Katalog

11 ARALIK 2013 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER FIRAT KOZOK 9 ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan’ın katılacağı törenle bugün açılacak olan ve günlerdir televizyonlarda aralıksız reklamı yapılan “113 dev” esere mercek tuttuk. Listedeki dev eserler arasında fidanlık borsasından, ıtri bitkiler merkezine kadar yok yok. Yapılan bazı yatırımlar ise listede taksit taksit bölünmüş durumda. Örneğin Artvin Erzurum devlet karayolu birinci kısım, ikinci kısım diye başlıyor ve üçüncü kısımda sonuçlanıyor. Ancak bu tek yatırım listede 3 ayrı yer kaplıyor. Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından bir gelenek haline getirilen toplu açılışların ilki, 110 tesisle 10.10.2010’da yapılmıştı. Bakanlık 11.11.2011’de tamamladığı 111 tesisi, 12.12.2012’de ise 112 tesisi Başbakan Erdoğan’ın katıldığı törenlerle açtı. Bakanlığın “kafiye uyumlu” açılış töreni bu yıl yine Başbakan Erdoğan’ın katılımıyla bugün Ankara’da yapılacak. Düzenlenecek törenle tam 113 eserin açılışı yapılacak. Peki, günlerdir ardı arkası kesilmeyen televizyon reklamlarıyla duyurulan bu eserler arasında neler var? Cumhuriyet açılışı yapılacak eser listesine mercek tuttu ve şu sonuçlar ortaya çıktı: Eserler cüce çıktı sistemler, deniz radarları ve deniz OMGİ’ler de açılışı yapılacak tesisler listesinde yer alıyor. l Diğer yandan listede 9 proje paketiyle, Artvin Erzurum devlet yolu da yer alıyor. Ancak 113 rakamına ulaşmak zor olunca yol projesi de 3 başlık halinde gösterilmiş. Örneğin listenin 93. sırasında “ArtvinErzurum, ArtvinArdahan ve ArtvinArdanuç devlet yolları” başlığı yer alırken 94. sırada “ArtvinErzurum devlet yolu 1. kısım”, 95. sırada “Artvin Erzurum devlet yolu 2. kısım”, 96. Erdoğan’ın açacağı ‘113 dev proje’ listesinde karayolundaki tünellerin aydınlatma, havalandırma ve sinyalizasyon sistemleri bile bulunuyor Tahliyedeki Buruk Tesadüf Pazartesi sabahı 08.30’da ‘haftalık kantin talebini’ sorduklarında Mustafa Balbay, elindeki Anayasa Mahkemesi kararına bakarak “Artık ihtiyacım yok!” demeyi çok istedi. Gazeteciyken tutuklanmasından beş yıl, cezaevinde yüz binlerin oylarıyla milletvekili seçilmesinin üzerinden ise iki buçuk yıl geçtikten sonra Anayasa Mahkemesi ‘seçilme hakkının ihlal edildiğine’ hükmetmişti. Herkes ‘banko çıkar’ görüşündeydi. Ama, beş yıl içinde kendi hesabıyla tam altı kez ‘ha çıktı ha çıkacak’ hissini yaşamış ve her seferinde özgürlük hevesi kursağında kalmıştı. İlk tutuklandığında mahkeme heyetinde tutukluluğu hakkındaki görüş ayrılığının lehine sonuçlanacağını ummuş, ama serbest kalması yönünde oy kullanan mahkeme başkanı görevinden alınmıştı. Milletvekili seçilince bırakılacağından eminken hayal kırıklığına uğramıştı. Meclis’teki üç parti bir araya gelerek tutuklu vekiller için ortak kanun teklifi hazırlamışlar, iktidar partisi AKP son anda yan çizmişti. Üçüncü yargı paketi, dördüncü yargı paketi ve Anayasa Mahkemesi’nin uzun tutukluluğu sınırlayan ihlal kararında hep umutlanmış ama eli boş dönmüştü. Tüm bunlar bir film şeridi gibi gözünün önünden geçti ve infaz memurlarına bir hafta boyunca ‘Gazete ve bir paket yoğurt!’ siparişi verdi. Takvimde bir sonraki günün yaprağında 10 Aralık, altında da küçük koyu harflerle Dünya İnsan Hakları Günü yazıyordu... HHH Balbay buruk bir tesadüf eseri özgürlüğünün ilk sabahına İnsan Hakları Günü’nde uyandı. Gözaltı dahil yargılama aşamasından, milletvekili olmasına karşın içeride tutulmasına kadar geçirdiği tüm ‘mahpusluk’ süreci, aslında bire bir Türkiye’nin bozuk insan hakları karnesi. Ve ne yazık ki, dün gazetemizde yaptığı konuşmada da vurguladığı gibi, kendisi çıkmış olsa dahi Türkiye, bu yılki 10 Aralık’ı da yine ağır insan hakları sorunlarıyla geçirdi. Hâlâ cezaevlerinde milletvekilleri tutuklu. Hâlâ gazeteciler tutuklanıyor, yazdıkları ve söyledikleri için hüküm yiyor. Yargılanmasalar dahi işlerinden oluyor. Öğrenciler, avukatlar, askerler haksız yere tutuklandıklarını, mahkum olduklarını anlatamadan hapislerde çürümekte... Darbe dönemlerini aratmayan uzun tutukluluk süreleri hâlâ sorun. Hâlâ yargısız infazlar yapılıyor. Cezaevlerinde, gözaltında insanlar hâlâ ölüyor, işkence görüyor. Demokratik haklarını kullanarak gösteri yapmak isteyenler hâlâ coplanıyor, gazlanıyor, TOMA’lanıyor. Vicdani ret hakkını kullananlar yargılanıyor Kadınlar ailede ve toplumsal hayatta gördükleri şiddetten kurtulmuş değil. Gözaltındaki çocuklara hâlâ tecavüz ediliyor, şiddet uygulanıyor. Cezaevlerinde sağlık hakkı, haberleşme hakkı hâlâ ihlal ediliyor. Türkiye’ye sığınan yüzlerce sığınmacı yaşamını yitiriyor ya da horlanıyor. Gazeteler baskına uğruyor, yasaklanıyor, internet siteleri engelleniyor. Düşünce özgürlüğüne karşı dava açılıyor, hak savunucuları yargılanıyor. Sendikalı çalışanlar baskıya uğruyor, sürgüne gönderiliyor. HHH Bir İnsan Hakları Günü cezaevinden “Bu haksızlıklara karşı yaşamımın sonuna kadar mücadele edeceğim” diyerek çıkan Balbay, tek başına bu tabloyu düzeltebilir mi? Sadece onun mücadelesi yeter mi? Yetmez. Bu yolda herkesin bin kat daha fazla enerjisine ihtiyaç var. l Ankara’dan açılışları gerçekleştirilecek 113 tesis arasında 36 baraj, 6 içmesuyu temin tesisi, 2 atıksu arıtma tesisi, 26 sulama tesisi, 22 taşkın koruma tesisi ve 10 ulaşım tesisi var. l Belki çoğu kişinin adını ilk kez duyduğu Afyonkarahisar tıbbi ve aromatik bitkiler merkezi, Sakarya’daki fidanlık borsası yine tesislerden bazıları. l Yangın önleme tesisleri, yangın havuzları ve göletleri, şehir ormanları, mesire yerleri, Manisa Spil Dağı Milli Parkı altyapı projesi, milli park projeleri, otomatik meteorolojik gözlem istasyonları (OMGİ), havaalanı OMGİ’ler, seyyar meteorolojik Aromatik bitkiler merkezi 1 yola 3 başlık sırada “ArtvinErzurum devlet yolu 2. kısım ikmali”, 97. sırada “ArtvinErzurum devlet yolu 3. kısım” ve 98. sırada da “ArtvinErzurum devlet yolu 3. kısım ikmali” başlıkları dikkat çekiyor. l Listede ArtvinErzurum karayolu üzerinde bulunan tünellerin aydınlatma, havalandırma, yangın söndürme ve sinyalizasyon sistemleri bile bir başlık olarak yer alıyor. Elektrik teçhizatları ve trafo merkezleri de bu törende açılacak. Erdoğan tarafından toplu olarak açılacak 113 dev eserin toplam yatırım maliyeti ise 3 milyar 250 milyon TL olarak hesaplandı. l MARDİN (DHA) Mardin Bağımsız Milletvekili ve Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Genel Başkanı Ahmet Türk, BDP’den Mardin Büyükşehir Belediyesi başkan adayı olacağını açıkladı. Türk, 11 arkadaşı ile önseçimde delegelerin önüne çıkacağını söyleyerek “11’e yakın adayla yarışacağız” diye konuştu. l OSMANİYE (Cumhuriyet) Cevdetiye beldesine dün öğlen saatlerinde giden CHP İl Başkanı Kemal Tabak, jandarmayı arayarak CHP ve MHP belde teşkilatlarına ait binaların önünde yerden 23 metre yükseklikte asılı siyasi parti bayrakları ve amblemlere zarar verildiğini bildirdi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. l ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Turgut Altınok, Ankara Keçiören Belediye Başkanlığı için bugün BBP’den adaylığını açıklıyor. Altınok, kazanırsa Başbakan Tayyip Erdoğan’ın oturduğu ilçenin başkanı olacak. Keçiören’de çok sevilen Altınok, AKP’ye ciddi rakip olarak görülüyor. Altınok’un adaylığının MHP’yi de zorlayacağı belirtiliyor. l Ekonomi Servisi Türk Telekom Grup CEO’su Hakan Kanafani ve Türk Telekom CEO’su Tahsin Yılmaz’ın görevinden ayrıldığı bildirildi. Görevden ayrılan Yılmaz’ın yerine yine Türk Telekom Yönetim Kurulu üyesi ve Oger Telekom’un CEO’su olan Rami Aslan getirildi. Yılmaz, yine Türk Telekom şirketlerinden TTnet Genel Müdürlüğü görevinden ayrılarak Türk Telekom’un başına gelmişti. Hakan Kanafani de Türk Telekomünikasyon AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Başdanışmanı olarak atandı. l İstanbul Haber Servisi Fındıklı’daki Çalışma ve Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü önünde toplanan Sosyalist Kadın Meclisi üyeleri, “Ev içindeki emeğimize ücret, sigorta ve emeklilik hakkı istiyoruz” pankartı açıp sloganlar attı. Grup adına yapılan açıklamada, ev kadınlarına ücret, sigorta ve emeklilik haklarının tanınabilmesi için yasal düzenlemelerin bir an önce yapılması istendi. l UŞAK (AA) Uşak Hayvanları Koruma Derneği Başkanı Veteriner Nebahat Avcu, Uşak Organize Sanayi Bölgesi’nde yaklaşık 25 sokak köpeğinin av tüfeğiyle vurularak itlaf edildikten sonra toplu şekilde gömüldüğünü tespit ettiklerini bildirdi. Doğa Koruma ve Milli Parklar Uşak Şube Müdürü de olayla ilgili soruşturmanın başlatıldığını söyledi. Türk, adaylığını açıkladı Personelin çalıştığı odalara kamera kayıt sistemi kuruluyor Bakanlık gözetliyor l Bursa’nın Gemlik ilçesinde “Kokoş” adlı bir işyerinin tabelası ve üzerindeki mini etekli manken fotoğrafları önce çarşafla kapatıldı, ardından da indirildi. Türkiye’de 8 ayrı şubesi bulunan işyeri sahibi, olayın şoku içinde olduklarını ifade ederken, Gemlik Belediye Başkan Vekili Refik Yılmaz ise işyeri tabelasının ruhsatsız olduğunu söyledi. Mağazanın sahibi Burak Sancar zabıta ekiplerinin “Bu ‘Kokoş’ yazısı müstehcen, bunun kaldırılması gerek” dediğini, bir süre sonra Gemlik Belediyesi’ne ait vinçle dönerek tabelanın üzerini çarşafla örttüğünü söyledi. Ertesi gün yine mağazaya gelen zabıtalar, bu kez tabelayı tamamen söküp çıkardı. Yılmaz’ın kendisine, “Talimatı ben verdim. Bilgim var. Söyleyecek başka bir şeyiniz yok ise odayı terk edin” cevabını verdiğini iddia eden Sancar, “Mağazam, yeni olduğu için henüz ruhsatı yok. Mağazamı kapatacaklarına tabelamı indiriyorlar” dedi. (DHA) CHP ve MHP’ye saldırı sonu çarşaf ‘Mini’nin MUSTAFA ÇAKIR Keçiören’de zorlu yarış Telekom’da görev değişimi ANKARA Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, taşra teşkilatında personelin çalıştığı odalara kamerakayıt sistemi kurmaya başladı. Personel ayağa kalktı. Türkiye KamuSen’e bağlı Türk BüroSen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş imzasıyla Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’na gönderilen yazıda, bakanlığın taşra birimlerinde görev yapan personelin hareketlerinin takip edilmesi ve her an izlenebilmesi amacıyla odalarına monitör yerleştirildiği, kamera kayıt sistemi kurulduğu belirtildi. Özellikle kadın personel ve çalışma barışı açısından bu uygulamanın doğuracağı sıkıntılara dikkati çeken Yokuş, bu konudaki Başbakanlık genelgesini anımsattı. Yokuş, 30 Ocak 2010 tarih ve 27478 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Başbakanlık genelgesinin 5. maddesinde, “Kamu kurum ve kuruluşlarında hizmet yürütülen mahallerin kamera ile izlenmesi uygulamaları gözden geçirilecek. Zorunlu güvenlik ihtiyacı ve kamu yararını gerçekleştirme amacı dışında insan onuru ve temel kişilik haklarına aykırı bir şekilde kamu görevlilerinin izlenmesine imkân veren uygulamaların tespiti durumunda bunların önüne geçilecek, gerekli tedbirler alınacaktır” hükmüne yer verildiğine işaret etti. Binaların girişlerine güvenlik amacıyla yerleştirilenler dışında çalışanların görev alanlarına ve odalarına kamera yerleştirilemeyeceğine vurgu yapan Yokuş, bunun insan haklarına aykırı olduğunu ve kişi mahremiyetini ihlal ettiğini belirtti. Yokuş, kamera sisteminin kaldırılmasını istedi. kERRY VE HAGuE ARADı GAY VE TRANSlAR AYRı koğuş iSTiYoR PRoF. TANilli VE PRoF. TANÖR ANılDı ‘Ev kadınlarına güvence’ Kamera olmayan tek koğuş ANTALYA (DHA) TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu’nun inceleme yaptığı Antalya L Tipi Cezaevi’nde gay ve trans mahkumların diğer mahkumlarla aynı koğuşta kaldığı, gay ve trans mahkumların durumdan şikâyetçi olduğu belirtildi. Yalnızca bu koğuşta kamera bulunmadığı ifade edildi. Antalya E Tipi Cezaevi raporunda, “Heyetin gördüğü en kötü cezaevi. 25 kişilik koğuşta 36, 35 kişilik koğuşta 50 kişi kalıyor. Yemeklerde kıl ve böcek var. Mahkumlar ‘Biz burada suşi yiyoruz’ diyor. Nedeni sorulduğunda, ‘Balık pişmediği için suşi oluyor’ yanıtını veriyor. Cezaevinde kurulan müşahade odasında dayak var. Mahkumlar çırılçıplak aranıyor. Bir mahkum, ‘30 saniyelik bu çıplak arama bize 1 yıl gibi geliyor. Hayatımızda bu kadar ağır işkence görmedik. Bakan beye duyururuz, bir gün çıplak aramaya tanıklık etmesini isteriz. Bakan gelsin, nasıl utandığımızı görsün’ diyor” ifadeleri yer aldı. Antalya L Tipi Cezaevi’nde de mahkumların tuvalet önlerinde merdiven boşluklarında, hatta üst üste yattıkları rapor edildi. Raporda, Alanya L Tipi Cezaevi’nde ise “Mahkumlar klozet olmadığı için tuvalet ihtiyaçlarını sandalyeleri keserek karşılıyor. Sırf dayak için, dayağın seslerinin dışarı yansımaması için ‘halılı oda’ uygulaması bulunuyor” denildi. Demokrasiye adanmış hayatlar İstanbul Haber Servisi Siyaset bilimi ve anayasa hocası, aydınlanma bilgesi yazarımız Prof. Server Tanilli ve Prof. Bülent Tanör Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği ile Anayasa Araştırmalar Derneği tarafından düzenlenen toplantı ile anıldı. İstanbul Üniversitesi (İÜ) Avrasya Enstitüsü Konferans Salonu’nda düzenlenen “Türkiye’de Demokratikleşme Süreci” başlıklı konferansta konuşan Tanilli ve Tanör’ün demokrasi için mücadele verdiklerini belirtti. Ersözden “Bugün demokratikleşme çabalarının bir bölümü de onların sayesindedir. Umarım bundan sonraki anma toplantılarında demokratikleşme başlığı altında somut verileri konuşuyor oluruz” dedi. Etkinlikte Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, bombalı saldırıda katledilen yazarımız Uğur Mumcu’nun oğlu gazeteci Özgür Mumcu ve Sosyolog Sanem Güvenç Salgılı da birer konuşma yaptı. Server Tanilli Davutoğlu’na kritik iki telefon DUYGU GÜVENÇ 25 köpek katledildi Bülent Tanör ANKARA Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Erivan ziyareti öncesi ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ve İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague’den peş peşe iki telefon geldi. Görüşmelerin ana gündemini Bakan Davutoğlu’nun yarın Erivan’a yapacağı ziyareti oluştururken Kıbrıs ve Suriye de ele alındı. Davutoğlu, Erivan’a “bölgesel barış” hedefiyle gittiğini belirtirken, Kerry’nin, “Ankara Erivan, arasındaki ilişkilerin normalizasyonunu bir an önce görmek istiyoruz” mesajı verdiği öğrenildi. Kıbrıs konusunda Ada’da liderler arasında başlaması öngörülen görüşme sürecinde gelinen son aşama değerlendirildi. Suriye bağlamında sahadaki gelişmeler ve Cenevre2 hazırlıkları konuları üzerinde duruldu. Kafkaslar’daki durum hakkında ise Bakan Davutoğlu’nun hafta içinde Erivan’a yapacağı ziyaret öncesinde bölgesel barış ve istikrara yönelik çaba ve girişimler değerlendirildi. Görüşmelerde ayrıca Bangladeş’teki son gelişmeler de ele alındı.