Katalog

SAYFA CUMHURİYET 12 NİSAN 2013 CUMA 12 ilk kadın başbakanı olarak tarihe geçti. Ekonomi alanında kamu kuruluşlarını özelleştirdi. Serbest piyasaya ağırlık verince adı “neoliberalizmin imparatoriçesine” çıktı. Zengini zenginleştirdi, yoksulu yoksullaştırdı. Margaret Hilda (Roberts) Sendikaları grev Thacher’i ilk kez 18 Şubat yapamayacak konuma 1986’da Londra’da “Dovning Sokak 10” numaralı adresteki, getirerek yerin dibine soktu. Devleti küçülttü. İş iki yüzyıllık başbakanlık dünyasından alınan vergileri konutunda görmüştüm. azalttı, sermayeyi yüceltti... Çiçeklerle süslü bir şömine önünde duruyordu ve yanında Londra, dünyada öne çıkan piyasalardan biri oldu. Başbakan Turgut Özal Bir başka “neoliberal” ABD vardı... Başkanı Ronald Regan İkisinin ekonomik ve siyasal ile dünya ekonomisine benzerliklerinin en önemli yön verirken komünizmi ortak noktası, aynı gün, 13 yıktı, Sovyetler Birliği’nin Ekim’de doğmuş olmalarıydı! dağılmasına yardım etti. Ancak Thatcher, Özal’ın Rusya’da yeni bir dönemin iki yıllık ablasıydı. Özal, bu mimarı olarak Mihail rastlantıyı, “monetarizm Gorbaçov’a “Perestroyka (parasalcılık) ortak (yeniden yapılanma)” kaderimiz” olarak ve “Glasnost açıklamıştı! (açıklık)” dediği Özal 17 düzeni kurmasına Nisan’da destek verdi. öldü, Bu oluşumda Thatcher ise bir Polonya 8 Nisan’da gazetesinin öldü... Ama “Demir Lady” “cesedi” 17 tanımlaması İngiliz Nisan’da Kraliçesi’nin verdiği törenle “Baroness” unvanının yakılacak. da önüne geçti. İlginç bir başka “Nuh deyip peygamber rastlantı daha! demeyen!” uzlaşmaz Thatcher’in ölümü İngiliz Thatcher tutumuyla 11 yıl iktidarda kaldı. 1982’de Arjantin’in halkını ve basınını ikiye Falkland Adaları’na el koymak böldü... Matem tutanların istemesi üzerine denizaşırı yanı sıra sokaklarda ölümünü savaşı göze almakta tereddüt şampanya patlatarak etmedi. 1984’te partisinin kutlayanlar oldu. Hatta, toplantısının yapıldığı şampanya patlatanlar, bir otelde İrlanda Cumhuriyeti ölünün ardından “Cesedinin Ordusu’nun (İRA) bombalı yakılmasına gerek yoktu! suikastından yarasız kurtuldu. Zaten o cadı cehennemde Ancak, gelir düzeyine yanacaktı!” sözleriyle dahi bakılmaksızın bireylerden bir tepkide bulundular! çeşit “kelle vergisi” niteliğinde belediye vergisi alınca kendi partisinden de tepkiler başladı. “Büyük Britanya’nın Büyük Britonu” da denilen Thatcher hakkında İngilizler “sevgi” ile ThatcherÖzal şömine önünde. “nefret” arasında kutuplaşıyorlar. HHH Son zamanlarda kendisini Babası bakkaldı. Kiliseye “hâlâ başbakan sanacak” ve geleneklere bağlı boyutta Alzheimer oldu. idi. Kızını bu gelenekler HHH doğrultusunda eğitti. Bu Şömine önünden önce geleneksellik kimyager olan de Özal’ı yakından izledi, kızını “Muhafazakâr Parti”nin ekonomik siyasasını övdü, üyeliğine itti. 12 Eylül askeri darbesinin İşadamı Denis Thatcher ile Türkiye’ye istikrar getirdiğini söylüyordu! evlendi. Biri kız, biri oğlan iki Özal’ın Thatcher’dan çocuk annesi oldu. Kimyadan esinlenmesinden sonra vazgeçti. Hukuk okudu. bugün Türkiye’de, İngiltere’de Avukatlığa başladı. 1949’dan olduğu gibi sendikaların greve itibaren 10 yıl boyunca girdiği gidişleriyle ilgili haberlere seçimleri kazanamadı. İlk olarak eğitim bakanlığına basında rastlıyor musunuz? O gün basına “Türkiye’de getirildi. Bu görevdeyken ben de aşağı yukarı onunla ilkokul çocuklarına ücretsiz “süt dağıtımını” kaldırınca, adı aynı şeyleri yapmaya çalışıyorum” demişti. 6 Nisan “süt hırsızına” çıktı. Günümüz 1988’de Ankara’ya geldiğinde Türkiyesi’nde ise süt dağıtımı “Sayın Özal’ın başarılarına moda oldu! İngiltere’de büyük övgü 1975’te partisine genel duyulduğunu” da söylemişti. başkan seçildi. İngiltere’nin DIŞ HABERLER [email protected] Filistin’de yeni çatlak GazzeBatı Şeria arasında uzlaşma sağlanamazken Feyyad’ın Abbas’la yaşadığı gerginlik yüzünden istifa ettiği haberi geldi Dış Haberler Servisi Filistin Yönetimi Başbakanı Selam Feyyad’ın, Devlet Başkanı Mahmud Abbas’la yaşadığı anlaşmazlığın ardından görevinden istifa ettiği bildirildi. Arap basınında, ABD’de eğitim gören Feyyad’la Mahmud Abbas arasında hükümet politikalarına ilişkin anlaşmazlıklar olduğu ve istifa kararının bu görüş ayrılıklarıyla ilgili olabileceği yorumları yer aldı. Abbas’ın bir süredir Feyyad’la yollarını ayırmak istediği iddialar arasında. ABD başta olmak üzere Batılı devletler, Başbakanlık görevini 2007’den beri yürüten Feyyad’ı destekliyordu, Feyyad’ın istifasıyla Abbas’la ilişkilerde sorunlar yaşanabileceği belirtiliyor. Nitekim ABD’den “Feyyad’ın görevden ayrıldığına inanmıyoruz” açıklaması geldi. 61 yaşındaki Feyyad’ın, maliye bakanının istifasını kabul etmesine karşın Abbas’ın bu kararı reddetmesinin ardından iki lider arasında bir süredir sıkıntılı giden ilişkiler iyice kötüleşmişti. Filistin ekonomisinin canlandırılmasında başlangıçta önemli rol oynayan Feyyad, geçen yıl İsrail ve ABD’nin BM’de devlet olarak tanınma çabalarını cezalandırmak için fonları kesmesiyle zor günler geçirmeye başladı. Abbas’ın Fetih partisi Feyyad’ın Batı’yla yakın ilişkilerinden rahatsızlık duyuyor. Gazze’yi yöneten Hamas da Feyyad’ı Feyyad batının İsrail’e yardım etmekle suçlamış ve desteklediği bir tanımayı reddetmişti. ABD Başkanı Barack Obama, geçen ay Baisim. (AFP) tı Şeria’ya düzenlediği ziyaretinde, hem Abbas’ı hem Feyyad’ı barış sürecinin “gerçek ortakları” olarak tanımlamıştı. ABD Dışişleri Bakanı John Kerry de bu hafta, destek için Kudüs’te Feyyad’la buluştu. Batı Şeria’da Filistin kurumlarının inşası için çabalayan ve İsrail liderlerinin de güvendiği Feyyad’ın gidişinin uluslararası toplum üzerinde olumsuz etkisi olacağı yorumu yapılıyor. Bu arada Filistin’in Ankara Büyükelçisi Nebil Maruf da, Kahire’de bu ay düzenlenecek mini Arap zirvesini anımsatarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Gazze’ye yönelik ziyaretinin Filistin’de sağlanacak iç uzlaşıdan sonra gerçekleşmesini beklediklerini belirtti. 13 Ekim’in Yazgısı! Liberal dindar, Duvarın Kadınları üyeleri polisle tartışırken, aşırı dinci bir Yahudi de kadınlara ait bir kitabı yaktı. (Fotoğraflar: AFP / REUTERS) Ağlama Duvarı’nda kadınlara gözaltı Dış Haberler Servisi Yahudilerin Kudüs’teki en kutsal mekânlarından Ağlama Duvarı’nda, Ortodoks geleneklere göre sadece erkeklerin kullanabileceği dua örtüsü “Tallit” takarak ibadet etmek isteyen 5 kadın gözaltına alındı. Polis, “Duvarın Kadınları” aktivistlerine müdahale ederken, kadınlara ait bir kitabı yakan aşırı dinci bir erkeğin de gözaltına alındığı açıklandı. Kadın aktivistler, aşırı dincilerin Kudüs’teki kutsal mekânları polis desteğinde denetim altında tutmasına karşı çıkıyor. Yahudi geleneklerine göre kadın ve erkeklerin ayrı ayrı ibadet ettiği Ağlama Duvarı’nda ayda bir toplanan “Duvarın Kadınları” sık sık gözaltına alınıyor. İsrail dışında yaşayan Yahudiler arasında kadın ve erkeklerin bir arada ibadet etmesi yaygın. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Ağlama Duvarı’nın güneyindeki arkeolojik kazı bölgesini, kadın ve erkeklerin birlikte ibadet etmesi için tahsis etmeyi düşündüğü bildiriliyor. ‘Erdoğan uzlaşmadan sonra gelsin’ Putin ‘arananlar listesi’nde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Buryat özerk Cumhuriyeti’ndeki temasları çerçevesinde dün Verkhnyaya Ivolga bölgesi yakınlarındaki Budist manastırını da ziyaret etti. Putin Budist rahipler eşliğinde bölgede incelemelerde bulunurken dün Rus liderin isminin Finlandiya’da polisin suçlular listesinde yer aldığına yönelik haberler merak uyandırdı. İki ülke arasında diplomatik krize yol açabilecek olayın duyulması üzerine Finli yetkililer yanlışlığa gerekçe olarak Putin’in geçen yıl Finlandiya ziyaretinde birlikte poz verdiği Rusya’da “Gece Kurtları” olarak tanınan ve haklarında suçlamalar bulunan motosikletçi grubu gösterdi. Finlandiya yetkililerinin olayla ilgili özür diledikleri belirtildi. (Fotoğraf: REUTERS) HRW ŞAM’I SUÇLADI ‘Binlerce sivil havadan vuruldu’ Dış Haberler Servisi İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Suriye rejiminin geçen temmuz ayından beri sivillere karşı düzenlediği hava saldırılarında 4 bin 300 kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi. Örgüt açıklamasında, Suriye ordusuna bağlı savaş uçaklarının, ülkenin kuzeyinde, fırın, ekmek kuyrukları ve hastaneler gibi hedefleri vurduğu belirtildi. “Gökten Yağan Ölüm” başlıklı raporda, “sistemli ve yaygın” olarak nitelendirilen saldırıların uluslararası yasaların ihlali olduğu, bu ihlalleri “kasten” gerçekleştirenlerin de savaş suçu işlediği kaydedildi. Suriye’nin kuzeyinin, özellikle Türkiye sınırı bölgesinin böyük ölçüde muhalif Özgür Suriye Ordusu’nun denetiminde olduğu bildiriliyor. ABD merkezli örgüt adına konuşan Ole Solvang, hava saldırılarının, özellikle muhalefetin denetimindeki bölgelerde sivilleri terörize etmeyi amaçladığını söyledi. Solvang, Suriye’de 52 bölgeyi ziyaret ederek incelemelerde bulunan heyetin başında bulunuyordu. Heyet, Suriye rejimine bağlı uçakların 59 saldırısını belgelediğini duyurmuştu. İngiltere’nin başkenti Londra’da toplanan G8 ülkeleri dışişleri bakanları da Kuzey Kore’nin yanı sıra Suriye’deki gelişmeleri ele aldı. Yeşilçam’a Biber Gazı! İstanbul’da Yeşilçam Sokağı’nın bir adı da “Hollyvood”tur! Bu sokağa bu adı veren somut simgesi de “Emek Sineması”dır. Bu sinema, bir anlamda Yeşilçam’ın, dünya filmlerinin de yansıdığı bir “kültür mirası”dır. Bu sinemanın yıkılıp yerine dört katlı AVM yapılmasına başlanınca sinema dünyası haklı olarak ayağa kalktı. Binanın sahibi olan Sosyal Güvenlik Kurumu’nun patronu Çalışma Bakanı Faruk Çelik ve kültürel mirası korumakla görevli Kültür Bakanı Ömer Çelik’ten “çıt” çıkmadı! “Çıt” ise daha önce İstanbul’da valilik yapan, bu sinemanın önemini bilen İçişleri Bakanı Muammer Güler’in emrindeki güvenlik güçlerinden, tepkilerini gösteren sanatçılara biber gazı, basınçlı su fışkırtılması gibi insanlık dışı bir davranış olarak geldi. Bakana göre gösterileri “sanatçıların arasına karışan yasadışı örgüt üyeleri” yapmışmış! Türkiye’de “sinema yazarlığıeleştirmenliğinin 1 numarası” Atilla Dorsay da gösterilerde saldırıya uğradı. “Emek yoksa ben de yokum!” diye yazdı. Pazar günü olaylar tırmanınca sözünde durdu, kararını 8 Nisan’da “Veda Zamanı” başlıklı yazısında şöyle açıkladı: “Benim için artık ne sözün ne de yazının önemi kaldı. Bu belki, artık sessiz kalmanın çığlık atmaktan daha önem kazandığı bir durumdu. Ve kaçınılmaz oldu.” Dorsay, Cumhuriyet’ten ayrıldığında çok üzülmüştüm! İlkelerinin adamı Dorsay’ı iyi tanıdığımı sanıyorum. Dorsay’ın iki şapkası vardır. Pek çok okur, onun “yüksek mimar” olduğunu bilmez. Ama o, bu mesleği yerine “sinema yazarlığında” karar kılmıştır. Emek Sineması olayında davranışının, yalnızca sinema yazarlığından değil, mimarlığından kaynaklandığı da unutulmamalıdır. Dorsay, Atatürk’ün şu sözlerini çok iyi bilir: “Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş olur... Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz. Hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz. Fakat sanatkâr olamazsınız...” Sanatı “ucube” olarak gören bir iktidara Dorsay’ın meydanı boş bırakmamasını dilerim. Bu kararı ile suçluları değil, okurlarını cezalandırmış oluyor. Atilla, lütfen sütununu okurların için boş bırakma! Kim, bir yılda tarihi lider seçildi Dış Haberler Servisi Kuzey Kore’nin yakında dan Kim Jong Un’un, İşçi ABD ve Güney Kore, Ku tahmini 4 bin km. men Partisi’nin liderliğine gezey Kore’nin olası bir fü zilli Musudan fırlatması tirilmesinin birinci yıldöze denemesine karşı ha bekleniyor. Dünyayı me nümü kutlandı. zırlıklar yaparken Kuzey rak içinde bırakan Pyongİşçi Partisi liderliği, Kim Kore’nin yabancı istihbarat yang ise bütün enerjisini, Jong Un’un, babasının ölübirimlerini şaşırtmak için Kim hanedanlığını kutla münden sonra kazandığı füzelerin yerlerini sürek maya vermiş görünüyor. bir dizi unvandan birisi. Pyongyang sokakların Parti gazetesi Rodong Sinli değiştirdiği kaydedildi. Güney Kore mun, Kim Jong kaynaklarına göUn için “Tarih re iki orta menzilonun gibi bir li Musudan füzesosyalist lider si doğu kıyısındagörmedi” ifaki tesislerden dedesini kullandı. falarca çıkarılıp Kurucu ve büyeniden tesislere yükbaba Kim götürüldü. Aynı İl Sung da 15 anda 5 mobil fırNisan’da ya latma aracının da pılacak doğum yerleri çeşitli kegünü töreniyle reler değiştirildi. Koreliler, Kim hanedanını dans ederek kutladı. (AP) anılacak. Lavrov’un katıldığı top lantıya Angelina Jolie de geldi. (Fotoğraf: AFP) Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle, ülkesinin Suriyeli muhalifleri silahlandırmaya karşı olduğunu, silahların “teröristlerin” eline geçmesinden endişe ettiklerini söyledi. ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin de Suriyeli muhaliflerin silah talebiyle ilgili herhangi bir söz vermediği açıklandı. RAPORU ÜZÜMCÜ DEĞERLENDİRECEK ‘Kimyasal soruşturma’ Türk diplomata emanet BAHADIR SELİM DİLEK bu ay gelmiyor Hagel Dış Haberler Servisi ABD, Savunma Bakanı Chuck Hagel’in bu ay içinde Türkiye’yi ziyaret edeceği haberini yalanladı. Reuters’in haberine göre Pentagon sözcüsü George Little, Hagel’in müttefik Türkiye’ye gelmeyi istediğini ancak bu ay içinde bir ziyaret planlanmadığını duyurdu. Haberde, bir Türk yetkilinin Hagel’in İsrail’e yapacağı ziyaret sırasında Türkiye’ye uğrayacağı açıklamasına yer verildi. ANKARA Şam yönetiminin, silahlı muhalif grupları kimyasal silah kullandığı için şikâyet ettiği BM, iddiaları araştırmak için harekete geçerken soruşturmanın sonunda raporu değerlendirecek olan Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’nün (OPCW) başında bir Türk diplomat bulunuyor. 2009’dan bu yana OPCW’nin direktörü olan Büyükelçi Ahmet Üzümcü daha önce, Suriye Dışişleri Bakanı Velid el Muallim’e kimyasal silah kullanmamaları için bir mektup yazmış ve kullanılmayacağı yönünde garanti almıştı. Üzümcü, Suriye’de yapılacak kimyasal araştırmanın hangi koşullarda gerçekleşeceğini de belirleyecek isim. Ancak BM heyetinde Türkiye’den hiçbir uzman yer almadı.