17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 6 İstanbul A Edirne A Kocaeli A Çanakkale A İzmir A Manisa A Denizli A Zonguldak B Sinop B Samsun PB Trabzon B Giresun PB B Ankara 29 33 30 30 31 33 34 26 26 28 27 29 30 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B B B B Y B B A A A B B PB 29 31 29 33 34 33 33 34 31 34 27 24 27 HABERLERİN DEVAMI Oslo PB Helsinki PB Stockholm PB Londra Y AmsterdamY Brüksel Y Paris Y Bonn Y Münih Y Berlin Y BudapeştePB Madrid A Viyana Y 19 16 19 21 20 20 24 21 17 19 24 33 20 Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Moskova Aşkabat Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam B B A A Y Y A A A A A A A 24 26 28 32 22 14 35 35 25 31 30 34 33 9 EYLÜL 2011 CUMA Ülkemizin güney kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Doğu Akdeniz ile Antalya’nın doğu ileleri kısa süreli sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı kuzey kesimlerde 1 ila 3 derece azalacak diğer yerlerde önemli bir değişiklik beklenmiyor. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 9 Eylül GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada Uygulamada kod adı: “Büyük Ortadoğu Projesi.” Uygulayıcıları: ABD önderliğinde, atadığı eşbaşkanlar. Kanıtlar: (Sıra gözetmeyen değişik tarihlerde...) 10 Şubat 2004: Kanal D Teke Tek Programı. RTE: “Şu anda Amerika’nın, adı Büyük Ortadoğu Projesi var ya Genişletilmiş Ortadoğu, yani bu proje içerisinde Diyarbakır bir yıldız olabilir. Bunu başarmamız lazım.” 28 Haziran 2004: Çırağan Sarayı, ABD TESEV Alman Marschall Fonu Toplantısı. RTE: “Üstlendiğimiz misyon gereği Ortadoğu ve Avrupa ülkelerine yöneleceğiz, eşbaşkan olduğumuz genişletişmiş Ortadoğu politikası için...” 25 Haziran 2004: Yeni Şafak İstanbul NATO zirvesi öncesi. RTE: “Geniş Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinin buraya katılması… Eşbaşkanlar olarak üzerimize düşen görevleri yerine getirmeye çalışacağız.” 28 Temmuz 2004: Basına: RTE; “Demokratik bir ortak geniş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesi içinde, bu projenin eşbaşkanları arasındayım.” 28 Ocak 2006: Davos, Klaus Schwab’la söyleşi. RTE: “Türkiye işlevini Büyük Ortadoğu Projesi içinde, bu bölgede etkin biçimde yerine getirecektir. Her görüşmede, attığımız her adımda bunun uygulamasını yapıyoruz.” 7 Haziran 2005: Zaman Gazetesi ABD yolculuğunda söyleşi. RTE: “Biliyorsunuz BOP, bir alt biriminin eşbaşkanlığını üstlendiğimiz bir proje. Olay sadece Ortadoğu’yu kapsamıyor. Bu konuda yapacağımız çalışmalara komşu ülkelerden başladık. Suriye, Fas, Tunus gibi ülkelere geziler düzenliyoruz. Yakında Cezayir’e gideceğiz, Ürdün’e gideceğiz.” 10 Haziran 2005: Amerikan Dış Politika Derneği (FBA) toplantısı. RTE: “Biz Türkiye olarak bildiğiniz gibi, geniş Ortadoğu ve Kuzey Afrika inisiyatifi çalışmalarında rol aldık. Eşbaşkan olarak bu süreci işletmeye devam ediyoruz.” 12 Haziran 2005: Esenboğa Havaalanı, ABD dönüşü. RTE: “Biz Büyük Ortadoğu Projesi’ne bu seyahatte başlamadık. Biliyorsunuz adı değişti. Geniş Ortadoğu ve Kuzey Afrika İnisiyatifi (GODKA) olarak belirlendi.” 7 Temmuz 2005: ABD Dünya İş Konseyi Toplantısı. RTE: “Türkiye’nin Amerika Birleşik Devletleri’yle yapabileceği çok şey var. Türkiye’nin… Geniş Ortadoğu ve Kuzey Afrika inisiyatifinde eşbaşkan olarak yer almış olması bundan kaynaklanmaktadır.” 13 Eylül 2005: ABD Dış İlişkiler Konseyi Toplantısı. RTE: “Amerika’nın Ortadoğu’da oynayacağı önemli bir rol var. Onun bir parçasıyız ve şu anda onun dahilinde çalışıyoruz.” 21 Şubat 2008: AKP Grubu. RTE: “Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika inisiyatifindeki rolümüz, eşbaşkanlık görevimiz bize özellikle Ortadoğu’da önemli görevler yüklemektedir. Bugüne kadar başlattığımız bütün dış politika hamleleri bu parametre üzerine kurulmuştur. Az önce birkaçını hatırlattığım girişimler aynı dış politikanın aynı vizyonun tutarı ve tamamlayıcı parçalarıdır.” 28 Şubat 2008: İstanbul, AKP İlçe Kongresi. RTE: “Bu proje içinde görev ifa ediyoruz. Böyle bir görev Türkiye’ye seçilerek verilmiştir.” 11 Mayıs 2006: Avustralya. RTE: “Zaman zaman böyle projenin içinde neden yer aldınız diye eleştiriler geliyor. Biz de olacağız diyoruz.” 13 Mayıs 2006: Yeni Şafak G8 zirvesine giderken. RTE: “Bölgemizdeki gelişmeler karşısında Türkiye olarak üzerimize büyük görev düşüyor. Proje eşbaşkanı olduğumuz için bunu ABD’yle konuşmamız gerekiyor.” 13 Ocak 2009: AKP grup toplantısı. RTE: “…Büyük Ortadoğu Projesi’nin amaçları bellidir…” ABD ürünü Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesi’nin “belli olan amaçlarının” Tunus’ta, Mısır’da, Libya’da, Yemen’de ve Suriye’de gerçekleşmesinde RTE hükümetinin aldığı inisiyatif ve rol her gün yazılı ve görsel basında yer alıyor... ABD Başkanı Obama ile RTE’nin sık sık yaptığı görüşmelerde… ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ile Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun; ya telefonla ya da bir vesile buluştukları toplantılarda… …Başbakan’ın eşbaşkanı olduğu projenin aldığı mesafe, yeni olasılıklara göre olası uygulamaları görüşüyorlar... Geniş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesi eşbaşkanı RTE: Projenin uygulandığı ülkelere; Mısır’a, Tunus’a ve Libya’ya yeni bir geziye çıkmaya hazırlanıyor. Dış politikada bağımsız olduğunu sandığımız Türkiye’mizin Başbakanı olarak! Cumhuriyet Halk Partisi bugün 88. kuruluş yıldönümünü kutluyor. CHP yönetimi bu yılki kutlamayı anlamlı bir açılış ile taçlandırıyor. CHP’nin uzun süredir eksikliğini hissettiği, her siyasi partinin ama özellikle sosyal demokrat partilerin olmazsa olmazı, Parti Okulu bugün, eski genel başkanlardan Altan Öymen’in vereceği ‘ilk ders’ ile yeniden hizmete başlayacak. 1980 askeri darbesiyle kapatılmadan önce CHP’nin eğitim merkezi olarak kullanılan ve bugün milletvekili olan çok sayıda partiliyi yetiştiren Çevre Sokak’taki bina, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun talimatıyla yeniden Parti Okulu haline getirildi. rini belirtiyor. Parti Okulu’nda İlhan Tekeli ve Yiğit Gülöksüz gibi kamuoyunun yakından tanıdığı uzman isimler ve sendikal yaşamdan gelen eğitmenler ile eski parti yöneticileri ders verecek. CHP’de Ders Başı Başkan Yardımcısı Perihan Sarı, Parti Okulu’nun yeniden açılışını; “CHP’nin yenilenme, büyüme, güçlenme ve halkla bütünleşme sürecinin önemli ve gerekli adımı” olarak görüyor. En çok da AKP dönemi milli eğitim politikalarıyla dönüşüm yaşamak zorunda kalan yurttaşlar için, Cumhuriyet’in temel ilkeleri ve değerlerinin korunması doğrultusunda tek ciddi ‘alternatif’ haline gelecek olması bakımından önemsiyor. maya, pratiğe geçirme konusunda da kararlı. Bu yüzden “Modüler ve puanlama esasına dayalı bir eğitim sistemi” kuracaklarını belirten Sarı’nın belirttiğine göre, Genel Başkan dahil genel merkez ve yerel parti teşkilatlarındaki görevlere aday olan tüm partililerde, belli bir eğitimi almış olma şartı aranacak. üm CHP’ye kadın hakları ve etik dersi Engellilere de hizmet verebilecek şekilde hazırlanan, bir konferans salonu ve 10 dersliğin yer alacağı binada, açılış günü Öymen’in ilk dersinin ardından partinin saygın isimleri Ali Topuz “CHP’de Gençlik Örgütlenmesi”, Betül Çotuksöken “Etiğe Dayalı Siyaset”, Ercan Karakaş “Sosyal Demokrasinin Temel İlkeleri”, Serpil Sancar “Kadının İnsan Hakları”, Gaye Usluer “Siyasal Partilerde Kadın”, İlter Ertuğrul “Kemalizm ve Sosyal Demokrasi” ve Necdet Basa “Günlük Olayları Siyaset Dili ile Yorumlamak” başlıklı eğitimleri verecek. Benzer eğitimler, pazartesi gününden itibaren tüm parti üyelerine verilmeye başlanacak. T ncelikli kitle: 2013 adayları Eğitimde, bugünden yarına sonuç almanın zorluğuna işaret eden Sarı, Parti Okulu’na çağrılacak öncelikli grubun 2013 yılındaki yerel seçimlerde belediye başkanlıkları ve il genel meclisi üyeliklerine aday olacak partililer olacağını belirterek en az iki yıl sonrasını hedefledikle Ö arti görevi için eğitim şartı CHP lideri Kılıçdaroğlu, Parti Okulu’nun yeniden açılması kadar, parti yönetiminde yükselmenin burada eğitim almaktan geçmesi ilkesini de teoriden uygula P Partinin tüm il ve ilçe teşkilatlarındaki yüz binlerce partilinin eğitimi için Ankara’daki Parti Okulu’nun yetersiz kalacağının farkında olan CHP yönetimi, yerel çözüm arayışları üzerine de yoğunlaşmış durumda. Bunlardan biri, Muş’ta kurulan ‘gençlik merkezi’nin ülkenin değişik yerlerinde çoğaltılarak ‘bölgesel eğitim merkezleri’ haline getirilmesi. Üzerinde durulan bir diğer ilginç yöntem ise CHP’lilere ‘uzaktan eğitim modeli’ ile ulaşılması. Bunun için, ilk kez Eskişehir Anadolu Üniversitesi bünyesinde başarıyla uygulamaya geçirilen ‘Açık Öğretim’ benzeri bir sistem kurulması konusunda Anadolu Üniversitesi’nin eski hocalarıyla temaslara geçilmiş bile... Partinin 88. kuruluş yıldönümünde başlatılan eğitim seferberliği bakalım kaçıncı yıldönümüne iktidar girilmesini sağlayacak? Açık Öğretim modeli Hiç ‘Ataşark’ Oldu mu? PARİS Paris’te lisansüstü eğitim gördüğüm Sorbonne’a bağlı Hukuk Fakültesi, binası ünlü Pantheon’un dibinde olduğu için o adla anılır. Oraya ilk yazıldığımda en gözde hocalardan biri anayasa hukuku ve siyaset bilimi alanında uluslararası üne sahip olan, benim de bir yıl öncesinde Aix en Provence’da düzenlenmiş olan Akdeniz Yaz Üniversitesi’nde tanıdığım Maurice Duverger idi. 1917 Angouleme doğumlu ve 20. yüzyılın alanındaki büyük bilim adamlarından biri olan Duverger’nin hâlâ yaşadığını öğrenmekten büyük mutluluk duydum. Duverger anayasa hukuku, siyaset bilimi, siyaset sosyolojisi alanındaki kitaplarıyla ülkemizde de çok tanınır. Onun ülkemizde bu denli tanınması ve sevilmesinin bir nedeni de Kemalizmi, 3. Dünya ülkeleri için bir üçüncü yol olarak görmesidir. Dün Pantheon’daki Hukuk Fakültesi’nin önünden geçerken, bütün bunları anımsadım. İlginçtir, “Cumhuriyet Bilim Teknoloji”nin 12 Ağustos 2011 tarihli nüshasında, bu görüşü destekleyen bir yazı çıktığında da Duverger’yi hatırlamıştım. Söz konusu yazıda, 1935’te İstanbul’da toplanmış olan 12. Kadın Kongresi’nde Mısır Delegasyonu Başkanı olan Sitti Şaravi’nin, Atatürk’ü hem Mısır’ın hem de bütün Şark’ın lideri olarak kabul edip şöyle söylediği naklediliyordu: Siz ona Atatürk dersiniz, biz onu “Ataşark” diye anarız. Çünkü o yalnız Türk’ün değil, bütün Şark’ın ve bilhassa kardeş Mısır’ın da atası ve önderidir. Ne yazık ki, Sitti Şaravi’nin 1935’te, ünlü siyaset bilimci Duverger’nin 1950 60’larda söyledikleri tarihi gerçeklerle bağdaşmıyor. Evet gerçi Atatürk, Kurtuluş Savaşı’nın önderi Mustafa Kemal olarak Mağrıp’tan Maşrık’a, Tunus’tan Hindistan’a, dünya âleme örnek, öncü olmuştur. Ama etki ve rol modelliği olayın antiemperyalist savaş tarafıyla sınırlı kalmış, Aydınlanmacı reform yönünü kapsamamıştır. Gerçi Mısır’da, bir ara iktidar ortağı da olan El Siyasa Hareketi ile Mısır Kadınlar Birliği, Mustafa Kemal’i yakından izlediler. Evet Al Siyasa Grubu ve Gazetesi, Firavun Okulu adını verdikleri, ülkenin tarihini İslam döneminin de dışına taşıyan bir tarih yorumu getirdiler, hatta AbdÜl Aziz Fehmi, Arap Dil Akademisi’nde Türkiye’den 14 yıl sonra Latin alfabesini önerdi; ama kabul etmek gerekir ki, bütün bunlar çok sınırlı kaldı. “Kurtuluş Kuruluş” adlı yapıtında bu noktalara dokunan Bülent Tanör, durumu iki ülke arasındaki sosyal zaman farklılığına bağlıyor. Mısır, Nasır hareketi ile Türkiye’yi örnek almaya hazırlandığında ise Ankara, Londra ve Washington’un güdümünde, Kahire’nin öncüsü olduğu ulusalcı akıma karşı kalkan görevini üstlenmişti bile. Duverger Türkiye’yi, daha doğrusu “Kemalizm”i 3. Dünya’ya örnek gösterirken, Menderes Zorlu diplomasisi, Bandung’da 3. Dünyacı hareketi bir komünist oyunu olarak niteliyordu. Emperyalizmin etkisi ve şapşal sözde liberallerin aymazlığıyla safça “Arap baharı” olarak adlandırılan hareketin, hiçbir yerde Arap rejimlerini laik bir ufka doğru açmadığını da görüyoruz. Arap dünyasında laikleşme görülmedikçe, ne bir devrimden ne de demokrasiden söz edilebilecektir. Tabii Mustafa Kemal’in Arap dünyası ve Şark’taki (Doğu) etkisi için de durum aynı. Başka bir deyişle, Kurtuluş Savaşı komutanı Mustafa Kemal, “Ataşark” olabilir, ama Aydınlanmacı, laik Atatürk “Ataşark” olmamıştır hiçbir zaman. Atatürkçülüğün ya da Kemalist ideolojinin zaman içinde, Arap ülkelerini, Müslüman dünyayı etkilemesini umanlar, garip bir sürprizle karşılaşmışlar, beklentilerinin tersine, “Arap ideolojisi”nin Kemalist Türkiye’yi etkilediğini görmüşlerdir. Sitti Şaravi, yirminci yüzyılın ilk yarısında Türkiye’nin Mısır’ın geleceği olmasını bekliyordu. Yirmi birinci yüzyılın başında ise artık herkes “Mısır Türkiye’nin geleceği” demeye başlamış bulunuyor. Bu demek değil ki Türkiye’den çıkmış bir Ataşark modeli kimse tarafından önerilmiyor. Tam tersine öneriliyor, ama bu “Ata” o “Ata” değil; Made in USA Ataşark’ın modelinin de Atatürk’ünki ile hiçbir ilgisi yok. Üzgünüm ama ne yapayım ki gerçek durum bu! GAZETEC LERE ÖZGÜRLÜK Ç N ABD’DEN K NC UYARI ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, temmuz ayında Libya toplantısı için geldiği İstanbul’da, “Türkiye’yle ilgili endişe duyduğum tek bir alan varsa o da ifade ve basın özgürlüğüdür. Bu, Türkiye’nin kaydettiği tüm ilerlemelerle tutarsız. Dışarıdan bakan biri olarak bunu anlamıyorum” demişti. ABD yönetimi bu yöndeki kaygılarını önceki gece ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Victoria Nuland’ın ağzından bir kez daha dile getirme ihtiyacı hissetti. Nuland basın toplantısında sorulan bir soru üzerine şu yanıtı verdi: “Bakanımız İstanbul’dayken basın özgürlüğü konusunda ve özellikle de gazetecilere getirilen kısıtlamalar konusundaki kaygılarımızı net biçimde ifade etmişti. Türk yetkililere soruşturma ve yargılama süreçlerinin şeffaf yürütülmesi ve zanlıların uluslararası standartlara uygun yargılanması gerektiğine inancımızı ifade etmiştik. Görüşlerimizin Türkiye’deki yetkililerce bilinmesini sağlamayı ve Türkiye’deki durumu izlemeyi sürdüreceğiz.” ABD, AB, Dünya Bankası ve uluslararası basın örgütleri ile sivil toplum kuruluşlarından aynı mesajı üst üste alan hükümetimiz bu konuda ne yapmayı düşünüyor acaba? ğitimdeki dönüşüme tek alternatif Eğitimden Sorumlu Genel E Sanık Bedirhan Şinal: Cezaevinde bana not göndererek ölümle tehdit ettiler Gazete içinde tehdit notu HAT CE TUNCER Birinci Ergenekon davasında Cumhuriyet gazetesine molotofkokteyli atmaktan sanık Bedirhan Şinal, duruşmalarda polisleri suçladığı ifadelerinin ardından önceki gün (7 Eylül Çarşamba günü) cezaevine, gazete arasına konulmuş tehdit notları gönderildiğini iddia etti. Şinal, mahkeme heyetinin isteğine karşın bu notları vermeyeceğini söyledi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Cezaevi bitişiğindeki duruşma salonunda görülen davanın dün 195. duruşması yapıldı. Başkan Hasan Hüseyin Özese, Bedirhan Şinal’e çapraz sorgusunda “Cumhuriyet gazetesine molotofkokteyli atmak dışında asıl hedef İlhan Selçuk’un öldürülmesi miydi” diye sordu. Şinal ise “Hayır, İlhan Selçuk öldürülmek istenmedi. Öldürülmek istenseydi çok kolay öldürülürdü” diye konuştu. Üye hâkim Hüsnü Çalmuk, Şinal’in önceki duruşmalardaki ifadelerini anımsatarak “Polislerin vaatlerini yerine getirmediğini söylediniz? Nedir bu vaatler?” diye sordu. Şinal ise “Bir kısım vaatleri yerine getirdiler. Taksim’de beni tanıştırdıkları papaz cebime para koydu. Tanıştırdıkları işadamları para verdi. Dolmabahçe’deki çay bahçesini işleten kardeşleri her gittiğimde bana 400500 dolar cebime koyuyorlardı. Bu ilişkileri polisler sağlıyorlardı. Birleşik Fenerbahçe Vakfı’na sızmamı sağladılar. Akşam kumar oynatılırken içeri sızıp cihazları taktım” dedi. Şinal şöyle devam etti: “35 ay sonra çıkabilirsin dediler. 4 yıldır buradayım. Çar şamba günü bana gazete arasına konulmuş notlar gönderdiler. Onları size teslim etmeyeceğim” diye konuştu. Savcı Mehmet Ali Pekgüzel bu sözler üzerine “Size notlar ne zaman geldi, nerede bu notlar” diye sordu. Şinal “Dün (önceki gün) geldi. ‘Seni cezaevinde yaşayan bir ölüye çevireceğiz’ yazmışlar. Burada sunmak istemiyorum. Notlar koğuşta” dedi. Şinal’in önceki ifadelerinde “Agos gazetesine eylem planladık” sözlerinin anımsatılması üzerine, gazete çevresinde keşif yaptıklarını anlatan Şinal şöyle devam etti: “Hrant Dink’in öldürülmesinden sonra gazete çalışanlarına karşı eylem yapacaktık. Eylem gerçekleştirilmedi ama Agos gazetesini tehdit ettiklerini biliyorum.” Agos’a saldırı planı Cezaevinde ölüm tehdidi Saldıray Berk ifade verdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Emekli Orgeneral Saldıray Berk, Erzincan’da 3’üncü Ordu Komutanı olduğu dönemde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettiği iddiasıyla hakkında açılan dava kapsamında ifade verdi. YAŞ kararları kapsamında 30 Ağustos’ta EDOK Komutanlığı görevinden emekliye sevk edilen Saldıray Berk, dün Ankara Adliyesi’ne geldi. Berk’in “kamu görevlisine hakaret” iddiasıyla Ankara 13. Sulh Ceza Mahkemesi’ne talimatla ifade verdiği öğrenildi. Saldıray Berk’in ifadesinde “Dava konusu sözler bana ait değildir, suçlamaları reddediyorum” dediği belirtildi. Berk, Kemaliye Sulh Ceza Mahkemesi’nde sanık olarak yargılanıyor. Saldıray Berk’in Kemaliye’nin Başbağlar köyünü 20 Mayıs 2008 tarihli ziyareti sırasında köylülere konuşurken Başbakan Erdoğan ve AKP’ye hakaret ettiği ileri sürülmüştü. Erdoğan’ın avukatlarının Kemaliye Cumhuriyet Savcılığı’nın takipsizlik kararına itirazı üzerine dosya yeniden açılmıştı. PKK 4 korucuyu kaçırdı ŞIRNAK (Cumhuriyet) Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesine bağlı Mezra beldesinde önceki gece köydeki bir düğünden evlerine dönen 5 köy korucusu, PKK’liler tarafından kaçırıldı. Koruculardan biri teröristlerin elinden kurtularak kaçtı. BDP’lilere gözaltı ADANA (Cumhuriyet) Adana’da Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin düzenlediği operasyonda BDP İl Başkanı Zeki Karataş, İl Başkan Yardımcısı Esma Ece, Seyhan İlçe Başkanı Refik Bayar, Dicle Haber Ajansı muhabiri Hamdullah Keser’in de aralarında bulunduğu 11 kişi gözaltına alındı. ki kaza: 2 şehit Tunceli Pertek’te Astsubay Üstçavuş Hamiyet Aksoy, göreve giderken geçirdiği trafik kazasında şehit oldu. Sivas’ın mranlı ilçesinde ise bir trafik kazasıyla ilgilenen güvenlik güçlerine yoldan geçen cipin çarpması sonucu Astsubay Kıdemli Çavuş smail Çınar (25) şehit oldu. Tunceli’deki kazada şehit olan Aksoy’un eşinin ilçe jandarma komando bölük komutanı olduğu belirtildi. mranlı’daki olayda şehit olan Çınar için düzenlenen törende ise gözyaşları sel oldu. (Fotoğraf: AA AHMET EKİCİ) Özel Batman’da BATMAN (Cumhuriyet) Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ve kuvvet komutanları, dün Batman ve Şırnak’a giderek kentlerin valilerini ziyaret etti. BDP’li evinde ölü bulundu Haber Merkezi Adana’nın Yüreğir ilçesinde yaşayan BDP Genel Merkez Disiplin Kurulu üyesi Hasan Hüseyin Reyhan evinde ölü bulundu. Kalp hastası olduğu belirtilen Reyhan’ın ölümü şüpheli bulan polis olayla ilgili soruşturma başlattı. Süper Loto devretti ANKARA (AA) Süper Loto’da kazanan numaralar “17, 22, 24, 27, 41 ve 45” olarak belirlendi. 6 bilen olmayınca 4.9 milyon TL devretti. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle