19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 4 AĞUSTOS 2011 PERŞEMBE 6 HABERLER Deniz Feneri soruşturmasında ifade veren Arslan, kendinden habersiz bağış çağrısı yapanlara dava açacağını söyledi Birbirlerinden davacılar Bekir Coşkun: Salonlardan çıkın Ayvalık’ta birçok sosyal sorumluluk projesiyle adını duyuran Aysel Namlı’nın tarihi Şeytanın Kahvesi’ne yaptırdığı kütüphane törenle açıldı. Etkinlikte konuşan gazetemiz yazarı Bekir Coşkun, yurtsever aydınları salonlardan çıkarak mahalle aralarına girmeye çağırdı. Kütüphane açılışına, Ayvalık Belediye Başkan Vekili Fatih Ayyürek, meclis üyeleri, Küçükköy Belediye Başkanı Mesut Ergin, Kent Konseyi ve ÇYDD Başkanı Nuray Özer, ressam Özen Tokatlı, heykeltıraş Sakine Özkan ile çok sayıda konuk katıldı. Açılışta konuşan Coşkun, “Salonlardan çıkın, ülke sorunlarını birbirinize anlatmaktan vazgeçip, mahalle aralarına girin. Salonlarda kaldığınız sürece ne cumhuriyet kalır ne de Türkiye” dedi. (Fotoğraf: OYA UĞRAL) LHAN TAŞCI BDP’liler sivil teravihe başladı DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) İmamların propaganda yaptığı gerekçesiyle başlatılan sivil cuma namazı eylemlerinden sonra ramazanın gelmesiyle sivil teravih eylemine de başlandı. BDP’liler cami yerine teravih namazını Diyarbakır Dağkapı ve Bağlar meydanında kıldı. Din Âlimleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği üyesi Mele Galip Sevim tarafından kılınan namazda çok sayıda yurttaş saf tuttu. ANKARA Almanya’daki Deniz Feneri e.V. bağlantılı soruşturma kapsamında aralarında Kanal 7 yöneticisi Harun Kapıyoldaş ile sunucu Uğur Arslan’ın da bulunduğu beş kişi savcılarca sorgulandı. Kanal 7 ve Deniz Feneri baskınlarından önce köstebeğin yöneticileri haberdar ettiği kendi aralarında yaptığı telefon konuşmalarında ortaya çıktı. Arslan da kendinden “habersiz” derneğe bağış çağrısı yapanlar hakkında davacı olacağını söyledi. Soruşturma kapsamında gözaltına alınan Beyaz Holding yöneticisi Ayşenur Sezgün, önceki gün Ankara Adalet Sarayı’na getirilmiş ve yaklaşık 1.5 saat sorgulanmıştı. Sezgün’ün sorgusuna ara verilmesinin ardından, Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne götürülmüştü. Sezgün’ün yarım kalan sorgusuna dün devam edildi. Sezgün, savcılar tarafından ifadesinin alınmasının ardından serbest bırakıldı. 2009 yılında Kanal 7 televizyonu ile Deniz Feneri Derneği’ne baskın yapılmıştı. Bu baskından sonra Sezgün’ün İsmail Karahan’ı arayarak “Siz bu baskından haberdardınız. Bize haber vermediniz. Bizi yaktınız” içerikli telefon konuşması da soruşturma dosyasına girdi. Bu görüşme, Deniz Feneri so stanbul’da gözaltına alınan Arslan Ankara’da savcılarca sorgulandı. ruşturmasında “köstebeğin varlığını” da ortaya koyan delil olarak değerlendirildi. Sunucu Uğur Arslan da dün adliyeye getirilerek yaklaşık 2 saat sorgulandı. Uğur Arslan’ın geçen yıl şubat ayında da soruşturma kapsamında ifadesi alınmıştı. Almanya’da yayın yapan Kanal 7 kanalında yaptığı program aracılığı ile Deniz Feneri e.V.’ye bağış yapılmasına yardımcı olduğu ileri sürülmüştü. Arslan ise bu iddiaları yalanlayarak “söz konusu organizas yonun içerisinde olmadığını ve olaydan haberdar olmadığını” söylemişti. Ancak Arslan’ın dünkü sorgusunda yapılanmanın içerisinde “bizzat” yer aldığına ilişkin belgeler sorgu sırasında önüne konuldu. Türkiye’deki Deniz Feneri Derneği’nin başkanlığını da yapan Arslan’ın, yardım toplamak için hazırlanan ve hem Almanya hem Türkiye’deki Kanal 7’de yayınlanan programların sunuculuklarını yaparak da suç örgütüne yardım ettiği öne sürüldü. Sorguda Arslan’a Almanya’daki konserlerde ve tanıtım programları sırasında Kanal 7 INT kanalında, Türkiye’deki Deniz Feneri Derneği’ne de bağış yapılması çağrısı ve buna ilişkin hesap numaralarının duyurulmasına ilişkin altyazıların programlar sırasında yayınlanmasından haberdar olup olmadığı soruldu. Arslan’ın “Bundan benim haberim yoktu. Bunu yapanlardan davacı olacağım” dediği öğrenildi. Kanal 7 Mali İşler Koordinatörü Harun Kapıyoldaş’ın da Almanya’daki dernekten 4 teslimatta aldığı 350 bin Avro’yu Türkiye’ye getirdiği iddia edildi. Gözaltına alınan zanlılar, savcılık sorgusunun ardından yeniden emniyete götürüldü. Öte yandan soruşturma kapsamında tutuklanan İsmail Karahan ile Mustafa Çelik’in tahliye istemleri reddedildi. BDP VE DTK KÜRT AYDININA MESAFEL Burkay’la şimdilik temas yok AYŞE SAYIN Kaymaz’ı anmaya tutuklama Haber Merkezi Mardin Kızıltepe açılan ateş sonucu babası ile birlikte yaşamını yitiren 12 yaşındaki Uğur Kaymaz’ı anan 4 öğretmen tutuklandı. EğitimSen Genel Sekreteri Mehmet Bozgeyik, “12 yaşındaki Uğur Kaymaz’ı bedenine saplanan 13 kurşunla infaz edenler beraat ettirilirken bu olaydan 6 yıl sonra ailenin acısını paylaşmaya gidenler cezalandırılmaktadır” dedi. Türban bildirisini imzalamıştı NATO; Ç N VE RUS F RMALARININ HALE DIŞI KALMAMASINDAN RAHATSIZ Rum kesimine petrol tepkisi Haber Merkezi Güney Kıbrıs Rum Yönetiminin “Münhasır Ekonomik Bölgesi” içerisinde ayırdığı ve imtiyaz hakkını Amerikan Noble Energy şirketine verdiği 12. parselde ilk sondaj deliğinin 1 Ekim’de açılacağı bildirildi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ise Kıbrıs Rum kesiminin Akdeniz’de henüz uluslararası hukuk açısından mutabakata varılmamış bir bölgede petrol ya da doğalgazla alakalı çalışmalarını meşru görmediklerini belirtti. İlk bakan yardımcısı Kavranoğlu MAHMUT LICALI Türkiye’ye füze uyarısı Haber Merkezi Türkiye’nin hava savunması için almayı planladığı füze sistemleri Türkiye ile NATO arasında gerilime yol açtı. Türkiye ilk kez NATO’dan sert bir uyarı aldı. Defense News dergisinin Ankara mahreçli haberine göre, NATO Türkiye’yi hava savunma sistemlerini Çin ya da Rusya’dan alması halinde “gelen istihbaratı kullanamama ihtimali” konusunda uyardı. Ümit Enginsoy ve Burak Bekdil imzalı habere göre Savunma Sanayisi Müsteşarlığı’nın açtığı ihaleye Rusya S300 ve Çin’nin CPMIEC sistemlerini ihale dışı bırakmadı. Ve bu NATO ile Türkiye’nin arasında kısmi bir gerilime yol açtı. Ankara’daki Batılı kaynaklar, Çin ve Rus sistemlerinin NATO standartlarıyla uyumlu olmadığına ve ittifakın istihbarat ağına girme yeteneğine dikkat çekerek Türk yetkilileri uyardı. Habere göre Batılı savunma kaynakları “Türkiye eğer Çin ya da Rus sistemlerini seçerse onlar ayrı çalışır. NATO bilgilerini göremezler, ulaşamazlar” diyor ama bu bile Türkiye’nin ilk kez uyarıldığı gerçeğini gizlemiyor. Savunma kaynaklarına göre bu doğal olarak hükümetin ihalede fiyat kırma manevrası da olabilir. Ama son dönemde Türkiye, ABD’den Chinhook helikopterleri alacaksa, alternatif hava savunma sistemleri almayı da isteyebilir. Füze kalkanı ve radar sistemleri pazarlığında ne durumda olunduğuna gelince; geçen ay Türkiye’ye gelen üst düzey bir eski ABD’li diplomat, “Görüşmeler sizin cephede tıkandı. Seçimden önce hiçbir şey konuşmayız dediler. Hillary Clinton ziyaretinde gündeme gelmesi sürpriz olmamalı” demişti. Türkiye Lizbon zirvesinde “füze kalkanı” sistemine onay verdi, ama komşu sorunlu ülkeler tanımında İran’ın zikredilmemesi şartını da kabul ettirdi. ‘Görüşmelere önem veriyoruz’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Kazakistan Dışişleri Bakanı Yercan Kazıkhanov ile yaptıkları görüşmenin ardından basın toplantısı düzenledi. Davutoğlu, bir soru üzerine Kıbrıs’la ilgili barış görüşmelerinin Güney Kıbrıs’ta yaşanan siyasi ve ekonomik krize karşın aynı hızla devam etmesine büyük önem verdiklerini bildirdi. Devrimci Karargâh’ta iki tutuklama İstanbul Haber Servisi Devrimci Karargâh operasyonunda gözaltına alınan Devrimci Cephe Dergisi Yazıişleri Müdürü Okan Duman ve Coşkun Kıyançiçek, önceki gün tutuklanarak cezaevine gönderildi. Okan Duman’ın Beyoğlu’nda MÜSİAD binasına 30 Temmuz 2011’de bomba konulması suretiyle maddi hasar verilmesi olayını gerçekleştirdiği iddia edildi. Duman’ın eylemi üstlenmek üzere mesaj yazdığı internet kafede yakalandığı öne sürüldü. ANKARA Türkiye’nin ilk bakan yardımcısı Yalova Üniversitesi’nde görev yapan Prof. Davut Kavranoğlu’nun, üniversitelerde türbanın serbest bırakılmasını savunan “Türbana Özgürlük Bildirisi”nde imzası bulunuyor. Kavranoğlu, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün’ün yardımcısı olacak. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Ergün, bakan yardımcısı olarak Prof. Kavranoğlu’nun atama kararnamesini imzalanmak üzere, Başbakanlık’a gönderdi. Kavranoğlu’nun, üniversitelerde türbanın serbest bırakılmasını savunan “Türbana Özgürlük Bildirisi”nde imzası bulunuyor. Bakan Ergün, Kavranoğlu’nun şu anda vekâletten görevini sürdürdüğünü belirterek “Kararnamesi çıktığında da asaleten ataması yapılmış olacak. Böylece bizim bakanlığımız bakanlıklar arasında ilk defa bir bakan yardımcısı görevlendirmesi yapmış oluyor” dedi. Bakan yardımcısı olarak daha çok bilim ve teknoloji konularına odaklanacak bir akademisyen atadıklarını ifade eden Ergün, “Kararnamesi çıktıktan sonra basın mensupları ve kamu kurum ve kuruluşlarıyla da daha çok karşı karşıya gelecek” dedi. ANKARA AKP’nin, 31 yıllık “sürgün”den sonra Türkiye’ye dönen Kürt aydın, yazar ve siyasetçi Kemal Burkay’a yoğun ilgisi ve Kürt sorununun çözümünde “aktif rol alması” taleplerine BDP ve Demokratik Toplum Kongresi (DTK), “mesafeli” yaklaştı. AKP’li bakanlarla görüşen Burkay’a AKP tarafından “akil adam” rolü verilebileceği kulislerde konuşulurken BDP ve blok milletvekilleri, Burkay’la “doğrudan temas” kurmazken terör örgütüne yakınlığıyla bilinen Fırat Haber Ajansı’nda da Burkay’ın “Fethullah Gülen ve AKP’ye yakınlığı”na dikkat çeken sert bir eleştiri yazısının yer alması dikkat çekti. BDP ve DTK yönetimi, doğrudan temas kurmadığı Burkay’a “dolaylı” mesajlar gönderiyor. BDP Grup Başkanı Hasip Kaplan, sosyal paylaşım sitesi “twitter”dan Burkay’a mesaj gönderdi. Kaplan, “Hepimiz, ya bir yol bulacağız, ya bir yol açacağız ya da yollardaki engelleri kaldıracağız, başka çare yok. Kurtuluş yok tek başına. Böylesi bir ortamda, ülkene hoş geldin Sayın Burkay. 31 yıllık sürgünün, davanın, inancın yolları, yöntemleri farklı olsa da önce biz konuşacağız. Bağış’ın Günay’ın fon gayretleri içinde şov/faydacı yaklaşımları dışında halkımızın gerçeğiyle elbet beraber olacağız, konuşacağız. Halkın arzuladığı zamanı gelmiş fikirlerin önünde orduların duramadığı tarihi anlarda iklimler değişir o zaman bir Wan kediniz de olur” görüşüne yer verdi. Konuya ilişkin Cumhuriyet’in sorularını yanıtlayan Hasip Kaplan, Burkay ile doğrudan temaslarının olmadığını, zaman içinde diyalog kurulacağına inandığını söyledi. Burkay’ın Diyarbakır’a giderse Kürt siyasi temsilcileriyle görüşeceği yönünde açıklamalar yaptığını belirten Kaplan, “Onun için biraz bekleyelim, biraz ortam rahatlasın, Burkay’ın yoğunluğu azalsın, ondan sonra konuşulur” dedi. Ancak Burkay’a “akil adam” rolü verilmesi konusunun ayrı değerlendirilmesi gerektiğini kaydeden Burkay, “Akil insanlar projesini öneren Abdullah Öcalan’dır. Ama bu kişiler üzerinden yürüyecek bir proje değildir. Akil insanlar farklı kesimlerden, kamuoyu vicdanında temsiliyeti olan insanlar anlamındadır. 74 milyonun üzerinde etkisi olacak kişilerden, emek örgütlerinden, aydınlardan, din adamlarından, Yaşar Kemal’in de içinde yer alacağı bir heyetten oluşmalıdır. Yoksa bir kişi üzerinden yürütülen bir projeyi ifade etmez” dedi. Burkay’a geçen hafta sonu yapılan kongrede “DTK’ye katılma” çağrısı yapan DTK Sözcüsü Cemal Coşkun, Burkay’ın “Aramızda kan davası yok, DTK ile de görüşürüm” açıklamasını, çağrılarına verilen “olumlu yanıt” olarak nitelendirdiklerini ifade etti. Doğrudan temasa geçilmemesini Burkay’ın “yoğun programına” bağlayan Coşkun, Burkay’ın bulunduğu konum itibarıyla “akil adam misyonu” üstleneceğine ihtimal vermediğini söyledi. Kaplan: Biraz bekleyelim 10 milyar liralık özel sağlık kuruluşları küresel sermayenin ilgi odağı ‘Yabancı’ sağlığımıza ortak H CRAN ÖZDAMAR ‘HASTALARDAN DAHA FAZLA PARA ÇIKACAK’ İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erdener Özer de AKP hukümetinin uyguladığı sağlıkta dönüşüm programının amacının sağlıktan kazanılması üzerine olduğunu, ancak bunun sonuna gelinmeye başlandığını belirtti. Özer, “Sağlıkta para kazandırıcı olanakların artması birçok kesimin ağzının suyunun akmasına neden oldu. Şimdi sıra global büyük şirketler tarafından satın almalara geldi. Burada hekimlerimizin emekleri sömürülecek. Hastalarımızın da cebinden daha fazla para çıkacak” dedi. ri’nin; Global Environment Fund, Dentistanbul’un; Mid Europa Partners, Kent Hastaneler Grubu’nun; Universal Hastaneler Grubu da Ege Sağlık Hastaneleri Grubu’nun hisselerine ortak oldu. Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Reşat Bahat, sektörün sanayi haline geldiğini ve yakın geçmişte ciddi dalgalanmalar yaşadığını belirterek şunları söyledi: “Yabancı sermayenin ilgi duyması hoşumuza gidiyor. Ancak sektör geleceğini parlak görmüyor. Şu anda grup hastanesi olmayanların zorlandıklarını görüyoruz. Yabancı ortaklıkların alımlar belli bir seviyede olması gerekir. Tedbirlerin alınması gerekir.” Türk Tabipleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Eriş Bilaloğlu da sağlık sektöründe “küçüklere” yer kalmadığını, büyük ölçekli sermayenin devreye girdiğini söyledi. İZMİR Özel sağlık kuruluşları yabancı sermayenin ilgi odağı oldu. Türkiye’de 820 kamu, 420 de özel hastane faaliyet gösterirken 2007 yılından bu yana özel sağlık kuruluşları yabancıların hisse alımlarıyla dikkat çekiyor. AKP’nin desteklemesiyle yaygınlaşan özel sağlık kuruluşları, yine iktidar uygulamalarıyla ayakta kalmak için yabancı ortaklara yöneliyor. Sağlık hizmetinin yüzde 30’unu karşılayan özel hastaneler 10 milyar liralık bir sektörü oluştururken, bugüne dek 850 milyon doların üzerinde satış gerçekleşti. Katar First Investment Bank, Memorial Grup’un; National Bank of Kuveyt, Dünya Göz’ün; The Caryle Group, Medical Park’ın; Abraaj Kapital, Acıbadem Hastanele Bilaloğlu, “İlaç ve teknoloji alanından sonra sağlık hizmetinde de büyüklere yer açılıyor. Desteklenen özel sektör bir süre sonra çeşitli değişikliklerle zarar sürecine girdi. Kamu hastane birlikleri yasa tasarısının kabul edilmesiyle kamu arazileri özelleşecek” dedi. Ege Sağlık Kuruluşları Derneği Başkanı Ruşen Aydın, sağlık alanında yatırım yapmanın riskler taşıdığını belirterek “Türkiye’de yerli yatırımcılar sağlık sektöründen çekilme peşindeler. Yönetmeliklerle, farklı uygulamalarla özel kurumlar sürekli büyük cezalarla karşılaşıyor” diye konuştu. Ege Özel Hastaneler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ulvi Ünal, sermaye yetersizliği nedeniyle yabancı yatırımcıların Türk gruplarına ortak olduğunu söyledi. CHP L DER KILIÇDAROĞLU: Akil adamlar vekillerden oluşmalı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kemal Burkay’ın Türkiye’ye dönüşünden “memnun olduğunu” ifade etti. Burkay’ın Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olduğunu, uzun yıllar zorunlu olarak yurtdışında kaldığını belirten Kılıçdaroğlu, “Siyasi görüşleri nedeniyle ülkesini terk etmek zorunda kalmasını doğru bulmuyorum. Siyasal düşünceleri onun düşünceleridir, saygı göstermek lazım” dedi. Cumhuriyet’in, Burkay’ın Kürt sorununun çözümü konusunda “akil adam rolü üstlenmesi” durumundaki tavrını sorduğumuz Kılıçdaroğlu, kendisinin önerdiği formülün, bir kişiyi değil, “milletvekillerinden oluşan, Meclis içinden bir heyeti” kastettiğini ifade etti. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle