19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 EKİM 2013 SALI CUMHURİYET [email protected] SAYFA ‘KÖSEM SULTAN’ 100 KİŞİLİK KADROSUYLA ANKARA DT’DE KÜLTÜR 15 Kurban Psikolojisi ‘Nemfomanyak’ tanıtım form çevresinde, geri düzleme Ankara DT yeni döneme ülkedoğru yükselirken eğimli bir rammizin koşullarında yalnızca ödepa oluşturan, daire biçimindenekli tiyatro bütçesiyle gerçekleki merkez dekoru saray sahneleri şebilecek, zengin bir yapımla giriçin kullanılıyor. Merkez dekorun di. Turan Oflazoğlu’nun “IV. tül perdeyle kapatılmasıyla uzaMurat” (1970) ve “Deli İbramın niteliği değişiyor ve metinu “Kösem Sultan”, siyaset him” (1967) metinleriyle “tarih oyunları üçlemesi” oluşturan “Kö dünyasında bireyi kötülüğün de yalnızca sözü edilen kalabalıkların sem Sultan” (1980) oyunu Murat en tehlikeli derinliklerine devinimi bu uzama taşınıyor. Oyun gerektirdiğinde, merkez dekorun duAtak’ın rejisiyle sahneleniyor. Yaçeken iktidar tutkusunun varları kalkıyor, saraydan dışarı bakıpımda, 30 karakteri canlandıranlar yanında, 70 de yardımcı oyuncu, getirdiği yıkımı gösteriyor. labiliyor. Karşınızda İstanbul silueti... Şaşılacak biçimde güncel Sahnenin ön düzlemi ise halktan kişidansçı ve operacı yer alıyor. Turan Oflazoğlu’nun tiyatromuza çağrışımlar yaptırabilen, lerin özgürce devindiği bir sokak uzakatkısı 30 dolayında oyunuyla önem Oflazoğlu’nun belki de en mı olarak kullanılmış. Böylece, 14 tablodan oluşan oyunkazanıyor. Dahası, Türkçeyi ve şiir politik tarih oyunu... da, hiçbir duraklama ve “sahne kadilini sahnede ustalıkla değerlendirrartması” olmadan, bir aşamadan bir miş bir ozanyazarımız. Onun ustasonrakine pürüzsüzce geçildiği kusursuz bir akış larının başında da Shakespeare geliyor. sağlanmış. Dahası, “söz” odaklı sahnelerin aşırı “Kösem Sultan”, başkişisinin Makyevelist yoğunluğu, çok kişili “sözsüz”/“hareketli” sahözellikleriyle, yalnız sarayın değil, toplumun senelerle çevrelenerek seyreltilmiş. Oyun metnisine de yer veren sahneleriyle, komik tabloların dramatik yoğunluğunun ağır sahneleri dengeleme nin seyirlik niteliği arttırılmış. Ne ki dekorda kullanılan malzeme, Ersen Tunççekiç’in ışık tasarısiyle, iç seslerin –apar (aside) tekniği aracılığıymı altında yaldız, demir, teneke, plastik, boya gibi la yüksek sesle dile getirilmesiyle, şiiri diyalog maddeleri ayrıştırarak estetik etkiyi bozuyor. Aydüzeni içinde uyumlu ve doğal kılan dilsel kullanı ayrışma, Funda Çebi’nin sipahi ve yeniçeri asnımlarla, çok eklemli yapısıyla, Shakespeare tikerleri için uygulanan giysilerinde de görülüyor. yatrosunun tüm teknik boyutlarını içeren bir meOysa Çebi’nin “solist” konumundaki karakterler tin özelliği taşıyor. için yaptığı “asimetrik” giysi çizimleri ustalıkla Oflazoğlu’nun Shakespeare’in İngiliz tarihiuygulanmış. Bu giysilerle ve doğal görünümlü pene yasladığı oyunları gibi Osmanlı tarihine darukların kullanımıyla, şık olduğu denli teatral tadı yalı 14 oyunu var. İçerik değeri ne olursa olsun, “hareket”ten çok “söz”e dayalı olan bu tür oyun da arttıran bir görsellik yaratılmış. Murat Gedikli’nin müziği, genel olarak sahneların tiyatromuzda klişeleşmiş bir anlayışla yıllardeki “çağdaş enerji katılmış” yorumu desteklidır sahneleniyor olmasından birkaç yazı önce yayor. Kimi aşamalarda yansıyan geleneksel/dinsel kınmıştım. Yönetmen Atak, “Kösem Sultan”ı boyutlarsa sahne olayı için öngörülen biçemin dısahnelerken tarih oyunları bağlamında betonlaşmış anlayışları aşma adına önlemler almış. Önce şına çıkıyor. Oyuncuların, dansçıların, operacıların, dövüşlikle, saray sahnelerinde oyuncuların ağdalı bir biçem benimseyerek değil, doğal biçimde konuşma çülerin, Atak’ın çizdiği resim içindeki işlevlerini özenle yerine getirdikleri bir sahne olayı izliyolarını sağlamış. Böylece oyuncunun jest, mimik ruz. Özlem Ersönmez Kösem’de, Elvin Beşikçive hareketleri, “söz”ün yapışkanlığı altında ezilip kalmıyor. Ayrıca, saray geleneklerine göre de oğlu Turhan Sultan’da başı çekerken sahnelemevinmek yerine, çağdaş birer insan gibi konuşan ve nin içerdiği müziksel tartımın yetkin birer örneğihareket eden sultanlar, sadrazamlar, şeyhülislam ni veriyorlar. Oyuncular, doğru yorumları yanında, ustalıklı ses kullanımı, tonlama ve diksiyonlalar izliyoruz. rıyla Türkçeyi tam değerlendiriyor. Atak’ın bir başka katkısı da oyuna bir “opera “Kösem Sultan”, siyaset dünyasında biresahneleyicisi” gözlükleriyle bakarak oyuncuların “solist” olarak işlev taşıdıkları “söz” ağırlıklı sah yi kötülüğün en tehlikeli derinliklerine çeken iktidar tutkusunun getirdiği yıkımı gösteriyor. Şaneleri, “hareketli” toplu sahnelerle dengelemesi olmuş. Atak bu doğrultuda sahneyi dört ayrı düz şılacak biçimde güncel çağrışımlar yaptırabilen, Oflazoğlu’nun belki de en politik tarih oyunu... lemde kullanmış. Behlüldane Tor’un, bir plat İktidar hırsı dorukta USTA YAZARA ÖDÜLÜ 9 KASIM’DA VERİLECEK Yaşar Kemal’e Norveç’ten ödül Kültür Servisi Norveç Edebiyat ve İfade Özgürlüğü Akademisi Björnstjerne BjörnsonAkademiet’in 2013 yılı ödülü usta yazar Yaşar Kemal’e değer görüldü. Aynı ödüle 2006 yılında Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink de, “Türkler ve Ermeniler arasında barışın sağlanması yönünde yaptığı çalışmalardan ötürü” değer görülmüştü. Akademi başkanı Knut Ödegaard Norveç’in başkenti Oslo’da düzenlediği basın toplantısında, Yaşar Kemal’e ödülün akademi tarafından 9 Kasım günü Molde kenti belediye binasında düzenlenecek olan “Savaş ve Dünyanın Belleği” adlı se minerde takdim edileceğini açıkladı. Yaşar Kemal’e ödül olarak 100 bin Norveç Kronu’yla Hagbart Sollös tarafından yapılan bir heykel ve bir diploma takdim edilecek. Geçen ay ise usta yazara Ermenistan Kültür Bakanlığı’nın Krikor Naregatsi Nişanı’nı değer görülmüştü. Şu anda bir çocuk, günlerdir bahçede, balkonda, apartman aralığında elleriyle beslediği bir hayvanın gözlerinin bağlanışını ve boğazının kesilerek öldürülüşünü seyrediyor. Az sonra yere akacak olan kan alnına sürülecek. Ve kaderleri işaretlenecek. Etobur insanın, değil diğer canlı türlerini, birbirini yemesi bile doğal. Kucağımıza alıp başını sevdiğimiz o ufacık kuzuyu, fırında da seviyor olmamız, bizi kurban bayramında koç kesmemizden daha masum kılmıyor. Sadece iştahımız bile, o çok eski zamanlarda hayatımıza hâkim olan vahşiliğin yeni ehil dünyamızda da varlığını sürdürdüğünün kanıtı. Daha da fenası, gözümüzle görmediğimiz vahşet, vahşet değildir diye diye yaşıyoruz. Küçücük teknelere doluşup doğduğu topraklardaki savaşlardan ve yoksulluktan kaçan insanların boğulduğu sularda neşeyle yüzebilmemiz hep bundan. O yüzden hayvan kanı akıtarak kâh karnını doyuran, kâh varlığını anlamlandıran insanı anlamak kolay. Hatta öldürdüğü düşmanının ciğerini çıkarıp yiyen savaşçıyı bile anlamak mümkün. Benim anlamadığım, bir tür insanın içindeki vahşinin, diğer türün içindeki kurbanı uyandırıp ona hükmetme yeteneği. Amerikalı psikolog Martin Seligman, “İnsan ne yaparsa yapsın var olanı değiştiremeyeceğine inandırılırsa, sonuçta çaresizliğe ikna olur ve hiçbir şey yapmamayı tercih eder” diyor. Çaresizlik, öğrenilen bir şey ve bazı insanlara bu çaresizliği öğreten doğa değil, türdeşleri. İnsanlar hayvanları avlamaya başladıkları zamanlarla aynı zamanlarda birbirlerini avlamayı da öğrendiler. Tarihi insanlık tarihiyle yaşıt olan kurban törenleri, aslen tanrıları memnun etmek için değil, insanları adam etmek için düzenlenir. İnsan bu törenlerden iki temel şey öğrenir. Kendini tanrılarla özdeşleştirirse, güçlü olanın almadan vermeyeceğini ve her şeyin bir bedeli olduğunu; kendini kurbanla özdeşleştirirse de güçlü olana kayıtsız şartsız boyun eğmekten başka çare olmadığını. Her iki durumda da kurban kültürü, insanın insana efendiliğini akılcılaştıran kutsal bir dile dönüşür. İktidar hükmedeceği tebaaya bu dili öğretmek için önce onun kendine güvenini yıkar. Kadınlar güçsüz olduklarına inandırılır. Yoksullar hep yoksul kalacaklarına ikna edilir. Azınlıklar az olmanın bir eziklik olduğuna alıştırılır. Farklılar kendileri bile farklılığın pürüz sayıldığına kanar. Birilerini yönetmek için onları önce kaderin varlığına inandırmak gerekir. Bu da dinlerin vazifesidir. O çocuk, az önce alnına kan sürülen... Eğer o hayvanın gözlerinin, boynu kesilirken neden bağlı olduğunu hiç düşünmezse, kadere inanacak ve başına gelen her şeye, gözlerini kaçıra kaçıra katlanması gerektiğini öğrenecek. Ama, rastlantı eseri hayvanın neden gözlerinin bağlı olduğu aklına bir takılırsa... Kendi kaderini de, hayvanın kaderini de değiştirmek isteyecek. Kadere inanmak kölelik demektir. Rastlantılara inanmaksa özgürlük... Kültür Servisi Danimarkalı yönetmen Lars von Trier’in senaryosunu yazıp yönettiği “Nymphomaniac” (Nemfomanyak) adını taşıyan yeni filminin tanıtımı için ilginç bir poster çalışması yapıldı. Filmde rol alan Uma Thurman, Charlotte Gainsbourg, Stellan Skarsgard, Sophie Kennedy Clark, Nicolas Bro ve Shia LaBeouf gibi 14 yıldız oyuncunun orgazm anını canlandırdıkları fotoğraflar film posterlerine dönüştürüldü. Vizyon tarihi henüz açıklanmayan film, nemfomanyak bir kadını merkeze alarak, baş karakterinin doğumundan 50 yaşına kadar olan hayatına, özellikle de cinsel serüvenlerine odaklanıyor. ‘Aşksız Gölgeler’ Almancada a d m a r Bay caz Bodrum Palmarina, bayramda Yazz Jazz Festivali’ne ev sahipliği yapıyor. Yarın, 2012 Eylül ayında prodüktörlüğünü üstlendiği 3. albümü “Sarı”yı çıkaran Jehan Barbur sahnede olacak. Festival kapsamında 17 Ekim Perşembe günü ise Erkan Oğur Telvin konseri gerçekleşecek. Oğur’un 1995 yılında İlkin Deniz ve Turgut Alp Bekoğlu ile bir araya gelip kurdukları Telvin ile müzikteki arayışlarını birlikte sürdürmeye başladılar. 18 Ekim Cuma günü ise günümüz kadın vokalleri arasında özel bir yere sahip olan Birsen Tezer’in konseri izlenebilir. Festivalin son günü olan 19 Ekim’de Türkiye’de şehir müziğinin önemli isimlerinden Bülent Ortaçgil sahnede olacak. n Kültür Servisi Yazar Kadir Aydemir’in “Aşksız Gölgeler” adlı öykü kitabı Almanya’da Binooki Yayınları tarafından yayımlandı. Almancaya Çiğdem Özdemir tarafından “Lieblose Schatten” adıyla çevrilen kitap ülkemizde Yitik Ülke Yayınları’nca yayımlanmıştı. Aydemir “Aşksız Gölgeler”de erotizm, ayrılık ve ölüm temaları ağırlıklı olmak üzere, sıradan insanın günlük hayatını işliyor. Jehan Barbur
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle