Katalog

SAYFA CUMHURİYET 28 HAZİRAN 2012 PERŞEMBE 8 İstanbul PB Edirne B Kocaeli PB Çanakkale PB İzmir B Manisa B Denizli B Zonguldak PB Sinop Y Samsun Y Trabzon Y Giresun Y Ankara B 29 31 29 29 31 33 36 29 28 23 23 24 29 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B Y Y B B B PB PB PB PB Y Y Y 25 27 24 36 31 31 38 38 35 34 27 23 21 Oslo Y Helsinki B Stockholm B Londra Y AmsterdamY Brüksel Y Paris Y Bonn Y Münih PB Berlin B Budapeşte Y Madrid B Viyana Y HABERLER 18 18 19 24 26 26 27 26 27 24 30 37 28 Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Moskova Aşkabat Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam B A B A Y Y A B B Y Y A A 29 27 26 28 29 21 36 38 31 33 29 37 37 Ülkemizin kuzey ve doğusu parçalı yer yer çok bulutlu, Doğu Akdeniz’in iç kesimleri, İç Anadolu’nun doğusu Orta ve Doğu Karadeniz, Doğu Anadolu’nun kuzey ve doğusu ile Tekirdağ, Kırklareli, Konya, Kırıkkale, Sinop ve Malatya çevreleri sağanak ve gökgürültülü sağanak yağışlı, diğer yerler parçalı ve az bulutlu geçecek. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 28 Haziran GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Sayı yetersizliği olasılığına karşı ‘toplama sınıf’ formülü geliştirildi ÇARŞAFLI KADINA HAKARET İDDİASI ? Baştarafı 1. Sayfada Gazeteler, TV haberleri Suriye’ye devletin olası mukabele haberleriyle dolup taştı. Medya RTE’nin ana muhalefet ve yazarlara saldırılarına yer ayıramadı. Gruptaki konuşmasıyla eleştiriye, uyarıya tahammülü olmadığını bir kez daha kanıtladı. Bir diktatör kopyası gibiydi. Ulusal birliği dinamitledi. Sorunu egosunu tatmin edecek bir kıvamda ele aldı. Eleştirileri devlete, hükümete, ulusal birliğe karşı işlenen suç gibi yorumladı. ??? RTE’nin ulusal birlik anlatışındaki geri kalmışlığını sergilemek için AKP grubundaki okura yansımayan sözlerinden kimi bölümler aktarmak gerekiyor. Ulusal birlik sözcükleri bu Başbakan’ın ağzına bakınız neden yakışmıyor: “Bu menfur saldırı sonrasında gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında dış politikamızı, özellikle de Suriye politikamızı sorgulayan bu acımasız değerlendirmeler, özellikle değerlendirmeye tabidir. Yurtdışında aleyhimize yürütülen kampanyalar bir tarafa, yurtiçinde böyle milli bir meselede, devletin hükümetin TSK’nin haksız, mesnetsiz, insafsız bir şekilde hedefe konulması, en hafif tabiriyle aymazlık, sorumsuzluk olur… …Suriye konusunda kimsenin karnından konuşma, lafı geveleme, muhalefet olsun diye kendi ülkesinin menfaatlerine zarar verecek söylemlerde bulunma lüksü yoktur” diyor. Ulusal bir sorunun gündemde olduğu sırada böyle konuşan bir başbakan tasavvur edebilir misiniz? ??? Muhalefet ve medya, A’dan Z’ye ulusal soruna kilitlendi. Hükümetin uluslararası hukuk çerçevesinde açıklayacağı bütün önlemleri destekleyeceklerini açıkladılar. Sorunun bir başka yüzünü, Suriye ile bu noktaya nasıl geldiğimizi ana muhalefet halka açıklama görevini yerini getirdi. RTE’nin aylardır Suriye yönetimine sürdürdüğü düşmanca politikaların uçağımızı düşürme kastıyla ateş açması noktasına vardığını örneklerle anlattı, anlatıyor. Başbakan; eleştiriye kapalı kafa yapısıyla bu gerçekçi açıklamaları “karnından konuşma, muhalefet olsun diye kendi ülkesinin menfaatlerine zarar verecek söylemler” diye tanımlayabiliyor. Hayırlara vesile olmayacak bir sonuç; ulusal birlikteliği ne ana muhalefetin ne de Suriye politikasını eleştiren köşe yazarlarının değil; bizzat Başbakan’ın baltaladığını ortaya koyuyor. Üstelik sözünü ettiği satılmış köşe yazarları arıyorsa RTE; maddi yararlar uğruna kendisine dalkavukluk eden gazetelerdeki köşeleri tutan yalaka yazarlar anımsayıversin. ??? Birlik ve beraberliği böleni aramasına gerek yok. Aynaya baksın yeter! ??? Hükümeti ve alacağı kararları destekleyeceğini açıklayan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye “gösterdiği bu birlik, beraberlik, dayanışma ifadeleri için özellikle teşekkür ettiğini” ifade ederek ana muhalefet liderinden rahatsızlığını ortaya koydu. Yararlı da oldu. Bu vesile ile tencere yuvarlandı kapağını da buldu. Artık RTE’nin Kürt ve terör sorununun çözümünü CHP ile AKP’den oluşacak bir komisyonda çözüm aramayı içeren önerisini yaşama geçirmenin gereği de anlamı da kalmadı. İşte RTE’nin aradığı ortak: AKP, MHP ile Kürt ve terör sorununa çözüm arayışlarında bir araya gelebilir. Kurduğu tuzağı görerek AKP ile ikili bir komisyona iştihayla bakmayan CHP yerine Bahçeli ile RTE; el ele, baş başa vererek öncelikle ülkeyi terör belasından kurtarabilirler! Üstelik bu birliktelik ve beraberlik dinci RTE ile Türkİslam sentezi peşinde koşan Bahçeli’ye de yakışmaz mı yani? Kuran dersine ayar TÜM GÜN TÜRBAN SİNAN TARTANOĞLU ANKARA Milli Eğitim BaBakanlığın, “tüm kanlığı (MEB), seçmeli ders seçmeli dersleri haftaiçin “10 öğrenci koşulu” nın bir ya da iki gününe nedeniyle Kuranıkerim toplamak” için de hazırlandıdersinde sayı yetersizliği ğı öğrenildi. Bu formülün uygulanması durumunda ise öğrenci, olasılığına karşı “topKuranıkerim, Hz. Muhammet’in lama sınıf” formülünü Hayatı ve Temel Dini Bilgiler ders geliştirdi. Formüle gölerinin yanı sıra Arapçayı aynı gün re, 8. sınıf öğrencisi ile içinde alabilecek. Eğer seçmeli ders 5. sınıf öğrencisi seler için haftanın 2 günü ayrılırsa, di viyelerine göre aynı ni seçmeli derslerin verildiği gün sınıfta Kuran dersi alaDin Kültürü ve Ahlak Bilgisi zo bilecek, böylece 10 öğrenci koşulu da aşılmış runlu dersi de programa eklenebiolacak. Ayrıca Din, Ahlecek. Böylece haftanın 1 günü dilak ve Değerler grubunni derslere ayrılırken, kız öğdaki tüm seçmeli dersler rencilerin bir günün tamaaynı gün içinde toplanabilecek. mında türban takabilmeMEB, 20122013 eğitim öğresinin de önü açıltim döneminden itibaren 1. ve 5. sımış olacak. nıflardan başlamak üzere kademeli ? Farklı sınıflardaki öğrenciler aynı sınıfta Kuran dersi alabilecek, böylece 10 öğrenci koşulu da aşılmış olacak. olarak uygulanacak olan “İlkokul ve Ortaokul Haftalık Ders Çizelgesi”ni yayımladı. Çizelgeye göre bir ortaokul öğrencisi, Kuranıkerim seçmeli dersini, ilk kez 8. sınıfta alabileceği gibi beşinci sınıftan itibaren sürekli olarak da seçebilecek. Farklı sınıf düzeylerinde olup seçtikleri ders açısından aynı seviyede olan öğrencilerden “seçmeli ders grubu” oluşturulacak. MEB Talim ve Terbiye Kurulu’nun bu durumla ile ilgili açıklamasına göre, “Bir öğrenci Kuranıkerim dersini ilk kez yedinci sınıfta alıyorsa ve henüz başlangıç seviyesinde ise bu dersi 5., 6. ve 8. sınıfta olan ve başlangıç se viyesinde okuyan öğrencilerle birlikte” alabilecek. Bir okulda seçmeli dersin açılabilmesi için en az 10 öğrencinin bu dersi seçmiş olması gerekiyor. Bakanlık, tüm sınıf öğrencilerinin aynı sınıfta Kuranıkerim dersi alabilmesini sağlayarak, 10 öğrencinin toplanmaması olasılığının da önüne geçmiş olacak. Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer “Seçmeli derslerin tüm sınıflarda alınabileceğini, eğer 8. sınıfta okuyan bir öğrenci bu seçmeli dersi almak istiyorsa, onun için de seviye tespit sınavı yapılacağını ve seviyesine uygun öğrencilerle birlikte dersi alabileceğini” açıklamıştı. Daha önce Kuran kursuna gitmiş bir öğrencinin bilgisinin de ölçülebileceği seviye tespit sınavı için hazırlıkların henüz başlamadığı öğrenildi. Yargıca 2 yıl hapis istendi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yargıtay Ceza Genel Kurulu (YCGK), Fatih Yargıcı Ayla Kaya’yı, çarşafını çıkarmadığı için mahkeme salonundan çıkardığı kadınla girdiği tartışmada “Terbiyesiz, ahlaksız, ukala” sözleri nedeniyle hakaretten yeniden yargılanması kararı verdi. Yargıç hakkında 2 yıla kadar hapis istendi. Naciye Sönmez adlı çarşaflı kadın, 2009’da boşandığı eşine açtığı tazminat davası için Fatih 1. İcra Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya katıldı. Sönmez, duruşma salonundayken yargıç Kaya, erkekleri salondan çıkardı ve Sönmez’den yüzü tamamen görülecek şekilde başını açmasını istedi. Sönmez’in itirazı üzerine duruşmayı erteleyen yargıç Kaya, mahkemeden çıkarken Sönmez’in söylediği “Uğradığım haksızlığa ve bu rezalete herkes şahit olsun” sözlerine “Burada ne rezalet var, terbiyesiz, ahlaksız, ukala, çık git” diyerek yanıt verdi. Sönmez bu sözler üzerine Kaya hakkında dava açtı. Açılan davada, mahkeme, yargıç Kaya’nın hakaret suçundan yargılanması için dosyayı Yargıtay’a gönderdi. Yargıtay 2. Ceza Dairesi’ndeki yargılamada yargıç Kaya, asıl hakarete uğrayanın kendisi olduğunu, Sönmez’in kendisine “Ergenekon’da yargılanacaksın” diye bağırdığını ifade etti. Yargıtay 2. Ceza Dairesi Kaya’nın beraatına karar verdi. Karara itiraz eden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise yargıcın hakaret suçunu işlediğini belirtti. YCGK de hakaret suçunu “sabit” bulurken Kaya’nın 3 aydan 2 yıla kadar hapisle yeniden yargılanmasına karar verdi. Seviye tespiti EğitimSen, 5 yaş uygulamasının çocukları eğitimden soğutacağına dikkat çekti ‘Okula hazır değiller’ ? Velileri bilgilendirmek için hazırlanan broşürlerde 5 yaş öğrencilerinin ilkokul yerine anaokuluna yazdırılmasının daha uygun olduğu anlatılıyor. HİCRAN ÖZDAMAR İNÖNÜ DÖNEMİNDE TOPLANAN KİTAPLAR İZMİR EğitimSen, 4+4+4 eğitim sistemi kapsamında 6072 ay arasındaki çocukların ilkokul yerine anaokuluna gönderilmesi amacıyla, velilere iletilmek üzere 100 bin broşür bastırdı. Kampanya kapsamında ayrıca velilerin öğrencilerinin anaokuluna alınması istemini içeren dilekçe örnekleri hazırlandı. “Acaba Bakan Dinçer 6072 aylık çocuğun dinleme süresini biliyor mu?” başlığıyla hazırlanan broşürde, şu görüşlere yer verildi: “Çocuğun öğrenme amacıyla mantıklı düşünme, yorum, bir işi başından sonuna kadar bitirebilmesi 6 yaştan sonra başlar. 5 yaş çocuğu zihinsel, fiziksel, sosyal ve psikolojik olarak ilkokula hazır değildir. Ayrıca 60 ay ile 83 ay çocukları bu gerekçelerle aynı sınıfta olmamalıdır. 5 yaş çocuklarında dikkat sü resi kısadır. Dikkatlerini derse (40 dakika) vermeleri mümkün değildir. Yaşayacakları dikkat dağınıklığı, dinleme bozukluğu olarak adlandırılacaktır. Bu durum çocuğun ileriki yaşlarda eğitim yaşantısını olumsuz etkileyecektir. 5 yaş çocuğunun ilkokula gitmesi okuldan soğumasına neden olacaktır.” EğitimSen Genel Sekreteri Tuğrul Culfa, “Velilerimizi bilgilendirmek adına ilk aşamada 100 bin broşür bastırdık. Öğrencilerin ilkokul yerine anaokuluna yazdırılması amacıyla dilekçe örnekleri hazırladık. Velilerimizin öğrencilerini anaokuluna göndermek istemeleri bir haktır. Çıkartılan yasada da 500 lira yıllık para cezası maddesi var. Şimdiye dek bu tür cezalar uygulanmadı. Velilerimizi çocuklarının hayatları için doğru davranmaya çağırıyoruz” dedi. Diyanet Erdoğan’ın iddiasını yalanladı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın İsmet İnönü’nün yasaklattığını savunduğu din kitapları “54 Farzlı Büyük ve Tam Namaz Hocası Türkçe Namaz Sureleri” ve “Tam Mevlidi Şerif”e ilişkin olarak Diyanet İşleri Başkanlığı’nın da 1944 ve 1945 yıllarında “yanlış bilgi bulunduğu” ve “kitabın yayımının mahzurlu olduğu” yönünde kararlar aldığı ortaya çıktı. CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes, bir soru önergesiyle Diyanet’in söz konusu kitaplar hakkındaki görüşlerini sordu. Diyanet’ten gelen yanıtta “54 Farzlı Büyük ve Tam Namaz Hocası Türkçe Namaz Sureleri” adlı kitabın toplattırılmasına ilişkin kararın alınmadan önce 17 Ekim 1944 tarihinde Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından alınan bir kararda, söz konusu kitabın 52 ile 56. sayfalar arasında “tashih ve ıslah edilmesi” gerekli görülen bazı yanlış bilgilerin bulunduğunun tespit edildiği belirtildi. Yanıtta, “Tam Mevlidi Şerif” adlı kitaba ilişkin de 30 Nisan 1945 tarihinde “kitabın yayımının mahzurlu olduğu kanaatine” varıldığına ilişkin karar bulunduğu belirtildi. Bağımsızlık adımının 93. yılı Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün milli mücadele sürecinde Samsun’a çıkış ve Amasya Genelgesini yayımladıktan sonra Sivas’a ilk kez gelişinin 93. yıl dönümü törenle kutlandı. İlk Adım Anıtı’na çelenk bırakılmasının ardından, saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Törene, Vali Ali Kolat, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Mustafa İlter ve Belediye Başkanı Doğan Ürgüp, Cumhuriyet Kadınları Derneği, Atatürkçü Düşünce Derneği Sivas Şubesi ile CHP ve MHP il yönetimleri katıldı. Vali Kolat, şeref defterine, “Aziz Atam, 93 yıl önce Cumhuriyet’in temellerinin atıldığı Sivas halkından büyük bir destek aldınız. Sivaslılar olarak, bugün de aynı kararlılıkla, muasır medeniyetler seviyesine yükselme azmindeyiz. Sivas’a teşriflerinizin 93. yılında sizi, kahraman dava arkadaşlarınızı ve bir kez daha rahmet ve şükran ile anıyoruz. Ruhunuz şad olsun” diye yazdı. Cumhuriyet Kadınları Derneği Sivas Şube Başkanı Nurten Yanalak ise “Atatürk’ün eserlerine, kurduğu Cumhuriyet’e ve ilkelerine sonsuza kadar sahip çıkacağız.” dedi. HARP OKULLARINA DÜZENLEME İşadamı için değil halk için anayasa ? ANKARA(Cumhuriyet Bürosu) TBMM Anayasa Yazım Komisyonu’nda, AKP ve MHP’nin, emekçi kesimin haklarını güvence altına almaya dönük, “Çalışma ve Sözleşme Özgürlüğü”nün kapsamına “özel girişim özgürlüğü” ifadesini de koydurmak istemesi nedeniyle tartışma çıktı. Öneriye itiraz eden CHP’li komisyon üyesi Süheyl Batum, “Biz işadamları için değil, halk için anayasa yapıyoruz. Çalışma, grev, sözleşme özgürlüğünün muadili özel teşebbüs olamaz” görüşünü dile getirince, bu konudaki nihai kararın üst komisyona bırakılması kararlaştırıldı. Türbanlı eş terfiye mani olmayacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda önceki gün akşam eşi türbanlı olan subaylara generallik yolunu açan yasa önerisi kabul edildi. Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un tutuklanmasıyla ilgili sorular üzerine kendisine “hizmetlerinden dolayı” teşekkür ederken anayasaya göre bir şey söyleyemeyeceğini bildirdi. Yılmaz, Genelkurmay Başkanı Orgeneneral Necdet Özel’i de, “Gerçek bir komutan” diye övdü. Düzenlemeye göre, Milli Güvenlik Akademisi ve Silahlı Kuvvetler Akademisi yerine, Silahlı Kuvvetler Yüksek Sevk ve İdare Akademisi oluşturulacak. Harp Akademileri ile komutanlık ve karargâh subaylığı öğrenimine girişte “eşinin tutum ve davranışları” ölçütü olmayacak. Görüşmeler sırasında CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz “Genelkurmay Başkanımız sadece ağlıyor, başka bir şey yaptığı yok” deyince, Bakan Yılmaz, “Gerçek bir komutan, kendisini saygıyla karşılıyoruz, görevini yerine getirmesi için de herkesin yardımcı olmasını talep ediyoruz” dedi. TORBA YASAYA YENİ MADDE EKLENDİ ECZACILARDAN YENİ FAKÜLTE TEPKİSİ Yine öğrenci affı ‘İşsiz çoğalacak’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Meclis’te ele alınan torba yasada kabul edilen bir maddeyle, üniversiteden atılan öğrencilere yeni bir af yolu açıldı. TBMM’nin 1 Temmuz’da tatile girmesine 3 gün kala önceki gün ele alınan yasa tasarısıyla Türkiye genelinde kamuya ait linyit sahalarının özelleştirilmesine yönelik bir düzenleme de yer aldı. Buna göre Muğla, Manisa, Ankara, Bursa, Sivas, Bingöl, Konya, Çanakkale, Bolu ve Çorum’da bulunan toplam 62 farklı linyit sahası özelleştirme kapsamına alınacak. Yasayla ayrıca, ÖSYM ve TÜBİTAK’a şirket kurma, kurulan şirketlere ortak olma yetkisi verilecek. Görüşmelerde AKP, CHP ve MHP tarafından ortaklaşa verilen ve kabul edilen bir madde ihdası önergesiyle üniversitelerden ilişiği kesilenlere yönelik yeni bir öğrenci affı düzenlemesi kabul edildi. Geçen yılki aftan yararlanamayan öğrencilere eğitim gördükleri yükseköğretim programlarına geri dönme imkânı sağlanacak. İstanbul Haber Servisi İstanbul Eczacı Odası Yönetim Kurulu’ndan yapılan açıklamaya göre, istihdam alanları genişletilmeden yeni fakültelerin açılmasının eczacılık mesleğinin gelecekteki en büyük sorununun işsizlik olacağını gösterdiği belirtildi. Odadan yapılan yazılı açıklamaya göre Bakanlar Kurulu kararı ile üç yeni eczacılık fakültesinin daha kurulduğu, yeni kurulan Bülent Ecevit, Dicle ve Erzincan Üniversitesi Eczacılık Fakültesi ile birlikte ülkemizdeki eczacılık fakültelerinin sayısı 29’a ulaştığı anımsatıldı. Bu sayının 2000 yılında 8, 2004 yılında ise 11 olduğu ifade edilen açıklamada, “Eczacılık fakülteleri sayısındaki artış ile geleceğe yönelik beklentilerimiz giderek daha da karanlık hale gelmiştir” denildi. Açıklamada “Serbest eczane sayısına nüfusa göre sınırlama getirilmesi, yakın bir gelecekte işsizliğin eczacılık mesleğinin en önemli sorunlarından biri haline geleceği anlamı taşımaktadır” denildi. TBMM Başkanlık Konutu yeniden ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Çankaya’da bulunan TBMM Başkanlık Konutu yıkılarak yerine Türk mimarisine uygun yeni bir bina yapılacak. TBMM Genel Sekreter Yardımcısı Haydar Çiftçi, yaptığı açıklamada, “Yapılan incelemenin ardından tadilat yerine yıkılıp yeniden yapılmasına karar verildi. Yeni bina Türk mimarisine uygun olarak inşa edilecek. İhalesi 12 Temmuz 2012 tarihinde yapılacak. Yeni konut, 23 Nisan 2013 yılında hizmete girecek” dedi. C MY B C MY B