16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 15 ARALIK 2012 CUMARTESİ [email protected] 12 Suriye sınırına yerleştirilmek üzere 2 Patriot bataryası ve 400 personel gönderilmesine onay verdi Dış Haberler Servisi ABD, Suriye’den gelecek muhtemel bir füze saldırısına karşı Türkiye’ye iki Patriot bataryası ve 400 asker gönderecek. Barack Obama yönetiminin Savunma Bakanı Leon Panetta dün, Patriot hava savunma sistemlerinin Türkiye’ye konuşlandırılmasına onay veren emri imzaladı. Savunma Bakanlığı (Pentagon) basın sözcüsü George Little, gazetecilere yaptığı açıklamada, Panetta’nın emri, Afganistan’dan uçakla Türkiye’ye gelirken imzaladığını duyurdu. Patriotları kullanacak Amerikalı personelin sadece savunma görevi yürüteceklerini söyleyen Little, “ABD Türkiye’yi kendini savunma çabasında destekliyor” dedi. Little, Patriot füzelerinin birkaç hafta içinde, gelecek ay Türkiye’ye konuşlandırılacağını bildirdi ancak bunların nereye yerleştirileceği ve ne kadar süre Türkiye’de kalacağı konusunda bilgi vermedi. Karadan havaya atılan Patriot füzelerinin, teknik olarak Suriye’de bir uçuşa yasak bölge oluşturmak amacıyla kullanılabileceği belirtilirken NATO yetkilileri, amacın bu olmadığında ısrarlı. İncirlik üssünü ziyareti sırasında, bir hangarda Amerikalı askerlere seslenen Panetta, Suriye krizinin İncirlik ve bölgedeki üsleri çok önemli hale getirdiğini söyledi. Panetta, “Zor ve kritik bir dönemdeyiz. Çok kritik bir yerde, kritik bir görevi yerine getiriyorsunuz” diyerek Şam rejiminin devrilmesinin “an meselesi” olduğunu öne sürdü. Suriye’de “yeni sorumluluk sahibi” liderler görmek umuduyla bazı muhalif gruplara “ölümcül olmayan” yardımda bulunduklarını söyleyen Panetta, Türkiye’nin önemli bir müttefik olduğunu, Patriotlarla Ankara’nın ihtiyaç duyabileceği hava savunmasının sağlanacağını ifade etti. Bakanlığının, Suriye’nin kimyasal silah saldırısı ihtimaline karşı Beyaz Saray için planlar hazırladığını bildiren Panetta, gerekirse askeri harekât düzenlemeye hazırlıklı olduklarını vurguladı. “Suri DIŞ HABERLER ABD yönetimi, Obama’dan Türkiye’ye asker Panetta Türkiye’ye batarya ve asker gönderme kararını açıklarken bir ABD haber sitesi, Washington’ın bu adımını, Obama’ya Nobel Barış Ödülü verilişine atfen ‘Barış Ödülü: Obama Türkiye’ye ABD askeri yolluyor’ başlığıyla verdi. (REUTERS) Strasbourg’da Lal Gece STRASBOURG Gelip geçenlerin hatıra fotoğrafı çektirdiği büyük Noel çamıyla göz kamaştıran “Place Kleber” köşesindeki kitapçıda “Retour à Strasbourg” (Strasbourg’a Dönüş) isimli bir belgesel kitapçığı buldum. Kitapçıkta yüz yıl öncesine ait yüz kartpostal var… Strasbourg’un değişik caddelerini, sokaklarını, meydanlarını resimleyen kartpostalların yanına, aynı mekânlarda çekilen günümüz fotoğrafları konmuş… Tıpatıp benzeşen “İki resim arasında farkları bulun” oyunları yapılır ya… Yüz yıl öncesi kartpostalları ile bugünün fotoğrafları o oranda benzeşiyor. Aralarında kayda değer hiçbir fark göze çarpmıyor. 1453’te burada ilk matbaayı kullanan Gutenberg’in adıyla anılan ve kurulduğu 16. asırdan bu yana olduğu gibi aynen muhafaza edilen ticaret odasının bulunduğu “Gutenberg Meydanı” mesela… Meydanın ortasına Gutenberg heykelini yapmışlar. Matbaa mucidinin elinde, üzerinde “Et la lumiere fut/Ve ışık doğdu” sözleri yazan bir kâğıt parçası duruyor. Meydana 19. yüzyılın ilk yarısında aydınlanmanın doğuşunu kutsamak için dikilen heykel, önünden gelip geçeni ilk günkü gibi selamlamaya devam ediyor. Temeli 1015’te atılan katedral civarındaki sokaklar, keza… Asırlar öncesinde ne halde iseler, bugün o haldeler! 1884’ten kalma görkemli üniversite binası ile üniversiteye açılan Özgürlük Meydanı (Avenue de la Liberte) da misal.. milim değişmemiş! Strasbourg, böyle, asırdan asıra; kuşaktan kuşağa hiç değişmeyen bir istikrar adası. Yüzyılların kazanımı olan birikim, değerler ve gustoda yazboz tahtası hiçbir değişiklik yapılmamış. Kazanımlar aksine olağanüstü titizlikle korunmuş ve hep üst üste konularak yüceltilmiş. Burjuvazinin yerleşik değerleri böyle oluşmuş… Bugün Avrupa Parlamentosu ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne de ev sahipliği yapan Strasbourg, Avrupa’nın aynı zamanda o yerleşik burjuvazisinin de kalbi. Eski Kıta’nın en müreffeh ve en köklü burjuva kentlerinden biri burası... Reis Çelik’in “Lal Gece”sini, burjuvazinin tam merkezi olan böyle bir kentte izliyoruz... Filmin ilk sahnesi, kar altında Anadolu bozkırlarında birkaç derme çatma evle başlıyor… Perişan evlerden birinden, beline kan kırmızısı kurdele kemer bağlanmış; başına kırmızı duvak örtülmüş bir gelin çıkarılıyor… Gelin, kurbanlık koyun görüntüsünde... Yüzünü henüz görmesek de, kollarından karga tulumba tutularak kalabalığın önünde ittirilmesinden, gelinin trajik bir kurban olacağını anlıyoruz. Perdedeki görüntüler, Gutenberg’in matbaayı tasarladığı, Avrupa’nın burjuva yüreği Strasbourg’dan hele.. ışık yılı uzaklığındaki bağnaz Taliban Afganistanı’nı andırıyor… Konuşulan dil Türkçe olmasa izlediğimiz karelere kolayca Afganistan diyebiliriz. Bu da bizim bağrımızda yaşayan ve bugüne bugün hiç değiştiremediğimiz Afganistan oluyor. Strasbourg’un neredeyse çeyrek asrı dolduran “Türk Sinema Günleri’nde” bu yıl 9 film gösteriliyor: Celal Tan ve Ailesinin Çok Acılı Hikâyesi, Uzun Hikâye, Nar, Çanakkale Çocukları, Almanya, Evim Sensin, Kuma, Delikanlım İyi Bak Yıldızlara gibi filmlerin sunulduğu şenlikte “Lal Gece”, seyircide üst düzeyde merak uyandıran bir film olarak öne çıkıyor. Çelik’in çok ödüllü filmi, Türkiye’nin trajik biçimde dünya liginde yarıştığı “çocuk gelin” sorununu ele alıyor. Reis Çelik’in çocuk gelinini, 14 yaşındaki güzel ve yetenekli oyuncu Dilan Aksüt oynuyor. Dede yaşındaki damadı da rolünün hakkını fazlasıyla veren İlyas Salman canlandırıyor… Filmin tamamı tek mekânda yeni gelinle damadın hapsolduğu zifaf odasında geçse de; Salman’ın etkileyici oyunculuğu ve bu filmle sinemaya ilk kez adım atan Dilan Aksüt’ün doğallığı seyirciyi sürüklüyor… O kadar ki Kültür Bakanlığı’ndan gereken destek bulunmadığı için ilkel şartlarda hazırlanan altyazılarla filmi takip etmek zorunda kalan Fransızlar dahi sıkılmadan, trajik öyküyü sonuna dek soluksuz izliyorlar. Gösteri sonundaki sorucevap ve tartışma bölümünde; yönetmen Çelik’e en çok onlar yabancı izleyiciler soru soruyor. “Türkiye’de kadın ve erkek neden Avrupa’daki gibi birbirlerini seçemiyor?” “Türkiye’de çocuk gelin almak hukuki ve meşru mu?” “Türkiye bu konuyu hangi boyutta tartışıyor? Kapsamlı bir tartışma var mı?” “Olay yalnız Türkiye’nin doğusuyla mı sınırlı yoksa genel ve yaygın bir problem mi?” gibi.. sorular geliyor. Strasbourglu izleyici, yüzyıllardır değişmeyen korunaklı dünyalarının yamacına, göçmenler sayesinde taşınan bu upuzak realitenin kodlarını anlamaya ve çözmeye çalışıyor. Çelik’in filminin sabahında, bu yazıya oturmadan; Strasbourg’da yaşayan Pınar Selek’in basın toplantısına koşuyorum. “Lal Gece” kâbusundan çıkıp; Selek’e 15 yıldır yaşatılan kâbusa ışınlanıyorum. Onu da başka bir yazıda anlatacağım. Panetta Patriotlar için geldi SAVAŞ KÜRKLÜ ADANA ABD Savunma Bakanı Leon Panetta, Afganistan’dan dönerken dün Adana’daki İncirlik üssünü ziyaret etti. Panetta, dün Adana’nın Yüreğir ilçesinde bulunan İncirlik üssüne saat 11.40 sıralarında indi. Bakan Panetta ve beraberindekileri karşılayan ABD’li ve Türk askeri yetkililer, daha sonra geniş güvenlik önlemleri eşliğinde üsse geçti. Panetta’nın üste bulunduğu dakikalarda askeri uçakların park alanında ise insansız casus uçağı Predator’un hangar önünde bekletilmesi dikkat çekti. ABD’li ve Türk askeri yetkililer, Panetta’ya Türkiye’ye kurulması planlanan Patriot bataryaları ve gönderilecek askerlerle ilgili brifing verdi. İncirlik Üssü’nde yaklaşık bir buçuk saat kalan Panetta, öğleden sonra beraberindekilerle birlikte üsten ayrıldı. Panetta’yı taşıyan uçağın havalanmasının hemen ardından Türk Hava Kuvvetleri’ne ait iki F4 Fantom savaş uçağı İncirlik’e iniş yaptı. ‘Çocuk gelin’ ve Gutenberg evreni ye’deki kimyasal silahları imha etme girişiminde bulunmanın çok tehlikeli olacağına” dikkat çeken Panetta, “Oraya gidip havaya uçuramazsınız” dedi. En büyük endişesinin Esad rejiminin umutsuzluğa kapılarak kimyasal silah kullanması olduğunu vurgulayan ABD Savunma Bakanı, Şam’ın Patriotlara muhtemel tepkisinden endişe etmediğini de belirterek “Bunun Suriye’yi kızdırıp kızdırmamasıyla uğraşarak zaman harcayamayız” dedi. NATO sözcüsü Oana Lungescu, “ABD’yi kutluyoruz. Karar, ittifak dayanışması ve güvenliğine güçlü bir bağlılık göstergesi. Konuşlandırma sadece savunma amaçlı. Uçuşa yasak bölge ya da bir saldırı operasyonuyla ilgili değil” ifadesini kullandı. NATO komutası altında görev yapacak, Almanya ve Hollanda’dan gelecek Patriotlarla birlikte toplam 6 hava savunma sisteminin ocak ayı sonunda hazır olaca ğı ancak gerekirse sistemlerin daha hızlı konuşlandırılabileceği bildiriliyor. Alman Federal Meclisi Türkiye’nin talep ettiği Patriot sistemlerinin gönderilmesine onay verdi. 555 milletvekilinin katıldığı oylamada, 461 “evet” oyuna karşı, 86 “hayır” çıktı. Kararla, Awacs tipi erken uyarı uçaklarının kullanılmasına da izin veriliyor. Almanya Patriotları muhtemelen Kahramanmaraş’ta konuşlandıracak. ABD’li elçiler Dışişleri’nde ANKARA’DA SURİYE HAREKETLİLİĞİ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ABD Savunma Bakanı Leon Panetta’nın İncirlik üssüne sürpriz bir ziyaret düzenlediği ve NATO şemsiyesi altında Türkiye’de konuşlandırılacak Patriot füze sistemini onayladığı gün, ABD’nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone ve ülkesine geri çağrılmış olmasına rağmen halen resmi Şam Büyükelçisi Robert Stephen Ford, Ankara’da, “Esad gitmeli” mesajı verdi. Panetta’nın ardından dün Ankara bir üst düzey Amerikalıya daha ev sahipliği yaptı. ABD’nin halen resmi Şam Büyükelçisi olan Ford ve Ankara Büyükelçisi Ricciardone, dün Dışişleri Bakanlığı’nda, Müsteşar Feridun Sinirlioğlu ile yaklaşık 1.5 saat süren bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşmenin ardından Ricciardone yaptığı açıklamada, “Suriye’de geçiş sürecinin neresinde olduğumuz, ABD ve Türkiye’nin Suriye’de nasıl işbirliği yapabileceği ve şiddet olmadan mümkün olduğunca yumuşak bir geçişin nasıl sağlanabileceği üzerine konuştuk” dedi. Ricciardone, Patriot hava savunma sistemleriyle ilgili olarak da “Türkiye, Suriye’den gelen tehdit potansiyelini gördüğü anda ABD Türkiye’nin yanında olma kararı almıştır. Biz bu kararı Türkiye’nin yanında yer aldığımızı göstermek için aldık. Panetta da bugün kısa bir sürenin ardından kararı imzalayarak bunu teyit etmiş oldu. Panetta’nın bunu imzalaması ABD’nin, Türkiye ile dayanışmasının somut bir adımıdır” diye konuştu. Öte yandan Ricciardone, ABD basınındaki, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın 4 Aralık’ta Erbil’e yapacağı ziyaretin ABD yönetimi ve Irak yönetimi arasında alınan bir kararla engellendiğini yalanladı. Ford ise Suriye’deki olaylarda toplam 40 bin kişi öldüğünü belirterek “Esad ne kadar çabuk giderse o kadar iyi. Böylece akan kan durur” diye konuştu. Ford sözlerine Suriye içinde ve dışında Suriye halkına yardım etmek için 210 milyon ABD Doları harcadıklarını kaydetti. Rusya’dan tepki Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Aleksandr Lukaşeviç, Türkiye’ye Patriot konuşlandırmanın Suriye’deki durumun siyasi çözümüne katkıda bulunmadığını söyledi. Lukaşeviç, “Endişelerimizi ifade ettik. Türkiye’de ve sınırda, özellikle bu tür silahların birikmesi, siyasi bir çözüm bulmak için uygun olmadığı kadar tam tersi komşu ülkeler arasındaki gerginliği artırıyor” dedi. ‘Yemen’de Türk silahları yakalandı’ Dış Haberler Servisi Yemen’de Türk yapımı yaklaşık 7 bin silahın ele geçirildiği öne sürüldü. Suriye resmi haber ajansı SANA, Yemen İçişleri Bakanlığı’nın ülkenin batısında El Hdeyde kenti yakınlarında Türk malı silahlar yakalandığını açıkladığını duyurdu. Haberde, geçen ekim ayında da Aden Limanı’nda yine Türk silahlarının ele geçirildiğine dikkat çekildi. Yemen İçişleri Bakanlığı internet sitesinde yayımlanan açıklamaya dayandırılan habere göre, ele geçirilen 7 binden fazla Türk yapımı tabanca askerlerin güvenlik kontrolleri sırasında durdurulan bir araç içinde gizli bölgelere yerleştirilmiş halde bulundu. Çelik’e soru yağmuru Hristofyas: AB sırtımızdan bıçakladı Dış Haberler Servisi Rum lider Dimitris Hristofyas, Güney Kıbrıs’ın Avrupa Birliği (AB) Dönem Başkanlığı’nı yerine getirirken “sırtından bıçaklandığını” söyledi. Fileleftheros gazetesi, Hristofyas’ın altı aylık AB dönem başkanlığının tamamlanması dolayısıyla AB Daimi Temsilciliği tarafından Brüksel’de düzenlenen toplantıda, “AB içerisinde Güney Kıbrıs’ın dönem başkanlığından şüphe duyan herkese karşı içini döktüğünü” duyurdu. Habere göre, “AB’nin farklı yönlerinden sırttan bıçaklanmaların geldiğini” söyleyen Hristofyas, Güney Kıbrıs’la ilgili “kara para aklama, Rusya’nın önemli kişileri için cennet olduğu” gibi iddiaları örnek gösterdi ve “Bunlar belden aşağı vurmadır” ifadesini kullandı. AB için hizmet etmeye çalıştıkları dönemde bu tür olaylar yaşadıklarını anlatan Hristofyas, aynı sürede yaşanan olaylarda milli gelirin yüzde 2023’ünü (4.5 milyar Avro) kaybettiklerine işaret etti. Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso ve Avrupa Konseyi Başkanı Herman van Rompuy ile görüşmesinde aldıkları yaralar konusunda bilgi verdiğini söyleyen Rum lider, bunları Avrupa Konseyi toplantısında da dile getireceğini ifade etti. Uluslararası tepkilere kulağını tıkayan Kuzey Kore, füze denemesindeki “başarısını” törenle kutladı. Başkent Pyongyang’da düzenlenen gövde gösterisi gibi törene hem ordu hem siviller katıldı. Kuzey Kore, ülkenin lideri Kim Jongun’un ve fırlatma gününde komuta merkezinde yaşananların fotoğraflarını da basınla paylaştı. Kuzey Kore art arda uğradığı başarısızlıkların ardından çarşamba günü Unha3 roketini ve roketin taşıdığı uyduyu uzaya fırlatmıştı. 20’lerindeki Kim, bu “kumarıyla” dünyanın tepkisini çekse de halkının gözünde güçlü ve kararlı bir lider olduğunu göstermiş oldu. 10 bin kilometre menzilli füzenin ABD’nin Batı kıyılarındaki Los Angeles kentini dahi vurabileceği belirtiliyor. (EPA) Kim ‘kahraman’ Rus Dışişleri Bakanlığı Suriye konusundaki tavırlarının aynı olduğunu açıkladı Politikamız değişmedi İsrail Dışişleri Bakanı istifa etti Dış Haberler Servisi İsrail Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Avigdor Lieberman’ın Başbakan Binyamin Netanyahu’ya istifasını sunduğu ve Netanyahu’nun istifayı kabul ettiği açıklandı. 22 Ocak’ta seçimlere gidecek ülkenin şahin isimlerinden Lieberman’ın istifası, hakkındaki uzun süredir devam eden yolsuzluk iddiaları ve savcılığın sahtekârlık, görevi kötüye kullanma suçlarından dava açacağını duyurması sonrası geldi. Türkiye ile Lieberman. krizde başrol oyuncularından biri olarak sahneye çıkan aşırı sağcı siyasetçi istifa kararını duyururken “suçsuz olduğumu bilmeme rağmen Dışişleri Bakanlığı ve Başbakan Yardımcılığı görevlerimden ayrılıyorum” dedi. Dış Haberler Servisi Rusya Dışişleri Bakanlığı, önceki gün Bakan Yardımcısı Mikhail Bogdanov’un, Suriye’de Beşşar Esad yönetiminin giderek kontrolü kaybettiği yönündeki sözlerinin ardından, Moskova’nın Suriye politikasında bir değişiklik olmadığını bildirdi. Dışişleri’nden dün gelen açıklamada, Bogdanov’un sadece “Suriye muhalefeti ve dış destekçilerinin Şam rejimi üzerinde zaferin çabuk geleceği öngörüsünden bahsettiği” belirtildi. Bakanlık sözcüsü Alexander Lukaşeviç, “Bogdanov, Rusya’nın Suriye’de siyasi çözümün alternatifi olmadığı yolundaki ilkesel tutumunu bir kez daha doğruladı” diye konuştu. Bogdanov’un, Suriye’de muhalefetin kazanabileceğini, bu ihtimalin göz ardı edilemeyeceğini söylediği de bildirilmişti. Ancak Bogdanov’un bu sözleri sarf etmediğini belirten Lukaşeviç, Bogdanov’un son günlerde hiçbir açıklama yapmadığını söyledi. Lukaşeviç, Esad’ın akıbeti konusunda herhangi bir görüşmeye katılmadıklarını söyleyerek, “Tutumumuz hiçbir zaman değişmedi ve değişmeyecek” dedi. Bogdanov’un, Suriye’deki Rusların tahliyesiyle ilgili hazırlık yapıldığı sözleri hatırlatılan Lukaşeviç, muhtemel gelişmelere karşı hazırlık yaptıklarını söyledi ancak ayrıntılı bilgi vermedi. Boyer’den yine 1915 adımı ? Haber Merkezi Fransa meclisinde, Halk Hareketi Birliği (UMP) üyesi Marsilya Milletvekili Valerie Boyer, anayasa mahkemesi tarafından iptal edilen, 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarının inkârına ceza öngören yasa için Fransız meclisinde teklif sundu. Yeni teklifle birlikte ilk yasayı 28 Şubat 2012’de anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle iptal eden anayasa mahkemesi hakkında 30 milletvekilinden oluşan meclis soruşturma komisyonu kurulması da istendi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle