25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10 HAZİRAN 2012 PAZAR [email protected] 10 PAZAR KONUĞU AmericanTurkish Council Yönetim Kurulu Başkanı Armitage’dan yıllar süren iktidar süreçlerine ciddi uyarılar Halk aynı yönetimden bıkar SÖYLEŞİ LEYLA TAVŞANOĞLU Washington ve Ankara’nın çok önem verdiği American Turkish Council’ın (ATC) yıllık konferansı bugün başlıyor. Washington’da yapılacak konferans öncesi ATC’nin yönetim kurulu başkanı Richard Armitage’la birlikteyiz. Türkiye ekonomisinin aldığı yönden, büyüme hızından çok memnun. Ancak gittikçe artan cari açık onu kaygılandırıyor. AKP hükümetine belli bir sempati duyduğunu gizlememekle birlikte hukukun üstünlüğü, insan haklarına saygı, ifade ve basın özgürlüğünün önemini vurguluyor. Türkiye gibi bir ülkede İslamcı bir yönetim olmasının kendisini kaygılandırmadığına ama devlet laik olmazsa ülkenin alacağı yön konusunda endişeler doğacağına işaret ediyor. American Turkish Council’ın (ATC) yıllık konferansı 10 Haziran’da (bugün) başlıyor. Konferanstan ne gibi sonuçlar bekliyorsunuz? R.A. Bu yıl daha geniş yelpazeli bir katılım olacak. Geçen yılların aksine bu yıl sadece silah, savaş aracı ticareti konuşulmayacak. Başka ticaret alanları da ele alınacak. Bu yıl konferansı haziranda yapmamızın nedeni sonbaharda ülkenin seçim hazırlıklarının son aşamasına girecek olmasıdır. Geçen yılki konferanstan ilginç bir anım var. Dışişleri Bakanımız Hillary Clinton açık konuşmasını yapacaktı. Birlikte salona girerken telefonu çaldı. Kanserli annesinin fenalaştığı haberini alınca, “Benim hemen gitmem gerek” deyince itiraz ettim: “Yapmayın. Çok kısa konuşur gidersiniz.” Bunu kabul etti. O acılı anında beni kırmayışını hiç unutmam. Annesi de ertesi günü vefat etti. A BD’de genelde yönetimler sekiz yılda bir değişir. Çünkü insanlar aynı yönetimden bir süre sonra sıkılırlar. Türk insanının da bu isteklerden muaf olduğunu düşünmüyorum. A BD’ninki sizinkine kıyasla daha olgun ve yaşlı bir demokrasi. Ama o bile istenildiği gibi çalışmıyor. Demokrasi her zaman canlı olmalı ve önceden saptanmış koşulları bulunmalıdır. PORTRE RICHARD ARMITAGE ABD Deniz Kuvvetleri Akademisi’nden 1967’de mezun oldu. Vietnam Savaşı’na denizci olarak katıldı. Güney Vietnam’ın başkenti Saygon’da ABD Savunma Ataşeliği’nde görev yaptı. Saygon’un Vietkong’un eline düşmesinden önce Güney Vietnam Kuvvetleri’nin ülkeden boşaltılması operasyonunu yönetti. 198389 arası Uluslararası Güvenlik İşlerinden Sorumlu ABD Savunma Bakan Yardımcılığı görevinde bulundu. 1991 Körfez Savaşı sırasında ABD Başkanı Bush’un Ürdün Kralı Hüseyin’e özel elçiliğini yaptı. 199293 arası büyükelçi payesiyle eski Sovyet Cumhuriyetlerine ABD yardımlarını gönderme operasyonunu yürüttü. Bir süre devlet işlerine ara vererek 19932001 arası Armitage Associates Şirketi’nin yönetim kurulu başkanı oldu. 2001’de yine devlete dönerek ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı olarak görevlendirildi. 2005’te yeniden şirketinin başına döndü. Pek çok düşünce kuruluşu ve şirketin yönetim kurulu üyesi. Aynı zamanda da ABD Türkiye ilişkilerinde etkin kuruluş olan American Turkish Council’ın (ATC) yönetim kurulu başkanı. Arap haklarının birinci gündemi demokrasi değil Esad’ın ne yapacağı, kimliği dış dünyada biliniyor. Ama onun yerini alacak liderliğin nasıl bir tutum izleyeceğini kestirebilir misiniz? R.A. Hayır. Zaten sorunlardan birisi de bu. Ülkemin Libya’da olanlara karışmasını sert bir biçimde eleştirdim. Örneğin, Libya’daki, Mısır’daki kalkışmanın tamamıyla demokrasi isteğinden kaynaklandığını düşünüyordu. Ama sonuçta böyle olmadığı ortaya çıktı. Bütün bu Arap Baharı ya da Arap Uyanışı, Tunus’ta başladı. Tunus’ta demokrasi isteğinden mi kaynaklandı? Hayır. Bir sokak satıcısının ikinci, üçüncü sınıf vatandaş muamelesi görmekten, yolsuzluklardan bıkıp tepki vermesiyle su yüzüne çıktı. Ama bunun demokrasi isteğiyle ilgisi yoktu. Mısır’da da halkın yönetimin yolsuzluklarına, adam kayırmalarına tepki göstermesiyle olaylar çıktı. Orada da demokrasi isteğinin yeri yoktu. Ama iş sonunda gelip ifade özgürlüğüne ve insan haklarına dayanmıyor mu? R.A. Evet, ama dolaylı olarak. Oysa halkın gündeminin birinci maddesi demokrasi değildi. Ankara’nın fotoğrafı karışık Bugünün Türkiyesi demokrasi, insan hakları ve ifade özgürlüğü eksiklikleri ve yanlışları nedeniyle Batılı insan hakları örgütleri tarafından eleştiriliyor. Siz, American Turkish Council yönetim kurulu başkanı olarak Türkiye’yle ilişkilere çok önem veriyorsunuz. Bu eleştirilere ne diyorsunuz? R.A. Bu sorunuza çeşitli açılardan cevap verebilirim. Bir kere ben AmerikanTürk ilişkilerinin aldığı yönden çok memnunum. On yılı aşkın süredir en iyi ilişkileri bu dönem yaşıyoruz. Chicago’da NATO zirvesi yapıldı. Bu da tatmin edici oldu. Türk Parlamentosu’nun en azından insan hakları ve reformları ele almasını olumlu buluyorum. Bu konuda bir şeyler yapacaklar mı? Göreceğiz. İnsan hakları, demokrasi, ifade özgürlüğü ve reformların yapılması AB üyeliğinin gerekleridir. Türkiye’de yüzde 8.5’lik ekonomik büyüme, ayrıca Türkiye’nin Körfez bölgesinde etkisini arttırması da beni mutlu ediyor. Çünkü Körfez’de bir boşluk var. Bunlar işin olumlu yanları. Öte yandan Türkiye’de tutuklamalar sürüyor. İfade özgürlüğünün kısıtlanmakta olduğu korkuları var. Bu da iyi bir durum değil. Yani Türkiye’ye baktığım zaman karışık bir resim görüyorum. Bu karışık resmi nasıl yorumluyorsunuz? R.A. Türkiye’nin yakın çevresi çok karışık. Komşularla sıfır sorun politikası deniyordu. Ama şimdi bütün komşular sorunlu. Ama bunlar Türkiye’nin suçu değil. Sadece Türkiye şu anda bölgede oluşan karmaşık koşullar içinde buldu kendini. Komşularla sıfır sorun politikası sizce gerçekçi mi? R.A. Bence komşularla sıfır sorun iyi ve değerli bir hedefti. Ama bu iyi hedef İran’ın katı tutumu ve Ortadoğu’daki karışıklıklarla Arap kalkışmasına çarptı. Bir de PKK sorunu ve Suriye var. Irak’ın Türkiye’yle ilişkileri iyi değil. Sonuçta sıfır sorun, evet, değerliydi ama ne yazık ki bir yere varamadı. Başbakanınız popülist Popülist liderlerin, basın özgürlüğünü sağlamak, parti sisteminin çerçevesini çizmek, şeffaflığı ve hukukun üstünlüğünü yerleştirmek gibi zor görevleri vardır Siz Türkiye’yi çok yakından tanıyan birisi olarak iç siyasetini nasıl görüyorsunuz? R.A. Halkın Başbakan Erdoğan’ı sevdiğini düşünüyorum. AKP’nin oyu yüzde 50. Parlamentoda çok ciddi bir milletvekili üstünlüğü var. Öte yandan muhalefete bakıyorum. Örneğin CHP. Sadece muhalefet ediyor. Ama alternatif politikalar üretmiyor. Bizde de böyle. Cumhuriyetçiler sadece Obama’ya muhalefet etmekle yetiniyor. Alternatif politikalar üretmiyorlar. Yani, ABD Cumhuriyetçileri eşittir CHP diyebiliriz. Hazır demokrasiden söz etmişken bu konudaki düşüncelerimi açıklayayım. Demokrasi nihai bir hedef değildir. Demokrasi hiç bitmeyen bir yolculuktur. Bize bakın. Daha olgun, daha yaşlı bir demokrasiyiz. Ama bu demokrasi bile istenildiği gibi çalışmıyor. Demokrasi her zaman canlı olmalıdır ve önceden saptanmış koşulları bulunmalıdır. Yani? R.A. Basın özgürlüğü, şeffaflık, hukukun üstünlüğü gibi... Siyasi partilerin, olması gerektiği gibi hizmet veren kurumsallaşmış yapılar olması gerekir. Bizim güney yarı küredeki ülkelere, örneğin Venezüella’ya bakalım. Hugo Chavez demokratik yollardan seçilmiş bir başkan. Bunda hiç kuşku yok. Ama demokrasinin önceden belirlenmiş koşulları olarak saydıklarımın hiçbirisi Venezüella’da hayata geçmiş değil. Ne hukukun üstünlüğü ne şeffaflık ne basın özgürlüğü ne de düzgün siyasi partiler var. Orada sadece popülizm hâkim. Başbakanınız Erdoğan da bir popülist. Ama popülist derken kötü anlamda kullanmıyorum. Ancak popülist bir liderin kurumları geliştirmek, basın özgürlüğünü sağlamak, parti sisteminin çerçevesini çizmek, şeffaflığı ve hukukun üstünlüğünü yerleştirmek gibi zor görevleri vardır. Bakın kurumlar demokrasinin yararlarını halkın hizmetine ulaştıramazlarsa geniş halk kitleleri mutlu olmayacaklardır. İnsanlar bir süre sonra aynı yönetim altında yaşamaktan sıkılırlar. ABD’de genelde yönetimler sekiz yılda bir değişir. Çünkü insanlar artık değişiklik istemektedir. Türk insanının da bu isteklerden muaf olduğunu düşünmüyorum. Ciddi bir Suriye sorunu Türkiye’nin karşısında. Suriye’ye askeri müdahale konusunda ısrarlar olduğu da biliniyor. Sizce Türkiye, Suriye’ye askeri müdahalede bulunmalı mı? R.A. Türkiye’nin Suriye’ye müdahale etmeyi hiç istemediğini düşünüyorum. Ama hepimiz gibi Türkiye’nin de oraya insani yardım sağlama gibi bir sorumluluğu var. Ben Esad’ın ülkeyi tam anlamıyla kan gölüne çevirme gibi bir kararlılığı olduğu takdirde uzun süre direnebilir diye düşünüyorum. Açıkça da bu kararlılığı gösteriyor. Öte yandan kimi Batılı ülkelerin kafasında, Suriye muhalefetinin yönüyle ilgili ciddi soru işaretleri var. Bu muhaliflerin kim olduğunu bilmiyoruz. Sürgündeki muhalifleri tanıyoruz. Ama en azından benim bu sürgündeki liderlikle ilgili deneyimlerim, ülkede neler olup bittiği üzerinde hiçbir kontrolleri olmadığını gösteriyor. Bunlar da tıpkı Iraklı sürgündeki muhaliflere benziyor. Onlarla pek çok toplantı yapmıştık. Ama Irak’a geri döndüklerinde hiç de kabul görmediler. Özet olarak söylemek gerekirse, Türkiye’nin Suriye’ye askeri müdahalede bulunmaması gerektiğini düşünüyorum. Ama hiç kuşkusuz insani yardım sorumluluğunu da üstlenmelidir. Boşluğu Türkiye dolduruyor Ortadoğu ve Kuzey Afrika için yakın geleceği nasıl görüyorsunuz? R.A. Bu bölgede işler zor. Suriye’den sonra Ürdün’de de güçlükler başladı. Irak da durulmayacak gibi görünüyor. Yani, Türkiye’nin yakın çevresinde bir yandan karışıklıklar devam edecek. Avrupa’ya gelince... Yakın gelecekte ekonomik ve parasal zorluklarını nasıl aşabileceğini hep birlikte göreceğiz. Bir ay kadar önce Körfez bölgesindeydim. Bana, “Burada bir boşluk var. Bu boşluğu Türkiye dolduruyor” dediler. Ben de, “Nasıl oluyor bu? Osmanlıdan kalma husumetlerinize ne oldu” diye sorunca şu yanıtı aldım: “Suudi Arabistan bunu yapmaz. Biz de istemeyiz zaten. ABD de yapamaz. Çünkü ABD’nin başka çıkarları var. Ama güçlü Türkiye bunu yapıyor; hiç olmazsa da Sünni Müslüman. Üstelik de İhvan değil.” Bu sözler bana çok ilginç geldi. ‘Muhalifleri tanımıyoruz’ MİLLİ 2 Milyon TL : 501595 20 Bin TL: 293545 1000 TL: 058020 339098 439190 556443 250 TL : 001344 004567 022423 034831 036075 037367 042149 042610 057851 059017 074515 093101 094535 095865 100839 104781 106330 111696 112223 115088 117226 117336 118894 120407 127617 132518 132956 137154 141280 141806 144268 145170 148920 149889 152080 160338 162903 163262 165934 168455 172160 172211 173475 181602 184272 186100 190541 197921 203760 204193 207674 209225 211525 216047 222154 222931 238251 244548 244851 248879 256104 256244 261906 267975 272929 288479 291101 297450 297887 298202 302051 314413 324682 339623 342205 351282 366666 379178 379964 383084 394722 402127 404707 410552 423268 423699 426542 427821 437802 442108 442376 447527 456392 462284 464212 468687 504540 035056 056080 093851 105027 116286 121715 140532 147287 162806 170817 183420 201751 211327 225221 253073 271294 297655 316896 352008 386166 411110 428173 450954 469208 PİYANGO ÇEKİLDİ 329063 329932 330220 330722 330991 334171 341275 341729 342919 342941 352552 352955 362587 368559 371244 376005 376662 377017 380810 385428 386079 389482 391345 391815 394582 399548 400160 401915 405126 407954 409911 410335 411283 411392 417980 419791 419918 425484 426613 429218 431508 431711 439986 441850 442125 451934 452399 456121 458152 468623 469693 473938 474772 485505 489177 492053 493986 494822 495424 495504 502919 506972 507676 510391 511287 513620 515300 522133 522382 524156 524334 532621 536704 541298 542719 542798 544911 545003 545432 559857 564507 570139 572641 573642 580204 584323 586261 586982 587351 591813 594120 100 TL: 04381 07616 18279 32296 33102 37822 52107 57855 66179 78941 90998 91122 94218 98160 99204 60 TL : 0087 0492 1622 2040 2115 3210 3221 3578 4716 6570 7149 8477 40 TL: 070 121 291 376 443 558 635 667 715 816 32 TL: 03 20 33 47 54 55 74 81 96 Devletin laik olması önemli Türkiye’de İhvan, Müslüman Kardeşler yok ama İslamcı AKP tarafından yönetiliyor... R.A. Türkiye laik devlet kaldığı sürece başta İslami eğilimli bir partinin olması sakınca değil. Eğer devlet laik olmazsa o zaman ülkenin aldığı yön konusunda yanlış anlamalar doğmaya başlayabilir. Bütün yakın çevresinde halk kalkışmaları olmasına rağmen Suudi Arabistan’da hiçbir hareket duyulmamasını nasıl karşılıyorsunuz? Orada da yolsuzluklar, adam kayırmalar, diktatörlük diz boyu değil mi? R.A. Evet, Suudi Arabistan da değişiyor. Ama bu yeterince hızlı bir değişim mi? Bugün Suudilerin bütün amacı krallığı olduğu gibi korumak. yonu, 9 Haziran 1921 tarihinde Yunan savaş gemileri tarafından İnebolu’nun bombalanmasını saldırının 91. yılında protesto etti. “Atatürk ve İstiklal Yolu Yürüyüşü” adı altında Galasaray Meydanı’nda toplanan kalabalık grup “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganları atarak Taksim Meydanı’na yürüdü. Yürüyüşe CHP milletvekilleri, il başkanı, il ve ilçe yöneticileri ile çok sayıda yurttaş destek verdi. Amorti : 4 ve 6 C MY B C MY B KastaKastamonulular Taksim’e yürüdü KASKON monu Konfederas 471812 474094 474153 477572 481480 489934 495569 495747 498085 502504 504305 504888 507732 519438 521200 527986 532030 533155 534668 544806 546666 559037 563528 564695 571002 571790 572432 574444 576152 597328 150 TL : 004118 004458 004515 013436 017008 018436 021023 021362 021395 039008 040333 040947 044396 048156 049554 055022 056229 068251 072688 074526 076992 077837 081756 083746 084435 084525 085804 102039 104316 112457 114027 114040 114286 117170 118003 120233 122169 124118 125711 127687 130697 131820 135983 138613 139865 141911 142882 143774 156574 156819 157349 162715 171637 171884 173097 178040 180319 181443 182675 183395 184059 187922 191044 191595 192159 193224 196415 204520 205430 208141 208692 209872 211564 214376 218845 223407 223767 225511 231031 232881 236444 240101 242176 251788 252815 255918 258616 265107 267890 268047 270759 282048 284602 286151 292150 293224 295147 298936 301222 309038 311272 311626 313172 320560 322495 322573 324929 326546 327286
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle