Katalog

8 EYLÜL 2011 PERŞEMBE CUMHUR YET SAYFA HABERLER Kanal 7 Bilgi şlem Sorumlusu Cüneyt Kavasoğlu ifadesinde önemli bilgiler verdi 5 Rize, AKP’nin son seçimlerde “tulum” çıkardığı bir Karadeniz kentidir. Demek istediğim şu: “Böyle başa böyle tarak!” Böyle gazatelere böyle başlık: “Şımarık Oğlan!” ‘Erişimi ben sağladım’ AL CAN ULUDAĞ ANKARA Deniz Feneri e.V. soruşturmasında gözaltına alınan ve sorgusunun ardından serbest bırakılan Kanal 7 Bilgi İşlem Sorumlusu Cüneyt Kavasoğlu’nun, ifadesinde, derneğin “gayriresmi” muhasebesinin tutulduğu Kanal 7 ile Almanya arasındaki uzak masaüstü bağlantısını kendisinin kurduğunu itiraf ettiği öğrenildi. Cüneyt Kavasoğlu, basında daha önce kendisine atfen bu yönde yapılan haberleri Kanal 7 ana haber bültenine çıkarak yalanlamıştı. Ancak Cumhuriyet’in ulaştığı ifadeye göre, Kavasoğlu, 15 Temmuz’daki sorgusunda önemli bilgiler verdi. Kavasoğlu, Almanya’dan Türkiye’ye muhasebe kayıtlarına erişim sağlamak için uzak masaüstü bağlantısı oluşturulduğuna ilişkin soruyu şöyle yanıtladı: “2004 yılında (Deniz Feneri e.V’nin muhasebecisi) Firdevsi Ermiş İstanbul’a geldiğinde yöneticilere Kanal 7’nin bulunduğu binadaki server’larda tutulan Uyum yazılımına erişim sağlamak istemiş, yöneticiler benden bunu sağlamamı istediler. Bunun üzerine Ermiş’in laptop’una link kurduk. Bağlantıyı sağlayabilmesi için genellikle sistemin otomatik olarak verdiği elektronik posta adresi şifre olarak verilir ve yine de bu kişinin erişebileceği kısma ilişkin yetkisi ve CHP’L NCE: SORUŞTURMA KUŞA DÖNÜŞTÜRÜLDÜ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grup Başkanvekili Muharrem nce, Deniz Feneri davasının “kuşa dönüştürüldüğünü” vurgularken, “Savcılar üzerinde baskı kurularak aklamapaklama operasyonu yapılıyor. Bu davada çamaşır makinesi işlevi görenlerin, köstebeklik yapanların Müslümanlıkla ilgisi yok. Onlar Müslümanlığı sadece siyaset ve ticaret için kullanıyor” dedi. nce, Deniz Feneri davası savcılarının görevden alınmasıyla ilgili olarak “Görevden alınan savcıların yerine getirilen Harun Kodalak, daha önce Alman adli makamlarının Deniz Feneri davasında adli yardım talebini reddetmiş midir, hangi gerekçeyle redrir. Ermiş’e de bu şekilde uzak masa bağlantısı kurup şifresi verildi. Bu yetkinin içeriği finans, insan kaynakları gibi birimlerin kendisi tarafından belirlenip oluşturuluyordu. Bu şekilde Firdevsi’nin Uyum ortamındaki muhasebe kaydına erişimi sağladıktan sonra Firdevsi’nin bu alandaki yetkisinin ne olduğunu ben bilmem ve görmem. Bu sınırı finans bölümü belirlemiştir. Firdevsi’nin bu yolla Uyum ortamındaki ulaştığı muhasebe bilgilerinin hangi şirketlere ait olduğunu bilmiyorum. Teknik olarak aynı yöntemle Türkiye’deki kişilerin eğer varsa Almanya’daki muhasebe kayıtlarına erişmeleri de mümkündür.” ‘Şımarık Oğlan Çocuğu...’ Sabah sabah gazetelerin birinci sayfalarına bakıyorum... Şu bizim candaş, yandaş, dindaş, kardeş medya yöneticileri oturup birlikte hazırlamışlar birinci sayfalarının manşetlerini: ‘Şımarık Oğlan Çocuğu’ Başbakan Erdoğan Mısır gezisi öncesi yine Ortadoğu ülkelerinin halklarını tam kalbinden vuruyor... Bu arada da Sinop Gerze’de termik santrala karşı çıkan halkı sindirmeye yönelik polis biber gazı kullanıyor, özel tim Gerze’de bir öğrenci yurdunda yatıp kalkıyor. Öte yandan da şehit cenazeleri kalkıyor Edirne’den, Ankara’dan... Tunceli’de eli kanlı azgın PKK militanları halı sahada futbol maçı yapan polislere silahlı saldırıda bulunuyor. Başbakan son günlerde Manavgat Şelalesi gibi vallahi... Gürül gürül akıyor... Gazze’de posterleri havalarda uçuşuyor. Bu yüzden Başbakan’ın havası yerinde. Bir sağdan bir soldan İsrail’e bindiriyor... Haberiniz var mı İsrail borsası bu yüzden çöküyor. Yazımı yazarken candaş, yandaş, dindaş gazetelerin birinci sayfalarına bakıyorum. Almanya Deniz Feneri e.V’yle ilgili tek satır haber yok... Anlı şanlı çok satışlı gazetelerimizde ara ki bulasın... AKP’li bir belediye başkanıyla ilgili “köstebek” savlarını, ortak kurulan şirketlerin kestiği faturaları bilmem Cumhuriyet’te izliyor musunuz? Halkımız bu tür konularla pek ilgilenmiyor... Neden ilgilensin... Pakize Suda, Habertürk TV’de birkaç gün önce Rize’de eğitimli eğitimsiz, her yaş grubundan insanlara soruyordu: “Meclis Başkanı kim?” Elli kişiden sanırım 78 kişi “Cemil Çiçek” adını verebildi... detmiştir? Kodalak geçmişte AKP’lilerle ilgili hangi davalara bakmıştır? Melih Gökçek’in davasına bakmış mıdır? Ömer Dinçer’in Çalışma Bakanı olduğu dönemde kendisi ve SGK yöneticilerine açılan davaya bakmış mıdır, sonucu ne olmuştur? Yasadışı dinlemelerle ilgili takipsizlik kararı vermiş midir” sorularının altını çizdi. nce, Başbakan’ın srail’le ilgili olarak “C planımız var” sözlerine de “Alfabede 29 harf vardır. Bu gidişle Başbakan Z raporunu alacaktır” diye tepki gösterdi. Erdoğan’ın hem “Yahudi Cesaret Ödülü” hem de “ slama hizmet” ödülü aldığını kaydeden nce, hangisini iade edeceğini merakla beklediğini bildirdi. Kavasoğlu, bu soru karşısında “Bu muhasebe kaydının serverlarda nasıl bulunduğunu bilmiyorum. Bundan bilgim yoktur” demekle yetindi. Kavasoğlu, kendisine Kanal 7’nin server’larındaki muhasebe kaydına erişim yetkisi veren programını Kanal 7 Planlama ve Teknik Daire Başkanı Muzaffer Şafak’ın verdiğini söyledi. Edinilen bilgiye göre, Atlas Pazarlama’da gayriresmi muhasebe kayıtları bulunan şirketlerin Deniz Feneri e.V’den para transferi yapılanlar olduğu belirtildi. Bunlar arasında yer alan “Yeni Şafak Avrupa”’ şirketi ile Yenişafak gazetesi arasında bir ilişki olup olmadığının yanıtı savcılarda... Kavasoğlu, bir başka soru üzerine ise Firdevsi Ermiş’e kurulan uzak masaüstü bağlantısının sadece Kanal 7’nin server’ına erişim imkânı verdiğini, başka şirketlere erişim imkânı vermediğini öne sürdü. Bunun üzerine savcılar şu dikkat çeken soruyu yöneltti: “16 Ekim 2009’da yapılan aramada Atlas Pazarlama Yayıncılık Limited Şirketi’nin server’larında bulunan Weiss, ASS Palan, OFWG isimli kooperatif, Yeni Şafak Avrupa, Europan Food isimli şirketlerin dövizli mizan kayıtları (Hesap dökümü) örneklerine ne diyeceksiniz?” Başta ifadesinde uzaktan erişimin sadece Kanal 7’ye sağlandığını söyleyen AKP’nin karşısında doğru dürüst güçlü bir muhalefet, güçlü bir sosyal demokrat parti yok! CHP’yi izliyorum, olup bitenleri gördükçe hiç şaşırmıyorum... Sosyal demokrasinin ‘s’sinden haberi olmayanlar milletvekili seçilmiş, üst düzey yönetime gelmiş, AKP’nin neoliberal politikalarına karşı bir şey üretmemiş bir parti görünümünde CHP... Milletvekillerini tek tek saysam acaba kaçı sosyal demokrasiyi bilir? Tarihsel deneyimler, demokrasinin ve özgürlüklerin gelişmesinde sosyal demokrat partilerin öncülük yaptığını gösterir... Özgürlük, eşitlik, dayanışma, sermayeemek çelişkisi. Sosyal demokrasi salt siyasal ve ekonomik yaşamın değil kültürel yaşamın da bir parçasıdır. CHP lideri Kılıçdaroğlu: AKP’nin sıfır sorun politikası ‘elde var sıfır’ politikasına dönüştü ‘BM raporu ağır hezimet’ EMRE DÖKER CHP, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Ahsen Coşar’ın yaptığını yapamaz mı? Bu soruma şu yanıtı verebilirsiniz haklı olarak: “Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarını oku Deniz Feneri’yle ilgili... Bu olayı gündeme getiren de eski PM üyesi Ali Kılıç’tır...” Önce üçbeş gazeteci gündeme taşımıştır bu olayı... CHP işin takipçisi olamamıştır... Başbakan esip gürlüyor, Meclis 1 Ekim’de açılıyor, CHP örgütleri kaynıyor... Başbakan elinde tutuyor gündemi, CHP ya da MHP değil. Emperyalizmin ağababası ABD, 30 yıl Hüsnü Mübarek’i kullandı, şimdi demir kafeste iki oğluyla birlikte yargılıyor. Ortadoğu bir ateş topu... Başbakan ise havasını atıyor Ortadoğu’nun yoksul halklarına: “Şımarık oğlan çocuğu!” Sonra da füze kalkanı kuruyor Türkiye’ye İran’ı yola getirmek için... AYDIN CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Birleşmiş Milletler’in İsrail’in lehine verdiği Mavi Marmara raporunun, Türkiye Cumhuriyeti dış politika tarihinin en ağır hezimetlerinden biri olduğunu söyleyerek, “Gazze ablukası, hükümet eliyle meşrulaştırıldı” dedi. Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a da “Hükümet füze kalkanına evet derken, BM raporundan haberdar mıydı değil miydi?” sorusunu yöneltti. Aydın’ın düşman işgalinden kurtuluşunun yıldönümü törenlerini izleyen CHP Genel Başkanı, daha sonra düzenlediği basın toplantısında hükümetin izlediği dış politikayı eleştirdi. Kılıçdaroğlu, İsrail’in haksız ve insafsız Gazze ablukasının hukuki ve meşru dayanağının, BM raporu yoluyla İsrail’e armağan edildiğine dikkat çekti. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin sergilediği durumu “kifayetsiz” olarak değerlendiren Kılıçdaroğlu, “Bu rapor dış politika tarihimizin en ağır hezimetlerinden biridir. İsrail bundan sonra Türkiye’den özür de dilese, tazminat da ödese bu gerçek değişmeyecektir. İsrail alacağını almıştır” dedi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, “Bu rapor bizim için yok hükmündedir” sözlerini de eleştiren Kılıçdaroğlu, “Türkiye Cumhuriyeti imza Kılıçdaroğlu, Aydın’ın düşman işgalinden kurtuluşunun yıldönümü törenlerini izledi. Bu arada zmir’in kurtuluş günü için hazırlanan el yapımı 89 yıllık Türk bayrağı, Özsamancı ailesi tarafından Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi’ne (AP KAM) bağışlandı. ÜÇ DÖNEM SINIRLAMA STEM YORLAR AKP’de vekillerin ‘yine gelelim’ girişimi dağ, Taner Yıldız, Mehdi Eker, Suat Kılıç ilk seçimde yeniden aday ANKARA AKP’de, Başbakan olamayacaklar. Parti yöneticilerinTayyip Erdoğan, AKP’li çok sayıda den Abdulkadir Aksu, Haluk İpek, bakan, parti yöneticisi ve milletveki Hüseyin Çelik, Ömer Çelik, Hüselinin önümüzdeki seçimde yeniden yin Tanrıverdi, Salih Kapusuz ve aday olmalarının önünde engel oluş partinin yine önde gelen çok sayıda isturan parti tüzüğündeki “milletve mi Meclis dışında kalacak. killerine üç dönem seçilme sınırlaParti içinde bu durumdan hareketmasının” kaldırılması için girişimler le tüzüğün değiştirilerek üç dönem sıbaşladı. 2012’deki kongrede tüzük de nırlamasının kaldırılması için giriğiştirilerek üç dönem sınırlamasının şimler başladı. Girişim, 2012 yılında kaldırılması için AKP içinde kulis ça bu değişikliğin yapılmasını hedeflilışmaları yapılıyor. yor. 12 Haziran seçimlerinin ardından Başbakan Erdoğan, seçim önce parti yönetimi, olağan büyük kongre sinde AKP tüzüğündeki sürecini başlattı. Buna üç dönem sınırlamasını göre büyük kongre tam anımsatarak, başta kenAKP’de, Erdoğan, bir yıl sonra 2012 sondisi olmak üzere çok baharında gerçekleştiAKP’li çok sayıda sayıda milletvekilinin rilecek. Girişimlerde heson kez aday oldukları bakan, parti yöneticisi def de büyük kongrede nı sık sık vurgulamıştı. tüzük değişikliğini yave milletvekilinin Aralarında bakanların önümüzdeki seçimde parak, üç dönem sınırda bulunduğu çok sayılamasını kaldırmak olayeniden aday da isim de “üçüncü ve rak belirlendi. Parti içinson kez olmak kaydıyolmalarının önünde de bu yolda kulisler de la” aday yapılmışlardı. engel oluşturan parti yapılıyor. Erdoğan birAncak seçimlerin üzekaç kez tüzükteki bu tüzüğünün rinden üç ay geçmeden maddeyi değiştirmeyekaldırılması için AKP içinde tüzükteki ceklerini açıklamıştı. bu sınırlamanın kaldıAncak parti içinde girigirişim başladı. rılması için ilk kıpırşim başlatanlar, “Pardanmalar başladı. tinin hafızasını ve asıl AKP tüzüğünün 132. maddesi par kimliğini oluşturan, ciddi siyaset tiden aday gösterilerek seçilen bele tecrübesi edinen isimlerin siyaset diye başkanı ve milletvekillerinin dışına itileceği” tezini işleyerek bu “en fazla üç dönem için aday gös uygulamanın kaldırılmasını istiyor. terilip seçilebilecekleri” sınırlaması Partide başlayan ilk girişimlerden getiriyor. Tüzüğün bu maddesi nede parti yönetiminin de bilgisi oldu. niyle 12 Haziran’da AKP’den üçünÜç dönem sınırlamasının kaldıcü kez milletvekili seçildiği için bir rılmasını isteyenler, daha önce parsonraki seçimde aday olamayacak tinin kuruluşunda tüzüğe “daha 73 isim bulunuyor. Tüzükteki sınır demokratik bir parti” söylemiyle lamanın değişmemesi durumunda Er konulan çarşaf liste ve genel başkan doğan’la birlikte TBMM Başkanı ve yönetim organlarının yetkilerini Cemil Çiçek, bakanlar Bülent Arınç, azaltan düzenlemelerin süreç içinde Ali Babacan, Beşir Atalay, Faruk yapılan tüzük değişiklikleriyle geri Çelik, Sadullah Ergin, Nihat Ergün, alınmış olmasını, kendi girişimleriEgemen Bağış, Hayati Yazıcı, Bekir nin sonuç alacağına en büyük daBozdağ, Binali Yıldırım, Recep Ak yanak olarak görüyor. ERDEM GÜL sıyla hukuki bir nitelik kazanmış olan bu rapor, nasıl yok hükmünde olabiliyor. Kaldı ki, yapılan açıklamadan görüldüğü üzere bu rapor Sayın Dışişleri Bakanı için de yok hükmünde değildir. Çünkü sayın Bakan raporun bir kısım tespitlerini, kendi tezlerine referans olarak kullanmış ve raporu meşrulaştırmıştır. Bu bir diplomatik garabettir” dedi. Raporun kamuoyuna sızdırılmasıyla Türkiye’de füze kalkanı konuşlandırılmasının kabulü arasında ilişki olup olmadığını da soran Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Hükümet füze kalkanına evet derken BM raporundan haberdar mıydı değil miydi? Bir yandan İsrail’le askeri işbirliği anlaşmalarının askıya alınacağını ifade ediyorsunuz, diğer yandan İsrail’in güvenliğini sağlamaya dönük olduğu baştan deklare edilen füze kalkanı projesine evet diyorsunuz. Neden? Aslında siz açıkça milleti kandırıyorsunuz” Kılıçdaroğlu, “AKP’nin ülkemizi, ‘Türkiye’nin sözüne güvenilmez, sözü dinlenmez ve ne dediği belli olmayan bir ülke’ konumuna düşürmeye hiç mi ‘Zaten anlaşma askıdaydı’ hiç hakkı yoktur. AKP’nin komşularla sıfır sorun politikası, çok kısa süre içinde elde var sıfır politikasına dönüşmüştür” dedi. Akşam saatlerinde katıldığı bir açılışta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, “Bizim insanlarımız öldü. Hepsinin kanı yerde kaldı. Usulen bağırıyorlar. ‘İsrail’e şunu yapacağız, bunu yapacağız.’ Hiçbir şey yapamazsın sen. Efendim neymiş ‘Askeri anlaşmaları askıya aldık.’ Zaten onlar askıdaydı. Şimdi kalkmışsın efelik satıyorsun. Biz senin ne mal olduğunu bu ülkeye anlatacağız” dedi. ‘ srail’in avukatlığını bırak’ Başbakan Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarına tepki göstererek ‘İsrail’in avukatlığına soyunan bir ana muhalefet bu ülkede siyaset yapamaz’ diye konuştu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun hükümetin İsrail konusunda attığı adımlara yönelik eleştirilerine tepki gösterip “Önce ana muhalefet partisinin genel başkanı İsrail’in avukatlığını bıraksın kendi partisinin sözcüsü olsun” dedi. Erdoğan, AKP Genel Merkezi’nde, Türkiyeİsrail ilişkilerine ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtladı. İsrail’le ticari ilişkiler konusundaki sözlerine açıklık getiren Erdoğan, “Benim özellikle söylediğim savunma sanayiine yönelik bu konuda atılan adımlar. Savunma sanayii noktasındaki anlaşmalarımıza sadakatleri yoktur. Yani bu noktada her tarafı dökülüyor bunun. Mesela insansız hava araçları alınmıştır, bakımıyla alakalı geri gönderilmiştir? Hava araçlarımızı hâlâ bakımını yapıp geri göndermemişlerdir. Bunlar ahlaki midir? Şunu da söyleyeyim, bunun bedeli 15 milyon dolar olurmuş, 150 milyon dolar olurmuş, Türkiye olarak biz buna da değer vermeyiz, yeri geldiği zaman. Önemli olan kendi onurumuzu, gururumuzu çiğnetmemektir. Bunun bedeli yoktur.” Erdoğan, Gazze ile görüşmelerin devam ettiğini, İsrail’e karşı C planı ipuçlarına ilişkin şu açıklamaları yaptı: “Bu tür şeyleri açıkladığımız zaman stratejinin anlamı ortadan kalkar. Strateji vardır, taktikler vardır. Bir uzun vadeli planın, ara planları vardır. Bunların hepsini bu uygulama süreci içerisinde ortaya koyacağız. Bir defa kararlılığımız kesinlikle bilinmelidir. Şu anda ana muhalefet partisinin halini görüyorsunuz. Birisi çıkıyor bir başka türlü konuşuyor, genel başkanları çıkıyor bir başka türlü konuşuyor. Böyle siyaset olmaz. Yani önce ana muhalefet partisinin genel başkanı, İsrail’in avukatlığını bıraksın, kendi partisinin sözcüsü olsun. İsrail’in avukatlığına soyunan bir ana muhalefet bu ülkede siyaset yapamaz. Benim milletim de onlara hiçbir zaman prim vermez. Bu kadar açık ve nettir.” Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, muhalefetin BM raporuyla ilgili eleştirisini haklı bulmadığını söyledi. Davutoğlu, “İsrail’in ablukasını meşru görmesi sebebiyle rapora bizim büyükelçimiz imza koymamıştır. Önce bu raporu okumuş olması gerekirdi. Sayın Cumhurbaşkanımızın ‘yok hükmündedir’ demesinin sebebi budur. Öncelikle BM’nin uluslararası alanda sorgulanması gerekir” diye konuştu. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ise İsrail’den ticaret baş müşavirini geri çektiklerini bildirdi. Davutoğlu: Türkiye imzalamadı C MY B C MY B