Katalog

SAYFA CUMHURİYET 7 HAZİRAN 2012 PERŞEMBE [email protected] 12 DIŞ HABERLER Dışişleri Bakanı Lavrov, Suriye konusunda, Türkiye ve İran’ın da katılacağı uluslararası toplantı çağrısı yaptı Rusya’dan zirve teklifi Dış Haberler Servisi Rusya, Suriye krizi konusunda aralarında Türkiye ve İran’ın da katılımcılar arasında olacağı Annan planının desteklenmesine odaklı geniş kapsamlı bir uluslararası toplantı yapılmasını önerdi. Şangay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) zirvesi çerçevesinde Devlet Başkanı Vladimir Putin ile birlikte Çin’de bulunan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Suriye’ye Suriye krizine ilişkin olarak muhaliflerin Esad rejiminin değişmesi yönündeki çağrılarına kapılmanın risk içerdiğini, bölgeyi felakete götürecek sonuçları olabileceğini belirtti. Lavrov, Suriye’de krizi sonlandırmayı amaçlayan Annan planının işlevini koruması için desteklenmesi gerektiğini söyledi. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Lavrov, katılımcıları arasında Türkiye’nin de yer aldığı “Suriye’nin Dostları”nın muhalif Suriye Ulusal Konseyi’ni (SUK) destekleyen görüntüsünü eleştirerek daha kapsamlı bir uluslararası toplantının yapılması gerektiği görüşünü dile getirdi. Lavrov şu ifadeleri kullandı: “Suriye’de farklı muhalif grupları etkileyen devletlerin bir araya gelmesi gerektiğini düşünüyoruz. BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleri, bölgenin önde gelen ülkeleri ki bu Türkiye, İran’ı da unutmamalı, Arap Birliği, İslam Konferansı Örgütü ve AB bu toplantıda yer alabilir.” Böyle bir toplantının amacının dışardaki tüm oyuncuların dürüstlük içinde ve çifte standart ol Muhteşem Festivalin ‘Muhteşem 40 Yılı’ İyi ki sanat, iyi ki müzik, iyi ki İKSV festivalleri var! Unutulmaz bir Barenboim konseri ardından sıcağı sıcağına kaleme aldığım bir yazı işte böyle başlıyor: “İyi ki sanat, iyi ki müzik, iyi ki Daniel Barenboim var… Barenboim’la Lütfi Kırdar’da iki saat kanatlandık, uçtuk önceki gece. Başka bir yerlere göçtük. Yeryüzünden başka bir yere konduk. Gittik, geldik ve galiba cennete dokunduk. Dışarıda ayak oyunlarının, ketenperenin bini bir paraymış.. ‘Demokratikleşme’(!) adına çıkarılan yasalar, şeytana külahını ters giydirecek cambazlıklarla, gece yarıları kotarılmış filan… Barenboim, bunların hepsini iki saat için olsun bize unutturdu… Müzikle bizi sardı sarmaladı. ‘La Scala’ filarmoni orkestrası ile birlikte yalnız ‘mükemmeliyet’, ‘özen’ ve ‘sanatın soyluluğunun’ geçer akçe, altın değer olduğu bir yere götürdü… Dünyanın durmuş, oturmuş; dingin, uygar coğrafyalarından birinde de böylesi bir Barenboim konseri dinlesem etkilenirdim… Ama sürekli biçimde yüksek voltajlı gerilim hattına yapışmış gibi yaşadığımız bu garip, gerçek ötesi ortamda; birkaç saat için olsun, bu denli yoğun bir ‘yalıtılmışlık’ duygusunu bize armağan ettiği için, büyük müzisyene minnettar kaldım...” Yukarıdaki son cümleyi; “İKSV’nin müzik festivallerine minnettar kaldım!” şeklinde değiştirmem lazım… İKSV festivalleri olmasa her yıl bu kalibrede bu kadar çok sanatçı izleyebilir miydik? İKSV’nin 40. yaşına basan muhteşem festivalleri sayesinde bu yıla dek kaç konserde, kaç kez yaşadığımız bu yüksek voltajlı gerilim hattında “cennete dokunmanın” ayrıcalığını hissettik? Aklımda dün gibi hatırladığım böyle çok konser var… Bunlardan biri Lorin Maazel mesela... Maazel’i de aynen Barenboim gibi anlatılması güç bir “kanatlanma” duygusu içinde izlemiştik. Lütfi Kırdar’ı ağzına dek dolduran izleyicilerle hep birlikte ortak bir “tutulma” hali yaşamıştık. Sıra dışı atmosferiyle hatırladığım bir Kiri Te Kanawa konseri, unutulmaz İKSV randevularından bir başkası olmuştu… Aya İrini’nin yüksek pencerelerinde usul usul gün çekilirken, Kiri Te Kanawa’nın berrak sesi, kubbede uçuşan bir kuşun kanat çırpınışları arasında yüreğime çengellenmişti… Çevremden beni böyle atmosferiyle koparıp götüren bir başka konser... İstanbul Oda Orkestrası’nın Emre Aracı yönetiminde dinlediğim “Sultanlarla Vals”i idi. O konserin olağanüstü atmosferini de bu köşede şöyle anlatmıştım: “Uzaklardan gelen ahestebeste tren sesleri, Boğaz kıyılarındaki yaz düğünlerinden yankılanan havai fişekler, martılar ve ezan sesleri arasında izledik ‘Sultanlarla Vals’i... İstanbul’a adanmış, eski İstanbul’u anlatan ‘Boğaziçi Mehtaplarında Sultanlarla Vals’ konserinin içinde İstanbul’un kendi konserini de dinlemiş olduk böylece. Ama etkileyici olan yalnız bu değildi. Bir defa Arkeoloji Müzesi... Müzenin lahitler, eski Yunan heykelleri ile çevrili bahçesi... O ne görkem öyle? İnanın kendimi çimdiklemek istedim: ‘Burası gerçek mi? Ben şimdi gerçekten burada mıyım?’ diye. Hani vardır ya. Dış atmosfer ile iç dünyanız arasında birden beklemedik bir ‘kenetlenme’, ‘ahenk’ oluşur. Etrafınızdaki çevre ile kendinizi tamamlanmış, bütünlenmiş hissedersiniz. Öyle. Arkeoloji Müzesi’nin bahçesinde bunu hissettim. Mükemmel bir ‘sihir’ ve ‘büyü’ anıydı…” Aracı o gece bize klasik müziğin Osmanlı Sarayı’ndaki ilk örneklerini sunmuştu. Sultan Abdülaziz, Sultan V. Murat gibi Osmanlı sultanlarının bilmediğimiz bestelerini; Franz Liszt, Donizetti gibi Avrupalı bestecilerin İstanbul adına yaptıkları değişik eserlerini dinletmişti… Batı ve Doğu’nun kucaklaştığı Arkeoloji Müzesi bahçelerinde yaşadığımız harika müzik şöleninin yanı sıra çok şey öğrendiğimiz olağanüstü bir kültür gecesine tanıklık etmiştik. “İstanbul Festivali” adı altında bundan 40 yıl önce doğan “muhteşem festival”; böyle yıllar geçse de hatırlanan çok sayıda sanat olayını bizlere yaşatırken; ufkumuzu, kültürümüzü de alabildiğine genişletti ve zenginleştirdi. Zamanla içinden beş ayrı festival (müzik, sinema, tiyatro, caz festivalleri ile sanat bienali) doğuran etkinlik, Anadolu kentlerinin festivaller için örnek aldığı bir büyük okula dönüştü. Nuri Bilge Ceylan gibi Türkiye’nin medarıiftihar sayılan sanatçılar örneğin, “sinema sanatını” bu festivallerle keşfedip, öğrendiklerini; bu festivalle beslenip büyüdüklerini söyledi... Olgunlaşma çağını yaşayan “İstanbul Müzik Festivali” artık sanat meşalesini daha da geniş kitlelere yaymak çabası içinde. Bülent Eczacıbaşı, 40. festivalin açılış konuşmasında, İstanbul’un çeşitli yerlerine yerleştirilen dev ekranlar sayesinde açılış ve kapanış konserlerinin bundan böyle “canlı” izlenebildiğini söyledi. Borusan İstanbul Filarmoni’nin Beethoven konseriyle açılan ve Anne Sophie Mutter’ın şiir gibi Mozart yorumlarıyla başlayan festivalin bu yeni “demokratikleşme çabasını” da canı gönülden destekliyor, önümüzdeki yıllarda başarılarının devamını diliyoruz. İstanbul’da Suriye için sürpriz toplantı İstanbul’un ev sahipliği yaptığı Terorizmle Mücadele Küresel Forumu öncesi dün akşam 17 ülkenin dışişleri bakanının katılımıyla sürpriz bir zirve gerçekleştirildi. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun ev sahipliğinde gerçekleştirilen ve ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’ın da katıldığı zirvede Suriye konusunda atılacak adımlar masaya yatırıldı. Dün akşam saatlerinde İstanbul’a gelen ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Atatürk Havalimanı’nda ABD’nin Ankara Büyükelçisi Francis J. Ricciardone, İstanbul Başkonsolosu Scott Kilner, Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Namık Tan ve öteki ilgililer karşıladı. Clinton daha sonra yoğun güvenlik önlemleri altında Dolmabahçe’deki Başbakanlık çalışma ofisine geçerek Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun ev sahipliğinde gerçekleştirilen zirveye katıldı. Zirveye Clinton’un yanı sıra İngiltere, Fransa, İtalya, Almanya, Suudi Arabistan, Ürdün, Mısır, İspanya, Birleşik Arap Emirlikleri ve Tunus’un dışişleri bakanları, Kuveyt Başbakanı ve AB Dış İlişkiler Temsilcisi Catherine Ashton da katıldığı öğrenildi. Zirvede Suriye konusunda gelinen son nokta ve bundan sonra atılacak adımlar konusunda görüş alışverişinde bulunulduğu öğrenildi. Akşam saat 21.00’de başlayan ve basına kapalı gerçekleştirilen toplantı gece geç saatlere kadar devam etti. Fotoğraf: AAHAKAN GÖKTEPE maksızın uzlaşması olduğunu belirten Lavrov, bu girişimin de SUK’u ve radikal taleplerini destekleme görüntüsünde olan “Suriye’nin Dostları”ndan farklı olacağını kaydetti. Fransa gelecek ay Paris’te “Suriye’nin Dostları”nı toplamayı planlıyordu. Gerek önceki günkü ikili görüşmede gerekse ŞİÖ zirvesinde Putin ile Çinli mevkidaşı Hu Cintao, Suriye’ye bir müdahaleye karşı olduklarına, Annan planının desteklenmesi gerektiğine ilişkin güçlü ittifaklarına vurgu yapmışlardı. Lavrov’un Suriye krizinin çözümü için İran’ın da katılacağı bir toplantı düzenlenmesi yönün deki çıkışına ABD’den tepki geldi. Türkiye’ye hareketinden önce dün Azerbaycan’da açıklamalarda bulunan ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, “Esad rejiminin kendi halkına karşı yaptığı saldırıların arkasındaki bir ülkeyi davet etmek şaşkınlık verici” diyerek Moskova’dan gelen öneriye olumsuz baktıkları mesajını verdi. Bu arada Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’ın, eski Tarım Bakanı Riyad Hicab’ı Başbakan olarak atadığı bildirildi. BBC’nin haberinde yeni hükümeti kuracak olan Hicab’ın Esad’a yakın bir isim ve Baas Partisi’nin kilit üyelerinden olduğu ifade edildi. Suriye’de 7 Mayıs’ta halk meclisi seçimleri yapılmıştı. Hicab’ın başbakanlığa getirilmesine birçok muhalifin tepki gösterdiği belirtiliyor. Öte yandan Lazkiye’de muhalif güçlerin 10 askeri esir aldığı, iki tankı imha ettiği öne sürüldü. Lübnan sınırında çatışma Suriye güçlerinin Lübnan sınırında açtıkları ateşte bir Lübnanlının öldüğü, iki kişinin de yaralandığı belirtildi. Suriye güvenlik güçleri, sınırdan girmeye çalışan silah kaçakçılarının hedef alındığını, çatışma yaşandığını duyurdu. Putin, izinsiz gösteri istemiyor Dış Haberler Servisi Rusya’da resmi makamlardan izin alınmadan gösteri yapılmasını yasaklayan yasa tasarısı, parlamentonun alt kanadı Duma’nın ardından Rusya Parlamentosu Üst Meclisi Federal Konsey’de de kabul edildi. 134 senatörden 132’si yasayı kabul ederken bir senatör ret oyu kullandı, bir senatörse çekimser kaldı. Tasarının yasalaşması için Devlet Başkanı Vladimir Putin’in de onaylaması gerekiyor. Yasa ilk olarak Rusya parlamentosu alt meclisi Duma’da görüşülmüş ve 147’ye karşı 241 oyla kabul edilmişti. Muhalefet ise tasarıya tepkili. Adil Rusya Partisi Başkanı Sergey Mironov, yasayı “saçma” olarak nitelendirdi. Kremlin’in İnsan Hakları Konseyi Başkanı Mihail Fedetov da Putin’den yasayı veto etmesini isteyeceğini açıkladı. Putin ise Fedetov’un görüşlerini basın yoluyla değil, kendisine direkt iletmesi gerektiğini belirtti. Afganistan’da düzenlenen hava saldırısında 15 sivil hayatını kaybetti Bir NATO katliamı daha Dış Haberler Servisi Afganistan’ın Logar eyaletinde NATO’nun uçaklarının bir düğün evini vurduğu hava saldırısında aralarında kadın ve çocukların bulunduğu 15 sivil hayatını kaybetti. Ülkenin güneyinde Taliban’ın intihar saldırısında ise 21 sivil öldü. Afganlı yetkililer, dün sabah saatlerinde Logar’da düzenlenen hava saldırısı sırasında 7 Taliban militanının da öldüğünü duyurdular. Başkent Kâbil’in güneyindeki bölgede bulunan Fransız haber ajansı AFP muhabiri de 4 çocuk cesedi gördüğünü, en büyüğü 10 yaşlarında olan çocuklardan birinin de bir yaşından küçük olduğunu söyledi. NATO yetkilileri ise yaptıkları ilk açıklamada, bir Taliban liderini yakalamak üzere düzenlenen operasyon sırasında birliklerin ateş altında kalması üzerine karşılık verildiğini ve bazı militanların öldürüldüğünü bildirdiler. Açıklamada, operasyon sırasında askerlerin 2 yaralı kadın gördüğü ve kadınlara tıbbi yardım sağlandığı, ayrıca silah ve patlayıcı madde ele geçirildiği de belirtildi. Ancak daha sonra AFP’ye konuşan bir NATO sözcüsü, olayın soruşturulduğunu söyledi. NATO’nun geçmişte benzeri hava saldırılarında yaşanan sivil ölümleri büyük tepkiye yol açmıştı. Atmosfer ve müziğin buluşması ‘K. Kore’de kast sistemi hâkim’ Dış Haberler Servisi Amerikan insan hakları kuruluşu “İnsan Hakları Komitesi” Kuzey Kore’de bir çeşit kast sisteminin yürürlükte olduğunu, eşitsizliğin doğumdan itibaren başladığını öne sürdü. Kuruluşun yayımladığı bir çalışmada, Kuzey Kore’de bir kişinin alacağı eğitimin, mesleğin, gıda maddelerine ve sağlık hizmetlerine ne ölçüde ulaşabileceğinin, hatta kiminle evleneceğinin, doğumundan önce belli olduğu belirtildi. Çalışmada, yöneticilerin, “bebeğin atalarının Kuzey Kore’de 60 yıl kadar önce iktidara gelen Kim hanedanına sadakat derecesi hakkında ne düşündüğüyle”, insanların hayat standardının bağlantılı olduğu savunuldu. Kuzey Kore’de insanların, “sadık”, “tereddütlü” ve “düşman” olarak 3 sınıfa ayrıldığı kaydedilen çalışmada, bu durumun Hindistan’daki kast sistemine benzediği belirtildi. Washington’a sembolik rest Dış Haberler Servisi Bolivya’nın Cochabamba kentinde önceki gün düzenlenen Amerika Devletleri Teşkilatı (ADT) toplantısında, dört Latin Amerika ülkesi, Amerika Devletleri Karşılıklı Destek Anlaşması’ndan (ADAKDA) geri çekileceklerini bildirdi. Solcu hükümetlerin işbaşında olduğu Bolivya, Venezüella, Ekvador ve Nikaragua’nın dışişleri bakanları, 1947 yılında imzalanan, herhangi bir ADT ülkesine yapılan silahlı saldırının, tüm üyelere karşı bir saldırı olarak ele alınacağını vurgulayan anlaşmaya artık taraf olmayacaklarını duyurdular. Ekvador Dışişleri Bakanı Ricardo Patino, “artık yararlı olmayan bir şeyin çöpe atılması gerektiğini” söyledi. Söz konusu anlaşma, ABD ile solcu hükümetlerin iktidarda olduğu Latin Amerika ülkeleri arasında esen soğuk rüzgârlar nedeniyle uzun zamandır anlam taşımıyordu. NATO uçaklarının vurduğu evde ölen çocukların yakınları yasa boğuldu (üstte) . Kandahar’da ise Taliban saldırısı vardı. İntihar saldırısında 21 sivil hayatını kaybetti. (Fotoğraflar: AFP) Logar eyaletinde ntihar saldırısında da siviller öldü Ülkenin güneyindeki Kandahar eyaletinde ise iki intihar eylemcisinin düzenlediği intihar saldırılarında 21 sivil öldü, 22 kişi de yaralandı. Olayın sorumluluğunu Taliban üstlendi. Yetkililer, ilk sal İ dırganın motosikletine yüklediği patlayıcıları patlattığını, insanların yardım için bölgeye akın etmesinin ardından diğer intihar eylemcisinin yürüyerek gittiği kalabalığın arasında kendisini havaya uçurduğunu söylediler. Bölgede, NATO’nun Kandahar’daki hava üssüne ikmal yapan onlarca kamyonun park ettiği bir alan ile bir pazaryeri bulunduğu öğrenildi. Polis yetkilileri, ölenlerin çoğunun şoför ve işçi olduğunu bildirdiler. Taliban sözcüsü Kari Yusuf Ahmedi, sal dırıyı üstlendiklerini duyurdu. Kandahar’daki hava üssü Afganistan’ın güneyindeki en büyük NATO üssü. ABD ise geçen pazartesi günü Pakistan’da Amerikan insansız hava aracıyla düzenlenen saldırıda El Kaide liderlerinden Ebu Yahya el Libi’nin öldüğünü açıkladı. Amerikalı yetkililer, Pakistan’ın kuzeydoğusundaki aşiret bölgesine düzenlenen ve El Libi’nin hedef alındığı saldırıda militan olduğundan şüphelenilen 15 kişinin de öldüğünü duyurdular. T.C. EDREMİT 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZ SATIŞ İLANI Dosya No: 2011/589 TAL SATILMASINA KARAR VERİLEN TAŞINMAZIN TAPU KAYDI, CİNSİ, KİYMETİ, ADEDİ, EVSAFI, İMAR DURUMU VE DİĞER ÖZELLİKLERİ: Bir borçtan dolayı satılmasına karar verilen Balıkesir İli, Edremit İlçesi, Camivasat Mah., Cilt: 39, Sayfa: 3852, Ada No: 264, Parsel No: 92’de kayıtlı, 143,21 m2 yüzölçümlü, arsa nitelikli taşınmaz üzerinde 62/852 arsa paylı, Zemin kat, 31 No’lu işyeri nitelikli, depo eklentili, kat irtifaklı bağımsız bölüm borçlu malik Kemal POLAT adına kayıtlı olup; Taşkıranlar Halı Pazarlama ve Ticaret Limited Şirketi adına 1. Dereceden ipoteklidir. Edremit Belediyesi imar durumu yazısına göre parsel bitişik nizam 5 kata imarlı olup turizm tesis alanında kalmaktadır. Taşınmaz İnönü Cad. No: 46/B Edremit/BALIKESİR açık adresinde yer almaktadır. Bitişik nizam 5 katlı binanın zemin katında bulunan 31 nolu işyerinin bodrum katta depo eklentisi bulunmaktadır. Taşınmaz merkezde ticari potansiyeli yüksek bölgede yer almaktadır. Bodrum katın zemini şap beton, zemin katı seramik kaplıdır. Duvarlar sıvalı ve badanalıdır. Zemin katta dükkan arkasında 1 WC mevcuttur. Zemin katı tavanı alçı asma tavanlıdır. Dış cephe açıklıkları alüminyum doğramalıdır. Kullanım alanı zemin katta 55 m2, bodrumda 55 m2 olmak üzere toplam 110 m2’dir. Taşınmaza 28.05.2011 tarihli bilirkişi raporuyla 280.000,00TL muhammen değer biçilmiştir. MUHAMMEN BEDEL: 280.000,00TL SATIŞ ŞARTLARI: 1 Yukarıda özellikleri yazılı taşınmaz için l. Satış, 17/07/2012 günü saat 11.00 ile 11.10 saatleri arasında Edremit Adliyesi Zemin Kat Satış/Fotokopi Odasında açık artırma suretiyle yapılacaktır. Taşınmaz bu artırmada taşınmazın muhammen bedelinin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar alacağını ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bedelle alıcı çıkmazsa taşınmaz için 2. Satış 27/07/2012 günü saat 11.00 ile 11.10 saatleri arasında Edremit Adliyesi Zemin Kat Satış/Fotokopi Odasında açık artırma suretiyle 2. İhalesi yapılacaktır. Taşınmaz bu artırmada taşınmazın muhammen bedelinin %40’ını ve rüçhanlı alacaklılar alacağını ve satış masraflarını geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, taşınmazın tahmin edilen kıymetinin %20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lâzımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde kendisine 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir, verilen süre içinde ihale bedeli nakden ödenmek zorundadır. İhale damga vergisi, tapu harcının 1/2’si, taşınmazın teslimi masrafları ve %18 KDV ihale alıcısına aittir. Tapu harcının 1/2’si, tellaliye ve taşınmazın aynından doğan emlak vergi borcu ihale bedelinden ödenir. İhale kesinleşmeden taşınmazın tescili işlemi yapılmayacaktır. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin(*) bu taşınmazlar üzerindeki hakları hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgelerle on beş gün içerisinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın Dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başka bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla Müdürlüğümüze başvurmaları, ayrıca İİK’nun 127. maddesi gereğince, işbu satış ilanının, tapuda adresi bulunmayan ve Adli tebligatı iade olan diğer ilgililer hakkında da tebligat yerine kaim olmak üzere ilan olunur. 18.05.2012 (İc.İf.K.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir: “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 35131) ‘Festival’ okul oldu C MY B C MY B