Katalog

28 KASIM 2013 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA [email protected] KÜLTÜR 21 Ara Güler’in ‘renkli’ şehri 16 Aralık’ta açılacak sergi 15 Ocak’a kadar görülebilecek Kültür Servisi Ara Güler’in daha önce bir arada sergilenmemiş renkli İstanbul fotoğrafları, Nişantaşı’ndaki MERKUR Art Galeri’de sergilenecek. “Eski Şehir” adındaki sergi 16 Aralık’ta açılacak ve 15 Ocak’a kadar görülebilecek. İstanbul Boğazı’nın, sokaklarının yanı sıra, şehrin insanlarının yansıdığı, dönemine şahitlik eden fotoğraflarını Ara Güler şöyle anlatıyor: “İstanbul fotoğraflarım olmasa, o eski günler, bugün unutulmuş olacaktı... ‘Eski Şehir’den bir şey kalmadı. Şehrin estetiği değişti. Uygarlık ileriye gidiyor ama insanlar güzellik anlayışını kaybetti.” Demek ki Her Şey Satılık Değilmiş… Bundan bir ay önce, 24 Ekim tarihli Esintiler köşesinde “Bu hayatta her şey satılık mı” diye soruyordum… Sanat ve kültür yaşamımızın dinamolarından İKSV’nin merkezi, mekânı olan, içinde sayısız sanat eseri bulunan, “Salon” ve “Leyla Gencer Evi”ni de barındıran Deniz Palas’ın satılacağı açıklandığında, neye uğradığımı şaşırmış, tepki göstermiştim. Tamam, borçlar, banka faizleri, aklımın ermediği bir sürü ekonomik gerekçe, satış için geçerli nedenler olabilirdi. Tamam, akıllı ve mantıklı olanı satıp borçların ödenmesi olabilirdi… Benim tepkim hiç ama hiç akla mantığı uymayabilir, sadece duygusal olabilirdi… “Ama yine de hayatta her şey satılık değildir; her şey ekonomiye bağlanamaz” diyordum. “Eğer oraya verilen emeği, o mucizenin nasıl gerçekleştiğini bilseniz; oranın tarihsel gelişimini izlemiş olsanız satamazsınız” diyordum. Orası bir simgeydi, emekti, birikimdi, yaratıcılıktı. Değerler hiyerarşimizde yeri vardı. Deniz Palas’ın satılması ruhumuzu satmak gibi bir şeydi benim için... Direnişin ruhu sahnede ‘Gezi’ye destek verdiği’ gerekçesiyle yardım alamayan AHT, bakanlığa inat ‘Gezi’den esinlendi SELDA GÜNEYSU BAKAN ÖMER ÇELİK VE BAKANLIĞIN SANAT KURUMLARINA YÖNELİK POLİTİKASINA SANATÇILARDAN PROTESTO ‘Kurumlar halkındır, kapatılamaz’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Tiyatro, opera, bale ve orkestra sanatçıları, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın sanat kurumlarına yönelik tartışılan uygulamalarını protesto etmek için sokağa çıkarak eylem yaptılar. “Sanat kurumları halkındır, kapatılamaz” sözleriyle Bakan Ömer Çelik’e seslenen sanatçılara konservatuvar öğrencileri de enstrümanlarıyla eşlik etti. Sanatçılar, konservatuvar öğrencilerinin çaldığı “10. Yıl Marşı” ve “Gençlik Marşı”nı hep bir ağızdan seslendirdi. Sanatçıların yürüyüşüne, CHP Antalya Milletvekili Gürkut Acar, CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka ve CHP PM üyesi Faruk Demir de eşlik etti. “Karanlığa inat, sanat”, “Karanlığa geçit yok, aydınlık Türkiye”, “Şeytan bunun neresinde?” yazılı pankartlar taşıyan sanatçılar adına basın açıklamasını besteci ve orkestra şefi Sıdıka Özdil okudu. Özdil, hükümetin DT, DOB ve CSO yasalarını yok ederek, bu yasaların yerine Türkiye Sanat Kurumu (TÜSAK) adı altında yeni yasa getirmeye çalıştığını söyledi. Özdil, “yıkım yasası” diye nitelediği tasarı ile 55 devlet sanat kurumunun kapatılıp sanatçıların “düz çalışan” haline getirileceğini belirtti. Özdil, sanatçılar, sanat, öğretmen ve öğrencileri ile tüm sanat emekçilerinin baskılara Deniz Palas satılmıyor: Birkaç gündür İstanbul’dan uzakta, İKSV’ye ilişkin haberleri okuyorum: Vakfın tüm borçlarını Bülent Eczcıbaşı’nın üstlendiğini, Deniz Palas’ın satılmayacağını… Eczacıbaşı Holding tarafından yapılacak 46 milyon TL düzeyindeki yeni bir bağışla borçların sıfırlanacağını... Binanın on yıllık bir süre içinde satışa çıkarılmamasının da taahhüt edildiğini… Ama beni asıl sevindiren, Bülent Eczacıbaşı’nın yaptığı açıklamada bu kararı almalarına, gelen tepkilerin neden olduğunu söylemesi oldu. Gelen tepkiler, gösterilen duyarlılık… Kamuoyunun, sanatseverlerin İKSV’nin temsil ettiği değerlere verdiği önem… İKSV’nin kimliği ile bütünleşmiş değerlerin elden çıkarılmasına kıyamamak… Özetle bu duyarlılığa göz yumulamamıştı… Bülent Eczacıbaşı’na, ekonomiden hiç ama hiç anlamayan ben, çok çok teşekkür ediyorum bu karar için. Hayatta her şeyin satılık olmadığını gösterdiği için. Ekonomi dünyasının insanlarının da duygulara, duyarlığa, tepkilere kulaklarını tıkamadıklarını, gözlerini kapamadıkları için… ANKARA Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bu yıl “Gezi eylemlerine katıldıkları ve destek verdikleri” gekarşı “yaratma seferberliği” başrekçesiyle bazı tiyatrolara yarlatacağının da altını çizdi. dım yapmaması, yardım yaptığı tiyatrolardan da “genel ahazetemizdeki haberleri lak kurallarına uygun oyunanımsattı ları sahnelemelerini” istemesi CHP Antalya Milletvekili Gürgündemdeyken destek alamayan tikut Acar, Cumhuriyetin ışığının yatrolardan Ankara Halk Tiyatsöndürülmeye çalışıldığına dikkat rosu (AHT), bakanlığa tepçekerek sıranın DT, DOB ve CSO kisini sanatın diliyle göstegibi sanat kurumlarına geldiğirecek. ni söyledi. “Üstat’larına bile sanAHT’nin “bakanlığa sür”, “Tiyatrolara ‘ahlak’ kriteinat” sahneye taşıyari” gibi haberleri anımsatan Acar, cağı “Başlangıç” ad“Hükümet, şimdi, sanat kurumlı oyun, Gezi Parkı larını dönüştürerek, ‘ak sanat’, eylemleri sırasında ‘ak sanatçılar’ yaratma çabası içievmekten başka tanışıp âşık olan ne girmiştir. Özerklikten neden elimizde ne var?’ “Çılgın Hemrahatsız oldukları gündeme geu Ankara Halk Tiyatrosu Genel Yönetmeni şire” unvanTöleğen, özel tiyatrolen sansür haberlerinden anlaşılıAykut Töleğen, ‘Başlangıç’ adlı oyun için, lı Nuray Çokol lar üzerinden yaşanan taryor. Son olarak Başbakan’ın çok ile “Yeşil Tişörttışmaya “sahnenin diliy‘Biz Gezi ruhunu özgürleştirmek amacıyla sevdiği ‘dindar ve kindar gençliğin lü Adam” unvanle” yanıt verme iddiasıntemellerini atan’ Necip Fazıl’a bisahneye çıkıyoruz’ diyor. lı aktivist Özgür da olan “Başlangıç” adıle sansür uygulanmış; ‘Parayı ben Kaya’nın aşklanı taşıyan ve henüz prova veriyorum, oyunu da ben seçerim’ rını evlilikle sonaşamasında olan oyunu şöyle anlatıyor: anlayışının geldiği nokta budur. landırmalarından yola çıkılarak kaleme alındı. “İnsana, ağaca ve yeryüzündeki tüm canSen kimin parasını kime veriyorAHT Genel Yönetmeni Aykut Töleğen, “Şai lılara olan aşkları, onların yolunu sun? Bu halkın parasını, 76 milrin dediği gibi, ‘Dünyayı güzellik kurtaracak, birleştirdi. Bizler, sokaklara döyonun parasını keyfine göre kulbir insanı sevmekle başlayacak her şey.’ Kur külmemizin, özgürlüğümüzden lanamazsın” diye konuştu. tuluşa giden yol da ‘Başlangıç.’ Biz, Gezi olmamızın, ayrışmamızın nedeniCHP Ankara Milletvekili Aylin nin sevgisizlik olduğunu onlardan Nazlıaka da aynı zamanda bir saöğrendik. ‘İnsanların canını verdinatçı eşi olarak, gerek Meclis’te, ği, gözlerini kaybettiği, sakat kaldıgerek alanlarda onların yanında ğı bir ortamda âşık olmak, bunu ilan olacağına dair söz verdi. Nazlıaka, etmek de neyin nesi?’ diye soranla“Diren sanat, seninleyiz” dedi. ra hemen cevap verelim; bu belki de kurtuluşa giden yolun başlangıcı. Şairin dediği gibi ‘Dünyayı güzellik kurtaracak, bir insanı sevmekle başlayacak her şey.’ Buna bütün kalbimizle inanıyoruz. Gezi Parkı Direnişi zalimliğe bir başkaldırıysa eğer, soruyoruz: Zalimlere karşı, sevmekten başka ne var elimizde?” “Ağaçları sevdik, ağaçları sevdiği için zulüm görenleri sevdik; ezilenleri, hakKültür Servisi “Anadolu Medeniyetleri: Neolitik Kültür Servisi Tiyatro Eleştirmensızlığa uğrayanları sevdik ve sokaklaÇağdan Osmanlı İmparatorluğu’na” sergisi Şanghay’da leri Birliği (TEB) Başkanı Üstün Akra döküldük. Vatanımızı sevdik, elimizde sanatseverlerle buluşuyor. Çin’de 2013’ün Türk yılı ilan men, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın edilmesi kapsamında düzenlenen sergi, Bilkent Kültür bayraklarımızla sokaklara döküldük. Diyardım yaptığı özel tiyatrolara “genel Girişimi’nce (BKG) destekleniyor. İstanbul Arkeoloji reniş boyunca şarkılarımız, halaylarımız, ahlak kurallarına uygun” oyun sahneMüzeleri, Topkapı Sarayı Müzesi ile Türk ve İslam annelerimizin sevgisi nice kalbi yumuşatlemeleri için protokol imzalama zorunEserleri Müzesi koleksiyonlarından seçilen 121 eser, tı. Evlerimizden annelerimiz, büyükbaba Şanghay Müzesi’nde sergilenmeye başlandı. Çin Halk luluğu getirmesini “genel ahlak kuralve büyükannelerimiz koltuklarından Cumhuriyeti Kültür Bakanlığı ve TC Kültür ve Turizm ları garabeti uğruna yapılan ahlaksızsofralarında çıkıp, yanlarımıza gelBakanlığı’nın işbirliğiyle düzenlenen sergi, Şubat lık” olarak yorumladı. di” diyen Töleğen, “Gezi’yi ve onun 2014’e kadar ziyaret edilebilecek. Sergide, Anadolu’da Bakanlığın yardım yapmaya uygun ruhunu yeniden özgürleştirmek için insana dair ilk izlerin ortaya çıktığı dönemden Osmanlı bulduğu tiyatrolara “ahlaklı oyun” krisahneye çıkacaklarını” ve “sahnede İmparatorluğu’nun sonuna kadar olan dönem teri getirmesi üzerine bir açıklama yaözgürleşeceklerini” belirtiyor. sanatseverlerle buluşuyor. pan Akmen, “Herhalde tiyatroda ahlak müfettişleri timi kurulacak. Bu kadarına Batı’da ağızlarıyla gülmeye Melek Kobra anıldı tenezzül etmezler” dedi. n Kültür Servisi 1930’ların tiyatro, Akmen açıklamasını “Olayları her sinema ve operet oyuncusu Melek Kobra, kesim sessiz sedasız seyrediyor. Oysa ölümünün 74. yılında Tiyatro Boyalı böyle giderse sıra sinemalara da geleKuş’un önceki gün Sahne Cihangir’de cek. Hiç kuşkum yok, konserlere, opedüzenlediği etkinlikle anıldı. Gecede ralara da el atacak bunlar, balerinlearaştırmacı Gökhan Akçura’nın bir sahafta re türban taktıracaklar. Ressamlar için bulduğu ve Osmanlıcadan Türkçeye ‘nü’ yasağı getirecekler. Müziği de zapçevirerek kitaplaştırdığı Melek Kobra’nın turapta almaya kalkışacaklar. Örneğin hatıratından bazı bölümler okundu. Livaneli’nin: ‘Odam kireçtir benim/ YüMelek Kobra’nın hayat hikâyesini Melek züm güleçtir benim/ Soyun da gir koynuoyunuyla sahneye taşıyan Türkiye’nin ma tenim ilaçtır benim’ türküsünü söyilk profesyonel feminist tiyatro topluluğu lemesine yasak getirecekler. Durum Tiyatro Boyalı Kuş 6, 16, 19 ve 27 vahim! Uyan artık uykudan, uyan, ey Aralık’ta da Cihangir Sahne’de oyunu dilsiz halkım” sözleriyle bitirdi. sergilemeyi sürdürecek. ruhunu özgürleştirmek için sahneye çıkıyoruz” diyor. Bakanlık tarafından bu yıl destek alamayan tiyatrolardan biri de AHT. AHT, bu yıl perdelerini “Tanrı’yı sahneye taşıyan” iddialı oyunu “Jeanne d’Arc’ın Öteki Ölümü” ile açtı. Ancak özel tiyatrolar üzerinden yaşanan tartışma, onları, “Gezi Parkı eylemlerini konu edinen bir oyunu sahneye taşımaya” itti. Şirin Öten’in yazdığı, Murat Demirbaş’ın yönettiği, Musa Arslanali ve Aykut Töleğen’in yönetmen yardımcılığını yaptığı oyunun müzikleri Onur Özmen imzasını taşıyor. G ‘S Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ Tepkinizi esirgemeyin Bir çift sözüm de, Deniz Palas’ın satışına tepki gösterdiğim için beni ti’ye alanlara ya da öfkelenenlere. “Sana ne oluyor, onların malı ister yıkar ister satar” diyenlere! Yok öyle! Bu mahallede, bu kentte, bu ülkede, bu kıtada, bu dünyada, bu gezegende olup biten her şey benden de sorulmalı… Alınan her kararda benim de düşüncem ve duyarlılığım bulunmalı… Her yanlışa ben de tepki göstermeliyim... İnanın bunu dediğiniz andan başlayarak bu mahalle, bu ülke, bu kıta, bu gezegen daha güzel, daha yaşanılası olmaya başlar… ‘Ahlak müfettişleri timi mi kurulacak?’ TEB Başkanı Üstün Akmen’den ‘ahlaklı oyun’ kriterine protesto TÜRKİYE DİYABET VAKFI OLAĞAN GENEL KURUL İLANI Vakfımızın 2013 Kasım dönemine ait Olağan Genel Kurulu 30 Kasım 2013 Cumartesi günü saat: 11:00 de Zuhurat Baba Mahallesi, Lepra Hastanesi Girişi Bakırköy/İstanbul adresinde bulunan, Prof. Dr. Üstün Korugan Kültür Sanat ve Eğitim Merkezi’nde aşağıdaki gündemi görüşmek üzere toplanacaktır. Yeterli çoğunluk sağlanamadığı takdirde 2. toplantı 07 Aralık 2013 Cumartesi günü aynı yer ve aynı saatte çoğunluk aranmaksızın yapılacaktır. Tüm üyelerimize saygı ile duyurulur. Prof. Dr. M. Temel Yılmaz Vakıf Başkanı GÜNDEM: 1 Açılış ve yoklama 2 Divan Heyetinin seçimi ve tutanakları imzalama yetkisinin görüşülerek oylanması 3 Saygı duruşu 4 2014 yılı Çalışma Programının görüşülerek oylanması 5 2014 yılı tahmini bütçesi ve bütçe yönetmeliğinin okunması ve görüşülerek oylanması 6 2014 yılında Vakıfça satın alınacak veya ayni hak tesis edilecek taşınmazlarla ilgili olarak Yönetim Kuruluna yetki verilmesinin görüşülerek oylanması 7 Vefat eden ya da ayrılan mütevelli üyelerinin yerine yeni mütevelli seçilmesinin görüşülerek oylanması 8 Dilek ve temenniler 9 Kapanış Anadolu Medeniyetleri Şanghay’da