19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 15 EKİM 2013 SALI 8 HABERLER BBC’nin yanıt aradığı soru: Paket boş çıktı Kayıp kızlar için Latin Amerika’ya n TBMM (AA) TBMM Dilekçe Komisyonu Başkanı Mehmet Daniş, Arjantin ve Şili’de de Dersimli kayıp kızlarla ilgili sürece benzer bir süreç yaşandığını belirterek bu ülkelerde de konunun araştırılması için komisyonlar kurulduğunu söyledi. Daniş, bu komisyonların çalışmalarını yerinde incelemek üzere bu yasama yılı içinde Şili ve Arjantin’e gitmeyi planladıklarını bildirdi. EMRE DÖKER Aleviler ‘Demokrasi ambalajında sunulan asimilasyona karşı çıkacağız’ diyor Türkiye Pakistan olur mu? Dış Haberler Servisi İngiliz yayın kuruluşu BBC’nin Türkçe servisi, Independent gazetesi muhabiri Robert Fisk’in, 17 Eylül’de kaleme aldığı ve Suriye krizi üzerinden Türkiye ile Pakistan arasında benzetme yaptığı yazısından yola çıkarak, “Türkiye Pakistan olur mu?” sorusunu uzmanlara yöneltti. BBC Türkçe’ye konuşan Pakistanlı uzmanların bazıları benzetmeyi gerçekçi bulurken, bazılarına göre ise benzetme yersiz. Uzmanların üzerinde uzlaştıkları konuysa komşu bir ülkedeki silahlı radikal İslamcı gruplara verilen olası desteğin, ilerleyen dönemlerde geri tepebileceği. Pakistanlı gazeteci Saqlain İmam, Pakistan’ın, Afganistan savaşında radikal İslamcı grupların üssü olarak kullanılmasının bedeliyle ilgili şunları söyledi: “Pakistan ordusu ve devleti radikalleşti, doktrin anlamında Cihatçı oldu. Pakistan’da ‘demokrasiye ihtiyacımız olmadığı’ yönündeki görüş güçlenmeye başladı. Radikal İslamcılar kontrol edilemez hale geldi. Benazir Butto’yu ve 40 bin insanı öldürdüler” Suriye’nin işgal edilmiş bir ülke olmaması, dünyada bir soğuk savaşın bulunmaması, Türkiye ve Pakistan’ın siyasi yaşamındaki farklılıklara dikkat çeken İmam, bu yüzden Türkiye’nin Pakistan gibi bir süreç yaşamayabileceğini ayrıca Türkiye’nin Kürt sorunu gibi özgül sorunları olduğunu belirtiyor. Pakistan’ın Afganistan savaşındaki tutumunun bedelini ağır bir şekilde ödediğini söyleyen Pakistan asıllı Britanyalı aydın Tarık Ali, Batı’nın bundan ders almamış oluşunu “Bölgeden Cihatçıları Bosna’ya savaşmaya gönderdiler. İngiliz istihbaratı İngiltere’deki genç Müslümanları Bosna’ya gitmeleri için cesaretlendirdi” sözleriyle anlatıyor. “Türkiye Pakistan olur” savını öne sürmenin çok doğru olmayacağı görüşünü dile getiren Ali şöyle devam ediyor: “Pakistan askeri bir diktatörlük tarafından yönetiliyordu ve çok açık olarak Amerikalılar adına hareket etti. Bugünkü Türkiye hükümetiyse bir askeri yönetim değil seçilmiş bir İslamcı hükümet. Türkiye’de yönetim ülkenin halkı tarafından düşürülebilir ama Pakistan’da düşürülemezdi.” Tarık Ali’ye göre, “Pakistan deneyiminden Türkiye açısından alınabilecek en önemli ders ne?” sorusunun yanıtı ise çok net: “Başka halkların savaşına karışmayın, bundan uzak durun. Kendi ülkenizde yeteri kadar sorun var.” Türkiye siyasetini de yakından takip eden Pakistanlı yazar Farrukh Sohail Goindi’ye göre de Pakistan, Afgan cihadının doğrudan kurbanı oldu. Goindi, Suriye krizinin bitmesi ve grupların Türkiye’ye yönelmesi durumunda Türkiye’nin Balkanlaşma riskiyle karşı karşıya kalabileceğini belirtiyor. Pakistanlı yazar ve siyaset uzmanı Huma Yusuf da şöyle konuşuyor: “Türkiye Pakistan örneğinden şunu öğrenebilir: Cihatçılar bir hedef için kullanılamaz. Onlar, girdikleri topluluklarda kökleşme ve kendi ağlarını kurma kapasitesine sahiptirler.” PKK, erzak aldırıp bıraktı n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Genelkurmay Başkanlığı’nın internet sitesinde yer alan açıklamya göre, Hatay’da F.K. ve Y.K. isimli iki kardeşin aracını durduran terör örgütü üyesi silahlı 4 kişi, Y.K’yi alıkoyarak F.K’ye erzak listesi verdi ve erzak almaya gönderdi. F.K’nin erzakı 700 lira karşılığında Dörtyol ilçesinden temin ederek getirmesi üzerine teröristlerin Y.K’yi serbest bıraktı. AKP binasına molotoflu saldırı İZMİR Anadolu topraklarında yüzlerce yıldır var olan Aleviler, Sünni inancının baskısı altında bugünlere geldi. AKP’nin iktidarıyla birlikte Alevilere yönelik baskılar da artarken, “açılım” adı altında uygulamaya konulan “paketlerin” de içi boş çıktı. Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) Genel Başkanı Selahattin Özel, AKP’nin seçim öncesine denk getirdiği açılımların kandırmacadan ibaret olduğunu, iktidarın devlete bağlı bir Alevilik yaratmak istediğini söylüyor. “Cami Cemevi” projesinin, Alevileri asilime etmek için ortaya atıldığını anlatan Özel, dedelere maaş uygulamasının da toplumları içine atılmış dinamit olacağını kaydediyor. Özel, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın söylemlerinin, Alevileri bir araya getirdiğine de dikkat çekiyor. Geçen hafta içinde Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’a taleplerini içeren bir dosya veren Özel, AKP’nin, Alevilerin istedikleriden çok istemediklerini vermeye çalıştığını vurguladı. İktidarın geçen haftalarda açıkladığı sözde “Demokratikleşme Paketi”nden kendileriyle ilgili sa ‘BASKILAR BİRLEŞTİRİYOR’ F ethullah Gülen Cemaatinin öncülüğünde başlayan “Cami Cemevi” projesini de “Aleviliği asilimasyon projesi” olarak değerlendiren Özel, bu uygulamaya AKP iktidarının karşı çıktığını da söyledi. AKP’nin cemaatin bu projesinin ardından “dersanelerin kapatılması kartını” devreye soktuğuna dikkat çekerek, “Cemaat ile iktidar arasında soğuk savaş devam ediyor. Bugüne kadar ‘İslamda tek mabet camidir’ deniyordu. Cami ile cemevi birbirinin eşi de değildir karşıtı da. Alevilerin ibadet yeri cemevidir. CHP, bu projeye iki milletvekili gönderdi. AKP ise karşı çıktı. Bu uygulama alevilere yönelik asimilasyon projesidir. Uzun yıllardır sürdürülen asilimasyon projesine karşı biz tedbirliyiz. Başbakan Erdoğan’ın nefreti, tüm Alevi grupları bir araya getiriyor. Farkında olmadan Erdoğan, Alevi birliğini sağlıyor. Bu uygulamaların bizi asilimile etmesi mümkün değil” dedi. dece, Nevşehir Üniversitesi’nin adının Hacı Bektaşi Veli Üniversitesi olarak değiştirilmesi kararının çıktığını anımsatarak, “devamı gelecek” denilen paketten duydukları endişeyi dile getirdi. istematik işkence Yıllardır yok sayılan ve mücadelelerini demokratik yollardan sürdüren Alevilerin isteklerini içeren raporda, cemevlerinin ibadethane olarak kabul edilmesi ve yeni Anayasa’da toplumsal ayrımların değil ortak noktaların öne çıkarılması talebi öne çıktı. Özel Anayasa’nın toplumsal barış projesi olması gerektiğini, her türlü ayrımcılığın kaldırılması gerektiğini belirtti. S Alevi toplumunun yıllardır yaşadığı en büyük sıkıntıların başında, zorunlu din dersleri de geliyor. Federasyon, Bozdağ’a ilettiği raporda, okullarda zorunlu olarak okutulan Din Kültür ve Ahlak Bilgisi dersinin kaldırılmasını da istedi. Laik devlette zorunlu din dersi uygulamasının olamayacağı belirtilen Özel, şunları vurguladı: “Dinsel inanç vicdan sorunudur, bireyi ilgilendirir. Zorunlu din dersi uygulamasıyla bir Alevi çocuğuna zorla ve inancı dışında bir inanç sistemi, istenci dışında öğretiliyor. Bu bir asimilasyondur. Çocukta psikolojikpedagojik sorunlar yaratmakta olup insan hakları literatüründe buna ‘sistematik işkence’ denmektedir.” Özel, AKP’nin ortaya attığı “Alevi açılımı” söyleminin içinde yer alan “dedelere maaş” önerisinin talepleri arasında yer almadığını da söyledi. Dedelerin devlet memuru olamayacağını, “devlet memurunun dedelik yapamayacağını” vurgulayan Özel, bu uygulamanın “Alevi toplumunun içine dinamit koyulması” anlamına geleceğini söyledi. Özel, “Aleviler bunu kabul etmiyor. Bu ülke din devleti değildir. Laik bir devlet olarak kalmalıdır. Devlet dinlere ve inançlara para ayırmamalıdır. Her din kendini finanse etmelidir” dedi. Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) Genel Başkanı Özel, yıllardır sürdürdükleri mücadeleyi ve toplumun taleplerini gazetemize değerlendirdi. ‘Pakistan’da diktatörlük vardı’ n DİYARBAKIR (Cumhuriyet) AKP Diyarbakır İl Başkanı Aydın Altaç, il başkanlığına önceki gece saat 22.00 sıralarında kimliği belirsiz şahıslar tarafından molotof atıldığını belirtti. Altaç, demokrasinin temeli olan bütün siyasi partilerin görüşlerinin, politikalarının kayda değer olduğunu vurguladı. ‘AKP iktidarı laiklik ve cumhuriyet düşmanı’ levilerin AKP’ye yönelmesinin mümkün olmadığını, AKP’yi “cumhuriyet düşmanı” olarak gördüklerini kaydeden Özel, “Aleviler her zaman daha çok demokrasiyi destekleyen yapılara oyunu veriyor. CHP’den istedikleri alsalar da almasalar da CHP’ye yöneliyorlar. O nedenden dolayı AKP’nin bize seçim vaadiyle bir şey verme şansı yok. Bu nedenle de ağırdan alıyor” dedi. Özel, AKP’nin tekke ve zaviyelerin önünü açmak için kendilerini kullanmak istediğini de vurguladı. Özel, geçen hafta Bekir Bozdağ’la yaptıkları görüşmede sundukları dosyanın ardından hükümetle müzakereye oturacaklarını ancak fazla beklentileri olmadığını da anlatarak, “Alevilerin istediklerinden çok istemediklerini vermeye kalkıyorlar” diye konuştu. Demokratikleşme paketine eklenen maddelerle “yobaz, dindar” gibi kelimelerin kullanılmasının nefret suçu kapsamına girdiğini, A İzmir mitingi iptal edildi n Haber Merkezi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 30 Ekim Çarşamba günü İzmir İktisat Kongresi’nin açılışını yaptıktan sonra Gündoğdu Meydanı’nda halka seslenecekti. Başbakan’ın aynı tarihte İzmir’e geleceği ancak miting yapmayacağı bildirildi. İptale, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı etkinlikleri ile hafta için kent merkezinde trafik sıkışıklığı yaratılacak olması gerekçe gösterildi. ancak Başbakan Erdoğan’ın “52 Sünni vatandaşımız öldü” dediği zaman bunun nefret suçu sayılmadığına dikkat çekerek, “Başbakan rekor seviyede suç işliyor. Alevilerin cemevine ‘ucube’ diyebiliyor. Sivas davasının ardından Erdoğan çıkıp ‘Memlekete hayırlı uğurlu olsun’ diyebiliyor. Bu kararı protesto edenlere gazla saldırıyorlar” dedi. Alevi Bektaşi Federasyonu, İngiltere Alevi Kültür Merkezi ve Cemevi, Fransa Alevi Birlikleri Federasyonu’nun birlikte hazırladığı Alevi Hak İhlaleri İzleme Raporu, Alevilere yönelik hak ihlallerinde artış olduğunu ortaya koyuyor. Kitapta bir yıl içinde Alevilerin toplumsal olarak yaşadığı 70 hak ihlali raporlanıyor. Raporun büyük kısmını eğitim kurumlarında yaşanan ihlaller oluşturuyor. Özel, “Erdoğan sadece 2012 yılında Alevi toplumuna karşı 6 kez nefret dili kullandı. Bu nedenle bu raporu hazırlayan biz değil en çok emeği geçen kişi Başbakan’dır” diyor. ‘Türkiye Balkanlaşır’ Le Figaro’nun yorumu Ne istiyorlar? l Madımak müze olmalı. l Hacı Bektaş Veli Dergâhı gerçek sahiplerine teslim edilmeli. l Alevilerin köylerine cami yapılması uygulamasından vazgeçilmelidir. l Alevi köylerinin yoğunlukta oldukları mahallere ses düzeni kurularak merkezden dini yayın yapılması durdurulmalıdır. l Aşure günü ve Arap Alevileri için özel öneme sahip Gadihum Bayramı resmi tatil ilan edilmelidir. l Kitaplardan inançları aşağılayan, nefret aşılayan bölümler çıkarılmalıdır. ‘Gezi’nin merkezi Alevilerdi PARİS (ANKA) Fransa’nın önde gelen gazetelerinden Le Figaro, “liberal Müslümanlar” olarak adlandırdığı Alevilerin karşılaştığı sorunlara vurgu yaptığı haberinde, “AKP hükümetinin Suriye politikasının mezhebi boyutu, Türkiye’nin sosyal kohezyonu için tehlikeli olarak görülüyor” ifadelerini kullandı. Le Figaro, Türkiye’deki Alevilerin sorunları ve kaygılarını İstanbul kaynaklı geniş bir haberde irdeledi. Alevilerin Gezi gösterilerinin “merkezi”nde olduklarını belirten gazete, “Ülkede 15 milyona ulaşan bu liberal Müslümanlar, hükümet karşıtı protestolarda başlıca bir yer alıyor” yorumunu da yaptı. Gazete, Alevi bir yurttaşın “Muhalefetin merkezindeyiz, bu nedenle Gezi gösterilerinde o kadar yoğun biçimde yer alıyoruz” sözlerini yansıttı. Le Figaro, Aleviler için “Osmanlı İmparatorluğu döneminde ve 1923 yılında Cumhuriyetin kurulmasından bu yana baskı altındalar” görüşünü dile getirdiği haberde, üçüncü köprüye Sultan Yavuz Selim ismi verilirken “Demokratikleşme Paketi”nden ise bir tek bir üniversite isminin çıktığının altını çizdi. “İsminden başka şiirsel tarafı yok” şeklinde ifadeler kullandığı Gülsuyu Mahallesi’nde 30 Eylül’de yaşananlara da değinen gazete, mahalledeki Cemevinin duvarlarında Hz. Ali’nin yanı sıra Atatürk’ün portrelerinin de yer almasına vurgu yaptı. Gazete, Sivas katliamını da anımsatarak Alevilerin Cumhuriyet döneminde de baskı altında kaldıklarını yazdığı haberinde, Cemevinin bir yetkilisinin “Ama Kemalist ideoloji, bizi koruyan laik düzeni getirdi” değerlendirmesine dikkat çekti. Le Figaro, Suriye ihtilafının Türkiye’deki yankılarının sorunu körüklediğini savunduğu haberinde “AKP hükümetinin Suriye politikasının mezhebi boyutu, Türkiye’nin sosyal kohezyonu için tehlikeli olarak görülüyor” ifadelerini kullandı. Fransa’da iki oğlunu öldürdü n BORDEAUX (AA) Fransa Bordeaux şehrinde yaşayan Osman Çimen, çıkan tartışma sonucu 14 ve 17 yaşındaki iki oğlunu vurarak öldürdü. 11 yaşındaki kızı ve 35 yaşındaki karısını da ağır yaralayan Çimen, evden kaçtı. Çimen, daha sonra evinin yakınlarında, aynı silahla başına ateş ederek intihara kalkıştı. Bakanlık yine sınıfta kaldı EMRE DÖKER Birçok öğrenci kitaplarını alamadı New York Times ‘paket’i değerlendirdi Başörtüsü çok sinsi bir adım NEW YORK (ANKA) Türkiye’de geçen günlerde açıklanan yeni “Demokratikleşme Paketi”nin Batılı medyada en çok öne çıkan unsurlarından kamu sektöründe başörtüsü yasağının kaldırılması konusunda farklı değerlendirmeler sürüyor. New York Times gazetesinin Demokratikleşme Paketi’nin ayrıntılarını duyurması üzerine gazeteye bir mektup yazan, Türkiye’de yıllarca araştırmalar yapmış olan Stanford Üniversitesi Emeritus Antropoloji Profesörü Carol Delaney, “başörtüsü yasağının kaldırılması, demokrasinin bir işareti olarak görülmemeli” görüşünü savundu. Delaney, karar için “İslami devlete doğru ve Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulan laik cumhuriyete karşı yeni sinsi bir adım” iddiasını dile getirdiği mektubunda şu savları da öne sürdü: “Buna ek olarak da bu adım, ülkedeki kadın haklarını teşvik etmek yerine zayıflatıyor. Türkiye’de İslami başörtüsü kullanmak ABD’den oldukça farklı bir şeydir ve Amerikan vatandaşları ve politikacıları, o kadar kolay aldatılmamalıdır.” Bir kişiye 247 bin lira n Haber Merkezi On Numara’da 10 bilen bir kişi 247 bin 778 lira kazandı. Kazandıran numaraların; 2, 4, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 23, 27, 30, 38, 44, 47, 48, 58, 61, 68, 69, 74, 77 ve 79 olarak belirlendiği çekilişte 9 bilenler 1878 lira, 8 bilenler 87.55’er lira, 7 bilenler 16.05’er lira, 6 bilenler 2.85’er lira, hiçbir numarayı tutturamayanlar 2.45’er lira alacak. İZMİR Okulların açılmasının üzerinden 1 ay geçmesine karşın birçok kitabın öğrencilere ve öğretmenlere ulaştırılamadığı anlaşıldı. Anadolu liselerinde biyoloji, kimya ve matematik, Almanca kitapları bulunmazken, öğretmenlere de kılavuz kitaplar gönderilmedi. Kitapların gelmemesinin öğrencilerin derslerini etkilediğini belirten Türk Eğitim 3 No’lu Şube Başkanı Adnan Sarısayın, “Milli Eğitim Bakanlığı bu yıl da kitap dağıtımında sınıfta kaldı” dedi. İzmir’de okulların açılmasının ardından geçen 1 aylık süreye karşın kitap dağıtımında yaşanan aksaklıklar öğrencileri mağdur ediyor. Türk Eğitim Sen 3 No’lu Şube Başkanı Adnan Sarısayın, Anadolu liselerinin hiçbirinde ikinci yabancı dil Almanca kita bı olmadığını, 5. sınıf fen bilgisi kitabının da birçok okulda bulunmadığını söyledi. Biyoloji, kimya ve matematik kitaplarının da geçen süreye karşın dağıtılmadığına dikkat çeken Sarısayın, öğretmenler için çok önemli olan kılavuz kitapların da eksik gönderildiğini söyledi. İzmir’in en merkezi okullarında bile yaşanan bu aksaklığın bir an önce giderilmesi gerektiğini, öğrencilerin kitapları olmadan derslerde sorunlar yaşadığını da vurgulayan Sarısayın “Bu durum dersleri olumsuz etkiliyor. Milli Eğitim Müdürlüğü bütün yaz boyunca ne yaptı? Şimdi okullar açıldı kitaplar ortada yok. Bakanlık bu yıl da kitap dağıtımında sınıfta kalmıştır. Tabletler zaten ortada yok. Dağıttıkları akıllı tahtalar da geçen üç yıla karşın sistemli çalışmıyor. Sistem kurulsa bile bağlantıları yapılamadı.” diye konuştu. ‘Suriye politikası tehlikeli’
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle