28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA 12 HABERLER CÜNEYT ARCAYÜREK CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülseren Onanç’ın görevinden istifasında, geçen hafta CNN Türk’te Ahmet Hakan’ın Tarafsız Bölge programına Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun muhalefetine rağmen çıkma ısrarının neden olduğu öğrenildi. CHP Lideri Kılıçdaroğlu, önceki gün yapılan MYK toplantısından sonra Onanç ile yaptığı ikili görüşmeyi kurmaylarına bir şekilde aktardığı öğrenildi: “Medyaya yansıdığı gibi İmralı süreci nedeniyle alınmış bir karar değil bu. Asıl neden şu: Televizyon programına katılmamasını istemiştim. Ancak o katıldığı için bu sonuç ortaya çıktı. Biz bir kural koymuşutk bir süre bekleyelim gelişmeleri görelim ondan sonra oturur tartışırız demiştik. bu tasarrufum tamamen tamamen TV yayınına çıkmasıyla ilgilidir.” Gülseren Onanç ise görevinden ayrıldıktan sonra yaptığı yazılı açıklamada CHP yönetimi ile ‘fikir ayrılığı’ yaşadıklarını gerekçe göstermişti. Kılıçdaroğlu Onanç’ın bu iddiası konusunda da yakın çevresine de “Hiçbir fikir ayrılığı filan yok konunun onunla hiçbir ilgisi yok” değerlendirmesini yaptı. CUMHURİYET 19 NİSAN 2013 CUMA GÜNCEL ? Baştarafı 1. Sayfada RTE soruyu yanıtladı: “Benim!” AKP İstanbul milletvekilleriyle yaptığı toplantıda bazı vekiller cesaret gösterip RTE’ye, MHP’ye bu kadar yüklenmesek demişler. RTE’nin bu içten dileğe verdiği “ben” eksenindeki şu sözleri demokrasiye ne kadar aykırı kişiliği olduğunun kanıtı: “Artık muhalefeti kale de almıyorum, ciddiye de!” Muhalefet, yalaka yandaş olmayan yazarlar, bu adamla demokratik kurallara sadık kalarak nasıl mücadele edebilirler?.. Açıkça ve resmen demokrasilerin olmazsa olmaz diye tanıdığı muhalefet partilerini kale de ciddiyete de almadığını ilan ediyor. Tek millet, tek vatan derken eline fırsat geçse tek partiye koşacak. Hitler, Mussolini benzeri faşist bir kafa! ??? Tanımadığını, ciddiye almadığını söyleyerek muhalefetsiz bir rejim yanlısı olduğunu demokrasi tarihine adını ilk yazdıran, gün gelecek son olacak başbakandır RTE!.. Bu kafadaki biriyle, muhalefet partilerinin ülkede demokrasi var diyerek düz yolda birlikte yürümeleri, diyalog kurmaları olanaksızdır. Muhalefet partilerinin talihsizliği tek partiye hasret bir Başbakan’la mücadele etmeye çalışmaktan kaynaklanıyor. Zira gerçekleri çarpıtarak muhalefete saldırmayı sanat edinen bu Başbakan’la uzlaşma olanakları aramak da zaten abes! Bakınız; RTE, halkın terör konusundaki yumuşak karnını istismar ederek cani önder İmralı’dakine demokratik rol vermesinden çok önce ana muhalefet; iktidara, dört partiden eşit sayıda üye alarak Meclis’te terör konusunda gerekli önlemleri alacak bir komisyon kurmayı önerdi. RTE, önlenebilir engelleri gerekçe göstererek reddetti bu öneriyi ve fakat: İktidarın üçkâğıtçı zihniyeti gereği RTE; çözüm sürecini yürütebilmek için İmralı’nın, dayatmalarını yaşama geçirmeye soyundu ve şimdi İmralı’nın Kandil’in dayatmalarını ele alacak, icabında yasa çıkaracak AKP’den 9 veya 10, ana muhalefetten ve BDP’den birer vekil üyenin bulunacağı… … böylece iktidar partisinin çoğunlukta olduğu ve de yalnız RTE + İmralı dayatmalarının geçmesini sağlayacak bir komisyon kuruyor. ??? Bu iki olayın dışa vurduğu şu yüzsüzlüğe bakın lütfen: RTE; şimdi CHP’ye dönüp, “Hani siz Meclis’te terörle ilgili komisyon kurulmasını istiyordunuz. İşte komisyon, neden üye vermiyorsunuz. Çözümden kaçıyorsunuz” diyebiliyor. Nasıl iyi mi? Bunca yıldır gazeteciyim. RTE kadar ikiyüzlülüğünü başkasına fatura eden bir siyasetçi anımsamıyorum. ??? Çözüm süreci başladığından beri, CHP ile AKP arasında sürecin özüyle doğrudan ilgili sürüp gelen bir tartışma toplumda geniş yer bulamadı... RTE, CHP’yi kötülemek, karalamak amacıyla ekranlarda durmadan ana muhalefeti çözüm sürecine destek vermemekle suçluyor. İyi ama CHP, haklı olarak istenilen, gerekli olan desteği verebilmek için İmralı ile MİT aracılığıyla RTE’nin derin muhabbetinde neler konuşulduğunu öğrenmeyi gerekli görüyor. RTE yok diyor. Bu ve benzeri isteklerde bulunma! Eee, peki ne yapmalı muhalefet? Terörist başıyla İmralı’da pazarlığın hangi konularla ilgili olduğunu içeren, bilgi edinme dayatmasını desteğe koşul olarak öne sürmesin! Başbakan, CHP’nin açıkladıklarıyla yetinmesini istiyor. İstiyor ki CHP; güven duymadığı, genel başkanlarının grup kürsüsünden Meclis TV’de canlı yayımlanan konuşmasında örnekler vererek “Bu başbakan, yalancı!” diye tanımladığı RTE’ye; ne olduğu, olacağı bilinmeyen çözüm sürecine gözü kapalı tam gaz destek versin! Olacak şey mi? Şentalar’ı yönetime almak için girişimde bulunduğu ancak Şenatalar’ın işini gerekçe göstererek yaz ortasına kadar süre istediği bildirildi. CHP Liderinin MYK’de, Onanç dışında bir kaç değişiklik yapacağı iddiaları ise parti yetkililerince doğrulanmadı. Kılıçdaroğlu: Fikir Ayrılığı Değil TV Israrı Yolları Ayırdı ileri sürülmüştü. Kılıçdaroğlu’nun partideki çalışma arkadaşlarına bu iddialarla ilgili de, “Aldığımız kararda bu söylenenlerin hiçbir etkisi yok. Zaten böyle bir anketi de yoktur. O yüzden onu gerekçe gösterip bir şey yapmadım” izahatını yaptığı belirtildi. CHP Lideri Kılıçdaroğlu, bir süreden beri partinin kamuoyu önünde tek sesli gözükmesi için CHP kadrolarına mesajlar veriyordu. İmralı sürecine ilişkin parti tabanında tepki toplayan söylemleri nedeniyle Onanç’ın görevinden ayrılmak zorunda kalışı, Kılıçdaroğlu’nun kurmayları arasında “Dışarıya karşı partinin tek bir ortak sesi olması yönünde atılmış bir adımdır” şeklinde değerlendirildi. CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz’ın dün ceza istemiyle parti disiplin kuruluna sevkedilmesi konusu da kamuoyunda “Onanç’ın görevinden ayrılışını dengeleme” manevrası olarak yorumlanmıştı. CHP Genel Başkanlık katında yapılan değerlendirmelerde Kılıçdaroğlu’nun bu konuda da “Hayır. Dilek hanım ile ilgili süreç grupta çok daha önce başlamıştı. İkisinin birbiriyle hiç bir alakası yok” dediği öğrenildi. CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun, Onanç’ın yerine, PM üyelerinden ve 10 Aralık hareketi kurucularından Prof. Dr. Burhan YAPTIĞI AÇIKLAMALAR KIZDIRDI CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun yakın çevresine “Televizyon programına katılma ısrarı nedeniyle alındı” demesine rağmen Onanç’ın daha önce yaptığı basın açıklamalarının bir birikim oluşturduğu belirtildi. Onanç’ın “gençler CHP’ye yönelmiyor”, “Kararsızların sayısı CHP’den fazla” ve “CHP devrimci bir parti değildir” gibi açıklamalarının bir süreden beri MYK’nin ‘şahin’ kanadında tepki topladığını belirten üst düzey bir CHP’li yetkili, “Ancak Gülseren hanım kendine özgü bir direnç ve inatla bu tür verileri kamuoyuyla paylaşma ısrarını sürdürdü. Sadece MYK’de değil, PM’de de eleştiri aldı. Bardağı taşıran son nokta CNN Türk’teki programı Kılıçdaroğlu’nun katılmaması yönündeki telkinine rağmen katılarak diğer parti yetkilileriyle çelişen açıklamalar yapması oldu” değerlendirmesini yaptı. ‘Fikir ayrılığı yok’ Disiplin kararıyla ilgisi yok Tek ses mesajı ‘CHP’nin öyle bir anketi yok’ Onanç’ın görevinden ayrılmasında, “CHP anketlerinde parti tabanı yüzde 65 oranında çözüm sürecine destek veriyor” şeklindeki demeçlerinin de etkili olduğu Şenatalar zaman istedi Denetime denetim MUSTAFA ÇAKIR Raporları TBMM’den gizlenen Sayıştay’ın yönetmeliği değişti 12 EYLÜL DAVASINA DEVAM EDİLDİ Evren’in evinde arama istendi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 12 Eylül askeri darbesine ilişkin, dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren ile Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya’nın yargılandığı davanın 13. duruşması yapıldı. Müdahil avukatlarından Mehmet Horuş, sanıklardan Evren’in dava konusu olaylara anılarında yer verdiğini belirterek evinde arama yapılmasını istedi. Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmanın başında mahkeme heyeti, CMK’nin 219. madDavada Hasan Dudesi uyarınca bu tayurt bir li man isim aşamadan sonra şın ihbar mektubu dikduruşmanın teknik kat çekti. Mektupta, araçlarla kayda alınaskeri görevli ve yetkimasına karar verillilerin 12 Eylül darbediğini açıkladı. Dusiyle ilgili bazı belgeleruşmada söz alan rin mahkemeye gönmüdahil avukatladerilmeyerek saklandırından Mehmet Hoğı iddia edildi. Mektupruş, Evren’in anılata bazı belgelerin de rını kitaplaştırdığını imha edildiği dile getirildi. Savcı Cemil Tuğanlattı. Evren’in, tekin, sanıkların evinresmi devlet arşivide arama yapılması tani kullanarak yazleplerinin reddini istedığı anılarında, dayerek Hasan Duman va konusu olaylara len tarafından gönderi yer verdiğini ifade mektubun incelenmesi eden Horuş, Adli y rma için Genelku “Bundan sonra Müşavirliği’ne yazı yaaradığınız bir beletti. p tale ı zılmasın ge varsa yeri belli” dedi. Horuş, mahkemeden Evren’in evinde arama yapılmasına karar verilmesini istedi. Avukat Kâzım Genç ise Evren ve Şahinkaya’nın öldüklerinde devlet töreni yapılmamasını istedi. Genç, “Şahısların rahmetli olup davanın düşmesi gibi bir durum var. Bir an önce karar verilsin ve sanıklar mahkum edilsin ki sanıkların sıfatları düşsün ve devlet töreni yapılmasın. Dosya mütalaa için iddia makamına verilsin” diye konuştu. ANKARA Raporları Meclis’e gönderilmediği için eleştirilen, hükümetin yetkilerini daraltmak için çıkardığı yasa Anayasa Mahkemesi’nden dönen Sayıştay’ın denetim yönetmeliği de değişti. Buna göre denetim raporları ilgili kamu idaresi ve TBMM’ye gönderilmeden önce Sayıştay’da oluşturulacak komisyonlarda incelenecek. Uygun bulunmazsa düzeltilecek. Sayıştay daireleri raporu daha sıkı denetleyecek. Bu düzenlemelerle Sayıştay’ın hükümetin hoşuna gitmeyecek rapor hazır lamasının olanaksız hale getirildiğine dikkat çekiliyor. Sayıştay Denetim Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile eski yönetmeliğin “Denetim Raporları” başlıklı maddesi değiştirildi. Mevcut yönetmelikte kamu idarelerinin düzenlilik ve performans denetimleri sonucunda denetim grup başkanlıkları tarafından hazırlanan taslak denetim raporlarının, kamu idarelerine gönderilmesi öngörülüyordu. Yapılan değişiklikle, raporlar ilgili kamu idaresine Önce komisyon gönderilmeden önce “rapor değerlendirme komisyonları” tarafından incelenecek. Komisyonlar, bir başkan olmak üzere Sayıştay Başkanlığı’nca görevlendirilen üç uzman denetçiden oluşturulacak. Üye tam sayısıyla toplanacak ve görüşünü oyçokluğu ile on beş iş günü içerisinde oluşturacak olan komisyon, taslak denetim raporlarını, “ilgili kanunlar ile bunlara dayanarak çıkarılan tüzük, kararname, yönetmelik ve ilgili kanunlarda uygulamayı yönlendirmek üzere yetkilendirilmiş olan kamu idareleri tara fından yapılan düzenleme ve verilen görüşlere uygunluğu yönünden” değerlendirecek. Denetim ekibi ile komisyon arasında görüş ayrılığı oluşması halinde, “ilgili grup başkanının” görüşüne göre denetim ekibi tarafından rapor “düzeltilecek”. Rapor bu düzeltmenin ardından kamu idaresine gönderilecek. Kamu idareleri 30 gün içinde yanıtını Sayıştay’a gönderecek. Ardından denetim grup başkanlıkları denetim raporlarını düzenleyecek. Sonrasında denetim raporları, Sayıştay dairelerinin görüşüne sunulacak. Ancak bu raporlara kamu idarelerinin yanıtlarının yanı sıra “rapor değerlendirme komisyonlarının” görüşleri de eklenecek. Daireler görüşlerini temmuz ayının 15’ine kadar başkanlığa sunacak. Ancak eski yönetmelikten farklı olarak daireler raporları bu kez, “Başkanlıkça çıkarılan yönetmelik, usul ve esaslar ile denetim rehberleri ve genelgelere uygunluğu yönünden” de inceleyecek. Daireler, uygunluk taşımayan raporların düzeltilmesine ilişkin görüşünü başkanlığa sunacak başkanlık bu raporları görüşünü almak üzere rapor değerlendirme kuruluna gönderecek. Denetim grup başkanının denetçiler üzerindeki yetkisi de artırıldı. Ayrıca eski yönetmelikteki grup başkanının “denetimi en iyi şekilde yürütecek bir ekip başkanı eşliğinde denetim ekiplerini oluşturma” görevinden “denetimi en iyi şekilde yürütecek” ifadesi çıkarıldı. Usullere uygunluk Asker belgeleri sakladı iddiası Fotoğraf: SERCAN MERİÇ ‘Devlet töreni yapılmasın’ TGC ödülleri sahiplerini buldu Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin (TGC) 54 yıldır düzenlediği Geleneksel Türkiye Gazetecilik Başarı Ödülleri sahiplerini buldu. Taksim’de bulunan Marmara Otel’de düzenlenen törenin açılış konuşmasını yapan TGC Başkanı Orhan Erinç gazetecilik ödüllerinin veriliyor olmasının ifade özgürlüğü sorunun çözüldüğü anlamına gelmeyeceğini belirterek, “Umarım bir sonraki sene yapacağımız ödül törenimizde bu sorunları aşmış olarak burada bulunuruz” dedi. Gazetemiz yazarı Işık Kansu, “Türkiye Üzerinde Rabıta Gölgesi” başlıklı çalışmasıyla araştırma dalında ödüle layık görüldü. Kansu, ödülün asıl sahibinin Uğur Mumcu olduğunu belirtti. Törende siyasal haber alanında Cemal Doğan ve Namık Durukan, eğitim alanında Nedim Şener, köşe yazısı alanında Ali Akel, televizyon haberi dalında İbrahim Ateşoğlu ve Gökhan Gerçek ödül aldı. Işık Kansu ‘En iyi şekilde’ çıktı TAKSİM YASAĞINA YANIT MHP İL BAŞKANLIĞI 50 TL DAĞITTI ‘Tek alternatif Taksim’dir’ İstanbul Haber Servisi İçişleri Bakanı Muammer Güler, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde Taksim’e çelenk bırakılmasına izin verileceğini ifade ederek yürüyüş ve toplantı için başka alan önereceklerini söyledi. DİSK Genel Başkanı Kani Beko ise fiziki şartlar dikkate alarak, 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlayacaklarını belirtti ve “Gündemimizde başka alternatifimiz yok. Tek alternatifimiz koşullar ne olursa olsun Taksim’dir” dedi. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’ne sayılı günler kala İçişleri Bakanı Muammer Güler, “Taksim Meydanı Yayalaştırma” projesi nedeniyle etkinliklerin başka alanlarda yapılmasını önereceklerini söyledi.İçişleri Bakanı Muammer Güler, “Taksim Meydanı’nı yayalaştırma projesi nedeniyle orada yeterli önlemleri alacak fiziki ortam mümkün değil. Taksim Meydanı’nda basın açıklaması, Kazancı Yokuşu’na çiçek bırakılması gibi etkinlikler yapılabilecek. Ancak yürüyüş gibi diğer etkinliklerin başka alanlarda sağlıklı şekilde yapılması için sendika yetkililerine öneride bulunacağız” diye konuştu. DİSK Genel Başkanı Kani Beko ise Güler’in açıklamalarının ardından bir kez daha Taksim kararlılığında oldukları söyledi. Gazetecilere ahlaksız teklif MAHMUT ORAL Son 10 yılda yaklaşık 6 bin adet dinleme izleme cihazı ele geçirildi Gümrüğün böcekle sınavı Firmalara ceza yağmış MAHMUT LICALI işim Kurumu Bilgi Teknolojileri ve İlet SAT, TBMM RK TÜ ve (BTK), Türk Telekom rinin sorularını yaBöcek Komisyonu üyele Telekom, apartrk Tü dı. zılı olarak yanıtla arının amaç dışı manlardaki telefon kutul neden olduğua sın ma an yaş müdahalelerin yatın gizliliğini ihha l öze a, rıc Ay di. dir nu bil olarak TTNET haklal eden firmalarla ilgili nın yüzde 0.2’si (4 arı kında 2010’da satış tut ) kadar; 2008’de Turkmilyon 975 bin 336 TL cirosunun yüzde yılı 7 cell hakkında 200 553 TL) oranında bin 224 n lyo mi 0.15’i (11 9 net satışlarının 200 a nd ve Vodafone hakkı milyon 858 TL) yüzde 0.05’i (1 milyar 269 landığı belirtildi. gu uy rı ala oranında para cez ANKARA Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, elektronik alanda faaliyet gösteren pek çok firmanın üretiminde kullandığı parçalar arasında böcek diye tanımlanan cihazların da bulunması nedeniyle, Türkiye’ye girişi yasak olmasına karşın kaçakçılığı engelleyemiyor. Türkiye’de bugün herkesin rahatlıkla satın alabileceği böceklerin genellikle yolcu bagajlarıyla getirildiğine dikkat çekilirken son 10 yılda gümrüklerde yaklaşık 6 bin böcek yakalanabildi. Yasadışı dinleme ve izlemeleri engellemek amacıyla kurulan TBMM Böcek Araştırma Komis yonu’na bir bilgi notu sunan Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, böceklerin ülkeye girişte tespit edilemediğini itiraf ederken konuyla ilgili bazı verileri de paylaştı. Gümrük Bakanlığı’nın Kaçakçılık Bilgi bankası kayıtlarına göre Türkiye’ye 20002012 arasında toplam 5 bin 607 adet ve 2 bin 500 kilo ölçüsünde ses kaydına mahsus araç, böcek ele geçirildi. 18 Aralık 2000 tarihinde ses kaydına mahsus araç olarak 2 bin 500 kilogram ölçüsünde ürün yakalanırken 2009 yılında ise 288 adet böcek yakalandı. Genel seçimlerin gerçekleştirildiği 2011’de 4 bin 818 adet böcek sınır kapılarında yakalandı. DİYARBAKIR MHP Diyarbakır İl Başkanı Mehmet Teyar Karakoç, açıklama metninin yer aldığı zarfa 50 TL koyarak gazetecilere dağıttı. Duruma tepki gösteren basın emekçileri toplantıyı terk etti, Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti de olayı kınadı. Karakoç, akil insanlar heyetleri ve açılım sürecine ilişkin olarak parti binasında basın açıklaması düzenledi. Karakoç, açıklamasını tamamladıktan sonra etkinliği izleyen gazetecilere içinde açıklama metninin bulunduğu söylenen ağzı kapalı zarflar dağıtıldı. Gazeteciler zarfı açtıklarında içinde açıklama metni ile birlikte bir de 50 TL konulduğunu görünce, tepki göstererek parti binasını terk etti. MHP’nin gazetecilere yaptığı bu ahlaksız teklif, basın camiası tarafından sert bir dille kınandı. Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti’nin yazılı açıklamasında “Hiçbir kurumun veya siyasi partinin açıklamasını da para karşılığında yazmadığımızı, bundan sonra da yazmayacağımızı buradan belirtmek istiyoruz. MHP İl Başkanlığı’nın yapmış olduğu bu hareketi şiddetle kınıyor ve bölgedeki gazetecileri başkalarıyla karıştırmamalarını tavsiye ediyoruz” denildi. Karakoç ise olayla bilgisi olmadığını iddia ederek “Partide bulunan arkadaşlardan biri yapmışsa bu bizi bağlamaz” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle