Katalog

SAYFA CUMHURİYET 1 ARALIK 2012 CUMARTESİ 4 aynı görüşü tekrarlamış ve şunları söylemiş: Dosyaların tamamı indirilecekse olumlu oy veririz, seçilerek getirilmesi yanlış olur. Kemal Bey’i uyarıp belirtmek gerekir ki bu görüş şu anda fevkalade tehlikelidir. Bu görüş ancak yargı bağımsızlığı olmuş olsaydı anlam ifade ederdi. O zaman çok haklı olarak hepimiz, kimilerinin dokunulmazlık zırhı ardına sığınarak, yargı önünde hesap vermekten kaçınmalarına karşı çıkardık gönül rahatlığıyla. ??? Ama durum bu değil. Şu anda yargı bağımsızlığı bulunmadığına, bir tür yandaş yargı oluşturulduğuna göre, iktidardakiler ile onlara yakın olanların herhangi bir dokunulmazlık zırhı ardına saklanmaya ihtiyaçları yok. Çünkü artık, ne olursa olsun onlara dokunmayacak bir “yargı(!)” vardır. Durum böyle olunca, bütün dokunulmazlık dosyaları TBMM Genel Kurulu’na indirilir, hepsi kaldırılır, herkes yargıya sevk edilirse, yandaş yargı bir kısmını eldeki delillere karşın aklarken, bir bölümünü de elde delil olmasa bile mahkum edebilir. Bütün dosyalar getirilince olacak olanın bu olduğunu, hâlâ anlamayan kaldı mı? O bakımdan Kemal Kılıçdaroğlu’nu uyarmak isterim: Aman Kemal Bey, dikkat oyuna gelmeyin! Benzeri örnekleri geçmişte yaşadık. Adnan Menderes iktidarı, kendisine sert muhalefet yapan ve 1954 seçimlerinde Kırşehir’den tulum çıkaran, Osman Bölükbaşı’nın seçim bölgesi Kırşehir’i önce ilçe yapmış, sonra da 1957 Temmuz’unda Bölükbaşı’nın dokunulmazlığını kaldırarak onu yargı yoluyla Ankara Hilton diye anılan Ankara Merkez Cezaevi’ne atmıştı. Malum, Adnan Menderes de Tayyip Bey ve yasakçı “No No No” Turgut Bey ile “demokrasimizin üç yıldızı”ndan biridir ve onun döneminde olanlar, bu dönemde de tekerrür etmektedir. Onun için Kılıçdaroğlu’nu bir kez daha uyaralım: Aman dikkat Kemal Bey! Öneriniz bağımsız yargıyla geçerliydi. Oysa artık o yok! HABERLER Aman Dikkat Kemal Bey! Bazen yazılarımı ertesi gün okurken, kendi yazdığıma kendim gülüyorum. Bu sabah da öyle oldu. Dünkü köşede, Başdenetçi Nihat Ömeroğlu’nun iktidara yakınlığı ve tartışmalı geçmişini söz konusu edip kendisini “alaturka ombudsman” olarak nitelememe güldüm. Ombudsmanlık, Türkiye gibi, demokrasisini tüm kural ve kurumlarıyla oturtmak bir yana, daha kavram olarak bile etraflıca tanımlayamamış ülkeler için pastanın üzerindeki süs çileğidir. Başka türlü söylemek gerekirse, doğru tanımlanıp yaşama geçirildiği takdirde yararlı bir kurum olan ombudsmanlık olmadan da demokrasi olur. Ama yargı bağımsızlığı olmayan bir demokrasi olamaz, çünkü ombudsmanlık öyle değildir ama, yargı bağımsızlığı demokrasinin onsuz olmazıdır. Durum böyle olunca, yargının bağımsız olmadığı bir sistemde, ombudsman bağımsız, tarafsız olsa ne olur olmasa ne olur? ??? Büyük bir riya eseri olarak, “ileri demokrasi” olarak nitelendirilen, sandıktan çıkma “tek adam totalitarizm”inde, zaman zaman içinde bulunduğumuz koşulları unutup yanlışa düşüyor, bir çare olmasına imkân bulunmayan öneriler yapıyoruz. Onlardan birini de BDP’lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasıyla ilgili fezleke konusunda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yapıyor. Sayın Kılıçdaroğlu daha önce de partisinin, dokunulmazlığı kürsüyle sınırlamaktan yana olduğunu, bunun dışındaki suçlamalarda milletvekillerinin dokunulmazlık zırhı ardına saklanmalarını yanlış bulduğunu ve onların da diğer yurttaşlar gibi adalet önünde hesap vermesi gerektiği görüşünü savunduğunu söylemişti. Son olayda da CHP Genel Başkanı AKP’de dokunma sıkıntısı büyüyor ERDEM GÜL ANKARA BDP’lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılması konusunda Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün karşı çıkışı ve parti içinden Güneydoğulu milletvekilleri başta olmak üzere yükselen itirazlar AKP’de sıkıntıya neden oldu. Parti yönetimi, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın henüz “siyasi karar” konusunda talimat vermemesi nedeniyle yöntem belirleyemezken, salı günü yapılacak AKP grup toplantısı, Meclis yerine AKP Genel Merkezi’ne alındı. Gül’ün dokunulmazlıkların kaldırılmasına karşı çıkan açıklamasının ardından AKP içinde de muhalifler kendilerini daha rahat ifade etmeye başladı. AKP’nin Güneydoğulu 20 kadar milletvekili BDP’lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına karşı olduklarını, parti içinde açıkça dile getiriyor. AKP içinde dokunulmazlıkların kaldırılmasına karşı çıkan Güneydoğulu olmayan vekiller de bulunuyor. Edinilen bilgilere göre parti içindeki muhalif isimler, parti yöneticilerine rahatsızlıklarını dile getirirken, nasıl bir yöntem izleneceği konusunda da bilgi edinmeye çalıştılar. Ortaya çıkan bu durum üzerine, partinin salı günü yapılacak haftalık grup toplantısı Meclis yerine AKP Genel Merkezi’ne alındı. Toplantıda Erdoğan’ın dokunulmazlıkta izlenecek yöntem konusunda bilgi vermesi ve bu konuda görüşleri olan milletvekillerini dinlemesi bekleniyor. Yaralı asker şehit oldu MERSİN (AA) Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Gülyazı beldesinde 19 Kasım’da meydana gelen mayın patlamasında ağır yaralanan er Duyal Ceylan, tedavi altına alındığı GATA’da şehit oldu. Şehidin naaşının, bugün Mersin’de düzenlenecek törenin ardından toprağa verilecek. 8 PKK’li öldürüldü HAKKÂRİ (AA) Hakkari Valiliği’nden yapılan açıklamada, 28 Kasım’da Şemdinli ilçesine bağlı Aktütün köyü kırsalındaki askeri üs bölgesinde insansız hava uçaklarının 8 kişilik terörist grubu tespit ettiği belirtildi. Açıklamada grubun operasyonla etkisiz hale getirildiği belirtildi. Anadiline karşı çıkan da var Önümüzdeki hafta ayrıca açlık grevlerinin sonlanması aşamasında Meclis’e gönderilen anadilinde savunma yasa tasarısının da Genel Kurul’a gelmesi planlanıyor. AKP içinde bu tasarıyla ilgili “eylemcilere taviz verildiği, Kürtçe için yasa çıkarıldığı” eleştirileri seslendiriliyor. Erdoğan’ın bu konuda da vekillerin nabzını tutup milletvekillerinden birlik beraberlik isteyebileceği ifade ediliyor. Gensoru önergesine ret ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP’nin, “devlet eliyle yapılması gereken bor tuzlarının aranması ve işletilmesi işlerini özel şirkete yaptırdığı”için Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız hakkında verdiği gensoru önergesinin gündeme alınması, AKP oylarıyla reddedildi. ÜLKE VEKİLLİĞİNDE UZLAŞTILAR AYŞE SAYIN ANKARA TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda CHP’nin “100 Türkiye milletvekilliği” önerisi, adı “ülke milletvekilliği” olarak değiştirilerek kabul edilirken AKP, seçim barajının yüzde 5’e indirilmesine yanaşmadı. Anayasa Uzlaşma Komisyonu MHP’li üye Faruk Bal başkanlığında toplanarak yeni anayasanın “Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin ve Milletin Temsili” başlıklı maddesini ele aldı. Toplantıda CHP’nin 550 milletvekilinden 450’sinin nispi temsil sistemine göre, 100’ünün de ülke seçim çevresi ele alınarak ayrı oyla seçilmesi önerisi görüşüldü. “Ülke milletvekiliği” önerisi üzerinde 4 parti de uzlaştı ancak CHP, “ül ke milletvekili”nin ayrı, nispi temsille seçilecek 450 milletvekilinin ayrı oyla seçilmesini istedi. AKP ve MHP öneriye sıcak bakmadı. Toplantıda seçim barajı da tartışıldı. CHP seçim barajının yüzde 5’e düşürülmesini önerdi. Bu öneriye BDP destek verirken AKP ve MHP karşı çıkınca uzlaşma olmadı ve yeniden müzakere edilmek üzere sonraya bırakıldı. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) CHP’li Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven’in, hapis cezasının Yargıtayca onanması ve İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınmasının ardından Dikili Belediye Başkanvekilliği’ne Yusuf Altıparmak seçildi. Yargı kararının resmi olarak bildirilmesinin ardından Altıparmak göreve başlayacak. Altıparmak seçildi Üye yapana umre hediye SAMSUN (Cumhuriyet) AKP İlkadım ilçe danışma toplantısına katılan Samsun Milletvekili Cemal Yılmaz Demir, ilginç bir vaatte bulundu. Demir, şubat ayına kadar partiye en çok üye yapan kadın kolları, gençlik kolları ve ilçe yönetiminden birer kişiyi umreye gönderme sözü verdi.