23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28 HAZİRAN 2012 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 13 Yeni teşvik sisteminin yasal atırım döneminde indialtyapısını oluşturan 6322 sayılı rimli vergi uygulaması… kanun 15 Haziran’da Resmi Gazete’de yayımlandı. Yeni uygulamada yatırımın devam Pek çok vergisel düzenlemeyi ettiği süre içerisinde işletmelerin içeren bu kanunla yatırımları ve diğer kazançlardan elde edecekleri istihdamı teşvik edici düzenlemeler kazançlara indirimli vergi yapıldı. Ayrıca Kurumlar Vergisi uygulanması imkânı getirildi. Kanunu’nun 32/A maddesinde Ancak bu uygulamada bazı düzenlenen, “indirimli gelir ve sınırlar var. İndirimli vergi kurumlar vergisi” uygulamasını uygulanabilecek kazanç, toplam daha işlevsel ve verimli hale getiren yatırıma katkı tutarının yüzde düzenlemeler yapıldı. 50’sini ve yapılan yatırım 2009 yılı başında vergi harcaması tutarını geçemeyecek. mevzuatımızda yer bulan “indirimli Ayrıca bu yüzde 50 oranını, oranı gelir ve kurumlar vergisi” her bir il grubu için sıfıra kadar uygulamasının temel özelliği; yatırımlara MATRAH (TL) “İSTEĞE BAĞLI” ÖDENECEK PRİM indirmeye veya yüzde 80’e kadar artırma doğrudan destek sağlamak yerine, konusunda Bakanlar Kurulu’na yetki 940.50 301 yatırımın tamamlanması sonrası elde veriliyor. Örneğin, öngörülen yatırım 1.000 320 edilen kazançlara indirimli vergi oranı harcaması 10 milyon lira ve bulunduğu 2.000 640 uygulanmasıyla yatırımlara devlet desteği bölgede uygulanacak yatırıma katkı oranı 3.000 960 sağlanmasıydı. yüzde 50 olan bir mükellef, 2013 yılında 3 4.000 1.280 Uygulamanın pek çok ayrıntısı ise milyon lira yatırım harcaması yapmış ise 5.000 1.600 Bakanlar Kurulu tebliği ile düzenlemiş, uygulama şöyle olacak: 6.113 1.956 usul ve esasları belirleme konusunda ise Yatırıma katkı tutarının yüzde 50’si, 5 Yeni düzenleme ile Bakanlar Kurulu, Maliye Bakanlığı’na yetki verilmişti. Ancak milyon lira olarak hesaplanacak. Ancak sadece illeri gruplandırmayla kalmayacak, Bakanlık, uygulamada karşılaşılan pek çok yatırım harcamasının aşılamayacağı organize sanayi bölgeleri ile Gökçeada ve soruna karşın, yatırımcıların önünü açacak belirtildiğinden ve bu rakam 3 milyon lira Bozcaada’da yapılan yatırımlar ve kültür ve düzenlemeleri bir türlü yapmamıştı. Sistem olduğu için, mükellefin diğer faaliyetlerinden turizm koruma ve gelişim bölgelerinde yatırımcılara da beklendiği kadar çekici elde ettiği 3 milyon lira indirimli vergi yapılan turizm yatırımları için de farklı gelmeyince verim de alınamamıştı. uygulamasına tabi tutulacak. yatırım ve istihdam büyüklükleri İşte 6322 sayılı yasa ile teşvik unsuru 19 Haziran’da Resmi Gazete’de belirleyebilecek. daha işlevsel hale getirilmek istendi. yayımlanan ilgili kararla il yatırım Öncelikle Bakanlar Kurulu’na döneminde uygulanacak verilen yetkiler genişletildi ve indirimli vergi yatırım döneminde indirimli uygulamasında esas vergi uygulamasının önü alınacak katkı oranları da EMEKLİYİM, BABAMIN EMEKLİ MAAŞINI ALABİLİR MİYİM? açıldı. belirlendi. Hatta 20 Haziran’da da ilgili karara SGK emeklisiy im, babam akanlar ilişkin tebliğle uygulamanın aynı kurumdan emekli iken ayrıntıları düzenlendi. Kurulu’nun yetkisi vefat etti. Evli değilim, Yapılan bu yasal genişletildi… babamın maaşı alma hakkım Sorularınız için malidüzenleme ile cozum?ismmmo.org. var mı? Eski uygulamada Bakanlar yatırımcıların belki de en tr adresine mail ataSevim Kalemköy Kurulu ülkemizi 4 bölgeye bilirsiniz. Tüm sorubüyük eleştirisi ortadan Emekli olmanız nedeniyle ayırmış ve bu bölgelerde lar eposta ile tek kaldırılmış oluyor. Artık babanızdan dolayı aylık desteklenecek sektörleri ve tek cevaplanayatırımcının bahanesi caktır. alamazsınız. bu sektörlere ilişkin yatırım ve kalmıyor, iş biraz da onlara istihdam büyüklüklerini düşüyor. belirlemişti. Y ‘İsteğe bağlı sigorta’nın incelikleri İsteğe bağlı sigortayla, bir işte çalışmayan, sigortalılığına veya çalışmaya ara veren ya da ülkemiz ile uluslararası sosyal güvenlik sözleşmesi olmayan ülkelerde çalışan sigortalılara emeklilik haklarını devam ettirmek imkânı sağlanmakta. Yasaya göre; isteğe bağlı sigortaya ödenen primler 4/b sigortalılığında yani BağKur olarak kabul ediliyor. Bir işyerinde çalışanlar isteğe bağlı sigorta primi ödeyemezler. Sadece parttime yani kısmi zamanlı çalışanlara eksik günlerini 30 güne tamamlama hakkı verildiğinden bu işçiler dilerlerse eksik günlerini 30 güne tamamlayabilir ve ödedikleri primler de 4A yani SSK sigortalılığına sayılır. Prim de önemli bir konu. Asgari ücretin 1 Temmuz itibarıyla artmasıyla SGK’ye isteğe bağlı sigorta primi ödeyenlerin de prim oranları artmakta. Asgari ücret baz alınarak sigorta primi, prime esas kazancın alt sınırı olarak bu yıl sonuna kadar 940,5 liradır. Üst sınırı ise asgari ücretin 6.5 katı olarak 6.113,4 liradır. Burada sigortalının beyan edeceği prime esas aylık kazanç ise yüzde 32’dir. Yani bir kişi isterse asgari ücretten, isterse bin liradan veya isterse en yüksek tutar olan aylık 6.113,4 lira üzerinden prim ödeyebilir. İsteğe bağlı sigortalı olanlar, bakmakla yükümlü olunan kişi olsa dahi, genel sağlık sigortalısı sayılır ve genel sağlık sigortası primini de ödemekle yükümlüdürler. İsteğe bağlı sigorta primi, ait olduğu ayı takip eden ayın son gününe kadar ödenebilir. İlk defa isteğe bağlı sigortaya bildirim işlemi, isteğe bağlı sigortalılık giriş bildirgesinin, başvuru sahibinin ikametini görev bölgesi içine alan SGK müdürlüğüne verilmesi ile gerçekleşir. Tekrar isteğe bağlı sigortalılık talebinde bulunacaklar ise talep dilekçesi ile SGK’ye başvururlar. Yatırım Teşvikinde Son Düzlük (mü?) Eşbaşkan Gazaba Geldi!.. Tarih 15 Ekim 1996… ABD’nin Ankara Büyükelçisi Morton Abromovitz, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan’ı makamında ziyaret etti. Sıcak bir görüşme sonrası ayrılırken, “Siz İstanbul’u yönetip yıldızınızı parlatabildiğinize göre, Türkiye için de çok şey yapabilirsiniz!” dedi... Zamanın medyası bu sözleri bazı şartları kabul etmesi durumunda Amerika’nın Erdoğan’ı başbakanlığa hazırlayabileceği şeklinde yorumladı. Aslında Abromovitz niyetini bu ziyaretten önce açıklamıştı zaten: Evet, kravatlı ve daha şehirli kılıklı görünen Erdoğan’ı, Erbakan’a tercih ederiz! Öyle de oldu!.. Abdullah Gül ve Bülent Arınç başta olmak üzere 55 milletvekiliyle Erbakan’dan kopan Tayyip Bey, 14 Ağustos 2001’de AKP’yi kurdu... Gerisi malum!.. Haa bu arada Abromovitz’i anımsamamış olabilirsiniz, Yahudi asıllı Türkiye ve Ortadoğu uzmanı bu zat, Amerikan Yüksek Mahkemesi, Fethullah Gülen’in ABD’de vatandaş olmasını sağlayacak “yeşil kart” almasını reddettiğinde, “kalmasının ABD’ye büyük yararlar sağlayacağını” belirten referans mektubuna imza atanlar arasında bir numaralı isimdi... CIA uzmanları Graham Fuller ve Richard Perle ile birlikte tabii!.. Artık anımsamışsınızdır herhalde.. ??? Tarih, 5 Kasım 2001... AKP henüz 3 aylık bir parti... The New York Times yazarı William Safire, köşesinde ABD’nin yıllar önce ölüp gitmiş eski başkanı Richard Nixon ile hayali bir röportaj yaptı... Ama röportajda söylenenler ölümüne gerçekti: Gerçek düşmanını bileceksin. Bu, sadece Bin Ladin ve onun terörist ağından ibaret değil, tüm İslam âlemini ele geçirmekle tehdit eden bir hareket. Bu sakallılar ve onların daha da tehlikeli resmi sponsorları, Kuveyt ve Suudi petrolünü istiyor. Bu petroller, onlara, sağduyulu Müslümanları ve de tüm Hıristiyan ve Yahudi kâfirleri yok etmek hedefine dönük olarak nükleer ve biyolojik silahları geliştirmek veya satın almak için gereken parayı sağlayacaktır. Onları nasıl durduracaksınız? Nasıl ki Sovyetler’e karşı Çin kozunu kullanarak Komünist Bloku böldük, onları da aynı şekilde böleceğiz. Sizin kuşağınızın kozu, güçlü ordusuyla laik Müslüman ülke olan Türkiye’dir… Türkler, Müslüman ancak Arap değiller. Yeni sınırlarla ilgili büyük anlaşmaya gelince... Irak, İngiltere’nin bir 20’nci yüzyıl kurgusuydu. İsrail devleti 50 yıl önce kuruldu ve yakında da bir Filistin devleti kurulacaktır. Yeni zamanlar, yeni sınırlar... Nasıl buldunuz, aydınlatıcı değil mi?.. Üstelik bu yazı Irak’ın işgalinden iki “Arap Baharı” adı altındaki yeni düzenlemelerden ise 10 yıl önce yazıldı!.. ??? Tarih 2004... Ünlü “thinktank”, yani “düşünce” kuruluşu Rand Corporation sıkı bir rapor hazırladı. Başlığı çok çarpıcıydı. 11 Eylül’den Sonra ABD’nin İslam Stratejisi Medeniyetler çatışmasından sonra “medeniyet içi çatışma” olgusunun incelendiği(!) raporun özeti neydi biliyor musunuz? İslam kendi içinde çatışacak!.. Maşallah senaryo gibi rapordu!.. Yalnızca başlıkları her şeyi en açık biçimde anlatıyordu: “ŞiiSünni bölünmesi... ArapArap olmayan bölünmesi... Etnik topluluklar ve klanlar... Ilımlı Müslüman enternasyoneli oluşturulması... Radikal birlikteliklerin dağıtılması ve para kaynaklarının kesilmesi... Alternatif İslami gruplara ekonomik destek verilmesi...” Bakın bakalım, bu “rapor” denilen planlamanın kaç maddesi şu geçen 10 kanlı yıla kazınarak gerçekleştirildi!.. Bu yazının tasarımına önceki günkü köşe yazısıyla büyük katkıda bulunan Arslan Bulut soruyor: Şimdi, AKP iktidarı neye hizmet ediyor anlaşıldı mı acaba?.. Necip Türk milleti anladı mı bilemem ama BOP eşbaşkanının gazabını anlayabiliyorum... Sürekli atıp tutacaksın ama hiçbir şey yapamayacaksın, hizmet ettiklerin bile gaz verecek ama arkanda durmayacak, izlediğin politika ülkeni neredeyse “şamar oğlanına” döndürecek, zor tabii!.. O da öfkesini medyadan çıkardı haliyle, açıkça “satılıklar” dedi... Rand Corporation’ların ekmeğini yiyen kalemşorlar, tetikçi yanaşmalar düşünsün!.. B Acılar Sonlandırılamıyor PERİHAN ERGUN KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr Güne başlarken bakalım bugün gene hangi acı veren olayları öğreneceğiz?endişesiyle karamsarlığa düşüyoruz. Oysa,1930’lu yıllarda aklım erdiğince, II. Dünya Savaşı sıralarında, ülkemizde karartmaları yaşadığımız günlerde, geleceğimizle ilgili koruyuculuk düşünceleriyle kişi başına vesikayla alınan 100 gr. ekmekle yetindiğimizde bile birlik ve beraberlik içinde bu denli endişeli huzursuzlukları yaşamamıştık. Oysa son yıllarda, her Allah’ın günü terörist PKK ile çarpışmalarda veya sıklıkla kalleşçe saldırılarında dünyanın önünde saygıyla eğildiği TSK’nin yiğit asker ve komutanlarını şehit veriyoruz. Bunun nedeni ABD’nin donatıp yaşattığı bu etnikçi teröristleri tümüyle yok edebilmek için, TSK’nin düşmanın karargâhı olan Kandil’e girerek sorunu bitirmek istemine karşı, AKP yönetimi açıkça ABD’nin izni olmadıkça bunu yapamayızdiyebiliyor. O zaman bu uygulamanın faili olan bir iktidar, yaşananların sorumlusu olmuyor mu? ??? Özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıllarında Mustafa Kemal’in en önemli ilkelerinden biri, “Yurtta sulh, cihanda sulh” idi. Bu, yakın komşularımızla da sulh içinde dostça yaşanılması demekti. Sulh kavramıyla, II. Dünya Savaşı’nda, Alman orduları Selanik’e ve Trakya sınırlarımıza kadar geldiklerinde bizim de kendileriyle birlikte savaşa katılmamızı istemelerine karşın Sayın İsmet İnönü’nün siyasi bilgeliğiyle bu savaşın batağına düşürülmekten kurtarılmıştık. Bu konuda borçluluk duygularını ve tarihi gerçekleri algılayıp yaşayamayanlar, bilinçsizce, İnönü’nün ülkeyi savaşa sokmayışını, kusur gibi göstererek eleştirmişlerdi. Şimdilerdeyse 80 yıldır dostlukla sulh içinde yaşadığımız, yakın komşularımızla savaşa itiliyoruz. Kısa süre önceye değin Suriye’nin başı Beşşar Esad’la sarmaş dolaş olan Sayın Başbakan İran’la Rusya’yı da karşısına almak pahasına düşmanca kışkırtmalara soyundu. İşte siyasetlerinin acı sonuçları. Geçen hafta sonunda Yüksekova ilçesinin Yeşiltaş Karakolu’na PKK saldırısında 8 şehidimizle 16 yaralımıza içimiz yanarken bir de Suriye karasularını aştığı iddiasıyla TSK’nin keşif uçağı düşürüldü. 1000’i aşan ölçekten de fazla derinlikteki sulara gömüldü. Uçakta görevli iki pilottan biri yüzbaşı öteki de teğmen iki subayımızın hâlâ yaşayıp yaşamadıklarının belirsizliği içindeyiz. Galiba onları da yitirdik. En uzun sınır komşumuzla asırlardır hiçbir çatışma ve sorunumuz yokken, birdenbire Sayın Başbakan, ABD’nin istemiyle dost olduğu Beşşar Esad’ı kışkırtıcı suçlamalarla düşman haline getirdi. Onlar da aynı aymazlıkla keşif uçağımızı, düşüncelerini yansıtmak amacıyla ve kınanası bir acımasızlıkla düşürdü. ??? Uluslararası anlaşmalara göre Suriye ihbarsız öldürmeyle suçlansa da onu bu suça itmede AKP iktidarının hiç payı yok mu? Keşif uçağı her ne kadar NATO bağlantılı bir uçuşla hareket ettiyse de askeri kaynaklar uçağın uçuş sırasında Suriye hava sahasını aştığını belirtiyorlar. Hangi koşullarda olursa olsun memleketimiz için böyle kaygı veren iç acıtan sayısız durumlar yaşatılmamalıdır. ??? AKP’nin iki devrelik iktidarındaki son döneminde, Güneydoğu başta olmak üzere aralıksız şehitler veriyoruz. Komşularımızla dostluğumuzun yerini düşmanlığa çevirdik. Saygın dış siyasetimizi çökerttik. İçerde memur, işçi ve tüm kamu görevlilerinin sendikal ve yasal haklarını sağlamak devletin baş göreviyken, özellikle bürokraside ve özel sektördeki emekçilerin önemsenmesi gereken yasal hakları uzun süredir çıkarılmadı. İşverenler de bu koşullar da emeği sömürmenin rahatlığı içindeler. Sıklıkla güvenlik koşullarının eksikliği nedeniyle iş kazalarında yaşamlarını yitirenlerin haberleri de içimizi sızlatıyor. Eğitimde 4+4+4 saçmalığının getirisiyle Anadolu liselerinin imam hatip okullarına çevrilme istemlerinin aymazlığıyla çağdaş eğitim darbelenip yok edilmeye kalkışılıyor(!). ??? Tüm bu sıkıntılardan ancak ve ancak devletin dışa bağımlılıkla ABD’nin güdümünde taşeronluktan yani Ortadoğu’nun eşbaşkanlığından soyutlanmasıyla kurtulunabilir. Çünkü dünyada yabancıların desteğiyle güçlenmiş bir devlet yoktur. Hiç kimsenin istemiyle ikinci bir İsrail olunmamalıdır. Atatürk’ün bizlere emanet ettiği, Türkiye Cumhuriyeti genel yapısına kavuşturulmalıdır. ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com BULMACA SEDAT YAŞAYAN HARBİ SEMİH POROY HAYAT EPİK TİYATROSU MUSTAFA BİLGİN hetiyatrosu@mynet.com 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN SAĞA: 1/ Uğursuz sayılan 1 kimseler için kullanılan bir sözcük. 2/ 2 Tarımda kullanılan 3 azotlu gübre... Mey 4 ve, sebze, tarhana gibi şeyleri kurut 5 maya yarayan, üstü 6 açık balkon. 3/ Ke7 ten tohumu... “Altın Oran” da denilen, 8 yaklaşık 1.61 değe 9 rindeki sayıya veri1 2 3 4 5 6 7 8 9 len ad. 4/ Yapmacıklı davranış... Yağı alınmış sütten 1 B A L B A L T A ya da yoğurttan yapılan 2 E B E S A V A T peynir. 5/ Eski dilde bal... 3 R A N D A A T E En kalın erkek sesi. 6/ Bek 4 B T A R A T O R çi ya da avcı kulübesi... 5 E T O L D O İ Dağ sırtlarında geçit veren 6R A AMA Z ON çukur yer. 7/ Argon eleL A mentinin simgesi... Çekti 7 K A M İ L A S A ri türünden eski bir savaş 8 G I N A N U R İ Y E gemisi. 8/ Soluk... Bir böl 9 O R genin görülmeye değer yerlerini dolaşmak için yapılan gezi. 9/ Duvar içinde bırakılan oyuk bölüm... Limonluk. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Marangozlukta kullanılan bir tür rende. 2/ Sakarya iline özgü bir tür tatlı... Konut kapılarında menteşe ve kilidin takıldığı kalın parça. 3/ Anlayışlı, uyanık, zeki... Eski ve bilinmeyen bir tarihi anlatmakta kullanılan deyim sözü. 4/ Bir tür küçük ekmek... “Sersem, budala” anlamında argo sözcük. 5/ Cennette aktığına inanılan dört sudan biri... Basınçlı suyla helanın yıkanmasını sağlayan aygıt. 6/ Futbolda bir mevki... Ucu sivri kürek biçiminde tarım aracı. 7/ Güzel sanat... Nitelik. 8/ AleviBektaşi ozanların tarikat konularını dile getirdikleri şiir türü... Dolaşma, devir. 9/ Ekolojide, bir canlının varlığını sürdürebildiği yaşama ortamının en küçük birimi... Trabzon’un Akçaabat ilçesinde bir göl. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle