14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 21 EYLÜL 2012 CUMA 10 İstanbul Y Edirne B Kocaeli Y Çanakkale Y İzmir PB Manisa PB Denizli PB Zonguldak Y Sinop Y Samsun Y Trabzon Y Giresun Y Y Ankara 22 22 23 22 26 27 30 21 24 25 26 26 27 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars Y PB Y B B B B B B B B B B 25 28 28 28 33 32 31 32 29 32 26 23 23 Oslo B Helsinki Y Stockholm PB Londra Y AmsterdamY Brüksel B Paris B Bonn B Münih PB Berlin B BudapeştePB Madrid B Viyana B HABERLER 12 12 12 16 14 15 18 13 24 17 19 30 17 Belgrad PB 18 Sofya B 20 Roma B 24 Atina B 27 Zürih PB 18 Moskova PB 20 Aşkabat B 32 Taşkent A 29 Baku B 28 Bişkek Y 25 Tiflis B 26 Kahire B 31 Şam A 33 Ülkemizin kuzey ve iç kesimlerinin parçalı ve çok bulutlu, Edirne dışında kalan Marmara bölgesi, Batı ve Orta Karadeniz, Doğu Karadeniz kıyıları, İç Anadolu’nun kuzey ve doğusu Kütahya çevrelerinin sağanak diğer yerlerin parçalı ve az bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 21 EYLÜL GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada kadar mücadeleye devam edeceklerini, kimileri bugüne dek PKK ile yapılan mücadelenin hiçbir dönemde bu kadar başarılı olmadığını söyledi. On yılda on kez terörle mücadele planları hazırlayan ama başarıya bir adım olsun yaklaşamayan Başbakan da son PKK saldırıları karşısında bir adım geri atmayacaklarını ilan etti. Yukarıdaki AKP’li de partisine yardımcı olma çabasıyla halk tepkisini yatıştırma gayreti içinde eskiyen türküleri yineliyor; terörle mücadeleye azimle devam edeceklerini beyan buyuran mesajlar yayımlıyor. Siyasal açıdan önerilen çıkış yollarına kapıları kapayan, askerin teröristlere vurduğu veya vuracağı darbelerle sonuç almayı uman RTE; şehit haberleri geldikçe Genelkurmay Başkanı’na gönderdiği başsağlığı mesajları ile halkın avunacağını sanıyor. Ama yanılıyor! Bu mesajların iktidarın terör karşısındaki aczini kanıtladığının farkında değil. ??? Akan kanı durdur diyenlere; “Ben elimden geleni yaptım, ama karşılık bulamadım” içeriğindeki mazeretlerle teröre çare bulamadığının üstüne örtmeye çalışıyor. Sorumluluğu yine muhalefete yükleme çabalarına kamuoyunun inanacağını sanıyorsa, aldanıyor. Yıllardır bu masalları dinleye dinleye bağışıklık kazanan, Kürt sorununda, PKK ile mücadelede iktidarın başarısızlığına tanık olan halk; neredeyse sokağa fırlayacak, geri adım atmayacağız diye demeçler veren Başbakan’a “Atma Recep, din kardeşiyiz” diyecek noktada! Halk mesajlı, demeçli bol palavra yerine… …sonuç istiyor, sonuç! ??? Başbakan, terörle mücadeledeki başarısızlığını örtmek için CHP’yi, PKK ile ilişkili gösteren, terörü cesaretlendirdiğini içeren demeçler veriyor. Parti Sözcüsü Haluk Koç; genel başkanına örnek olacak bir ilki gerçekleştirdi: Sözle değil belgelerle, CHP’yi terörü desteklemekle, ilişkili olmakla suçlayan RTE’yi yanıtladı. Oslo’da PKK ile imzaladığı, ulusal yararları tersine çeviren protokolleri açıklayarak terör örgütü ile asıl AKP hükümetinin içli dışlı olduğunu kanıtladı. Bu belgesel mantıkla terse düşen, yine meydanlarda ona buna meydan okuyan RTE’den yanıt gelmedi. Haluk Koç, çözüm arayışlarında PKK ile diyalog kurulmasına CHP’nin karşı olduğu yolundaki yorumların önünü de kesti. PKK’ye “silah bıraktıracak her şeyin yapılabileceğini” söyledi. ??? Fakat bir başka gelişmenin üzerinde durulmuyor. Türkiye Cumhuriyeti’ni dış ülkelerde başarıyla temsil eden onlarca büyükelçiyi kan ve intikam kokan ASALA adındaki Ermeni terör örgütü öldürdü. Acıları hâlâ yüreklerde ama TC hükümetleri öldürülen büyükelçilerden her yıl bir anma gününü ve onları sembolize edecek bir anıtı esirgedi. Ama Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu; Ottawa’da ASALA’ya kurban giden şehit Albay Attila Altıkat anısına inşa edilen anıtın açılış törenine katılmak üzere Kanada’ya gitti. Osmanlılıkla övünen ama Cumhuriyetin dış ülkelerde görev başındaki ASALA’nın katlettiği onlarca büyükelçilerini anımsamayan, Kanada’daki törene koşa koşa giden Dışişleri Bakanı’nın… …başkent Ottawa’da Ermeni tehditlerine kulak asmayarak katledilen albay anısına yapılan, üstelik evrensel bir mesaj içeren anıtı görünce acaba yüzü kızaracak mı, anlamlı bu davranışından acaba ders çıkaracak mı? Başbakan Tayyip Erdoğan kısa süre önce KadıköyKartal metrosunun açılış töreni sırasında “10. Yıl Marşı”ndaki “Demir ağlarla ördük anayurdu dört baştan” sözlerine atıfta bulunarak Cumhuriyet döneminde demiryolu yapımında kat edilen mesafeyi “‘Demir ağlarla ördük’ falan. Neyi ördün? Hiçbir şey örmüş falan değilsin” diyerek küçümsemişti. Erdoğan’ın bu sözleriyle başlayan tartışmaya Devlet Demiryolları Genel Müdürü Süleyman Karaman Berlin’deki açıklamalarıyla ilginç bir katkıda bulundu. Dünyanın en büyük demiryolu fuarı olan Innotrans Berlin’e katılan Karaman, beraberindeki gazetecilere TCDD’nin faaliyetleri ve yatırım planlarını anlatırken Cumhuriyetin kuruluş dönemi ve sonrasına ilişkin rakamları da verdi. 1923 ile 1950 arası 3 bin 764 km demiryolu yapıldığını belirten Karaman, bu 27 yıllık sürecin Atatürk’ün liderliğindeki bölümünde çok daha fazla yol yapıldığına vurgu yaptı. 27 yılın ortalamasının 134 km olduğunu belirten Karaman, “Ama çoğu ilk yıllarda yapılmış. Atatürk döneminde yıllık 250 km yapıldığı olmuş” diye konuştu. 19502003 arasında demiryollarının ihmal edildiğini ve sadece 945 km yol yapılabildiğini belirten Karaman, kendi yönetimleri altında 2004’ten bu yana ise 1086 km yol yaptıklarını kaydetti. Karaman 2 bin 199 km’lik demiryolu yapımının da sürdüğünü ifade etti. Demir Ağları Ören Kimmiş? Karaman’ın açıkladığı bu rakamlar, savaştan yeni çıkmış, yaralarını henüz saramamış genç Cumhuriyetin, 90 yıl sonra en ileri teknolojiye hâkim günümüz koşullarını bile geride bırakan eşsiz başarısının somut kanıtı. Bu başarıyı küçüksemek ise en basit deyimiyle tarihi gerçeklere haksızlıktır. TCDD’nin son 20 yıllık zararının 10 milyar dolar olduğunu belirten Karaman, kârlı bir kuruluş olmanın yolunun Avrupa’daki gibi demiryollarının serbestleşmesinden geçtiğini aktardı. Karaman bununla ilgili yasanın ekim ayında TBMM’ye getirileceğini de duyurdu. Karaman, “Temel hedefimiz demiryollarını rekabete açmak. Özelleştirmiyoruz, serbestleştiriyoruz. Tıpkı ‘Serbestleştirme’ Meclis yolunda havayollarındaki gibi. Biz sivil havacılık gibi bir düzenleme kurulu olacağız. Türk Tren de aynı Türk Hava Yolları gibi sistemde varlığını sürdürecek. Özel sektör de özel havayolları gibi yolcu ya da kargo trenleri işletebilecek” diye konuştu. Demiryollarını “Asya’nın yükünü Avrupa’ya taşıyan köprü yapmak” istediklerini belirten Karaman, bu doğrultuda biten AnkaraEskişehir ve AnkaraKonya yüksek hızlı tren (YHT) hatlarının ardından Ankaraİstanbul hattını tamamlayacaklarını, Cumhuriyetin 100. yılına 11 bin 480 km’si YHT olmak üzere, 28 bin 376 km’lik demiryolu ağı ile girmeyi planladıklarını, yerli sinyalizasyon sistemi üreteceklerini, lokomotifleri elektrikli sisteme dönüştüreceklerini ve Körfez ülkeleriyle ortak projeler üstleneceklerini açıkladı. Zonguldak’ta, 1983’te grizu patlamasında hayatını kaybeden 103 madencinin yakınları 29 yıldır ödenmeyen yardımı bekliyor ZONGULDAK (AA) Zonguldak’ta, 1983’teki grizu patlamasında ölen 103 madencinin yakınları, o dönemde kendileri için toplanan yardımların Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Ereğli Kömür Havzası Amelebirliği Yardımlaşma ve Dayanışma Sandığı’ndaki fona aktarıldığını ileri sürerek paranın ailelere ödenmesini istiyor. Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Armutçuk Müessesse Müdürlüğü maden ocağında 7 Mart 1983’te meydan gelen grizu patlamasında hayatını kaybeden 103 madencinin yakınları, faciadan 29 yıl sonra kendileri için toplandığını ileri sürdükleri yardım parasını almayı amaçlıyor. Yardım fonunun oluşturulmasına ilişkin yönetmelik 2 Aralık 1983 tarihli Resmi Gazete’nin 18239 sayılı baskısında da yer alıyor. Yayımlanan yönetmeliğin ikinci maddesinde “İş Kazaları Yardım Fonu, Ereğli kömür havzasında 7 Mart 1983 ve 11 Nisan 1983 tarihlerinde meydana gelen grizu olayları dolayısıyla yapılan ve Zonguldak Valiliği ile Türkiye Maden İşçi Sendikaları Federasyonu’nda (Türkiye Genel Maden İşçileri Sendikası) toplanan yardım ve bağışlardan oluşur” ifadesi yer alıyor. Yönetmelikte, fonun gelir kaynakları arasında ilk sırada 1983’teki grizu faciaları dolayısıyla yapılacak yardımların yer aldığı belirtilerek fondan yararlanma koşulları da belirtiliyor. Patlamada 37 yaşında hayatını kaybeden Hasan Tura’nın oğlu Baki Tura, babasının hayatını kaybettiği maden ocağında çalıştığını, haklarını aramak için mücadele başlattıklarını söyledi. Yaptıkları araştırmada facianın ardından yardım kampanyası başlatılarak para toplandığını belirlediklerini aktaran Tura, şöyle konuştu: “Biz bu bağışların ve yardımların akıbetini daha yeni öğrendik. Yaptığımız araştırmada, TTK Kozlu Müessesesi maden ocağında 1992’de 263 madencinin hayatını kaybettiği grizu faciasından sonra da benzer kampanyanın düzenlendiğini belirledik. Ancak o günün sorumluları toplanan bağışları Kozlu’da şehit olanların eş ve çocuklarına eşit şekilde dağıtmışlar. 1983’te niye bu yapılmadı?” İŞÇİNİN GÖZÜYLE FARKLI TABLO Karaman’ın “serbestleştirme” dediği proje demiryolu emekçileri tarafından çok farklı algılanıyor. Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası Başkanı Yavuz Demirkol, Genel Müdür Karaman’ın hazırladığı yeni yasa tasarısına temel eleştirilerini şöyle sıraladı: “Tüm neoliberal model ile yönetilen ülkelerde olduğu gibi bu bir özelleştirme projesidir. Kâr etmek ana hedefe konarak demiryolu taşımacılığı kamu hizmeti olmaktan çıkarılacak. Yurttaş müşteriye dönüşecek. Ama bu neoliberal politikanın Avrupa’daki uygulamalarının sonuçları ortada: Trafik emniyeti zaafa uğratıldığı için kazalar artıyor. Yolcu ve yük taşımacılığı pahalı hale geliyor. Çalışanlar açısından da daha fazla taşeronlaşma ve sendikasızlaştırma demek. Güvencesiz, esnek, kuralsız ve sendikasız iş yaşamı demek. ” Meclis’e getirilecek yasayla ilgili kısa süre önce Karaman ile bir görüşme yaptıklarını belirten Demirkol, “Hükümetin 2023 hedeflerine koyduğu yol ve hızlı tren hedeflerini gerçekleştirmesi halinde, özelleştirmeye, serbestleştirmeye hiç gerek kalmadan demiryolları kârlı hale geçecek zaten” diye konuştu 5 aydır tutuklu Hatice Kalkan’ın kardeşinin polis iddiası: ‘Savcı da elimizde’ ŞULE KÖKTÜRK ‘Yeni öğrendik’ Afyon’da yeni patlama endişesi ? AFYONKARAHİSAR(Cumhuriyet) Afyonkarahisar’da 25 askerin şehit olduğu 500’üncü İstihkam Komutanlığı deposunda meydana gelen patlamadan sonra etrafa saçılan mühimmatın toplanması için Kışlacık köyünde dün yeniden başlayan arama çalışmalarında, patlamamış 80 el bombası bulundu. Kışlacık Muhtarı Ahmet Demir, bölgenin 4 kez arandığını ancak buna rağmen her aramada bombaya rastladıklarını söyledi. Metal dedektörü ve uzman köpeklerle de arama yapılmasını isteyen Demir, yeni bir patlamadan endişelendiklerini anlattı. 1 Mayıs’a, parasız eğitim, füze kalkanı eylemlerine ve çevre dostu eylemlere katıldığı gerekçesiyle 8 Mayıs’ta, mezun olmasına 2 ay kala tutuklanan Trakya Üniversitesi Fizik Bölümü son sınıf öğrencisi Hatice Kalkan, hâlâ Ankara Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunuyor. Hatice’nin annesi Münevver Çaltik, bu kadar zaman emek verdiği kızının “hiç uğruna” içerde tutulmasına isyan ederken, kardeş Aslı Kalkan, kardeşinin imza karşılığı tutuksuz yargılanma talebinde bulunduğunu belirterek “Savcı bakıp talebi yerine getirme düşüncesinde ama polisin verdiği listedekileri tutukluyor. Soruşturmada polis, ‘Siz istediğiniz kadar savcıya derdinizi anlatın, savcı da bizim elimizde, biz ne dersek savcılık onu yapmak zorunda.’ demiş” diye konuştu. Hatice Kalkan’ın annesi Münevver Çaltik, kız kardeşi Aslı Kalkan ve arkadaşı Gökhan Aytaç, gazetemizi ziyaret ederek Hatice’nin durumunu anlattı. Anne Çaltik, eşinden ayrı, 3 çocuk sahibi. İki çocuğu okumadı ancak çalışarak hem aileye baktılar hem de kız kardeşleri Hatice’yi okuttular. Ancak düzenin istediği mülayim bir öğrenci olmak yerine, muhalif bir öğrenci olmayı seçen Hatice Kalkan, 1 Mayıs, füze kalkanı eylemleri, parasız eğitim eylemleri, “Ergene Trakya’nın çöplüğü olmayacaktır” gibi birçok eyleme katıldığı için Ankara Savcılığı’nın açtığı bir soruşturma kapsamında 8 Mayıs’ta tutuklandı. Hatice Kalkan ve ailesi, 8 Mayıs’tan bu yana, Türkiye’deki polis uygulamaları ve yargı sistemini daha yakından tanıdı. An ne Çaltik’in tek isteği kızının bir an önce okulunu bitirip öğretmen olması. Kızının tutuklu kalmasının onun için zaman kaybı olmasından yakınan Çaltik, “Kı zımın suçu yok ki. Kızım bırakılsın okuluna devam etsin. Okulunu bitirmesine iki ay kalmıştı, diplomasını alacaktı. Sene sonu sınavlarına gireme Kızıma güveniyorum Ruhi Su unutulmadı İstanbul Haber Servisi Sanatcı Ruhi Su, ölümünün 27. yılında, dün Zincirlikuyu’daki mezarı başında anıldı. Tiyatrocu Orhan Aydın, Metin Coşkun, şair Seyit Nezir, yazar İlat Yenidoğan, Bülent Aydın, Cem Karaca’nın eşi İlkim Karaca, eski ses sanatcısı Hasan Karayol, Mehtap Meral ve Bülent Aydın’ın yanı sıra Ruhi Su Dostlar Korusu, Nâzım Hikmet Kültür Merkezi ve Grup Yorum üyeleri ile ailesi ve çok sayıda seveninin katıldığı tören, Su ve yitirilen diğer devrimciler için bir dakikalık saygı duruşuyla başladı. Törende konuşan 68’liler Birliği Vakfı Başkanı Sönmez Targan, Ruhi Su’nun yalnızca türkülerimize devrimci bir yorum getirmekle kalmadığını, değerli bir insan olduğunu ifade ederek şunları söyledi: “27 yıldır çok değerli bir insan hayatımızda yok. Ruhi Su, yaşamı boyunca sadece sanatı ile değil düşünceleriyle çok savaş vermiştir. Ruhi Su gibi değerli insanlar Deniz’ler, Nazım Hikmet’ler için timsah gözyaşı dökerken gerçekte ise eserleri yasaklayarak o eserleri okuyan dinleyenler içinde ceza veriyor.” Grup Yorum üyeleri ise “Ruhi Su bir devrimciydi. Devrim sanatcısıydı. Nasıl Ruhi Su bir bedel ödediyse, işkenceler gördüyse biz de şu an o bedeli, işkenceyi görüyoruz. Arkadaşımız Selma’nın kulak zarını patlattılar. Bedel ödedik ve ödeteceğiz” dedi. (Fotoğraf: SERKAN YILDIZ) Askeri araç devrildi: 4 yaralı ? ŞIRNAK(Cumhuriyet) Cizre’de bulunan TRT vericisinde nöbet değişiminden sonra askerleri İlçe Jandarma Komutanlığı’na götüren araç şarampole yuvarlandı. Yaralanan 4 asker Cizre Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alındı. Ayı saldırısına devletten tazminat ? ERZURUM (AA) İspir ilçesinde ayı saldırısı sonucu hayatını kaybeden Miyese Yılmaz’ın ailesine, İçişleri Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 60 bin TL manevi tazminat ödenmesine karar verildi. Miyese Yılmaz’ın yakınlarının avukatı Sadullah Kara, “Bunun daha önce bir örneği yok” diye konuştu. Süper Loto çekildi ? ANKARA (AA) Süper Loto’da kazanan numaralar, “11, 17, 27, 29, 33 ve 37” olarak belirlendi. 6 bilen 2 kişi 3 milyon 5 bin 332 lira 30’ar kuruş kazandı. 5 bilenler 3 bin 510 lira 75’er kuruş, 4 bilenler 67 lira 75’er kuruş, 3 bilenler 6 lira 30’ar kuruş kazandı. di. İki ay için 1 yılı boşa gitti” dedi. Gençlerin topluma kazandırılması gerekirken daha da itildiklerini ifade eden Çaltik, “Onlar da evlat sahibi bilirler, kızımın yanlış yaptığı bir şey yok” diye konuştu. “Çocukların ailelerine sahip çıkmadığı ve onların illegal eylemlere katılmasını engellemedikleri” şeklindeki eleştirilere ise Çaltik, şu yanıtı verdi: “Şimdi gençler okuyorlar, onlar her şeyi bizden daha iyi bilirler. Şimdiki gençler daha akıllılar, ne yaptıklarını biliyorlar, yanlış yapmazlar. Kızıma güveniyorum.” Kız kardeş Aslı Kalkan ise iddianame henüz hazırlanmamış olması nedeniyle kardeşinin neyle suçlandığını bilmediğini ifade ederek bu suçlamaların polis ve savcılık sorgusunda yöneltildiğini söyledi. Savcının Hatice’nin kendisiyle görüşmesini dahi illegal gibi gördüğünü, kardeşine “Kim o görüştüğün?” diye sorduğunu anlatan Aslı Kalkan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hatice ‘Her gün veya haftada 1 gün imza vererek tutuksuz yargılanayım ve sınavlarıma girebileyim’ diye talepte bulunuyor, savcı bakıp talebi yerine getirme düşüncesinde ama polisin verdiği listedekileri tutukluyor. Soruşturmada, polis, ‘Siz istediğiniz kadar savcıya derdinizi anlatın, savcı da bizim elimizde, biz ne dersek savcılık onu yapmak zorunda’ demiş. Nitekim öyle oldu zaten.” Ankara Savcılığı’nın açtığı bir soruşturma kapsamında 20 25 kişinin tutuklandığını ifade eden Aslı Kaplan, dosyadaki gizlilik kararı nedeniyle kaç kişi olduğunu tam bilemediklerini söyledi. Hatice’nin arkadaşı Gökhan Aytaç da, arkadaşının demokratik eylemler nedeniyle tutuklandığını vurguladı. angın y e d n i v e a z e C Kapalı rdahan B Tipi A) A ARDAHAN (A u’nda dün akşam saatleum rılCeza İnfaz Kur m tarafından yangın çıka le ku iy ah es üdahal rinde bir m ekiplerinin m ye ülai ür itf nd n, sö gı an dı. Y a alınarak tın al l ro nt 1 ko mahkum ile kısa sürede n etkilenen 13 dü. Dumanda lanslarla Ardahan Devlet gardiyan ambu ldırıldı. Ardahan Valisi Sey r ka bi Hastanesi’ne yangının 36 yıla mahkum u, ğl i. zo tt zi A lir in be ı tt ın fe dan çıkarıldığ tutuklu tarafın Anter katledildiği yerde anıldı MAHMUT ORAL DİYARBAKIR Ape Musa olarak bilinen Kürt gazeteci ve yazar Musa Anter, Diyarbakır’da 1992 yılında katledildiği Seyrantepe semti Cumhuriyet Mahallesi 442 Sokak’ta anıldı. Kalabalık bir topluluğun da katıldığı anmada, BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, BDP Diyarbakır İl Başkanı Zübeyde Zümrüt, Hrant Dink’in eşi Rakel Dink, Musa Anter’in oğlu Dicle Anter ve ailesi de katıldı. Anmada konuşan Gültan Kışanak şunları söyledi: “Musa Amca, Kürtlerin Ape Musası katledilişinin üzerinde 20 yıl geçti. Ancak gerçeği katledemediler. Gerçeği saklamaya çalışıyorlar. Ancak Ape Musa’nın küçük generalleri bu yapılmak isteneni çöpe attı. Ape Musa’nın katillerine sesleniyorum. 20 yıl önce katlederek elinize ne geçti? Neyi başardınız? Vicdanı olan herkes sizi mahkum etti. Dersinizi almadınız mı?” C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle