19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28 EKİM 2013 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER ODTÜ’de yol yapımına karşı çıkan öğrencilerden Yener Çıracı dövülerek ateşe atıldı 7 SorUŞtUrmada ÇiFtE Standart Polis şiddeti tavan yaptı ALİCAN ULUDAĞ Muhalif müdürü sürüp yandaşa dokunmadılar SİNAN TARTANOĞLU ANKARA ODTÜ’de ağaçların kesilerek yol yapılmasına karşı eylem yapan öğrencilere müdahale eden polis, Hacettepe Üniversitesi öğrencisi Yener Çıracı’yı önce dövdü, ardından olay yerinde yanan barikat ateşinin içine attı. Kendi çabası ile ateşten çıkan Çıracı’nın ellerinde, göbeğinde, dizlerinde ve sırtında birinci dereceden yanıklar oluştu. Gezi eylemleri sürecinde terör örgütü üyeliği iddiasıyla bir ay tutuklu kalan Çıracı’nın kaldırıldığı hastanede başına da 6 dikiş atıldı. Çıracı, “Mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz” dedi. ODTÜ içinde toplanan öğrenciler, cumartesi akşamı yol inşaatının yapıldığı yere doğru yürüdü. ODTÜ’nün A4 kapısında barikat kuran öğrencilerle polis arasında çatışma yaşandı. O sırada eylem yerinde bulunan Çıracı, 5 kadar arkadaşıyla birlikteydi. ODTÜ içine kadar giren 20 kadar Çıracı’nın vücudunda ikinci derece yanıklar var. na beş metre mesafeden gaz bombası attı, ancak isabet etmedi.” ODTÜ’deki yol direnişine değinen Çıracı, “Bu proje sadece ODTÜ’nün meselesi değildir. Bu proje bütün üniversitelere yapılan saldırıdır. Biz ODTÜ’de direnmeye devam edeceğiz. Bu tür saldırılarla, gaz bombası ile vurmalarla bu direnişe son veremeyeceklerini anlamış olmaları lazım. Bizi durduramayacaklar. Biz aynı mücadelemize devam edeceğiz” dedi. Gökçek tweet’i: Arkadaşları yaktı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Twitter’da yine ‘alışılagelmiş’ mesajlarını verdi. Gökçek, “O değil de ODTÜ’de yanan öğrenciler ne olacak bay ‘boşkan?’ Hep umursamaz tavırlar nereye kadar? Kör müsün? Sağır mı?” sorusuna “Yanan ODTÜ öğrencisi, yakan ODTÜ öğrencisi. Arkadaşınızı yakıp başkasının üzerine atmayın” dedi. Bu sözlerin üzerine sosyal medyada Gökçek’e yüzlerce kişi tepki gösterdi. Gökçek, Sarısülük için de “Arkadaşlarının attığı taşla öldü” ifadelerini kullanmıştı. çevik kuvvet polisi, Yener ve arkadaşlarını darp etmeye başladı. Yener Çıracı, başına gelenleri hasta yatağında Cumhuriyet’e şöyle anlattı: “Başlarında kask olmayan 2025 kadar çevik kuvvet bize doğru geldi. Sadece gaz maskeleri vardı. Polisler birden bize saldırdı. Gaz bombası elinde olan da tüfeğinin dipçiği ile saldırdı. Bu sırada polislerden birinin vurmakla itme arası mü dahalesiyle ateşin içine düştüm. Bir anda elbiselerim yanmaya başladı. Kendi imkânlarımla ateşten çıktım, ateşi söndürdüm, ondan sonra onların saldırısı yine devam etti. Polislerden birisi, arkadaşlarını ‘Silahla değil copla vurun’ diye uyarıyordu. Sonra hiçbir şey olmamış gibi ‘Hadi gidiyoruz’ deyip çıkıp gittiler. Beni de orda bıraktılar. Polisler giderken biri döndü ve ba ocuğumun arkasındalım!’ Oğlunu bir an olsun hastanede yalnız bırakmayan anne Sultan Çıracı, “Sanmasınlar ki bu saldırılarla çocuklarımız geri çekilir... Ölmek var, dönmek yok. Ağlayan bir anne değilim. Sonuna kadar çocuğumun arkasındayım” diye konuştu. Çıracı, olayla ilgili ifade verirken kendisini bu hale getirenlerden de şikâyetçi oldu. ‘Ç ‘Uyanacağı günü bekliyoruz’ İstanbul Haber Servisi Gezi olaylarının ilk günlerinde, Okmeydanı’nda polisin attığı biber gazı kapsülünün başına gelmesi sonucu ağır yaralanan, 134 gündür Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi yoğun bakım servisinde yaşam mücadelesi veren Berkin E’nin (14) solunum cihazlarına bağlı olduğu ve mideden mama ile beslendiği, bilincinin yarı açık olduğu belirtildi. Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi yoğun bakım servisinde tedavisi süren Berkin E’nin babası Sami E. her gün hastanede olduklarını ve oğullarının sağlığına kavuşacağı günü beklediklerini söyledi. Sami E. oğlunun solunum cihazına bağlı olduğunu anımsatarak “Bazen gözünü açıp bakıyor ama hiç tepki veremiyor. Vücudunda enfeksiyon yok ancak enfeksiyona karşı önlem amaçlı ilaç tedavisi de devam ediyor. Oğlumun sağlığına kavuşacağı günü bekliyoruz” diye konuştu. Duruşma yine kapalı ANKARA (Cumhuri yet Bürosu) Gezi eylemleri sırasında Kızılay’da Ethem Sarısülük’ü vurarak öldürmekten sanık polis Ahmet Şahbaz’ın yargılanmasına bugün devam edilecek. Öte yandan polisin avukatlığını üstlenen üç avukattan biri olan Hüseyin Yelkovan’ın Mart 2014’teki yerel seçimler için AKP’den Altındağ belediye başkan aday adayı olduğu ortaya çıktı. Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın ilk duruşması, salona 80 kadar sivil giyimli çevik kuvvet yığılması yüzünden çıkan olaylar nedeniyle yapılamamıştı. Sanık polis Ahmet Şahbaz, duruşmaya takma bıyık ve perukla gelmiş ve çıkan arbedede peruk ve takma bıyıklar düşmüştü. Mahkeme, sanık avukatlarının istemi üzerine duruşmaların kapalı görülmesine karar vermiş ve duruşmayı 28 Ekim’e ertelemişti. Bugün devam edecek duruşmanın yine kapalı yapılacağı belirtildi. Bu nedenle duruşmaya izleyici ve basın alınmayacak, sadece müşteki Sarısülük ailesi ile sanık ve avukatları katılacak. Duruşmada, sanık polisin savunması alınacak. EthEm SarıSülük’ü öldürmEktEn Sanık poliSin davaSına dEvam Ediliyor ANKARA Ankara’da Gezi eylemleri dolayısıyla okul müdürlerinin sürgün ile cezalandırılmak istenmesi üzerine oluşan “Gezi olayları bahanesiyle başarılı ve muhalif okul müdürlerinin görevden alınarak kadrolaşma yapılacağı” kuşkusu gerçek oldu. Soruşturmaların öğrencilerin Gezi olaylarına destek verdiği okullardan sadece yöneticileri Eğitim Sen’li olan eğitim kurumlarında yürütüldüğü, hükümet yakınlığı ile bilinen Eğitim BirSen üyelerinin yönetici olduğu okullarda müdürler, öğretmenler ve öğrenciler üzerinde herhangi bir inceleme yapılmadığı ortaya çıktı. Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün Gezi Parkı olaylarına öğrencileri ve öğretmenleri katılan okullar üzerinde yürüttüğü soruşturmada, okul müdürlerinin sürgün edilmesi talep edilmişti. Müdürlerin görevden alınmak istendiği gözde okulların öğretmenleri ile birlikte, Milli Eğitim Bakanlığı’nın birçok projesinde görev almış ama yine de muhalif olması, “Gezi olayları bahanesiyle müdürlerin okullardan uzaklaştırılarak kadrolaşma çabasına girildiği” yönündeki kuşkuyu gündeme getirmişti. Edinilen bilgiler bu kuşkunun gerçek olduğunu ortaya koydu. Yöneticilere gönderilen savunma metinlerinde, “Öğrencilerin Gezi Parkı eylemlerine destek verdiği, ancak müdürlerin bu öğrencileri cezalandırmadığı” iddiası üzerinden müdürlerin cezalandırılması istenmişti. Öğrencilerinin Gezi protestolarına katılmasına karşın, müdürlerinin herhangi bir idari işlemle karşılaşmadığı okulların olduğu öğrenildi. Kurtuluş Anadolu Lisesi, Kirami Refia Alemdaroğlu Anadolu Lisesi, Aysel Yücetürk Anadolu Lisesi, Cumhuriyet Anadolu Öğretmen Lisesi, Bahçelievler Anadolu Lisesi ve Deneme Anadolu Lisesi’nin öğrencileri de haziran ayının ilk günlerinde yaşanan polis şiddetini protesto etmek için eylem yaptı. Bu okullardaki öğrenciler de tıpkı, müdürlerin sürgünün istendiği okullardaki arkadaşları gibi Kızılay’a giderek Gezi Parkı protestolarına destek verdi. Ancak bu öğrencilerin okuduğu okullara müfettiş uğramadı. Hedefteki okullarda yaklaşık 4 ay hummalı bir çalışma sürdüren, öğrencilerin ve öğretmenlerin sosyal medya paylaşımlarını bile inceleyen müfettişler, adı geçen okulların değil müdürlerini, öğretmenleri ve öğrencileri üzerinde herhangi bir inceleme yürütmedi. Bu okullara soruşturma girmemesi, yöneticilerinin hükümete yakınlığı ile bilinen, AKP döneminde üyesi sayısını kat kat artıran, eğitim hizmet kolundaki yetkili sendika Eğitim BirSen’in üyesi olmalarından kaynaklandı. Şahbaz’ın avukatı AKP’den aday Ethem Sarısülük’ü vurmak suçlamasıyla yargılanan polis Şahbaz’ın avukatı Hüseyin Yelkovan’ın AKP Altındağ belediye başkan aday adayı olduğu ortaya çıktı. Ankara’nın Altındağ ilçesinin belediye başkanı olmak için partiye başvuran Yelkovan’ın bir süre önce AKP Gençlik Kolları Başkanlığı yaptığı da öğrenildi. Konuya ilişkin olarak soruları yanıtlayan avukat Hüseyin Yelkovan, “Ben yıllardır siyasetin içindeyim. Ethem Sarısülük davası ile adaylığımın ne ilgisi var? Bunun bir haber değeri de yok” dedi. Şahbaz’ın diğer bir avukatı da Emniyet Genel Müdürlüğü Hukuk Müşavirliği’nde görev yapıyordu. Müfettişler uğramadı bile Okurlardan kısa kısa İnternet sitenizde yer alan haberlerde, ODTÜ’den geçen “otoban”dan sürekli haber veriyorsunuz. Ancak o kelime Almanca, Türkçesi ise “otoyol”. Aynı hata gazetemizin basılı sayfalarında da sürekli yer alıyor. Lütfen düzeltiniz. Saygılar. Selman Çobanoğlu Cumhuriyet’in 100. yılına hazırlanalım Gazetemiz için bir önerimiz var: Bilindiği gibi, Cumhuriyetin 100. yılına 10 yıl kaldı. İleriye bakmanın gerektiği bu günlerde Cumhuriyet 2023 için hedeflerin, projelerin, planların tartışıldığı bir platformu, gazete sayfalarında başlatmak gerekir, düşüncesindeyiz. Her ay bir konu başlığı seçilip, o konunun uzmanları ve okurlarımız görüşlerini bildirir. Bu yazılar, haftanın bir günü yayımlanabilir. Bu yazılar değerlendirilir, bir sonuca ulaşılabilir. Gazetemize yakışacak bu sayfaların başlaması için gereğinin yapılmasını istiyoruz. Bu bir grup Ankara Cumok arkadaşımızın ortak isteğidir. 100’e 10 kala, tutunacağımız bir dal, Cumhuriyet gazetesidir. Esen kalınız. Haluk Yalvaç Otoban değil otoyol Bakandan ODTÜ çıkışı Yargısız İnfaz Önce bir okur mektubu: “Yargı öncesi bir olaya ilişkin haber bu şekilde mi yayımlanmalı? Bu mu sorumlu gazetecilik? Haber DHA’dan alınmış ve olduğu gibi yayımlanıyor. Bu haberi yayımlamak zorunda mısınız? Haberde adı geçen şahsın ismi gizlenmiş mi yoksa haberin bir kısmında adını, diğer kısmında soyadını da veririz anlayışı ‘kişilik haklarına’ saygıdan mı kaynaklanıyor? Diğer gazeteler bu hatayı yapabilir ama Cumhuriyet böyle bir haberi yayımlar ve hata yaparsa biz okuyucular ne yapmalıyız? Lütfen gerekli duyarlılık ve özeni gazetemize yakışır şekilde yapalım. İyi çalışmalar dilerim. Erdal Yeşilçimen” Okurumuz haklı mı? Evet haklı. İğneyi kendimize, çuvaldızı hak edenlere batıralım. Bu olayda medya kötü, pek kötü sınav verdi. Okurumuzun eleştirdiği bu haber dışında Cumhuriyet konuya dikkatli ve gazeteciliğin temel ilkelerini zedelemeden yaklaşmaya çalıştı. Ama diğer gazete ve TV kanallarının aynı özeni gösterdiğini söylemek ne yazık ki mümkün değil. Hemen hepsi de “yargısız infaz”da birleştiler, olayı derinlemesine ele almayı düşünmediler, bir dramın perde arkasını merak etmediler. Gazeteler “canavar anne”, “zalim anne” başlıklarıyla, manşetleriyle doldu taştı. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti yaptığı açıklamada, masumiyet karinesini ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ndeki “yargı” maddesini hatırlattı. O madde şöyledir: “Hazırlık soruşturması sırasında soruşturmayı zaafa uğratıcı, yönlendirici biçimde haber ve yorumdan kaçınılmalıdır. Yargılama sürecinde de haberler her türlü önyargıdan uzak ve kesinlikle doğruluğundan emin olarak sunulmalıdır. Gazeteci yargı sürecinde taraf olmamalıdır. Yargı kararı kesinleşmedikçe bir sanık suçlu ilan edilmemelidir. Haberlerde ve yorumlarda suçluymuş gibi değerlendirmeler yapılmamalıdır.” Bu bildirgeyi iyi bilen gazetelerin tutumunu anlamakta zorluk çekiyoruz. Konunun şehveti mi unutturdu ilkeleri? Türkiye’de yargılı yargısız infazlardan çok çeken gazeteciler bu konuyu ciddiye almalı ve tutumlarını gözden geçirmeli. Yaygınlaşması son zamanlarda çok örselenmiş medyanın saygınlığına zarar verecektir. CUMHURİYET TURİZM ilavesinde ülkemizin dört mevsim tatil imkânı sunan turizm merkezlerine daha çok yer verilmesi, o merkezlerdeki butik otellerin, pansiyonların, yöresel yemek sunan lokanta bilgilerinin yer alması, kültür turizmi yazılarına, yerel ve bölgesel turizm yazarlarına yer verilmesinin daha yararlı olacağına inanıyorum. Saygılarımla, Yıldıray Çamlık Turizm ekleri daha zengin olsun n İstanbul Haber Servisi Bir sağlık merkezinin temel atma törenine katılan Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, “Yunanistan’ın 7 bin doktoru yurtdışında iş arıyor. Benim de onlara ihtiyacım var” dedi. Bakan, şeker hastalarının malulen emekli olması konusunda çalıştıklarını da kaydetti. Gezi ve ODTÜ eylemlerini eleştiren Müezzinoğlu, “Tayyip Erdoğan veya Melih Gökçek kendi evine özel yol mu yapıyor?” diye çıkıştı. İnternet sitenizdeki haberlerin altına küfür ve hakaret içermeyecek şekilde Cumhuriyet gazetesi eleştirisi yapmak yasak mıdır? Yaptığım yorumların hiçbiri yayımlanmadı, bu yüzden soruyorum. Saygılar. Murat Karahan “Eli sopalı işçiler işbaşında!” başlıklı haber yazısında “...kamyon, kepçe, dozer ve iş makinesiyle düzleştirildi”, “40’tan fazla kamyon, greyder, iş makineleri geldiler” deniliyor. Bir kere geldiler değil, getirildi denmeliydi. Kepçe diye bir makine yoktur. Üçüncüsü de dozer, greyder zaten iş makinesidir. Hepsine iş makineleri demek varken dozer, greyder niye deniyor? İyi dileklerimle. Sacit Renda Eleştiri yasak mı? İzmir’de kültür etkinliği yok mu? Merak ediyorum hiç mi dikkatinizi çekmiyor: Pazartesi günleri gazetenizin kültür sayfasında haftalık kültür sanat etkinlikleri arasında İzmir yok. Ülkemizin aydınlık yüzü olan kentimizde sizce hiçbir kültür sanat etkinliği olmuyor mu? Oluyorsa da bu sizi ilgilendirmiyor mu? Gazetenizin kültür sayfası sorumlusu İzmir’in başka bir ülkede olduğunu mu düşünüyor? İzmir temsilciniz bu konuda hiçbir üzüntü duymuyor mu? Sizleri bilmem ama bu beni üzmekle kalmıyor, rahatsız ediyor. Lütfen biraz özen ve saygı! Saygılarımla. Mehmet Sağduyu Hepsi iş makinesidir n İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Serdar Biberoğlu, oturduğu Ören beldesinde, Kemalpaşa Belediyesi’ne ait minibüsü düz kontak yöntemiyle çalıştırıp Kemalpaşa’ya geldi. Bir yıl önce ayrıldığı nişanlısı Nuray Çelik’in ailesiyle oturduğu apartmanın yanındaki inşaata çıkan Biberoğlu, mutfak balkonuna çıkan Çelik, babası Hasan Çelik’e av tüfeğiyle ateş açtı. Babakız yaşamını yitirdi. Serdaroğlu tutuklandı. n AYDIN (Cumhuriyet) Aydın’da görevli polis H.H.S. (45) ile rüşvete aracılık ettiği belirlenen arkadaşı N.D., iddiaya göre ismi açıklanmayan bir kişinin hakkında suçlama bulunduğunu söyleyerek konuyu çözmek için 3 bin 500 lira istedi. İhbar üzerine harekete geçen ekipler tarafından seri numaraları alınmış olan 3 bin 500 Lira N.D.’ye verildi. Baskın düzenlenirken paniğe kapılan H.H.S. kendisini tuvalete kilitleyip, rüşvet olarak verilen parayı tuvalete attı. H.H.S. gözaltına alınırken paranın tıkadığı kanalizasyon, belediye ekipleri tarafından açıldı. Eski nişanlı dehşet saçtı: 2 ölü Polis rüşveti tuvalete atınca... gazetesinin eklerine ulaşamamam. Özellikle cuma günleri Bilim Teknoloji ekini okumak istiyorum, gazete var ama ek yok. Pazar eki yok. İzmir Mavişehir’de oturuyorum, üç büfe gezdim, ek yok. Her seferinde söyleniyorum, bu konu ile ilgili şikâyeti nereye yapmamız gerektiğini bilmiyorum, size yazmayı sonunda uygun buldum. Gazete satın aldığımız büfeler, suçlu dağıtımcılar diyor ama bir Hürriyet gazetesinin çarşaf çarşaf eklerine bir şey olmuyor da niye bizim gazetemiz hep eksik geliyor, anlamakta zorlanıyorum. Fedakar Doğanavşargil öğretmeniyim, Size Ekler neden gelmiyor? İngilizce yazmamın nedeni Cumhuriyet 63 yaşında emekli MGK bugün toplanacak n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Milli Güvenlik Kurulu bugün toplanacak. Çözüm sürecinde gelinen aşamanın değerlendirilmesinin beklendiği toplantıda, TürkiyeSuriye sınırındaki son gelişmelerin de gündem maddeleri arasında yer alması bekleniyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle