Katalog

SAYFA CUMHURİYET 28 KASIM 2013 PERŞEMBE 14 İNOVASYON Küresel İnovasyon Endeksi’ne göre Türkiye bu yıl 142 ülke arasında 68. sırada ve hâlâ alması gereken uzun yol var u İnovasyon aynı zamanda eğitim ile de doğru orantılı bir gösterge ve şurası bir gerçek ki, dünyanın en iyi eğitim performansı gösteren ülkelerinin hepsi birer inovasyon ekonomisi. ÖZLEM YÜZAK Türkiye inovasyonda nerede? yıl ilk 10’a giren ülkeler sırayla şunlar: İsviçre, İsveç, İngiltere, Hollanda, ABD, Finlandiya, Hong Kong, Singapur, Danimarka ve İrlanda. İnovasyon aynı zamanda eğitim ile de doğru orantılı bir gösterge ve şurası bir gerçek ki, dünyanın en iyi eğitim performansı gösteren ülkelerinin hepsi birer inovasyon ekonomisi. İnovasyonu ölçen 184 gösterge aynı zamanda bütüncül ve büyük bir resim de çiziyor. Bireyin yaratıcılığının önünü tıkamayacak, sorgulayıcı nesiller yetiştirecek bir eğitim sistemi, girişimcilere inovasyon için uygun ortamın ve finansal kaynakların sağlanması, üniversite sanayi işbirliği, ArGe için ayrılan kaynakların artırılması ve doğru kullanımı, bölgesel inovasyon merkezlerinin oluşturulması gibi birçok unsurun bir araya gelmesinden oluşuyor. Kısacası inovasyon kültürü diye tanımlayabiliyoruz. Küresel İnovasyon Endeksi gibi araştırmalar ise, ülkelerin bu detaylı raporlara bakıp dersler alması için hazırlanıyor. Türkiye’de özel sektörün inovasyona ilgisi her geçen gün artıyor. Bunda küresel rekabetin ve kalkınmada katma değeri yüksek ürünlerin öneminin büyük payı var. Türkiye’de ArGe harcamalarının yüzde 43.2’si özel sektör tarafından gerçekleştiriliyor ve ArGe personelinin yüzde 48.9’u özel sektör tarafından istihdam ediliyor. Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz’ın açıklamalarına göre hükümetin bütçeden ArGe faaliyetleri için ayırdığı ödenek 2012 yılında 4.5 milyar lira oldu. Her ne kadar küçük de olsa bir gelişim gösterse de Türkiye ne yazık ki uluslararası alanda inovasyon konusunda hâlâ gerilerde. INSEAD, Cornell Üniversitesi ve WIPO’nun Küresel İnovasyon Endeksi’nde (GII) Türkiye 142 ülke arasında 2012 yılında 74’üncüydü. 2013 yılında ise 68. oldu. Aslında GII 2013’e göre ekonomik krizlere karşın inovasyonun hız kesmediği görülüyor. ArGe’ye ayrılan bütçe birçok ülkede 2008 düzeyinin üzerinde seyrediyor. Hatta ortadüşük gelir grubuna ait kimi ülkelerin (Çin, Kosta Rica, Hindistan vb.) bütçelerini ciddi anlamda artırdıkları görülüyor. GII 2013, 142 ülke ekonomisini 184 göstergeye dayanarak hazırlanan bir endeks. Eğitim, en iyi üniversitelerin kalitesi, mikro finans olanakları, girişim sermayesi gibi verilere göre ülkelerin inovasyon yetenekleri ölçülüyor. Bu Yenilikçi fikirler, teknolojik yetkinlik Arçelik AŞ, geliştirdiği yenilikçi teknolojiler, akıllı ürünler ve katma değer yaratan çözümler ile çalışmalarını sürdürüyor. Koç Holding Dayanıklı Tüketim Grubu Başkanı ve Arçelik AŞ Genel Müdürü Levent Çakıroğlu, “Dünyaya Saygılı, Dünyada Saygın” şeklinde ifade ettiğimiz global vizyonumuzu destekleyen stratejimizin kalbinde inovasyon yer alıyor. Şirketimizde inovasyon, teknolojideki yeniliklerden, ArGe faaliyetlerimizden ve pazarlardaki çalışmalarımızdan tetikleniyor” diyor. Arçelik AŞ’nin Türkiye’nin en fazla ArGe merkezine sahip olan ve sektöründe ArGe’ye en fazla kaynak ayıran şirketi olduğunu belirten Çakıroğlu, “22 yıllık köklü ArGe deneyimimizin getirdiği teknolojik yetkinlik, sürdürülebilir rekabet gücümüzü artırıyor. Bu sayede sektörümüzde bizi ayrıştıracak, teknolojisiyle, tasarımıyla, kalitesiyle ve fiyatıyla rekabetçi, çevre dostu ve yenilikçi ürünleri tasarlayarak dünya pazarlarına sunuyoruz” diye de ekliyor. Çakıroğlu, Türkiye’den Dünya Fikri Haklar Örgütü’ne yapılan uluslararası patent başvurularının üçte birini Arçelik’in gerçekleştirildiğini, son beş yıldır, Dünya Fikri Haklar Organizasyonu’nda ilk 200’de yer alan tek Türk şirketi olduklarını ifade ediyor. Arçelik AŞ’nin inovasyon süreçlerinde pazar analizlerinin önemli yer tuttuğunu vurgulayan Çakıroğlu, “Farklı coğrafyalarda, tüketicilerin alışkanlıklarını ve yaşam tarzlarını yerinde inceliyoruz; beklentileri ve ihtiyaçları karşılayacak, hatta ötesine geçecek ürün ve hizmeti geliştirmek üzere yenilikçi fikirleri değerlendiriyoruz. Teknolojiden veya pazardan kaynaklanan yeni fikirler, tüketicilere fayda sağlayacak ürünlere dönüştüğünde inovasyon değeri kazanıyor” diyor. Arçelik’in ürettiği inovatif ürünlere örnek, Çin pazarına özel geliştirilen, pirinç saklama bölmesi olan nofrost buzdolabı, Çin Elektrikli Ev Aletleri Araştırma Enstitüsü tarafından ‘yenilikçi ürün’ ödülüne layık görüldü. 18 özgün patentle korunan dünyanın ilk ve tek Türk kahve makinesi Telve, yine 18 patentli, demlenen çayı uzun süre taze tutabilen, Türkiye’nin ilk ve tek otomatik çay makinesi Gurme daha yakından bilinen örnekler. Dünyada ilk ve tek dondurma yapma makinesi bölmesine sahip buzdolabını da bu örnekler arasında sayılabilir. Çakıroğlu, inovasyonu yalnızca ürünle sınırlandırmadıklarını da söylüyor: “Ürünlerin malzeme planlamasından, müşteriye ulaştırılmasına, hatta satış sonrası servise kadar tüm sürecin en etkin şekilde yönetilmesi gerekiyor. Buradan hareketle, inovasyon yaklaşımını yan sanayilerimizi, tedarikçilerimizi ve tüm iş ortaklarımızı kapsayan eko sistemimize kazandırıyoruz. Her aşamada geliştirilen inovatif çözümler, sektörde fark yaratmamızı sağlıyor.” ‘Dönüşüm’ün yolu İnovasyon’dan geçiyor Kurumsal uygulama ve yazılım alanında çalışan SAP, Türkiye’de inovasyon merkezi kuran ilk yazılım şirketi. Kurtköy’de bulunan Teknopark İstanbul’da kurduğu ‘SAP İnovasyon Merkezi’ ile Türkiye’de ve bölge ülkelerde kamu sektörü, tüketici ürünleri, perakende ve imalat sektörü gibi kilit yerel endüstrilerdeki müşterilerine inovasyon desteği sağlayacak. SAP İnovasyon Merkezi Türkiye, dünya genelinde 15 lokasyonda yer alan SAP inovasyon ağının önemli bir parçası olacak. Almanya’daki SAP İnovasyon Merkezi’nde ve Hasso Plattner Enstitüsü ile birlikte yürüttüğü çeşitli araştırma projelerindeki tecrübelerine güvenen SAP, bu yeni inovasyon merkezinde de “design thinking” (tasarım odaklı düşünce) yaklaşımını kullanarak yoğun bir şekilde geliştirme faaliyetlerine odaklanacak. SAP, bu anlamda “dönüşüm” vizyonunu benimsiyor, bu dönüşümün temelinde de ArGe, inovasyon ve eğitimin yattığına inanıyor. SAP Türkiye Genel Müdürü Zeynep Keskin, bulut bilişimin çok hızlı büyüdüğünü belirtiyor. “2013 yılının ilk üç çeyreğinde bu alanda attığımız adımları sürdürmeyi, 2015’te ise SAP Cloud’un iki milyon şirketi birbirine bağlayan ve dünya genelinde 1 trilyon doları aşan tutarda şirketler arası eticareti sağlayan marka olmasını bekliyoruz” diyen Keskin, “Bulut teknolojilerinin, her ölçekteki şirketin bu avantajlardan yararlanmasını ve verimlilik artışı sağlamasını mümkün kılıyor. Dünyadaki en geniş bulut portföyünü sunan SAP’nin yıllık bulut çözümleri geliri 1 milyar avroya, SAP aracılığıyla bulut teknolojilerini kullanan kişi sayısı da 30 milyona yaklaştı. Bu müthiş rakamlar, SAP’nin bu alandaki gücünü kanıtlıyor. Bulut çözümlerimiz kurumsal kaynak planlama uygulamalarını; müşteri ilişkileri, tedarik zinciri, insan kaynakları gibi işkollarına hitap eden uygulamaları; dünyanın en büyük eticaret ağını; sosyal işbirliği çözümlerini; SAP Mobil Platformu’nu ve SAP HANA Enterprise Cloud platformunu içeriyor” diye de ekliyor. SAP’nin bulut alanındaki bir başka önemli bileşeni de SuccessFactors. Dünyada bulut üzerinde en çok kurumsal müşteriye sahip ürün konumunda bulunan SuccessFactors, şirketlerin tüm İK süreçlerini tek sayfa üzerinden takip etmesini sağlıyor. SAP, kurumsal uygulamalardaki güçlü deneyimi ve geniş çözüm yelpazesini SuccessFactors ile İK odaklı bulut uygulamalarıyla birleştirerek şirketlere geniş kapsamlı bir HRM (İnsan Kaynakları Yönetimi) çözümü sunuyor. Keskin, misyonlarının, şirketlerin işlerini en iyi şekilde yönetmelerine ve verimliliklerini artırmalarına yardımcı olmak olduğunu söylüyor. “Bunun için” diyor, “inovasyon çok önemli. Müşterilerimizle birlikte tasarım odaklı düşünce metodolojisi ile inovasyon yapmayı hedefliyoruz. Teknolojideki hızlı gelişim ile mobilite, bellek içi ve bulut teknolojiler kavramlarını öne çıkararak kurumsal iş yazılımları ve çözümlerinde uzun yıllar öncü olarak edindiğimiz deneyimi en etkin şekilde kullanmaya devam edeceğiz. “ Zeynep Keskin