18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 28 ARALIK 2013 CUMARTESİ 8 GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK n Baştarafı 1. Sayfada değişiklikle savcılar soruşturmaya başlamak için başsavcının iznini almak zorunda. Polis ise yasa gereği savcıdan aldığı talimatı uygulamayı ancak daha üst makamdan, tabii Ankara’dan malum ve akla gelen makamdan alacağı emirle yerine getirmeye zorlanıyor. “Soruşturmayı başsavcı ve yardımcısı engelledi. Şüphelilerin kaçmasına olanak sağladı” diye isyan bayrağı açan savcı Muammer Akkaş’ı başsavcı Çolakkadı yalancılıkla, bilgi sızdırmakla suçluyor. Yargı erki bugüne dek görülmemiş bir kargaşa içine düştü. Halkın emniyetini sağlayacak, güven verecek polis, hükümetin kapı kulu konumuna düşürüldü... ... Fakattt yargının bağımsızlığını korumakla ve sağlamakla görevli... polisi bir parti iktidarının emirlerini uygulayan konuma getiren Başbakan RTE için bu hazin tablo ne gam! HHH Yolsuzluk ve rüşvet skandalını, hükümete karşı darbe, komplo yaygarasıyla kapatmaya çalışıyor. Bir yandan da bugünkü ve yarınki yolsuzluklar ve rüşvet soruşturmalarının önünü kesecek yeni yasal ve idari önlemler almak amacıyla 300 küsur vekilden oluşan AKP grubunda iç işlerinden anlayacak adam yokmuş gibi... ... Dışarıdan müsteşarı Efkan Ala’yı... Yargıda da savcıların görevlerini kısıtlayıcı yeni önlemleri yaşama geçirecek; Başbakan’ın hukuksal açmazlarını doğrulayan bir başka ismi, Bekir Bozdağ’ı başbakan yardımcılığından alıyor. Adalet Bakanlığı’na getiriyor. Bu değişikliklerin hedefi belli... Hükümet yargıda, poliste bugün yaşanan depremi ileri günlerde yoğun biçimde sürdürmeyi amaçlıyor. HHH Yargıda ve polisteki büyük kargaşa arasında haberlerde yer alan, yazılıp geçilen kimi açıklamaların üzerinde durulmuyor. Hayır, istifa etmedi, azledildi diye açıklama yapılan Çevre Bakanı Bayraktar’ın, Başbakan’ı suçlayan söylemindeki, “Soruşturma dosyasında var olan ve onaylanan imar planlarının büyük bölümü Sayın Başbakan’ın talimatıyla yapıldı” vurgulamasının içeriği henüz araştırılmadı. İmar planında Babakan’ın talimatıyla yapılan değişiklikler ile iktidara yakın hangi firmaların yüklü kazançlar elde ettiğini öğrenmek kamuoyunun hakkı değil mi? Başbakan 100 milyar dolarlık ikinci parti yolsuzlukları hükümetine darbe diye nitelemiyor ama, bu kez, bir başka nedenle, üstelik korkusunu içeren bir nedenle karşı çıkıyor. Pakistan dönüşü uçakta gazetecilere, “Oğlumun üstünden bana ulaşmak istiyorlar” diyor ama... ... Yakın zamanlarda birden zenginleşen Bilal Erdoğan’ı savcının ifadesini almak için çağırdığını ve bu çağrının nedenini açıklamıyor... Meğer Bay Bilal Erdoğan’ın da 100 milyar dolarlık yolsuzluk operasyonunda ifadesi alınacakmış. Nedeni mi? Çıkar amaçlı suç örgütü kurmak! Babalar ve oğullar arasındaki romanlara konu olan sıcak ilişkilerin son gösterisi bugünlerde yaşanıyor. Oğul Bilal’i ara ki bulasın. Olasıdır ki baba, oğlunun kulağına savcının 2 Ocak’ta ifadesini almak için çağırdığını fısıldadı. Dün kimine göre Bilal Erdoğan, asla dokunulmaz bir meskende, Üsküdar’daki baba evinde. Kimine göre fırttı dışarıya. Nerede bileni yok! Savcının çağrısı önlendiğine göre bugün yarın ortaya çıkar ve tabii olası suçlamaları bir güzel yalanlar! HHH RTE’nin casuslukla suçladığı Türk medyası değil, Batı medyasının ünlü bazı gazeteleri dün... “... Üç bakanın istifasıyla Erdoğan kendini yolsuzluk skandalının daha derinlerinde buldu... Rüşvet skandalı Erdoğan’a yaklaşıyor... Yolsuzluklarla sarsılan Erdoğan sallanıyor...” diyen yorumlar yayımladı. Evet... Sarsılıyor, sallanıyor. Gün gelir devran değişir, değişecek!.. Bilal’leri de kudretli babanın evinden alacak, savcının karşına çıkaracaklar. Er veya geç... Ama mutlaka! HABERLER Cumhuriyet’ten açıklama Başatarafı 1. Sayfada Cumhuriyet gazetesini Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ yayımlamaktadır. Yayımcı şirketin yönetim imtiyazlı hisselerinin tamamı Cumhuriyet Vakfı’na aittir. Yayımcı şirketin hisselerinin %55’i de yine Vakfın yönetim imtiyazına sahip olduğu Yeni Gün Holding AŞ’nindir. Böylelikle, Cumhuriyet Vakfı, Cumhuriyet gazetesini yayımlayan şirket üzerinde hem tek başına yönetim imtiyazını elinde bulundurmakta, hem de doğrudan ve dolaylı olarak hisselerin %70’ini kontrol etmektedir. Bugün itibarıyla, yayımcı şirketin Cumhuriyet Vakfı ve Yeni Gün Holding AŞ dışında 18 hissedarı daha bulunmaktadır. Bu 18 hissedardan 17’si gazetemiz çalışan ve yazarları olup hisselerinin toplamı yaklaşık %25 oranındadır. Diğer bir hissedar ise %4,8 oranında hisseye sahip olan “T Medya Yatırım Sanayi ve Ticaret AŞ”dir. T Medya Yatırım Sanayi ve Ticaret A.Ş’nin Çukurova grubunun borçları nedeniyle TMSF yönetim ve denetimine geçmesinin ardından, geçen haftalarda tüm mal varlığı ile birlikte sayın Ethem Sancak’a devredildiği basından öğrenilmiştir. Hürriyet gazetesindeki haberde, sayın Ethem Sancak’a atfen; “Artık Cumhuriyet gazetesinin yönetimine girebilirim”, “Cumhuriyet gazetesine, yönetim kurulu toplantılarına katılmak istediğimi bildirdim” şeklinde ifadeler de yer almıştır. Bu ifadeler eğer sayın Sancak’a ait ise, bulunulan ortamda espri olarak söylenmiş bir söz olduğunu tahmin ediyoruz. Zira, hem sayın Sancak’tan gazetemize böyle bir bilgi gelmemiştir, hem de gazetemizin yönetim kurulu toplantılarına katılabilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla, yayımlanan bu haber vesilesiyle Cumhuriyet gazetesinin yayıncılık ilke ve politikaları üzerinde kuşku yaratılmak istenmesi nafile bir çabadır. Gerçekle hiçbir ilgisi olmadığı gibi böyle bir olasılık da bulunmamaktadır. Saygılarımızla, Cumhuriyet Gazetesi Yönetim Kurulu Taksim Dayanışması’nın çağrısıyla toplanan yurttaşlara polis plastik mermi, tazyikli su ve gaz bombasıyla müdahale etti. 3 avukat 70’den fazla kişi gözaltına alındı. 2’si gazeteci çok sayıda kişi de plastik mermi isabet etmesi sonucu yaralandı. (Fotoğraflar: VEDAT ARIK) Türkiye ayakta (DHA) KAYHAN AYHAN Yurdun dört yanında alanlara çıkan halk ‘Hükümet istifa’ dedi ‘Yuh yuh soyanlara’ Yurt Haberleri Servisi Türkiye’yi sarsan, yolsuzluk ve rüşvet soruşturması nedeniyle birçok ilde hükümeti protesto eylemleri yapıldı. izmit’teki yolsuzluk protestosunun ardından dağılan yurttaşlara saldıran eli sopalı 20 kişilik bir grup 1 kişiyi yaraladı. Eskişehir’de düzenlenen eylemin ardından gösteriye katılan 80 kişiye yolu kapattıkları gerekçesiyle 343’e TL para cezası kesildi. Adana’da önceki gün düzenlenen ve polisin müdahalesi sonucu 6 kişinin yaralandığı mitingin ardından dün de kitlesel basın açıklaması yapıldı. İskenderun’da ÖDP İlçe Başkanlığı’nca geniş katılımlı eylem yapıldı. Mersin’de SDP ve Halkevleri yürüyüş düzenlerken Edirne’nin Keşan ilçesinde yapılan eylemde de halk Âşık Mahzuni Şerif’in “Yuh Yuh” türküsünden esinlenen dövizlerle yürüdü. ANKARA SAVAŞ ALANI!.. ANKARA/İZMİR (Cumhuriyet) Başkentte ilk yürüyüş saat 17.00’de TGB tarafından düzenlendi. Yaklaşık 500 TGB’li Güvenpark’ta toplandı. Toplanmanın ardından AKP Ankara İl Başkanlığı’na yürüyüş düzenlendi. TGB’liler, AKP İl Başkanlığı önünde basın açıklaması yaptı. TGB’liler açıklamanın ardından Kızılay’da düzenlenen ve saat 19.00’da başlayan protestoya katıldı. Kızılay Güvenpark’ta da aralarında, ÖDP, Halkevleri, Kolektif, SDP, CHP ve birçok siyasi örgütün bulunduğu gruplar, yolsuzlukları protesto etti. TGB’liler TOMA’ya Başbakan Tayyip Erdoğan’ın istifa dilekçesini astı. Polis yürüyüş yapan yurttaşlara müdahale etti. Başkentin göbeği savaş alanına döndü. İzmir’de de geniş katılımlı bir protesto eylemi gerçekleştirildi. Gruplar olaysız dağıldı. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) Taksim Dayanışması’nın “Yağmaya, soyguna, talana, şiddete karşı” Taksim’de yapmak istediği basın açıklamasına polis biber gazı, plastik mermi ve tazyikli suyla müdahale etti. Yurttaşlar polisin sert müdahalesine karşın “hırsız var” sloganları atarak gece boyu polisle çatıştı. Müdahale sonucu ETHA muhabiri İsminaz Ergün, Radikal muhabiri Elif İnce ve çok sayıda yurttaş yaralanırken arasında 3 avukatın da da bulunduğu 70’den fazla yurttaş da gözaltına alındı. Taksim Dayanışması’nın 19.00’da yaptığı toplanma çağrısı nedeniyle polis erken saatlerden itibaren adeta sıkıyönetim ilan etti. Taksim Meydanı, Galatasaray Meydanı ve Tünel’de yoğun güvenlik önlemi alındı. Kadıköy’den Taksim’e gelmek isteyenler, Kabataş ve Beşiktaş iskelelerinin girişine kurulan polis barikatlarıyla engelledi. Gezi Parkı girişi ve meydan tama men çevik kuvvet ve TOMA’larla kapatıldı. İstiklal Caddesi boyunca sivil polisler kimlik kontrolü yaptı. 18.20 sıralarında İstiklal Caddesi’nin meydan girişini polis set çekerek kapattı. Polis daha grup toplanmadan “dağılın” anonsu yaptı. Eylem başlamadan toplanmaya çalışan gruplara TOMA ile müdahale edildi. Müdahaleler sırasında polis, Beyoğlu CHP ilçe binasına gaz bombası atarak içeri girdi. CHP’lilerin tepkisi üzerine polis binadan çıktı. HDP İstanbul milletvekillleri Sırrı Süreyya Önder ve Levent Tüzel, polis ile görüşerek müdahaleye tepki gösterdi. Taksim Dayanışması Twitter hesabında “Taksim Dayanışması şiddete karşı sokakta direnmektedir. Polis şiddeti durdurulmadan açıklama yapılmayacaktır” duyurusu yaptı. TOMA’lar İstiklal Caddesi boyunca ara sokaklardan çıkan eylemcilere müdahale etti. Ara sokaklara yoğun şekilde gaz bombası ve plastik mermi sıkıldı. Göstericiler müdahalelere rağmen İstiklal Caddesi’nin çeşitle yerleri ve ara sokaklarda barikat kurarak ateşe verdi. Büyükparmak Kapı Sokak’ta bulunan bir binada polisin attığı gaz fişeğinden kaynaklı yangın çıktı. Kullanılan yoğun gaz nedeniyle mağazalarda bulunan yurttaşlar zorluk yaşadı. CHP’ye gaz Kocaeli Emniyeti’nde 2. dalga görev değişikliği Gaziosmanpaşa’da kentsel dönüşüm yurttaşları mağdur ediyor ‘Riskli bölge’ numarası İstanbul Haber Servisi Gaziosmanpaşa ilçesinde 55 dönümü mezarlık olmak üzere toplam 4 milyon metrekare alan “riskli bölge” ilan edilerek, bölge halkını mağdur ediyor. CHP Gaziosmanpaşa İlçe Başkanı Mehmet Polat ilçede kentsel dönüşümün yurttaşın görüşü alınmadan gerçekleştirilmek istendiğini, bunun da mağduriyetlere neden olacağını söyledi. Polat ilçedeki kentsel dönüşümün, AKP’li Gaziosmanpaşa Belediyesi’nin öncülüğünde 1994’te kurularak ticari faaliyete başlayan Gaziosmanpaşa İnşaat Yatırım Taahhüt Hizmetleri Sanayi ve Tic. A.Ş’nin (GOPAŞ) aracılığı ile gereçkleştirildiğini kaydetti. Polat, “GOPAŞ müteahhitleri ilçeye davet ederek vatandaşları korkutarak, araya simsarlar sokularak vatandaşın aleyhine, bu işler acele ile yapılmak isteniyor, müteahhit binayı teslim etmezse ne olacak vatandaşa garantisi verilmiyor” dedi. Polat belediyenin de vatandaşın elinden arsa topladığını kaydetti. Bölge halkından gazetemizi arayan yurttaşlar, ilçedeki riskli alanları siyasi iktidara yakınlığı ile bilinen şirketlerin gerçekleştirdiğini, örgütsüz oldukları için mağdur olduklarını anlattılar. Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ÇED Danışma Kurulu Sekreteri Mücella Yapıcı, mayıs ayında Başbakan Tayyip Erdoğan tarafından açılışı yapılan eğlence merkezi Vialand’ın da içinde bulunduğu 4 milyon metrekare arazinin Bakanlar Kurulu kararıyla riskli bölge ilan edildiğini anımsattı. Yapıcı, “Vialand’ın çevresi değil kendisi riskli alan. Vialand’ın altı eski taş ocağı. Zemin dolduruldu ve önüne istinat duvarı yapıldı, zemini sağlam değil” dedi. Kentsel dönüşüm alanlarının riskli alana çevrilmesinin amacını el koymayı kolaylaştırmak olduğunu söyleyen Yapıcı, “Yasada usulsüzlük söz konusu hangisi işlerini kolaylaştıracaksa onu uyguluyorlar. Bu işlerin nasıl yürüdüğü ortaya çıktı” dedi. n KOCAELİ (AA) Kocaeli Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü Metin Canbay, Terörle Mücadele Şube Müdürü Ali Çavdar ve Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Turan Şahin görevlerinden alındı. Daha önce de Kaçakçılıktan Sorumlu İl Emniyet Müdür Yardımcısı Abdulkadir Demir, Güvenlik Şubeden Sorumlu İl Emniyet Müdür Yardımcılığı’na, Kocaeli Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Mehmet Ağzıbağlı Eğitim Şube Müdürlüğü’ne, Yabancılar Şube Müdürü Ayhan Karaduman Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne, Eğitim Şube Müdürü Hüseyin Tanrıkulu da Yabancılar Şube Müdürlüğü’ne getirilmişti. Avukatlardan Balyoz davası yeniden görülsün dilekçesi n ANKARA (AA) Gezi Parkı olayları sırasında, bir sosyal paylaşım sitesinden “polise hakaret ettiği” ileri sürülen Savunma Sanayii Müsteşarlığı’nda uzman olarak çalışan A.S’ye TCK’nin 301. maddesinde düzenlenen, “Türklüğü, cumhuriyeti, devle“Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni, devletin yargı organlarını, askeri veya emniyet teşkilatını alenen aşağılama” suçundan, 3 yıl 6 aya kadar hapis istemiyle dava açıldı. Savcı Erdoğan Gökçek tarafından hazırlanan iddianamede, A.S’nin internet çıktılarının incelendiği kaydedildi. A.S’nin savcılık beyanında, “paylaşımları kendisinin yaptığını itiraf ettiği” aktarıldı. ‘Polise hakarete’ dava Tarsus Kaymakamı yolsuzluk konuşmasından rahatsız oldu MERSİN (Cumhuriyet) Tarsus’un düşman işgalinden kurtuluşunun yıldönümü törenlerinde konuşan MHP’li Tarsus Belediye Başkanı Burhannettin Kocamaz, yolsuzluk ve rüşvet iddialarını gündeme getirince protokol tribününde bulunan AKP Milletvekili Ahmet Tevfik Uzun ve parti yöneticileri alanı terk etti. Kocamaz, “Bugün ülkeyi yönetenlerin evlatlarının evinde kasalar, banknotlar, para sayma makineleri ve para dolu ayakkabı kutuları çıkabiliyor. Ve gayet pişkince bunları buraya kim koydu diye sorabiliyorlar. Artık mızrak çuvallara sığmaz oldu” dedi. Konuşmadan rahatsız olan Tarsus Kaymakamı Hasan Göç törenin sonraki programlarını iptal edip alandan ayrıldı. Göç, tören alanından ayrılırken yanına gelen Kocamaz’a, “Bu tip konuşmaları başka yerde yapın. Bu tip ortamlar, bu tip konuşmalar yapacağınız yerler değildir. Beni rahatsız etti” dedi. ‘Fidan ve Akdoğan tanık olarak dinlensin’ İstanbul Haber Servisi Balyoz davası avukatlarından Kemal Yener Saraçoğlu ve Nevzat Güleşen, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın siyasi başdanışmanı Yalçın Akdoğan’ın Star gazetesinde çıkan “Kendi ülkesinin milli ordusuna kumpas kuranların bu ülkenin hayrına bir iş yapmış olmayacağını, amaca ulaşmak için her yolu mubah görenlerin nasıl hastalıklı anlayışlar ürettiği” şeklindeki yazısı üzerine Balyoz davasının yeniden görülmesi için İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’ne dilekçe verdi. Dilekçede yargılamanın yeniden yapılması durumunda Akdoğan ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın tanık olarak dinlenilmesi istendi. Avukatlar, Balyoz davasının açılmasına dayanak olan belgeleri bavul içinde savcılığa teslim eden gazeteci Mehmet Baransu hakkında da suç duyurusunda bulundu. Avukat Saraçoğlu, Başbakan’ın siyasi danışmanının somut temele dayandırmadan böyle bir açıklama yapamayacağını belirterek, “Askerlerin yargılandığı davalar birer komplodur. Komplocular deşifre olmaya başlamıştır” dedi. Avukat Güleşen de, “Danışmanı”nın Başbakan’dan habersiz böyle bir yazı yazamayacağını vurgulayarak, “MİT’ten de bilgi almadan yazamayacağını biliyoruz. Bu durum yargılamanın yeniden yapılmasını gerektirir” ifadelerini kullandı. ‘Komplo var tahliye edin’ Vialand riskli n İZMİR (AA) İzmir’de 49’u muvazzaf asker, 59’u tutuklu 357 sanığın yargılandığı “Gizli bilgi ve belge bulundurma” davasında, suç örgütü ele başı olduğu iddiasıyla yargılanan tutuklu işadamı Bilgin Özkaynak, son dönemde yaşanan gelişmeler üzerine kendisine de “komplo” kurulduğunu belirterek, tahliye talebinde bulundu. Özkaynak, avukatı aracılığıyla mahkemeye tahliye talebini içeren 6 sayfalık dilekçe sundu. n Yurt Haberleri Servisi Emniyet’ten yapılan açıklamaya göre, KızıltepeNusaybin karayolundaki uygulama noktasında durdurulan bir araçta arama yapıldı. Aramada aracın arka koltuğunda 4 çuval içerisinde 7.62 milimetre çapında 6 bin 203 Kalaşnikof mermisi bulundu. Olayla ilgili 1 kişi mahkemece tutuklandı. Mardin’de mühimmat
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle