15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 22 ARALIK 2012 CUMARTESİ 6 HABERLER ODTÜ’de ODTÜ’de Başbakan’ı Başbakan’ı protesto protesto eden eden öğrencilere öğrencilere yönelik yönelik ‘terör’ ‘terör’kapsamında kapsamındaoperasyon operasyondüzenlendi, düzenlendi, 12 12 kişi kişi gözaltına gözaltına alındı. alındı. Ancak Ancak öğrencilerin öğrencilerin hangi hangi ‘terör ‘terör örgütüne örgütüne üye’ üye’ olduğu olduğu açıklanmadı açıklanmadı Öğrencilere baskın ÖĞRENCİ AVI ALİCAN ULUDAĞ Büyük Buluşma Sanatçılar Girişimi’nin çağrısıyla 23 Aralık Pazar günü (yarın) saat 17.0023.00 arasında, Bostancı Gösteri Merkezi’nde, sanatın çeşiti alanlarından elliye yakın sanatçı, izleyicileriyle Büyük Buluşma’da bir araya geliyor... Bu gerçekten de büyük bir buluşmadır. Çünkü sanat ve kültür yaşamımızın çok seçkin değerleri, ilk kez bu kadar büyük bir sayıda, binlerce kişi olacağını tahmin ettiğimiz büyük bir izleyici kitlesiyle buluşacak... Bu yılın 29 Şubat’ında “Reddediyoruz” başlıklı basın duyurusuyla varlığını ilan eden Sanatçılar Girişimi, o bildiride ve o günkü basın toplantısı sırasında yapılan konuşmalarda dile getirilen “Nerede adaletsizlik varsa bizi karşısında bulacaktır” sözünü tutarlılıkla izleyerek, sayısız adaletsizliğe sahne olan 2012 yılını “diktaya, korkuya, adaletsizliğe, sanat ve sanatçı düşmanlığına karşı” Büyük Buluşma’yla kapatıyor... Büyük Buluşma çağrısında yer alan “Ferman padişahın, ülke bizimdir” savsözü, Dadaloğlu’nun, Pir Sultan Abdal’ın kişiliğinde bu ülkenin gelmiş geçmiş bütün halk kahramanlarına bir selam olduğu kadar, zulüm ve adaletsizlik erbaplarına da çok ciddi bir uyarı olarak görülmelidir... ??? İktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi’nin, siyaset tarihimize Adaletsizlik ve Kanunsuzluk Partisi olarak geçme olasılığı çok fazladır. 10 yıllık iktidarları süresince, ülkemizin satılmayan, yağmalanmayan bir zenginliği kalmadı. Kentsel dönüşüm adı altında rantsal bölüşüm insafsızca, gözü dönmüşçe sürdürülmekte. Buna karşılık, üretim anlamında sözü edilebilir bir etkinliklerinin olmadığını söylemek abartı sayılmamalıdır. İşsizlik, yoksulluk bu iktidar döneminde yükselişe geçti ve hızla yükselmeyi sürdürüyor. Köylü, memur, küçük esnaf, perişan durumdadır. Türkiye gibi büyük, soylu, onurlu bir ülkenin sadaka ekonomisiyle yönetilemeyeceği, gün geçtikçe daha iyi görülüp anlaşılmaktadır. Hukuk, yargı, hiçbir zaman, bu iktidar döneminde olduğu kadar saygınlığını yitirmedi. Özel yetkili kılınmış, mahkeme görünümlü birtakım kuruluşlar, ne hukukla ne vicdanla ne en sıradan insan haklarıyla bağdaşabilir uygulamalarını sürdürmekteler. Sonuçta, demokrasinin temel ilkesinin, esasında yargı bağımsızlığı demek olan “kuvvetler ayrılığı” kuralının tümüyle ortadan kaldırılmasının dikte edildiği bir evreye ulaştık. Getirildiğimiz nokta, Abdülhamit anayasasının, 2. Meşrutiyet’in de gerisindedir. Eğitim alanında yapılanlar, başka bütün alanlarda olduğu gibi, Cumhuriyetle elde edilmiş evrensel kazanımların tersyüz edilmesidir. Bir savaşın eşiğine getirilmiş olmamız ise, hiç kuşkusuz, bu ülkeye karşı işlenmekte olan bir savaş suçudur... ??? Bu baskı ve gericilik ortamından sanat ve kültür yaşamımız da payına düşeni aldı. Hangi birinden başlayalım... Heykele ucube denilmesi, ender yetişebilen bir müzisyenimize alçakça saldırılar, tiyatro ve sinema alanında baskı, sansür ve doğal sonucu olarak korku ve otosansür, resim galerileri ve müzik dinletilerinin basılması; yargılanan yazarlar, çevirmenler, karikatüristler; iktidar eliyle açılan sayısız para ve ceza davaları; balerinlerin evrensel giyim kuşamlarını ve TV dizilerini yönlendirmeye kadar uzanan bir pervasızlık, bütün bu alanlarda egemen olan korku, kuşku, tehdit ve mutsuzluk... Bu ülkenin ortak vicdanı demek olan Sanatçılar Girişimi, onu oluşturan yüzlerce sanatçının temsilcisi olarak büyük bir sanatçı topluluğuyla, bütün halkımızı yarınki Büyük Buluşmaya çağırıyor… Binlerce kişilik gösteri merkezine sığmayacağımızı biliyoruz. Fakat önemli olan, bir ucundan da olsa bu büyük buluşmada bir araya gelmektir… Diktaya, korkuya, adaletsizliğe, sanat ve sanatçı düşmanlığına karşı; ülkemizin bağımsızlığı, insanımızın özgür, çağdaş, aydınlık geleceği için... ANKARA Göktürk2 uydusu için ODTÜ yerleşkesinde yapılan törene katılan Başbakan Tayyip Erdoğan’a yönelik protesto gösterisinde çıkan olayların ardından, dün eylemci öğrencilere karşı “terör” operasyonu düzenlendi. Terörle Mücadele polisleri, savcılığın talimatı üzerine çeşitli adreslere baskın düzenledi, 12 öğrenciyi gözaltına aldı. “Kitleyi polise karşı kışkırtmakla” suçlanan öğrencilerin dosyasının, hangi gerekçelerle “terör” kapsamına sokulduğu ise anlaşılamadı. Soruşturmayı yürüten savcılık, avukatların “Öğrenciler hangi örgüte üye olmaktan gözaltına alındı” sorusuna, “Soruşturma yeni. İlerleyen aşamalarda bakacağız, araştıracağız” yanıtını verdi. Polisin elindeki görüntülerden tespit edilen 50 kişilik öğrenci listesinin olduğu ve kimliklerinin belirlenmesinin ardından bunların da gözaltına alınacağı belirtildi. 18 Aralık’ta ODTÜ yerleşkesinde bulunan TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü binasında “Göktürk2” uydusunun fırlatılışına katılan Başbakan Erdoğan, öğrenciler tarafından protesto edilmek istenmişti. Yaklaşık 500 öğrenci, törenin yapılacağı yere yürümek isteyince polis biber gazı, gaz Gözaltı haberinin duyulmasının ardından avukatlar, Emniyet’e giderek bilgi almak istedi. Ancak avukatlar öğrenciler ile görüştürülmedi. Polisler, “Kaç kişi olduğunu görürsünüz. 35 kişiyi daha alacağız. Bitince görürsünüz”, “Öğrenciler gelmiş de olabilir gelmemiş de. Size kim haber verdi ki” şeklinde yanıtlar verdi. Ankara Barosu Başkanı Metin Feyzioğlu’nun devreye girmesi ile avukatlar gözaltındaki öğrenciler ile görüşebildi. Soruşturmayı Terörle Mücadale Yasası’nın 10. maddesi ile görevli başsavcı vekilliğinin yürütmesi nedeniyle öğrencilerin “terör eyleminden” suçlanması bekleniyor. İlk gelen bilgiler, öğrencilerin “görevli memura mukavemet”, “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet”, “Kitleyi polise karşı kışkırtmak” iddiasıyla gözaltına alındığı oldu. Ancak öğrencilerin hangi “terör örgütüne üye” olduğu sorusu yanıtsız kaldı. Avukatlarla görüşen soruşturma savcısı Sadık Bayındır’ın, “Şu an örgüt ismi yok. Soruşturma yeni. İlerleyen aşamalarda örgüt belli olacak” şeklinde yanıt verdiği ifade edildi. Savcı Bayındır, 13 tıp öğrencisinin tutuklandığı KCK operasyonu ile DTCF’de yine 13 öğrencinin tutuklandığı “terör” soruşturmasını yürütmüştü. Avukatlarla görüştürülmediler bombası ve tazyikli su ile müdahale etmişti. Geç saate kadar süren olaylarda Barış Barışık isimli öğrenci, başına gaz bombası isabet etmesi nedeniyle ağır yaralanmıştı. Olaylar sırasında gözaltına alınan 26 öğrenci, daha sonra serbest bırakılmıştı. ODTÜ Rektörlüğü, okulda yaşanan şiddetten dolayı polisi kınarken olaylara “soğukkanlı ve orantılı müdahale edildiğini” savunan Ankara Emniyeti ise önceki gün yaptığı açıklamada rektörlüğü suçlamıştı. Emniyet, ayrıca olaylara ilişkin görüntü ve fotoğrafları ise sitesinden paylaşmıştı. Öğrencilere yönelik sert müdahale toplumun çeşitli kesimlerinden tepki görürken dün sabah saatlerinde polis, protestoya katılan bazı öğrencilere yönelik operasyon düzenledi. Ankara Emniyeti Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, olaylar sırasında çekilen görüntülerden kimliği tespit edilen 12 öğrenciyi, savcılığın talimatı üzerine gözaltına aldı. Saat 07.00 sıralarında yapılan operas yonda, her öğrencinin evine 10 kadar terör polisi gitti. Evlerde yapılan aramalarda Gençlik Muhalefeti’ne ilişkin bildiriler, “Yürüyüş” dergisi, Öğrenci Kolektifleri’nin çıkardığı “Üniversite” adlı gazete ile “DevGenç Savunması” kitabına el konuldu. Gözaltı alınan öğrenciler sağlık kontrolünden geçirildikten sonra Ankara Emniyeti’ne götürüldü. Bu sabah ifadeleri alınacak olan öğrencilerin, öğlen saatlerinde de adliyeye sevk edileceği belirtildi. Gözaltındaki öğrencilerin isimleri şöyle: Cem Dursun, Batuhan Uluergüven, Mustafa Bozkurt, Mert Atmaca, Hasan Koç, Hüseyin Koç, Can Kaya, Bedirhan Şen, İlhan Aslan, Güven Kazım Altunkaya, Sercan Çınar. İlhan Şen. Öğrencilerin Kaldıraç, Öğrenci Kolektifleri, Gençlik Muhalefeti, Sosyalist Gençlik Derneği (SGD), ODTÜ Dağcılık ve Kış Sporları Topluluğu gibi gruplara üye olduğu belirtildi. Sercan Çınar’ın ise Yeşiller ve Sol Gelecek PM üyesi olduğu bildirildi. CHP Bursa Milletvekili Aykan Erdemir de Emniyet’e giderek konuya ilişkin Terörle Mücadele Şubesi müdürleri ile görüştü. Erdemir, olayların basın savcılığı tarafından soruşturulması gerektiğini belirterek TEM’in dosyaya bakmasını eleştirdi. 1000 öğrenciye 3 bin 600 polis ir grup avukat, öğrencilere yönelik operasyonu Ankara Adliyesi önünde protesto etti. Ankara Barosu adına açıklama yapan Yönetim Kurulu Üyesi Erol Aras, ODTÜ’de 1000 öğrenciye, 3 bin 600 polisin biber gazı ve tazyikli suyla müdahale ettiğini, öğrencilerin şikâyetçi olması gerekirken gözaltına alındıklarını ifade etti. Aras, “Öğrencilerin normal bir soruşturma ile değil, TMK kapsamında gözaltına alınması, bundan sonra yapılacak protestolara gözdağı vermektir. Hopa olaylarında da bunu yaşadık. Ne zaman siyasal iktidara karşı herhangi bir protesto gösterisi yapılsa hemen TMK kapsamına sokuluyor, terörle mücadelenin savcıları devreye giriyor. Yetkililere soruyorum: 12 arkadaşımızı terör kapsamına hangi sebeple soktunuz?” dedi. B Kürtaj eylemine 3 yıl hapis istemi CAN HACIOĞLU ESKİŞEHİR Eskişehir’de hükümetin kürtajın sınırlaması girişimi ve Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “Her kürtaj bir Uludere’dir” söylemini protesto eden 55 kadın hakkında 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Eskişehir Demokratik Platformu üyesi yaklaşık 100 kişi, 30 Mayıs’ta “Kürtaj haktır, Uludere Katliamdır” yazılı pankart açıp AKP il binasının önüne doğru yürümek istemiş, polisin sert müdahalesi sonucu yedisi kadın sekiz kişi gözaltına alınmıştı. Protesto yürüyüşüne katılan 55 kişi hakkında “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet” ve “polise mukavemet” suçundan Eskişehir 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 6 aydan 3 yıla kadar hapis sistemiyle dava açıldı. Davanın ilk duruşmasında sanıklar adliye önünde, “Kürtaj haktır yargılanamaz” yazılı pankart açıp basın açıklaması yaptı. Açıklamada AKP il binasına yürümek isteyen kadınların polislerin tekmelerine marul kaldığı, fiziksel, sözlü ve psikolojik şiddete uğradıkları belirtildi. Balbay’ın ailesine selam götürdü ANKARA (ANKA) CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, 6 Mart 2009’dan bu yana Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan CHP 24. Dönem İzmir Milletvekili Mustafa Balbay’ın Nazilli’de yaşayan annesi Melek Balbay ile babası Fevzi Balbay’ı evlerinde ziyaret etti. Ziyarete CHP Nazilli İlçe Başkanı Cavit Yenipazarlı da eşlik etti. Balbay’ı sık sık ziyaret ettiğini vurgulayan Tezcan, Balbay çiftine oğulları Mustafa Balbay’dan selam getirdiğini söyledi. Uzun süren sohbetin ardından baba Fevzi Balbay, Mustafa Balbay’ın son durumu hakkında Tezcan’dan bilgi aldı. Yaşanan dava sürecini değerlendiren Tezcan, Silivri hukuksuzluğuna karşı mücadelelerini sonuna kadar sürdüreceklerini belirtti. Ziyaretten son derece memnun kalan Balbay çifti, Tezcan’a teşekkürlerini iletti. YÖK tasarısına protesto: 5 gözaltı İstanbul Haber Servisi Öğrenci Gençlik Sendikası (GençSen), AKP hükümetinin hazırladığı yeni YÖK Yasa Tasarısı’nı protesto etmek için Beyoğlu’nda bulunan TÜSİAD binası önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamada yasa ile üniversitelerin sermayenin oyuncağı haline getirildiği ve üniversite yönetimlerinin mütevelli heyetleriyle doğrudan patronların hizmetine sunulduğu söylendi. Açıklamanın ardından yanlarında getirdikleri, içinde boyalı su olan balonları TÜSİAD binasına atan 5 öğrenci gözaltına alındı. Gözaltına alınan öğrenciler akşam saatlerinde serbest bırakıldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle