27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 AĞUSTOS 2011 CUMARTES CUMHUR YET SAYFA [email protected] KÜLTÜR 13 Assos Ayvalık hattı arasında hayata geçirilmesi planlanan ‘Ayvacık Altı Ulaşım Limanı Projesi’ne tepkiler sürüyor Assos’ta SOS sesleri Kamyonların yolunu kısaltarak yük taşıması, ayrıca Midilli ile turizmin geliştirilmesi amacıyla hazırlanan proje için çevreciler, 2. derece S T alanı olan bölgenin ekolojik, tarihi, kültürel yapısının bozulacağı ve imara açılmasını kolaylaştıracağı endişesi taşıyor. ÖZLEM ALTUNOK Çocuklarımıza Kitap Önerileri Bu soruyu soran çok kişi var. Geçen hafta bir okurum, “Tatil bitti bitecek,” dedi. “Çocuğuma hangi kitabı alayım?” Okunması (ya da okutulması) gereken o kadar çok kitap var ki... En iyisi, sayıyı beşle sınırlamak, kendi önerilerimi iletmek... İlköğretim düzeyi için ilk seçimim Andersen Masalları. Masallar yoğun öykülerdir. Hızla akıp giden olaylardan örülmüşlerdir. Çocuk okurun dikkatini, ilgisini dağıtmazlar. Onu başka edebiyat türlerinin okuru olmaya hazırlarlar. Bu yüzden ilk seçimim bir masal kitabı oldu. Peki ama, neden Grimm Kardeşler, Perrault, Dede Korkut ya da Keloğlan masalları değil de Andersen? Hans Christian Andersen edebiyata en yakın masalcıdır da ondan. Sözünü ettiğim öteki masallar derlemedir. Halk arasında anlatılan yaygın masallardır. Andersen ise özgün yapıtlar üretmiştir. Amacı bir öykü aktarmak değil, bir öykü yaratmaktır. Anlatımı da anlattıkları kadar özgün ve ilginçtir. Dede Korkut’u okuduktan yıllar sonra Deli Dumrul’un köprübaşını tutmasını hatırlarsınız; ama Andersen’in Kibritçi Kız’ını gençliğinize, olgunluk çağınıza sadece düşleriyle değil, yüreğinizin bir köşesine ilişmiş hüznüyle de taşırsınız. Küçük Prens. İkinci seçimim Antoine de SaintExupéry’nin yapıtı. Küçük Prens büyükler için yazılmıştı aslında. Ama her yaşta okurun ilgisini çekmiş, kısa sürede birçok dile çevrilmiş, çocukların da ellerinden düşürmedikleri bir kitap olarak ölümsüz yapıtlar arasında yerini almıştı. Çocuklar için onu önermemin iki nedeni var. Birincisi, yedek subay öğretmenliğim döneminde Küçük Prens’i okuyan öğrencilerimin daha sonra benden başka kitaplar istemeleriydi. İkincisi, düşgüçlerinin harekete geçmesi, kendi küçük prensliklerini (ya da prensesliklerini) yaşamaya başlamalarıydı. Odysseia. Ortaöğretim düzeyindeki çocuklara (ve ilkgençlik dönemlerini yaşayanlara) önereceğim birinci kitap Homeros’un destanı. Homeros, şiirle öyküyü olağanüstü bir ustalıkla bağdaştıran sanatçıların başında gelir bence. Öyküyü izlerken büyük bir şiir tadı alırsınız. Peki, neden İliada değil de Odysseia? Odysseia serüven açısından daha zengindir. Kısa öykülerden örülmüştür sanki. İlginizi daha diri tutar. Homeros’u sevmenizi, klasiklere ısınmanızı sağlar. İnce Memed. Bu kitabı seçmemin nedeni de üç aşağı beş yukarı aynı. Yaşar Kemal’in çok daha fazla sevdiğim romanları var. Ama günümüzün en güçlü yazarının yapıtlarına ve çağdaş Türk edebiyatına ilk adımı atacaksanız, bence bu kitapla başlamalısınız. İnce Memed, hem konu, öykü, serüven zenginliği, hem anlatım bakımından hemen sarar okuru; yazarın öteki kitaplarını okuma ve başka yazarların yapıtlarına yönelme isteğini uyandırır onda. Memet Fuat’ın Antolojisi. Okulda şiir okurluğuna Fuzuli’yle, Cenap Şahabettin’le, Mehmed Emin Yurdakul’la başlamak öğrenciyi edebiyattan da soğutur, canından da bezdirir. Arapça, Farsça sözcüklerle boğuşmak, aruz kalıplarını kestirmeye çabalamak, “Şair bu mısrayla ne demek istemiştir?” sorusunu yanıtlamaya çalışmak “zor zanaat”tir doğrusu. Öğrenciye şiiri sevdirmek, onun şiir okuru olmasını sağlamak istiyorsanız, önce Cumhuriyet döneminin nitelikli sanatçılarını sunacaksınız ona. Çağdaş Türk şiirini en iyi yansıtan yapıt Memet Fuat’ın derlemesidir bence. Yapıtın ölçütü “nitelikli edebiyat”tır. Ayrıca, şairler üstüne öğrencilerin büyük ölçüde yararlanabilecekleri bilgileri, değerlendirmeleri içermektedir. ir hat k arasında b AssosAyvalı an liman projesi, onay planlan en oluşturması Lamponia kentinin hem ntik alırsa a cak. altına kurula ASSOS Mitolojide “Işıklar Sahili” olarak geçen, antik Troas kentlerinin bulunduğu Edremit Körfezi’nin tam ortasında kurulması planlanan “Ayvacık Altı Ulaşım Limanı Projesi”ne itiraz sesleri yükseltenler, projenin bölgeye ekolojik, arkeolojik ve sosyokültürel zenginlikler açısından zarar vereceğini anlatmak için şimdi de bir panel düzenliyor. GÜMÇED (Güney Marmara Çevre ve Koruma Derneği) tarafında yarın saat 17.00’de Assos BüyükHüsun Köyü Kahvesi’nde düzenlenecek panel, yöre halkını proje hakkında bilgilendirmek için de büyük önem taşıyor. Panelin konuşmacıları ise projeye karşı çıkan yüksek mimar ve çevre bilimci Ayşegül Cankat, Peyzaj Mimarları Odası Genel Sekreteri Redife Kolçak, Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şube Sekreteri Emine Girgin. Ayrıca panele projeye destek veren Ayvacık Belediye Başkanı Mehmet Ünal Şahin de davetli. Assos’ta antik Lamponia kentinin tepeden gördüğü alanda 17 bin metrekareye 15 milyon liralık bir bütçeyle uygulanması öngörülen projenin ÇED (Çevresel Etki Değerlendirme) Raporu’nda belirtildiği üzere Assos Ayvalık hattı arasında kamyonların yolunu kısaltarak yük taşıması, ayrıca Midilli ile turizmin geliştirilmesi amacıyla hayata geçirilmesi planlanıyor. 2010 yılı kışında kamuoyuna du yurulan projenin uygulanmaması gerektiğini savunan ve itiraz dilekçesi sunan doğa gönüllülerinin gerekçeleri ise net: Halihazırda Assos, Babakale ve Küçükkuyu’da üç limanı bulunan, üstelik 2. derece SİT alanı olan bölgenin maliyeti yüksek bu liman projesiyle ekolojik, tarihi, kültürel yapısının bozulacak ve imara açılmasını kolaylaştıracak olması. Limanın yaklaşık 140 km’lik yolu kısaltmak için tesis edilecek olmasının ticari olarak da bir cazibesi olmadığını söyleyen GÜMÇED Edremit Körfezi Şube Başkanı Mehmet Akif Öznal, projenin bölgeyi kalkındırmayacağını, tarım ve hayvancılığı da yok ederek köylüyü sadece hizmet sektörüne hapsedeceğini belirterek projeyi “DLHİ (Ulaştırma Bakanlığı Devlet Liman İşletmeleri ve Hava Meydanları İnşaatı tarafından planlanmış ve Çanakkale ticaret çevreleri, Ayvacık Belediyesi ile GESTAŞ’ın desteklediği ve muhtemelen GESTAŞ’ın yatırımını gerçekleştireceği, iş alanı yaratmayı da amaçlayan bir proje. Assos Ayvalık hattını, EskihisarTopçular hattına dönüştürmeye, körfezimizi kirletmeye hiç kimsenin hakkı yok” sözleriyle değerlendiriyor. Belediye Başkanı Şahin ise hazırlıkları altı yıldır süren projenin bölge halkına fayda sağlayacağını belirterek “Her girişim talan demek değil. Assos göç veriyor, beldenin nüfusu 30 bine düştü. Biz de Ayvalık gibi turizmden yeterince yarar sağlamak istiyoruz” diyor. Şahin, diğer üç limanın tarım amaçlı ya da balıkçı limanları olduğunu vurgulayarak projenin “büyük çaplı olmayan, çevreye de zarar vermeyen” bir proje olduğunu savunuyor. ÇED Raporu, Çevre ve Orman Bakanlığı’na sunulan proje, şu anda son aşamada. Öznal, karayolunun deniz yolundan daha kısa ve maliyetsiz olduğu Assos Ayvalık hattını işler kılacak limanı Ayvacık’a bağlayacak 13 km’lik yolun, tarihi AssosBehramkale ve Truva’yı Bergama’ya bağladığı tahmin edilen antik yol kalıntılarının tam üzerinden geçeceğini de vurguluyor: “Bu, Türkiye’deki 150 milyon zeytin ağacının tek başına yüzde 10’unu barındıran Edremit Körfezi’nin bu bölümünün imara açılması ve doğal dengesinin bozulması tehlikesini de beraberinde getiriyor” diyor. Öznal, ÇED Raporu olumsuz olsa bile bu dolgu liman projesinin planlarda yer alacak olmasının da önemine dikkat çekerek, sürece hukuki yollarla müdahil olacaklarını belirtiyor. ‘Parasız Yatılı’ ‘kitaplık’ta Füruzan ‘Türkiye adına kaygılıyım’ ile 40 yıl Kültür Servisi Türk edebiyatının önde gelen yazarlarından Füruzan’ın ilk öykü kitabı “Parasız Yatılı”, yayımlanışının 40. yılında yeniden gündemde. Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık tarafından yayımlanan kitaplık dergisinin eylül sayısında dosya konusu, “Parasız Yatılı” ve “Füruzan öykücülüğü” olarak belirlendi. Kitabı Fransızcaya çeviren Patrice Rötig’in Füruzan’la yaptığı kapsamlı bir söyleşiyle açılan dosya, Haydar Ergülen’in her bir öykü için yazdığı birer şiirle, Adnan Binyazar, Faruk Duman, Hülya Soyşekerci, Selim İleri, Yalçın Tosun, Murat Özyaşar, Şenay Eroğlu Aksoy ve yine bir başka Fransızca çevirmeni Elif Deniz’in yazılarıyla tamamlanıyor. Yazılara, Semih Poroy’un desenleri eşlik ediyor. Turgut Uyar’ın 1952 tarihli “El Ediniz Uzaklardan Ferdane Hanım” adlı şiirinin gün ışığına çıktığı, Taylan Altuğ’un Hulki Aktunç’un ardından yazdığı uğurlama yazısının da yer aldığı kitaplık dergisinin yeni sayısında ayrıca, Emin Özdemir, Uğur Kökden, Ali Asker Barut, Ali Özgür Özkarcı, Tuncer Erdem ve Utku Özmakas’ın yazıları, İsmail Pelit ve Juan Carlos Onetti’nin öyküleri, Mustafa Ziyalan, Ömer P. Yılmaz, Aslı Serin, Serhat Uyurkulak, Senem Gökel ve Michelangelo şiirleri yer alıyor. Kültür Servisi Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, ünlü ücel’in şair Can Yücel’in Datça’da, anıtmezarının heykeltıraş Mehmet Aksoy tarafından yapılan mezarının heykeltıraşı Mehmet parçalanmasıyla ilgili olarak Aksoy, 24 Ağustos’ta açıklamada bulundu. saldırıyı kınamak için Habertürk gazetesine kodüzenlenen basın nuşan Günay, “Türkiye adına, toplum adına kaygılıtoplantısında, Kültür yım” dedi. Bakanı’ndan Günay, Can Yücel’i anma açıklama töreninde mezara şarap dökülmesiyle ilgili olarak da “Sevimsiz istemişti. davranışlar olmuş. Köklü, kültürlü bir aile olan Yücel ailesinin de bundan hoşnut olmadıklarını düşünüyo masından dolayı da üzgünüm. Bir rum. Sonrasında galiba çirkin dav tepkinin mezara dönük olarak odakranışlara tepki olarak çirkin saldırı lanmasından da üzgünüm, tepkiliolayı ortaya çıkmış. Her yönüyle üz yim” dedi. Aile isterse mezarın yeniden yapılması günüm. Katiyen kabul edilemez. Bu olaya Can Yücel’in adının karıştırıl için her türlü katkıda bulunabilecekle Can Yücel’in mezarına yapılan saldırı hakkında Kültür Bakanı’ndan açıklama Y rini belirten Günay, “Bütün boyutlarıyla üzgünüm. Kendini bilmez birkaç kişi. Can Yücel’in hatırasına karşı saygısızlık yapılması, bir mezara saldırı olayının 2011 Türkiye’sinde yaşanıyor olması, Türkiye adına, Türk toplumu adına beni üzdü, kaygılandırdı” şeklinde konuştu. Bakan Günay, kırılan mezarın, Kars’ta yıkılan “İnsanlık Anıtı”nın heykeltıraşı Mehmet Aksoy’a ait olduğunun anımsatılması üzerine de “Heykel tartışması açmayalım. Kimsenin heykel düşmanı olduğu yok” dedi. Mehmet Aksoy, 24 Ağustos’ta düzenlenen bir basın toplantısında, yapılan saldırı konusunda Kültür Bakanı’ndan açıklama istemişti. ‘Kara Kitap’ Moğolcada 60 dilde Orhan Pamuk Kültür Servisi Kitapları dünya çapında en fazla dile çevrilen yazarlardan Orhan Pamuk’un “Kara Kitap” adlı romanı Moğolistan’da yayımlanıyor. Nepko Yayınevi tarafından Moğolcaya çevrilen kitapla Orhan Pamuk’un kitapları 60. dile çevrilmiş oldu. İlk olarak 1991’de “Sessiz Ev” adlı romanının, “Prix de ladécouverte européene” ödüllü Fransızca çevirisiyle yabancı okurlarıyla buluşan Pamuk’un kitaplarının bugüne dek yayımlandığı 60 dil arasında, İngilizce, Fransızca, Almanca, Hollandaca, İsveççe, Norveççe de bulunuyor. Mustafa Kemal’in Aydınlanma Devrimi’nin idealist öğretmeni, babam Hüsnü Yalçın’ın sevgili eşi, benim yol arkadaşım, biricik sevgili annem NER MAN YALÇIN’ı kaybettim. Sevgisi hep benimle olacak. Işıklar içinde yatsın. Cenazesi 27 Ağustos 2011 (bugün) ikindi namazı sonrasında Küçükyalı Merkez Mahallesi Küçükyalı Camisi’nden kaldırılacaktır. Kızı; UFUK YALÇIN C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle