed Mekki görevinden istifa etti. Adalet bakanı yardımcısı Hişam Rauf, AA’ya yaptığı açıklamada, Mekki’nin istifa gerekçesi hakkında bilgi vermedi. Mısır’da kabinede revizyon hazırlıkları çerçevesinde, halen başsavcılık görevini yürüten Talat Abdullah’ın adalet bakanlığına getirileceği, Abdullah’ın başsavcılık görevinden alınmasını isteyen muhalefet ile hükümet arasındaki gerilimin de böylece sona erdirilmesinin hedeflendiği belirtiliyor. Mahkumların yarısı grevde Muaz El Hatib istifa etti n Dış Haberler Servisi ABD’nin Guantanamo Üssü’nde, açlık grevine giren mahkumların sayısı 77’ye yükseldi. Yetkililer, 166 mahkumdan neredeyse yarısının açlık grevinde olduğunu ve 17 mahkumun da tüp yoluyla beslendiğini duyurdular. 5 mahkumun hastaneye kaldırıldığı ancak hiçbirinin hayati tehlikesinin bulunmadığı bildiriliyor. Mahkumların avukatları, tutukluların, dini CD’ler, battaniyeler, mektuplar gibi kişisel eşyalarına el koyulduğunu duyurmuşlardı. n Dış Haberler Servisi ABD’nin Colorado eyaletinde çığ düşmesi sonucu beş sporcu öldü. Clear Creek Bölge Şerifi Don Krueger, Denver kentinin 100 kilometre batısındaki Loveland Pass dağında, altı kayakçının çığ altında kaldığını ve beşinin öldüğünü duyurdu. Krueger, kurtarılan sporcunun hastanede tedavi altına alındığını bildirdi. Colorado’da hafta sonunda çığ riskinin oldukça yüksek olduğu konusunda kayakçılar uyarılmıştı. ABD’de çığ: 5 sporcu öldü