Katalog

SAYFA CUMHURİYET 22 ARALIK 2012 CUMARTESİ 4 MAHKEME ULEMAYA SORDU: HABERLER TTB: Sağlık Bakanlığı’nın doktorlardan hastaları fişlemesini istemesi hukuka aykırı Said Nursi’yi nasıl bilirsiniz? ? Isparta ADD’nin Said Nursi davasında Diyanet’ten alınan görüş doğrultusunda karar verildi. Diyanet’e “Said Nursi’yi nasıl bilirsiniz” sorusunu yönelten mahkeme, “İslam âlimidir” yanıtını alınca ADD’nin başvurusunu reddetti. FIRAT KOZOK ‘Suç işletmeyin’ ? TTB tarafından Sağlık Bakanlığı’na gönderilen yazıda, doktorların hastaların kişisel bilgilerinin bakanlığa gönderilmesi talimatının yasal dayanağının olmadığı belirtildi. SİNAN TARTANOĞLU SANATÇILAR GİRİŞİMİ ANKARA Isparta Eğirdir’deki Barla kasabasında anayol kavşağına il genel meclisi kararıyla “Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin yaşadığı topraklardasınız” yazıldı. İtirazlar üzerine yazıdan yalnızca “hazretleri” ifadesi çıkartıldı. ADD, kararın iptali için yargıya başvurdu. Başvuruyu değerlendiren idare mahkemesi, Diyanet’in Din İşleri Yüksek Kurulu’na “Said Nursi kimdir” diye sordu. Kurulun, “İslam âlimidir, yetiştirdiği öğrencilerle hareket oluşturmuştur, eserleri Kuran tefsiri olarak yorumlanır” yanıtı üzerine ADD’nin başvurusu reddedildi. ADD’nin yargıya yaptığı başvurunun ardından “Bediüzzaman Said Nursi’nin yaşadığı topraklardasınız” olarak değiştirilen sloganla ilgili davada ADD’nin başvuru dilekçesinde Said Nursi adlı kişinin Türkiye Cumhuriyeti karşıtı olduğu, bu nedenle topraklarında bir yere adının verilmesinin kabul edilemeyeceği, halkı düşmanlığa, kin beslemeye alenen tahrik edebilecek nitelikte olduğu belirtildi. Isparta Valiliği ise mahkemeye gönderdiği savunmada kararın “yörenin inanç turizminin gelişmesine yönelik” olduğunu “hazretleri” ibaresinin daha sonra alınan bir kararla slogandan çıkarıldığı, kararın valiliğin yetkisi dahilinde ve mevzuata uygun olduğunu bildirdi. ANKARA Sağlık Bakanlığı’nın, hastaların “alkol, madde, sigara kullanımı, doğumdüşük sayıları” gibi kişisel verilerini, 1 Ocak 2013 tarihinden itibaren yasal dayanağını oluşturmadan toplamaya başlayacağı öğrenildi. Türk Tabipleri Birliği’nden (TTB) bakanlığa gönderilen yazıda, “Kapsamı, sınırları çizilmeden, insanların kimlik bilgilerini içerecek şekilde, özel hayatın gizliliği hakkı gözetilmeden hastaların bütün sağlık bilgilerinin istenmesinin hukuka aykırı olduğu” belirtildi. ‘Ferman padişahın ülke bizim!’ ALİ AÇAR ‘Hasta mahremiyeti yok ediliyor’ ğı”nın yayımlandığını aktararak “Kapsamı, sınırları çizilmeden, hukuka uygunluk nedenleri olmaksızın insanların kimlik bilgilerini içerecek şekilde, özel hayatın gizliliği hakkı gözetilmeden hastaların bütün sağlık bilgilerinin 1 Ocak 2013 tarihinden itibaren Sağlık Bakanlığı’na gönderilmesinin istendiğini” belirtti. İstanbul Tabip Odası’nda dün düzenlenen basın toplantısında oda adına açıklama yapan oda Genel Sekreteri Dr. Ali Çerkezoğlu, “Her yeri izlemek, herkesi dinlemek yetmedi. Sıra ülkedeki herkesin en mahrem bilgilerini, hukuk etik dinlemeden, hiçbir süzgeçten geçirmeden toplamaya mı geldi” diye sordu. İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Taner Gören ise tıptaki etik ilkeler içinde gelen sır saklama, yani hasta mahremiyetinin bu çalışmayla ihlal edildiğini söyledi. Gören, konuyla ilgili önümüzdeki günlerde de bir çalışma başlatacaklarını kaydetti. (Fotoğraf: SİBEL BAHÇETEPE) ekim, sır saklamak zorunda’ TTB Genel Sekreteri Beyazıt İlhan önceki gün Sağlık Bakanlığı’na gönderiği yazıda, bakanlığın internet sayfasında “Kişisel Sağlık Verilerinin İşlenmesi ve Veri Mahremiyetinin Sağlanması Hakkında Yönetmelik Tasla ‘H Yazısında “Bilgilerinin paylaşılmasına onay vermeyen hastaların bilgilerinin paylaşılmasının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, anayasa ve Tıbbi Deontoloji Tüzüğü uyarınca hukuka aykırı olduğu, hekimlerin hastahekim arasındaki güven ilişkisini bozucu ve hukuka aykırı davranışa zorlanmamaları gerektiği” değerlendirmesini yaparak “Bakanlığınız tarafından; hekimlerin, sır saklama yükümlülüğüne uymalarını, hastaların mahremiyet haklarını gözetmelerini ve hastahekim ilişkisinde mutlak gerekli olan güven ilişkisini korumalarını sağlayacak uygulama işlemlerini gösterir bir açıklamanın yapılması ivedi bir gereksinim haline dönüşmüştür” ifadelerini kullandı. ‘Ulemaya’ sordular Davayı görüşen Isparta İdare Mahkemesi, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın türban tartışmaları gündeme geldiği dönemde söylediği “Türbanı ulemaya soracaksınız” sözleriyle örtüşen bir adım attı. Mahkeme, ara kararında Said Nursi’nin kim olduğu, İslam tarihindeki yeri, eserleri, Barla kasabası açısından nasıl bir öneme sahip olduğu ve İslam âlimi olup olmadığı konularında Diyanet İşleri Başkanlığı’nın en yüksek danışma ve karar organı olan Din İşleri Yüksek Kurulu’ndan görüş istenmesini karara bağladı. ‘İslam âlimidir’ Yüksek Kurul ise mahkemenin başvurusuna verdiği yanıtta, Said Nursi’nin 18781960 yılları arasında yaşadığını, yaşadığı dönemin siyasi ve konjonktürel şartlarına bağlı olarak kimi zaman tutuklandığı, sonrasında beraat ettiğini, kimi zaman sürgüne gönderildiğini, ardından serbest bırakıldığını, düşüncelerini “Risalei Nur” adını verdiği eserlerinde ortaya koyduğunu, bu eserlerin yerli ve yabancı araştırmacılar tarafından bir tür “Kuran tefsiri” olarak anıldığını bildirdi. Yüksek Kurul ayrıca Nursi’nin bir “İslam âlimi” olarak değerlendirildiğini, dini konularda eserler kaleme almakla kalmayıp ilgilendiği ve yetiştirdiği öğrencileriyle bir hareket oluşturduğunu, 1926 yılından itibaren yaşamının yaklaşık sekiz yıllık bölümünü Barla kasabasında geçirdiğini, Risalei Nur adlı eserinin bir bölümünü burada yazdığını da yanıtına ekledi. iyanet haklı, turizme katkısı olur’ Diyanet’in bu kararından sonra mahkeme, valiliğin “Said Nursi’nin, kasabanın inanç turizmine katkı sağlayacağı” savını kabul etti. Mahkeme ayrıca “Bediüzzaman, Nursi” gibi unvan ve lakapların da toplum tarafından kabul gören şahıslar için kullanılmasında sakınca bulunmadığına hükmetti. Mahkeme, bu gerekçelerle ADD’nin açtığı davayı reddederken, avukatlık ücretinin davacıdan tahsil edilmesine de oybirliği ile karar verdi. 9%.Ú 9), +2%$Ú3Ú +REDI 4UTARÍ &AIZ 6ADE /RANÍ !YLÍK 4AKSIT 4UTARÍ ‘D &!Ú: !,Ú9%4Ú 4!",/35 !,).!#!+ e#2%4,%2 4, +REDI 4AHSIS eCRETI 78,75.TL !,Ú9%4 /2!.,!2)  $IÙER !YLÍK 9ÍLLÍK eCRETLER 4OPLAM 4OPLAM 8,53.TL %1,46 %17,49 VakıfBank’tan yeni yılı yeni hayallerle karşılama kredisi 5YGUN FAIZ ORANLARÍ VE  AYA VARAN VADE SElENEKLERIYLE HALINIZDEN ANLAYAN 9ENI 9ÍL +REDISI 6AKÍF"ANK´TA
5.000.TL 12 Ay %0,98 449,20.TL +REDI 4AHSIS eCRETI ~ZERINDEN  "ANKA 3IGORTA UAMELE 6ERGISI "36 ALÍNÍR $IÙER eCRETLER  YÍLLÍK (AYAT 3IGORTASÍ PRIM TUTARÍ  YAÛÍNDAKI ERKEK M~ÛTERI IlIN HESAPLANMÍÛ OLUP KREDI TUTARÍNA VADESINE VE M~ÛTERININ YAÛÍNA GyRE DEáIÛIKLIK GySTERMEKTEDIR !YLÍK VE YÍLLÍK TOPLAM MALIYET ORANLARÍNA KREDI IlIN TAHSIL EDILEN T~M FAIZ ~CRET VE VERGILER DAHILDIR 4OPLAM MALIYET ORANLARÍ yRNEK VADE VE yRNEK TUTAR ~ZERINDEN HESAPLANMÍÛTÍR 6AKÍF"ANK KAMPANYA S~RESINI VE KAMPANYA S~RESINCE KREDI TAHSIS ~CRETINI VE FAIZ ORANÍNÍ DEáIÛTIRME HAKKÍNA SAHIPTIR "AÛVURULAR IlIN KEFIL yN ÛARTÍ ARANMAMAKLA BIRLIKTE ÛUBELERIMIZ GEREKLI DURUMLARDA KEFIL TALEP EDEBILIRLER $ETAYLÍ BILGIYI WWWVAKIFBANKCOMTR ADRESINDEN VEYA ÛUBELERIMIZDEN yáRENEBILIRSINIZ ‘Akıl tutulması’ Kararı yorumlayan Isparta ADD’nin eski başkanı ve davayı açan isim Mahmut Özyürek, “Din İşleri Yüksek Kurulu’nun yorumu, olduğu gibi mahkeme kararı oldu. Bana göre, laik hukuk sistemi yok sayıldı. Şeri hukuk sistemi yürürlüğe konuldu. Said Nursi’nin din âlimi olup olmadığı konusunda din adamlarının hepsi aynı fikirde değildir. Verilen bu karar akıl tutulmasıdır” dedi. ADD’nin avukatı Ali Kutlay Alpuğan da kararı temyiz edeceklerini açıkladı. 9ENI 9ÍL +REDISI “Sanatçılar Girişimi”, AKP iktidarının sanata, sanatçıya ve toplumun değişik kesimlerine yönelik artan baskısına karşı yarın (pazar) Bostancı Gösteri Merkezi’nde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun katılımıyla adaletsizliğe ve hukuksuzluğa karşı “Reddediyoruz/Ferman Padişahın Ülke Bizimdir” diyecek. Sanatçılar, “Meydanı boş bulduklarını sanıyorlarsa yanılıyorlar. Bizler büyük bir çoğul olarak ülkemizin eşit, özgür ve tam bağımsız bir ülke olması için ne yapmamız gerekiyorsa onu yapacağımızı kamuoyuna deklare ediyoruz. Gerici, ırkçı ve savaşsever anlayışı dünya kamuoyuna ve onun mazlum halkına en büyük çığlık atarak duyuracağız” dedi. 300’ü aşkın sanatçı, AKP döneminde yaşanan adaletsizlik, hukuksuzluk ve baskılara karşı aydın duyarlılığı ile karşı koyacak. Katılımcılar buluşma nedenlerini şöyle değerlendirdi: Orhan Aydın: AKP ve başı neredeyse kendini padişah ilan etmek üzeredir. Biz aydınlar, yazarlar ve sanatçılar susmayacağız. Yurtseverleri ve halkımızı bu sese kulak vermeye çağırıyoruz. Edip Akbayram: Bu etkinlik AKP anlayışına karşı bir duruştur. Heykele ‘ucube’ diyen ve cumhuriyet değerlerine saldırıların olduğu bir dönemde sanatçılar vardır. Biz de ferman padişahınsa ülke bizimdir diyerek bir arada olacağız. Rutkay Aziz: ODTÜ’deki tiyatro oyunumuz nedeniyle gerçekleştirilecek olan etkinliğe video konferans sistemi ile katılacağız. Ancak AKP dönemindeki antidemokratik uygulamalar, baskılar ve zulme karşı bir sanatçı direnişi sergileyeceğiz. Gülriz Sururi: Ülkemizin ciddi bir tehdit altında olduğunu gördüğümüz için bir araya geliyoruz. Ülkem ve yurttaşlarım için sonradan geç olmaması için sessiz kalmamak adına orada olacağım. Gülsen Tuncer: Sanatçı olarak demokrasiden, laiklikten ve tam bağımsızlık ilkesi ile özgürlüklerden ülkemiz önündeki bütün engellerin kaldırılması noktasında kendimizi sorumlu hissediyoruz. Bu ülkenin yurttaşı olmaktan da onur duyuyoruz. Orada bulunmak da onurlu bir görevdir. Engin Ayça: Bu uzun, sürekli bir yürüyüş olabilir. Muhalefet partilerinin etkisiz görünmesi partiler dışı sivil toplum örgütlerinin ve meslek kuruluşlarının müdahale etmesini sağlıyor. Keşke muhalefet partileri de bu yönde güçlü olabilseler.