13 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 ARALIK 2013 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Ahmet Şık, Müyesser Yıldız, Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu... Daha pek çok kişi... Ne kadar yattılar zindanda? Hiç destek vermediniz.... Baştan terörist olarak gördünüz, yerden yere vurdunuz onları... Odatv davası sürüyor... Yazarlarınız tek satır yazdı mı? Ölümlere alkış tuttunuz! O yıllar iktidar ortağıydınız... Bavullar içindeki sözde belgeleri, CD’leri Özel Yetkili Cumhuriyet Savcıları’na taşıdınız... Çok canlar yaktınız çok! HHH 7 Ocak 2009... Bedrettin Dalan’ın Acıbadem’de bulunan İstek Vakfı’nı polis basmıştı. Dalan yurtdışına kaçmıştı zaten... Haberlerde öğrenmiştim... Vakıf evime çok yakındı... Gazeteye giderken, giriş kapısına yakın bir yerde durdum. Haberciler beni gördü. Konuşmamı istediler, bir şeyler söyledim. Gazeteye döndüm... Televizyonlarınız benim konuşmamı verdi haberlerde... Bir gün sonra, Gülen’e yakın bir yazarınız, benim panik içinde İstek Vakfı’na geldiğimi falan yazdı. Beni hedef gösteriyordu... Benim gazeteci olduğumu unutmuştu... Gülüp geçtim. İhbarcılık, gözdağı en büyük silahınızdı... Bugüne değin hiç bu konuya değinmedim, şimdi yazıyorum. Zaman’ın küçük kardeşi Taraf’ta yazan bavulcu kardeşin haberine göre, Ömer Dinçer’in “13 Aralık 2010’da bitti” dediği irtica fişlemeleri, 20112013 yılları arasında da sürmüş. Devlet kadrolarında görevli Nakşibendi, Süleymancı ve Gülen cemaatine yakın olanlar. Devlet böyle işte! Elinde sopası var! HHH Açılan bavullarda olan belgeler sanırım yeni değil... Arşivden çıkıyor... Çok yazdık çok! Ne sivil vesayet ne de askeri vesayet... Laik demokratik bir hukuk devleti... Temel hak ve özgürlükler... Bakın, fişlemeler polisten yargıya, üniversiteden devlet kadrolarına kadar uzanıyor. Tek din, tek mezhep! Tek ırk! Biat kültürü! İnsanlar gözaltına alınıp tutuklanırken, sahte CD’ler, sözde belgeler bavul dolusu taşınırken... Emuhtıra verenler İzmir Kordonboyu’nda komutanıyla kadeh tokuştururken, Alparslan Arslan’la Balbay’ı aynı torbaya koyarken... Gezi direnişçileri terörist olarak görülürken... Vicdanınız sızlamadı değil mi? Cemaat AKP düellosunda bavuldan yeni belgeler çıktı Kavga tam gaz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cemaat AKP kavgası dün de AKP’li bakanlıklar tarafından yapıldığı belirtilen yeni fişleme belgelerinin açıklanmasıyla tam gaz sürdü. Belgeler, cemaatin etkisini sınırlamak için alınan MGK kararlarının dershaneleri fişlemeye vardığını gösterirken, dönemin Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer, “Onlar huzur içinde faaliyetlerine devam etsinler diye biz onlar için göğsümüzü siper ettik” savunmasını yaptı. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, cemaate yönelik “Ne istediler de vermedik” sözlerine Yenişafak gazetesinde Abdülkadir Selvi açıklık getirdi. Selvi, cemaate, “2004’ten önce kaç valiniz vardı, 2004’ten bu yana kaç valiniz oldu? 2004’ten önce kaç milletvekiliniz vardı, 2004’ten bu yana kaç milletvekiliniz oldu” sorularını yöneltti. Milli Eğitim Bakanlığı’nın dershanelerin özel okula dönüştürülerek kapatılmasına ilişkin yasal düzenleme hazırlığı ile başlayan AKPcemaat kavgası, açıklanan belgelerle derinleşiyor. AKP’li bakanların “alınan kararların uygulanmadığını” açıklamalarına karşı dün son alarak Taraf gazetesi cemaatlerin fişlendiklerine ilişkin bilgi notlarını yayımladı. Ayrıca dönemin Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer’in, MGK’de alınan cemaate yönelik kararların uygulanmasına yönelik talimatdik. Onlar, huzur içinde faaliyetine devam etti” karşılığını verdi. Cemaatin Yaktığı Canlar!.. Hukuk devleti, temel hak ve özgürlükler... Demokrasi... Evrensel hukuk... Adalette eşitlik... Ezilip geçilirken, çocuklar zindanlara atılırken. Falakaya yatırılırken, işkenceden geçirilip tecavüz edilirken... Sahi siz neredeydiniz? Gazeteciler, muhalifler, bilim insanları, sendikacılar, yurtseverler, solcular, sosyalistler fişlenirken... Yasal ya da yasadışı telefonları dinlenirken... Bir üniversiteli genç poşu taktığı için otobüs durağından alınırken... Terörist yaftasıyla tutuklanıp aylarca tutuklu kalırken, bugün onlarca yıl hapis cezasıyla tutuksuz yargılanırken... Niçin kılınız bile kıpırdamadı? Dağlarımız, ovalarımız, koylarımız, büklerimiz yağmalanırken, “çokuluslu altın avcıları” siyanür göletleri yaparken... İnsanlar ölümcül hastalıklara yakalanırken... Çevrecileri “ajan” diye suçlayıp gizli çekimler yaparken, Erzincan İliç’te dönen dolapları, altın avcılarının alışverişlerini... Gerçekleri ortaya çıkaran Erzincan Cumhuriyet Savcısı İlhan Cihaner’i makamında gözaltına alan, Erzurum’da tutuklayan... Özel Yetkili Savcı’yı yere göğe sığdıramayan... O sizin kimi yazarlarınız, bugün kalkıp demokrasi ve özgürlük dersi verirse... Size kim inanır! HHH Bugün 3 Aralık 2013... En ağır eleştirileri yapıyorsunuz AKP hükümetine karşı... Çarpık eğitim düzeninin ürünüdür dershaneler. Önce bu çarpık eğitim düzeni değiştirilmeli... O zaman dershanelere gerek kalmaz. Ancak burada bir gerçek var! Çağdaş bir eğitim düzeninin gelmesi için bugüne dek çaba gösterdiniz mi? Özel okullardan değil devletin eğitim kurumlarından söz ediyorum... Hayır! Şimdi demokrasi ve özgürlük diyorsunuz... Kime? Şöyle bir bakın kaç gazeteci içeride... Türk, Kürt... Laz, Çerkez... Mustafa Balbay, Yalçın Küçük, Merdan Yanardağ, Tuncay Özkan, Deniz Yıldırım, Turan Öz, Hikmet Çiçek... Odatv davası... Soner Yalçın, Nedim Şener, Neler vermişler Dinçer ile Taraf gazetesi arasındaki polemik sürerken Yeni Şafak gazetesinde Abdülkadir Selvi, Başbakan Erdoğan’ın yaptığı cemaate ilişkin “Ne istediler de vermedik” sorusuna açıklık getiren bir yazı kaleme aldı. Selvi cemaate şöyle seslendi: “Madem 2004’ten beri bu hükümet sizi bitirmek istiyordu. O zaman sormak istiyorum. 2004’ten Ömer Dinçer, cemaatin dosyalarını kapattığını açıkladı. önce kaç valiniz var“28 Şubat’ın irtica stratejilarını içeren belge ile ilgili tardı, 2004’ten bu yana kaç vasini biz boşa çıkardık. 2004 tışmalar da sıcaklığını korudu. liniz oldu? 2004’ten önce kaç MGK’sinde hâlâ 28 Şubat’ın milletvekiliniz vardı, 2004’ten en onların baskıları vardı. Hükümet bu yana kaç milletvekiliniz dosyalarını kapattım akıllı bir strateji uyguladı. oldu? 2004’ten bu yana kaç MGK’de konuşulanları dinDinçer, fişleme belgeleriüniversiteniz vardı, 2004’ten ledi ama uygulamadı” açıklane karşı kendisini ve AKP’yi, sonra kaç üniversiteniz oldu? masını yaptı. Cemaatin gösterBaşbakanlık Uygulama Ta2004’ten sonra ticaret hacmidiği tepkiye ise Dinçer, “Kenkip Koordinasyon Kurulu’nun niz neydi, 2004’ten sonra ticadilerine yönelik dosyaları ka2010’da tarihe karıştığını ve ret hacminiz ne oldu?” patmak için yazdığım yazılar tüm uygulamaların kaldırıldıSelvi’nin son sorusu ise suçlama malzemesine dönüşğını açıklayarak savundu. Din“Hocaefendi’yi Başbakan’ın türüldü. Biz, darbe planlarıçer, ayrıca savunmasında doğülkeye davet ettiği bir Türkiye size yetmiyor mu” oldu. rudan cemaate seslenerek, na dağ gibi göğsümüzü ger B AKREDİTASYON ENGELLEMESİ Arınç: Sansür değil ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, hükümetin eylül ayında açıkladığı “demokratikleşme paketi” toplantısında gazeteciler için akreditasyon uygulamasını sansür olarak değerlendirmedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, “30 Eylül 2013 tarihinde Ankara’da, ‘demokratikleşme paketini’ açıkladığınız basın toplantısına bazı basın kuruluşlarını çağırmamanız sansür değil midir” yönündeki soru önergesini yanıtladı. MECLİS ÇÖZÜM KOMİSYONU’NDAN ÖNERİLER Acele yok, empati var MAHMUT LICALI skiden karşıydı Önceki hükümetleri döneminde çeşitli kurumların akreditasyon uygulamasına karşı çıkan Arınç, “Önergede adı geçen basın yayın organları Başbakanlık’a akredite değillerdir. Dünyanın her yerinde gerçekleştirilmekte olan akreditasyon uygulaması sansür olarak değerlendirilmemektedir” diye yanıt verdi. 30 Eylül’deki toplantıya Sözcü, Aydınlık, Birgün, Sol, Yeni Çağ, Evrensel, Özgür Gündem gazeteleri ile Halk TV, Hayat TV ve İMC TV’nin temsilcileri akredite olmadıkları gerekçesiyle alınmamıştı. E ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Çözüm Sürecini Araştırma Komisyonu’nun raporunda, idari ve siyasi önerilerden daha çok psikolojik öneriler yer aldı. Raporda, “çözüm sürecinde aceleci davranılmaması; her birey ve sivil toplum örgütünün kendi akil insanlar heyetini çıkarması gerektiği” belirtildi. Raporda, şiddet ve terörü bir çözüm noktasıymış gibi değerlendirerek buna başvuranlara insani değerler esas alınarak düşman değil, suçlu gözüyle bakılması önerildi. CHP ve MHP’nin üye vermediği, AKP’den 10, BDP’den de 1 üyesi olan ve BDP’nin muhalefet şerhi koyduğu TBMM Çözüm Sürecini Araştırma Komisyonu raporunu, Komisyon Başkanı AKP’li Naci Bostancı basın toplantısıyla açıkladı. 10’u mağdur 43 kişi; yerinde yapılan incelemelerde Hakkâri’de 16, Şırnak’da 28, Cizre’de 21 ve Van’da 23 kişi dinlendi. Komisyon bünyesinde kurulan alt komisyon 9 farklı cezaevinde 42 kişi ile görüştü. Tespitler özetle şöyle: l Çözüm çok kısa sürede, bir anda veya bugünden yarına elde edilebilecek bir sonuç değil. Her şeyin bir anda çözülmesini beklemek sürece haksızlık olacaktır. l Çözüm ve çözüm sonrası her aşama ve süreçte sivil toplum örgütleri ile işbirliğine gidilerek din, toplum ve kanaat önderlerinin katkılarının alınarak diyasporaların yapabileceği her katkı, sürece yönlendirilerek sivil hareket alanının yaratılması ve bunun genişletilmesi faydalı olacaktır. l Çözüm olmazsa sorun nedeniyle “yaşamını kaybedecek ilk çocuğun sizinki olacağı” empatisiyle düşünmek ve bu düşünceyi toplumsallaştırabilmek, sorunun çözümüne giden yolda atılan her adımı önemli ve değerli kılan bir bakış açısını kazandıracaktır. ‘Asimilasyon var’ Komisyon Başkanı Bostancı, korucuların sayısının arttığı eleştirisinin yapıldığını ancak sayının 58 binden 48 bine indiğini söyledi. Bostancı, eleştirilen karakol sayısının son 10 yılda 1041’den 850’ye indiğini söyledi. Asimilasyona ilişkin bir tespit olup olmadığı sorusu üzerine Bostancı, “Bütün ulus devletler yutma ve kusma eyleminde bulunurlar. Kusma nüfus mübadelesidir, yutma da asimilasyondur. Türkiye ulus devlet olarak kuruldu. Kürtlere yönelik bir asimilasyon yaklaşımı, baskı, sürgün yaklaşımı vardı. Dersim olayı malum” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle