14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 18 TEMMUZ 2012 ÇARŞAMBA kultur@cumhuriyet.com.tr 14 KÜLTÜR BESTECİ, ELEŞTİRMEN, YAZAR İlhan Mimaroğlu’nu kaybettik Kültür Servisi Besteci, müzik eleştirmeni, radyo programcısı ve yazar İlhan Mimaroğlu dün yaşamını yitirdi. 1926 yılında dünyaya gelen Mimaroğlu, 1945’te Galatasaray Lisesi’ni, 1949’da ise Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Ankara’da kısa bir süre Hayrullah Duygu’dan klarnet dersleri alan sanatçı, 1955 yılında Rockfeller bursuyla gittiği New York’a yerleşerek, The Record Hunter plak firmasında repertuar uzmanlığı ve “Voice of America” radyosunda sanat eleştirmenliği yaptı. İstanbul ve Ankara radyolarında başlattığı “Çağımızın Bestecileri” adlı programı New York’dan sürdürdü ve caz programları hazırladı. 1990’lı yıllardan itibaren Cumhuriyet ve Yeni Yüzyıl gibi gazetelerde yazan sanatçı, “Müzik Tarihi” kitabını da kaleme aldı. Columbia Üniversitesi’nde Usaçevski yönetiminde öğrenim gören besteci; elektronsal müzikte sanat mastırı derecesini aldı. Mimaroğlu, 19711972’de Guggenheim Ödülü’nü kazandı. Mimaroğlu, Federico Fellini’nin “Satyricon” (1969) filminin müziklerini Nino Rota ile birlikte yapmıştı. Popüler Kültürle Nereye? Günümüz dünyasının önde gelen aydınlarından, 2010 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi, Perulu romancı Mario Vargas Llosa yeni yayımlanan “Gösteri Uygarlığı” adlı kitabında, kültür kavramının içinin boşaltılmasının insanlığı nasıl bir açmaza sürüklediğini vurguluyor. Konuya ilişkin İspanyol El Pais gazetesine konuşan Llosa, günümüzde karşılaştığı popüler kültür ürünleri karşısında, “sanatın bir üçkâğıttan, kültürün de sadece bir yanılsamadan ibaret olduğu kötü bir senaryo içinde, elleri kolları bağlanmış aptal bir karakter” duygusu içinde olduğunu belirtiyor. Sözcükler dergisinin temmuzağustos sayısında tamamı yayımlanan söyleşide Llosa, günümüz dünyasında kültür alanının sıradanlığa yenik düştüğünü, gazeteciliğin sansasyon haberciliğine indirgendiğini, bu kültürel çöküşün siyaset alanından insan ilişkilerine dek bütün kesimleri sardığını söylüyor. Llosa, kitabının çıkış noktasının birkaç yıl önce Venedik Bienali’ni gezerken yaşadığı şok olduğunu anlatıyor: “Bir zamanlar sanatta modernizmin, yenilikçiliğin, deneyselliğin ve prestijin vitrini olan bienali gezdikten sonra derinlikli ve ciddi yapıtlardan çok sahte ve numaracı işlerle karşı karşıya olduğuma karar verdim.” Yemek tariflerinden ve modadan söz etmenin, kültürel yaşam içinde edebiyat, felsefe ya da müzikten daha geçerli olmasının vurdumduymazlık sonucu olduğunu belirten Llosa, kitabının son bölümünde ise gerçek sanatın hayatı nasıl zenginleştirdiğini, dünyaya nasıl anlam kattığını, hayatı nasıl ilginç ve esin verici kıldığını anlatıyor. ??? Dünyanın bugünkü durumu, hepimizi tedirgin ediyor. Haksızlık, hukuksuzluk, eşitsizlik bir yanda, kültürel yozlaşma, insanın insanlıktan çıkması öte yanda. Nasıl çıkacak insanoğlu bu sarmalın içinden? Gazetemizin geçen pazartesi günkü ekonomi sayfasında artık yeryüzü aydınlarının bu sorunu derinlemesine düşünmeye başladığını gösteren bir yazı yayımlandı: “Kapitalizmin Sonu Geldi” başlıklı haber yorumda, insan onuruna yakışan yeni bir toplumsal ve ekonomik düzenin kurulabilmesi için yeni arayışların hız kazandığı vurgulanıyordu. “İnsan onuruna uygun küresel ekonomik düzene geçilmesi” gündemin başına oturmuş durumda. ??? İnsan olmak yalnızca insan doğmakla olmuyor. Yaşadığımız dünyayı ve hayatı her anlamda insana layık kılabilirsek insan olduğumuzu söyleyebiliriz. Bunun yolu mücadeleden geçiyor. Günlük kültürel şaklabanlıklar değil, kalıcı kültürel çabalar insanoğlunun dünyasını zenginleştirip onu daha insanca bir yaşama götürebilir. Dünya aydınlarından yükselen sesler, insanlığın bu yolda yeni bir sıçramaya doğru gittiğini gösteriyor. Huysuz ve tatlı 19. İstanbul Caz Festivali, Keith Jarrett Trio’yu Haliç Kongre Merkezi’nde ağırlıyor lüsü örneği. Caza sokulan ilahi konusunda da John Coltrane’in ayak 19. İstanbul Caz Festivali’nde soizlerine basar, farkı ise yorumu. na yaklaşırken, programın en heyeBu üçlü 1983 yılında, ECM firmacan verici isimlerine geliyor sıra. sının sahibi Manfred Eicher’ın JarFestival bu akşam her yönüyle yürett’e kendi plak şirketi hesabına çarek hoplatan ve sinir lışması için bir ekip kurmageren gerçek bir efsasını talep etmesiyle oluşune üçlüyü, Keith Jaryor. Jarrett hiç düşünmeden, ? Keith Jarrett, rett Trio’yu ağırlıdaha önce de birlikte çalıştıbazen insanı yor. Üçlü ilk kez ğı ve yakından tanıdığı arçıldırtacak kadar 1996 yılında, yine İskadaşları basçı Gary Peaprensip sahibi tanbul Caz Festivali cock ve davulcu Jack Dekapsamında Açık HaJohnette’e götürüyor bu olabilir. Görüntü va Tiyatrosu’na gelteklifi. kaydeden birini mişti. Bu kez olay Standartları çalmakla başgörürse, konseri mahalli Haliç Kongre lıyorlar işe; “Standarts VoMerkezi. lume 1” ve “Standarts Voyarıda kesebilir. Altmışların sonunlume 2” çıkıyor iki yıl arayAma keyfi da ortaya çıkan solola. Hemen ardından da konyerindeyse, size cu kuşaktan Jarrett. O ser kayıtlarından oluşan da Bill Evans’ın çohayatınızın en iyi “Standarts Live”. Bu yılcuklarından biri, ama larda yoğun bir turne progkonserlerinden biraz farklı bir çocuk. ramıyla geçen zaman, onları birini yaşatır. Yetmişli yılların artüm cihana tanıtıyor. Devamonik olanaklarını mı çorap söküğü gibi gelisonuna kadar sömüyor: Gelecek yıl 30 yaşına ren piyanist, armonik sıralama kubasacak olan üçlü, 20’den fazla alrallarını altüst eder; tonali atonalle, büme imzasını atıyor. egzotik olanı Avrupai ile birleştirir. Jarrett aşırı çalışmaktan sağ elinin Serbestlik kavramını kendisiyle özsağ tarafında oluşan kas hareketsizdeşleştirir. liği ile uğraşırken, Gary Peacock Keith Jarrett Trio, seksenlerdeki kanser tedavisi görüyor. Bu süreç Bill Evans Trio romantizminin debir yandan Jarrett’ı mistisizm ile yavamı, erken bir postmodern caz üçkından ilgili kılarken, bir yandan da MURAT BEŞER üçlünün arasındaki sahne dışı dostluğu pekiştiriyor. Bu hal müziğe yansıyor; zaten sahip oldukları bir özelliği daha da güçlendirerek sahnedeki kusursuz uyuma dönüşüyor. Peki, niye yürek hoplatan ve sinir geren? Yürek hoplatan, çünkü pek çok caz meraklısı için caz müziğinin gerçek formatı üçlü. Keith Jarrett Trio ise, caz tarihindeki en önemli üçlülerden biri. Bu konu tartışmaya açık, ancak aradan geçen 16 yılın yıllanmış şarap misali üçlünün değerini artırdığı tartışmaya kapalı. Sinir geren, çünkü bu üçlünün her üyesi, muhteşem birer müzisyen oldukları gibi, aynı zamanda da cins karakterler. Örneğin Jarrett, bazen aşırı sinirli ya da burnundan kıl aldırmayacak kadar huysuz, insanı çıldırtacak denli prensip sahibi olabilir. Görüntü kaydeden, fotoğraf çeken birini görürse konseri yarıda kesebilir, salonda uğultu, öksürük tıksırık artarsa, yoğunlaşamadığı gerekçesiyle sizi fırçalayabilir. Hele hele sigara içilmesine hiç tahammülü yoktur. Ancak keyfi yerindeyse, size hayatınızın en iyi konserlerinden birini yaşatır. Yürek hoplatmayla sinir germe arasındaki müsabakanın galibi, bu akşam Haliç Kongre Merkezi’nde ilan edilecek. (muratbeser@muratbeser.com) Malatya Valiliği, ‘Aslantaş’ heykellerinin çevresinde arkeolojik kazı çalışması başlatıyor CAZ FESTİVALİ’NDE BUGÜN DEEP PURPLE GRUBUNUN KURUCULARINDAN JON LORD, 71 YAŞINDA YAŞAMA VEDA ETTİ Bir ‘hard rock’ efsanesiydi Kültür Servisi 1960’ların sonları ve 1970’lerin efsane hard rock grubu Deep Purple’ın ? Jon Lord, 1960’ların sonları ve kurucularından, 1970’ler boyunca dünya listelerinin klavyeci Jon Lord, önceki doruklarında gezinen Deep Purple’ın gün Londra’dabenzersiz müzisyenlerindendi. Klavyedeki ki bir hastanede virtüozitesi ve besteleriyle modern hard yaşama veda etti. Uzun süredir rock’ın gelişmesine öncülük etmişti. pankreas kanseri tedavisi gören Lord 71 yaşındaydı. 1941’de İngiltere’nin Leicester kentinde dünyaya gelen Lord, müziğe çok küçük yaşlarda klasik piyanoyla başlamış, genç yaşlarda pub’larda caz ve R&B gruplarında çalmıştı. Giderek klasik müzik, blues ve cazdan aldığı etkileri “rock tavrı”yla harmanlayan Lord’un, 1960’lı yılların sonlarında Ian Gillan (volin ve Black Sabbath gibi grupkal), Roger Glover (bas), Ian larla dünya listelerinin doruklaPaice (davul) ve Ritchie Blackrında gezinen ve 100 milyondan more (gitar) ile birlikte oluşturfazla albüm satan Deep Purple, duğu Deep Purple grubu, modern topluluk içindeki pek çok değihard rock’ın öncüleri arasına gir şiklik ve bölünmeye karşın varlımişti. ğını uzun zaman sürdürmüştü. Rock müziği ile orkestral müziDeep Purple’ın “Smoke on the ğin kaynaştırılmasına da öncülük Water”, “Space Truckin”, eden Lord’un bestelediği “Grup “Highway Star”, “Child in Tive Orkestra İçin Konçerto”, me” gibi rock klasiklerinde imza1969’da Royal Albert Hall’da sı olan Lord’un klavyedeki şaşırDeep Purple ve Kraliyet Filarmo tıcı virtüozitesi, Ritchie Blackni Orkestrası tarafından seslendimore’un gitardaki ustalığıyla birrilmişti. leşerek, özellikle hard rock tari1960’ların sonundan başlayahinin başyapıtlarına damgasını rak 1970’ler boyunca Led Zeppe vurmuştu. Kayıp Hitit şehri aranıyor Kültür Servisi Koruma Uygulama ve Denetim Bürosu (KUDEB) ile Malatya Arkeoloji Müzesi, Malatya Valisi Doç. Dr. Ulvi Saran’ın talimatıyla kayıp Hitit şehirlerinden biri olduğu tahmin edilen, Darende ilçesindeki tarihi kaya taşı “Aslantaş” heykellerinin çevresinde arkeolojik kazı çalışması başlatıyor. Ağustosta başlayacak kazılar, 1520 gün sürecek ve “Aslantaş” heykellerinin çevresinde kalan bölümlerde, 34 noktada çalışma yapılacak. Bu çalışmayla bölgenin pek çok kayıp Hitit şehrinden birisinin olup olmadığı tespit edilecek. Malatya Arkeoloji Müzesi yöneticileri ve Türkiye’nin önemli akademisyenlerinin yürüteceği kazıya, Malatya Valiliği Koruma Uygulama ve Denetim Bürosu Başkanı (KUDEB) ve sanat tarihçisi Levent İskenderoğlu başkanlık edecek. Malatya’nın Darende ilçesine bağlı Yenice köyüne üç kilometre uzaklıkta yer alan mevkide bulunan kaya taşı “Aslantaş” heykellerinin Hitit dönemi eserlerinden olduğu ve kayıp Hitit şehirlerinden birinin kapısı olduğu düşünülüyor. Geç Hitit dönemi şehir devletlerinden biri olan ve tarihi Hitit kitabelerinden öğrenilen Malatya’nın; MÖ 1750 yıllarında, Hitit kralları II. Mursilis, Muvatalli ve III. Hattusilis dönemlerinde, Kuzey Suriye ile Anadolu arasında önemli yol kavşağında olması nedeniyle Hitit birliğine girdiği ve bir Hitit şehri olduğu sanılıyor. European Jazz Club’da son gün Kültür Servisi İstanbul Caz Festivali’nin Türkiye’den ve Avrupa’dan caz müzisyenlerini buluşturduğu, “European Jazz Club” konserleri, Yahya Dai Quartet feat. Maciej Fortuna konseri ile bu akşam son buluyor. Kurulduğu 1999 yılından bu yana cazın önemli isimleriyle ortaklıklar gerçekleştiren Yahya Dai Quartet, 2008’de yenilenen kadrosuyla, “Ümitvar Mavi” adlı albüme imza attı. Frank Parker ve Larry Porter gibi dünyaca ünlü sanatçılarla çalışan genç trompetçi Maciej Fortuna ise Jazz Forum dergisi tarafından iki kez “En çok yetenek vaat eden genç caz müzisyeni” seçildi. Türkiye’nin önde gelen saksofon sanatçısı ve besteci Yahya Dai ve dörtlüsü ile Polonyalı caz müzisyeni Maciej Fortuna’nın beraber sahnede olacağı konser, bu akşam saat 22.30’da İKSV Salon’da gerçekleşecek. Maciej Fortuna Bob Dylan’ın yeni albümü yolda ? Kültür Servisi Bob Dylan’ın bağlı bulunduğu Columbia Records, sanatçının yeni albümü “Tempest”ın eylül ayında çıkacağını duyurdu. Sanatçının 50. sanat yılına denk gelen, 35. stüdyo albümü olan Tempest’ta Bob Dylan’a ait on şarkı yer alıyor. Jack Frost’un prodüktörlüğünü üstlendiği albümün ön siparişi, iTunes ve Amazon üzerinden verilebilir. Açık havada sinema festivali ? Kültür Servisi Turkcell Kuruçeşme Arena’nın en dikkat çekici etkinliklerinden Açık Hava Sinema Festivali, bu yıl 4. kez hayata geçiyor. Festivalde gösterilecek filmlerin yanı sıra Sony Playstation Alanı, Blackberry Oyun Standı, SineFoto Köşesi, Müzik Koltuğu gibi eğlence noktaları, katılımcılara sürpriz ödüller sunacak. Festival bu yıl “Buz Devri 4: Kıtalar Ayrılıyor” filmiyle başlıyor. Bukowski ve Sondheim bir arada ? Kültür Servisi Kalifırniya Repertory Company adlı tiyatro topluluğu, müzikal bestecisi Stephen Sondheim ile birlikte Charles Bukowski’nin metinlerinden yola çıkarak bir oyun sahnelemeye hazırlanıyor. Her iki sanatçının da baş harflerinden yola çıkarak “BS’nin bilinçaltını hayata geçirmek” adını taşıyan projenin bu kış hayata geçmesi bekleniyor. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle