26 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 28 AĞUSTOS 2011 PAZAR [email protected] 12 MÜZİK Müziğin evrensel dilini kullanıyor Operada Anadolu ezgileri T aner Akyol, Berlin’in en önemli opera kurumlarından olan Komischer Oper’den geçen yıl bir opera siparişi almış. Akyol, Çetin pekkaya’nın yazdığı librettonun bestesini bitirmek üzere ve Eylül 2012’de ilk gösterimi yapılacak. Orkestrada bağlama, kaval, mey, zurna ve davul gibi Anadolu enstrümanları kullanılacak: “Bu benim ilk operam. Ayrıca Komischer Oper’de az da olsa Türkçe kullanılacak. Bu, opera evinin tarihi boyunca Almanca dışında kullandığı ilk dil olacak. 2013 şubatmart gibi Maria Farantouri ile albümdeki besteleri Komischer Oper’in orkestrası eşliğinde bir konser yapacağız. Önümüzdeki ay da ‘Taner Akyol Trio’ albümüm Güneşe Raks ismiyle yayımlanacak. Kendimi ifade edebildiğim her türe aynı mesafede duruyorum. Hepsi bir bütün olarak benim müziğim. Ama eğer mesele sahneyse tabii bağlama çalmak her şeyin üzerinde durabiliyor. Bağlama ve onun müziği benim dinamom diyebilirim.” Göçmen kuşlar gibi... cih olsa da birilerinden bir yerlerden ayrılmışım. Durum böyle olunca Karacaoğlan’dan ‘Vay Gurbet’ çıkmış. Bir gözaltında kayıp annesiyle tanışmışım, hikâyesi beni sarsmış, İbrahim Karaca’dan ‘Göçmen Kuşlar’ çıkmış. Ölüm oruçlarında insanlar ölmüş, uzaktasın elinden bir şey gelmiyor Mevlana’dan ‘Hapisteler Ama’yı söylüyoruz. Eşime yani Canan’a âşık olmuşum ‘Cananım’ çıkmış. Dostum Şair Adnan Yücel’i zamansız kaybetmişim kendi sözleriyle ‘Suskunum Sana’ demek istemişim.” albümü eta o m a latıyo ‘Göçm n Ku lar’ Beu.A“Berlin’eatdgöçndinğui nolyaayşlaaherınmınenkadarcr.ızorunlufeadeğilşnter, kyol’un e kile rın üzik ara lığıyla i desi ite liğind etmişim, tan, Karacaoğlan, Mevlana gibi albümdeki diğer şairlerin Yunanca söylenmesi de Daye Daye kadar önemli. Sentez ya da DoğuBatı harmanlanması ya da halk müziğini Batı normlarıyla modernleştirmek gibi bir anlayışım yok. Klasik ya da halk müziği fark etmez beslendiğim kaynak Anadolu, ifadem, evrensel. Ben bir klasik müzik bestecisiyim. Kökleri bağlama ve toprağı Anadolu olan bir müzisyen.” lb r o ri AeMTüamiğdrieOFkakyeoaslntertaşsluiıkr,i’bydeğyBoermlansıOrvdeauvloüz r a la kaliyl ne A e i : “Pi S Farantouri’ye ilham verdi ‘Benim köküm bağlama, toprağım ise Anadolu’ diyen Taner Akyol, yaşamındaki kültürler arası zenginliği müziğine de yansıtıyor ağlama ve keman, türkü ve piyano, senfoni ve caz... Tunceli, Bursa ve Berlin... Hepsi de müzisyen Taner Akyol’u anlatabilecek sözcükler. Yaşamındaki kültürlerarası gezintiyi müziğine de yansıtan Taner Akyol’un ülkemizde de tanınan Yunanistan’ın ünlü sanatçısı Maria Farantouri ile ortak çalışmaları A.K. Müzik tarafından yayımlandı. Maria Farantouri, Taner Akyol’un bestelerini okuduğu albümde “Daye Daye” adlı Zazaca bir şarkı da söylüyor. Akyol müziğini “Kaynak Anadolu, ifadem evrensel” diye anlatıyor. Taner Akyol, Tunceli’den Bursa’ya taşınmış bir ailenin çocuğu. Küçük yaşta Almanya’ya giderler ve 8 yaşındayken yeniden Türkiye’ye dönerler. İlkokul çağlarında Bursa’dayken bağlama dersleri alır: “Halamın oğlu siyasi suçlu olarak Bursa Cezaevi’nde yatıyordu. Ziyaretlerine gittiğimizde birçok kimseyle tanışma fırsatım oldu. Bir keresinde kuzenim ‘Sadece çalmak değil üretmek, var olanı geliştirmek gerekir’ demişti. Böylece beste yapma fikrinin tohumu atılmış oldu. Hemen ertesi görüşte işkencede direniş üzerine yazılmış bir Bulgar şairin şiirini bestelemiştim. Bir keresinde de ‘yerel değil evrensel olmalı ürettiklerimiz, dolayısıyla klasik olana yönelmek daha verimli olur’ gibi bir sohbet olmuştu. Bu sohbet beni klasik müzikle ilgilenmeye yönlendiren ikinci tohum oldu.” B başlar. Ardından Bursa Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi Müzik Bölümü’nde keman eğitimi gören Akyol, daha sonra Berlin’e dayısının yanına gider: “Yaklaşık 2 yıl günde 4 saat uyuyarak piyano, kompozisyon, müzik teorisi dersleri aldım. Hans Eissler Müzik Akademisi’nin o yılki sınavına giren 40 kişi arasında kazanan sadece ben olunca kendime güvenim de tamam oldu. Okulun 6. ayında yaptığım ilk piyano bestesi Hans Eissler Bestecilik Ödülü’nü alınca tedirginliklerim iyice yerini güvene bıraktı.” Maria Farantouri, Taner Akyol’un bestelerini okuduğu albümde “Daye Daye” adlı Zazaca bir şarkı da söylüyor. Taner Akyol, Maria Farantouri ile 1990’larda Zülfü Livaneli aracılığıyla tanışmış. Farantouri ile çalışma düşüncesi Akyol, okul arkadaşı olan Yunanistanlı Orkestra Şefi Symeon Ioannidis ile sohbet ederken oluşmuş: “Farantouri’ye ulaştık, bizi Atina’daki evine davet etti. İlk parçada Symeon’a Yunanca bir şeyler söyledi, o da hararetli bir şekilde anlatmaya başladı. Merakla ve heyecanla ‘Ne dedi’ diye sordum. Symeon ‘Bu çocuk çok iyi çalıyor, bir virtüöz bu’ dediğini anlattı bana. ‘Hepsini ben söyleyeceğim çok beğendim, Yunancaya çevirebilir misiniz’ diye sordu. ‘Maria gibi bir divadan böyle bir övgü alınca kuşdiline bile çeviririz’ dedim. Çevirileri Symeon yaptı.” Akyol, yaşamının büyük bir bölümünü yurtdışında geçirse de bağlamadan ve köklerinden uzaklaşmıyor: “Benim müzikle olan ilişkimin başlangıç noktası ve en önemli öğesi bağlama. Alevi ailede bağlama doğal bir üye. Yani enstrüman olmaktan çok her koşulda bir yoldaş. Anadolu’da bağlama sadece bir enstrüman değildir. Her evde bulunan yüksek bir yere asılan önemli bir şahsiyet gibi algılanır. O topraklara daha sağlam basarak yeni eserler üretmek düşüncesiyle o kapıdan girdim. Arif Sağ, benim müzikteki idolüm. Onun gibi çalabilmek için bayağı çalıştım. Yaşamımın merkezinde bağlama olunca doğal olarak köklerden kopmak gibi bir tehlike olmuyor. Kök ve sımsıkı kavradığı toprak olmazsa dallar da, yapraklar da, meyveler de olmaz. Benim köküm bağlama, toprağım da Anadolu.” Kuşdiline bile çeviririz Bağlamada solist Zazaca diline sahip çıktı Albümün en özel çalışmalarından biri Mehmet Çapan’ın şiirinden bestelenen Zazaca ağıt niteliğindeki “Daye Daye” şarkısı: “Bu parça albümde benim bestem olmayan tek parça. Dersim’de yaşananları orkestra müziğinin imkânlarıyla anlatmaya çalıştım. Ben Dersim’i görmemiş, anadilini konuşamayan bir Dersimliyim. Bu çalışma sürecinde TBBM’de konuyla ilgili talihsiz konuşmalar oldu. Kendimi sorumlu hissettim ve bu parçayı çalışmak istedim. Dersim katliamı, Sivas yangını ve benzerleri sadece Alevilerin meselesi olamaz. Kendine ‘insanım’ diyen herkesin tüm dünyanın meselesi olmalı diye düşünüyorum. Zazaca UNESCO’nun kaybolmakta olan diller listesinde koruma altında, buna da bir katkı olarak düşündüm. Bu parça ve anlattığım düşünceler paralelinde daha çok kişiye ulaştırabilmek için birde animasyon tarzında bir video klip hazırladık. Youtube gibi siteler aracılığı ile daha çok amacına hizmet edeceğini umuyorum.” Göçmen Kuşlar Almanya’da 1996 yılından beri çeşitli karma albümlerde yer alan Taner Akyol’un 2007’de “Göçmen Kuşlar” adlı albümü yayınlandı: “Bir Alman müzik dergisi Göçmen Kuşlar albümünü haftanın albümü olarak seçtiğinde kategori olarak altına ‘folkklasik’ diye not düşmüştü. Böyle bir tarz var mıdır bilmiyorum. Aslında bildiğimle hissettiğimi yapıyorum.” Bursa’dan Berlin’e... Ortaokul çağlarında da bağlamaya yoğunlaşan Taner Akyol, Uludağ Üniversitesi Halk Müziği Korosu’nda çalmaya T.C. BAKIRKÖY 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINIRIN AÇIK ARTTIRMA İLANI DOSYA NO: 2010/7249 Esas Bir borçtan dolayı hacizli ve aşağıda cins, miktar ve kıymetleri yazılı mallar satışa çıkarılmıştır. Birinci artırma 09/09/2011 günü 14.2014.30 saatleri arasında Bakırköy 2. İcra Müdürlüğü Kalemi’nde yapılacak ve o günün kıymetlerinin %60’ına istekli bulunmadığı takdirde 14/09/2011 günü aynı yer ve saatte 2. artırmanın yapılacağı. Şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklının toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma masraflarını geçmesinin şart olduğu, mahcuzun satış bedeli üzerinden K.D.V’nin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasında görülebileceği, masrafı verildiği taktirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği, satışa iştirat etmek isteyenlerin muhammen bedelin %20’si oranında nakit para yada eşdeğerde banka teminat mektubu vermeleri şarttır. Fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla dairemize başvurmaları ilan olunur. (İc.İf.K 114/1, 114/3) Muhammen kıymeti LİRA (YTL) ADEDİ CİNSİ 10.000.000,00 TL 2009 23594 Sayı ile Tescilli Cyprus Turkish ibareli Marka detaylı bilgi ve kıymet takdir raporu dosyamızdan görülebilir. Basın: 54277 T.C. İSTANBUL 1. İFLAS MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN EK SIRA CETVELİ İLANI Dosya No: 2004/18 Müflis ATAMED SAĞLIK HİZMETLERİ A.Ş. masasına geç müracaat eden 16 numarada kayıtlı alacaklı hakkında karar verilerek İİK’nin 206 ve 207. maddeleri gereğince ek sıra cetveli düzenlenmiştir. Sıraya ait şikâyetlerin ilan tarihinden itibaren 7 gün içinde İst. 11. İcra Mahkemesi Hâkimliğine, alacağın esasına ve miktarına ilişkin itirazların ise ilan tarihinden itaberin 15 gün içinde ilgili Ticaret Mahkemesine İİK’nin 235. maddesi hükmüne göre yapılması gereken İİK’nin 232, 234 ve 235. maddeleri gereğince ilan olunur. 22.08.2011 (Basın: 54840) T.C. KADIKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ İFLAS DAVASI İLANI Esas No: 2011/466 Davacı Orka İnşaat Madencilik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi vekili tarafından hasımsız olarak Mahkememizde 2011/466 esas sayılı dosyası ile iflasın ertelenmesi davası açılmıştır. İflasın ertelenmesini gerektiren bir durum bulunmadığı iddiasında ve davanın reddi isteminde olan alacaklıların ilan tarihinden başlayarak on beş gün içinde davaya müdahale ve itiraz etmeleri icra İflas Yasasının 158 ve 166 maddeleri hükümlerince ilan olunur. 15/08/2011 Duruşma Günü: 17/11/2011 Saat: 11.30 Kadıköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi duruşma salonu. (Basın: 54615) C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle