Katalog

7 KASIM 2012 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHP lideri Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın ‘bahtsız bedevi’ sözünü bir de uyarıyla iade etti 5 Kutup ayılı yanıt ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, ekonomiyle ilgili eleştiri yaparken kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in Türkiye’nin kredi notunu yükseltmesi nedeniyle kendisini “bahtsız bedevi” olarak nitelendiren Başbakan Tayyip Erdoğan’a, “Dön aynaya bak, bahtsız bedeviyi göreceksin. Ama kutup ayılarına dikkat et” sözleriyle yanıt verdi. Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında şu değerlendirmeleri yaptı: Kutup ayılarına dikkat: Benim söylediklerim ? Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın bahtsız bedevi sözlerine yanıt verirken, “Libya çöllerinde, Arabistan çöllerinde gezen sen değil misin? Dön aynaya bak, bahtsız bedeviyi göreceksin orada... Ama o çöllerde gezerken aman ha kutup ayılarına dikkat et” dedi. bak, bahtsız bedeviyi göreceksin orada... O çöllerde gezerken aman ha kutup ayılarına dikkat et. Horoza sormuşlar; “Tavuk mu yumurtadan çıkar, yumurta mı tavuktan çıkar” diye. “Ben bilmem, ben söyler geçerim” demiş. Ben de söyler geçerim... Kredi notu, Suriye koşullu mu: Fitch’in bir ra nu yükseltiyorum, ama durumun diğer ülkelerden kötü. Soruyorum neyin karşılığında yükselttiler? “Sakın Suriye’ye gireyim deme, o zaman notunu düşürürüm” diyor. Siz düşünüyor musunuz Erdoğan neden 15 gündür Suriye’den söz etmiyor. Parmakla çağrılan bakan: Suriye ile kavganın ne 3Z hediye ettiler: Bun konusunda terbiyesiz bir açıklama yaptı. Bahtsız bedevi dedi. Suriye, Libya, Arabistan çöllerinde gezen sen değil misin? Dön aynaya poru çıktı. Bugün Erdoğan uçuyor rapor çıktı diye. Acaba o raporu tercübe edip Erdoğan’ın önüne koydular mı? Kesinlikle bilmiyor. O rapor bağımsız bir ülke açısından ayıplarla doludur. Ben notu bize, ne Suriye’ye faydası olmadı. Bayan Clinton “Kusura bakma siz de iş yok, Katar’da toplayacağım. Türkiye’de topladınız beceremediniz’’ dedi. Parmakla çağrılan bir Dışişleri Bakanı vardı. Sesi çıkmıyor. lar ne diye iktidar oldular? Yolsuzluk, yasaklar ve yoksulluk var dediler. Yasaklar var mı fazlası, yolsuzluk paçalarından akıyor. Yoksulluk var mı, var. 3 ‘z’ armağan ettiler, zindan, zulüm ve zam. Elinde ip...: Başbakan ne dediğini bilmiyor. 10 Haziran 2002’de “İdam cezası tamamen kalksın, iktidara destek vermeye hazırız” demiş. Bugün elinde ip geziyor. Hacdan sahtekârlık: sula gönderiyor. Kendisi hacda, ama sahte pusula gönderiyor. Erdoğan bu sahtekârlığa ne diyeceksin? Din iman diyorsun; TBMM’de senin vekillerin sahtekârlık yaparken sesini kesiyorsan, sahtekârlığa ortaksın demektir. Şimdi o sahtekârlık yapanların ismini açıklama zamanı geldi. Ali Aşlık, İzmir milletvekili. Mustafa Kabakçı, Konya’ya hangi yüzle gidecek acaba? Sermin Balık, Elazığ milletvekili. Mehmet Öntürk Hatay. Nihat Zeybekçi, Canan Candemir... Sokağa çıkamıyorsa: Huzurlarınızda Şemdin Sakık... Ergenekon davasının dünkü oturumunda gizli tanık “Deniz” sesi ve görüntüsü bozularak verilmek için “gizli tanık” odasına alındı. İşte tam bu sırada “gizli tanık” duruşmanın savcı ve yargıçlarına seslendi: “Kimliğimi açıklamak istiyorum!” Hayda! İlk kez oluyordu bu Ergenekon davasında... Gizli tanık kimliğini açıklamak isteyince duruşmaya ara verildi. Duruşmayı izleyen sanıklar, yakınları ve gazeteciler şaşırdı. Kimdi bu kimliğini açıklamak isteyen gizli tanık?.. Neyse kim olduğu anlaşıldı. Şemdin Sakık! 28 Şubat sürecinde birinci andıcın mimarı olduğu öne sürülen, kimi meslektaşlarımızı hedef tahtasına koyup işlerinden eden Şemdin Sakık değil miydi? Bir süre önce “malum gazeteye” mektup yazan, yine kimi meslektaşlarımızın PKK terör örgütüyle bağlantısı olduğunu öne süren aynı Şemdin Sakık’tı. O gazete Sakık’ı önemsemiş, yazdıklarını manşetten yayımlamıştı. ??? Şemdin Sakık, şimdi de elma ve armutların aynı torbaya konulduğu Ergenekon duruşmasında “gizli tanık” olarak ortaya çıkmasına karşın “kimliğimi açıklamak istiyorum” diyordu. Gerçekten kafam karışmıştı... Neler oluyordu? Türkiye’de yaşananlara aklım ermiyordu... Bir dönem PKK terör örgütünün ikinci adamı olan eli kanlı bir cani, çok önemli davada “gizli tanık” olarak karşımıza çıkıyordu. Bir dediği öbürüne uymayan, herkese çamur atmakla tanınan bu kişiye savcılar, yargıçlar nasıl inanırdı aklım ermiyor. Galiba başkaları mı, ben mi bilmem ama bir akıl tutulmasından geçiyorduk. Göğün durgun aynasında asılı güneşin çevresine salıvermiştik yaşamı. William Stafford’un “Sonsuzluk boyunca çöken derin ve bol dinginliğini” yitirmiştik. Zamanın gizi vız geliyordu bize... Şehit cenazelerine, genç bedenlerin ölümüne alışmıştık. ??? Sabahın sisi içinde gazetelerin sayfalarını karıştırıyorum... 72 cezaevinde açlık grevi başlamıştı. Ben onların ölmeye yatmalarına karşıyım... O insanların anaları, babaları, eşleri, çocukları var! İstemlerinin karşılığı açlık grevi değildir. Yaşamak, ayakta kalabilmektir. Terör örgütü genç bedenleri ölüme götürmek isteyebilir. Zindanda olsanız bile sağlığınızı korumanız gerekir. Yaşam önemlidir! Yaşam, özgüvenin perçinlenmesidir! Bir kuşak değil, üç kuşak bunları yaşadı önceleri. Onun için açlık grevlerini bırakın. Yaşama dönün! Buna kanmayın! Çünkü yaşam hakkınızı yok edeceksiniz... Bunlar daha önceleri yaşandı, çok acılar çekildi. 72 cezaevinde 10 bine yakın insan... Biraz sağduyu! ??? Kanlı oyunlar, pusular, şehit cenazeleri, genç ölümler, faili meçhuller... Ve şimdi de Şemdin Sakık çıkıyor ortaya... Tuğgeneral Bahtiyar Aydın cinayetinden Gaffar Okkan suikastına dek her konuyu biliyor Sakık. Bir sözünün diğer sözüyle örtüşmediğini herkesin bildiği Sakık, Ergenekon davasında “gizli tanık” olarak karşımıza çıkıyor. Bu adam önemsenir mi? Ben önemsemem! Hapisteyken bile dışarıdaki olayları, kanlı eylemleri bilen bu kişi benim gibi herkesi şaşırttı... ??? Karmakarışık duygular içindeyim yine... Açlık grevleri elbet siyasidir... Buna karşı devlet, ölüme yatan bedenleri “şantaja gelmeyiz” diyerek seyredemez. Cezaevleri devletin sorumluluğunda... Orada yatanlar suçları ne olursa olsun, devletin koruması altındadır. Restleşmek devlete yakışmaz... Bunlar bütün muhalefetin gözü önünde sahtekârlık yapıyorlar. Kendisi Meclis’te değil, Meclis’teymiş gibi pu Bayramda Silivri’ye, Diyarbakır’a gittim. Gittiğim yerlerde binlerce koruma yok. Bir başbakan halkın içine çıkamıyorsa, ona başbakan denilmez, şaşkın bedevi denir. BDP, açlık grevleri için yapılan açıklamaların altının doldurulmasını istiyor Somut adım beklentisi ‘İşkenceye alenen tolerans tanınıyor’ ? CHP’li Tanrıkulu, Şubat 2005Haziran 2010 arasında işkence suçundan haklarında soruşturma açılan 309 güvenlik görevlisinden sadece ikisinin ceza aldığını vurguladı. MAHMUT ORAL DİYARBAKIR CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, yazılı bir açıklama yaparak AKP’nin işkenceye karşı Ulusal Önleme Mekanizması’nı kurmamasının Avrupa Komisyonu’nun 2012 İlerleme Raporu’nda da eleştirildiğini anımsattı. Tanrıkulu açıklamasında, “Bu husus, AKP’nin işkence ve kötü muameleye karşı önlem almaktan kaçınıldığını gösteriyor. Bizzat Emniyet Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre Şubat 2005Haziran 2010 arasında işkence suçu uyarınca haklarında soruşturma açılan 309 güvenlik görevlisinden sadece ikisi ceza almış. 2011 yılında gözaltında 5 kişi yaşamını yitirdi. 15 kişi ilköğretim veya ortaokulda gördükleri işkence ve kötü muamele sonucu yaralanırken, kolluk güçlerinin işkence veya kötü muamelesi sonucu yaralanan kişi sayısı da 228 kişidir. Aynı yıl içinde cezaevlerinde 41 kişi hayatını kaybederken, 148 kişi de yaralandı. 2012’nin ilk dört ayında 281 kişi işkence ve kötü muameleye maruz kaldı” ifadelerini kullandı. Toplumsal gösterilere cop ve gazla müdahale edildiğini anımsatan Tanrıkulu, “İşkence fiillerinin pek çoğu başka bir suç olarak nitelendirildiği için izin kurumuna tabi hale getiriliyor ve daha soruşturma aşamasında idari engelle karşılaşılıyor. Uzun lafın kısası, ülkemizde işkenceye de işkenceciye de hala alenen tolerans tanınıyor” dedi. ‘Geç olmadan çözüm bulun’ Açlık grevlerinin 56. gününde Halkevleri, ÖDP ve TKP’nin çağrısıyla Taksim’de bir araya gelen yüzlerce yurttaş adına ortak açıklamayı okuyan sanatçı Ender Yiğit, “Müzakerelerin başlamasını istiyoruz. Duyarsızlığın sürmesi iktidarın altından kalkamayacağı sonuçlar doğurur” dedi. Tramvay durağında bir araya gelen Akademisyenler de “çözüm” çağrısı yaptı. 250 akademisyenin imzasıyla hazırlanan bildiriyi okuyan Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Tahsin Yeşildere, bilimsel toplantılar ve derslerde Kürt sorunu ve taleplerini öncelikli gündeme alacaklarını belirtti. BDP’NİN ARAŞTIRMA ÖNERİSİNE RET ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda BDP’nin cezaevlerindeki açlık grevlerinin nedenlerinin araştırılmasına ilişkin araştırma önergesi AKP oylarıyla reddedildi. Görüşmelerde söz alan BDP’li Sırrı Sakık, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “elinde ip”le gezdiğine işaret ederek “Demokratik çözümü hayata geçirmek yerine toplumsal dokuları seçime heba etmek, aramızdaki köprüleri yıkar” dedi. Sakık, AKP’lilere, “Cezaevlerinde ölüm olursa altından kalkamazsınız” diye seslendi. CHP’li Oğuz Oyan da iktidara “vicdanlı ol” çağrısı yaptı. ANKARA (Cumhuriyet şamını yitirdi” dedi. ArkaBürosu) BDP Eşbaşkanı daşlarının asla açlık grevine Selahattin Demirtaş, açlık girmelerini ve kendilerini ölgrevi konusunda AKP’nin dürecek bir eylemi ahlaki ve oyalama tavrıyla hareket et vicdani olarak istemediklerimesi durumunda BDP grubu ni belirten Demirtaş, Başbaolarak bazı kararlar aldıkla kan’ın açıklamalarının burını belirterek adım atılmaz güne kadar açlık grevlerinin sa BDP’li vekillerin açlık sonlanmasını engelleyen bir grevine başlayacağının sin tavır olduğunu kaydetti. Demirtaş, “Bakanlar Kuruyalini verdi. BDP grup toplantısına aç lu’nda tartışıldığı düzeyiyle 20 gün önce tarlık grevlerine destek vermek ve da? Bu hafta içinde tışılsa açlık grevleri bugüne gelyanışma için Franaçlık grevlerinin sız Komünist Par sonlanmasını umut meyecekti. Dünkü (önceki günkü) tisi’nden bir heyet katıldı. Dün itiba ettiklerini belirten a ç ı k l a m a l a r ı rıyla 56. güne ula Demirtaş, hükümetin önemsiyoruz ama İmralı’ya avukat önümüzde sonuç şan grevi 707 kişinin yürüttüğünü gidişini sağlaması almak için birkaç kaydeden Demir gerektiğini söyledi. gün var. Bu açıklamaların altı doltaş, BDP’nin açlık grevi için talimat verdiği yak durulmalı, sonuç alınmalı” laşımının yalan ve yanlış ol diye konuştu. duğunu söyledi. KCK opeAnadilinde savunmayla rasyonlarına değinen Demir ilgili hazırlığı desteklediktaş, 2 yıldır iddianame hazır lerini kaydeden Demirtaş, lanmadan tutuklu kalanların BDP milletvekillerinin açlık yalnızca Kürtçe “Ben bura grevi başlatma talebi oldudayım” demek için aylarca ğunu belirterek “Vekillebeklediklerini belirterek bu rimiz, ağırlıklı olarak grusüreç içerisinde İmralı’nın bun neredeyse tamamı dış dünya ile ilişkisinin ke böyle bir eylemi yapmak sildiğini kaydetti. Demirtaş, istiyor. Belki önümüzdeki “Büyük askeri operasyon bir iki gündeki gelişmelelar yapıldı. Tecrit başladı re göre gündemimize alağı günden beri 1037 kişi ya cağız” diye konuştu.