19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 9 EKİM 2013 ÇARŞAMBA 8 n Baştarafı 1. Sayfada HABERLER STV’de yayımlanan bir TV diziSi CemaaT ile aKP araSında yaşanan gerilim iddialarını güçlendirdi CÜNEYT ARCAYÜREK GÜNCEL seçimler arifesinde AKP’de olması gereken iç bünye çalkantıları ne yazık ki ana muhalefette izleniyor. Haklı olarak diyeceksiniz ve partinin önde gidenleri diyecekler ki; CHP, iktidar partisi gibi demir yumrukla, tek adam güdümünde yönetilmiyor... Demokrasi geleli beri üzerinde durulan parti içi demokrasinin gerekleri işliyor partide... Bu saptamaya hak vermemek olanaksız. HHH Ne ki parti içi demokrasinin, partinin seçimlerdeki başarısına gölge düşürecek içerik ve nitelik kazanmaması gerekiyor. Şimdi manzara şu: AKP, İstanbul ve Ankara’da belediye başkan adaylarını açıklamadı ama saptadı. İzmir’de CHP’nin adayını belirlemesini bekliyor. Ana muhalefet ise Mustafa Sarıgül rüzgârına kapılmış, Sarıgül’ün ha bugün ha yarın CHP’ye üyelik için başvurmasını bekliyor. Genel Başkan Kılıçdaroğlu; elbette iktidara hoş görünme çabasındaki medyanın, ne zaman Sarıgül’ü davet edeceksiniz partiye içeriğindeki soruları yanıtlamaktan usandı. Şişli Belediye Başkanı’nın on binlerle mi yirmi binlerle mi geleceği söylemlerine verdiği yanıt da sürekli; “Önce üyelik başvurusu yapsın” şeklinde. Başvuru MYK’de görüşülecek, parti meclisi gizli oyla ya evet diyecek ya da hayır! Durum bu kadar açık iken... ... Sarıgül’ün başvuruyu o günden bugüne sallaması partide haklı olarak en azından tedirginlik yarattı ve ... ... İl başkanlığı döneminde örgüte hayli hizmeti olan Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, belediye başkan aday adayı olduğunu ve bayramdan sonra seçim çalışmalarına başlayacağını açıkladı. Gazetelerdeki haberlere göre; Gürsel’in açıklamasından hemen sonra Sarıgül de partiye üyelik için başvuracağını söyledi. Anlamsız, partiye yararı olmayacak bölünme, çekişme işaretleri! HHH Ne var ki Sarıgül’ün aylardır Kararsız Kasım izlenimi veren davranışları, partiye yarar değil zarar verecek bir sürecin yaşanmasına neden oldu. Ve... kamuoyunda, seçmen üzerinde İstanbul Belediye başkan adaylığının CHP’de yine parti içi kargaşa yarattı kanısı uyandıran haberler, gazetelerde ve TV’lerde yayılmaya başladı. Genel başkan yardımcılarından Faruk Loğoğlu basına gerçekçi bir saptamayı içeren bir açıklama yaptı: “CHP, çoksesli, çok adaylı, aday adaylı bir parti. Çok gecikmeden CHP’nin bu tavrını netleştirmek lazım. Arkadaşlar adaylıklarını açıklayabilirler. CHP’nin bunu bir an önce kararlaştırıp netleştirmesi ve bu kararını da kamuoyuyla paylaşması doğru, yararlı olur” dedi. Zira kargaşa izlenimi veren “çokseslilik” giderek partiye zararlı oluyor. HHH Üstelik CHP’nin uğraşı, savaşım vereceği o kadar çok konu, sorun varken, maksatlı kimi yorumlar ve haberlerle AKP lehine gözleri parti aleyhine çevirmenin anlamsızlığı da ortada. 31 yıllık kamuda türban yasağına son verildiğini... 1933’ten beri ilköğretim okullarında her sabah çocukların hep birlikte okuduğu ve “Ne mutlu Türküm diyene” diye biten öğrenci andının kaldırıldığını, darbe kararlarının tarih olduğunu davul zurna ilan ettiler. Yahu kamuda türbana yasak neden konuldu. Nüfusunun üçte dördü Türk olan bir ülkede ilkokul öğrencilerinin Türk olmaktan kıvanç duyan andını neden kaldırdınız, ne gereği vardı, diye soran olmadı. Üstüne üstlük kararlara gösterdiği gerekçeyi savunan ve kararları eleştirenleri eleştiren Başbakan’a, ne yazık ki bir gazetemiz, bir TV’miz değil; içimizdeki sessiz eleştirilerdeki temel gerçeği bir Amerikan gazetesi New York Post yazdı, açıkladı: “RTE reformlarıyla Türkiye’yi bin yıl geriye götürüyor. Bu reformlar İslami tabanı güçlendirme hamlesi…” Haksız mı? Dizi üzerinden ayar ‘Mezunlara FIRAT KOZOK ANKARA Dershanelerin kapatılması hamlesiyle bir kez daha gündeme oturan Gülen cemaati ile AKP arasında gerilim yaşandığı iddiaları, cemaatin kanalı STV’de yayınlanan bir diziyle güçlendi. “Şefkat Tepe” adlı diziye göre, “karanlık odaklar”, cemaati “Bir zamanlar dost bilip, her zaman yanlarında oldukları, destekledikleri kesim karşısında zor duruma düşürecek hamleler yapıyor ve bunu cemaate fatura ediyor.” Dizinin son bölümünün fragmanı, “Karanlık eller yine iş başı yaptı” anonsuyla başlıyor. Esrarengiz bir ses cemaati “camia” olarak adlandırarak devam ediyor: “Devletin en etkin ve gizli kurumlarında kılcallara sızdık. Bu coğrafyada projeler hayata geçirilecekse camianın önü kesilmeli. Hem de tamamen. Biz bütün gücümüzle buna uğraşıyoruz.” Anonsta, “camianın tüm yapılanlardan haberdar olduğu” belirtilirken karanlıklar içerisinde oturan bir başka erkek, “Camia çevirdiğimiz bütün oyunların farkında. İşte bizim asırlardır bu ülkedeki hâkimiyetimizi de kontrol altına aldığımız yapıları da deşifre edip çözen ve sizi de inancınızla, sapıklıklarınızla fark edip uyaran da yine o” diyor. Dizide işaret edilen “camianın bir zamanlar dost bildiği” kesimin AKP olduğu yorumları yapılıyor. İtİraf gİbİ açıklama iş yok’ Askerlik süresi hükümetle TSK arasındaki koordinasyonsuzluğa takıldı Birbirlerinden ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, eğitim fakültesi mezunlarıyla bakanlık tarafından istihdam edilecek öğretmen sayısının birbirini karşılamayacağını belirterek “Bütün dersliklerin tamamlandığı ve her derslikte en fazla 30 öğrencinin eğitim gördüğü, bütün okullarda tekli eğitime geçildiği durumda bile bakanlığın istihdam edebileceği öğretmen sayısı 125 bin. Ancak bu okullardan mezun olan gençlerimizin sayısı 250 bin civarında” dedi. Avcı, TBMM Genel Kurulu’nda milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Bakan Avcı, 20122013 eğitimöğretim yılında ülke genelinde öğretmen başına düşen öğrenci sayısının ilkokulda 20, ortaokulda ise 19 olduğunu belirterek ortaöğretimde net okullaşma oranının yüzde 70 olduğunu kaydetti. Avcı ayrıca, 2014’te dershanelerin ruhsatlarının yenilenmeyeceğine yönelik açıklamasını yumuşattı. Avcı, 2014’te yeni dershane ruhsatının verilmeyeceğini açıkladı. haberleri yok BARKIN ŞIK ANKARA Askerlik süresinin üniversite mezunu olmayan 15 ay yükümlü uzun dönem erler için 12 aya düşürülmesi çalışmalarına Başbakan Tayyip Erdoğan’ın açıklamasının ardından başlandığı ortaya çıktı. 1 Ekim’de TBMM’de yeni yasama yılının açılış resepsiyonuna katılan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, “Askerlik süresi kısalacak mı” sorusuna, “Sizden duyuyorum” yanıtını vermiş, ardından gelen “Yok mu böyle bir çalışma” sorusuna da “Benim böyle bir şeyden haberim yok” karşılığını vermişti. Başbakan, bir gün sonra askerliğin 12 aya düşeceğini açıkladı. Erdoğan’ın açıklamasının ardından Genelkurmay hükümetle mutabık olduklarını duyurdu. Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ise 10 Temmuz ve 30 Temmuz tarihli iki farklı soru önergesine verdiği yanıtta, “Bakanlığımızda askerlik süresinin kısaltılmasına yönelik herhangi bir çalışma bulunmamaktadır” yanıtını vermişti. Mevcut askerlik sisteminde, üniversite mezunu olmayan yükümlüler 15 ay uzun dönem er olarak askerlik yapıyor. Askerlik 12 aya düşerse silah altındaki erler 3 ay erken terhis olacak. Askerliğini 6 ay yapan üniversite mezunu kısa dönem askerlerin durumunda ise değişiklik olmayacak. 12 aylık yedek subaylık ise devam edecek. Yeni uygulamayla birlikte 3 ay olan acemi eğitim süresi de düşecek. Milli Savunma Bakanlığı kaynaklarından edinilen bilgilere göre, askerliğin 12 aya düşürülmesi Başbakan Erdoğan tarafından açıklandığı gibi bayramdan sonraya yetiştirilecek. Bakanlık Erdoğan’ın açıklamasından sonra düğmeye bastı. Yapılan planlamalara göre 55 bin yükümlü erken terhis olacak. Terhis edilecek bu yükümlülerden ne kadarının iç güvenlik taburlarında askerlik yaptığı ise henüz netleştirilmedi. Ancak son dakika değişikliği olmazsa bu 55 bin asker, belirli bir süre içinde kademeli olarak terhis edilecek. Terhisler, 15 aydan başlayacak daha sonra ise 14, 13 ve 12 aylık askerler kademeli olarak terhis olacak. Askerlik süresinin kısalması ilk defa 2009 yılında gündeme gelmişti. Dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un Başbakan Erdoğan’la yaptığı görüşmede, bedelli askerliğin yanı sıra herkes için 12 ay olacak şekilde tek tip askerlik konusu da ele alınmıştı. Hükümet ve Genelkurmay Başkanlığı, terör sorununda ciddi bir mesafe alınması halinde birkaç yıl içerisinde askerliğin herkes için 12 ay ve er olarak yapılması üzerinde durdu. 2010 yılında ise dönemin Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner, askerlik süresinin kısaltılması ve tek tip askerlik konusunu gündeme getirdi. O günden beri uykuda olan askerliğin kısalması konusu şimdi yeniden alevlendi. Dersanede yumuşama Ankara’da iki kritik zirve birden ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, Hamas Siyasi Büro Şefi Halid Meşal ile görüştü. Başbakanlık Resmi Konutu’nda 19.00’da başlayan ve basına kapalı gerçekleşen görüşme yaklaşık 3 saat sürdü. Bu görüşmenin Başbakan’ın programında yer almadığı dikkat çekerken görüşmeye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, MİT Müsteşarı Hakan Fidan da katıldı. Aynı saatlerde başbakanlıkta ise güvenlik zirvesi toplandı. Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay başkanlığındaki zirvede çözüm sürecine ilişkin görüş alışverişinde bulunuldu. gül’ün Tbmm’de Verdiği inCe meSaj diKKaT çeKiyor Ordunun yenilenmesi Gül yine Harp Akademileri’ndeki konuşmasında, ordunun modernizas yonu konusunda şunları kaydediyor: l Her üç kuvvetin müşterek harekât icra yeteneklerinin artırılması, l Komutada entegrasyona önem verilmesi, l Mükerrer kademelerin ortadan kaldırılması, l Muharip personel sayısının nispi oranının yükseltilmesi, l Katkıda bulunmayan harcamalardan tasarruf, l Silah ve teçhizat bakımından nitelik ağırlıklı bir yapıya geçilmesi, l Savunma sanayiimizin ordumuzun ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde yapılandırılmasıdır. ırak tezkeresİ mYk’de Savunmada BARKIN ŞIK Asya tipi vurgusu CHP’nin kafası karışık AYŞE SAYIN ANKARA Çin’e verilen füze ihale sistemi ile ilgili ABD ve NATO odaklı tartışmalar sürerken, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül 1 Ekim’de TBMM’de yaptığı konuşmada satır arasında kalan önemli bir mesaj verdi. Gül, TBMM’de, “Son olarak, dünyada ve bölgemizde yaşanan dramatik gelişmelerin, ülkemizin kapsamlı savunma reformu ihtiyacını daha da belirginleştirdiğini dikkatinize getirmek isterim” dedi. Gül’ün kastettiği talimatların ise Nisan 2012’de Harp Akademileri Komutanlığı’nda yaptığı konuşmada yer aldığı öğrenildi. Gül, konuşmasında, Çin’in yeni dünya düzeni içindeki önemine dikkat çekerek “Asya’nın ekonomik açıdan yükselen güçlerinin, sadece bölgelerinde değil, tüm dünyada söz sahibi olmak için diğer yeteneklerini de geliştireceklerinin emareleri şimdiden görülmektedir. Bu şartlar altında, temelde Avrupa ve Transatlantik odaklı savunma anlayışını gözden geçirmek artık bir zaruret halini almıştır” tespitinde bulunuyor. 2009’dan beri tartışılıyor ATC’den ‘Çin’ sitemi DUYGU GÜVENÇ ANKARA TürkAmerikan Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Richard Armitage, Türkiye’nin uzun menzilli füze tercihini Çin’den yana kullanmasına, “Bu konuda söylenecek her şey söylendi. Artık bir şey söylemiyorum” diyerek sitemini iletti. Armitage, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile beraberindeki heyetle birlikte görüştü. Armitage, Davutoğlu ile görüşmesinin son bölümünde ABD’den füze savunma sistemine yönelik olarak peşi peşine yapılan açıklamalara göndermede bulundu ve “bu konuda söylenecek her şeyin söylendiğini, daha fazla bir şey söylemek istemediğini” belirterek sitemini ifade etti. Armitage’ın benzer mesajları Gül ile görüşmesinde de dile getirdiği öğrenildi. Gül ise görüşmede, “İki ülke arasındaki siyasi ve askeri ilişkilerin boyutunu ekonomiye de taşımak önemli” diyerek Türkiye’nin beklentisini anımsattı. Armitage, Suriye’deki son durum ve kimyasal silahların imhasının önemli olduğunu vurgularken, Gül, “Sorun sadece kimyasal silah değil ve kapsamlı çözüm elzemdir” mesajını verdi. inşaatta can verdi n MALATYA (AA) Malatya’nın Battalgazi ilçesinde, bir apartman inşaatında çalışan Reşat İsgi (25), içi tuğla dolu sepeti, makara yardımıyla yukarı çıkarmak istedi. Sepetin alt katta takılması dolayısıyla makaranın bağlı bulunduğu kalas düştü. Kalasın altında sıkışarak yaralanan İsgi, tüm müdahalelere karşın kurtarılamadı. ANKARA CHP, TBMM Genel Kurulu’nda yarın görüşülmesi beklenen Irak tezkeresi konusunda izleyeceği tutumu, bugünkü MYK’de masaya yatıracak. Suriye tezkeresine “hayır” oyu kullanan CHP’de, Irak tezkeresi konusunda kafalar karışık. Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu’nun başını çektiği bir grup vekil, oylamaya girilmemesi ya da “hayır” oyu kullanılması yönünde görüş bildirdi. PKK’yle mücadele amacıyla, Irak’ın kuzeyine sınır ötesi operasyon yapılmasını içeren tezkerenin süresi 17 Ekim’de doluyor. Tezkere, yarın TBMM Genel Kurulu’nda görüşülecek. Tezkereye, MHP destek verirken BDP, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da “hayır” demeyi planlıyor. Geçen yıl tezkereye “destek” veren CHP’de ise başta Suriye olmak üzere, hükümetin komşularına yönelik izlediği dış politika ve açıklanan “demokratikleşme paketi” nedeniyle iki farklı görüş oluştu. CHP içinde “yenilikçi” ekip, tezkereye “hayır” oyu kullanılmasını isterken aralarında parti yöneticilerinin de bulunduğu bazı milletvekilleri, “Eğer BDP ile birlikte ‘hayır’ dersek, bunu Batı kamuoyuna anlatamayız” kaygısını dile getiriyor. Parti içinde ağırlıklı görüş, CHP olarak tezkere oylamasına katılmama olarak dile getirilirken kesin karar, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığındaki MYK toplantısında verilecek. ilahiyat yurtları kurulacak n ANKARA (ANKA) Lefkoşa’da imzalanan Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kuzey KKTC Arasında İlahiyat Koleji Yurtlarının İşletilmesine Dair Protokol’ün onaylanması hakkında karar Resmi Gazete’nin dünkü sayısında yayımlandı. Buna göre, Milli Eğitim Bakanlığı’nca KKTC’de ilahiyat koleji yurtları kurulacak. Yurtlar Milli Eğitim Bakanlığı’nca işletilecek. tavak’tan ab araŞtırması: sovndal’dan davutoğlu’na İfade özgürlüğü, azınlıklar ve kıbrıs mesajı n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu (TAPDK) Başkanlığı, nargilelik tütün mamulü içilen işyeriyle ilgili tebliğde değişikliğe gitti. Resmi Gazete’de nargilelik tütün mamulü içilen işyerine ait alanların, eğitim kurumları, dershaneler ve öğrenci yurtlarına en az 200 metre mesafede bulunması zorunluluğu, 100 metreye indirildi. nargile tebliği resmileşti ‘Cesur adımlar atın’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danimarka Dışişleri Bakanı Sovndal, Türkiye’yi ifade özgürlüğü, azınlıklar ve Kıbrıs konusunda “cesaretli adımlar atmaya” çağırdı. Sovndal ve Davutoğlu, yaptıkları görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Sovndal şu mesajları verdi: Cesur olun: Cesaretli adımlar atmaya devam etmenizi tavsiye ediyoruz, ifade özgürlüğü ve azınlıkların hakları gibi konularda. Türkiye ile daha fazla faslın açılmasını destekliyoruz. Kıbrıs da çok önemli bir gündem maddesi ve tek kişi dans edemezsiniz. Davutoğlu ise Kerry’nin Esad’la ilgili sözlerine yanıt vererek şunları söyledi: Hesabı kim verecek: Sadece Sayın Kerry ile ilgili değil ama Suriye hakkında konuşan herkes bu işin ıstırabını çekmiş mültecilerin yüzüne bakarak söyleyemedikleri sözü başka yerde söyle İnanç ve istek azalıyor İstanbul Haber Servisi TürkAlman Eğitim ve Bilimsel Araştırmalar Vakfı’nın (TAVAK) “Türk Halkının AB’ye Bakışı” araştırmasına göre, Türk halkının son 3 yılda Avrupa Birliği’ne (AB) olan inancı ve AB tam üyeliğine yönelik istemi azaldı. Rapora göre Türklerin yüzde 74’ünün AB’ye soğuk ve tepkili olduğu ortaya çıktı. TAVAK Başkanı Faruk Şen, “Türk halkının yavaş yavaş gündeminden AB’yi çıkardığını görüyoruz” dedi. Şen, AB’nin 16 Ekim’de kamuoyuna açıklayacağı yeni ilerleme raporunun olumlu sinyaller vermesinin beklenmediğini belirterek “Her yıl olumsuz raporlarla ortaya çıkan AB buna karşılık görüşmelerde kendisi de olumlu adımlar atmıyor” değerlendirmesi yaptı. mobbinge Tbmm de duyarsız n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Mobbing (psikolojik taciz) şikâyetlerine TBMM’den de ceza çıkmadı. CHP Milletvekili Hasan Akgöl, TBMM’deki mobbing şikâyetlerini soru önergesi ile gündeme getirdi. Akgöl’ün önergesine TBMM Başkanvekili Sadık Yakut yanıt verdi. Ayrımcılık ve personele hakaret şikâyetleri üzerine yapılan iki incelemede de cezai işleme gerek olmadığı” sonucuna varıldı. memelidir. Muhaliflere destek: Muhaliflere verilen destek komşunun kaderidir. Mültecileri, bir kısmı rejime muhalif unsurlarsa, “Bunları ayıralım kaderlerine bırakalım” diyemezsiniz. Sığınmacı korkusu: Uluslararası toplum üzerine düşeni yapmamıştır. Türkiye mültecilere bugüne kadar 2 milyar dolar harcadı. Uluslararası toplum 133 milyon dolarda kaldı. Yani bizim harcadığımızın yüzde 10’undan daha az.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle