Katalog

12 OCAK 2013 CUMARTESİ KÜLTÜR CUMHURİYET SAYFA [email protected] 19 Sapkın bir hayal gücü ? Sıra dışı çalışmalarıyla tanınan İngiliz sanatçı Damien Hirst, Turner Ödülü’ne değer görüldüğünde şöyle diyordu: “Sanat dersinden alınan E, sapkın bir hayal gücü ve bir elektrikli testereyle neler yapabileceğinizi görmek sahiden de şaşırtıcı.” Kültür Servisi Dünyaca ünlü sanatçı Damien Hirst, 30 yapıtından oluşan satışa açık sergiyle ilk kez Türkiye’de. Portakal Sanat Galerisi’nin ev sahipliği yaptığı sergide, sanatçının aralarında son dönemlerde yapmayı artırdığı “Spin Paintings”, “Spot Paintings” ve “Pharmacy” serilerinin çarpıcı örnekleri ile pırlantalar, kelebek ve neşterleri bir araya topladığı “No Humanity” ve “No Remorse” gibi eserleri yer alıyor. Çağdaş sanatın en sansasyonel temsilcisi Damien Hirst, formaldehitle doldurulmuş akvaryumlara yerleştirdiği hayvanlar; 8601 adet pırlanta ile kapladığı kafatası ve yaşam ile ölüm arasındaki ironik ilişkiyi anlatmak için oluşturduğu kelebek odaları sayesinde akıllara kazındı, sanat dünyasına yeni bir bakış açısı getirdi. 1965 yılında, İngiltere’nin Bristol kentinde doğan sanatçı, Goldsmiths Üniversitesi Güzel Sanatlar Bölümü’ndeki sanat eğitiminin ikinci yılında ürettiği “Medicine Cabinets” (Ecza Dolabı) adlı yapıtında, gözlemlerini kendi estetik yaklaşımı ile senbaren çağdaş kavramsal sanatın en etkin isimlerinden biri olarak gösterilen Hirst, 1988’de ara ara renklendirilen noktalarla oluşturduğu özgün “Spot Paintings” serisinin ilk örneklerini verdi. Noktalar, sanatçının en çok üretim yaptığı, en tanınmış serilerinden birine dönüştü. Reklam piyasasının devlerinden, sanat koleksiyoncusu Charles Saatchi’nin sanatçıya finansal destek vermesi ve yapıtlarını toplamaya başlaması Hirst’ün şöhretinin yayılmasını sağladı. İlk kişisel sergisini 1991’de açan Hirst ertesi yıl, Saatchi Gallery’deki Young British Artists sergisinde yer aldı. Bir balıkçıdan temin ettiği köpekbalığını formaldehitle dolu bir akvaryumun içinde teşhir ettiği, “The Physical Impossibility of Death in the Mind of Someone Living” adlı çalışmasını da burada sergiledi. 1993’teki Venedik Bienali’ne ise yine sıra dışı bir çalışma olan formaldehit dolu dört cam hazne içinde parçalanmış bir inek ve yavrusunu muhafaza ettiği enstalasyonuyla katıldı. Hirst 1995 yılında,Turner Ödülü’nü aldığı törendeki konuşmasında “Sanat dersinden alınan E, sapkın bir hayal gücü ve bir elektrikli testereyle neler yapabileceğinizi görmek sahiden de şaşırtıcı” dedi. 2008’de görülmemiş bir yaklaşımla galerileri aradan çıkararak 244 yapıtını Londra Sotheby’s Müzayede Evi’nde doğrudan satışa sunan Hirst, bu müzayedenin sanat piyasasını demokratikleştirme yolunda bir adım olduğunu söylüyordu. ÇAĞDAŞ SANATIN SANSASYONEL İSİMLERİNDEN DAMIEN HIRST’ÜN ESERLERİ İLK KEZ TÜRKİYE’DE bir kâinattır’ ?18 yıl önce öldürülen yazar, şair, gazetemiz yazarı Onat Kutlar anıldı. ‘Her insan Sp g n in Painti “Spin Art” olarak da adlandırılan ve 1960’lı yıllardan itibaren bazı çağdaş sanatçıların da kullandığı bu yöntemle resim tuvale dönen bir platform aracılığıyla uygulanıyor. Damien Hirst ise Spin Art yapmaya başlamasının temel nedeni olarak çocukken BBC kanalında 1970’li yıllarda izlediği Blue Peter’ı gösteriyor. Portakal’da yer alan “Spin Painting”ler arasında Hirst’ün seçtiği yuvarlak, kalp, kelebek ve kurukafa şekilleri sanatçının hayatta önem verdiği 4 hakikate gönderme yapıyor: Bilim, sanat, aşk ve din. tezledi. “Günümüz insanının yeni din anlayışı bilim oldu. Aslına bakarsanız, bu basit ama bir o kadar da karmaşık bir mesele” diyen sanatçı en kalıcı temalarından biri olarak tüm çalışmalarının merke zine yerleştirdiği bu konuyu “Pharmacy” (Eczane) başlıklı enstalasyonunda işledi. 1980’lerin ikinci yarısında ortaya çıkan Young British Artists akımının başlıca temsilcileri arasında yer alan ve 1990’lardan iti Caz Festivalinin kurucusu Nobs öldü Montreux’nün müziği sustu Kültür Servisi Dünyanın önemli etkinliklerinden Montreux Caz Festivali’nin kurucusu ve başkanı Claude Nobs, hayatını kaybetti. Kayak yaparken düşen ve komaya giren 76 yaşındaki Nobs’un ölümü festivalin sitesinde duyuruldu. “Bize öğrettiği her şeyi ve ruhunu yaşatacağız” sözleriyle üzüntüsünü dile getiren festival ekibi, bu yıl 520 Temmuz tarihleri arasında gerçekleşmesi planlanan festivalin de aksamayacağını belirtti. 1967’de Nobs ve Atlantik Record’un başkanı Nesuhi Ertegün tarafından kurulan festival, bugüne kadar aralıksız her yıl sürmüş, Miles Davis, Ray Charles, Charles Nobs, Herbie Hancock ve Quincy Jones’la. Lloyd ve Keith Jarret’ın da aralarında olduğu cazın büyük isimlerini ağırlamıştı. 1971 yılındaki Frank Zappa konserinde çıkan yangında konser salonu kül olmasına karşın da festivale ara vermeyen Nobs’un adı, Deep Purple’ın bu yangından esinlenen ünlü şarkısı “Smoke on the Water”da “Funky Claude” olarak geçiyordu. Kültür Servisi 18 yıl önce 30 Aralık’ta The Marmara Otel’e yapılan bombalı saldırı sonucu Yasemin Cebenoyan ile birlikte yaşamını yitiren yazar ve şair, gazetemiz yazarı Onat Kutlar dün Aşiyan’daki mezarı başında anıldı. Saldırı sonrası ağır yaralanan Kutlar, 11 Ocak’ta hastanede hayatını kaybetmişti. Anmaya eşi Filiz Kutlar, kardeşi Ege Kutlar, çocukları Gazel Kutlar ve Mazlum Kutlar, kuzeni Ahmet Kutlar, dayısı Rauf Kutlar’ın yanı sıra Tuncel Kurtiz, Ali Uçansu, Adnan Özyalçıner, PEN üyesi Sabri Kuşkonmaz ve gazetemizin genel koordinatörü Akın Atalay katıldı. Eşi Filiz Kutlar yaptığı konuşmada, “Bu yıllar çok mutlu geçebilirdi. Çok kısa süren bir mutluluk oldu ? Adnan bizimkisi. Hepsi 5 yıl. O gün, 30 Aralık evlenme Özyalçıner, ‘O yıldönümümüzdü. yeni yıla ulaşamadı Buluşup yemeğe gidecektik. Benim sev ama bizi yeni yıllara diğim lokantada yer ulaştırdı’ derken, ayırtmıştı. KimbiTuncel Kurtiz de lir kaç kitap yazaKutlar’ın ‘dünyayı caktı, projeleri vardı. Benim için büyük aydınlatabilecek bir bir kayıp ama ülke ve adam’ olduğunu dostları için de büyük söyledi. bir kayıp oldu” dedi. Adnan Özyalçıner ise anmada şunları söyledi: “Onat biliyordu ki temel gerçek emeksermaye gerçeğidir. İnsanların bir arada barış içinde yaşaması gerçeğidir. Nitekim, “Yeter ki Kararmasın” kitabında Barış Derneği davası dolayısıyla içeride olan Hüseyin Baş’a mektuplar yazmıştı. O mektuplar bugünü de kapsıyor. Şöyle diyordu; “Düşünüyorum da içeride olan sen misin yoksa bizler miyiz?” O bugünün de sorusu. Onat Kutlar bu mektupları hepimize yazdı. Bu mektupları sık sık okumalı, yeniden düşünmeliyiz. Çünkü öğretmenlerin, öğrencilerin hapse atıldığı bu günlerde o soru gerçek bir soru. Evet, bizler şu an içerideyiz. Ama Onat bu konuda umutlu bir adamdı. Öldürülmeden önce Cumhuriyet’e yazdığı bir yazıda, yılbaşında Pierre Loti Kahvesi’nde acı kahvesini içerken “Haliç üstünden doğacak yeni yıl güneşini görmek için buradayım” diye yazıyordu. Onat hep bu yeni yıl güneşini gördü ve görecektir. Bizim de bu yeni yıl güneşini görmemizi istiyor bence.” Onat Kutlar’dan beş gün küçük olduğunu hatırlatan Tuncel Kurtiz ise “Benim kolum kanadımdı. O bir yıldızdı. “Her insan bir kâinattır” der Bedreddin. “Her insanda milyarlarca yıldız vardır. Ama gizlidir” der. Onat kendisindeki yıldızları açığa çıkarabilmiş, onları parlatabilmiş ve dünyayı aydınlatabilecek bir adamdı” şeklinde konuştu. İSMAİL AVCI’NIN 51. SANAT YILI ‘Az çizgi, çok anlam’ Kültür Servisi Sanatçı ve sanat eğitimcisi olarak çalışmalarını sürdüren, Işık Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğretim üyesi İsmail Avcı’nın yağlıboya ve desen seçkilerinden oluşan “51. Sanat Yılı Resim Sergisi” Nişantaşı Galeri Işık’ta. Prof. Dr. İsmail Tunalı, İsmail Avcı’nın sanatını “az çizgi ve çok anlam” olarak tanımlıyor: “İsmail Avcı’nın tüm çalışmaları, bu anlayışın en mükemmel örneklerini ortaya koyuyor. Bu güçlü desen örnekleri, gençlik yıllarında Paris’te yapmış olduğu işlerden günümüze kadar yükselen bir çizgiyi gösterir.” Avcı’yı 19591960 ders yılında tanıyan Prof. Dr. Adnan Turani ise sanatçı için, “Samimi, kendi halinde ama iradeli davranışı onun tüm çalışmalarında var. Zaten İsmail’in gerçek yaşamdaki tavrı da aynı. Bu onun, kanımca en dikkate değer, olumlu ve doğal karakteri” diyor. Sergi 18 Ocak’a kadar görülebilir.