Katalog

SAYFA CUMHURİYET 28 MART 2012 ÇARŞAMBA 6 HABERLER CHP lideri Kılıçdaroğlu Tandoğan’da yaptığı ‘grup’ mitinginde on binlerce yurttaşa seslendi ‘4+4+4 bölücü proje’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Tandoğan “grup” mitiginde on binlerce yurttaşa “4+4+4 bölücü proje, 1+8+4 Türkiye’yi çağdaş uygarlığa taşır. Eğitim milli davamız, çocuklarınızın geleceğine sahip çıkın” diye seslendi. CHP grubu dün Tandoğan meydanında toplandı. Kılıçdaroğlu, konuşmasına başlarken grup toplantılarını engellemek için otobüslerin durdurulup, bayrakların indirildiğini, afişlerin toplatıldığını söyledi. Kılıçdaroğlu, “Mesai günü olmasına rağmen on binleri meydana topladık. Kafasının içinde beyin taşımayanlar kaba kuvvet uygularlar. Kaba kuvvete karşı da aklımızla, bilgimizle, demokrasi kültürümüzle direneceğiz” dedi. Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları özetle şöyle: Arınç’a tepki: Grup toplantımızı Tandoğan Meydanı’nda yapmaya karar verince, bunun anayasaya aykırı olduğunu söyleyenlerden birisi de sözde hukuk fakültesinden mezunu. Kardeşim sen hukuk fakültesinin arka kapısından mezun olduysan günah benim mi? Allah bilir ya hukuk fakültesinden mezun olurken ağlama krizleri tutmuştur. “Sınıf geçirin de mezun olayım, ileride milletvekili, bakan olayım” diye. Televizyonları susturdular, TRT 3’ü kestiler. CHP’nin sözünü kesmek istiyorlar. Milli dava: Milli eğitim sistemi ulusal davamızdır, milli davamızdır. Onun için buraya milli davamıza sahip olmak için geldik. Teklifi veren AKP’liler eğitimci değil. Komisyonda 25 maddelik görüşmeyi 20 dakikada sonuçlandırdılar. Baskıyla, şantajla sonuçlandırdılar bunu. Bu ülkede çocuklarına ihanet eden siyasiler elbette hesabını verecek. Akılla barış Erdoğan: Ben Sayın Erdoğan’a elimi uzattım. Gelmedi. Benim önüme çıkması için önce adamda yürek gerekir. O yürek yok onda. Akılla barış Sayın Erdoğan, bilimle barış ayın Erdoğan, dedim. Cevabını bizim demokrasi tarihimize düşecek bir kara leke gibi verdi. Milletvekillerimiz tekmelendi, tartaklandı, komisyona sokulmadı. Milletin iradesi aşağılandı ve bunu yapan kafa Hitler kafasıdır. Bölünme teklifi: Bu teklif 4+4+4 değildir, 8 bölü 2’dir. Eğitimi parçalayan bir yasadır. Eğer ECEVİT MİTİNGDE BAYKAL YOK ‘Kandan Kına Yakılmaz’ Tehlikeli oyunda gelişme var. Kavramlar değişti, oyuncular yeniden kursa çağrıldı. 1 Nisan’da ilki pek başarısız geçtiği için yinelenen şaka gibi bir “prömiyer” ile sahnelenmeye başlayacak oyunun adı “Suriye’nin Dostları”dır. Bu oyunun tanıtımı aylardır Türk medyasının da içinde “şanla şerefle” yer aldığı Batı medyasında yapılıyor. Başarı tamdır. Tipik örneğini tüm seyircilerini aptal zanneden bir TV kanalında izledik. Elinde uzun namlulu bir silahla koşarak ateş eden kişiler karşı ateşle vuruldular. Kanalın elindeki metni okuyan spikeri çatışan değil, vurulan “masum” bir Suriyeliden söz ediyordu. Aslında haklılar! Suriyeli masumdur. Oyundaki rolünü bilmiyor, rejisörü tanımıyor, nereye koştuğunun farkında değil. ??? Peki biz rejisörü tanıyor muyuz? Tanıyoruz. Çok gördük, bütün oyunlarını seyrettik, hepsi de kanlıydı. Seyrettiğimiz oyunlarda kadife koltuklu tiyatroda rejiye alkış tutan arkadaşlarımızı da tanıyoruz. “Bağdat’ta Kanlı Saddam” oyununda salı sabaha karşı, diktatörün 1 milyon ölüm karşılığında nasıl alaşağı edileceğinin kıssadan hissesini, nasıl da ağızlarının suyu akarak izlemişti bu arkadaşlar. Aynıdırlar, hiç değişmediler. ??? ABD’nin başına adı Hüseyin, kendisi siyah olan birisi geçince politikaların da değişeceğini zanneden başka arkadaşlar ise şimdi hayal kırıklığı yaşıyorlar. Yanılgılarının nedeni, emperyalizmin şekil, biçim, yöntem değiştirebileceğini ama özünün değişmeyeceğini kavrayamamalarıydı. Cecil Rhodes açık sözlülüğünden bu yana emperyalist politikaların savunucuları, bir bukalemun kıvraklığı ile araziye uymayı hep başarmış, halkları uyutmaktaki maharetlerini geliştirmeyi hep bilmişlerdir. Kullandıkları kavramlara ve ince ayrıntılara dikkat edeceksiniz. Çok sıkıştıkları zaman başvurdukları çıplak yalan dışında, üç aşamalı saldırı stratejileri hiç şaşmaz. Önce demokrasi için harekete geçmek gerektiğini söylerler. Kışkırttıkları “isyancılar”a “hümanitarian” “insani” yardım götürmekten söz ederler. Sonra, ikinci aşamada silah ve her türlü yardımın adı değişir. Obama’nın Seul’de söylediği gibi “nonlethal” “öldürücü olmayan” yardımlara gelir sıra. Aslında her ikisi de TV kanallarında izlediğiniz gibi öldürücüdür. Üçüncü aşamayı Irak’tan, Libya’dan biliyorsunuz. Sıra yavaş yavaş o üçüncü perdeye gelmektedir. Esad devrilecek, yerine Batı’nın uygun gördüğü birisi geçirilecektir. ??? Oyunun uzamasının nedeni “petrol” ile “stratejik önem” arasındaki farktan kaynaklanmaktadır. Peki Türkiye bu oyunun neresinde? Tatsız soru budur. Batı kestaneyi ateşten alma görevini Türkiye’ye yükleme konusunda kararlı görünüyor. Bunun için Batı’nın şimdi ve ısrarla kullandığı “argüman”, “Kürt sorununun çözümünün Suriye’den geçtiği” yolundaki deli saçmasıdır. Kürt sorunu Türkiye’de çözülebilecek bir sorundur. Ve öyle bir sorundur ki her türlü dış müdahale onu içinden çıkılmaz hale getirmektedir. Kürt sorunundaki kanlı döneme son vermek için Suriye’de kanlı bir iç savaşa müdahil olmak, herhalde akıllıca bir iş olmasa gerektir. Irak’ta 1 milyon ölümle gelinen noktayı görüyorsanız, Suriye’de aynı türden bir oyuna katılmaya çabalamazsınız. Şair sözüdür, Hasan Hüseyin sözüdür, “Kandan kına yakılmaz”. Yok, bu sizin evvel eski misyonunuzsa, “naturanızda” varsa, ona bir şey diyemeyiz... Tandoğan’da ilkler yaşandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP’nin “şeklen” grup, “özde” miting; ya da tam tersi “şeklen” miting, “özde” grup olarak nitelendirilebilecek toplantısıyla TBMM’deki “4+4+4” muhalefeti meydanlara taşındı. Mitinge Rahşan Ecevit de katılırken, eski Genel Başkan Deniz Baykal yoktu. Meclis TV mitingi yayımlamadı. Tandoğan Meydanı’nda “ilk”ler yaşandı. “İlk” kez bir grup toplantısı meydanda yapılıyordu ve uzun zamandır “ilk” kez bir lider seçim dönemleri dışında meydanlara iniyordu. Üstelik, hafta içi ve mesai saatlerinde. CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, “2. yasama yılının 23. birleşimini açıyorum” diyerek grup toplantısını başlatırken “Çoğunluğumuz var mı” diye sordu. Alandan “Var” yanıtı yükseldi. Mitinge katılanlar alana CHP bayrakları değil, Türk bayrakları ile geldi. Alanda “10 yaşında meslek seçilmez”, “Anne, baba inanma, geleceğimi karartma”, “4+4+4=Sıfır”, “Ya hocaya, ya kocaya hayır” , “4+4+4= Karanlık. Teslim olmayacağız” “Geleceğinizden Çalmayın, Temel Eğitimi Kısaltmayın” yazılı pankartlar dikkati çekti. Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, çeşitli provokasyonlarla karşılaştıklarını, caddelere asılan duyuru afişlerinin dahi yırtıldığını, Ankara’nın dört bir yanından miting için gelen otobüslerin kente girişlerinin engellendiğini söyledi. Rahşan Ecevit “Türkiye’nin bir şeriat devleti olmaya doğru ilerlediğini hepimiz görüyoruz. Bunun önlenmesi için ben de arkadaşlarıma destek olmaya geldim” dedi. Mitinge son kurultayın tartışma yaratan ismi İsa Gök de katıldı. Alanda elinde fenerlerle dolaşan bir yurttaş da ağzındaki “Anne adalet çıplak” yazılı siyah bantla Sivas davasında zamanaşımı ve Deniz Feneri davası sürecini protesto etti. CHP’li Muharrem İnce, Kılıçdaroğlu’nu “Yakın geleceğin başbakanı” diyerek takdim etti. Bu arada alanda “Geleceğimize sahip çıkalım” yazılı kırmızı beyaz balonlar uçuruldu. Kılıçdaroğlu konuşurken üç grup başkanvekili arkasında bekledi. Hafta içi olmasına rağmen Türk bayraklarıyla alanı dolduran on binler AKP hükümetini protesto etti. sekiz yıllık eğitimi de ikiye bölerseniz, onun sonu da yıkımdır. Bilim hırsızlığı yapan birisinden Milli Eğitim Bakanı yaparsanız sonuçta bu olur zaten. Doktor Mengele zihniyeti: Başbakan, bizim yaptığımız düzenleme pedagojiktir, diyordu. Pedagojinin ne demek olduğunu bile bilmez o. Zorbalıkla ve baskıyla halkın iradesini görmezden gelerek milletvekillerini konuşturmayarak o yasa teklifini yapan zihniyet faşist bir zihniyettir. O zihniyettir, doktor Mengele’nin zihniyetidir. Kindar ve münafık: CHP, dine saygılı bir partidir. CHP’nin karşı çıktığı kindarlar ve münafıklardır. Sen kindarsın, sen münafıksın. Kindar olan insan mümin olamaz. ‘CEMİL ÇİÇEK EVRAK ŞUBE MÜDÜRÜ’ Bir insan kendini evrak şube müdürü olarak görürse, o kişiye TBMM Başkanı demek haksızlık olur. Cemil Çiçek TBMM’de Evrak İşleri Şube Müdürü gibi davranıyor. Erdoğan diyor ki “Şu gün Meclis’te görüşülecek, şu gün şunlar yapılacak.” Yahu Meclis Başkanı sen misin, o mu? Korkuluk musun orada? ‘Yürütme’ başarıları: Önerinin içine dinamit gibi iki madde yerleştirmişler ihalelerle ilgili, yolsuzluğu yasal güvenceye bağlıyorlar. Adı ne? FATİH Projesi. Ben sana yürütme organının başısın dedim, sen de evet dedin. Çok iyi biliyorum, “yürütme” konusunda senden daha başarılı bir başbakan daha gelmedi. 20 milyar doları kime pazarlayacaksınız? Hem bu milletin çocuklarının geleceğinden çal, hem de milletin cebinden çal. Dershanelerin kaldırılması: Dershaneleri kaldıracağız, dedi. Hemen arkasından hani bir vatandaş vardı ya, hukuk fakültesinin arka kapısından mezun olan, “Hayır efendim dershaneleri kapatmayacağız” diyor. Obama talimat verirse dershaneler kapatılır. Kadın örgütleri ve Eğitimİş üyeleri TBMM önündeki eylemleriyle kesintili eğitim yasa tasarısına karşı çıktı Eğitimciler 1 günlük iş bıraktı İstanbul’da eğitimciler 4+4+4’ü protesto ederken İzmir’de de eylem yapan bir grup liseliye polis müdahale etti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM önünde toplanan 50 kadın örgütü başkanı ile Eğitimİş Sendikası üyeleri Meclis Genel Kurulu’nda görüşülmeye başlanacak 4+4+4 eğitim yasa tasarısını ayrı ayrı protesto etti. TBMM Çankaya kapısında toplanan kadın örgütlerine, CHP Genel Başkan Yardımcısı Birgül Ayman Güler, CHP Genel Sekreteri Bihlun Tamaylıgil ve CHP milletvekilleri Gülsün Bilgehan, Sedef Küçük ile Dilek Akagün Yılmaz da destek verdi. Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, önerinin ilgili tüm taraflarca bilimsel veriler değerlendirilerek TBMM’de karara bağlanması gerektiğini söyledi. Okulöncesi eğitimin de zorunlu eğitim kapsamına alınmasını isteyen Güllü, “Temel eğitimi kesintiye uğratmak, çocukları 3 yaşında, içeriği belirsiz, din paketi, spor paketi, fen paketi gibi mesleki konulara yönlendirmek; onların temel, akademik, sosyal, bireysel gelişimini kesintiye uğratacaktır. 910 yaşında olan çocuklara açıköğretim kapısının açılması kız çocuklarının öğretimi açısından önemli sakıncalar taşımaktadır” dedi. Aynı saatlerde TBMM Dikmen kapısında da Eğitimİş Sendikası üyeleri kesintili eğitime tepki göstermek için bir günlük iş bırakma eylemi yaptı. Kadın örgütlerinin de destek verdiği Eğitimİş Sendikası’nın eyleminde Genel Başkan Veli Demir, teklifin yasalaşması halinde Öğretim Birliği Yasası’nın ortadan kalkacağını, eğitimin paralı hale dönüşeceğini, eğitimin yükünün velilerin sırtına yükleneceğini, çocuk işçiliği ve istismarının artacağını ve kız çocukların okullaşma oranının düşeceğini çocuk gelin sayısının hızla artacağını vurguladı. Demir, şunları kaydetti: “AKP iktidarının bilimsel, demokratik, laik ve kamusal eğitimi yok sayarak gericileştirmesine ve piyasalaştırmasına karşı; geleceğimize, iş güvencemize, ülkemize ve emeğimize sahip çıkmak için üretimden gelen gücümüzü kullanarak bugün iş bırakıyoruz.” (Fotoğraflar: NECATİ SAVAŞ) CHP pankartlarını Gökçek toplattı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Çankaya ilçe örgütü, partinin Tandoğan’da yaptığı grup toplantısı duyurularının yer aldığı pankart ve afişlerin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in talimatı ile yasaya aykırı olarak toplatıldığını bildirdi. Yapılan yazılı açıklamada, “AKP yetkilileri bize saldıracaklarına, afişlerimizi kanunsuzca indirenlerden hesap sorsunlar. AKP zihniyetinin övündüğü böyle bir ileri demokrasi anlayışını şiddetle kınıyoruz” denildi. CHP’liler, pankartların toplanmasını görüntüledi. Liselilere 4+4+4 gözaltısı Haber Merkezi AKP hükümetinin TBMM Genel Kurulu’na getirdiği 4+4+4 eğitim sistemi yurt genelinde iş bırakan eğitimciler tarafından protesto edildi. İstanbul’da Eğitimİş, Şişli Atatürk Evi’nden Taksim Meydanı’na yürüyüş düzenledi. Yürüyüşe ADD, ÇYDD, Cumhuriyetçi Kadınlar Derneği, İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal ve TGB üyeleri de destek verdi. Eğitimİş İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Erkan Aksoy, yasanın eğitim işkolunda örgütlü sendikalar, bilim insanları, akademisyenler ve kamuoyunun yok sayılarak hazırlandığını ve sendika olarak bunu kabul etmelerinin mümkün olmadığını söyledi. Gruptakiler Taksim Cumhuriyet Anıtı çevresinde el ele tutuşarak zincir oluşturdu. İzmir’de Eğitimİş Sendikası İzmir Şubesi öncülüğünde gerçekleştirilen eylemde, yasaya karşı duranlar örgütler Konak Alanı’nda toplandı. Eğitimİş İzmir Şubesi Başkanı Prof. Dr. Ömer Lütfi Değirmenci, “AKP iktidarı bilimsel, demokratik, laik ve kamusal eğitimi yok saymaktadır” dedi. İzmir’de protesto gösterisi yapan bir grup liseli öğrenci polis tarafından gözaltına alındı. Antalya Büyükşehir Belediyesi önünde bir araya gelen sendika üyeleri, Attalos Heykeli önüne kadar yürüdü. Antalya Şube Başkanı Mehmet Balık, “Yıkım yasasını kabul etmemiz mümkün değil” dedi. Adana’da Atatürk Parkı’na yürüyen Eğitimİş üyeleri, 4+4+4 eğitim sistemini protesto etti. Eğitimİş Eğitim Sekreteri Mehmet Akif Altıparmak, yasa tasarısını kabul etmeyeceklerini söyledi. Samsun’da sendika binası önünde toplanan Eğitimİş üyeleri sloganlar atarak yasa teklifini protesto etti. Amasya’da Eğitimİş üyeleri, Yavuz Selim Meydanı’nda basın açıklaması yaptı. Gaziantep’te Eğitimİş üyeleri Yeşil Su Parkı’ndaki 4+4+4’ü protesto etti. ‘Meclis’e emir veremez’ CHP Genel Başkan Yardımcısı Güler de Başbakan Erdoğan’ın teklifin yasalaşması için “Bu işi bitirin” talimatı verdiğini söyleyerek “Yasama organı TBMM’ye emir veremez. Başbakan, TBMM Başkanı’na emir veremez” dedi. Teklifin geri çekilmesi talebiyle topladıkları imzaları TBMM Başkanlığı’na sunan sendikalı eylemciler daha sonra CHP’nin mitingine katıldı. C MY B C MY B