18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 7 HAZİRAN 2012 PERŞEMBE [email protected] 14 Tecavüz ve sonrasının filmi: ‘Gassal’ ? Kültür Servisi Merve İnce’nin ilk filmi “Gassal”ın önceki gün garajistanbul’da galası yapıldı. Tecavüz sonucu hamile kalan bir kadının yaşadıklarını anlatan ve Nursel Köse’nin başrolünde olduğu “Gassal” dünyanın önemli kısa film festivallerinden Detmold Uluslararası Film Festivali resmi programında gösterilecek. İnce, filmi için şunları söylüyor “Tecavüz günü yaşanan her şey sadece o kadının hayatını etkilemiyor; çocuğunun da hayatını olumsuz etkiliyor. Tecavüze uğrayan kadının kendinde yarattığı psikoloji, kadının kendini değiştirmesi, kapaması ve çevresinde yarattığı baskı üzerine ilerliyor film.” KÜLTÜR SineMardin’de davet krizi ? Kültür Servisi Bu yıl yedincisi yapılacak SineMardin Uluslararası Mardin Film Festivali’ne kısa film yönetmenlerinin davet edilmemesi üzerine yönetmenler yazılı bir açıklama yaparak festivalden filmlerini çektiğini duyurdu. SineMardin Uluslararası Film Festivali Başkanı Helün Fırat ise yaptığı yazılı açıklamada, konunun davet edilme özelinde ele alınmasından rahatsızlık duyduklarını belirtti. Fahrenheit 451’in yazarı öldü ? Kültür Servisi Anti ütopya edebiyatının öncülerinden “Fahrenheit 451”in yazarı Ray Bradbury, 91 yaşında hayatını kaybetti. Daha çok bilim kurgu ve korku türlerinde yapıtlar kaleme alan Bradbury, pek çok roman, öykü, oyun ve senaryoya imza atmıştı. 1953’de yazdığı “Fahrenheit 451” romanı 1966’da François Truffaut tarafından beyazperdeye uyarlanmıştı. Yazarın Türkçeye çevrilmiş bazı kitapları ise “Gümüş Çekirgeler”, “Mars Yıllıkları”, “Şimdi ve Daima” ve “Yakma Zevki”dir. Bradbury ayrıca Herman Melville’nin yazdığı “Moby Dick” romanının senaryosunu kaleme almıştı. ‘Beklemek’e Documentarist ödülü ? Kültür Servisi Belgesel film festivali Documentarist’in ilk ya da ikinci filmini çeken belgeselcilere verdiği, belgesel tarihinin en önemli ustalarından Johan van der Keuken (JVDK) Ödülü’nü Bülent Öztürk’ün Van depremi konulu “Beklemek” belgeseli kazandı. Ebubekir Çetinkaya’nın yönettiği “Yuva” filmi ise jüri tarafından mansiyon ödülüne değer görüldü. Yarışmanın seçici kurulu ise Özgür Doğan (yönetmen), Fırat Yücel (film eleştirmeni), Pınar Öğünç (gazeteciyazar), Eleni Varmazi (akademisyen) ve Feride Çiçekoğlu’ndan (senaristyazar) oluşuyor. ‘İNSAN MANZARALARI’ ŞAİRİN ÖLÜM YILDÖNÜMÜNDE TİYATRO FESTİVALİ’NİN KONUĞUYDU Nâzım’la tiyatrodan müziğe EGEMEN BERKÖZ Dışarıdan ‘içeriye’ selam Türkiye Yayıncılar Birliği Düşünce ve İfade Özgürlüğü Ödülleri töreninde tutuklu gazeteciler ve sansür gündemdeydi ? Yayıncı Semih Sökmen ödülünü hapiste olan meslektaşları için alırken gazeteci İsmail Saymaz ödülünü KCK soruşturması kapsamında tutuklanan gazeteci Zeynep Kuray’a ithaf etti. Hapisten çıktıktan sonra sessizlik protestosuna başlayan Zarakolu ise “40 yıl konuşan bir adam artık susuyorsa, bunun hükümet açısından bir anlamı olması gerekir diye düşünüyorum” dedi. Kültür Servisi Türkiye Yayıncılar Birliği’nin, düşünce ve ifade özgürlüğü için mücadele eden yazar ve yayıncıların mücadelelerinde yanlarında olduğunu belirtmek, kamuoyunun dikkatini bu mücadeleye çekmek, düşünce ve ifade özgürlüğünün önünü tıkayan yasalarda gerekli değişiklik ve düzenlemelerin yapılması talebini vurgulamak amacıyla her yıl verdiği “Düşünce ve İfade Özgürlüğü Ödülleri” sahiplerini buldu. Bu yıl bu ödüller, “Postmodern Cihad” isimli kitabı nedeniyle hakkında üç dava açılan gazeteci yazar İsmail Saymaz’a, “inanmama özgürlüğü” konulu “İllallah” ajandasını yayımladıkları için “dini değerleri aşağılama” suçlamasıyla yargılanan Metis Yayınevi adına yayın yönetmeni Semih Sökmen’e ve 62 yıldır Cağaloğlu’nda İnkılap Kitabevi’nde mesleğini aralıksız sürdüren kitapçı Onnik (Orhan) Şenorkyan’a verildi. Törene katılanlar arasında kısa bir süre önce KCK le Mücadele Yasası’nın 6 ve 7. maddeleri ile Türk Ceza Kanunu’nun çok sayıda maddesinin düşünce ve ifade özgürlüğü önünde ciddi engeller oluşturduğuna da dikkat çekti. Türkiye Yayıncılar Birliği Genel Sekreteri Kenan Kocatürk’ün 2012 Yayınlama Özgürlüğü Raporu’ndan bölümler okumasının ardından Türkiye Yayıncılar Birliği Yayımlama Özgürlüğü Komitesi Başkanı Ragıp Zarakolu da bir konuşma yaptı. Zarakolu, “Yayıncılar olarak elbette Kürt sorunu, militarizm, resmi tarih, devlet terörü, polisin büyüyen rolü ve kontrol gücü, yasal sistemin yaşadığı kriz üstüne kitap yayımlamaya devam edeceğiz. Ama sansürün sınırlarını gerilere itmek gibi bir misyona sahip olduğumuzu asla unutmamalıyız” dedi. Zarakolu; hapishaneden çıktıktan sonra başladığı sessizlik protestosuyla ilgili de şunları söy(Soldan sağa) İsmail Saymaz, ledi: “Bu, basından arkadaşların bana gösOnnik (Orhan) Şenorkyan, Metin terdiği dayanışmanın inkârı değil, TürkiCelâl ve Semih Sökmen. ye’de ifade özgürlüğünün olmadığının bir protestosudur. 40 yıl konuştuk anlatamadık. 40 yıl konuşan bir adam artık susuyorsa, buoperasyonu kapsamında yargınun hükümet açısından bir anlamı olması gerelanan yayıncı Ragıp Zarakokir diye düşünüyorum.” lu ve Oda TV davası kapsaOnnik Şenorkyan, konuşmasında Babıâli anılamında yargılanan Ahmet Şık rını anlatırken Reşat Nuri Gültekin, Abdülbaki da vardı. Gölpınarlı, Yaşar Kemal, Cevdet Kudret, FaEtkinliğin açılış konuşmasıruk Nafiz Çamlıbel, Necati Cumalı gibi çok sanı yapan Türkiye Yayıncılar yıda yazarla çalıştığını dile getirdi. Semih Sökmen Birliği Başkanı Metin Celâl, ödülünü hapiste olan meslektaşları için alırken gabu yıl düşünce ve ifade özgürzeteciyazar İsmail Saymaz ise 2011’in gazetecilelüğü alanında 12 Eylül’ü aratrin kendilerini çaresiz hissettiği, yalnızlaştırıldığı mayan günler yaşandığını bebaşarısız bir yıl olduğunu söyleyerek ödülünü lirterek kitapların hâlâ suç delili sayıldığını, hatta KCK soruşturması kapsamında tutuklu bulunan yayımlanmamış kitap ve çeviri taslaklarının örgüt dokümanı olarak sunulduğunu söyledi. Celâl, Terör gazeteci Zeynep Kuray’a ithaf etti. Ragıp Zarakolu İstanbul Tiyatro Festivali’nin kapanış oyunlarından biri 3 ve 4 Haziran’da Haldun Taner Sahnesi’nde oynanan “İnsan Manzaraları”ydı. Nâzım Hikmet ile Hollandalı şair Judith Herzberg’in şiirlerinden oluşturulan oyunun ilk oynanışının Nâzım’ın ölümünün 59. yıldönümüne denk getirilmesi büyük şairimize gönderilen bir selamdı elbet. Ama Tiyatro Festivali’nin bitip Müzik Festivali’nin başladığı günlerde sahnelenen oyunun bir “müzikli oyun” olmasıysa sanatseverlerin tiyatrodan müziğe geçişlerini kolaylaştırmak içindi sanki. Nâzım Hikmet’in yaşamını, yaşadıklarını biliyoruz. Nâzım’dan bir hayli genç olan (1934 doğumlu) Hollandalı Musevi Judith Herzberg ise, onun tutukevinde yaşadığı 2. Dünya Savaşı yıllarını Hollandalı bir ailenin evinde saklanarak geçirmiş annesiyle babası Nazilerce bir toplama kampına götürülmüşken. Yaşamayı başarmış bir “Anne Frank” da diyebileceğimiz Herzberg’in şiirlerinde savaş yıllarının acısını anlatmış olması, onu Türkiye Hollanda ilişkilerinin 400. yılı kapsamında kotarılan bu müzikli gösteride Nâzım’la bir araya getirmiş. Hollanda’da yaşayan Türk besteci Selim Doğru’nun tasarlayıp müziklerini bestelediği “İnsan Manzaraları”nın tek oyuncusu şiirleri oynayan ve yorumlayan Hazal Selçuk. Müzikçiler ise To Be Sung’dan Fie Schouten (klarnet ve bas klarnet), Eva van de Poll (viyolonsel), Elisa Roep (soprano) ile konuk sanatçılar Oğuz Büyükberber (klarnet ve bas klarnet), Jetle van Andel (kontrabas) ve Enric Monfort (vurmalı çalgılar). Selim Doğru’nun caz roman tınılı müziği Nâzım Hikmet şiirine çok uygun gelmedi bana; Hazal Selçuk’un oyunculuğu ve yorumları ise iyiydi. Yine de müzik, oyunculuk, sahneleme bütünü olarak başarılı bir oyun/gösteriydi diyebilirim. Ancak, 3 Haziran’daki ilk oynanışta nasıldı bilemiyorum ama, benim izlediğim 4 Haziran akşamı salonun yarısının bile dolu olmaması üzücüydü. Madonna Madonna Madonna Adana Akademisi yeniden SAVAŞ KÜRKLÜ ADANA Abidin ve Arif Dino’nun, aralarında Orhan Kemal ve Yaşar Kemal’in de bulunduğu gençlerle sanat tartışmaları yaptıkları için, “Adana Akademisi” olarak söz ettiği bahçe, “Abidin Dino Sanat Parkı”na dönüştürüldü. Parka konulan Abidin Dino, Orhan Kemal ve Yaşar Kemal’in Konya Üniversitesi öğretim üyeleri Mutluhan Taş ve Anar Eyni tarafından yapılan heykellerinin açılışı önceki akşam yapıldı. Büyükşehir Belediyesi’nce yeniden dizayn edilen sanat parkındaki açılışta Dino’nun eserlerinin röprodüksiyonları da sergilendi. Açılışa devlet ve belediye erkânının yanı sıra ressam, yönetmen, sinema sanatçıları ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve Adanalı sanatseverler katıldı. Pop müziğin kraliçesi, ‘MDNA’ adlı turne kapsamında İstanbul’da ları saat 18.30’da açılacak. Prodüksiyon ekibiyle birlikte yaklaşık 450 kişiyle İstanbul’a gelen Madonna’nın konserini 50 bin kişinin izlemesi bekleniyor. İstanbul Valiliği, İstanbul Emniyet Müdürlüğü, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Şişli Belediyesi’nin de destek verdiği konserde 1500 güvenlik görevlisi hazır bulunacak. Madonna’nın konserden sonra birkaç gün daha İstanbul’da kalacağı bildirildi. Madonna’nın bu 12. stüdyo albümünün turnesi kapsamında aralarında İtalya, İngiltere, Hollanda, Almanya’nın da bulunduğu 32 ülkede 84 konser vermesi öngörülüyor. Madonna, sevgilisiyle Sultanahmet Camii ve Ayasofya’yı gezdi. Kültür Servisi Dünya starı, pop müziğin kraliçesi Madonna nihayet, 19 yıl aradan sonra “MDNA” isimli dünya turnesi kapsamında önceki gün İstanbul’a geldi. Madonna’nın 31 Mayıs’ta Tel Aviv’de başlayan turnesinin ikinci ayağı Adu Dabi’den özel uçağıyla İstanbul’a gelen sanatçı, havalimanında kırmızı halıyla karşılandı. İstanbul’a çocukları ile birlikte gelen 53 yaşındaki efsane müzisyen, bu akşam Türk Telekom Arena Stadı’nda vereceği konserde, ponpon kızdan femme fatale erkek giysisine birçok kostümle sahnede olacak. 21.30’da başlayacak konser için stat kapı Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. Mert Nergis C MY B C MY B Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. Selen Tosun
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle