27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 AĞUSTOS 2011 PERŞEMBE CUMHUR YET SAYFA HABERLER CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet’in sorularını yanıtladı 5 söyledikleri acaba emekliliğin tadını çıkaran kimi komutanların yüreklerini sızlatmıyor mu? 17 Haziran’da yapılan Balyoz duruşmasında emekli Albay Kemal Dinçer, “Bilip de susanlara soruyorum: Dilsiz şeytan olmaya değer mi bu makam?” demişti. Yargıç Ali Efendi Peksak bunun üzerine Albay Dinçer’e sormuştu: “Kim bu dilsiz şeytanlar?” Dinçer: “Dönemin Genelkurmay Başkanı, Kara Kuvvetleri Komutanı ve Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı?” Hem Ergenekon hem de Balyoz davalarında eski Genelkurmay Başkanları emekli Orgeneral Hilmi Özkök, İlker Başbuğ ve eski Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Aytaç Yalman neden tanık olarak dinlenmiyorlar? ‘AKP sözünü tutsun’ CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin etnik kimliğe ve bölgesel yapıya dayalı bir özerklik anlayışını kesinlikle kabul etmeyeceğini açıkladı. IŞIK KANSUUTKU ÇAKIRÖZER Gerçekleri Algılamak... Bu kez esintili bir sabahın ilk saatlerinde günlük gazeteleri okurken Türkiye’de yaşananları, olayların perde arkasını inanın zor anlıyorum. Albay Dursun Çiçek’in mahkemede söylediği önemli sözler, gazetelerin birinci sayfasında. Albay Çiçek şöyle diyordu: “İnternet Andıcı gerçek bir belge, İrtica ile Mücadele Planı sahte...” Albay Çiçek, “İrtica ile Mücadele Planı”nın altındaki ıslak imzanın kendisine ait olmadığını ifade ediyordu... Andıç’ın gerçek bir plan olduğunu, altında imzaların ve parafların bulunduğunu belirten Albay Çiçek’in, komutanları Korgeneral Mehmet Eröz, Korgeneral İsmail Hakkı Pekin’le Tümgeneral Hıfzı Çubuklu’ya karşı sert ifadeleri tutanaklara yansımıştı. Anladığım kadarıyla Albay Çiçek, komutanları tarafından “kurtlar sofrası”nın önüne atılmıştı. İnternet Andıcı gerçek olduğuna göre, komutanların, özellikle dönemin Genelkurmay Başkanı’nın haberi olmadan internet siteleri kurulabilir miydi? Diyelim ki “İrtica ile Mücadele Planı” da doğru. Bir Albay kimseden buyruk almadan böyle bir plan hazırlayabilir miydi? Bunların tümü de yargı süreci içinde açıklığa kavuşacak... Benim kişisel olarak gördüğüm, general rütbesinde olanlar, Genelkurmay tarafından korunup kollanmış, teğmenden albay rütbesine dek olanlar ise bir süre sonra harcanmış. Albay Dursun Çiçek’in, “Andıç gerçek bir belgedir, altında imzalar vardır” diyerek komutanları göstermesi bu yüzdendir. Onun için de Albay Çiçek çok açık konuşuyor duruşmada: “İnternet sitelerini kapatma emrini kim verdiyse aynı komutan siteleri yayından kaldırabilirdi.” Albay Çiçek 16 aydır tutuklu... Bu bir çığlık... Albay Çiçek’in duruşmada Erdoğan’a namus çağrısı CHP lideri Kılıçdaroğlu, tutuklu vekiller konusunda AKP’nin CHP ile imzaladığı ortak metinde verdiği sözleri tutması gerektiği çağrısı yaparak şunları söyledi: “AKP ile aramızda imzalanan metin iki liderin iradesinin sonucudur. Başbakanın ve benim. Oradan çıkan iki anlam var. Öncelikle milletvekillerinin yemin etmeleri gerektiğine inanıyoruz. Bir de uluslarası hukukun, yargı kararlarının, anayasanın, hukukun üstünlüğünün dikkate alınması ANKARA CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin etnik kimliğe ve bölgesel yapıya dayalı bir özerklik anlayışını kesinlikle kabul etmeyeceğini açıkladı. BDP’ye parlamentoya gelmeleri çağrısında bulunan Kılıçdaroğlu, iktidar partisi AKP’den de tutuklu vekillerin durumu konusunda verdiği sözü yerine getirmesini istedi. Kılıçdaroğlu, IRA terörünün nasıl sona erdirildiğini yerinde görmek için İngiltere ve İrlanda’da yapılan toplantılara CHP milletvekillerinin de katılmasına ise “PKK sorununun çözümü için yurtdışına çağırsalar gitmeyelim diyebiliriz. Ama diğer ülkelerde terörün nasıl çözüldüğüne ilişkin bir toplantıya gidilmesini değil, gidilmemesini eleştirmek lazım. İmkânım olsaydı da keşke daha fazla milletvekili gönderebilseydim” dedi. Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet’in gündemdeki konulara ilişkin sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu, DTK ve BDP’lilerin gündeme getirdiği “özerklik” talepleri hakkında şu değerlendirmeyi yaptı: “Kesinlikle etnik kimliğe ve bölgesel yapıya dayanan bir özerkliği kabul etmeyiz. Bu ayrışma getirir. Böyle bir anlayış en fazla da Kürtlere zarar verir. Siz siyasetçi olarak toplumun ayrışmasını değil entegre edilmesini sağlayacaksınız. Bölünme topluma zarar verir. İç çatışmaları beslemiş olursunuz. AKP’nin sağlıklı politika izlemediği buradan da belli. İmralı’ya verilen sözler niye açıklanmıyor, derken işte bunu kastediyorum.” gerektiğine inanıyoruz. Yemin etme yolunun açılması konusunda irade ortaya konmaktadır. Bu irade her iki lider için de namustur. Yerine getirilmesi lazım.” Silivri’ye kalabalık heyet Kılıçdaroğlu, partisinin tutuklu bulunan iki milletvekili Mustafa Balbay ile Mehmet Haberal’ın davalarını bundan sonra geniş katılımla yerinde takip edeceğini belirterek “Davaları izlemek için çok kalabalık bir milletvekili grubu Silivri’ye gidecek. Grup başkanvekilleri ve genel başkan yardımcıları da o heyette olacak” dedi. söylerken bu ülkenin parlamentosunu tanımamak da olmaz. Doğru bir tavır değil. BDP seçmenine saygı gösteriyoruz. Ama parlamentoda görev yapmaları için oy verdiler. O zaman onların da parlamentoyu tanımıyorum noktasında durmaları doğru değildir.” gönderebilseydim. Türkiye’de yapılsa ona da gider bakarız.” Biz daha rahat çözeriz Geziye CHP adına katılan Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ve Ankara Milletvekili Levent Gök’ün kendisine sözlü bir rapor sunduklarını kaydeden Kılıçdaroğlu şöyle konuştu: “Milletvekillerimiz ‘Biz barışı İrlanda örneğine göre çok daha rahat yakalarız’ görüşüyle döndüler. Orada sözde barış sağlanmış durumda ama Katolik ve Protestanlar hâlâ ayrı yerlerde oturuyormuş. Aralarında kaynaşma yokmuş. Bizde PKK sorunu olmasına rağmen, o kadar kesin çizgilerle ayrışma yok. Kürtler sadece doğuda değil ülkenin her yerinde var. Binlerce evlilik yapılmış Türklerle Kürtler arasında.” IRA raporu: rlanda’ya giden değil gitmeyen eleştirilmeli Bir sivil toplum örgütü tarafından İngiltere ile Kuzey İrlanda arasında IRA terörünün nasıl sona erdiğini yerinde gözlemlemek için İngiltere ve İrlanda’ya yapılan geziye CHP’nin milletvekili göndermesi konusuna ise Kılıçdaroğlu, şöyle yaklaştığını ifade etti: “Biz sanki oraya ülkeyi bölmeye, böldürmeye gitmişiz gibi bir hava yaratılmak isteniyor. Yok öyle bir şey. O gezide sadece IRA meselesi konuşulmadı. Güney Afrika dahil pek çok ülkedeki terör olgusu nasıl sona ermiş, ona bakıldı. Biz de iki arkadaş gönderdik. Ama bir yorum yapmadılar, konuşmadılar. Bu tür egzersizler faydalıdır. Gidene değil gitmeyene ‘Niye gitmedin’ diye sormak lazım. Orada masaya PKK sorunu yatırılsa ‘gitmeyelim’ diyebilirsiniz. Ama başka ülkeler terör sorununu nasıl sona erdirmiş, ona bakacaksınız. Gidip bakmak gerekir. Keşke imkân olsaydı da daha fazla milletvekili var. Eğer hükümet direnseydi şu anda Libya bombalanmazdı” dedi. Libya konusunda yapılan ikinci hatanın, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun muhaliflerin merkezi Bingazi’ye giderek miting yapması olduğunu vurgulayan CHP lideri, “Türk Dışişleri ilk defa Libya’nın bölünmesine destek verdi. Yarın bir yabancı bakan ya da diplomat, Diyarbakır’da PKK mitingine giderek destek verse, Erdoğan ve Davutoğlu ne diyecekler? Adına dış poltika diyorlar ama bu yapılan kendi ayağına kurşun sıkmaktır” dedi. M kararı olmadan müdahaleye ‘hayır’ Kılıçdaroğlu Suriye’deki gelişmeler konusunda da AKP’nin Türkiye’nin uzun vadeli çıkarlarına uygun hareket etmediğini savunarak şu değerlendirmeyi yaptı: “Suriye’ye demokrasi ve özgürlük gelmesini hepimiz istiyoruz. Ama birtakım güçler istiyor diye Suriye’ye müdahale yapılmasını da doğru bulmuyoruz. Sadece BM kararı alınırsa, uluslararası hukuki meşruiyet zemini sağlanırsa sorun olmaz. AKP bugün Suriye’ye açıkça gözdağı veriyor. Neden? Çünkü Batılıların çıkarları var Erdoğan’ı taşeron olarak kullanıyorlar. Suriye halkıyla düşman olmamız Türkiye’nin çıkarına değildir.” B Amaç gencecik teğmenleri, yüzbaşıları, yarbayları, albayları gözden çıkarıp tüm suçu onların üzerine atıp kurtulmaksa o ayrı bir mesele... Kamuoyunun bunu bilmesi gerekir. Yüzbaşı Mehmet Ulutaş’ın 5 Mayıs’ta yapılan duruşmadaki sözleri aynen şöyleydi: “Hepimiz 28 Şubat’ı, 27 Nisan bildirisini yaşadık. Hepimiz görevimiz neyse onu yaptık. Buradan Genelkurmay Başkanı’na sesleniyorum. Bizim hâlâ neden tutuklu olduğumuzu anlayamadığını söyledi. Genelkurmay Başkanı’nın durumu hazırlayanları bildiğini düşünüyorum. Bu tezgâhı hazırlayanlar dışarıda. Genelkurmay Başkanı komployu kuranları biliyorsa açıklasın. Bence biliyor zaten. Ama komutanlar sessiz kalıyor, bile bile göz yumuyorlar. Bunlar nasıl komutandır anlayamıyorum.” Teğmenler, yüzbaşılar, binbaşılar, yarbaylar, albaylar komplonun “içeriden”kurulduğunu, bunu kuranların şimdilik “aynı salonda gözlerinin içine baka baka bunu sürdürdüklerini” düşünüyor. Özellikle Balyoz Davası... İddianameyi okuyun... Sonra gözlerinizi yumup o onurlu Deniz Albayı Ali Tatar’ın neden intihar ettiğini düşününün, eğer mert ve vicdan sahibiyseniz... amazanda saldırının sorumlusu AKP Hükümetin yürüttüğü dış politikayı da eleştiren Kılıçdaroğlu, NATO’nun Libya’ya yönelik saldırılarının sürmesinin sorumluluğunun da AKP hükümetinde olduğunu savundu. Kılıçdaroğlu, “Başbakan ‘Libya’da NATO’nun ne işi var?’ diyordu. Şimdi ramazan ayında Libya bombalanıyor, siviller yaşamlarını yitiriyor. Onun altında Erdoğan’ın imzası R BDP Meclis’e gelmeli BDP’nin izlediği politikalar konusunda da değerlendirme yapan Kılıçdaroğlu bu partinin mutlaka TBMM’ye gelmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi: “BDP’nin son açıklamasından memnun oldum. ‘Amacımız Türkiye’yi bölmek değildir, bütünlüğünden yanayız’ diyorlar. Ama bunu ‘YAŞ’ZEDE ASKERLER TAMAYLIG L, ERDOĞANÖZEL’ N BAŞ BAŞA GÖRÜŞMES NE D KKAT ÇEKT Mağdurlar destek afişleri arasında ayrımcılık ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Askeri Darbelerin Asker Muhalifleri (ADAM) Platformu Dönem Sözcüsü resen emekli Üsteğmen Rahmi Yıldırım, 12 Mart ve 12 Eylül darbelerinin mağduru askerlerin haklarının iadesini öngören yasada ayrımcılık yapıldığına dikkat çekti. Yıldırım, yaptığı yazılı açıklamada, Başbakan Erdoğan’ın yanı sıra Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in de, “12 Mart ve 12 Eylül gibi olağanüstü dönemlerde yargı kararı olmadan TSK’den atılanlar ile YAŞ mağdurlarına yapılan haksızlık giderilecektir” sözü verdiğini belirtti. Türkiye’de verilen sözün namus borcu yerinegeçtiğine ilişkin atasözlerini anımsatan Yıldırım, Erdoğan ve Çelik’in verdikleri sözlerin takipçisi olduklarını vurguladı. CHP Zonguldak Merkez lçe Örgütü Zonguldak’tan milletvekili seçilen Ergenekon tutuklusu Mehmet Haberal’a destek için afiş astırdı. Şehrin değişik yerlerine asılan afişlerde, Haberal’ın resminin yanı sıra “Halkın iradesi tutsak”, “Özgür günlere kavuşmak dileğiyle”, “Halkın sesi özgür olacak” yazıldı. CHP Zonguldak Merkez lçe yönetimi, afişi Haberal’a destek için astıklarını belirterek halkın oylarıyla seçilen, Ergenekon tutuklusu milletvekillerinin bir an önce serbest bırakılması gerektiğini belirtti. (ALİ AYAROĞLU) Mehmet Haberal’a ‘YAŞ sürecinde neler yaşandığı açıklamalı’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Sekreteri ve Parti Sözcüsü Bihlun Tamaylıgil, Yüksek Askeri Şura (YAŞ) toplantısı sırasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Genelkurmay Başkanı Vekili Org. Necdet Özel ile baş başa yaptığı görüşmeleri ve yaşanan sürecin açıklanmasını istedi. CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında dün genel merkezde toplandı. Tamaylıgil, MYK toplantısı sonrasında gazetecilere açıklamalarda bulundu ve sorularını yanıtladı. AKP’nin hukukun üstünlüğü ilkesini göz ardı ederek, yürütme erkeni hoyratça kullandığını belirten Tamaylıgil, YAŞ sürecinde Erdoğan’ın işin başından itibaren neler olup bittiğini kamuoyuyla paylaşmak zorunda olduğunu ifade etti. Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarının emekliye ayrılmaları sürecinin bazılarınca “demokrasiye geçiş” olarak nitelendiğini ancak yapılan açıklamaların demokrasiye geçişten öte demokraside bir sorun olduğunu gösterdiğini ileri süren Tamaylıgil, ErdoğanÖzel görüşmesine dikkat çekerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu görüşmeler neden yapılmaktadır, neden yapılmıştır? Yakın tarihimizde hatırladığımız, Dolmabahçe’de baş başa yapılan ve ‘içeriği mezara kadar saklıdır’ beyanı ile kamuoyundan gizlenen görüşmeler AKP’nin yeni temayülünü oluşturmaktadır ve bu konuda açık olunmalı, şeffaf olunmalıdır.” CHP, bugün bazı kanun hükmünde kararnamelerin iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvuracak. CHP’li kadınlar Balbay ve Haberal’a mektup ve kartpostal gönderecek ‘Vekillerin yanında olun’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Zühal Samlı, kadın kolları il başkanlıklarına gönderdiği genelgede 5 Ağustos günü saat 16.00’da Türkiye’nin her yerinde postanelerde buluşarak tutuklu CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ile Prof. Dr. Mehmet Haberal’a kart ve mektup gönderilmesi, 8 Ağustos günü ise Silivri’de duruşmaya gidilmesi çağrısı yaptı. Genelgede “Seçtiğimiz vekillerimiz bizim için çalışmaya başlayamadıkça, biz de milli iradenin gerçekleştiğine inanamayacağız. Bu ülkenin yetiştirdiği değerli insanlar zindanlarda, hücrelerde çürümeye terk edildikçe, biz kadınların canları acımaya, yürekleri yanmaya devam edecek” denildi. ruşmaya çağırırken şu açıklamayı yaptı: “8 Ağustos, aynı zamanda Mustafa Balbay’ın doğum günü. CHP Kadın Kolları olarak, Haberal’a ve Balbay’a milletvekili olmalarını kutlayan, Balbay’ın doğum günü kutlamasını da içeren kart ya da mektuplar göndermeye karar verdik. Bir sayfa mektup veya bir kartpostal, hiç fark etmez” Erdoğan’a çağrı Rahmi Yıldırım, Yüksek Askeri Şura mağdurlarına ve darbezede askerlere haklarının iadesini öngören 6191 sayılı yasanın ayrımcılık yapılarak uygulandığını savunarak 12 Mart ve 12 Eylül darbelerinin kararname ve disiplin kurulu mağduru askerlerin yasadan yararlandırılmadıklarını, Yüksek Askeri Şura mağduru askerler arasında bile ayrımcılık yapıldığını öne sürdü. Yıldırım, “Askeri darbelerin asker muhalifleri ve mağdurları olarak, ayrımcı uygulamadan vazgeçilmesini ve Başbakan Erdoğan’ın vermiş olduğu sözün gereğinin yerine getirilmesini bekliyoruz” diye konuştu. Yarın postanelere.. Samlı, açıklamasına şöyle devam etti. “Millet iradesinin hiçe sayılmasından dolayı içerisine düştüğümüz hayal kırıklığımızı, güvensizliğimizi, bu ülkenin yetiştirdiği değerlerin zindanlarda, hücrelerde çürümeye terk edilmelerinden duyduğumuz öfkemizi, isyanımızı yansıtalım yeter ki... Milletvekili seçilmelerinden duyduğumuz sevinci ve gururu, kendilerinden çok şey beklediğimizi ve cumhuriyetimizin değerleri, Ata ‘Balbay’ın doğum günü’ Zühal Samlı, CHP’li kadınları 8 Ağustos günü Silivri’de yapılacak du türk ilke ve devrimleri ışığında aydınlık bir gelecek kurma görevlerinde hep yanlarında olacağımızı belirtmeyi de unutmayalım tabii ki... Kartpostal olarak, Mustafa Balbay’ın ikinci kitabı ‘Zulümname: Düşünüyorum O Halde Sanığım’ adlı kitabının kapağındaki, ‘demir parmaklıklar arkasındaki güvercin’ figürünü içeren görseli de ekte gönderiyoruz. İster bu görseli arkasına birkaç cümle ile duygularınızı ifade ederek gönderin, isterseniz benzer bir kartpostal alıp gönderin, ister herhangi boş bir kâğıda dökün duygularınızı, düşüncelerinizi... Tüm illerde 5 Ağustos günü saat 16.00’da üyelerinizle birlikte kalabalık gruplar halinde postaneye giderek kartpostallarınızı ya da mektuplarınızı göndermeniz önemlidir. CHP Kadın Kolları, CHP’li kadınlar yemin etme hakları gasp edilen vekillerinin yanındadır, yanında olacaktır.” CHP MYK, TARIK ŞENGÜL’ÜN YEN DEN L BAŞKANLIĞI’NA GET RD Ankara yönetimi düştü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Ankara İl Başkan Yardımcısı Dursun Bayram’ın görevinden istifa etmesi üzerine yedek üyenin bulunmadığı Ankara il yönetimi düştü. CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), il başkanlığına tekrar Tarık Şengül’ü getirilmesini kararlaştırdı. CHP Genel Merkezi’ne gönderildiği iddia edilen raporda Şengül hakkında seçim harcamaları konusunda yönetim kuruluna bilgi vermediği ve bazı iddialar yer almıştı. Bayram, Şengül’ün yönetim anlayışına tepki olarak görevinden istifa ettiğini bildirdi. Bayram’ın istifasıyla boşalan üyelik için yedek üyenin göreve devam etmesi gerekirken yedek üyenin bulunmaması Ankara il yönetiminin düşmesine neden oldu. CHP MYK’nin ardından CHP Genel Sekreteri ve Parti Sözcüsü Bihlun Tamaylıgil yaptığı açıklamada kendilerine Şengül hakkında bir rapor ulaşmadığını belirtti. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle